Bulgaristan Pazardjik-Pazardzhik

Bulgaristan Pazardjik-Pazardzhik

Bulgaristan Pazardjik-Pazardzhik;

Şehir Meriç ırmağının her iki kıyısında kurulmuştur.

Şehir: 1418 yılında Kırım’dan gelen Tatarlar tarafından kurulmuştur. Bu yüzden şehrin eski ismi “Tatarpazarcığı” dır. Tatarlar, Sultan Bayazıt zamanında buraya taşınmışlardır. Kurulan pazarlama merkezi zamanla yavaş yavaş önemli bir ekonomik ve idari merkez haline gelmiştir.

Şehrin en büyük özelliği: Batı Avrupa’yı Asya’ya bağlayan E-80 karayolunun bir parçası olan Trakya otobanı üzerinde bulunmasıdır.

Şehir nüfusunun yüzde 8 civarındaki bölümü Türklerden oluşmaktadır.

Bulgaristan Pazardjik-Pazardzhik

ULAŞIM

Pazarcık şehri, komşuları Sofya şehrine 100 km, Burgaz şehrine 260 km, Varna şehrine 314 km ve Filibe şehrine ise 357 km uzaklıktadır. Türkiye sınırı 200 km uzaklıktadır. Sırbistan sınırı ise 160 km uzaklıktadır.

Bulgaristan Pazardjik-Pazardzhik

NE YENİR-NE İÇİLİR

Buraya yolunuz düşerse: “Sirene” isimli yöresel lezzeti tatmalısınız. Çırpılmış yumurta ve peynir karışımı ile harmanlanarak hazırlanır. Sabah kahvaltısı ve öğle yemeklerinde yanında yoğurt ile birlikte servis edilir.

Ayrıca bölgedeki birçok restoranda: bir salata olan “Shopska” sunuluyor.

Ayrıca: “Kebabcheta” denen bir yemek türü vardır. Bu yemek türü: sosis haline getirilmiş ve tavada kızartılmış kıyılmış sığır eti, otlar ve baharatların karışımından yapılır, bol baharatlıdır.

Tatlı yemek isterseniz: kalın vanilya soslu haşlanmış armut olabilir. Yine üzerine yoğurt dökülmüş bir kase meyve de tadılabilir.

İçecek tavsiyesi ise, yine bu yöreye has güçlü bir damıtılmış alkollü içecek olan “Rakija” dır. Farklı meyvelerden yapılır ve sadece içmek için değil, aynı zamanda yüksek sıcak havalarda serinlemek için de kullanılır.

Bulgaristan Pazardjik-Pazardzhik Gezilecek Yerler

GEZİLECEK YERLER

 

MERKEZ MEYDAN-TOPTATA-KONSTANTİN VELİCKOV MEYDANI

Şehrin merkezindedir. Meydanda: ortada büyük bir havuz bulunur. Havuzda: daha çok parçaya bölüne bölümlerde su oyunları görülür. Önünde şehrin sembolü Saat kulesi vardır. Buradan yaya bölgesi başlar.

MEMORİAL O

Bulgaristan Pazardjik-Pazardzhik Memorial of Ovenes Savadjayan

 

F OVENES SAVADJAYAN-OVANES SAVADJAYAN ANITI

Şehir merkezindedir.

Anıt: Ovanes Savadzhayan’a aittir ve 1878 yılında kasabayı yanmaktan kurtarmıştır.

Saadzhayan: 1877-1878 yılındaki Osmanlı-Rus savaşları sırasında, Pazarcık’daki telgraf istasyonunda çalışmıştır. Rus birlikleri şehre girdiklerinde, şehri savunan Osmanlı Paşa’sı, İstanbul’dan Sultan’dan şehri yakmak için izin ister, ancak Ovanes gelen cevabı telgrafı değiştirir ve şehri yanmaktan kurtarır.

Osmanlı ordusu şehri terk edince, Ovenes bir süre Belediye Başkanlığı yapmıştır. Daha sonra tren istasyonu başında görev yapmış ve Pazarcık şehrinin fahri vatandaşı ilan edilmiştir.

Bulgaristan Pazardjik-Pazardzhik Memorial of Ovenes Savadjayan

Evet anlatılanları yorumsuz yazdım, doğruluğunu bilmiyorum.

Daha sonra; 1844 yılında Edirne şehrinde doğan ve ardından İstanbul’da Robert Kollejde okuyan ve daha sonraki süreçte Bulgarların arasında büyüyen bu Ermeni’nin ismi,  1925 yılında adı bir caddeye verilmiştir ve 1938 yılında bir büstünün yapılması ve dikilmesine karar verilmiştir.

Pazarcık istasyonuna, kendisinin bir anma plaketi yerleştirilmiş ve günümüzde ayın isimli caddenin başında, bir anıtı durmaktadır. 1986 yılında başka bir yerde ölen Ovenes’in mezarı buraya şehir mezarlığına nakledilmiştir.

Bulgaristan Pazardjik-Pazardzhik Park Freedom Island-Svoboda Parkı

PARK FREEDOM ISLAND-SVOBODA PARKI-OSTROVA PARKI-ÖZGÜRLÜK ADASI

Şehrin güneyindedir. Parkın girişinde ücretsiz bir otopark vardır.

Önce buranın nasıl ortaya çıktığı hakkında bilgi verelim. Svoboda adası parkı, günümüzden 150 yıl önce bir sel sonrasında ortaya çıkmıştır. 1858 yılında bir Türk İbrahim Efendi: ağaçları budarken, bir çalı suyun üzerinde çıkıntı yapar. Burada oluşan ada, giderek büyür. Yarım asır boyunca özel mülkiyete aitti ve hayvanları otlatmak için kullanılıyordu.

Bulgaristan Pazardjik-Pazardzhik Park Freedom Island-Svoboda Parkı

1882 yılında şehir yönetimi adayı, 45 Türk lirasına satın alır ve nehrin ortasındaki park oluşturulmaya başlanır. 1957 yılında selden sonra ada genişler. 1990’ların başından sonra ise restore edilir.

Bulgaristan Pazardjik-Pazardzhik Park Freedom Island-Svoboda Parkı

Burası gerek Pazarcıklılar ve gerekse dışarıdan gelen ziyaretçiler tarafından yoğun tercih edilen bir favori yerdir.

Park: Maritsa/Meriç nehri adasındadır. Ada: yaklaşık 750 metre uzunluğunda ve 300 metre genişliğindedir. Ada kavak ağaçlarıyla kaplıdır. Ana karaya ahşap bir köprüyle bağlanır. Ada üzerinde 2005 yılında metal ve büyük bir haç inşa edilmiştir.

Bulgaristan Pazardjik-Pazardzhik Park Freedom Island-Svoboda Parkı

Adada: anıtlar, havuzlar, heykeller, spor alanları, açık hava sahnesi, yüzme havuzu, oyun alanları, bahçeler ve kafeler vardır. Aleko Konstantinov’a ait bir anıt da bulunur. Zaten adada 50’den fazla heykelin bulunduğu en büyük açık hava heykel koleksiyonu vardır.

Bu heykellerin birçoğu atık malzemeden üretiliyor. Ayrıca çeşitli yazarların sergilerinin bulunduğu bir açık hava fotoğraf galerisi bulunuyor.

Bulgaristan Pazardjik-Pazardzhik

Adanın bir diğer önemli özelliği: gül bahçeleridir. Damlama sulama bağlantısı ile oldukça iyi durumda korunan bu bahçede çeşitli renklerde güller yetiştiriliyor.

Park alanında, ilkbahar ve yaz aylarında konserler düzenleniyor.

Hayvanat Bahçesi

Adada: 30’dan fazla türde hayvanın bulunduğu bir hayvanat bahçesi vardır. Bu hayvanlar: kaplanlar, mirketler, lamalar, midilliler ve ördeklerdir.

Bulgaristan Pazardjik-Pazardzhik Park Freedom Island-Svoboda Parkı

En uzun bank

Adada: dünyanın en uzun oturma bankı bulunuyor. Bankın uzunluğu 1014 metredir ve 2020 kişi oturma kapasitelidir. Bank 2010 yılında yapılmıştır. Dış kenarından adanın bir kısmını dolaşır. Bu oturma bankının uzunluğu ile Guiness Rekorlar Kitabına dahil edilmiştir.

Bulgaristan Pazardjik-Pazardzhik Park Freedom Island-Svoboda Parkı Yapay Göl

Yapay Göl

Özgürlük adasında yapay gölde su bisikletine binmek mümkündür. Gölün hemen yanında oldukça güzel yemekler sunulan bir restoran vardır. Burada manzara muhteşem güzeldir.

Bulgaristan Pazardjik-Pazardzhik History Museum

HİSTORY MUSEUM-ANA MÜZE BİNASI

Müze, 15 Konstantin Velichkov Meydanındadır.

Müze, her hafta Pazartesi ve Cuma günleri arasında ziyarete açıktır.

Tarih müzesi, ilk olarak 1911 yılında Videlina Toplum Merkezinde kurulmuştur.

Bulgaristan Pazardjik-Pazardzhik History Museum

Müzede bulunan koleksiyonlar: silahlar ve aksesuarları, kumaşlar, giyim, anma madalyaları ve diğerleridir. Müzede: Kurşunlu camisinin ayrıntılı mimari modeline ait resimler bulunmaktadır.

Müzenin en çok ilgi gören yeri: Neolitik evin yeniden inşa edilmiş iç mekanıdır ve döneme ait orijinal nesnelerle döşenmiştir.

Bulgaristan Pazardjik-Pazardzhik History Museum Ravnogar Trakya Hazinesi Sergisi

Ravnogar Trakya Hazinesi Sergisi

Hazine 1987 yılında Ravnogor’da Trakya höyüğü nekropolünde yapılan arkeolojik kazılar sırasında bulunmuştur. MÖ 2 ile 1’nci yüzyıllara tarihlenir.

Hazine: altın varakla süslenmiş, gümüş işlemeli at süslerinden oluşmaktadır. Bunlar: dizgin altın plakası, yedi yuvarlak uygulama ve boncuk dizisi. Dizgin altın plakası: Bulgaristan topraklarında bulunan türünün tek örneğidir. Yuvarlak uygulamalar: at aşının iki yanına, yanak plakası olarak kullanılır.

Bunlardan birinci çiftte: miğferli, kalkan ve mızrak taşıyan tanrıça Athena büstü oyulmuştur.

İkinci çiftte: kanatları detaylara büyük bir özenle hazırlanmış tanrıca Nike büstü tasvir ediliyor.

Üçüncü çiftte: Tanrıca Artemis büstü vardır.

Son uygulama: büyük olasılıkla at göğsüne yapılmıştır.

Bulgaristan Pazardjik-Pazardzhik History Museum Vazrazhdane bölüm

Vazrazhdane bölüm

Bu bölümde 200’den fazla otantik sergi bulunuyor. Çeşitli Osmanlı ve Avrupa sikkeleri, 15-19’ncu yüzyıllar arasında gelişen ticaretin bir kanıtıdır. O dönemden sergilenen en eski sikke bakırdan yapılmıştır.

Bulgaristan Pazardjik-Pazardzhik History Museum Vazrazhdane bölüm

Bu sikke Sultan II Murat (1446-1451) dönemine aittir. Defterler, mühürler ve döneme özgü farklı el sanatı ürünleri görülebilir. Ayrıca kişisel eşyalar ve ödüller de sergileniyor.

Bulgaristan Pazardjik-Pazardzhik House Museum Konstantin Velichkov

HOUSE MUSEUM KONSTANTİN VELİCHKOV-BÖLGESEL TARİH MÜZESİ

Teodor Trayanov Caddesindedir.

Pazartesi-Cumartesi günleri arasında, saat: 09.00-17.00 arasında ziyarete açıktır.

Bulgaristan Pazardjik-Pazardzhik House Museum Konstantin Velichkov

Müze: dönemin tacirlerinden Nikola Hristoviç’in 1850 yılında inşa edilen evidir. Ev: Barok tarzındadır. (1855-1907)

Bulgaristan Pazardjik-Pazardzhik House Museum Konstantin Velichkov

Nikola Hristoviç: 19’ncu yüzyılda tanınmış bir Bulgar eğitimci, yazar ve politikacıdır. Bulgaristan ülkesinin ulusal kurtuluş mücadelesine katılmıştır.

Bulgaristan Pazardjik-Pazardzhik House Museum Konstantin Velichkov

Ev: 1967 yılında müzeye dönüştürülmüştür. Odalar: orijinal iç mekanlara sahiptir. Odalarda: Konstantin Velichkov’un hayatı ve eserleriyle ilgili birçok belge ve fotoğraf bulunmaktadır. Özellikle Velichkov’un doğduğu oda ve zengin süslü duvarları ve çalışma odası ilgi çeker.

En büyük kız kardeşi Teofana’nın 1876 yılında Pazarcık devrim komitesinin bayrağını diktiği oda da korunmuştur. Ayrıca, aile mirası olan, 1856 yılından Kudüs kasabasını tasvir eden bir simge de sergilenmektedir.

Bulgaristan Pazardjik-Pazardzhik Ethnografpical Museum

ETHNOGRAFPİCAL MUSEUM

Otets Paisiy Street adresindedir.

Hafta içi her gün saat: 09.00-17.00 arasında ziyarete açıktır.

Müze: Bulgaristan Uyanış Hareketi döneminden kalma en büyük konut olarak kullanılan binada yer almaktadır. Yapı, 1850 yılında inşa edilmiştir ve zamanın geleneksel mimarisinin ve özellikle Plovdin Barok tarzının temsilcisidir. Bu yüzden ulusal kültür anıtı ilan edilerek koruma altına alınmıştır.

Bulgaristan Pazardjik-Pazardzhik Ethnografpical Museum

Müzede bulunan sergilerde: bölgede: 20’nci yüzyılın ortalarına kadar kullanılan geleneksel ulusal yaşam tarzının farklı yönleri gösterilmektedir.

Müzenin koleksiyonları: şehir yaşam tarzına ait nesneler, çamaşırlar, zanaatkarların aletleri ve eserleri, yün, pamuk, keten ve kenevir işlenmesinde kullanılan cihazlar, mimari detaylar, halk müziği enstrümanları, halk uygulamalı sanatlarıyla ilgili öğeler.

Bulgaristan Pazardjik-Pazardzhik Kurshumlu Camii-Nazır Ağa Camii-Bullet Camii

KURSHUMLU CAMİİ-NAZIR AĞA CAMİİ-BULLET CAMİ

Osmanlı döneminde yörede 20 cami inşa edilmiştir. Ancak, ayakta kalarak günümüze ulaşan tek camisidir.

Cami 1667 yılında Nazır Ağa tarafından yaptırılmıştır.

Bina, iki boyutlu bir plan kompozisyonundadır. Merkezi kubbeli, tek hacimli bina: bir tüpten köşelerdeki trompetlerden sekizgen silindirik bir girişe geçer ve yarım küre bir kubbeyle sona erer. Küp şeklindeki hacim 13 metredir. 

Bulgaristan Pazardjik-Pazardzhik Kurshumlu Camii-Nazır Ağa Camii-Bullet Camii

Caminin içi: mihrap nişi süslüdür. Girişin üstünde ahşap galeri vardır. Binanın içinin sanatsal değeri fazla değildir. 1975 yılından sonra yağlı boya ile boyanmıştır. Yapının orijinal özellikleri: taş temeller, duvarlar ve kubbedir. Kubbe kurşun kaplıdır.  

Minare yüksekliği 25 metredir.

Cami, 1964 yılında mimari kültür anıtı ilan edilerek koruma altına alınmıştır.

Günümüzde ibadete açıktır.

Bulgaristan Pazardjik-Pazardzhik Saat Kulesi

SAAT KULESİ

Şehir meydanındaki saat kulesi, Osmanlı döneminden kalmadır.

Kule: 1741 yılında inşa edilmiş, ancak 1924 yılında yıkılmıştır. Çünkü Pazarcık’ta bulunan tüm Osmanlı yapıları aynı tarihte yıkılarak yok edilmiştir. Ancak kulenin temelleri kalmıştır. Bu yüzden günümüzde görülen kulenin 6 metre yüksekliğindeki taş gövdesi, Osmanlı dönemi özelliklerini taşımaktadır.

Bulgaristan Pazardjik-Pazardzhik Saat Kulesi

Yerel halkın çabalarıyla 2010 yılında aslına uygun olarak tekrar yapılmıştır.

Kule girişindeki kitabede “Dürüst İbrahim Ağa Hayrullov, saat başı çalan bu kuleyi şehrinize bağışlayarak, halkımıza neşe bağışladı” yazılıdır.

 

Bulgaristan Pazardjik-Pazardzhik Yunatsite Kazıları

YUNATSİTE KAZILARI

Yunatsite köyü, Pazarcık merkeze 8 km uzaklıktadır.

Köyde “Yassı höyük” bulunmaktadır. MÖ 3’ncü yüzyıla dayanan bir yerleşim yeridir.

Höyükte: farklı dönemlerde ve farklı kültürler tarafından, 6000 yıl boyunca yerleşim yeri olarak kullanılmış 30 tane yerleşim kalıntısı tespit edilmiştir.

Bulgaristan Pazardjik-Pazardzhik Yunatsite Kalıntıları

Yüksekliği 12 metredir. Çapı ise 100 metre civarındadır.

En tepede; Hıristiyan dönemi mezarlarının bulunduğu bir nekropol bulunmaktadır. Roma döneminde ise küçük bir sur yapılmıştır. Sur önü hendekle güçlendirilmiştir. Alanda elde edilen buluntular, Bölgesel Tarih Müzesinde sergilenmektedir.

Bulgaristan Pazardjik-Pazardzhik Stanislav Dospevkki House Museum

STANİSLAV DOSPEVKKİ-HOUSE MUSEUM STANİSLAV DOSPEVSKİ:

Müze, bir sanatçıya adanmış müzedir. Müzenin bulunduğu bina, 1864 yılında Bratsigovo’lu inşaatçılar tarafından yapılmıştır. 2 katlıdır ve güneşte kurutulmuş tuğlalardan yapılmıştır. 6 odası ve 1 salonu vardır. Müze, Bulgaristan ülkesindeki 100 ulusal turistik yer olarak ilan edilen yerlerden biridir.

Bulgaristan Pazardjik-Pazardzhik Stanislav Dospevkki House Museum

Stanislav Dospevkki: 1823 yılında Samokov’da doğdu. Bir ikon ressamı ailenin ferdidir. En ünlü Bulgar sanatçı ve ikon ressamlarından ders almıştır. Akademik eğitim almış ilk Bulgar sanatçı ve ikon ressamıdır. 1878 yılında kurtuluş hareketine katıldı ve tutuklanarak İstanbul’da Mehterhane Hapishanesine atıldı ve orada öldü.

Günümüzde evin 6 odası gezilebiliyor. Bu odalarda: Dospevski ve ailesinin hayatından nesneler ve eşyalar bulunmaktadır. En ilgi çeken objeler, sanatçının yaptığı eserlerdir.  1866 yılında boyanmış üç duvar resmini görmelisiniz. Bunlar: İstanbul’da Haliç kanalı, Odesa’da Puşkin anıtı, St Petersburg İmparatorluk Sarayı önünde muhafız değişimi.

Bulgaristan Pazardjik-Pazardzhik Geogrgi Gerasimov Muzesi

GEORGİ GERASİMOV MÜZESİ-HOUSE MUSEUM GEORGİ GERASİMOV;

Georgi Gerasimov, 1905 yılında Pazarcık kasabasında doğmuştur. Devlet Sanat Akademisinden mezun olmuştur. Sofya ve Pazarcık şehirlerinde, öğretmenlik ve ressamlık yaptı. İlk kişisel sergisini 1996 yılında Pazarcık’ta açtı.

Bulgaristan Pazardjik-Pazardzhik Geogrgi Gerasimov Muzesi

Ünlü ressam, 1977 yılında bir stüdyo ve büyük bir evi, içindeki tüm eşyalarıyla birlikte, 7000’den fazla sanat eserini ve 840’tan fazla kişisel eşyasını şehre bağışladı. Şehir Halk Meclisi: Pazarcık şehrinde bulunan evini ve atölyesindeki eserleri bir müze ve kalıcı sergiye dönüştürdü.

Bulgaristan Pazardjik-Pazardzhik Church of the Holy Mother of God

CHURCH OF THE HOLY MOTHER OF GOD-AZİZ MERYEM KİLİSESİ

Şehirde kurulan ilk kilisedir.

Küçük, ahşap ve şehrin dışında toprağa kazılarak yapılmıştır. Ancak ne zaman yapıldığı bilinmez. Sicil kayıtlarına göre, 1641-1642 yıllarında bu kiliseden söz edilmektedir. Yani kilisenin varlığı 17’nci yüzyılda biliniyordu. Kilise, zeminde 1.5 metre kazılarak yapılmıştır. Dış yüksekliği 14.50 metre ve içi 16 metredir. Taş ve tuğladan inşa edilmiştir. İç mimari son derece başarılı ve orijinaldir.

Kilise son olarak, 1878-1880 yılları arasında restore edildi. 2003 yılında ise kilise yenilendi ve kubbeleri altın levhalarla kapatılmıştır.

Bulgaristan Pazardjik-Pazardzhik Aziz Konstantin ve Elena Kilisesi

AZİZ KONSTANTİN VE ELENA KİLİSESİ

Tatar Pazarcık şehrinde, 1848 yılında Padişah fermanı ile verilen izin sonucu yapılmıştır. Kilisenin yapılması için para verenler: zengin ve nüfuslu tüccar Hacı Rade Kurkudarov ve babası Hacı İliya Stamatovich’tir. Kilise, ahşaptan yapılmıştır, 1847 yılında kilise bahçesinde okul açılır. 1866 yılında kilise yanar. Ardından halktan toplanan paralarla yeni bir kilise yapılır ve 1873 yılında tamamlanır. Kilisenin içinde: asma yaprakları, üzümler ve gölgelik çiçeklik gibi geleneksel motiflerle oyulmuş ahşapla süslenmiş bir taht ve oymalar içermeyen ahşap bir ikonostasis bulunur. Ayrıca çeşitli freskler vardır.

Her yıl 21 Mayıs günü, resmi tatildir. Çünkü: Kutsal Havariler Konstantin ve Helena günüdür.

Bulgaristan Pazardjik-Pazardzhik Theotokos Kilisesi

THEOTOKOS KİLİSESİ

Meriç nehri yakınında, şehirdeki Ortodoks cemaatinin ana dini yeridir.

Şehrin simgelerinden olan bu dini yapı: çeşitli ikonlara ve dini ahşap oymalara ev sahipliği yapmaktadır.

Debar Okulunun usta sanatçılarının, Yeni ve Eski Ahit sahnelerinin ahşap oymalarının ve Stanislav Dospevski’nin ikonlarının Bulgaristan’daki en etkileyici ikonları buradadır.

PAZARCIK ÇEVRESİNDE GEZİLECEK YERLER

Bulgaristan Pazardjik-Pazardzhik Velingrad

VELİNGRAD

Pazarcık şehir merkezine 45 km uzaklıktadır.

Şehir, 1948 yılında kurulmuştur ve önemli bir ulaşım merkezidir. Yazlar serin ve ılık, kışlar da ılık geçer.

Nüfusunun yüzde 24 bölümü Türk’tür.

Ekonomisi Turizme dayalıdır. Bulgaristan ülkesinde en gözde turizm merkezlerinin başında gelir.

Halkın büyük bölümü: Misafir evleri, küçük oteller ve restoranlarda çalışmaktadır.

Kışın çevrede, harika kayak koşulları vardır. Kar yaklaşık 50 gün sürer.

Bulgaristan Pazardjik-Pazardzhik Velingrad Kaplıcaları

KAPLICALAR

Yörede maden kaynakları en büyük zenginliktir.

Çünkü: burası Bulgaristan ülkesinin en büyük kaplıca merkezidir. Hatta: Balkanların Kaplıca Başkenti olarak bilinmektedir.

Bölgede 80 civarında kaynak suyu bulunmaktadır. Bunlar 3 termal bölgeye yayılmıştır.

Kaplıca sularının: kas-iskelet sistemi, gastrointestinal sistem, karaciğer, deri, sinir, böbrek ve üroloji ve diğer bir kısım hastalıkların tedavisinde iyi geldiği söylenir.

Chepino bölgesindeki sular: rakyoaktiftir.

Ladjene bölgesindeki sular: hidrokarbonat, sodyum, sülfat, florin ve slikon bakımından zengindir.

Kamenitza bölgesindeki sular: sülfat, hidrokarbonat, sodyum, silikon ve florin içeriklidir.

Buna bağlı olarak: birçok Sanatoryum, klinik, modern kaplıca ve oteller vardır. Hatta: 6 tane 5 yıldızlı otel bulunur.

Sanatoryum hastanesinde ise: akciğer hastalıkları tedavi edilmektedir.

Belmeken Barajı

İlçe merkezine yaklaşık 30 km uzaklıktadır. Su sporları ve balıkçılık için fırsatlar sunar. 3 km batısında ise, aynı adı taşıyan yüksek dağ sporları kompleksi vardır. Rakımı 2050 metredir. Barajda: alabalık ve diğer bazı balık türleri bulunur.

Bulgaristan Pazardjik-Pazardzhik Panagyurihte

PANAGYURİSHTE

Pazarcı merkeze 43 km uzaklıktadır. Luda Yana nehrinin her iki kıyısında kurulmuştur.

Şehir: Osmanlı yönetimi başlangıcında kurulmuştur. Rönesans döneminde bir ticaret ve zanaat yerleşimi olarak gelişir.

Bulgaristan Pazardjik-Pazardzhik Panagyurishte

1878 Osmanlı-Rus savaşı öncesinde 1876 yılında bölgede meydana gelen ayaklanmanın merkezlerinden birisi de burasıdır.

Burası gelişmiş bir sanayi merkezidir. Özellikle bakır cevheri yönünden yoğundur.

Bulgaristan Pazardjik-Pazardzhik Panagyurishte

İlçedeki ulusal öneme sahip mimari anıtlar: Bansko ve Bratsigovo’dan usta duvarcılar tarafından inşa edilmiş ve Debar ve Struga’dan usta oyucular tarafından dekore edilmiştir.

İlçede, Bulgaristan Bilimler Akademisi Jeofizik Enstitüsünde ülkenin tek jeomanyetik gözlemevi vardır.

Bulgaristan Pazardjik-Pazardzhik Panagyurishte Trak Hazinesi

Hazine

Yörenin en büyük özelliği 1949 yılında burada bulunan bir hazinedir. 8 Aralık 1949 günü, üç kardeş, Panagyurishte yakınlarındaki Merul kiremit fabrikasında çalışırken, yeni bir kil tabakasını işlerden parlak nesnelerle karşılaştılar. Kardeşlerden biri elinde kazma ile toprağı kazarken “ben garip bir düdük buldum” diyerek buluntunun çevresini de kazarlar.

Buldukları şeyin altın olduğunu anlayamazlar. Buluntuları önce Belediye götürürler. Buraya çağırılan Plovdin Arkeoloji Müzesi uzmanları buluntuları teslim alırlar.

Bu nesneler: biri amfora ve diğerleri ise kadın veya hayvan başı şeklinde şekillendirilmiş objelerdi. Buluntular MÖ 4-3’ncü yüzyıllara tarihlendi. Buluntuların toplamı: 6.146 kg altından oluşuyor. Ancak sadece altın özelliği değil, buluntuların orijinal formları da aşırı ilgi çekti.

Evet: 9 parçadan oluşan bu altın içecek seti “Trakya Hazinesi” olarak isimlendirildi. Çünkü hazinenin MÖ 4’ncü yüzyıl sonunda hüküm süren Odryssian kabilesinin bilinmeyen bir Trakyalı hükümdarına aittir.

Sadece törenlerde ya da kutsal günlerde kullanıldıkları tahmin ediliyor. Trak yöneticilerinin, bunları törenlerde kullanmak üzere Yunanlılara yaptırdıkları düşünülmektedir.

Ama bir savaş ganimeti olarak bölgeye geldiği de varsayılmaktadır. Buluntular: Trakyalıların atlar, şarap ile birlikte, altın takıları da çok sevdiklerini ifade etmektedir. Bunları savaş yolu ile veya yabancı ülkelerden hediye olarak aldılar.

Bulgaristan Pazardjik-Pazardzhik Panagyurishte Trak Hazinesi

1 tabak ve 8 Rhyton/ritton yani içki bardağı/fincan içerir. Rhytonların her biri nefis bir hayvan başı (geyik veya keçi) ile süslenmiştir. En etkileyici olanı keçi görüntüsüne sahip olmasıdır.

Bulgaristan Pazardjik-Pazardzhik Panagyurishte Trak Hazinesi
Tabakta:

En ilginç buluntu sığ bir tabağı andırır.

Siyah erkek başlarının ve meşe palamutlarının kabartma resimleriyle bezenmiş, eşmerkezli daire şeklinde yerleştirilmiş objeler bulunur.

Bulgaristan Pazardjik-Pazardzhik Panagyurishte Trak Hazinesi
Rhyton:

Altın koç şeklindedir. Kabın kulpu: aslan figürüyle bitir. Boynunda: oturan Dionysos ve Bacchante Eriope kabartma figürleri görülür. Dans eden bachantlar vardır.

Bulgaristan Pazardjik-Pazardzhik Panagyurishte Trak Hazinesi
Rhyton:

Altın geyik şeklindedir. Boynunda: Athena, Paris, Hera ve Afrodit figürleri bulunur.

Bulgaristan Pazardjik-Pazardzhik Panagyurishte Trak Hazinesi
Rhyton

Altın geyik şeklindeki rhyton: kulpu aslan figürüyle biter. Boyunda: iki mitolojik dövüş sahnesi temsil edilmiştir. Herakles Cerynia’nın Doe’una karşı ve Theseus Maraton boasına karşı.

Bulgaristan Pazardjik-Pazardzhik Panagyurishte Trak Hazinesi
Amfora:

Bu büyük amfora vazoya benzer bir kaptır.

Kulpludur. Yunan mitolojisinden sahneler ve esas olarak Homeros İlyada’sından sahnelerle zengin bir şekilde dekore edilmiştir.

Bulgaristan Pazardjik-Pazardzhik Panagyurishte Trak Hazinesi

Üzerinde üç kompozisyon sahnesi tasvir edilmiştir. Merkezde: bir savaştaki 5 savaşçı temsil edilir. İkinci sahnede: geleceği tahmin eden falcılık ritüelindeki iki savaşçı tasvir ediliyor. Amforanın alt kısmında üçüncü sahnede: Silenus’un ve beşiğinde iki yılanı öldüren küçük Herakles’in figürleri görülür. Bu sahneler, muhtemelen Truva savaşından alınmıştır.

Bulgaristan Pazardjik-Pazardzhik Panagyurishte Trak Hazinesi
Amazon başlı Rhyton:

Altın rhyton: Amazon’un düzgün, düzenlenmiş saçlarının üzerinde bir peçe ve boynunda bir kolye bulunur. Rhyton’un sapı, uçan bir sfenks figürüyle biter.

Bulgaristan Pazardjik-Pazardzhik Panagyurishte Trak Hazinesi
Amazon Kafası;

Üzerinde miğfer olan bir Amazon kafası şeklindeki altın rhyton. Miğferin iki yanında uçan sfenkslerin kabartma figürleri bulunmaktadır.

Hazine: halen Ulusal Tarih Müzesinde sergilenmektedir.

Krasen Kalesi

İlçenin güneyinde, geç antik ve Orta çağ döneminde, askeri, idari ve ekonomik bir merkezdir.

 

PEŞTERA

Pazarcık merkeze 20 km uzaklıktadır. Filibe şehri ise 40 km uzaktadır.

Bulgaristan ülkesinin önemli bir sanayi merkezidir.

Özellikle: Bulgaristan ülkesinde şarap ve yüksek alkollü içki üretimi burada oldukça yaygın yapılmaktadır. Ülkenin en büyük üretici firması da burada kuruludur.

Buraya yolunuz düşerse, ayakkabı almanızı öneririm. Çünkü burada ayakkabı sektörü çok gelişmiştir.

 

STRELÇA

Pazarcık merkeze 43 km uzaklıktadır.

Buranın en büyük özelliği “gül yetiştiriciliği” dir.

Yetiştirilen güllerin çoğu, gül yağ üretiminde kullanılır. Yıllık 1.5 ton gül yağı üretimi yapılmaktadır.

Strelça Gül Festivali

Festival döneminde yöreye çok sayıda turist gelmektedir.

Trak kabilelerine ait höyükler

Yörede Trak kabilelerine ait 300 höyük bulunmaktadır.

Bulgaristan Pazardjik-Pazardzhik Batak

BATAK

Pazarcık merkeze 37 km uzaklıktadır.

Yöre: Batı Rodoplar’dadır. En alçak noktası olan 770 metre ve en yüksek zirve “Batashki Snezhnik” arasında kurulmuştur. Ormanlık bir bölgedir. Yörenin yüzde 90 bölümü ormanlarla kaplıdır.

Bulgaristan Pazardjik-Pazardzhik Batak

Batak: tarihi geçmişiyle tanınır.

Köy turizmi, dağ turizmi, av ve balıkçılık turizmi yaygındır. Belediye tarafından birkaç teleferik inşa edilmiştir.

BATAK GÖLÜ

Batak yakınlarındaki yapay göldür. Burada elektrik santralı ve kuş cenneti vardır. Avrupa Birliğinin “Natura 2000” korumalı ekolojik siteler ağının bir parçasıdır.

Sadece yaz aylarında değil, kışın da ziyaret etmek için oldukça güzel bir yerdir.

Göl kıyısında iki tane tatil köyü vardır. Bunlar: Tsigov Chark ve Saint Konstantin’dir.

Bölgenin en çok tercih edilen tatil bölgesidir.

Sofya şehri tanıtımı ve gezilecek yerlerle ilgili yazım için.

Filibe/Plovdin şehri tanıtımı ve gezilecek yerlerle ilgili yazım için.

Bulgaristan Stara Zagora

Bulgaristan Stara Zagora

Bulgaristan Stara Zagora; Şehrin orijinal ismi “Beroe” Romalılar tarafından “Ulpia Augusta” olarak değiştirilmiştir.

Ortaçağ döneminde, Bulgarlar tarafından “Boruj” ve daha sonra “Zeleznik” olarak adlandırılmıştır.

Osmanlı döneminde ise şehrin ismi “Eski Zagra” (Eski Hisar) olmuştur.

1877-1878 Osmanlı-Rus savaşının ardından şehirde çıkan yangınlar ve yıkımlardan sonra kalan kalıntıları restore etmek için, yeniden inşaat çalışmaları başlamıştır.  

Bulgarlar bu şehirde  kendi anlattıkları ve inandıkları tarihe göre, 1978 yılında Osmanlı-Rus savaşı sırasında, Osmanlı askerleri; şehri savunan az sayıda Rus askeri ve Bulgar gönüllüsünü esir alarak şehri ele geçirirler, sonra bütün şehri yakıp yıkarlar, 14 bin civarında sivil halkı katlederler.  

Tabii bu sav, Bulgarlar tarafından ileri sürülmektedir.

Bir de Türkler tarafından ileri sürülen sav vardır. Buna göre: 1877-1878 Osmanlı-Rus savaşı sırasında, şehirdeki Müslüman halk katliama uğramış, birçok Türk eseri tahrip edilmiş ve Müslüman halktan sağ kalanlar, şehir dışına göçe zorlanmıştır.

Yine bu dönemde, aşağıda tanıtmaya çalışacağım Hamza Bey camisi tahrip edilmiş ve minaresi yıkılmıştır.

Evet, günümüzde şehir dik açılı uzun ve düz sokaklarıyla tanınır. Çünkü yukarıda söz ettiğim durumdan sonra, şehir neredeyse tamamen yeniden inşa edilmiş ve çağdaş ızgara planı uygulanmıştır.

Şehirde nemli subtropikal Akdeniz iklimi hakimdir. Şehirde çok sayıda ıhlamur ağaçları nedeniyle mikro klima iklimi hakimdir, yani yazlar aşırı sıcak olmaz. Nadiren kar yağar.

ULAŞIM

Stara Zagora şehrine olan uzaklıklar: Sofya 209 km dir. Burgaz şehrine uzaklık ise 180 km dir. Plodvin şehri 90 km uzaklıktadır.

Bulgaristan Stara Zagora Trakia University

TRAKİA UNİVERSİTY-TRAKYA ÜNİVERSİTESİ

Şehrin batı kesimindedir. 1995 yılında kurulmuştur. Bünyesinde: Tıp Fakültesi, Veteriner Fakültesi, İktisat Fakültesi ve Ziraat Fakültesi bulunmaktadır. Halen üniversitede yaklaşık 8 bin civarında öğrenci eğitim görmektedir. Bulgaristan Üniversiteleri arasında 5’nci sıradadır. Yıllık ortalama bin öğrenci mezun olmaktadır.

Bulgaristan Stara Zagora

GEZİLECEK YERLER

ÇAR SİMEON VELİKİ CADDESİ

Şehirdeki bu ana caddenin tam orta kısmında, yaklaşık bir kilometrelik bölüm: tamamen yaya bölgesidir. Burada: kafeler, mağazalar, restoranlar ve iki park vardır. Buraya ayrıca “havuzlu meydan” da denilmektedir, çünkü fıskiyeli havuzlar bulunur.

Özellikle hafta sonlarında bu cadde oldukça canlıdır, çünkü şehir halkı burada gezinmeyi çok sevmektedirler.

Bulgaristan Stara Zagora Dzhamiya Camii-museum of Religions

DZHAMİYA CAMİİ-MUSEUM OF RELİGİONS

Çar Simeon Veliki Bulvarındadır. Adı cami ama günümüzde cami olarak kullanılmıyor.

Eski cami günümüzde ilginç bir “Dinler Müzesi” ne dönüştürülmüştür.

Yapının altında: 12 bin yıl öncesine ait kült nesnelerin kalıntıları bulunmuştur.

Aynı zamanda: MS 2-3’ncü yüzyıllardan kalma bir kutsal alan kalıntıları vardır.

Sonrasında: Ortaçağ döneminde ise, yine aynı yerde bir Hıristiyan kilisesi ve mezarlığı tespit edilmiştir.

Bulgaristan Stara Zagora Dzhamiya Camii-museum of Religions

Osmanlı döneminde ise cami olarak kullanılmıştır. Evliya Çelebi, 1652 yılında burayı ziyaret ettiğinde, Seyahat notlarına şehirde 17 cami bulunduğunu yazmıştır ve bunlardan günümüze sadece cami olarak kullanılmayan bir cami kalmıştır. Caminin cümle kapısı üzerindeki kitabesinde: yapının 1408-1409 yılları arasında, Emir Hamza Bey tarafından yaptırıldığı yazılıdır. Ancak bu Emir Hamza Bey’in kim olduğu meçhuldür.

Bulgaristan Stara Zagora Dzhamiya Camii-museum of Religions

Cami: 1980’li yıllardaki Türk ve Müslüman düşmanlığının en yoğun olduğu dönemde büyük zarar görmüştür.

Günümüzde müzede: tüm bu dinlerin yerlerini temsili olarak gösteren resimler göreceksiniz.

Sonuç: evet burası şu ana kadar üç dine ev sahipliği yapan tek yer olarak kabul ediliyor. Bu dinler: Trakya atlısına adanmış bir pagan tapınağı, Ortaçağ Hıristiyan mezarlığı kilisesi ve Müslüman tapınağı bir camidir.

Bulgaristan Stara Zagora Regional Historical Museum

REGİONAL HİSTORİCAL MUSEUM-BÖLGESEL TARİH MÜZESİ

Şehir merkezinde, Ruski Bulvarındadır. Augusta Trayana-cardo maximus’un ana caddesi kalıntıları üzerine kurulmuştur.

1912 yılında şehir kütüphanesi ve müzesi için özel bir bina inşa edildi. Ardından yeni buluntular müzeye taşındı. Augusta Trayana antik kentinde, birkaç mezar, mozaik ve kale duvarının bir kısmının incelenmesi de dahil olmak üzere birçok arkeolojik kazı çalışması yapıldı.

Bulgaristan Stara Zagora Regional Historical Museum

1949 yılında müze, bölgesel bir tarih müzesine dönüştürüldü.

Müze: arkeoloji, etnografya, Rönesans, yeni tarih ve son tarih olmak üzere bölümlere ayrılmıştır.

1959 yılında müze, yeniden inşa edilen yeni bir binaya taşındı.

2007 yılında müze, bugünkü yeni binasına taşınmıştır.

Günümüzde müze, eserlerin sayısı ve önemi açısından Balkanların en zengin müzelerindendir. Mimarisi “kum saati” şeklindedir.

Neolitik sanat koleksiyonu, en büyük ve en iyi korunmuş durumdadır. Ayrıca: Roma cam koleksiyonu, Trakya savaş arabaları koleksiyonu, antik bronz sikkeler koleksiyonu ve Roma şehri Augusta Trajana objeleri koleksiyonu, müzenin Avrupa müzeleri arasında özel bir yere sahip olmasını sağlamıştır.

Günümüzde müzeyi ziyaret ederseniz, bodrum katta: yukarıda söz ettiğim gibi, Augusta Trayana-cardo maximus’un ana caddesi kalıntıları üzerinde yürüyebilirsiniz.

Bulgaristan Stara Zagora Samara Glag Monument

SAMARA FLAG MONUMENT

Şehir merkezine yaklaşık 3 km uzaklıktadır. Anıt 1977 yılında savaşın 100’ncu yılında açılmıştır.

Bulgaristan Stara Zagora Samara Glag Monument

Neden açılmıştır? 1877-1878 Osmanlı-Rus savaşları sırasında ölen Rus askerleri ve Bulgar gönüllüler için yapılmıştır. Bu savaşta Osmanlı güçlerinin yenildiğini biliyorum ama Bulgarlar, kendi bakış açılarıyla: bu savaşta Rus askerleri ve Bulgar gönüllü güçlerinin teslim oldukları, ancak daha sonra Stara Zagora kentinin Osmanlı güçleri tarafından yakıldığını ve 14.500 sivil vatandaşın öldürüldüğünü söylüyorlar. Yorum yapmak istemiyorum, ama okurun takdirine bırakıyorum.  

Bulgaristan Stara Zagora Samara Glag Monument

Anıtta: 50 metre yükseklikte beton bir bayrak ve asker figürleri bulunmaktadır. Anıtın yüksekliği ise 15 metredir. Anıtta dev bir Rus subayı ve 6 Bulgar gönüllü savaşçı, şehre bakan taş sütunlara gömülmüş durumdadır.

Bulgaristan Stara Zagora Antique Forum Augusta Trayana

ANTİQUE FORUM AUGUSTA TRAYANA

Şehrin merkezindedir. Site: şehir merkezinde Adliye Sarayı inşaat faaliyetleri sırasında bulunmuştur. Arkeolojik kompleks, 7 dönümlük bir alanı kaplar.

Burası: Augusta Trayana isimli Roma şehrinin en anıtsal alanlarındandır.

Bulgaristan Stara Zagora Antique Forum Augusta Trayana

Şehrin ismi, İmparator Trajan’dan gelir. (MS 98-117) Şehir. Önceden varolan bir sitede “Beroe” isimli eski Trakya yerleşimi üzerinde kurulmuştur.

İmparator Trajan: geniş çaplı bir şehircilik faaliyeti sürdürüyordu. Ancak 114-117 yılları arasında, doğuda Part’lara karşı yürüttüğü savaş: burayı inşa etmesini engelledi.

Şehrin Trajan’ın halefi İmparator Hadrian (MS 117-138) tarafından kurulduğu söyleniyor.

Bulgaristan Stara Zagora Antique Forum Augusta Trayana

Şehrin en büyük kentsel gelişimi ise, İmparator Mark Aurelius (MS 116-180) döneminde olmuştur. Bugünkü Plovdin olan Philipopolis’ten (Trimontium) sonra Roma’nın Trakya Eyaletinde ikinci en önemli şehri oldu.

Onun yönetimi sırasında: şehirde cadde ağı, su temini, kanalizasyon ve konut inşaatları yapıldı. Ayrıca: kulelerle güçlendirilmiş, iki kale duvarı da yapıldı. Bu dönemde, şehir kendi madeni parasını basma hakkına sahip oldu ve takip eden 100 yıllık süreçte kendi bronz sikkesini bastı. (2016 yılında bu şehir sikkelerinden 874 tane bulunmuştur.)

Şehrin: Budapeşte ve Suriye vilayeti gibi uzak bölgeler ve şehirlerle ticari bağlantıları olduğu anlaşılmıştır.

Sonuç olarak: şehir, varlığının ilk on yıllarında, Roma’nın Trakya bölgesindeki önemli bir merkezi olmuştur. Bölgede: Trakya Tanrısına adanmış, 30’dan fazla Trakya Tapınağı vardı.

İmparatorluk başkentinin, MS 330 yılında Roma şehrinden, Konstantinopolis (İstanbul) şehrine taşınması, yerel halkın hızla Hıristiyanlaşmasıyla ilgilidir. 4’ncü yüzyıl sonunda Got akınları ve 5’nci yüzyıl ortalarında Hunların yıkıcı akınları ve Slavlar, Akarlar ve Eski Bulgarların akınları şehrin hızla tahrip olmasına sebep olmuştur.

4’ncü yüzyıl sonlarından itibaren, Trakya toprakları, Bizans olarak bilinen Doğu Roma İmparatorluğu sınırları içinde kaldı. Aynı zamanda, Balkanlarda en büyük Erken Hıristiyanlık merkezlerinden birisiydi.

Evet, kazılar sırasında bulunan nesnelerin çoğu: Bölgesel Tarih Müzesinde sergileniyor.

Bulgaristan Stara Zagora Antique Forum Augusta Trayana

ANTİK ROMA FORUMU

Şehirde Ulusal Operanın ve Tarih Müzesinin yanında, Mitropolit Metodiy Kusev Bulvarındadır.

Bulgaristan Stara Zagora Antique Forum Augusta Trayana

Evet, Augusta Trayana şehrinin en etkileyici yeri: şehrin batı kapısı yanında bulunan Forum Kompleksidir. MS 3’ncü yüzyılda inşa edilmiştir.

Buranın en önemli bölümü ise: kare alana bakan, amfitiyatro şeklinde düzenlenmiş tiyatrosudur. Burada 10 tane taş oturma yeri vardır. Üst kısmı, şekillendirilmiş kemerli sütun dizileriyle taçlandırılmıştır.

Bulgaristan Stara Zagora Antique Forum Augusta Trayana

Ayrıca: kare meydan taş levhalarla kaplanmış ve ortasına, heykel bulunan bir kaide yerleştirilmiştir. Bu kaidede, at sırtında İmparator heykeli bulunuyordu.

Burada: kutlamalar, toplantılar, geçit törenleri, gladyatör dövüşleri düzenlenmiştir.

Tiyatronun kuzeyinde: hamamlar bulunuyor. Hamamlar, MS 2’nci yüzyıl ortalarında inşa edilmiştir, orijinal bir ısıtma sistemi vardır.

Bulgaristan Stara Zagora Antique Forum Augusta Trayana

Bu hamam olarak kullanılan yapılar, aynı zamanda halka açık, entelektüel, spor ve eğitim kompleksi olarak kullanılmıştır. Burada bulunan bina, ondan fazla geniş salondan oluşuyordu ve MS 3’ncü yüzyılda şehirdeki en eski eğitim kurumu buradaydı. Ayrıca: Severian spor salonu vardı.

Tüm bu yapılar yani kompleks: Attila liderliğindeki Hunlar tarafından MS 5’nci yüzyıl ortalarında yıkılarak yok edildi.

Günümüzde Forum hala kullanılmaktadır. Yaz aylarında burada konserleri düzenleniyor. Mekanın yapısı nedeniyle, ses olağanüstü güzeldir.

Bulgaristan Stara Zagora Antique Forum Augusta Trayana Mozaikler

MOZAİKLER-MOSAİCS

Forumun yanında, General Stoletov Bulvarındadır.

Mozaikler, MS 4’ncü yüzyıldan kalma özel bir Roma konutunda Geç Antik döneme aittir.

60 metre karelik toplam alana sahip ve renkli taşlardan oluşmaktadır. Bu mozaikler, Roma döneminden aristokratların zengin evlerinde, ana salonda zemini süslemek için yaptırılıyordu.

Bulgaristan Stara Zagora Antique Forum Augusta Trayana Mozaikler

Mozaik panonun merkezinde: pagan tanrı görülür. Ancak Hıristiyanlığın kabulünden sonra bu pagan tanrının üstü çizilmiş/kazınmıştır. Bu yüzden pagan tanrının hangi tanrı olduğu anlaşılamamıştır.

Güzel ve nispeten iyi korunmuş antik Roma taban mozaikleri: Bölge Tarih Müzesinde sergilenmektedir.

Bulgaristan Stara Zagora Antique Forum Augusta Trayana Mozaikler
DİONYSOS ALAYI MOZAİĞİ

Mozaik zeminin bulunduğu konut binası: güney duvarına yakın, Augusta Traiana’nın ana caddelerinden birinin yanındadır.

Muhtemelen bir Roma kamu binasında, resmi bir toplantı ve yemek odasını dekore etmek için yapılmıştır. Bu mozaik: 2011 yılında Arkeologlar Kamisheva ve Dimitar Yankov tarafından keşfedilmiştir. Bölge tarih müzesinde restore edilmiş ve ziyarete açılmıştır.

Bu mozaik “Dionysus Alayı” olarak bilinir. 30 metre karelik toplam alana sahiptir. Mozaikte bulunan sahnede: bir kutlama alayı sırasında, Tanrı Dionysos’un takipçileri tasvir ediliyor. Sağda: dans eden iki kadın ve bunlara liderlik eden, tanrının öğretmeni ve yoldaşı Silenus vardır.

Yerel arkeologlar: bu işi ustaca yapılmış olarak tanımlıyorlar. Dans eden kadınların kıyafetlerinde ince renk kullanımına ve gölgelendirmenin tasvirine işaret ediyorlar. Kadınlar parmak zilleri de dahil olmak üzere müzik aletlerini tutuyorlar.

Mozaik renk aralığı açısından bir derece karmaşıklık gösterir. Giysilerin değişen mavi ve kırmızı tonları var. Gölge gösterme denemesi var. Mozaikler küçük taş küplerden yapılmıştır.

Ancak cam teseralar, figürlerin daha nice kısımları için kullanılmıştır. Örneğin: iki dans eden kadınların taç ve kuşakları gibi.

Çalışma muhtemelen MS 360’tan 363 yılına kadar hüküm süren İmparator Julian Apostate hükümdarlığı döneminden kalmadır.   

Mozaiğin bulunduğu alan muhtemelen daha sonra piskoposluk merkezine dönüştürülen, şehir valisinin ikametgahıydı.

Bulgaristan Stara Zagora Antique Forum Augusta Antik Cadde

ANTİK CADDE

Doğu-batı yönünde ilerleyen caddenin kaldırımlarında büyük taş levhalar, günümüze ulaşmıştır. Bunların yanında, arkeoloji ekibi, antik dönem camı ve henüz araştırılmamış çok sayıda bronz sikke bulunmuştur. Caddenin genişliği 6 metredir. Temelleri boyunca bir dizi ticari ve endüstriyel binalar keşfedilmiştir.

Erimiş demir izlerinin bulunmasıyla muhtemelen yakınlarda bir dökümhane atölyesi bulunuyordu.

Bulgaristan Stara Zagora Roma Lahdi

ROMA LAHDİ

Stara Zagora şehrinde bir inşaat kazısı sırasında: Roma şehri Augusta Traiana’da iki aile mezarı lahdi bulunmuştur. Arkeologlar mermer gladyatör başını bulmuşlardır. Gladyatör rölyefi bulunan yazıt çözülmeye çalışılıyor.

Evet lahitler oldukça büyük boyutludur. Mezarların üzerinde bulunan ağır taş plakalar, gazetecilerin huzurunda vinçle açılmıştır. Antik lahit, 2.2 metre uzunluğunda ve 1.5 metre enindedir. Mermer bloklardan yapılmış olup, kurşun kaplı metal braketlerle güçlendirilmiştir. Bu aile mezarlarının: Trakya ve Roma aileleri tarafından, muhtemelen defalarca kullanıldığı tahmin edilmektedir.

Mezarlar taş levhalarda kapatılmıştır. Kapak veya yan duvarlarda hiçbir yazıt yoktur. İki lahitten birinin içinde, 6 kafatası ve kalıntılar bulunmuştur. Bununla birlikte yalnızca tek bir iskelet tam olarak korunmuş görülmektedir.

Bulgaristan Stara Zagora Neolitik Konutlar Müzesi

NEOLİTİK KONUTLAR MÜZESİ

Armeyska Street adresindedir. Bölge hastanesinin hemen yanında, tarih öncesi bir höyüğün bulunduğu yerdedir. 1969 yılında inşaat çalışmaları sırasında, burada seramik parçaları bulunmuş ve inşaat durdurulmuştur.

Arkeologlar, muhtemelen bir şeyler keşfetmeyi bekliyorlardı. Çünkü bölgenin antik höyükler ve eserler açısından zengin olduğu biliniyordu. Kazıcının ilk olarak açtığı delik, günümüzde de görülebilir.

Bulgaristan Stara Zagora Neolitik Konutlar Müzesi

Şehirde, 1979 yılında kurulan “Neolitik Konutlar Müzesi”: Avrupa’nın en önemli tarih öncesi sanat sergilerinden birine ev sahipliği yapmaktadır.

1969 yılında arkeolojik kazılar sırasında bulunmuş konutların üzerine; MÖ 6 binli yıllara tarihlenen, bu iki Neolitik evin çevresine müze inşa edilmiştir. Daha doğrusu sitenin çevresine sabit bir soğuk ve sıcaklığın muhafazası için özel ve koruyucu bir bina inşa edilmiştir.

Bu Neolitik evlerin kazısı sırasında: 1826 tane obje bulunmuştur. Evler: Avrupa’da o döneme ait en iyi korunmuş iki katlı, insan yapımı evlerdir.

Bulgaristan Stara Zagora Neolitik Konutlar Müzesi

Konutlar: çubuklarla iç içe geçmiş, zemine sabitlenmiş ahşap kazıklarla yapılmıştır. Yapı: kil ve saman karışımı ile kaplanmıştır. İki katlı binalar, bölgede bulunan tarih öncesi yerleşimin orta kesiminde bulunduğu tahmin ediliyor. Ev, muhtemelen 30-40 yıl kullanılmıştır. Her yıl sakinleri zemini ve duvarları taze kille kaplamıştır.

Böylece yapı güçlenmiş ve aynı zamanda daralmış küçülmüştür. Bu organik yapı tarzı: tarih boyunca pek uzun süre kullanılmamıştır ve bu yüzden Neolitik dönemden günümüze ayakta sağlama olarak kalan ev sayısı çok çok azdır.

Bu neolitik dönem kalıntılarının, bir yangın nedeniyle günümüze kadar ayakta kaldığı düşünülür. Çünkü kil ateş tarafından yakıldığında; kilden daha uzun ömürlü olan “seramik” oluşur. Konutun duvarları bu şekilde yakılmış, seramiklere dönüşerek günümüze kadar ulaşmıştır.

Bu tarih öncesi yerleşimin, bir takım misafirler tarafından yakıldığı ve tüm sakinlerinin evlerinden hiç bir şey alamadan başka yerlere kaçtıkları düşünülüyor.

Evlerin çevresinde bir yürüyüş yapabilirsiniz.

Evlerde: mutfaklar, şömineler, el değirmenleri ve seramik kaplar bulunmuştur. Burada, insanların günümüzden 9 bin yıl önce, nasıl yaşadıklarını ve birçok çağdaş teknolojiyi bilmelerine rağmen, hayatlarının ne kadar karmaşık olduğu hakkında inanılmaz kanıtlar görmek mümkündür.

1’nci katta: iki fırın bulunur. Buna dayanarak, evde iki ailenin yaşadığı düşünülüyor. Ancak fırınlardan birinin yanında, muhtemelen ikinci kattan düşen başka bir fırının molozları görülür.

Her fırının önündeki boşluk, geleneksel olarak boş tutulur. Orada insanlar çalışır ve uyurlardı. Bu yüzden fırının önünde, sağlam mobilyalar bulundurulması doğal kabul edilmez. Yani fırınlardan birinin yanındaki katı moloz, ancak yukarıdan düşmüş olmalıdır.

Fırınların yanında: tahıl öğütmek için el değirmenleri vardır. Ayrıca gıdanın depolandığı tahıl ambarları bulunur. O dönem insanları: arpa ve baklagillerle birlikte erken dönem buğday çeşitlerini yetiştirdiler. Odaların her birinde, ayrıca çeşitli şekil ve dekorasyona sahip birçok seramik kap bulunur.

Evet, yukarıda da belirttiğim gibi, ev sakinleri fırınların önünde toplam 2-3 metre karelik bir alanda uyurlardı. Bu alan, küçüklüğü dikkate alındığında, en fazla 5 kişinin yatmasına uygun olduğu düşünülür.

Şimdi gelelim müze bölümüne

Elbette müze sadece bu iki konut kalıntısından oluşmuyor. Bölgede bulunan höyüklerde bir çok eser bulunmuştur. Bunların bazıları erken Neolitik döneme, bazıları ise daha geç dönemlere aittir. Özellikle: çok güzel hazırlanmış ve korunmuş seramik kaplar görülür.

Bu seramik kapların 8 bin yıllık olduğu düşünüldüğünde gerçek birer sanat eseri olduklarına inanmak zor olur. Çünkü metallere aşina değildiler, ayrıca çömlekçi çarkı bilinmiyordu.

Yine seramik güzellikler arasında en dikkat çeken husus: “anne kültürü” dür. Çünkü nesnelerin tamamında hamile bir kadın ve hatta doğum tasvir edilmektedir.

Bulgaristan Stara Zagora Art Gallery

ART GALLERY-SANAT GALERİSİ

Şehir merkezinde Tarih Müzesinin hemen karşısında Ruski Bulvarındadır.

Şehirdeki sanat galerisinde 4 binden fazla eser bulunmaktadır. Bu eserlerin çoğunluğu, Bulgar sanatçılara aittir.

Bulgaristan Stara Zagora Geo Milev Darama Theater

GEO MİLEV DRAMA THEATER-ŞAİR GEO MİLEV HOUSE

Mitropolit Metodi Kusev adresindedir. 5 Ekim parkının hemen yanındadır.

Geo Milov: Bulgar bir devrimci şairdir. En ünlü şiirinin ismi “Eylül” dür ve 1924 yılında yayınlanmıştır. 1’nci Dünya savaşı sırasında sağ gözünü kaybetti ve yerine camdan bir göz taktı. Sofya yakınlarındaki bir toplu mezarda bulunan cesedi, ölümünden yıllar sonra tanındı.

Müzede: eserleri sergilenmektedir. Bu eserler arasında pek çok el azması ve basılı yayınlar bulunur.

Binada: bir şeyler içmek için mola verebileceğiniz güzel bir teras vardır.

Bulgaristan Stara Zagora Brewery Museum

ZAGORKA BREWERY MUSEUM-MUSEUM OF BEER

Kuzey Sanayi Bölgesi olan Han Asparuh Street adresindedir. Giriş ücreti 8 Levadır.

Şehir, Bulgaristan ülkesindeki en popüler biralardan birini üretmektedir ve bu yüzden Bira Fabrikasını ziyaret etmek mümkündür.

Tur sırasında ziyaretçilere: ilk kurucunun kişisel eşyalarının bulunduğu müze gösteriliyor. Müzede ayrıca tüm şişelerden oluşan bir koleksiyon, ilk şişelenmiş bira görülebilmektedir.

Bu ziyaretin devamında: burada üretilen bazı biraları ve elma şarabını deneyebilirsiniz.

STARA ZAGORA STATE OPERA

Mitropolit Metodi Kusev adresinde Antik Forumun hemen yanındadır. Operanın yeni binası, 1971 yapımıdır. Opera ve tiyatro salonu, 850 seyirci kapasitelidir. Bulgaristan ülkesindeki en modern opera binası olarak kabul edilir.

Bulgaristan Stara Zagora Hilandar Manastırı

HİLANDAR MANASTIRI

Vasil Levski olarak da bilinen Vasil Ivanov Kunchev: bir Bulgar devrimcidir. Bulgaristan ülkesini Osmanlı yönetiminden kurtarmak için devrimci bir lider olarak öne çıktı.

Özgürlük Havarisi lakabıyla tanınır. Bu ulusal kahraman 1873 yılında öldü, ancak onu Bulgaristan ülkesinde hiç kimse unutmadı.

Hilandar Manastırı: bir mahzen okuludur ve bölgede türünün ilk örneğidir. Vasil Levksi, eğitimine burada başlamış ve 3 yılını geçirmiştir.

Sofya şehri tanıtımı ve gezilecek yerlerle ilgili yazım.

Plovdin şehri tanıtımı ve gezilecek yerlerle ilgili yazım.

Bulgaristan Razgrad

Bulgaristan Razgrad
 

Bulgaristan Razgrad; Şehir merkezi, Tuna nehrinin 80 km güneyindedir. Tuna ovasında, Beli Lom nehri boyunca yer almaktadır. Bu topraklar, Traklar döneminden beri iskan edilmiştir.

Deliorman bölgesinin başkentidir. Bulgaristan ülkesinde Türk nüfusun en yoğun olduğu yerdir. (Nüfusun yüzde 27’si Türk’tür.)

Tarihi açıdan oldukça zengindir. Şehir: Antik Roma kenti Abritus’un kalıntılarının üzerine kurulmuştur.

Şehrin iklimi yazları sıcak ve kurak, kışlar ise soğuk geçer.

Razgrad şehri, Bulgaristan ülkesinde ilaç endüstrisinin merkezidir. Önde gelen ilaç şirketi “Balkanpharma-Razgrad” dır.

Osmanlı döneminde şehrin adı “Hezargrad” dır.

Şehir, Osmanlı dönemi sonrasında pehlivan güreşçileriyle tanınmıştır. Bunlar arasında öne çıkanlar: Koca Yusuf, Ahmet Kara, Kurtdereli Mehmet, Osman Durali’dir.

Bulgaristan Razgrad
 

ULAŞIM

Orta Avrupa’yı Karadeniz bölgesine bağlayan önemli ulaşım yolları buradan geçer. Razgrad ile Sofya arasındaki uzaklık 355 km dir. Razgrad ile Varna arasındaki uzaklık 136 km dir. Ruse şehri Razgrad şehrine 65 km uzaklıktadır. Şumnu şehri ise 50 km dir.

Bulgaristan Razgrad yoğurt
 

INTERNATİONAL JOGHURT FAİR-YOĞURT FESTİVALİ

Şehirde her yıl Temmuz ayında 3 gün süreli uluslararası Yoğurt Festivali düzenlenmektedir.

Festival Etnografya Müzesinde yapılır. Arka arkaya 11 kere düzenlenen fuar, geleneksel ve sembolik Bulgar ürününü üreten ve dağıtan firmaların bir araya gelmesiyle oluşuyor. Ayrıca ev yapımı yoğurt ve içerik olarak yoğurtla yapılan yemekler için bir yarışma yapılıyor.

En iyi ev yapımı yoğurt yarışmasında en ünlü yoğurt: Getzovo köyünün yaşlı kadınları tarafından yapılmış yoğurtlardır. Bunlar kalınlığı ve kalitesiyle tercih edilir. Kasesi aşağı çevrildiğinde yoğurt yere düşmez.

Ayrıca: “Make Tarator Not Terror” yarışması çerçevesinde: salatalık ve sarımsak doğranmış karışım üzerine yoğurt dökülüyor.

El sanatları sergisine ülkenin dört bir yanından yaklaşık 100 zanaatkar katılıyor. Halk gösterileri ve geçit törenlerine: İtalya, Sırbistan, Türkiye, Rusya, Almanya, Moldova, Endonezya, Tayvan ve Meksika gurupları katılıyorlar. Bulgar halk guruplarının tarafından, her akşam elle boyanmış geleneksel Bulgar vagonlarıyla geçit törenleri ve konserler düzenleniyor.

Evet, şehir “Kapantsi” el yapımı sihirli yoğurdu tatmaya ve geleneksel halk geleneklerini yaşamak amacıyla her yıl yüzlerce konuk tarafından ziyaret ediliyor.

NATİONAL ROCK FİESTA-ULUSLARARASI ROCK FESTİVALİ

Her yıl Eylül ayında şehirde Bulgaristan ülkesinin her yerinden gelen gurupların yer aldığı Ulusal Rock Festivali düzenlenmektedir.

Bulgaristan Razgrad
 

GEZİLECEK YERLER

Bulgaristan Razgrad  Old Quarter of Varosha

OLD QUARTER OF VAROSHA-VAROŞA MAHALLESİ

Razgrad şehri yakınında Kızıl Meydan bölgesindedir.

Şehirde ilk Türk yerleşim yeridir. Başlangıçta, mahallede gayrimüslimler yani Yahudi ve Ermeniler yaşıyorlardı. Bunlar buradan kovulunca: 19’ncu yüzyılda mahalle tamamen Bulgarların yaşadığı bir yere dönüştü.

Bulgaristan Razgrad   Old Quarter of Varosha

19’ncu yüzyıl Rönesans tarzı geleneksel otantik ve restore edilmiş evlerden oluşmaktadır.

Günümüzde evlerde: küçük ve şirin bir meyhane ve restoranlar ile müzeler bulunmaktadır. Bu müzedel: Etnografya Müzesi, Ev müze, Stanka ve Nikola İkonomovi, Dimitar ve Nenov Evi müzeleridir. Aziz Nicholas kilisesi de buradadır.

RUS KAHRAMANLARI ANIT MEZARI-MAUSOLEUM-OSSUARY OF THE RUSSİAN HEROES

Şehrin merkezindedir. Razgrad şehrinin özgürlüğü için ölen Rus Kahramanlarına aittir. 1880 yılında ziyarete açılmıştır.

Bulgaristan Razgrad   Monument To The Victims Of The Wars

SAVAŞ KURBANLARI ANITI-MONUMENT TO THE VİCTİMS OF THE WARS

1’nci Dünya Savaşının bitiminden sonra savaşlarda ölenlerin hatırasını saklamak için yapılmıştır. Önce gazete “Razgradsko Slovo” tarafından bir inisiyatif komitesi kurulmuş ve fonlar toplanmış, ancak bazı politik nedenlerle herhangi bir işlem yapılamamıştır.

Bulgaristan Razgrad  Monument To The Victims Of The Wars

Ancak 1990’lı yılların başlarına kadar böyle bir anıt yapılamamıştır. 1990’lı yılların başlarında ise yapılan anıt, 5 Mayıs 1995 törenle açılmıştır. Anıt: kemer fikriyle yaratılmıştır. Vesselin Kraeshnikov ve heykeltıraş Lyubomir Dobrev tarafından yapılmıştır. Sırp-Bulgar, 1’nci Dünya Savaşı ve 2’nci Dünya savaşında ölen Razgrad vatandaşlarının isimleri yazılıdır.

Anıtta: bir at üzerinde Aziz George görülür.

Bulgaristan Razgrad Saat kulesi
 

SAAT KULESİ

Şehrin tam merkezinde, yeni tiyatro binasının yanındadır. Şehrin sembolüdür. Saat kulesi küçük bahçeler ve tarihi binalarla çevrilidir.

1864 yılında Todor Tondchev tarafından yapılan kule Tanzimat dönemi karakteristik özelliklerini taşır. Daha önce burada bulunan bir çan kulesinin yerine yapıldığı tahmin edilmektedir.

Kule: kemer şeklindeki kornişleri ve kubbe çatısı ile, Bulgaristan ülkesindeki diğer kulelerden farklıdır. Bu unsurlar, kilise mimarisine benzemektedir.

Bulgaristan Razgrad Saat kulesi
 

Kule, 3 bölümden oluşmaktadır. Alt ve orta bölümler taş bloklardan yapılmıştır. Üst kısmı, ahşaptır. Kubbe çatılı, sekiz yüzlü yapıya sahiptir. Kulenin toplam yüksekliği 26 metredir. Duvar kalınlığı ise 1 metredir.

Kulenin çanı:  muhtemelen 1731 yılında Macaristan’dan getirilmiş ve eski kulede de kullanılmıştır. Eski saat mekanizması: 1970’li yıllardan kalmadır ve günümüzde Razgrad Tarih Müzesinde saklanmaktadır.

Bulgaristan Razgrad   İbrahim Pasha Mosque

İBRAHİM PASHA MOSQUE-İBRAHİM PAŞA CAMİİ

Razgrad şehir merkezindedir.

1530 yılında yapılmıştır. İstanbul hariç, Balkanların 3’ncü büyük camisidir.

Kanuni Sultan Süleyman’ın Sadrazamı Pargalı İbrahim Paşa tarafından 1523-1536 yılları arasında Bulgar ustalara yaptırılmıştır.

Bulgaristan Razgrad   İbrahim Pasha Mosque

Ancak, 1536 yılında ölümünün ardından inşaat durur. Cami, 1616 yılında Mahmud Paşa tarafından tamamlanır.

Caminin daha önce burada bulunan (büyük olasılıkla kilise-manastır gibi) bir dikdörtgen yapının üzerine yapıldığı anlaşılmıştır.

17’nci yüzyılda bu bölgeden geçen Evliya Çelebi, Seyahatname notlarında cami hakkında şunları yazar “cami, sağlamlık ve ihtişam açısından ancak Kostantinopolis şehrindeki Rüstem Paşa camiiyle karşılaştırılabilir.”

Bulgaristan Razgrad   İbrahim Pasha Mosque

Caminin çatısı kurşunla kaplıdır. Girişin üzerinde mermer bir levhada anma yazısı vardır. Bu yazıda yazılı olanlar şunlardır “Oğullar, işte iyi inşa edilmiş kutsal cami. İbrahim Paşa”

1944 yılında Sosyalist dönemin başlangıcında yıkılmaya terk edilmiştir. Daha sonraki süreçte: 1971 yılından 1989 yılına kadar aralıksız olarak caminin restorasyon işlemleri sürdürülmüştür. Ancak sonunda fon eksikliği nedeniyle restorasyon işlemleri tamamen durdurulmuştur.

Bina kilitlenir ve neredeyse terk edilir. Yapı iskeleti, caminin içinde bırakılır. Ardından Razgard şehrinin gençleri tarafından cami tahrip edildi. Camları ve minberi kırıldı.

Bulgaristan Razgrad   İbrahim Pasha Mosque

2018 yılında Bulgar yetkililer, caminin restorasyonu Türk yetkililer tarafından yapılması ve açılmasına izin verdiler.

Günümüzde cami, UNESCO tarafından Dünya Kültür Listesi’ne dahil edilmiştir.

Son bir not: cami hakkındaki bir efsaneye göre: İbrahim Paşa, cami inşaatının bitiminden sonra, usta inşaatçıların öldürülmesini emretmiş ve böylece cami eşsiz güzellikte kalabilecekti.

Bulgaristan Razgrad   Late-Antique Town of Abritus

LATE-ANTİQUE TOWN OF ABRİTUS

Abritus arkeolojik koruma alanı: Razgrad şehrinin 2 km doğusunda, Rusçuk-Varna ana yolunun yakınındadır. Rezerv 1000 dönümlük bir alana yayılmıştır ve Roma kenti Arbitus’un kalıntılarını korumayı amaçlamıştır.

 Abritus kenti, bilinmeyen MÖ 5-4’ncü yüzyıllardan kalma bir Trak yerleşimi üzerine kurulmuştur.

Bulgaristan Razgrad   Late-Antique Town of Abritus

Şehrin kalıntılarında: Trakya kralı Seuthes III’ün (MÖ 330-300) birkaç bronz sikkesi ve çanak çömlekleri bulunmuştur.

Ayrıca yine bölgede diğer hükümdarlardan eserler ve Herkül’ün kurbanlık sunağı bulunmuştur.

Yüzyıllar sonra Romalılar, Trakya yerleşimi kalıntıları üzerine, stratejik müstahkem şehir Abritus’u MS 1’nci yüzyıl sonlarında inşa ettiler.

Bulgaristan Razgrad  Late-Antique Town of Abritus

İlk olarak burası bir Roma askeri kampı olarak kuruldu ve sonra büyüdü. Bölgedeki Roma eyaletinin en büyükşehir merkezlerinden birisi haline geldi.

251 yılında Gotların istilası sırasında, Romalılar burada feci bir yenilgiye uğradılar ve İmparator Trajan Decius ve oğlu Herennium Etruscus: Abritus şehrinin 15 km kuzeybatısındaki Beli Lom nehri vadisinde yapılan Abritus savaşında öldüler. Arbitus savaşı: bir Roma imparatorunun barbarlarla yapılan bir savaşta öldüğü ilk olaydır.

Bulgaristan Razgrad   Late-Antique Town of Abritus

4’ncü yüzyılın başında, şehir İmparator Konstantin tarafından nehrin güney yakasındaki kasaba yeniden inşa edilmiştir.

Şehrin alanı devasa bir kale duvarıyla çevrildi. Bu sur duvarının kalındığı 3 metre ve yüksekliği 12 metreydi. 4 kapısı ve 35 koruma kulesi vardı.

Ancak bu surlar: 376-378 yılları arasında Gotlar, 447 yılında Hunlar ve 480’lerde Gotlar tarafından yapılan saldırılar sonucunda yeniden yıkıldı. Her seferde yeniden inşa edildi.

Bulgaristan Razgrad   Late-Antique Town of Abritus

5-6’ncı yüzyıllarda: Abritus, eyaletteki en büyük şehirlerden biriydi ve bir Piskoposun koltuğuydu.

Daha iyi güvenlik sağlamak için: kapılar 527-565 yılları arasında Justinian tarafından daraltıldı. Ancak şehir, 586 yılında Avarlar tarafından tahrip edildi.

Daha sonra, 10’ncu yüzyıla kadar var olan bir Bulgar Ortaçağ yerleşimi Prens Svyatoslav (968-981) tarafından inşa edildi.

11’nci yüzyılda, Abritus harabeleri üzerindeki Ortaçağ yerleşimi tamamen yıkıldı.

13’ncü yüzyılda: bu sefer, Bulgar yerleşimi olan Hrazgard görülür.

Bulgaristan Razgrad  Late-Antique Town of Abritus

Gelelim bölgedeki kazılara:

Bölgedeki ilk kazılar: 1887 yılında Ananie Yavashov tarafından yapıldı. 1953 yılından itibaren ise düzenli kazılar başlatıldı.

Kazılar sırasında, müstahkem bir duvar, kuleler, kapılar ve 2’nci yüzyıldan kalma bir Roma taş lahdinin bir kısmı ile ticari bir bölüm, büyük bir konut binası keşfedilmiştir. Kalenin devasa duvarlarında geç Roma imparatorluğundan kalma tahıllar için büyük depolama tesisleri bulunmuştur.

Batı kapısından yaklaşık 10 metre güneyde: hem doğu hem de batı duvarları boyunca 13 burç ve tahıl deposu kazılmıştır. Bu tahıl deposu (Horreum): MS 4 ile 6’ncı yüzyıllar arasında kullanılmıştır. Dikdörtgen planlıdır, 56 x 20 metre boyutlarındadır.

Bulgaristan Razgrad   Late-Antique Town of Abritus

Kazılardaki en önemli buluntu: mükemmel bir şekilde korunmuş, 835 sikkeden oluşan, Geç antik dönem altın hazinesidir. Bunlar 5’nci yüzyıldan kalmadır. Doğu sur duvarlarının hemen içinde bulunmuştur. Muhtemelen Gotların işgali sırasında buraya 487 yılında gizlenmiş olmalıdır.

Bulgaristan Razgrad   Late-Antique Town of Abritus

Burayı ziyaret ederseniz:

Yüksek rütbeli bir devlet hakiminin ikametgahı olan, 3200 metre karelik bir kompleksin kalıntılarını görebilirsiniz. Bu kalıntılar: dikdörtgen bir iç avlu ve bir binadan oluşur. Güney cephesi, ana girişin iki yanında bulunan 6 dükkan vardır. İç avlunun dört yanında Roma-İon sütunları görülür. Büyük çiftlik binalarının kalıntıları, kompleksin doğu ve batı kısımlarında bulunur. Bina, tüm kasabanın yıkıldığı 6’ncı yüzyıl sonuna adar kullanılmıştır.

Bulgaristan Razgrad   Arbitus Museum

ARBİTUS MUSEUM

Rezervin topraklarında kurulmuştur.

İlçe merkezinin doğusundadır.

Bulgaristan Razgrad   Arbitus Museum
 

Razgrad Tarih Müzesinin bir parçasıdır.

Bulgaristan Razgrad   Arbitus Museum
 

Müzenin sergisi: insan toplumunun gelişimini takip eden 5 bölüme ayrılmıştır.

Arbitus kalıntılarında bulunan Bulgaristan ülkesinin 5’nci yüzyıldan kalma en büyük altın sikke hazinesi (835 madeni para) resimleri müzede görülebilir. Yine müzede 10’ncu yüzyıldan kalma küçük bir hazine sergileniyor.  

Park Bölümü

Rezervin topraklarında yapılan kazılar sırasında keşfedilen büyük arkeolojik buluntular: bir açık hava müzesinde bulunmaktadır. Abritus Park bölümü: çoğu Roma dönemine tarihlenen 70 anıtı korumaktadır.

Burada ziyaretçiler: Herkül’e adanmış ve İmparator Septimus Severus dönemine kadar uzanan kurbanlık sunak gibi pagan kültürüyle ilgili eserleri görebilirler. Çeşitli eski Yunanca ve Latince yazıtlar, yüzyıllar boyunca Arbitus’ta yaşayan halkların çeşitliğini kanıtlamaktadır. Romalılar, Bulgarlar ve Türkler.

18 ve 19’ncu yüzyıllardan kalma kitabeler ve yapı yazıtları da ziyaretçilerin ilgisini çeker. Bunlar: Hıristiyan ve İslam geleneklerinden gelir. Hatta Ermeni kökenli olanlar da vardır.

Bulgaristan Razgrad   House Museum Dimitar Nenov

HOUSE MUSEUM DİMİTAR NENOV

Varosh Mahallesindedir.

Ünlü Bulgar besteci ve piyanist Dimitar Nenov: 1902 yılında Razgrad şehrinde doğmuştur. 20’nci yüzyılın ilk yarısından itibaren, Bulgar Klasik müziğinin önde gelen isimlerinden birisi olmuştur.

Parlak bir piyanist, besteci ve mimar, kendisinden sonra gelen besteciler nesli için çok önemli bir figürdür. 1950’lerin ve 1960’ların Bulgar avangardını oluşturan da besteciler gurubundadır.

Bulgaristan Razgrad   House Museum Dimitar Nenov
 

Doğduğu ev, 1992 yılında müzeye dönüştürülerek ziyarete açılmıştır.

Müzede: sanatçıya ait yayınlar, orijinal eserlerinin korunmuş tek kaydı ve hayatına ait fotoğraflar bulunmaktadır. Özellikle ilk dersini aldığı piyano ilgi çeker.

Ayrıca, müzede farklı oda konserlerinin, sergilerin ve toplantıların düzenlendiği küçük bir konser salonu da bulunmaktadır.

Bulgaristan Razgrad   Regional Museum of History

REGİONAL MUSEUM OF HİSTORY

Aprilsko Vazstanie adresindedir.

Razgrad bölgesinde: tarihi alandaki faaliyetler akademisyen Anani Ivanov Yaashov tarafından başlatılmıştır.

1887 yılında şehrin batı kesiminde Abritus kalesinde ilk kazı yapılmıştır.

Ardından yerel yüksekokul olan binada, müze koleksiyonu toplanmaya başlamıştır.

Daha sonra 1922 yılında Razgrad ve bölgede antik eserleri bulmayı, depolamayı ve incelemeyi amaçlayan Razgrad Arkeoloji Derneğini kurdu.

Bunlar: Razgrad Bölgesel Tarih Müzesinin temelidir. Günümüzde, Bölgesel Tarih Müzesi: kalıcı ve geçici sergilerle sergilenen 53 binden fazla kültürel anıtı bünyesinde barındırıyor ve tanıtıyor. Arkeolojik ve Etnografik sergilerin yanı sıra iki ev müzesi (Stanka ve Nikola İkonomovi ve Dimitar Nenov) vardır. Ayrıca: arkeolojik rezerv “Abritus” bulunmaktadır.

Günümüzde müzede bulunan bölümler şunlardır.

Arkeoloji

Etnografya

Bulgaristan Tarihi

15-19’ncu yüzyıllar arası,

Modern ve Çağdaş Tarih.

Müzeye bağlı olan kurumlar şunlardır.

1-Abritus Müzes.

2-Geç Antik kent Abritus

3-Stanka ve Nikola İkonomovi

4-Dimitar Nenov Müzesi

Bulgaristan Razgrad  Fountain Momina Tap

FOUNTAİN MOMİNA TAP-KIZIN ÇEŞMESİ

Burası bir çeşmedir. Heykelde, üzerinde antika giysiler olan bir genç kadın, kolunda bir hydria yani su kabı tutmaktadır. Heykel, 19’ncu yüzyıl sonlarında yurt dışından ithal edilen dökme demirden yapılmıştır.

Bulgaristan Razgrad   Temple St Nicholas Miracle Worker

TEMPLE ST NİCHOLAS MİRACLE WORKER

Varoşa Mahallesindedir.

1860 yılında Stancho Russenetsa tarafından yapılmıştır. Yapıldığı tarihte Kuzeydoğu Bulgaristan ülkesindeki en heybetli Hıristiyan tapınaklarından birisi olmuştur.

Bunun bulunduğu yerde eski bir kilise vardır. Eski kilise Osmanlı döneminde yapıldığı için yüksekliği çok az ve toprağa gömülüydü.

Kilise, başlangıçta 3 nefli ve kubbesiz yapılmıştır. Ancak 1903 yılında yeniden yapılırken bir çan kulesi ve merkez kubbe eklenmiştir. Yapının en ilgi çeken yerleri: 1862 yılından kalma güzel oymalarıdır. Bu güzel oymalar: Gencho Kanev tarafından yapılmıştır. Ayrıca: Zachary Tsanyuv ve oğlu tarafından yapılan 8 büyük ikon bulunur. Duvar resimleri, 1933-1934 yıllarından kalmadır.

Bulgaristan Razgrad   House Museum Stanka and Nikola İkonomovi

HOUSE MUSEUM STANKA AND NİKOLA İKONOMOVİ

Varosh Mahallesindedir.

Stanka Nikolitsa: ilk Bulgar şairi ve tercümanıdır. İlk Bulgar şairlerindendi ve şiir yayınlayan ilk Bulgar kadın oldu. Yazar Dimitar Obradovic’in eserlerini Bulgarcaya tercüme etmiştir. 18’nci yüzyıl sonlarında, sadece eğitimli insanlar tarafından değil, aynı zamanda eğitimsiz köylüler ve çobanlar tarafından da anlaşılacak olan yerel dil ile yazacağını duyurdu. Ancak Obradovic’in dili Slavo-Sırpça bir karışımdır, ancak bir yerel dil değildir.

Bulgaristan Razgrad   House Museum Stanka and Nikola İkonomovi
 

Stanka Nikolitsa’nın kocası Nikola İkonomovi’dir. Çift: 1852 yılında evlendi. Nikola: 1874 yılında rahip oldu. Bulgaristan ülkesinde tarımla ilgili ilk kitabı yazdı.

Bulgaristan Razgrad   House Museum Stanka and Nikola İkonomovi
 

Evet: Razgart şehrindeki ev müzesi: Stanka ve Nikola Ikonomov: Bölgesel Tarih Müzesinin bir parçası olarak 17 Nisan 1980 tarihinde açıldı. Fotoğraflardan, belgelerden ve aile yaşamlarının unsurlarının restorasyonundan oluşan bir sergiye ev sahipliği yapıyor.

Bulgaristan Razgrad   House Museum Stanka and Nikola İkonomovi
 

Razgrad şehrinde her 5 yılda bir düzenlenen “Bulgar Kadınının Şiir Ufukları” edebiyat festivali, Stanka Spaso-Elenina’ya adanmıştır.

Müzede: İlk odada: fotoğraflar, portreler, resimler ve her ikisinin yani Stanka ve Nikola’nın yaşamını ve çalışmalarını yansıdan belgeler bulunur.

İkinci odada: Nikola İkonomovi’nin günlük yaşamından objeler ve kişisel eşyaları sergileniyor. Son odada ise, rüzgarlı odaların ortamı restore edilmiştir.

Bulgaristan Razgrad  Ethographic Museum Razgrad

ETHNOGRAPHİC MUSEUM RAZGRAD

Varoş Mahallesindedir.

Müzede yerel bir etnik gurubun (Kapantsi) geleneksel kültürü temsil edilmektedir.

Bu kültüre ait nesnelerin bulunduğu bir koleksiyon sergileniyor. Ayrıca: kutlamalar, olaylar, doğurganlık ve mutluluk hakkındaki farklı inançlar, geleneklerin örnekleri vardır.

SVESHTARİ

Köy: Küçük Byuven yerleşim yerinin yakınlarındadır. Ortaçağ başlarından kalmadır. Kazılmış ve kısmen kazılmış bölgede: konutlar ve etkileyici yapılardan oluşan bir topluluk vardır. Bu alanda kazılar halen devam etmektedir.

7 Kasım 2012 tarihinde Büyük Seveshtari Höyüğünde yapılan kurtarma kazısında bir hazine bulunmuştur.

Höyüğün tepesinde, 8 metre derinlikte: 50 x 50 cm ölçülerindeki bur kutu bulunmuştur.

Kutunun içinde bulunanlar:

1 Taç: aslan gövdeli, dişi baş ve gövdeli, aslan ve panter alayına önderlik eden fantastik yaratıklara sahiptir.

Ayrıca: 4 sarmal bilezik ve bir altın yüzük bulunmuştur. Altın yüzükte kabartma Eros tasvir edilir.

Kutuda ayrıca: bir zamanlar bir at parçasını, at şeklinde alın parçasını, Athena’nın kafalı yuvarlak apliklerini, diğer kadın figürlerini, bitki motiflerini süsleyen 200’den fazla aplikasyon seti bulunmuştur.

Telkari süslemeli ince aplikler veya emaye: yüzlerce küçük yuvarlak ve silindir boncuklar, altın iplikler, altından dokunmuş bir kumaştan sağ kalmıştır.

Bu kutu: muhtemelen höyüğün yığılmasında ölen kişiye eşlik eden bir hediye olarak gömülmüştür. 2013 yılındaki kazılarda: höyükte bulunan mezarda kimin gömülü olduğu hakkında, daha fazla bilgiye ulaşılmıştır.

1’nci olasılık: Makedonya Kral Philip II’in, MÖ 339 yılında Skythians’a karşı yaptığı seferde, müttefiki olarak bilinen Getic Hükümdarı Kotela’dır.

Bulgaristan Razgrad   Demir Baba Tekkesi

DEMİR BABA TEKKESİ

Sveshtari köyü yakınlarındadır.

 Türbenin muhtemelen MÖ 4’ncü yüzyıldan kalma eski bir Trakya kutsal alanı olan yerde, 16’ncı yüzyılda inşa edildiği düşünülür. Çünkü türbe çevresinde, bir kült kompleks ortaya çıkmıştır. Bu komplekse: daha sonra yıkılan bir cami, ahşap bir imaret dahildir.

Bulgaristan Razgrad   Demir Baba Tekkesi
 

Sboryanono tarihi ve arkeolojik rezervinin bir parçasıdır ve Bulgaristan’ın 100 turistik yerinden biridir.

Türbede: 16’ncı yüzyılda yaşamış Demir Baba’nın yattığına inanılıyor. Türbe: yerel kumtaşından yapılmış, yedigen bir yapıdır. Altta dikdörtgen bir oda bulunur ve 11 metre yüksekliğinde, yarım küre şeklinde bir kubbe ile örtülüdür.

Demir Baba’nın mezarı: altıgen iç mekanın ortasındadır. Tuğla ve ahşaptan inşa edilen lahit: 3.74 metre uzunluğundadır ve başı güneybatıya bakacak şekilde konumlandırılmıştır. Lahit genellikle, tamamen hediyelerle kaplıdır.

Evet, günümüze kadar ayakta kalan konut binasında: Demir Baba’nın hikayesi anlatılıyor.

Türbe hem Hıristiyanlar ve hem de Müslümanlar tarafından ibadet edilen bir dini anıttır. Mezarın kubbesinde 1927 yılına kadar hem Hıristiyan haçı ve hem de Müslüman hilali vardı.

Demir Baba Tekkesi, 1970 yılında yerel öneme sahip bir kültür anıtı ilan edilmiştir. 1991-1994 yılları arasında ise yenilenmiştir. Çürüyen ahşap zemin yenisiyle değiştirilmiştir. Binanın iç dekoratif unsurları, yeniden düzenlenmiştir.

THRACİAN TOMB OF

Sveshtari köyü yakınlarındaki mezar alanıdır. Buranın tanıtımıyla ilgili yazım için.

Thracian Tomb Of tanıtım ve gezilecek yerleri yazım için.