2012 yılında kabul edilen kanunla, Denizli ilinde Merkezefendi ve Pamukkale isimli iki yeni ilçe kurulmasına karar verilmiştir.
GENEL
Denizli il merkezinde bulunan Merkezefendi ilçesinin rakımı, ortalama 354 metredir.
Denizli Merkezefendi
MERKEZEFENDİ
Merkezefendi kimdir, kısaca bilgi vermek istiyorum. Kendisi muhtemelen 1463-1464 yıllarında Denizli’nin Sarı Mahmudlu köyünde (bugün Buldan-Akçaköy) doğmuştur.
İlk eğitimini memleketinde aldıktan sonra, 1478 yılında Bursa’ya gitmiş, 15 yıl süren eğitimin ardından icazet alıp 1493 yılında İstanbul’a gitmiştir. Kanuni Sultan Süleyman ile Merkez Efendi arasında Manisa’da başlayan yakın ilişki, İstanbul’da da sürmüş, padişah 1537 tarihinde Korfu seferine çıkarken, onu ordu şeyhi olarak tayin etmiştir.
Sultanın kendisinden söz ederken “ bizim Merkez” dediği nakledilir. 1552 yılında vefat eden Merkez Efendi, Mevlanakapı dışında kendi adıyla anılan dergahın yanına defnedilmiş, kabri üzerine daha sonra bir türbe inşa edilmiştir. Türbesi İstanbul’dadır.
GEZİLECEK YERLER
Denizli Merkezefendi Atatürk ve Etnografya Müzesi
ATATÜRK VE ETNOGRAFYA MÜZESİ
İlçe merkezine bağlı Saraylar Mahallesindedir.
19’ncu yüzyıl sonlarında yapılmıştır. Yapı Osmanlı dönemi mimari özelliklerini yansıtır. Yapıda sakız üslubuna özgü bir mimari kullanıldığı görülür. İki katlı ve orta sofalı olan yapının tüm odaları, orta sofaya açılır. Üst kattaki sofa, ön cephede çıkma balkona, arka cephede ise sonradan eklenmiş olan bölüme uzanır.
Binanın dört cephesinde de çok sayıda pencere bulunur. Pencere ve kapıları basık kemerlidir. Alt kattaki pencereleri basit düz söveli, üst kattaki pencereleri ise dekoratif silme tuğla sövelidir. Kapı ve pencereleri ahşap malzemeden yapılmış olup, pencereleri ahşap pancurludur. Bina Cumhuriyetin ilk yıllarında parti binası olarak da kullanılmıştır. 4 Şubat 1931 tarihinde Denizli iline gelen Atatürk bir gece bu binada konaklamıştır.
1950’li yıllardan sonra bir süre Verem Savaş Dispanseri olarak hizmet veren yapı, 1984 yılında Müze haline getirilmiştir. 1997 yılında tekrar onarım gören Atatürk ve Etnoğrafya Müzesi, 1999 yılında yenilenmiş haliyle tekrar ziyarete açılmıştır. Müze içinde, Atatürk’ün çalışma ve yatak odası, Atatürk’ün Denizli’yi ziyaretinde çekilen fotoğraflar, Denizli’ye ait etnoğrafik tasvirler, savaş aletleri ve Denizli Sancağı sergileniyor.
Denizli Merkezefendi Kaleiçii Çarşısı
KALEİÇİ ÇARŞISI
İlçe merkezine bağlı Saraylar Mahallesindedir.
Tarihi çarşı, 800 yılı aşkın bir geçmişe sahiptir. Orijinalinde Denizli Kalesi surlarından oluşan çarşı, yaklaşık 280 x 160 metre ölçülerinde bir alanı kaplamaktadır. Çarşının batı surlarının önü, geçtiğimiz yıllarda Denizli Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılan çalışmalarla açılmıştır. Bugün surların yaklaşık 80 metrelik kısmı sağlamdır. Görülebilen bu surların yükseklikleri yaklaşık 5 metredir. Surlar traverten taşlarla, kireç harçlı olarak örülmüştür.
Her iri taş sırasının aralarına daha küçük boyutlu taşlar ve tuğla parçaları yerleştirilmiştir. Surlarda yer yer devşirme antik mimari parçalar kullanılmıştır. Yüzlerce yıldan bu yana çarşı olarak kullanılan Kaleiçi, Denizli ticaretinin belliği durumundadır. Ahilik kültürünün halen yaşatıldığı Kaleiçi çarşısında, çok sayıda dükkan bulunur. Bu dükkanlarda tekstil başta olmak üzere çeşitli sektörlere ait ürünler satılmaktadır. Bununla birlikte, bakırcılık, alemcilik, yorgancılık gibi geleneksel el sanatları da burada yaşatılmaktadır.
KONYALIOĞLU EVİ
İlçe merkezine bağlı Altıntop Mahallesindedir.
Konyalıoğlu Evi, Mavi Ev adıyla bilinmektedir. İki katlı olan yapı, kâgir tekniğiyle yapılmıştır. Konak, büyük bir bahçe içindedir. Yapının sofası, ön cephesinde dışa dikdörtgen şeklinde bir çıkma yapar. Alt ve üst katta birbirine paralel şekilde bulunan sofalar, açık şekildedir. Üst kat sofası, 9 adet ahşap direk üstüne oturtulmuştur.
Direkler arası Bursa kemerine benzer kemerlerle süslenmiştir. Her iki katta da sofaya açılan üçer oda mevcuttur. Yapının kapılarında, tavanlarında ve içinde yer alan dolaplarında muazzam şekilde yapılmış ahşap süslemeler, oldukça dikkat çekicidir. Üst kata; cephenin sağında bulunan ahşap merdivenle çıkılmaktadır. Pencereleri dikdörtgen formlu ve sadedir. Osmanlı dönemi mimari özelliklerini yansıtan yapı, kırma çatılı ve alaturka kiremit örtülüdür. Geçtiğimiz yıllarda restore edilen yapı, günümüzde Denizli Büyükşehir Belediyesi himayesinde kafeterya olarak hizmet vermektedir.
MERZECİ DEĞİRMENİ
İlçe merkezine bağlı Altıntop Mahallesindedir.
Değirmen, fabrika binası ve han binasından oluşur. Tarihi yapı, Denizli’nin önemli sivil mimarlık örneklerinden olmakla birlikte, kentin sanayi tarihi açısından da büyük bir öneme sahiptir. Fabrika binası: bodrum ve ilaveten üç katlı olarak inşa edilmiştir. Moloz taş örgülü duvarlara sahiptir. Duvarların köşelerinde ve pencere sövelerinde tuğla malzeme ile dekorasyon yapılmıştır. Tüm kapı ve pencereleri basık kemerlidir.
Beşik çatılı olan yapının katlar arasındaki ayrımları düz ahşap silmelerle belirgin hale getirilmiştir. Fabrika binası ile aynı bahçe içerisinde bulunan han binası ise iki katlıdır. Yapının alt kat duvarları moloz taş ve tuğla örgülüdür. Üst kat duvarlarında kerpiç malzeme kullanılmıştır. Kapı ve pencereleri dikdörtgen formlu ve sadedir.
Pencereleri giyotin pencere şeklindedir. Her iki bina da 2013 yılında Denizli Büyükşehir Belediyesi tarafından aslına uygun olarak restore edilmiştir. Merzeci Değirmeni günümüzde Denizli Büyükşehir Belediyesi Genç Denizli ofis ve atölyeleri olarak hizmet vermektedir.
Denizli Merkezefendi Servergazi Türbesi
SERVERGAZİ TÜRBESİ
İlçe merkezine bağlı Gerzele Mahallesindedir.
Dağ yamacına yakın bir noktada konumlanmış olan türbenin çevresi, büyük çınar ve meşe ağaçları ile kaplıdır. Türbe binası, 1992 yılında yapılmıştır. Türbenin içerisinde Denizli’yi fetheden Selçuklu Komutanı Servergazi’ye ve onun bir askerine ait toplam iki sanduka vardır.
Türbe binası, sekizgen formlu, yığma taş yapılıdır. Duvarları içeriden beton sıvalıdır. Kapının bulunduğu duvar hariç, tüm duvarlarında oldukça uzun, yuvarlak formlu birer pencere bulunur. Her yıl çok sayıda kişinin ziyaret ettiği türbenin çevresi mesire alanı olarak kullanılmaktadır.
ŞEYH MEHMET ŞİRVANİ TÜRBESİ
Azerbeycan’ın Şirvan şehrine bağlı Zerdab köyünde doğmuş olan Şeyh Mehmet Şirvaniye ait olan bu türbe, ilçe merkezine bağlı İlbade mahallesinde, İlbade mezarlığı içerisindedir.
Türbe, mezarlığın ortasına yakın bir noktada bulunur. Şeyh Mehmet Şirvani, bilinmesi gereken tüm ilimleri öğrenmiş, birçok yerde İslamiyeti anlatıp öğrenci yetiştirmiş, daha sonra da Denizli’ye yerleşmiş ve 1851 yılında burada vefat etmiş ünlü bir din adamıdır.
Kareye yakın bir plana sahip olan türbenin üstü, saç kaplı beşik çatıyla örtülüdür. Türbenin tavanı ahşap kaplıdır. Yapının kapı ve pencereleri dikdörtgen formlu ve sadedir. Kıble yönündeki duvarla bulunan mihrap oldukça dikkat çekicidir. Türbenin içinde Şeyh Mehmet Şirvani’ye ait büyük bir sanduka ile başka bir kişiye ait küçük sanduka bulunur.
Denizli Merkezefendi Üzerlik Tren İstasyonu
ÜZERLİK TREN İSTASYONU
İlçe merkezine bağlı Üzerlik mahallesindedir.
1890 yılında yapılmıştır. İstasyon, İngiliz Oriental Railway Company tarafından İzmir-Aydın ve Şubeleri Demiryolu Hattı kapsamında inşa edilmiştir. Üzerlik Tren İstasyonu, lojman ve istasyon binası olmak üzere iki kısımdan oluşur. Her iki yapı da tek katlı olup, yığma tekniğiyle yapılmıştır. Duvarlarında kesme ve moloz taş birlikte kullanılmıştır.
Yapının üstü beşik çatılı olup, Marsilya kiremitle örtülüdür. Duvarlarının köşeleri kesme taşların şaşırtmalı döşenmesiyle hareketlendirilmiştir. Pencereleri kare formlu, kapıları ise dikdörtgen formludur. Kapı ve pencerelerin çerçeveleri düz sövelerle dekora edilmiştir. İstasyon binası önünde ahşap yapılı ve kiremit örtülü sundurma bulunur. Günümüzde kullanılmayan yapının bir bölümü tahrip olmuş durumdadır.
Denizli Merkezefendi Vakıflar Hamamı
VAKIFLAR HAMAMI
İlçe merkezine bağlı Saraylar Mahallesindedir. 14’ncü yüzyılda inşa edilmiştir. Osmanlı dönemine ait bir eser olan yapı, Denizli’nin en eski umumi yapılarından biridir. Tarihi hamam, erkekler ve kadınlar hamamı olmak üzere birbirine bitişik iki kısımdan oluşur. Eskiden kadınlar hamamı olarak kullanılan kısım, günümüzde ticarethane olarak kullanılıyor. Erkekler hamamı kısmı ise orijinal işlevini korumaktadır.
Tarihi yapı, dikdörtgen planlı olup hamam içerisinde sırasıyla soğukluk, ılıklık, sıcaklık ve külhan bölümleri bulunur. Duvarları taş ve tuğla malzemeden, kubbesi ve girişleri ise tamamen tuğladan yapılmıştır. Kubbesi dıştan beton sıvalıdır. Kubbesinin üzerinde çok sayıda ışıklık deliği bulunur. Yapının içinde tuğla örgü ile oluşturulan basit ancak zarif süslemeler oldukça dikkat çekicidir. Hamamın ön cephesi tamamen traverten malzeme ile kaplıdır. Ahşap malzemeden yapılmış olan kapı ve pencereleri dikdörtgen formludur.
Denizli Merkezefendi Müftü Ahmet Hulusi Efendi
MÜFTÜ AHMET HULUSİ EFENDİ
Kendisi, Ege bölgesinde Kuvay-ı Milliye ve Milli Mücadele hareketlerinin mihrakını teşkil eder. Yunan işgali ve istilasına karşı, bölgede ilk protesto mitingi yapan ve direnişe geçen, bu konuda fetva veren bir milli kahramandır. İlçe merkezinde adına yaptırılmış bir anıt bulunmaktadır, anıt üzerinde verdiği “fetva” yazılıdır.
Buralara yolunuz düşerse, Güney Şelalesini mutlaka görün, 1’nci Derece sit alanı ilan edilerek koruma altına alınan bu doğa harikasını mutlaka görün. İlçe merkezinde ise tarihi Güney evleri ilginizi çekebilir.
ULAŞIM
Güney, Denizli arası uzaklık 70 kilometredir. Güney, Uşak arası uzaklık 75 kilometredir. Güney, Çal arası uzaklık: 46 km. Güney, Buldan arası uzaklık: 27 km.
TARİHİ
İlçenin tarihi geçmişi oldukça eski ve uzundur. Ancak malum burası gezi sitesi ve tarih hakkında sizlere kısa bilgi vermek istiyorum. Tarihi geçmiş incelendiğinde, Türkler bölgeye tam olarak hakim olana kadar geçen 150 yıllık süreçte, bölge Bizanslılar ve Türkler arasında sık sık el değiştirir. 23 Temmuz 1920 tarihinde ilçe Yunanlılar tarafından işgal edilir.
3 Eylül 1922 tarihinde ise ilçe düşman işgalinden kurtarılır. Her yıl 3 Eylül tarihinde “Kurtuluş Günü” kutlamaları yapılır. Ben burada sizlere eminim ki birçoğunuzun daha önce duymadığı bir konudan söz etmek istiyorum. Yunan işgali döneminde, sanırım daha önce duymamışsınızdır Yunanlılar birçok Türk’ü esir olarak Atina’ya yollamışlardır.
Çünkü kendi halklarına gösteriş yapmak istemişlerdir. Elbette bu tutsak Türkler, orada birçok işkenceye maruz kalmışlar, hatta bir kısmı katledilmiştir. Anadolu’nun kurtuluşundan sonra, bu tutsak Türkler, yaklaşık 11 ay sonra kurtulabilmişler ve geri dönmüşlerdir. Yunan işgali altında, Anadolu’da yaşanan birçok eziyet, katliam ve rezillikleri duymuştum ama Yunanlıların bazı Türkleri tutsak olarak Atina’ya götürdüklerini ilk defa duydum.
Evet, yine tarihi gelişime dönelim, yöre, 1948 yılında ilçe olur.
Denizli Güney
GENEL
İlçenin ortalama rakımı, 830 metredir. Toprakların ortasından Menderes nehri akar. Arazi yer yer dağlık ve plato niteliğinde ormanlarla kaplıdır. İlçenin arazisi killi, kireç taşlı ve çakıllı toprağı ile şaraplık üzüm yetiştirilmesi için ülkemizin en uygun alanlarından birine sahiptir. Bu yüzden, ilçenin birçok yerinde üzüm bağları görülür. Bölgede büyük bir şarap markasının fabrikası bulunmaktadır.
KEKİK
İlçede kekik üzerini oldukça büyük alana yayılmıştır. İklim şartlarına çok uygun olması nedeniyle birçok yerde kekik yetiştirilmektedir. Güney ilçesi tam bir kekik diyarıdır.
Denizli Güney
GEZİLECEK YERLER
Denizli Güney Eski Doğanlı Yerleşimi
ESKİ DOĞANLI YERLEŞİMİ
İlçe merkezine bağlı Doğanlı mahallesindedir. Alan, eski Gözler yerleşiminin kuzeyinde, Menderes vadisine bakan boğazın batı yamacındaki 590 rakımlı kesimdedir.
Alanda Osmanlı döneminde başlayan yerleşim, Cumhuriyet döneminin ortalarında yaşanan afet riski nedeniyle, biraz yukarıdaki yeni Gözler Mahallesi yerleşiminin kuzeyindeki düzlüğe taşınmış ve yerleşim yeri tamamen terk edilmiştir. Eski yerleşim alanında 1 cami, 1 mezarlık ve az miktarda konut kalıntısı bulunmaktadır. Alandaki caminin minaresi yoktur.
Caminin çatısı ve kuzey duvarı tamamen yok olmuştur. Güney duvarında tuğla örgülü bir mihrap ile mihrabın üzerinde, her iki yanda birer adet tuğla örgülü ve yuvarlak kemerli pencere bulunur. Batı duvarının güneyinde iki tane kesme taşlarla yükseltilmiş, üstü ters V şeklinde tuğla kemerli iki tane pencere vardır. Bu pencerelerin üzerinde daha güneyde bir tane tuğla örgülü yuvarlak kemerli ve kemeri yıkılmış küçük bir açıklık bulunur.
Doğu duvarında ise, herhangi bir açıklık yoktur. Alandaki tüm yapılar moloz taş, kesme taş ve kaba yontu taşın karma kullanımı ile yığma tekniğiyle yapılmıştır. Alandaki yapılar tek ve iki katlı olup hepsinin de içinde en az bir ocak bulunmaktadır. Alanda sadece bir ev sağlam olarak günümüze ulaşmıştır. Bir ev kalıntısının üzerinde duvarda “Sadık Çetin 17-10-1962” yazılıdır. Alan günümüzde Doğanlı halkı tarafından sürü otlatma ve tarımsal amaçlı olarak kullanılmaktadır.
TARİHİ GÜNEY EVLERİ
Kendilerine has mimari yapıları ile göz kamaştıran tarihi Güney evleri, ilçenin geneline yayılmış durumdadır. Ancak ilçe merkezindeki Tilkilik ve Yağcılar mahalleleri civarında daha yoğun olarak görülür. Söz konusu alanda bugün 20’ye yakın tescilli konut bulunmaktadır. Tarihi Güney evlerinin karakteristik özelliklerine bakıldığında, genellikle ahşap, taş ve kerpiç malzemelerin bir arada kullanıldığı görülür.
Yapıların tamamı Osmanlı ve Cumhuriyet dönemlerinin mimari özelliklerini yansıtır. Konutların mazıları cumbalı olup, bazıları da eyvan tipi girişlere sahiptir. Yapılar genellikle tek veya iki katlıdır. Güney ilçesinin yüzlerce yıllık geçmişine tanıklık eden bu evlerin 100 ile 170 yıllık olanları tarihi konut olarak belirlenerek koruma altına alınmıştır.
SALA ANTİK ŞEHRİ
Helenistik döneme aittir. İnanılması güç, bu antik kent ile ilgili hiçbir bilgi bulunmuyor, sadece varlığı biliniyor, ama yeri, tarihi, özellikleri, kalıntıları hakkında hiçbir bilgi yok, inanılmaz vurdumduymazlık.
Denizli Güney Şelalesi
GÜNEY ŞELALESİ
Türkiye’de doğal güzellik alanında 23’ncü sırada olan 300 kişilik piknik alanı ile burası oldukça güzel bir yerdir. Şelale, ilçe merkezine 5 km uzaklıktadır. Büyük Menderes akarsuyu üzerinde kurulu Cindere Barajının gölet alanının güney yamacında bulunmaktadır.
Kaynağını, 200 metre gerilerdeki Cindere dağı yamacından çıkar ve derelerden alan şelalede, yıllarca süren karbonatlı su akışından oluşan sarkıt ve dikitleriyle muazzam bir görümüm vardır. Şelale yatağında kalker basamaklar ve çeşitli oluşumlar meydana gelmiştir. Şelale, Büyük Menderes nehrine yaklaşık 20 metreden dökülür.
Ancak 2013 yılında meydana gelen kaya ve toprak kayması sonucu, şelalenin doğal alanında önemli tahribat olmuştur. Şelalenin bulunduğu alanda piknik yapılabilir. Ayrıca iki tane restoran bulunmaktadır. Son bir not, Şelalenin bulunduğu alan 1’nci derece doğal sit alanı ilan edilerek koruma altına alınmıştır.
Bulgaristan Razgrad; Şehir merkezi, Tuna nehrinin 80 km güneyindedir. Tuna ovasında, Beli Lom nehri boyunca yer almaktadır. Bu topraklar, Traklar döneminden beri iskan edilmiştir.
Deliorman bölgesinin başkentidir. Bulgaristan ülkesinde Türk nüfusun en yoğun olduğu yerdir. (Nüfusun yüzde 27’si Türk’tür.)
Tarihi açıdan oldukça zengindir. Şehir: Antik Roma kenti Abritus’un kalıntılarının üzerine kurulmuştur.
Şehrin iklimi yazları sıcak ve kurak, kışlar ise soğuk geçer.
Razgrad şehri, Bulgaristan ülkesinde ilaç endüstrisinin merkezidir. Önde gelen ilaç şirketi “Balkanpharma-Razgrad” dır.
Osmanlı döneminde şehrin adı “Hezargrad” dır.
Şehir, Osmanlı dönemi sonrasında pehlivan güreşçileriyle tanınmıştır. Bunlar arasında öne çıkanlar: Koca Yusuf, Ahmet Kara, Kurtdereli Mehmet, Osman Durali’dir.
Bulgaristan Razgrad
ULAŞIM
Orta Avrupa’yı Karadeniz bölgesine bağlayan önemli ulaşım yolları buradan geçer. Razgrad ile Sofya arasındaki uzaklık 355 km dir. Razgrad ile Varna arasındaki uzaklık 136 km dir. Ruse şehri Razgrad şehrine 65 km uzaklıktadır. Şumnu şehri ise 50 km dir.
Bulgaristan Razgrad yoğurt
INTERNATİONAL JOGHURT FAİR-YOĞURT FESTİVALİ
Şehirde her yıl Temmuz ayında 3 gün süreli uluslararası Yoğurt Festivali düzenlenmektedir.
Festival Etnografya Müzesinde yapılır. Arka arkaya 11 kere düzenlenen fuar, geleneksel ve sembolik Bulgar ürününü üreten ve dağıtan firmaların bir araya gelmesiyle oluşuyor. Ayrıca ev yapımı yoğurt ve içerik olarak yoğurtla yapılan yemekler için bir yarışma yapılıyor.
En iyi ev yapımı yoğurt yarışmasında en ünlü yoğurt: Getzovo köyünün yaşlı kadınları tarafından yapılmış yoğurtlardır. Bunlar kalınlığı ve kalitesiyle tercih edilir. Kasesi aşağı çevrildiğinde yoğurt yere düşmez.
Ayrıca: “Make Tarator Not Terror” yarışması çerçevesinde: salatalık ve sarımsak doğranmış karışım üzerine yoğurt dökülüyor.
El sanatları sergisine ülkenin dört bir yanından yaklaşık 100 zanaatkar katılıyor. Halk gösterileri ve geçit törenlerine: İtalya, Sırbistan, Türkiye, Rusya, Almanya, Moldova, Endonezya, Tayvan ve Meksika gurupları katılıyorlar. Bulgar halk guruplarının tarafından, her akşam elle boyanmış geleneksel Bulgar vagonlarıyla geçit törenleri ve konserler düzenleniyor.
Evet, şehir “Kapantsi” el yapımı sihirli yoğurdu tatmaya ve geleneksel halk geleneklerini yaşamak amacıyla her yıl yüzlerce konuk tarafından ziyaret ediliyor.
NATİONAL ROCK FİESTA-ULUSLARARASI ROCK FESTİVALİ
Her yıl Eylül ayında şehirde Bulgaristan ülkesinin her yerinden gelen gurupların yer aldığı Ulusal Rock Festivali düzenlenmektedir.
Bulgaristan Razgrad
GEZİLECEK YERLER
Bulgaristan Razgrad Old Quarter of Varosha
OLD QUARTER OF VAROSHA-VAROŞA MAHALLESİ
Razgrad şehri yakınında Kızıl Meydan bölgesindedir.
Şehirde ilk Türk yerleşim yeridir. Başlangıçta, mahallede gayrimüslimler yani Yahudi ve Ermeniler yaşıyorlardı. Bunlar buradan kovulunca: 19’ncu yüzyılda mahalle tamamen Bulgarların yaşadığı bir yere dönüştü.
Bulgaristan Razgrad Old Quarter of Varosha
19’ncu yüzyıl Rönesans tarzı geleneksel otantik ve restore edilmiş evlerden oluşmaktadır.
Günümüzde evlerde: küçük ve şirin bir meyhane ve restoranlar ile müzeler bulunmaktadır. Bu müzedel: Etnografya Müzesi, Ev müze, Stanka ve Nikola İkonomovi, Dimitar ve Nenov Evi müzeleridir. Aziz Nicholas kilisesi de buradadır.
RUS KAHRAMANLARI ANIT MEZARI-MAUSOLEUM-OSSUARY OF THE RUSSİAN HEROES
Şehrin merkezindedir. Razgrad şehrinin özgürlüğü için ölen Rus Kahramanlarına aittir. 1880 yılında ziyarete açılmıştır.
Bulgaristan Razgrad Monument To The Victims Of The Wars
SAVAŞ KURBANLARI ANITI-MONUMENT TO THE VİCTİMS OF THE WARS
1’nci Dünya Savaşının bitiminden sonra savaşlarda ölenlerin hatırasını saklamak için yapılmıştır. Önce gazete “Razgradsko Slovo” tarafından bir inisiyatif komitesi kurulmuş ve fonlar toplanmış, ancak bazı politik nedenlerle herhangi bir işlem yapılamamıştır.
Bulgaristan Razgrad Monument To The Victims Of The Wars
Ancak 1990’lı yılların başlarına kadar böyle bir anıt yapılamamıştır. 1990’lı yılların başlarında ise yapılan anıt, 5 Mayıs 1995 törenle açılmıştır. Anıt: kemer fikriyle yaratılmıştır. Vesselin Kraeshnikov ve heykeltıraş Lyubomir Dobrev tarafından yapılmıştır. Sırp-Bulgar, 1’nci Dünya Savaşı ve 2’nci Dünya savaşında ölen Razgrad vatandaşlarının isimleri yazılıdır.
Anıtta: bir at üzerinde Aziz George görülür.
Bulgaristan Razgrad Saat kulesi
SAAT KULESİ
Şehrin tam merkezinde, yeni tiyatro binasının yanındadır. Şehrin sembolüdür. Saat kulesi küçük bahçeler ve tarihi binalarla çevrilidir.
1864 yılında Todor Tondchev tarafından yapılan kule Tanzimat dönemi karakteristik özelliklerini taşır. Daha önce burada bulunan bir çan kulesinin yerine yapıldığı tahmin edilmektedir.
Kule: kemer şeklindeki kornişleri ve kubbe çatısı ile, Bulgaristan ülkesindeki diğer kulelerden farklıdır. Bu unsurlar, kilise mimarisine benzemektedir.
Bulgaristan Razgrad Saat kulesi
Kule, 3 bölümden oluşmaktadır. Alt ve orta bölümler taş bloklardan yapılmıştır. Üst kısmı, ahşaptır. Kubbe çatılı, sekiz yüzlü yapıya sahiptir. Kulenin toplam yüksekliği 26 metredir. Duvar kalınlığı ise 1 metredir.
Kulenin çanı: muhtemelen 1731 yılında Macaristan’dan getirilmiş ve eski kulede de kullanılmıştır. Eski saat mekanizması: 1970’li yıllardan kalmadır ve günümüzde Razgrad Tarih Müzesinde saklanmaktadır.
Bulgaristan Razgrad İbrahim Pasha Mosque
İBRAHİM PASHA MOSQUE-İBRAHİM PAŞA CAMİİ
Razgrad şehir merkezindedir.
1530 yılında yapılmıştır. İstanbul hariç, Balkanların 3’ncü büyük camisidir.
Kanuni Sultan Süleyman’ın Sadrazamı Pargalı İbrahim Paşa tarafından 1523-1536 yılları arasında Bulgar ustalara yaptırılmıştır.
Bulgaristan Razgrad İbrahim Pasha Mosque
Ancak, 1536 yılında ölümünün ardından inşaat durur. Cami, 1616 yılında Mahmud Paşa tarafından tamamlanır.
Caminin daha önce burada bulunan (büyük olasılıkla kilise-manastır gibi) bir dikdörtgen yapının üzerine yapıldığı anlaşılmıştır.
17’nci yüzyılda bu bölgeden geçen Evliya Çelebi, Seyahatname notlarında cami hakkında şunları yazar “cami, sağlamlık ve ihtişam açısından ancak Kostantinopolis şehrindeki Rüstem Paşa camiiyle karşılaştırılabilir.”
Bulgaristan Razgrad İbrahim Pasha Mosque
Caminin çatısı kurşunla kaplıdır. Girişin üzerinde mermer bir levhada anma yazısı vardır. Bu yazıda yazılı olanlar şunlardır “Oğullar, işte iyi inşa edilmiş kutsal cami. İbrahim Paşa”
1944 yılında Sosyalist dönemin başlangıcında yıkılmaya terk edilmiştir. Daha sonraki süreçte: 1971 yılından 1989 yılına kadar aralıksız olarak caminin restorasyon işlemleri sürdürülmüştür. Ancak sonunda fon eksikliği nedeniyle restorasyon işlemleri tamamen durdurulmuştur.
Bina kilitlenir ve neredeyse terk edilir. Yapı iskeleti, caminin içinde bırakılır. Ardından Razgard şehrinin gençleri tarafından cami tahrip edildi. Camları ve minberi kırıldı.
Bulgaristan Razgrad İbrahim Pasha Mosque
2018 yılında Bulgar yetkililer, caminin restorasyonu Türk yetkililer tarafından yapılması ve açılmasına izin verdiler.
Günümüzde cami, UNESCO tarafından Dünya Kültür Listesi’ne dahil edilmiştir.
Son bir not: cami hakkındaki bir efsaneye göre: İbrahim Paşa, cami inşaatının bitiminden sonra, usta inşaatçıların öldürülmesini emretmiş ve böylece cami eşsiz güzellikte kalabilecekti.
Bulgaristan Razgrad Late-Antique Town of Abritus
LATE-ANTİQUE TOWN OF ABRİTUS
Abritus arkeolojik koruma alanı: Razgrad şehrinin 2 km doğusunda, Rusçuk-Varna ana yolunun yakınındadır. Rezerv 1000 dönümlük bir alana yayılmıştır ve Roma kenti Arbitus’un kalıntılarını korumayı amaçlamıştır.
Abritus kenti, bilinmeyen MÖ 5-4’ncü yüzyıllardan kalma bir Trak yerleşimi üzerine kurulmuştur.
Bulgaristan Razgrad Late-Antique Town of Abritus
Şehrin kalıntılarında: Trakya kralı Seuthes III’ün (MÖ 330-300) birkaç bronz sikkesi ve çanak çömlekleri bulunmuştur.
Ayrıca yine bölgede diğer hükümdarlardan eserler ve Herkül’ün kurbanlık sunağı bulunmuştur.
Yüzyıllar sonra Romalılar, Trakya yerleşimi kalıntıları üzerine, stratejik müstahkem şehir Abritus’u MS 1’nci yüzyıl sonlarında inşa ettiler.
Bulgaristan Razgrad Late-Antique Town of Abritus
İlk olarak burası bir Roma askeri kampı olarak kuruldu ve sonra büyüdü. Bölgedeki Roma eyaletinin en büyükşehir merkezlerinden birisi haline geldi.
251 yılında Gotların istilası sırasında, Romalılar burada feci bir yenilgiye uğradılar ve İmparator Trajan Decius ve oğlu Herennium Etruscus: Abritus şehrinin 15 km kuzeybatısındaki Beli Lom nehri vadisinde yapılan Abritus savaşında öldüler. Arbitus savaşı: bir Roma imparatorunun barbarlarla yapılan bir savaşta öldüğü ilk olaydır.
Bulgaristan Razgrad Late-Antique Town of Abritus
4’ncü yüzyılın başında, şehir İmparator Konstantin tarafından nehrin güney yakasındaki kasaba yeniden inşa edilmiştir.
Şehrin alanı devasa bir kale duvarıyla çevrildi. Bu sur duvarının kalındığı 3 metre ve yüksekliği 12 metreydi. 4 kapısı ve 35 koruma kulesi vardı.
Ancak bu surlar: 376-378 yılları arasında Gotlar, 447 yılında Hunlar ve 480’lerde Gotlar tarafından yapılan saldırılar sonucunda yeniden yıkıldı. Her seferde yeniden inşa edildi.
Bulgaristan Razgrad Late-Antique Town of Abritus
5-6’ncı yüzyıllarda: Abritus, eyaletteki en büyük şehirlerden biriydi ve bir Piskoposun koltuğuydu.
Daha iyi güvenlik sağlamak için: kapılar 527-565 yılları arasında Justinian tarafından daraltıldı. Ancak şehir, 586 yılında Avarlar tarafından tahrip edildi.
Daha sonra, 10’ncu yüzyıla kadar var olan bir Bulgar Ortaçağ yerleşimi Prens Svyatoslav (968-981) tarafından inşa edildi.
11’nci yüzyılda, Abritus harabeleri üzerindeki Ortaçağ yerleşimi tamamen yıkıldı.
13’ncü yüzyılda: bu sefer, Bulgar yerleşimi olan Hrazgard görülür.
Bulgaristan Razgrad Late-Antique Town of Abritus
Gelelim bölgedeki kazılara:
Bölgedeki ilk kazılar: 1887 yılında Ananie Yavashov tarafından yapıldı. 1953 yılından itibaren ise düzenli kazılar başlatıldı.
Kazılar sırasında, müstahkem bir duvar, kuleler, kapılar ve 2’nci yüzyıldan kalma bir Roma taş lahdinin bir kısmı ile ticari bir bölüm, büyük bir konut binası keşfedilmiştir. Kalenin devasa duvarlarında geç Roma imparatorluğundan kalma tahıllar için büyük depolama tesisleri bulunmuştur.
Batı kapısından yaklaşık 10 metre güneyde: hem doğu hem de batı duvarları boyunca 13 burç ve tahıl deposu kazılmıştır. Bu tahıl deposu (Horreum): MS 4 ile 6’ncı yüzyıllar arasında kullanılmıştır. Dikdörtgen planlıdır, 56 x 20 metre boyutlarındadır.
Bulgaristan Razgrad Late-Antique Town of Abritus
Kazılardaki en önemli buluntu: mükemmel bir şekilde korunmuş, 835 sikkeden oluşan, Geç antik dönem altın hazinesidir. Bunlar 5’nci yüzyıldan kalmadır. Doğu sur duvarlarının hemen içinde bulunmuştur. Muhtemelen Gotların işgali sırasında buraya 487 yılında gizlenmiş olmalıdır.
Bulgaristan Razgrad Late-Antique Town of Abritus
Burayı ziyaret ederseniz:
Yüksek rütbeli bir devlet hakiminin ikametgahı olan, 3200 metre karelik bir kompleksin kalıntılarını görebilirsiniz. Bu kalıntılar: dikdörtgen bir iç avlu ve bir binadan oluşur. Güney cephesi, ana girişin iki yanında bulunan 6 dükkan vardır. İç avlunun dört yanında Roma-İon sütunları görülür. Büyük çiftlik binalarının kalıntıları, kompleksin doğu ve batı kısımlarında bulunur. Bina, tüm kasabanın yıkıldığı 6’ncı yüzyıl sonuna adar kullanılmıştır.
Bulgaristan Razgrad Arbitus Museum
ARBİTUS MUSEUM
Rezervin topraklarında kurulmuştur.
İlçe merkezinin doğusundadır.
Bulgaristan Razgrad Arbitus Museum
Razgrad Tarih Müzesinin bir parçasıdır.
Bulgaristan Razgrad Arbitus Museum
Müzenin sergisi: insan toplumunun gelişimini takip eden 5 bölüme ayrılmıştır.
Arbitus kalıntılarında bulunan Bulgaristan ülkesinin 5’nci yüzyıldan kalma en büyük altın sikke hazinesi (835 madeni para) resimleri müzede görülebilir. Yine müzede 10’ncu yüzyıldan kalma küçük bir hazine sergileniyor.
Park Bölümü
Rezervin topraklarında yapılan kazılar sırasında keşfedilen büyük arkeolojik buluntular: bir açık hava müzesinde bulunmaktadır. Abritus Park bölümü: çoğu Roma dönemine tarihlenen 70 anıtı korumaktadır.
Burada ziyaretçiler: Herkül’e adanmış ve İmparator Septimus Severus dönemine kadar uzanan kurbanlık sunak gibi pagan kültürüyle ilgili eserleri görebilirler. Çeşitli eski Yunanca ve Latince yazıtlar, yüzyıllar boyunca Arbitus’ta yaşayan halkların çeşitliğini kanıtlamaktadır. Romalılar, Bulgarlar ve Türkler.
18 ve 19’ncu yüzyıllardan kalma kitabeler ve yapı yazıtları da ziyaretçilerin ilgisini çeker. Bunlar: Hıristiyan ve İslam geleneklerinden gelir. Hatta Ermeni kökenli olanlar da vardır.
Bulgaristan Razgrad House Museum Dimitar Nenov
HOUSE MUSEUM DİMİTAR NENOV
Varosh Mahallesindedir.
Ünlü Bulgar besteci ve piyanist Dimitar Nenov: 1902 yılında Razgrad şehrinde doğmuştur. 20’nci yüzyılın ilk yarısından itibaren, Bulgar Klasik müziğinin önde gelen isimlerinden birisi olmuştur.
Parlak bir piyanist, besteci ve mimar, kendisinden sonra gelen besteciler nesli için çok önemli bir figürdür. 1950’lerin ve 1960’ların Bulgar avangardını oluşturan da besteciler gurubundadır.
Bulgaristan Razgrad House Museum Dimitar Nenov
Doğduğu ev, 1992 yılında müzeye dönüştürülerek ziyarete açılmıştır.
Müzede: sanatçıya ait yayınlar, orijinal eserlerinin korunmuş tek kaydı ve hayatına ait fotoğraflar bulunmaktadır. Özellikle ilk dersini aldığı piyano ilgi çeker.
Ayrıca, müzede farklı oda konserlerinin, sergilerin ve toplantıların düzenlendiği küçük bir konser salonu da bulunmaktadır.
Bulgaristan Razgrad Regional Museum of History
REGİONAL MUSEUM OF HİSTORY
Aprilsko Vazstanie adresindedir.
Razgrad bölgesinde: tarihi alandaki faaliyetler akademisyen Anani Ivanov Yaashov tarafından başlatılmıştır.
1887 yılında şehrin batı kesiminde Abritus kalesinde ilk kazı yapılmıştır.
Ardından yerel yüksekokul olan binada, müze koleksiyonu toplanmaya başlamıştır.
Daha sonra 1922 yılında Razgrad ve bölgede antik eserleri bulmayı, depolamayı ve incelemeyi amaçlayan Razgrad Arkeoloji Derneğini kurdu.
Bunlar: Razgrad Bölgesel Tarih Müzesinin temelidir. Günümüzde, Bölgesel Tarih Müzesi: kalıcı ve geçici sergilerle sergilenen 53 binden fazla kültürel anıtı bünyesinde barındırıyor ve tanıtıyor. Arkeolojik ve Etnografik sergilerin yanı sıra iki ev müzesi (Stanka ve Nikola İkonomovi ve Dimitar Nenov) vardır. Ayrıca: arkeolojik rezerv “Abritus” bulunmaktadır.
Günümüzde müzede bulunan bölümler şunlardır.
Arkeoloji
Etnografya
Bulgaristan Tarihi
15-19’ncu yüzyıllar arası,
Modern ve Çağdaş Tarih.
Müzeye bağlı olan kurumlar şunlardır.
1-Abritus Müzes.
2-Geç Antik kent Abritus
3-Stanka ve Nikola İkonomovi
4-Dimitar Nenov Müzesi
Bulgaristan Razgrad Fountain Momina Tap
FOUNTAİN MOMİNA TAP-KIZIN ÇEŞMESİ
Burası bir çeşmedir. Heykelde, üzerinde antika giysiler olan bir genç kadın, kolunda bir hydria yani su kabı tutmaktadır. Heykel, 19’ncu yüzyıl sonlarında yurt dışından ithal edilen dökme demirden yapılmıştır.
Bulgaristan Razgrad Temple St Nicholas Miracle Worker
TEMPLE ST NİCHOLAS MİRACLE WORKER
Varoşa Mahallesindedir.
1860 yılında Stancho Russenetsa tarafından yapılmıştır. Yapıldığı tarihte Kuzeydoğu Bulgaristan ülkesindeki en heybetli Hıristiyan tapınaklarından birisi olmuştur.
Bunun bulunduğu yerde eski bir kilise vardır. Eski kilise Osmanlı döneminde yapıldığı için yüksekliği çok az ve toprağa gömülüydü.
Kilise, başlangıçta 3 nefli ve kubbesiz yapılmıştır. Ancak 1903 yılında yeniden yapılırken bir çan kulesi ve merkez kubbe eklenmiştir. Yapının en ilgi çeken yerleri: 1862 yılından kalma güzel oymalarıdır. Bu güzel oymalar: Gencho Kanev tarafından yapılmıştır. Ayrıca: Zachary Tsanyuv ve oğlu tarafından yapılan 8 büyük ikon bulunur. Duvar resimleri, 1933-1934 yıllarından kalmadır.
Bulgaristan Razgrad House Museum Stanka and Nikola İkonomovi
HOUSE MUSEUM STANKA AND NİKOLA İKONOMOVİ
Varosh Mahallesindedir.
Stanka Nikolitsa: ilk Bulgar şairi ve tercümanıdır. İlk Bulgar şairlerindendi ve şiir yayınlayan ilk Bulgar kadın oldu. Yazar Dimitar Obradovic’in eserlerini Bulgarcaya tercüme etmiştir. 18’nci yüzyıl sonlarında, sadece eğitimli insanlar tarafından değil, aynı zamanda eğitimsiz köylüler ve çobanlar tarafından da anlaşılacak olan yerel dil ile yazacağını duyurdu. Ancak Obradovic’in dili Slavo-Sırpça bir karışımdır, ancak bir yerel dil değildir.
Bulgaristan Razgrad House Museum Stanka and Nikola İkonomovi
Stanka Nikolitsa’nın kocası Nikola İkonomovi’dir. Çift: 1852 yılında evlendi. Nikola: 1874 yılında rahip oldu. Bulgaristan ülkesinde tarımla ilgili ilk kitabı yazdı.
Bulgaristan Razgrad House Museum Stanka and Nikola İkonomovi
Evet: Razgart şehrindeki ev müzesi: Stanka ve Nikola Ikonomov: Bölgesel Tarih Müzesinin bir parçası olarak 17 Nisan 1980 tarihinde açıldı. Fotoğraflardan, belgelerden ve aile yaşamlarının unsurlarının restorasyonundan oluşan bir sergiye ev sahipliği yapıyor.
Bulgaristan Razgrad House Museum Stanka and Nikola İkonomovi
Razgrad şehrinde her 5 yılda bir düzenlenen “Bulgar Kadınının Şiir Ufukları” edebiyat festivali, Stanka Spaso-Elenina’ya adanmıştır.
Müzede: İlk odada: fotoğraflar, portreler, resimler ve her ikisinin yani Stanka ve Nikola’nın yaşamını ve çalışmalarını yansıdan belgeler bulunur.
İkinci odada: Nikola İkonomovi’nin günlük yaşamından objeler ve kişisel eşyaları sergileniyor. Son odada ise, rüzgarlı odaların ortamı restore edilmiştir.
Bulgaristan Razgrad Ethographic Museum Razgrad
ETHNOGRAPHİC MUSEUM RAZGRAD
Varoş Mahallesindedir.
Müzede yerel bir etnik gurubun (Kapantsi) geleneksel kültürü temsil edilmektedir.
Bu kültüre ait nesnelerin bulunduğu bir koleksiyon sergileniyor. Ayrıca: kutlamalar, olaylar, doğurganlık ve mutluluk hakkındaki farklı inançlar, geleneklerin örnekleri vardır.
SVESHTARİ
Köy: Küçük Byuven yerleşim yerinin yakınlarındadır. Ortaçağ başlarından kalmadır. Kazılmış ve kısmen kazılmış bölgede: konutlar ve etkileyici yapılardan oluşan bir topluluk vardır. Bu alanda kazılar halen devam etmektedir.
7 Kasım 2012 tarihinde Büyük Seveshtari Höyüğünde yapılan kurtarma kazısında bir hazine bulunmuştur.
Höyüğün tepesinde, 8 metre derinlikte: 50 x 50 cm ölçülerindeki bur kutu bulunmuştur.
Kutunun içinde bulunanlar:
1 Taç: aslan gövdeli, dişi baş ve gövdeli, aslan ve panter alayına önderlik eden fantastik yaratıklara sahiptir.
Ayrıca: 4 sarmal bilezik ve bir altın yüzük bulunmuştur. Altın yüzükte kabartma Eros tasvir edilir.
Kutuda ayrıca: bir zamanlar bir at parçasını, at şeklinde alın parçasını, Athena’nın kafalı yuvarlak apliklerini, diğer kadın figürlerini, bitki motiflerini süsleyen 200’den fazla aplikasyon seti bulunmuştur.
Telkari süslemeli ince aplikler veya emaye: yüzlerce küçük yuvarlak ve silindir boncuklar, altın iplikler, altından dokunmuş bir kumaştan sağ kalmıştır.
Bu kutu: muhtemelen höyüğün yığılmasında ölen kişiye eşlik eden bir hediye olarak gömülmüştür. 2013 yılındaki kazılarda: höyükte bulunan mezarda kimin gömülü olduğu hakkında, daha fazla bilgiye ulaşılmıştır.
1’nci olasılık: Makedonya Kral Philip II’in, MÖ 339 yılında Skythians’a karşı yaptığı seferde, müttefiki olarak bilinen Getic Hükümdarı Kotela’dır.
Bulgaristan Razgrad Demir Baba Tekkesi
DEMİR BABA TEKKESİ
Sveshtari köyü yakınlarındadır.
Türbenin muhtemelen MÖ 4’ncü yüzyıldan kalma eski bir Trakya kutsal alanı olan yerde, 16’ncı yüzyılda inşa edildiği düşünülür. Çünkü türbe çevresinde, bir kült kompleks ortaya çıkmıştır. Bu komplekse: daha sonra yıkılan bir cami, ahşap bir imaret dahildir.
Bulgaristan Razgrad Demir Baba Tekkesi
Sboryanono tarihi ve arkeolojik rezervinin bir parçasıdır ve Bulgaristan’ın 100 turistik yerinden biridir.
Türbede: 16’ncı yüzyılda yaşamış Demir Baba’nın yattığına inanılıyor. Türbe: yerel kumtaşından yapılmış, yedigen bir yapıdır. Altta dikdörtgen bir oda bulunur ve 11 metre yüksekliğinde, yarım küre şeklinde bir kubbe ile örtülüdür.
Demir Baba’nın mezarı: altıgen iç mekanın ortasındadır. Tuğla ve ahşaptan inşa edilen lahit: 3.74 metre uzunluğundadır ve başı güneybatıya bakacak şekilde konumlandırılmıştır. Lahit genellikle, tamamen hediyelerle kaplıdır.
Evet, günümüze kadar ayakta kalan konut binasında: Demir Baba’nın hikayesi anlatılıyor.
Türbe hem Hıristiyanlar ve hem de Müslümanlar tarafından ibadet edilen bir dini anıttır. Mezarın kubbesinde 1927 yılına kadar hem Hıristiyan haçı ve hem de Müslüman hilali vardı.
Demir Baba Tekkesi, 1970 yılında yerel öneme sahip bir kültür anıtı ilan edilmiştir. 1991-1994 yılları arasında ise yenilenmiştir. Çürüyen ahşap zemin yenisiyle değiştirilmiştir. Binanın iç dekoratif unsurları, yeniden düzenlenmiştir.
THRACİAN TOMB OF
Sveshtari köyü yakınlarındaki mezar alanıdır. Buranın tanıtımıyla ilgili yazım için.