Özbekistan Hiva

Özbekistan Hiva

Hiva, çok eski bir şehirdir. Ama 10. yüzyılda ipek yolu üzerinde önemli bir ticaret noktası olmuştur. Çin’den yola çıkan bütün kervanlar, bir zamanlar burada konaklıyormuş.

16. yüzyılda Harzemşahlar devleti burada Hiva hanlığını kurdular ve Özbek göçebe kabileler buraya yerleştirildiler. Ancak şehir hemen Hiva hanlığının merkezi olmadı. Ancak, 1598 yılında

Hiva devletin ana merkezi oldu. 19.yüzyılda Rusya, Hiva hanlığını ilhak etti. 1919 yılında ise son Han, tavsiye edildi ve şehir Sovyet Harezm cumhuriyetinin başkenti oldu. 1924 yılında ise modern Özbekistan ve Türkmenistan’ın bir parçası haline geldi.

Yazının hemen başında: Hiva ile ilgili anlatılan bir efsaneden söz etmek istiyorum: Söylenenlere göre: şehir soğuk ve lezzetli bir su çevresinde büyümüştür. Buna “Hiva” denilir ve günümüzde, şehrin eski kısmında bu kuyu görülebilmektedir.

Çölde su arayan bitkin yaşlı adam, sopayla yere vurur ve orada bir kuyu bulur. Bunun üzerine sevinçle bağırdı ve sonraki sözleri “Hey Vah” idi. Sonra burada “Vah” şehri inşa edildi.

Özbekistan Hiva
Özbekistan Hiva

 

Evet, Hiva benzersiz bir şehir olarak Dünyanın yedi harikasından biri olarak kabul edilir. Çünkü döneminin otantik atmosferine sahiptir. Şehir tam bir açık hava müzesi gibidir. Antik duvarlar, dantelli kaba mozaiklerle süslenmiş, muhteşem minareler, taş döşeli sokaklar burayı 1990 yılında UNESCO tarafından Dünya Kültür Mirası Listesine dahil edilerek koruma altına alınmasını sağlamıştır.

Özellikle: kapıları ve haremi yıkılmadan günümüze ulaşmış olan “Taş Kavli Sarayı”, 20.yüzyılın başından kalma Avrupa ve yöre mimarisini bünyesinde birleştiren “Dişa Kala”, çok güzel süslemeleri olan “Ragbanlı camii” ve “Pehlivan Mahmut Türbesi”, en büyük eğitim kurumlarından biri olan “Emir Han Medresesi” mutlaka görülmesi gereken yerler olarak öne çıkmaktadır.

Özbekistan Hiva

 

Hiva şehrinin sembolü 44 metre yükseklikteki “İslam Hoca” minaresidir. Bu minarenin, beyaz-turkuaz ve mavi mozaik çini süslemeleri ünlüdür. Cuma camisinde, en eskisi 10. yüzyıldan kalma farklı dönemlere tarihlenen 218 ahşap oymalı sütun ilgi çekmektedir.

Ama muhtemelen şehirdeki en çarpıcı yapı, sırlı turkuaz mavi ve beyaz çini mozaiklerle süslenmiş “Katla Minör” dir.

Özbekistan Hiva

Ebu Reyhan Beruniny, Ogahiy Al Khorezmi gibi dünyaca ünlü bilim adamları, Hiva şehrinde yaşamışlardır. Şehir: İskender, Amir Timur ve diğer imparatorlar tarafından fethedilmiştir. Ayrıca bir zamanlar şehirde Cengiz Han da görülür.

Gücünün zirvesindeki Harzemşah imparatorluğu, Kolhida topraklarına kadar ulaşmıştır. Hiva ve Türkmenistan geçmişleri birbiriyle kesişmektedir. Çünkü onların toprakları, Harzemşahlar imparatorluğunun parçası olmuştur.

Hivalı ressam ve mimarlar: ustalıkları ve estetiğe verdikleri önemle tanınmaktadırlar. Binaların ve depoların ahşap oymalarla süslemelerinin uyumu inanılmazdır. Şehrin tarihi merkezi olan “Itchan-Kale” bölgesi: 10 metre yükseklikte duvarları olan “Erk kale” içe çevrilidir.

Buranın içinde dar sokaklar, kerpiçte düz çatılı evler, camiler saraylar ve Orta Asya’nın başka hiçbir yerinde görülmeyecek sayıda minareler bir arada bulunmaktadır.

Özbekistan Hiva

 

Şehir, Özbekistan ülkesinde, Horezm bölgesindeki “Karakum Çölü” yakınlarındadır. Yukarı da da söz ettiğim gibi tarihi ipek yolu üzerinde önemli bir kavşak noktasıdır. Ama şehrin tarihi geçmişi daha da eskiye gider.

Efsaneye göre: Zerdüştlüğün kurucusu olan Zerdüşt burada doğmuştur. Zerdüştlük, burada MÖ.4. yüzyıldan başlayarak 1300 yıl boyunca varlığını sürdürmüş, Musevilik, Hıristiyanlık ve İslam, hatta belki de Budizm bu dinden etkilenmiştir.

19. yüzyılda ise şehir, esir tüccarları, hırsız ve dolandırıcıların kol gezdiği bir yer haline gelmiştir.

Özbekistan Hiva

Şehrin nüfusu 53.000 kişidir. Bölgesel başkent olan Urgenç, buraya sadece 35 km uzaklıktadır, Türkmenistan sınırı ise 5 km uzaklıktadır. Şehrin denizden yüksekliği 100 metredir. Harzemşah vahasının incisi olarak kabul edilir. Başlangıçta şehre “Vah Selam” denilmiştir.

Burayı ziyaret etmek için en uygun zaman: ilkbahar ve sonbahar mevsimleridir çünkü yazları sıcak, kışları soğuk olur.

Özbekistan Hiva

 

Şehirde alışveriş yapmak isterseniz öncelikle “Hiva Suzani Merkezi” ne gitmenizi öneririm. Ayrıca, “Hiva ipek halı atölyesi” de düşünülebilir. Buranın amacı, doğal boyama sanatını yeniden canlandırmak için, 15. yüzyıl Timur dönemi halı sanatı yeniden yaratılmaya çalışılmaktadır. İpeğin boyanması için sadece doğal boyalar kullanılır ve motiflerde, bitki-mineral ve böcekler kullanılır.

Özbekistan Hiva
Özbekistan Hiva

 

GEZİLECEK YERLER

Hiva, Özbekistan ülkesinin en güzel şehirlerinden birisidir. Özellikle “Ichan-Kala” yani “İç kasaba” denilen yerdeki binalar özellik gösterir. Burada “Sheybanıdler” ve “Kungrat” hanedanları zamanında yapılmış çok sayıda medrese, cami ve hükümdür sarayı bulunmaktadır.

Doğu’da camiler, ilahi hizmetleri ve duaları yönetmek için yapılmışlardır. “Cami” kelimesi Arapça “maszhid” kelimesinden türetilmiştir.

Özbekistan Hiva Itchan-Kala: Açık Hava Müzesi
Özbekistan Hiva Itchan-Kala: Açık Hava Müzesi
Özbekistan Hiva Itchan-Kala: Açık Hava Müzesi
Özbekistan Hiva Itchan-Kala: Açık Hava Müzesi

 

Itchan-Kala: Açık Hava Müzesi

Hiva şehri: diğer doğu illerinde olduğu gibi üç parçaya bölünmüştür. “İtchan-kala” bölümü: “kale” demektir. Günümüzde burası bir açık hava müzesidir.

26 hektarlık bölüm, duvarlarla çevrilidir ve “Devlet Tarih ve Arkeoloji Müzesi” ne dönüştürülmüş ve şehrin egzotik görüntüsü korunmuştur.

Ancak, yine de burada günümüzde de el sanatları ile uğraşan 300 aile yaşamaktadır.

Itchan-kala, İran’a ulaşmak için çölü geçmeden önce kervanların son dinlenme yeriydi. Orta Asya’nın Müslüman mimarisinin tutarlı ve iyi korunmuş örneğidir.

Şehrin çevresindeki kil duvar ilgi çekmektedir. Bu duvarın kalınlığı 6-10 metre arasındadır ve uzunluğu 2 kilometreye kadar uzamaktadır. Duvarın 4 kapısı vardır. Batı yönündeki kapı: Ata Darwaza, Güney yönündeki kapı: Gate Bağcı, Doğu yönündeki kapı: Amu Deryadır.

Itchan-kala denilen bu bölgede yaklaşık 51 antik anıtsal yapı ve 250 konut sitesi bulunur. Bunlar arasında öne çıkan:

1.Djuma camii.
2.Op camii
3.Alla-Kulli Khan medresesi
4.Muhammed Aminkhon medresesi
5.Muhammed Rakhimkhon medresesi
6.Pahlavon Mohmoud Türbesi
7.Seyyid Allavuddin

Özbekistan Hiva Djuma Camii
Özbekistan Hiva Djuma Camii

Djuma Camii

Ichan-kala denilen bölgenin merkezindedir. Daha önceki inşaat kalıntıları üzerine, 18. yüzyılda inşa edilmiştir. Yapı 55 x 46 metre ebatlarındadır. Dört taraftan camiye girmek mümkündür. Şehrin ana caddelerinden birine bakan kuzey cephesinde caminin minaresi bulunur.
Binanın çevresi tuğla duvarlarla çevrilidir.

İç mekan 215 ahşap direk ile desteklenmiş, düz tavanlı salondan oluşmaktadır. Bu tek salonlu cami modeli, dünya üzerinde ender rastlanan bir mimariyi göstermektedir. Tavan: küçük açıklıkları ile ışık ve havalandırma sağlamaktadır.

Pencereler arasındaki boşluklar siyah ve kırmızı renklerde boyanmıştır ve dekorasyonda ağaçlar, çalılar kullanılarak Orta Asya anıtsal ve dekoratif sanatı temsil edilmiştir. Oyma kapılar ve cami sütunları özel ilgi çekmektedir. Çünkü farklı dönemlerde yapılmıştır.

İlk olarak 11. yüzyılda yapılan sütunlar ve 15. yüzyılda yapılan sütunlar üzerindeki geometrik bitki süslemeleri ve Arap yazısının kombinasyonu ilgi çekmektedir. Sütunların çoğunluğu 18. yüzyılda inşa edilmiş ve bazıları daha geç kökenlidir. Bazı sütunlar ve kapı üzerinde yapılış tarihlerini görmek mümkündür.

Salon Harzemşah oyma desenleriyle süslenmiştir, yarı karanlıkta duran sütunlar, yerel ustalar tarafından ortama ayrı bir hava katılmasını sağlamıştır.

Özbekistan Hiva Arap Muhammed Han Medresesi

Arap Muhammed Han Medresesi

Şehirde “Ichan-kala” denilen yerin merkezindedir. Mimari siteler arasında en eski medreselerden birisidir. Şehrin ülkenin başkenti olması onuruna Shaybanid Harzemşah hükümdarı Arap-Muhammadan han tarafından yaptırılmıştır.

Arap Muhammed-han: Harzem tarihinin en iyi bilinen kişisidir. O; 1603-1621 tarihleri arasında devleti yönetirken önemli başarılar elde etmiştir. Bu dönemde Hiva şehri, Harzem devletinin başkenti olmuştur.

Yine aynı dönemde, Hiva: Buhara ve Semerkant ile birlikte Orta Asya’nın en güzel şehirlerinden birisi olmuştur. Tüm bu gelişmelerin üzerine, kendisi 1616 yılında bir medrese inşa edilmesini emreder. Başlangıçta: bu bina, küçük bir medrese oldu, ancak Arap Muhammed, daha sonra medresenin çevresindeki toprakları da satın aldı.

Medrese dikdörtgen şekilli, tek katlı tuğla yapıdır. Giriş portalında geleneksel yazıt bulunur. Küçük minare, binanın köşelerindedir. Öğrencilerin çalışma odaları caminin yanındadır.
Medrese takip eden süreçte, yeniden inşa edilmiş ve birkaç kez yenilenmiştir.

1838 yılında bina çürümeye başlayınca, Harzem hükümdarı Allakulikhan: medresenin yeniden inşa edilmesini emretmiştir. Bu inşaat sırasında, yapıya ikinci bir kademe ilave edilmiş ve binanın portalı kısmen değiştirilmiştir.

Evet günümüzde bu medrese, şehre gelen turistler tarafından yoğun olarak ziyaret edilmektedir.

Özbekistan Hiva Ak-Maszhid

Ak-Maszhid

Burası kendisine özgü bir mimari yapıya sahiptir. Yapı, birkaç aşamada inşa edilmiştir. Yapının inşaatına, ilk olarak 1647 yılında Seybanid hanedanı döneminde Anush han tarafından yaptırılmıştır. Ancak bina Kungrat hanedanı zamanında 1838-1842 yılları arasında tamamlanmıştır.

Caminin ahşap oymaları: Hivalı ustalar Kalandar ve Nur Mukhammad tarafından yapılmıştır ve bu durum caminin kapısı üstündeki kitabede yazılıdır.

Bina üç galeriye bitişik bir kubbeli salon şeklindedir. Aşırı süslülük olmadan dekore edilmiştir. Caminin dekorasyonu, muhtemelen birinci sınıf ahşap oyma ile dekore edilmiş kapı ve pencereleridir. Pencereler ganj ızgaraları ile dekore edilmiştir. Mihrap caminin güney tarafındadır.

Caminin kare temeli, beyaz bir yarım küre kubbe ile örtülüdür. Dua salonu 6.33 x 6.35 metre ebatlarındadır. Duvarlar beyaz renklidir. Salonun üç tarafında ahşap sütunlar görülür. Küçük boyutuna rağmen Ak-Maszhid ortaçağ Hiva şehrinin en güzel anıtlarından birisidir.

Onun basit ama aynı zamanda özenli mimarisi, diğer eserlerden ayrılmasını ve öne çıkmasını sağlamıştır.

Özbekistan Hiva Allakuli Han Medresesi
Özbekistan Hiva Allakuli Han Medresesi

 

Allakuli Han Medresesi

Yapı 19. yüzyılda inşa edilmiştir. Dekorasyon zenginliği, buranın bir anıt olarak kabul edilmesinin en büyük nedenidir. Siyah, beyaz ve mavi renklerin hakim olduğu süsleme önem kazanmaktadır. Medrese, inşaatı başlatan “Allakuli Han”ın ismine atfedilmiştir. Birinci katta Allakuli han tarafından kurulan şehir kütüphanesi bulunur. Kütüphane Hiva medresesindeki bütün öğrenciler için kitap sağlamaktaydı.

Özbekistan Hiva Kalta-minör-Kısa Minare
Özbekistan Hiva Kalta-minör-Kısa Minare

 

Kalta-minör-Kısa Minare

Kalta-Minör: şehrin gerçek bir sembolüdür. Onun büyüklüğü ve eşsiz tasarımı görenleri şaşırtmaktadır. Minarenin temelinde çapı 14.5 metre ve yükseklik 29 metredir.

Aslında ilk düşünüldüğünde minarenin yüksekliğinin 70 metre olması planlanmıştır. Ancak 1855 yılında Muhammed Amin Han öldürülünce minarenin inşaatı yarım kalır.

Mimar: dayanıklılığı arttırmak ve üst yükü azaltmak için geniş taban hazırlamıştır, ancak kule yarım kalmıştır. Günümüzde bu büyük ve sırlı varile benzeyen yapı “kısa minare” yani “Kalta-Minör” olarak anılmaktadır.

Evet minarenin yapımı ile ilgili çeşitli efsaneler bulunur. Bu büyük minarenin yapımı sırasında, insanlar minareye yakın yerde mırıldanmaya ve bir anlamda grev yapmaya başlamışlardır. Bunun üzerine Muhammed Amin-han: grevcilerin lideri Matyakub’u yakalatmış ve öldürülerek kulenin temeline gömülmesini emretmiştir.

Bir başka ilginç efsane: Buhara hükümdarı, böyle büyük bir minare yapıldığını öğrenince, daha yüksek minare inşa etmek üzere minareyi yapan mimarı: kendi hanlığına çekmek istemiştir.

Muhammed Amin Han bunu öğrenince, mimarı öldürtmeye karar verir, ama mimar kuleyi bitmemiş olarak terk eder ve kaçmayı başarır. Bu yüzden minarenin tamamlanmadığı da söylenmektedir. Ancak bilinen tek gerçek; Muhammed Amin Han ölünce, minarenin yapımının durduğudur.

Evet, bir yüzyıldan fazla kalan minare büyüklüğü ile görenleri şaşırtmaktadır. Eşsiz dekorasyonu ilgi çekmektedir. Hala gayet parlak görülmekte ve 1855 yılından kalan canlı fayans ve çinileri ilgi çekmektedir.

Özbekistan Hiva Hiva Kukla Tiyatrosu-Khorezm State figür tiyatrosu
Özbekistan Hiva Hiva Kukla Tiyatrosu-Khorezm State figür tiyatrosu

 

Hiva Kukla Tiyatrosu-Khorezm State figür tiyatrosu

Mustakilik str adresindedir. Gösteriler istek üzerine düzenlenmektedir, yani belli bir kalabalık olunca gösteri düzenleniyor.

Özbekistan kukla tiyatrosu geleneği: Achaemenids saltanatı sırasında MÖ.6 ile 4. yüzyıllar arasından kalmadır. Bu kültür, Timur döneminde 14.yüzyıla kadar devam etmiştir. Özbekistan kukla tiyatroları arasında, Hiva şehrinde bulunan Harzemşah bölgesinin “Devlet Kukla Tiyatrosu” özel bir yere sahiptir.

Burada hala ortaçağ çarşı performansı ruhunu hissetmek mümkündür. Yani: bu kukla tiyatrosu, yalnızca Özbekler üzerinde değil ülkeyi ve şehri ziyaret eden yabancılar arasında da popülerdir ve coşku ile karşılanır.

Hiva kukla tiyatrosu: 2011 yılında Bakü şehrinde “I. Uluslar arası Kukla Tiyatro Festivali” sırasında büyük ödülü kazanmıştır. 2013 yılında ise Frankfurt şehrinde yine büyük başarı elde edilmiştir.

Şehirde 1993 yılında, yerel yönetimin desteğiyle 289 kişilik kukla tiyatrosu Ichan-kala bölgesindeki bir tarihi binada açılmıştır. Onun ilk topluluğu, eski hobi gurup üyeleridir. Günümüzde ise, tiyatroda 20 genç ve yetenekli çocuk çalışmaktadır.

Sanatçı: yalnızca oyunu sahnelemez, aynı zamanda sahneyi hazırlar, bebek ve giysi diker, müzik aletleri, dans etmek ve şarkı söylemek gibi yeteneklere de sahiptir. Tiyatro repertuarı, yaklaşık 60 gösteriden oluşur.

En popüler olanlar “Hiva Lazgi” ve “Khon Kabuli” gösterileridir. Birçok performansta, kahraman olarak “Hoca Nasreddin” öne çıkmaktadır. Performanslar Özbekçe yapılmasına rağmen onların canlı aksiyonları, basit ve komik hikayelerin rahat anlaşılmasını sağlamaktadır.

 

Hoca Berdibai Medresesi

Bu medrese, 1688 yılındaki zengin ve saygın Hiva şehir hayatını yansıtması açısından önem kazanmaktadır. Hiva şehrinin doğu kapısındadır. Medrese bir dikdörtgen avlu şeklindedir.

Avlunun köşelerinde, medresenin öğretmenler ve öğrencilerinin mekanları bulunmaktadır. Geleneklere göre giriş kapıları, ahşap oymalarla süslenmiştir.

Medresenin iç dekorasyonu oldukça mütevazidir. Uzun köşede, öğrenciler için bir çalışma odası bulunur. Sadece pencerelerde boyalı ahşap ızgaralar görülür. Medrese oldukça küçük olduğundan, burada sadece 16 hücre yani öğrenci yaşam odası bulunmaktadır.

1834 yılında Hiva hükümdarı Allakulikhan, buraya büyük bir cami ve medrese yapımı başladır. Şehir duvarlarının bir kısmı yıkılır ve yeni medresenin yapımına başlanır. Böylece medrese iki bölüme ayrılmış olur ve bu bölüme “Hoca Berdibai” medresesi denilir.

 

Tozabog

Burası, şehir merkezinin yaklaşık 2 km güney batısında, Kungrat hanedanının yazlık sarayıdır. Saray 1897 yılında Hiva hanı Muhammed Rahimhan II emriyle yapılmıştır. Kendisi Kungrat hanedanının 11. emiridir.

1845 yılında doğmuş ve 1864 yılında iktidara geldikten sonra, Hiva şehrinde birçok cami, medrese, hamam, evler gibi sivil mimari çalışmaları yaptırmıştır. En ünlü anıtı Muhammed Rahimhan II Medresesidir.

Yazlık saray kompleksi, farklı boyutlarda yapılar saraylar şeklinde 1897 yılında inşaatına başlanmıştır. Her bahçede: oyma ahşap sütunlar ile desteklenen, dışları süslü, iki katlı evler bulunur.

Bu bahçelerde: han ve onun hizmetkarlarının sıcak yaz günlerinde dinlenmeleri için hazırlanan oyma korkuluklar ve bölümler görülür. Saray kompleksi çevresi boyunca: hizmetkarlar için müştemilatlar bulunur.

Saraylar, mimari özellikleriyle ünlüdür. İlk saray merkezinde; havuz dikkat çeker ve buna ek olarak Avrupa tarzında dekore edilmiş bir izleyici salonu bulunur. Bu salonun özelliklerinden birisi de, oryantal mimari için geleneksel olmayan büyük pencerelerdir.

Diğer bölümde ise: hanın kişisel odası ve haremi, yaz ve kış camisi, medrese, ahır ve diğer ev yapıları bulunur. Hepsi yarım Avrupa tarzında inşa edilmiştir. Çünkü Avrupa mimarisi, 19.yüzyıl sonunda Buhara ve Hiva mimarisinde yaygın olarak kullanılmıştır.

Çünkü Hiva ve Buhara hanlıkları bu dönemde Rus imparatorluğu etkisi altındadır.

Evet: saray, her ne kadar Doğunun en iyi mimari geleneklerini korumasına rağmen, binanın kendisi sıcak günlerde gölge ve serinlik sağlaması için güzel ve gölgeli bahçelerle çevrilidir.
Tozabog sarayı, tamamen yanmış tuğla ile inşa edilmiştir.

Duvarlar oyma ganch ile dekore edilmiş ve altınla kaplanmıştır. Salonların ve odaların kapıları, Rusya’ya özel ustalara sipariş edilmiştir.

Evet: Tozabag, Hiva emirlerinin yazlık sarayı olarak 19. yüzyılda kullanılmış, şehrin en iyi anıtlarından birisidir.

Özbekistan Hiva Muhammed Rahimhan II Medresesi
Özbekistan Hiva Muhammed Rahimhan II Medresesi

 

Muhammed Rahimhan II Medresesi

Orta Asya medreselerinin en büyüğüdür. Muhammed Rahim Han: iktidarı sırasında hanedanın en eğitimli temsilcilerinden birisi olarak, bir dizi reforma, önemli politik, ekonomik ve şehirlerde iyileştirilmeler sağlanmasına katkısı olan hükümdardır.

Özellikle eğitimde ama dini değil laik konulardaki eğitimde yeni tür Hiva okullarının açılmasını sağlamıştır.

Okullarda yani medreselerde: yalnızca din ve kur’an değil, aynı zamanda matematik, astronomi ve coğrafya gibi laik konuların eğitime de ağırlık verdirmiştir. Medrese öğrencileri, ilahiyat dışında çeşitli fen bilimleri de okumuşlar ve medrese öğrencileri arasında tartışmalar düzenlenmiştir.

Muhammed Rahim-han medresesinde eğitim süreci diğer İslam üniversitelerindeki geleneksel eğitimden farklıdır. Kendisi iyi eğitimli ve aydın bir hükümdardır ve Feruz takma adıyla şiirler yazmaktadır.

Hatta, bizzat medrese öğrencileri arasındaki tartışmalara katıldığı bilinmektedir.
Medrese inşaatı 1876 yılında tamamlanmış ve sonuçta Orta Asya topraklarının en büyük medresesi ortaya çıkmıştır.

Medrese yüksek giriş portalı ile 2 katlı binadır. Bahçe köşelerinde dört küçük kule bulunur. Ayrıca yaz ve kış camileri, geniş bir kütüphane ile birlikte 76 derslik bulunur.

Özbekistan Hiva Kunya-ark Kalesi
Özbekistan Hiva Kunya-ark Kalesi
Özbekistan Hiva Kunya-ark Kalesi

 

Kunya-ark Kalesi

Tarihi kayıtlara göre, 1686 yılında, Arang han: Ichan-kala bölgesinin batı kapılarında Kunya-Nuh gemisi yani kalesi inşaatına başlamıştır. Burada: Ark han: aile üyeleri ve ileri gelenlerin ikametgahı için bir ev tasarlamıştır.

Burada yapılan çok sayıda yapıdan, günümüze yalnızca 19. yüzyıl ve 20 yüzyıl başlarında yapılan birkaç bina korunarak gelebilmiştir. Onlar resmi resepsiyon salonu, bir cami, bir haremdir. Daha önce ise: bir cephanelik, değirmen, resmi bir bina, depo, mutfak ve bir geçit alanı varmış.

Kalede yapılar birbirine yakın sıkıştırılmış düzendedir. Yüksek iki sütunla eyvan, tamamen çini ile dekore edilmiştir. İran askerlerinin, 18. yüzyıldaki işgali sırasında kalenin birçok yapısı yıkılmış ve kurinishkhana hasar görmüştür. 19. yüzyılın başında Iltuzar-khan yenilenmiştir.

Bir taht salonu, khanın dairesi, hazine ve el yazması deposu yapılmıştır. Tavan ise kırmızı duvar resimleri, fayans plakalar ve mavi-beyaz, soğuk ve gök mavisi desenlerle bezenmiştir.

Hiva ustaları, özgürce süsler düzenlemişlerdir. Taht salonunun içi, oyma sıva ile dekore edilmiştir. Taht ise damgalı gümüşlerle süslenmiş ahşaptan yapılmıştır.

Asimetrik cami, ünlü Hiva ustaları Abdulla Jin ve Ibadulla tarafından yapılmıştır. Tavan, zarif altın desenlerle süslenerek boyanmıştır.

Kalenin kuzey kesiminde, 19. yüzyılın ikinci yarısında Mukhammad Rahim han tarafından yaptırılmış bir harem bulunur. Burada duvarlar basit sıva ile dekore edilmiştir ve parlak renklidir.

Korunarak günümüze gelmiş olan “hamam” 1567 yılında inşa edilmiş ve Anush han için adanmıştır. Bu yeraltı çok odacıklı yapının üst kısmını kubbe kaplamaktadır. Lobi, tek kemerli geçitler ile ana banyo salonuna bağlanmaktadır ve sıcak su havuzu etrafında dinlenme yerleri görülür.

Merkez salonda soğuk su rezervuarı vardır. Sıcak havanın geçtiği yerlerde kanal sistemi ile hamam ısıtılır.

18. yüzyılda Hiva hanlarının yazlık sarayı, Chadra-Hovli denilen şehrin banliyölerinde inşa edilmiştir. Bina 4 bölümden oluşmaktadır. Bunlardan ilk bölümü depodur. Merdivenler ile konutun ikinci katına çıkılır. Kuzey cephesinde dik olarak yerleştirilen üç pencere görülür.

Özbekistan Hiva Makhmud Pehlivan Mausoleum
Özbekistan Hiva Makhmud Pehlivan Mausoleum
Özbekistan Hiva Makhmud Pehlivan Mausoleum

 

Makhmud Pehlivan Mausoleum

Doğu mimarisinin sembolü olarak mavi kubbeler, genellikle Semerkant ve Buhara şehirlerinde görülürken, Hiva şehrinde yalnızca burada mavi kubbe görülür. Makhmud Pahlavan: 14. yüzyılın ünlü şairi ve savaşçısıdır. Burada onun mezarı bulunmaktadır. Onun gücü ve cesareti konusunda birçok söylenti mevcuttur.

Efsanelerden birine göre: Pehlivan Makhmud: Han ile konuşurken, kendisinin ne ödül istediği sorulur. Bunun üzerine, bir inek derisi içine uyabilecek mahkumların serbest bırakılmasını istediğini söyler.

Han, bunu kabul eder, o zaman da Pehlivan: bir inek deresini şeritler halinde ince ince keser ve tüm mahkumları bununla sararak serbest kalmalarını sağlar. Yani, Makhmud birçok kişiyi kölelikten kurtarmıştır.

Evet türbe: karmaşık taş kapılar üzerindeki kitabeye göre, sadece 1701 yılında inşa edilmiştir. Türbenin kubbesi yaldızlı top pırıltılı mavi çinilerle süslenmiştir. Başlangıçta türbe küçük ve mütevazi bir yer olmasına rağmen, zamanla camilerle süslü bir site haline gelmiştir. Türbenin duvarları mavi çinilerle dekore edilmiştir. İnsanlar buraya dua etmek ve kutsal su içmek için gelirler.

Özbekistan Hiva Muhammed Amin-han Medresesi
Özbekistan Hiva Muhammed Amin-han Medresesi

 

Muhammed Amin-han Medresesi

Itchan-kala bölgesinin ana manzaralarından birisidir. İki katlı bina, 72 x 60 metre ebatlarındadır. 260 öğrenci için tasarlanmıştır. 125 hücre yani khudjras bulunur. Her hücre iki odadan oluşmaktadır ve ikinci katta hücrelere bakan cephe, oda ve sundurmadan oluşmaktadır.

Medrese Hiva hükümdarı Muhammed Amin-han emriyle 1851-1854 yılları arasında inşa edilmiştir. Yapının beş kubbesi ve yan kuleleri bulunur. Cephe sırlı tuğla ile zengin süslemelerle dekore edilmiştir.

Ahşap kapıda oyma süslemeler boldur. Kapıdaki Arapça yazıtta “bu muhteşem bina sonsuza kadar burada kalacaktır” yazılıdır.

Medresenin hemen karşısında, yine şehrin sembollerinden olan yarım kalmış Kalta-Minör bulunmaktadır. Bu da Muhammed Amin-han gözetiminde inşa edilmiştir. Onun yüksekliği 29 metre olmasına rağmen, 70 metre olarak planlanmıştır.

Günümüzde medrese, otel, döviz bürosu ve cafe olarak kullanılmaktadır.

Özbekistan Hiva Sayid Allauddin Türbesi

Sayid Allauddin Türbesi

Itchan-kala tarihi kısmındadır. Sayid Allauddin: Doğunun ünlü aziz ve tasavvuf şeyhlerindendir. Türbenin yapım tarihi kesin olarak bilinmemektedir, zaten birçok kez yenilenmiştir. Ancak tarihçilere göre, ilk olarak 14. yüzyılın ikinci yarısında yapıldığı düşünülmektedir.

Sayid Allauddin, 13. yüzyıl sonunda Hiva şehrinde İslam vaazları vermektedir. Kendisi 1303 yılında ölmüş ve elli yıl sonra mezarı üzerine türbe dikilmiştir. O zamandan bu yana, türbe inananlar tarafından ziyaret edilmektedir. Mozolenin mimarı olarak Amir Kulyal ismi geçmektedir.

Türbenin girişi kuzeydedir. Muhtemelen ilk binada bazı süslemeler bulunmaktadır, ama onlar korunamamıştır.

 

Shergazi-Han Medresesi

Bu medrese, Pehlivan Mahmud türbesinin önünde, Itchan-kala merkezindedir. Medrese: 1718 yılında, Horasan ve Meşhed bölgelerine yapılan baskın sırasında, Shergazi han tarafından ele geçirilen köleler tarafından yapılmıştır.

Han: medresenin inşası tamamlanınca kölelere özgürlük sözü vermiştir. Ama o, inşaatın tamamlanmasını geciktirdiği için, 1720 yılında öfkeli mahkumlar tarafından öldürülmüştür. Onun türbesi medresenin ana cephesinin batı köşesindedir.

Bu medrese: ünlü Türkmen şair Makhtumkuli ve Jawaharlal Nehru’nun okuduğu yerdir.

Özbekistan Shakhrisabz

Özbekistan Shakhrisabz

Şehir; Semerkant şehrine 160 km uzaklıkta, küçük bir vadi içinde, Pamir dağının eteklerinde kurulmuştur. Özbekistan ülkesinin en renkli şehirlerinden birisidir ve büyük yeşillikleriyle ünlüdür.

Şehir: Amir Timur’un doğum yeri ve aynı zamanda babası ile oğullarının gömüldüğü yer olarak önem kazanmaktadır. Hatta; Timur kendisinin de burada gömülmesini istiyordu, ancak Semerkant şehrini başkent yapmak durumunda kaldı, yine de kendi şehrini unutmadı ve küçük vatanına en iyi mimarları ve inşaatçıları göndererek buranın da mamur olmasını sağladı.

Amir Timur: bu harika şehrin “Hoca-Ilgar” denilen komşu köyünde 9 Nisan 1336 tarihinde doğmuştur. Çocukluğunda hayvan çalarken, hükümdar olup Güneybatı Anadolu’dan, Hindistan ve Çin’e kadar uzanan bütün Orta Asya’yı kapsayan ve 500 yıl ayakta kalmayı başaran bir imparatorluk kurmuştur.

Soylu soyundan gelmediği için Özbekler kendisini “Amir Timur” yani “Komutan Timur” olarak isimlendirilirler.

Özbekistan Shakhrisabz
Özbekistan Shakhrisabz

 

Şehrin ekonomisi: pamuk işlenmesi ve tarım makinaları imalatı ve el sanatları üzerine yoğunlaşmıştır. Buraya özgü halı dokuma ve ince nakış ve Özbek kalpakları (tubeteikas) ünlüdür. Ayrıca, Shakhrisabz: uluslar arası şarap yarışmalarında ilk sıraları alan şaraplarıyla ünlüdür.

Evet, bilim adamlarının tahminlerine göre şehir 2700 yıldan daha eskidir. İpek yolu üzerinde bulunduğu için ticari yönden büyük önemi vardır. Ancak, günümüzde bakımlı ve modern bir görüntüsü vardır. Eskiden burası “Shakhrisabz Sogd” antik devletinin başkentiymiş ve “Kesh” adıyla bilinirmiş.

MÖ.329 yılında Büyük İskender; bölgeyi ele geçirince yörede Yunan tanrılarının ve Helenistik kültürün etkileri yerleşmiştir. Çünkü: şehir İskender tarafından kış geçirmek üzere seçilmiştir. Bu arada bir kampanya başlatarak komutanlarını yerel kadınlar ile evlendirerek Doğu-Batı ortak kültürü yaratmaya çalışmış, kendisi de Roxanne isimli kızla evlenmiştir, bu evlilikten doğan oğlu Makedon hanedanının son çar’ı olmuştur.

Takip eden bin yıl boyunca Shakhrisabz: birçok hanedanlığın egemenliği altına girmiştir. 8. yüzyılda ise yöre: Arap ve İslam karşıtı isyanın merkezi haline gelmiştir. Anti Arap hareketinin ünlü lideri Mukanna, 776-780 yılları arasında Sinam dağlarında ölü bulundu. Onun hareketi tarihte önemli bir olay oldu.

Günümüzde şehrin tarihi merkezi UNESCO tarafından Dünya Kültür Mirası Listesine dahil edilerek koruma altına alınmıştır. Çünkü şehrin tarihi merkezi: 15. ve 16. yüzyıllarda Amir Temur ve Temirids egemenliği altında olağanüstü anıtların şehir laik gelişimine tanıklık eden tarihi semtlerden oluşan bir koleksiyonu içermektedir.

Şehirde özellikle: Ak-Saray, Dorut Tilova anıt kompleksi, Kok-Gumbaz camii kalıntıları gezilebilmektedir. Ayrıca: Dorus Siodat türbesi, Shamsad-Dina Kulyala, Gumbazi-Seyidan türbeleri ilgi çeker.

Şehrin büyük bölümü 17. yüzyılda Buhara Emiri Abdullah han tarafından yıkılmış olmasına rağmen, aralarında Ak Saray’ın göz alıcı mavi, beyaz ve altın yaldızlı çini mozaiklerle bezeli kapısının da bulunduğu birçok tarihi yapı varlığını sürdürmüştür. Girişin üstünde bulunan kitabede şu yazılıdır “Eğer bizim gücümüzden şüphe duyarsanız yapılarımıza bakınız”

Günümüzde şehir nüfusu 53.000 kişidir. Deniz seviyesinden yükseklik 622 metredir. Yukarıda da söz ettiğim gibi, şehir yeşillikler içine gömülmüştür ve özellikle meyve bahçeleri ve üzüm bağları yoğundur.

Bu şehri ziyaret etmek için en iyi zaman: ilkbahar ve sonbahar aylarıdır, çünkü yazları çok sıcak, kışları ise soğuktur.

Şehir: Buhara şehrine rakip olacak şekilde el oymalarıyla ün kazanmıştır. Bu el oymaları, genellikle müzelerde görülebilir ve yüksek fiyatla açık arttırma ile satılır.

Özbekistan Shakhrisabz

 

GEZİLECEK YERLER

Özbekistan Shakhrisabz Ak-saray Sarayı
Özbekistan Shakhrisabz Ak-saray Sarayı

 

Ak-saray Sarayı

Yapı Timur döneminden kalmadır ve 30 yıllık süreçte yapılmıştır. Buranın inşasının Timur tarafından emredildiği söyleniyor.

Sarayın yapımı ile ilgili birçok efsane bulunmaktadır. Bunlardan birine göre: Timur, böyle muhteşem sarayı yapmak üzere bir mimar görevlendirir. Mimar Timur’u dinledikten sonra devlet hazinesine girmek için izin ister. İzin verildiği zaman, mimar: altın ile karışık kil bloklar yaparak sarayın yapımına koyulur.

Diğer bir efsaneye göre: Timur, inşaat tamamlandıktan sonra, sarayın dekoratif kaplamasını tamamlatmak için ustalarla konuşur. Ancak, çini ve mozaiklerle binanın kaplanmasında hiç acele edilmez. Çünkü mimar tarafından sarayın ama kemeri merkezine asılan bir zincirin sonradan kaybolduğu tespit edilmiştir.

Daha sonra buna eşit uzunlukta zincir bulunamadı, bir süre sonra mimar aniden giriş kemeri üzerindeki zincirin konulduğu yerde olduğunu gördü ve hemen binanın dekorasyonuna girişti.

Evet bu muhteşem sarayın yapımı 25 yıldan fazla sürdü. Timur, 1404 yılında Shahrisabz şehrinden geçerken, İspanyol elçisi Ruy Gonzales: mimarın yarattığı mucize yapıyı hayretle izlediğini yazmıştır. Ancak bu görkemli sarayın dekorasyonu henüz bitmemişti.

Sarayın genel ölçeği: etkileyicidir. Ana avlu: 120 x 125 metre ebatlarındadır. Yapının genel ebatları ise 240 x 250 metredir. 16. yüzyılda diğer avluların ve sarayın dış cephesi büyütülmüştür. Çok yönlü kaide üzerinde, köşe kuleleri 80 metre yükseklikte iken, ana giriş portalı 50 metre genişliğinde ve kemer 22.5 metre boyundadır.

Sarayın mimari dekorunda: desen ve renklerde geniş bir yelpaze sunulur. Çeşitli teknikler kullanılarak, saray ana portalı başkent Semerkant şehrine dönük olarak yapılmıştır. Zayıf ışık: buradaki dekoratif özellikleri öne çıkarmaktadır.

Tuğla mozaik çalışmasında: renk ağırlığı olarak koyu ve açık mavi kullanılmıştır. Portal niş içinde, çeşitli mozaik ve çini çalışmaları son derece renklidir. Süslemede özellikle Kur’an içeriği zarif kaligrafik yazılar görülür. Dekoratif kaplamanın ortasındaki bir yazıtta Tebrizli usta Muhammed Yusuf Tebrizi ismi ve 1395-1396 tarihleri yazılıdır.

Evet: Ak-saray saray kompleksi: Orta Asya standartlarına göre görkemli bir sivil mimari parçasıdır. Görkemli yapı: şehrin bir kuşatması sırasında yıkılmıştır. Görkemli yapının yıkımı için 17.yüzyılda Buhara hanı Abdullakhan’ın ismi geçer. Bir zamanlar lüks kraliyet sarayı, günümüzde yalnızca sütunlar ve 18. yüzyılın ikinci yarısından kalan ana portal kemeri parçası ile görülmektedir.

Özbekistan Shakhrisabz Ak-saray Sarayı
Özbekistan Shakhrisabz Ak-saray Sarayı

 

Ak-saray Sarayı

Gumbaz camii mavi kubbesiyle dikkat çeker. Cami Amir Timur’un torunu Ulugbek tarafından yaptırılmış ve 19. yüzyılda katedral camiye dönüştürülmüştür. Cami: 1435-1436 yılları arasında, Shamsiddin Kulol türbesi karşısında inşa edilmiştir.

Şehrin en büyük Cuma camisidir. Portaldaki yazıtta, caminin Ulugbek tarafından inşa ettirildiği yazılıdır. Caminin üstü mavi seramik kaplı büyük bir kubbe ile örtülmüştür. Mavi kubbe ismi buradan gelmektedir. Kubbenin çevresindeki beyaz çinilerde ise şu yazılıdır “Egemenlik Allah’ındır, servet Allah’a aittir”

Caminin iç mekan yerleşimi, neredeyse kare ve yeryüzünün her köşesine yönelik dört adet derin nişle dekore edilmiştir. Bütün duvar yüzeyleri, ganch sıva ile kaplanmış, koyu ve mavi süsler boyanmıştır.

Özbekistan Shakhrisabz Kompleksi
Özbekistan Shakhrisabz Kompleksi

 

Dorus-Saidat Kompleksi

Buranın kelime anlamı “güç deposu” demektir.

Burası, Amir Timur’un genç yaşta ölen iki oğlu Cihangir ve Ömer Şah için yaptırılmıştır. Özellikle 1376 yılında büyük oğul Jakhongir’in zamansız ölümünün ardından: Timur tarafından Harzemşahların en iyi mimar ve ustalarına yaptırılmıştır. 1393 yılında Timur’un ikinci oğlu Umarshaykh (Ömer Şeyh), İran’da bir kale kuşatması sırasında öldürülmüş ve buraya getirilerek defnedilmiştir.

Bu kompleks içinde, Amir Timur’un kendisi içinde bir mezar yeri yaptırdığı biliniyor. Ama kader onun Semerkant şehrindeki Gur-Emir türbesine gömülmesini sağlamıştır.
Ancak, Timur’un burada kendisine de bir mezar yeri yaptırdığına dair ayrıntılı bilgi bulunamamıştır. Ancak 1960 yılında küçük bir kız çocuğu; bu mozole kompleksi yakınlarında oynarken, üzerine bastığı yerin çökmesi sonucu açılan çukura düşmüş, çocuk kurtarıldığında buranın Amir Timur için yaptırılan mezar odası olduğu anlaşılmıştır. Mezar odasının duvarlarındaki yazıtta, buranın Amir Timur’un mezar odası olduğu yazılıdır. Ayrıca: oda’da devasa bir lahit bulunmaktadır. Ağırlığı nedeniyle lahitin kapağı zorlukla açılabilmiş ve içinin boş olduğu görülmüştür.

Son bir not: Buhara emiri Abdullakhan güçleri, 16. yüzyılın ikinci yarısında şehre girdiklerinde, buradaki bina da yıkılmıştır. Sadece Jakhongir türbesi kurtulmuştur. Burası 19. yüzyılda yeniden, kubbeli bir salon ve boyalı eyvan ve yükseltilmiş veranda ile, çok bölmeli bir cami yanında inşa edilmiştir.

Özbekistan Shakhrisabz Tilovat Memorial Kompleksi

Dorut Tilovat Memorial Kompleksi

Burası: tasavvufun kurucusu Emir Mentor’un dini lideri Shamsiddin Kulal için: 1370-1371 yılları arasında yaptırılmıştır ve mezar yeri, onun sayısız öğrencisi için saygın bir yer haline gelmiştir.
Şeyh Kulal’ın mezarı: Doruttilovat medresesi binasındadır. Timur’un hükümdarlığı sırasında, Kulal’ın mezarı, oniks mermer levhalarla hazırlanmıştır. Daha sonra Ulugbek hükümdarlığı sırasında ise, üzerine türbe yaptırılmıştır. Portal üzerindeki yazıtta: türbenin Shakhrukh adına Ulugbek tarafından inşa ettirildiği ve 1435 tarihi yazılıdır.

 

Chor-su Çarşısı

Yapı, özel dekorasyonu olmamasına rağmen, merkezi bir kubbe ile sekizgen şekilde, iki ana caddenin kesiştiği çarpraz yola inşa edilmiştir.

 

Hamam

15.yüzyıla tarihlenen hamam sitesinde günümüzde: ısıtmayı sağlayan yer altı borularının ayrıntılı ağı görülmektedir.

Özbekistan Taşkent

Özbekistan Taşkent

Taşkent şehri, sonradan kurulduğu için Buhara ve Semerkant kadar gezilecek fazla yeri yoktur. Özbekistan ülkesinin doğusunda bulunan şehir: Orta Asya’da nüfus bakımından en yoğun şehirlerden birisidir. 1966 yılındaki depremden sonra yeniden inşa edilmiştir.

Şehrin nüfusu: 2.150.000 kişidir ve bu şehri ziyaret etmek isterseniz özellikle İlkbahar ve Sonbahar dönemlerinde gitmelisiniz.

Taşkent: Orta Asya’da yeraltı tren istasyonu hattının bulunduğu tek şehirdir. Ancak istasyonların her biri Özbek sanatçılar tarafından tasarlanmış ve özgün sanat çalışmaları ile dekore edilmiştir.

Gelelim ulaşıma: Buhara ve Taşkent arasındaki uzaklık 320 km dir ve bu uzaklık otobüs ile 4.5 saatlik yolculuk yapmak gerektirir. Öte yandan hızlı tren kullanarak bu yolculuğu 1.5 yapmanız da mümkündür.

Özbekistan Taşkent
Özbekistan Taşkent

Orta Asya Türk tarihindeki yeri düşünüldüğünde, Taşkent şehrine vardığınızda ilk izlenim hayal kırıklığı olacaktır. Ancak, Sovyet mimarisinin yarattığı soğuk havayı atlattıktan sonra, şehrin günümüzde de bozulmamış çok sayıda mimari yapısının bulunduğunu ve Özbekistan ülkesinin kozmopolik 21. yüzyıl başkentinde olduğunuzu hissedeceksiniz.

Taşkent

Bütün İpek yolu şehirleri gibi romantik ve çalkantılı bir tarihe sahiptir. 8. yüzyılda Arap işgaliyle başlayan ve önemli bir ticaret ve kültür merkezi olana kadar devam eden süreç: Cengiz Han ve Moğol akıncılar tarafından yerle bir edilme ve Timur yönetiminde yeniden eski zenginliğine kavuşma ve Orta Asya’nın en zengin şehri haline gelme şeklinde süregelmiştir.

Şehir: 19. yüzyılda Çarlık Rusya’sının eline geçmiş ve şehrin doğusunda Avrupai bir bölge oluşturulmuştur. Ancak, şehrin neredeyse tamamı, gerek 1917 Rus devrimi ardından ve gerekse 1966 yılındaki büyük deprem sonucunda tamamen yıkılmıştır.

Günümüzde, Sovyet planlamacıların bu yıkımların ardından dokunmadan bıraktıkları tarihi şehrin kalıntıları: şehrin batısında camiler, medreseler ve kerpiç evler şeklinde görülebilmektedir. Burakhan Medresesi ve Kaffal Şaşı Türbesi ve iki caminin bulunduğu “Hazreti İmam Meydanı”, 16. yüzyıldan kalmadır. Ayrıca 9. yüzyıldan kalma çarşıda, 2000 yıldan bu yana faaliyet gösteren, büyük “Eski Cuva” çarşısı ilgi çekmektedir. 15. yüzyıldan kalma cami ve 16. yüzyıldan kalma Kukeldaş Medresesi de gezilmelidir. Ayrıca: Abdul kasım medresesi, Chorsu pazarı da ilgi çeker.

Şehirde yöresel lezzetlerden tatmak isterseniz

Samsa böreği öneririm. Bizim talaş böreğine benzemekle birlikte kıymalısı ve peynirlisi bulunmaktadır. Ancak yerin altında tandır kuyusu gibi bir yerde yapıyorlar, bu ilginçtir.

Son bir not: eğer yıldızlı bir gecede gökyüzünün derinliklerini görmek isterseniz, burada bu mümkündür. Çünkü: havada düşük gaz içeriği bulunmaktadır ve bu durum, bu şehri dünya üzerindeki ender şehirlerden biri haline getirmiştir.

Özbekistan Taşkent

Tarih

1966 yılında Taşkent şehrinde büyük bir deprem olmuş ve 300.000 kişi evsiz kalmış ve ardından Taşkent yeniden inşa edilmiş. Bunun için tüm Rusya daki birçok işsiz Taşkent e gelmiş ve şehrin yeniden inşasında çalışmışlar. Bu arada 38 km lik bir metro ağı kurulmuş ve ilk metro burada ortaya çıkmış.
Metroda kosmonavtlar istasyonunu mutlaka görün. Buranın gerçekten ilginç mimarisi ilgi çekiyor.

Amir Timur müzesine gidin.

Amir Timur, bugünkü Özbekistan topraklarında 1300 yılında kendi adıyla büyük bir imparatorluk kurmuştur. 1402 Ankara savaşında Osmanlı topraklarının da bir kısmını imparatorluğuna katmıştır. Orta asya da birçok medrese ve kütüphane yaptırmış, özellikle semerkant a pek çok sanat eseri yaptırarak örnek ve zengin bir şehir haline getirmiştir.
Müzeden sonra alayski pazarına gidin. Burada fındık, fıstık, sebze, meyve çeşitleri çok bol.

Akşam broadway dedikleri istiklal caddesinde gezinti yapın, ressamların yaptıkları resimlere bakın.
Akşam yemeği için bahar restorana gidin (ahunbabaeva str adresindedir) yemekler çok ilginç değil ama restoranın atmosferi ilgi çekicidir. Canlı müzik var.
Yemek esnasında Özbek kızların dans gösterileri yapılıyor. Hem Özbek hem de rus danslarından oluşan şov yaklaşık 1.5 saat sürmektedir.

Özbekistan Taşkent
Özbekistan Taşkent
Özbekistan Taşkent

ŞEHİR MERKEZİNDE GEZİLECEK YERLER

Özbekistan Taşkent Havaalanı
Özbekistan Taşkent Havaalanı

 

Taşkent Havaalanı

Burası günümüzde rahat beklemek için her türlü şeyle donatılmış, 4000 metre uzunluğunda iki pisti olan modern bir uluslar arası havaalanıdır. Alan 2001 yılında yenilenmiştir. Ana terminalin kapasitesi saatte 1000 yolcudur. Merkez terminal dışında 4 uçak otoparkı bulunur. Bunun dışında özel otobüsler ile uçaklar ve terminal arasında yolcular taşınır.

Taşkent Sanat Merkezi-Plaza

Taşkent Amir Temur caddesindedir.
Burada: şehrin turizm özellikleriyle ilgili bilgi, belge ve fotoğraflar bulabilir ve ayrıca hediyelik eşyalar satın alabilirsiniz. Ayrıca: Özbek amatör ve halk sanatları ustaları, yaptıkları seramik, halı, resim, ahşap oyma, takı, dokuma ürünleri vb benzeri ulusal el sanatlarını burada sergiler ve satarlar. Zaten, burada birçok sanat okulu da bulunuyor. Buranın bir diğer özelliği ise, güzel manzarasıdır.

Özbekistan Taşkent Barak Han Medresesi
Özbekistan Taşkent Barak Han Medresesi
Özbekistan Taşkent Barak Han Medresesi

Barak Han Medresesi

Medrese Shaybanid hanedanı döneminde Ulugbek torunu Taşkent valisi Barak Han (1529-1563) tarafından yaptırılmıştır. İnşaat çalışmalarında Semerkant ve Buharalı ustalar çalışmışlardır. Medresenin yan duvarlarında kufi yazısı ile “Allah Büyüktür” ve “Allah Ebedidir” yazılıdır.
Medresede: Hz. Osman’ın dünyaca ünlü Kuran’ı bulunmaktadır ki, bu dünya üzerinde ceylan derisi üzerine yazılmış en büyük iki Kuran’dan birisidir. Diğeri İstanbul’dadır. Bu kuran: 7. yüzyılda yazılmış, kutsal İslam kitabının başlıca kaynağıdır. 353 sayfa ve çok büyük boyutu ile, el yazması olarak Medine, Şam ve Bağdaş şehirlerinde hazırlanmıştır.

Şam şehrinde bulunduğunda Timur tarafından alınarak, buraya yani Orta Asya’ya getirilmiştir. Rus devriminden önce, Saint Petersburg şehrine gönderilmiş ve daha sonra Özbekistan’a geri iade edilmiştir.
Evet, bir efsaneye göre: Hz. Osman bu Kuran’ı okurken öldürülmüştür. Geyik derisi üzerinde kanı lekeleri bulunmaktadır. Öldürüldükten sonra Medine şehrinde muhafaza edilmiştir. Daha sonra ise Şam ve Bağdat şehirlerinde bulunmuştur. Ancak farklı dini hareketler ve mezhepler ve dikkatsiz katipler tarafından bozulmuş, hatta kendisinin kötü niyetli olduğu iddia edilerek, kutsal olarak seçilen parçalar inkar edilmiştir.

Buraya gelen bu kutsal kitap, Semerkant şehrinde:

Önce Bibi hanım türbesi bahçesinde bunun için yapılan dev mermer kürsüde bulundurulmuş, daha sonra ise Amir Timur torunu Ulugbek tarafından Şeyh Khodja Akhrar camisine konulması emredilmiştir. 1868 yılında Semerkant şehri Rus imparatorluğu askerleri tarafından işgal edilince, Zerafshan ilçe başkanı Abramov: bu eşsiz el yazmasını 100 altın ruble ödeyerek satın almış ve ardından bir yıl sonra St Petersburg imparatorluk halk kütüphanesine bağışlamıştır.

Burada: Rus bilim adamları kitabı araştırmışlar ve bunun gerçekten İran topraklarında, 7. ve 8. yüzyıllarda yazılmış olabileceği sonucuna varmışlardır. Aralık 1917 tarihinde Petrograd ulusal ilçesi bölgesel Müslümanlar kongresi: kutsal emaneti geri istedi ve kitap, Rusya Müslüman konseyine teslim edildi ve 1924 yılında Taşkent şehrine geri gönderildi. Ardından ise Semerkant şehrinde, Khodja Akhrar camisine götürüldü. 1941 yılında, Özbekistan Halkları Tarihi Müzesine gönderildi.

Evet: bu kutsal emanetin nasıl bulunduğu konusunda söylenenler şunlardır: Büyük ihtimalle 1393 yılında Amir Timur birliklerinin işgali sırasında bulunmuştur. Başka bir efsaneye göre ise: 15. yüzyılda Şeyh Khodja Akhrar başkanlığındaki tasavvuf topluluğunda iken: Moğol istilaları nedeniyle bölgede sıkıntı yaşanması üzerine bir derviş tarafından ele geçirilince, Kaffal Shashi tarafından Bağdaş şehrine getirildi.
Medrese 1997 ve 2007 yıllarında restore edilmiştir.

Özbekistan Taşkent Alay Bazaar
Özbekistan Taşkent Alay Bazaar
Özbekistan Taşkent Alay Bazaar
Özbekistan Taşkent Alay Bazaar

Alay Bazaar

Burası büyük ipek yolu üzerinde oriental bir markettir. Evet Alay Bazaar: Taşkent şehrinin en eski kapalı çarşılarından birisidir. Çarşı: muhtemelen 12. ve 13. yüzyıllar arasındaki bir dönemde Doğu Türkistan’a giden ticaret yolu üzerinde Fergana vadisinde kurulmuştur. İlk kurulduğunda çoğunlukla et ve canlı hayvan ticareti yapılıyordu.

Rusya işgal döneminde, çarşı eski şehrin bir sınırı olarak görülmüştür. 19. yüzyılda ise halk arasında en çok ziyaret edilen yer haline gelmiştir. Ancak, çarşı son dönemlerde modernize edilmiştir. Burada: yöreye özgü tatlılar, meyve ve diğer gıdaları bulup satın alabilirsiniz. Ayrıca, gümüş ve altın takılar da satılır.

Özbekistan Taşkent Emir Timur Meydanı
Özbekistan Taşkent Emir Timur Meydanı
Özbekistan Taşkent Emir Timur Meydanı

Emir Timur Meydanı

Taşkent şehir merkezindeki bu meydanın öyküsü: 19.yüzyılda Rus imparatorluğu döneminde, Taşkent şehri Türkistan askeri komutanlığının merkezi iken başlamıştır. Yani 1882 yılında M.Chernyaev’in emriyle kurulmuştur.

Meydanda: kadın-erkek spor salonu, normal bir okul, devlet bankası binaları bulunmaktadır. Ayrıca: meydan çevresi oteller, Hukuk fakültesi, Emir Timur Müzesi ve Forumlar Sarayı yani Taşkent şehrinin en görkemli mimari yapılarıyla çevrilidir.

Özbekistan Taşkent Emir Timur Heykeli
Özbekistan Taşkent Emir Timur Heykeli
Özbekistan Taşkent Emir Timur Heykeli

Emir Timur Heykeli

Meydanın en ilgi çeken objesi: Emir Timur heykelidir. Heykel meydanın sağ bölümündedir. 14. yüzyılda Hindistan’dan Akdeniz’e kadar 27 ülkeden oluşan büyük bir imparatorluk kuran Emir Timur onuruna bu heykel yapılmıştır. Heykeltıraş İlkhom Jabbarov tarafından yapılan bronz anıtta, Emir Timur at üzerinde geleneksel kıyafeti ile görülmektedir. Anıt üzerinde, Emir Timur’un ünlü sözü “Güç adalet ise” dört dilde yazılmıştır.
Anıtın çevresinde küçük bir park bulunmaktadır.

Özbekistan Taşkent Forumlar Sarayı

Forumlar Sarayı

2009 yılında yapılmıştır. Burada önemli devlet ve uluslar arası etkinlikler düzenlenmektedir. Yapı, yalnızca mimarisi ile değil, aynı zamanda boyutu ile de etkileyicidir. Yüzölçümü yaklaşık 10 bin m karedir. Yapının dışı, görkemli sütunlarla süslüdür, ancak saray mimarisinin en etkileyici yeri, kubbesidir. Kubbe 48 metre yüksekliğe ulaşır ve kubbenin doruğu “leylek” figürleri ile süslenmiştir.

Özbekistan Taşkent Hukuk Fakültesi

Hukuk Fakültesi

Amir Timur meydanının karşısındaki bu yapı, 19. yüzyıla ait tarihsel bir yapıdır. Yapı Türkistan valisi Kaufman’ın emriyle yapılmıştır. Ancak yapıldıktan sonra uzun süre kadın spor salonu olarak kullanılmıştır. Sovyet döneminde ise, burası “Taşkent Devlet Üniversitesi” olmuştur. Yapının sağ yanı “Tarih Fakültesi” ve sol yanı ise “Hukuk Fakültesi” olmuştur. Bağımsızlık ilanından sonra ise, yapı “Hukuk Fakültesi” olmuştur.

Özbekistan Taşkent Amir Timur Müzesi
Özbekistan Taşkent Amir Timur Müzesi
Özbekistan Taşkent Amir Timur Müzesi

Amir Timur Müzesi

Pazartesi günleri hariç her gün açıktır ve saat: 10.00-17.00 arasında gezilebilir.
Müze 2006 yılında bugünkü yerinde: Amir Timur’un 660. yıldönümünde kurulmuştur. Müzenin görkemli binası, oryantal mimari tarzında güzel bir yapı örneğidir. Yuvarlak yapı, tepesinde büyük mavi bir kubbe ile süslenmiştir. Binanın çevresinin tamamında zarif sütunlar ilgi çeker. Müzenin pencereleri kemerli nişler şeklindedir. Binanın cephesi ise zengin dekore edilmiştir.

Müzede bölgenin geçmişi hakkında yaklaşık 3000 nesne bulunduğu söyleniyor. Bunlar arasında önem kazananlar şunlardır: benzersiz el yazması kitaplar, silahlar, eski giysiler, mutfak eşyaları ve çeşitli sikkeler. Timur dönemine ait askeri giysiler, müzik aletleri, Ulugbek astronomi aletleri de mutlaka görülmelidir.

Ayrıca, dönemin yaşam ve faaliyetlerine ait tablolar ve tarihi belgeler de görülebilir. Ama özellikle müzede, minyatür tarzında büyük bir duvar resmi dikkati çeker. Bu resim “Büyük Timur-Büyük Yaratıcı” adı altında 1996 yılında Özbek sanatçı gurubu tarafından yapılmış ve onun doğumundan ölümüne kadar olan hayatı yansıtılmaktadır. Burayı ziyaret ederseniz, zemin kattaki merkez salonda bulunan Osmanlı dönemine ait “Kur-an” ı mutlaka görmenizi öneririm.

Taşkent Saat Kulesi

Meydanda bulunan en önemli mimari anıttır. 1947 yılında yapılan anıt, Taşkent şehrinin sembolü olmuştur. Taşkentlilerden biri, mesleği saatçi olarak savaşa katıldığında Almanlara ait Allenstein şehrinde ünlü saat mekanizmasını geliştirmiştir ve bu anıt onun adına atfedilmiştir. Yapının dışı: ünlü Özbek usta Shirin Muradov tarafından dekore edilmiştir.

Eğlence Merkezi

Emir Timur meydanı yakınlarında: şehir hayatında çok popüler olan bir sinema-tiyatro ve eğlence merkezi bulunmaktadır.

Özbekistan Taşkent Sanat Galerisi
Özbekistan Taşkent Sanat Galerisi
Özbekistan Taşkent Sanat Galerisi

Taşkent Sanat Galerisi

Büyük Turon str adresindedir. Pazartesi hariç her gün açıktır ve saat: 11.00-17.00 arasında ziyaret edebilirsiniz.
2004 yılı Ağustos ayında açılan galeri, şehir merkezinde bağımsızlık meydanı yakınındadır. Ancak galerideki sanat koleksiyonu 1994 yılında toplanmaya başlamıştır. 3500 m karelik alana yapılan galeride 15 oda bulunur. Bunların yanı sıra, konferans salonu, küçük bir sinema salonu, kütüphane ve stüdyo bulunmaktadır.

Ayrıca küçük bir kafeterya ve hediyelik eşya dükkanı da bulunur.
Galeride: 20. yüzyıl boyunca Özbek sanatçıların yaptıkları resimleri görebilirsiniz. Ayrıca, galeri sıkça yabancı sanatçıların eserlerinin geçici sergilerine ve diğer kültürel etkinliklere de ev sahipliği yapmaktadır.

Özbekistan Taşkent Ebul Kasım Medresesi
Özbekistan Taşkent Ebul Kasım Medresesi

Uygulamalı Sanatlar Merkezi-Ebul Kasım Medresesi

Burası, Özbekistan’da büyük ilgi gören geleneksel el sanatlarını (ganch oyma, maden oymacılığı, altın dikiş-nakış gibi) geliştirmek için kurulmuştur. Burada bir dizi sergiler, festivaller ve etkinlikler düzenlenir.
Merkezin bulunduğu bina: 19. yüzyılın ortalarında Abulkasym Eshan tarafından yaptırılmıştır. Kendisi: 19. yüzyılın ikinci yarısında, Ruslara karşı ayaklanmalar sırasında kent sakinlerini korumuş ve bu yüzden bilge ve aydın bir insan olarak kent sakinlerinden saygı görmektedir.

Medresenin buraya inşa edilmesi hakkında bir efsane bulunmaktadır. Söylenenlere göre: Peygamberimizin sakalının birkaç tüyü, burada saklanmıştır. Bu yüzden, medrese bu kutsal yere inşa edilmiştir. Zamanla, bu kutsal medrese Muyi Mubarek Hanaka camisi olmuştur. Evet medrese dikdörtgen avlusu ile tipik bir ortaçağ yapısıdır. İki katlı bina çevresinde öğrenci odaları ve öğrenme odaları yani derslikler bulunur.
Medrese: Rus işgali sırasında bir sur olarak kullanılmış, bağımsızlığın ardından Ruslar ile kentliler arasındaki barış antlaşması burada imzalanmıştır. Günümüzde bina uygulamalı sanatlar ulusal merkezine ev sahipliği yapmaktadır.

Özbekistan Taşkent Chorsu Bazaar

Chorsu Bazaar

Çarşı, yüz yıldan fazla geçmişe sahip olmasına rağmen, hep aynı yerde yani Juva ana meydanında bulunmuştur. Sıcak ve kuru Asya iklimi sonucu ısı ve tozdan korunmak için çarşı büyük kubbeli binalar şeklinde yapılmıştır. Günümüzde mavi kubbe ila taçlandırılmış ticaret salonları eşsiz ve aynı zamanda karmaşıktır. Çarşının orta kısmı neredeyse 300-350 metre çapında, oryantal süs desenli ana muhteşem kubbe ile kapalıdır.

Evet, çarşı üç katlıdır ve bir asansör bulunur. Dükkanlar orta ve üst katlardadır. Burayı ziyaret ederseniz: taze meyveler, kurutulmuş meyveler, ekmek, taze et (özellikle at etinden yapılmış sosis), kehribarlı sarı pilav, kokulu ızgara et, sıcak çorba tadabilirsiniz. Öte yandan, burada el sanatı ürünleri ve hediyelik eşya satan dükkanlar da bulunur.

Özbekistan Taşkent Hast İmam Meydanı
Özbekistan Taşkent Hast İmam Meydanı
Özbekistan Taşkent Hast İmam Meydanı

Hast İmam Meydanı

Burası Taşkent şehrinin dini merkezidir. Burası: 1966 yılındaki büyük depremde yıkılan saz ve çamur evlerin bulunduğu bir mahalledir.
Meydan: Taşkent şehrinde, ünlü bilim adamı, Kur’an ve hadis bilgini, şair ve sanatkar Hazrati İmam türbesinin yanındadır.
Meydanda bulunan anıtlar ve yapılar şunlardır: Barak Han Medresesi, Tilla Şeyh Camii, İmam Buhari medresesi, İslam Enstitüsü.

Öte yandan, Orta Asya Müslümanlarının ruhani lideri müftü de, burada yerleşiktir. Ayrıca zengin bir kütüphane vardır. Halife Osman’ın ünlü Kuran’ı burada muhafaza edilmiştir.

Meydanda bulunan “Hz İmam Camisi” 16. yüzyıl mimari tarzında, 2007 yılında inşa edilmiştir. Farklı ülkelerden getirilen birçok egzotik ağaç, çalılar ve çiçekler, kompleksin topraklarına dikilmiştir. Bahar, yaz ve sonbahar döneminde, burada leylekler görülür. Geceleri yapılar özel olarak aydınlatılırlar ve burada oryantal bir masalımsı hava oluşturulur.

Hazrati İmam Kompleksi

Bilgin imam Qaffal kül-Shashi yani Khazrati (Khasti) imamın burada gömülü olduğu söyleniyor ve o yüzden bu ismi almıştır. Burası: yöre insanı tarafından kutsal olarak kabul edilmektedir. Kompleks: şehirde çok sayıda ev ve binalar arasında gizli kalmış iken, 2007 yılında tamamen restore edilmiştir.

Özbekistan Taşkent Mustakilik Maydoni
Özbekistan Taşkent Mustakilik Maydoni
Özbekistan Taşkent Mustakilik Maydoni
Özbekistan Taşkent Mustakilik Maydoni

 

Bağımsızlık Meydanı-Mustakilik Maydoni

Meydan şehir merkezindedir ve Taşkent sakinleri için popüler bir dinlenme yeridir. Şehrin en güzel havuzları buradadır.
1865 yılında meydan yakınlarında Hokand Han’ın sarayı bulunmaktadır. 1865 yılında Hokand Hanlığı tasfiye edilince buraya Rus idaresi ve Türkistan genel valisi için bir ikametgah yapılmasına karar verildi. Daha sonra geniş bir bahçe içinde, bu rezidans “Beyaz Saray” seçildi.

Sovyet döneminde: meydan “Lenin Meydanı” için seçildi ve meydanın merkezine “Lenin Anıtı” dikildi. Yapılan havuzlar ile meydan bu dönemde hızla gelişmeye başladı. 1991 yılında bağımsızlık ilan edilince, Lenin meydanının ismi “Bağımsızlık Meydanı” yani “Mustakilik Maydonu” olarak değiştirildi. Lenin anıtı yerine, bir “Bağımsızlık Anıtı” dikildi.
Günümüzde: 1 Eylül tarihindeki “Özbekistan Bağımsızlık Günü” ve 1 Ocak tarihindeki “Yeni Yıl” kutlamaları burada düzenlenmektedir. Meydanda: müzisyenler, palyaçolar, dansçılar sürekli bulunur. Yeni yıl kutlamalarında ise, buraya “Yeni yıl ağacı” yerleştirilir.

Meydanın merkezinde: huzur ve sessizliği sembolize eden ve leylek heykelleri bulunan 16 mermer sütunlu bir köprü görülür. Yeşil bölgeler ve bunların her iki tarafında uzanan havuzlar, Bağımsızlık Anıtına kadar uzanır. “Anavatan Sembolü Anne” heykeli de, kucağında bir bebek tutan kadın figürü olarak burada görülebilir.
Evet, bu büyük ve popüler meydan 12 hektarlık bir alanı kapsamaktadır. Bu alanda: hükümet yapıları ve idari kuruluşların binaları bulunur.

Özbekistan Taşkent Özbek Senato Binası

Özbek Senato Binası

Bağımsızlık anıtının güneyindedir. Ancak 2003 yılında Özbek Meclisi yeni binasına taşınmış ve burası “Ali Şir Nevai” kütüphanesi olmuştur. Yapı; klasik tarzda inşa edilmiştir. Merkezi giriş, revaklı sütunlarla süslenmiştir.
Senato binasının hemen karşısında: hükümet binaları ve kamu daireleri bulunur. Bir binada ise, Özbekistan Bakanlar kabinesi bulunur.

Özbekistan Taşkent Park
Özbekistan Taşkent Park

Park

Meydanın merkezindeki sütun dizisinin diğer tarafında, idare binaları karşısındadır. Bu park alanında Dünya Savaşında ölen askerler anısına anıt bulunmaktadır. Sokağın her iki yanında, ahşap oyma sütunlarla desteklenmiş galeriler görülür. Bu galerilerde: II. Dünya savaşında vatanı için ölen Özbekistanlıların isimlerinin yazılı olduğu kitaplar bulunur. Sokak önünde ise, sönmez bir alev ve matemli anne figürü görülür. Bu matemli anneye, her yıl 9 Mayıs tarihinde çiçekler bırakılır. Park alanının sınırlarında, Ankhor nehir kanalı boyunca ise şehirdeki bankaların tümü sıralanmıştır.

Özbekistan Taşkent Hoca Akhrar Camii
Özbekistan Taşkent Hoca Akhrar Camii
Özbekistan Taşkent Hoca Akhrar Camii

Cuma Camii-Hoca Akhrar Camii

Şehirdeki ilk Cuma camisi, şehrin antik merkezinde (shakhristan) en yüksek noktada 819 yılında kurulmuştur. Bu yüksek konumu nedeniyle: devrim öncesinde çevresindeki tek ve iki katlı evler nedeniyle bütün şehirden görülebilmektedir.
Ancak farklı dönemlerde restore edilerek günümüze kadar tamamen değişmiştir.

Özellikle: 1868 depreminin ardından cami 20 yıl tahrip olmuş şekilde bırakılmış ve 1888 yılında restorasyonu için Rus imparatoru tarafından para tahsis edilmiştir. Ancak, Sovyet döneminde camiye el konulmuş ve Milli Eğitim Bakanlığı için bir idare binası olarak kullanılmıştır.
Caminin ismi: ortaçağ dönemi tasavvuf liderlerinden Hoca Akhrar’dan gelmektedir. Cami: doğu yönüne açık bir kubbe ve kemer açıklığı ile, kutsal kabe’yi temsil sembolize eden küp formunda inşa edilmiştir.

Özbekistan Taşkent Kaffal-Shashi Türbesi
Özbekistan Taşkent Kaffal-Shashi Türbesi

Kaffal-Shashi Türbesi

Kaffal Shashi: bu bölgede doğmuştur. O bir İslam alimi, şair ve mistikdir. 16. yüzyılda inşa edilen türbesi, Müslümanlar için popüler bir ziyaret yeri haline gelmiştir. Türbenin giriş kısmının yüksekliği 12 metredir. Giriş “Kuran”dan alınan bir alıntı ile dekore edilmiştir. Bu yazı “bu yazıtı okuyacak herkes benim için dua etsin” dir. Türbenin sağ girişinde yerleştirilen bölümde, Kaffal Shashi’nin öğrencileri ve takipçilerinin mezarları bulunmaktadır.

Özbekistan Taşkent Kukeldash Medresesi
Özbekistan Taşkent Kukeldash Medresesi
Özbekistan Taşkent Kukeldash Medresesi

Kukeldash Medresesi

Burası şehrin tarihi bölümündedir. 1587-1591 yılları arasında ünlü devlet adamı Kul-baba Kukeldash tarafından yaptırılmıştır.
Kendisi Taşkent vezirinin süt kardeşidir ve bu lakabın kelime anlamı “Kukeldash” olarak geçmektedir. Böylece: Derviş han, Taşkent vezirinin üvey kardeşi olmuştur. Medrese 18. yüzyılda tüccarlar için kervansaray olarak kullanılmıştır. 19. yüzyılda ise Hokand hanları için bir kale görevi yapmıştır.

1865 yılına kadar medrese, kamu infaz alanı olarak kullanılmıştır. İnsanların ahlakını güçlendirmek amacıyla sadakatsiz bulunan eşler, taşlarla kaplı zeminde cezalandırılmışlardır.
Günümüzde restore edilen medrese, medrese işlevini sürdürmektedir ve burada yaşayan öğrenciler bulunmaktadır. Yapının dekorasyon ve yazıtlarının büyük kısmı kaybolmuştur.

Özbekistan Taşkent Uygulamalı Sanatlar Müzesi
Özbekistan Taşkent Uygulamalı Sanatlar Müzesi
Özbekistan Taşkent Uygulamalı Sanatlar Müzesi
Özbekistan Taşkent Uygulamalı Sanatlar Müzesi

Uygulamalı Sanatlar Müzesi

Yakkasaray ilçesinde, Rakatboshi adresindedir.
Hergün saat 09.00-21.00 arasında açıktır.
Uygulamalı sanatlar müzesi: Özbekistanlı sanatçıların eserlerini ilk olarak 1927 yılında I. Taşkent Sergisinde sergilemiştir. Başlangıçta el sanatları müzesi olarak adlandırılmasına rağmen, 1997 yılında devlet statüsü verilmiş ve bugünkü adını almıştır.

Müzede: el yapımı nakış, başlıklar, takı, halı ve 19. yüzyılın başından itibaren günümüze kadar olan sürece ait diğer işçilik örnekleri sergilenmektedir. Müzede yaklaşık 7 bin nesne bulunduğu söylenmektedir.

Müze, bir zamanlar Rus diplomat Alexander Polovtsev’e ait bir sarayda yer almaktadır. 19. yüzyılda yapılan bina, mimari ve dekoratif sanatlar için bir örnektir. Zengin süslemeler dikkat çeker. Dekoratif alçı süslemeler yanında, ahşap oymacılık ve boyama işleri, Özbek ustalara aittir. Dünya savaşında savaş mahkumları, bu binada teslim edilmiştir. Rus devriminin ardından 20. yüzyılın başında ise bina yetimhane olarak kullanılmıştır.

Müze 3 guruba ayrılmaktadır

1’nci Gurup: Eski gelenekler ve okullara ilişkin uygulanan sanat eserleri.
2’nci Gurup: Geleneksel esnaf yöntemleri esas alınarak, 19. yüzyılın ikinci yarısından itibaren oluşturulan işler.
3’ncü Gurup: Modern sanat gelişiminin temelinde, renkli süslerle bezenmiş modern sanat eserleri.

Evet müzeden: Özbek ustaları tarafından yapılan resim, grafik, porselen, halı, nakış, kumaş, takı, sikkeler, vernikli minyatür hediyelik eşyalar satın alabileceğiniz bir de hediyelik eşya dükkanı bulunuyor.

Özbekistan Taşkent Sanat Müzesi
Özbekistan Taşkent Sanat Müzesi
Özbekistan Taşkent Sanat Müzesi
Özbekistan Taşkent Sanat Müzesi

Sanat Müzesi

Movarounnakhr str adresindedir.
Salı günü hariç her gün açıktır ve saat 10.00-17.00 arasında ziyaret edilebilir.
Özbekistan Devlet Sanat Müzesi: 1918 yılında kurulan bir fon tarafından bir kısım eserin toplanmasıyla oluşmuştur. Bu 100 eser içinde Prens Romanov ve diğer özel koleksiyonlardan elde edilen Rus ve Batı Avrupalı ustaların heykelleri, tabloları, çizimleri ve porselenler bulunmaktadır. Müze 1935 yılında devlet müzesi statüsünü kazanmıştır.

Müzenin ilk sergisi, Prens Romanov’un eski sarayı olan “Halk House” da açılmıştır. 1974 yılında orası yıkılınca, müze burada ziyarete açılmıştır. Müzenin bu yeni binası: dış cephesi alüminyum levhalar ile kaplı metaller ile karelere bölünmüş ve mimar olarak Abdulov, Nikiforov ve Rosemblum görev yapmışlardır. Bina büyük bir küp şeklindedir ve bu tasarım o zamanlar için pek alışılmış değildir.
Binanın alt kısmı ve girişi: cilalı gri mermer ile dekore edilmiştir. Konforlu iç mekan aydınlatmasında, parlak güneş ışığı yoğun olarak kullanılır.

Evet, bu müzede: Özbekistan güzel sanatlar tarihinin yüzyıldan fazla geçmişinin yolu gösterilmektedir. Ayrıca: Özbekistan antik ve erken Ortaçağ sanatı, mimari dekorasyon, nakış, halı, kumaş, bakır ürünleri, altın nakış, takı ve benzeri değerli sergiler bulunmaktadır. Doğu sanatı: Çin, Hindistan, Japonya, Güney Kore ve İran sanat eserlerini içerir.

Bu koleksiyonlarda: bronz, porselen, fildişi, ahşap oymalar, müzik aletleri, halı, heykeller bulunur.
Müze, ayrıca 15-20. yüzyıllar arasındaki döneme ait Rus sanat eserlerinin zengin bir koleksiyonuna da sahiptir. Özellikle: I.Nikitin, F.Kükrer, D.Levitzky, V.Borovikovsky gibi sanatçıların resimleri ilgi çeker.
Müzede, Batı Avrupa İtalyan, İspanyol, Alman, Hollanda, Flemen, Fransa ve İngiliz güzel sanatlarına ait de çeşitli eserler bulunmaktadır.

Özbekistan Taşkent Jeoloji Müzesi
Özbekistan Taşkent Jeoloji Müzesi
Özbekistan Taşkent Jeoloji Müzesi

Jeoloji Müzesi

Mirabad ilçesinde Shevchenko str adresindedir.
Pazar günü kapalıdır, diğer günlerde saat 09.00-17.00 arasında ziyaret edilebilir.
Jeoloji m üzesi, Taşkent şehrinde eşsiz ve benzersiz bir kültür tesisidir. 1988 yılında açılmıştır ve burada değerli taşlar, mineraller, arkeolojik ve paleontolojik buluntular sergilenmektedir. Bunlar, Özbekistan’ın doğal kaynaklarının zenginliğini temsil eder.
Müzede yaklaşık 50 bin nesne bulunduğu söyleniyor. Nesneler: kayalar, mineraller ve arkeolojik buluntular şeklinde bölümlere ayrılıyor ve toplam 12 salonda görüşe sunuluyor.

Özbekistan Taşkent Televizyon Kulesi

Televizyon Kulesi

Kule, Orta Asya’nın en yüksek yapısıdır. Toplam 375 metre yüksekliktedir. İnşaat 1979 yılında başlamış ve 1981 yılında tamamlanmıştır. 9 büyüklüğünde depreme dayanacak şekilde yapılmıştır. Kule kafesi: gövde binasını sabitleyecek şekilde ve hafiflik hissi veren üç eğimli bölüm ile desteklenmiştir. Kulenin 220 metre yükseklikteki bölümü: uydu tv, hücresel ve çağrı iletimi için kullanılmaktadır. Kuleden 5 televizyon ve 4 radyo yayını yapılmaktadır. Ayrıca Meteoroloji istasyonu görevi görür. Kule: 3 yüksek hızlı asansör ile donatılmıştır. Bunların yükselme hızı, saniyede 4 metredir.

Kulenin lobisi: Buharbaev tarafından yapılan Floransa ve Roma tarzındaki bir mozaik pano ile süslüdür. İki tane döner restoran vardır. Bunlardan: 150 metre yükseklikte mavi salon bulunur. Her salonda 60 koltuk vardır. Bu restoranlar Özbek ve ayrıca Avrupa mutfağı yemek kültürü ürünlerini sunarlar.
Eğer şehrin muhteşem manzarasını izlemek isterseniz, gözlem güvertesine çıkmalısınız. Giriş parası ödeyerek asansöre binin ve 100 metrelik bölümdeki seyir alanına çıkın.

Orada dünyadaki diğer uzun kulelerin maketlerini görebilirsiniz. Ayrıca her taraf cam olduğu için şehrin panoramik manzarasını izleyebilirsiniz. Aslında en tepeye de çıkılıyor. Küçük bir ücret daha ödeyerek en tepeye de çıkabilirsiniz. Oradan manzara daha muhteşem görülüyor ancak aynı zamanda ürkütücüdür. Hem çok yüksek, hem açık alan. Ayrıca ayak basılan yer kapalı değil, metal borular üzerinde yürünüyor.

Özbekistan Taşkent Tarih Müzesi
Özbekistan Taşkent Tarih Müzesi
Özbekistan Taşkent Tarih Müzesi
Özbekistan Taşkent Tarih Müzesi

Tarih Müzesi

Raşidov Avenue adresindedir.
Özbekistan Tarihi Devlet Müzesi: şehir merkezinde Raşidov caddesindedir. Pazartesi günü kapalı müze, diğer günlerde saat 10.00-17.00 arasında ziyaret edilebilir.
Müze 136 yıl önce kurulmuş, Orta Asya’nın en eski müzelerinden birisidir. Bina 4 katlıdır.
Birinci katta: Periyodik aralıklarla düzenlenen çeşitli temalı modern sergiler bulunmaktadır. Ayrıca 50 kişilik sinema ve konferans salonu bulunur.
İkinci katta: eski çağlardan itibaren Timur dönemine kadar olan Özbekistan tarihi anlatılmaktadır. Burada: Orta Asya’da o zamanlardaki bilim, şiir, ticaret ve bayındırlık araçları, aynalar, takılar, ev eşyaları görülmektedir. Bu bölümde 2003 yılında Özbek sanatçı Alisher Alimkulova tarafından yapılan parlak renkli duvar ilgi çekmektedir.

Müzenin en değerli eseri

Sel-Ungur mağarasında bulunan ilkel insanın kalıntılarıdır. Özbek arkeologlar 90’dan fazla mağarada araştırma yapmışlardır ve bunların en ünlüsü “Selengur” mağarasıdır. Buradaki ilk insanın, günümüzden 1.5 milyon yıl önce yaşadığı anlaşılmıştır. Çünkü bu mağarada, 1985 yılında bilim adamları tarafından “Neandertal” insan kalıntısı bulunmuştur.
Ayrıca, Fergana vadisinde bulunan ve MÖ.2 bin yıllarına tarihlenen iki taş yılan heykeli, 6-8. yüzyıllara tarihlenen Buhara valilerinin saray dekoru ve Afrosiab yerleşim yerinde bulunan 8.yüzyıla ait duvar resmi, 10.yüzyıldan kalma Oburdon köyünde bulunan ahşap sütun oymadır.
Müzenin Budist dönemi bölümünde: Fayaz-Mayor Budist tapınak kompleksinde 1969 yılında bulunan ve üçlü olarak adlandırılan: “iki keşiş” (1 ile 4. yüzyıllar arasına tarihlenmektedir) ve Buda antik heykelidir.

Müzenin para koleksiyonu da ilgi çeker.

Bu koleksiyonda bulunan paralar: MÖ.5. yüzyıl ile 19. yüzyıl arasındaki dönemi kapsamaktadır. Bunlar arasında: Akhaemenids sikkeleri, Büyük İskender sikkeleri, Yunan Baktria kralları sikkeleri özel öneme sahiptir. Ayrıca: Samaniler, Karahanlılar, Cengiz Han dönemi, Timur dönemi ve ortaçağın diğer hanedanlarına ait sikkeler de bulunur.

Dördüncü katta: 19. ve 20. yüzyıl nesneleri bulunur. Bunlar arasında, ilk tiyatro biletleri, filmler, fotoğraflar ve gazeteler bulunur. Ayrıca Özbek güreş ve tenis şampiyonlarının madalyaları da burada sergilenmektedir. Ayrıca 8848 metre yükseklikteki Everest Tepesi zirvesine 22 Mayıs 1998 tarihinde Özbek bayrağını diken dağcılar da burada anılmaktadırlar.
Müze altında bulunan hediyelik eşya dükkanından: nakış, halı, minyatür ve seramik el sanatı ürünleri satın alabilirsiniz.

Özbekistan Taşkent Demiryolları Technics Müzesi
Özbekistan Taşkent Demiryolları Technics Müzesi

Demiryolları Technics Müzesi

Turkiston Str adresindedir.
Pazartesi ve Salı günü hariç açıktır ve saat 09.00-21.00 arasında gezilebilmektedir. Kendi türünün dünyadaki ilginç örneklerinden birisidir.
Müze, Özbekistan’da demiryollarının yüzüncü yılı anısına, 1989 yılında açılmıştır. Açık havada müzede buhar ve dizel motorlu lokomotifler sergilenmektedir. Bu lokomotifler, uzun zaman önce ülke genelinde faaliyet sürdürmüşlerdir. Müzede 18 dizel ve 3 elektrikli lokomotif müze ziyaretçilerine tanıtılıyor.
Müzenin en ilginç yanı: hem yetişkinler hem de çocuklar için kullanılan çocuk demiryolu gezi trenidir. Bu tren ile ziyaretçiler yaklaşık 1 km lik parkurda tur yapmaktadırlar.

Özbekistan Taşkent Memorial Shahidlar Hotirası
Özbekistan Taşkent Memorial Shahidlar Hotirası
Özbekistan Taşkent Memorial Shahidlar Hotirası

Zulüm ve Baskıların Kanıtı Müzesi-Memorial Shahidlar Hotirası

Taşkent Tv kulesi yakınlarında, Amir Temur str adresindedir.
Müze: baskılar ve zulümler sonucu öldürülen veya hapsedilen insanların anısına, küçük bir park alanında kurulmuş ve 2002 yılında ziyarete açılmıştır. Aynı gün yani 31 Ağustos günü “Politik Baskı Kurbanlarını Anma Günü” olarak kutlanmaktadır.
Rus imparatorluğu, Orta Asya’da sömürge faaliyetlerini sürdürürken, 1860’lı yıllarda kendi topraklarında özgürlük için mücadele eden halk ayaklanması ile karşılaştılar.

Ekim devriminden sonra ise, bağımsız bir Özbekistan için oluşan umutlar, Stalin rejimi döneminde en kanlı şekilde bastırıldı. On binlerce insan tutuklandı ve bunların büyük bölümü kamplarda öldü.
Müzede: bütün bu tarihsel olaylar, mahkumların yaşadığı kamplar ve cezaevi maketleri bulunmaktadır. Sergilerde ayrıca fotoğraflar, belgeler, kişilerin eşyaları da görülür. Ayrıca; vatana ihanet etmekle suçlananları tutuklamaya gelen, İçişleri Halk komiserliğinin bir aracı da sergilenmektedir.

Burası, Özbekler tarafından kutsal olarak kabul edilir. Çünkü adalet ve bağımsızlık için savaşan atalarının anısına yapılmıştır ve özellikle genç kuşakları eğitmek için kullanılır. Özbeklere göre, siyasi ve ekonomik reformları yapmak, demokratik bir devlet kurmak, dünya güçleriyle eşit durmak için; parlak ve karanlık tarihin sayfalarını analiz etmek ve geçmişten gerekli dersleri almak gerekir. Müzede, her kayıp ruh bir dikilitaş şeklinde betimlenmiştir. Ayrıca yine bu park alanında acı çeken insanların belleklerinin muhafazası için bol miktarda çiçek ekilidir.

Özbekistan Taşkent Former Residence
Özbekistan Taşkent Former Residence
Özbekistan Taşkent Former Residence

Prens Romanov Sarayı-Former Residence

Burası 1891 yılında mimarlar Benoit ve Geyntseltmans tarafından Prens Romanov için bir rezidans olarak yapılmıştır. Kendisi İmparator Nicholay I’in torunudur ve 1918 yılında ölümüne kadar burada yaşamıştır. Ancak, ilk gelişi 1877 yılında kraliyet ailesi tarafından buraya sürgün edilmesidir.

Saray: modern tarzda inşa edilmiştir. Zarif bina: zengin oyma ızgaraları, alışılmadık biçimdeki pencereleri, kuleleri ve diğer dekoratif unsurlarıyla dikkat çekmektedir. Ön giriş: bronz geyiklerin ve köpeklerin avlanma sahneleri ile dekore edilmiş bölümden yapılmaktadır. Binanın arka tarafında büyük bir bahçe bulunur. Bahçe: Taşkentli botanikçi ve eczacı Krause tarafından hazırlanmıştır.
Özellikle, sarayın iç dekorasyonu ilgi çeker.

Burada özel ikamet salonları, oyma korniş ve altın resimlerle dekore edilmiş, koyu meşe ile kaplanmıştır. Sol yanda: bilardo salonu, kütüphane, yemek salonu, bir sera ve Japon bahçesi bulunur. Binanın kanatlarından birinde: Rus prensi, tuttuğu yaban hayvanlarını barındırdığı bir hayvanat bahçesi bulunmaktadır ve burası Pazar günleri halka açıktır.

Evet Prens Romanov, kaldığı sürede Taşkentliler arasında çok popüler oldu. Şehirde ilk pastane ve ilk sinemanın açılmasına neden oldu. Bozkır sulama kanalları yaptırdı. Şehirde geçirdiği yılların ardından öldüğünde ise, şehre miras: antika ve eşsiz bir kitap koleksiyonu bıraktı.
Ölümünden sonra, bina Özbekistan Sanat Müzesi, Antika Müzesi ve Takılarına ev sahipliği yaptı. 20. yüzyılın sonunda bina restore edildi ve günümüzde Özbekistan Dışişleri Bakanlığı konuk evi olarak kullanılmaktadır.

Özbekistan Taşkent Astronomi Müzesi

Astronomi Müzesi

Astronomicheskaya caddesindedir.
Müze, UNESCO desteğiyle kurulmuştur. Burada “Ulughbek” gözlem evinde yapılan astronomik gözlemlerin süreçleri öğrenilebilir. Müze: bölgede astronomi biliminin gelişimine büyük katkı sağlamıştır.
Müzede: ünlü İngiliz usta James Short’a ait 18.yüzyıldan kalma teleskop ilgi çeker. Ayrıca yine ünlü İngiliz gözlükçü Dollond tarafından yapılan bir reflektör bulunmaktadır. Londralı saatçi Garrison tarafından 18. yüzyılda icat edilen deniz kronometresi, antika hayranlarının ilgisini çekmektedir. Onun bu buluşu, Newton’un önerisiyle İngiliz Parlamentosu tarafından ödüllendirilmiştir.

Amsterdam yapımı “Hovyu” isimli saat: 1873-1931 yılları arasında Taşkent Rasathanesi saati olarak görev yapmıştır.
Müzede: en büyük gökbilimcilerin portreleri, gezegenlerin ve yıldızların resimleri, Astronomi Enstitüsü, Maidanak ve Kitab astronomi istasyonları da sergilenmektedir. Astronomi Enstitüsü: Taşkent Astronomi Gözlemevi gibi 1873 yılında kurulmuş ve 1966 yılında Astronomi Enstitüsüne dönüştürülmüştür. Astronomi Enstitüsünde: geçmişte kullanılan astronomi aletlerinin zengin bir koleksiyonu bulunuyor. Bunlar, astronomi biliminin gelişimine tanıklık etmesi açısından önem kazanmaktadır.

Özbekistan Taşkent Olympic Glory Müzesi

Olympic Glory Müzesi

Raşidov Prospect adresindedir.
Müze toplam 2121 m.karelik alana kurulmuştur. Müzede: uluslar arası olimpik hareket ve sporun gelişimine yaptığı önemli katkılar, ödüller, uluslar arası olimpiyat komitesi ödülleri ve Özbekistan Cumhurbaşkanı İslam Kerimov tarafından bağışlanan ödüller sergilenmektedir.

Ayrıca: Olimpiyat ve Asya Oyunları, dünya ve kıta şampiyonalarıyla ilgili nadir madalya, kupa, hatıra para, işaretler, meşaleler, hediyelik eşyalar, pul, spor malzemeleri ve giyim, basılı malzemeler sergilenmektedir. Müzenin ana amacı ise olimpiyatlar ve uluslar arası yarışmalarda, Özbek sporcuların başarılarını göstermektir.

Özbekistan Taşkent Ks Zairov Halk Sağlığı Müzesi

Ks Zairov Halk Sağlığı Müzesi

Istiklal Str. Adresindedir.
Müzenin girişinde, 10-11. yüzyıllardaki en büyük hekimlerden Ebu Ali İbni Sina’nın anıtı görülmektedir. Müze duvarları ise, Özbekistan tıp tarihini anlatan oriental minyatürlerle dekore edilmiştir. Ana salonları: tıp ve hijyen tarihine ve bulaşıcı hastalıkların yayılmasını önlemek için yapılan çalışmalara ayrılmıştır.

En ilginç sergiler: insan anatomik yapısını gösteren bir manken olan bir cam adamdır ve Dresden şehrinden getirilmiştir. Manken, insan vücudunun basit yapısını ziyaretçilere göstermesi açısından ilgi çeker. Model üzerinde iç organları aydınlatmak için ışık bulunmaktadır.

Özbekistan Taşkent Silahlı Kuvvetler Müzesi

Silahlı Kuvvetler Müzesi

Ulugbek Str. Adresinde Jasorat Askeri Glory Park bölgesindedir.
Müzede, dünya savaşına katılmış Özbekistan askerlerine adanmış bir sergi bulunur. Uluslar arası işbirliği bölümünde ise, Barış Projeleri ortaklık çerçevesinde uluslar arası askeri tatbikatlar hakkında meteryaller sunulmaktadır.

Özbekistan Taşkent Özbekistan Doğa Devlet Müzesi

Özbekistan Doğa Devlet Müzesi

Almazar İlçesi, Niyazov str adresindedir.
Müzenin ana hedefi: genel biyoloji ve bölgesin doğasının derinlemesine keşfedilmesidir. Müzede 300.000 böcekten oluşan büyük bir koleksiyon bulunur.
Müze 4 bölüme ayrılır. Bunlar: fauna ve flora, jeoloji ve coğrafya, bilimsel ve eğitim dairesi, stok bölümü.

Sergiler arasında dondurulmuş yırtıcı kuşlar görülür kü, bunların kanatları ve pençeleri arasında kurbanları görülmektedir. Mamut fosilleri, aynı zamanda tarih öncesi insanların yaşam düzenini gösterir. İki başlı buzağı ve kuzu, tek gözlü kuzu ilgi çekmektedir.

Özbekistan Taşkent Qaffal Al-Shashi Mozolesi

Qaffal Al-Shashi Mozolesi

Ünlü ilahiyatçı, bilgin, dilbilimci, hadis alimi, şair Muhammed İbn Ali, Ebu Bekr el-Qaffal el-Shashi (904-976) nün mezarı ve türbesidir. Kendisi özellikle hukuk çalışmaları ile ünlüdür. Buhara, Bağdat, Nişabur ve İslam dünyasının diğer şehirlerinde eğitim görmüştür. Taşkent şehrinin en saygın kişilerinden birisidir. Günümüzde burada görülen modern türbe: 14. yüzyılda inşa edilmiş ve defalarca onarılmıştır. Yapıda: 16. yüzyıldaki onarım çalışmalarını belirten yazıt ve Kuran’dan alıntılar ve Farsça şiir ayetleri, Özbekçe şiirler ilgi çekmektedir.

ŞEHİR DIŞINDA GEZİLECEK YERLER

Anbar-bibi Türbesi

Şehrin Zengi-ata köyündedir. Zangiata mozolesinin güneybatısındaki mezarlıktadır.
15. yüzyılın başında Zengi Ata’nın karısı Kambar-ana için yaptırılmıştır. Ama efsanelerde kendisinden Anbar-bibi diye söz edilir. Bu aziz kadın: kadın ve annelerin koruyucusu olarak kabul edilmektedir. Özbekistan ülkesinin farklı bölgelerinden gelen kadınlar burayı ziyaret ederek: çocuk, esenlik ve refah dilerler.
İki basamaklı mezarın süslemeleri dikkat çeker. Türbe: kesme köşeli ve küçük portalı ile bir küp oda şeklindedir. Üzerinde ise çift küre konik kubbe bulunur.

Özbekistan Taşkent Hodjikent Potroglyphs
Özbekistan Taşkent Hodjikent Potroglyphs

Hodjikent Potroglyphs-Kaya oymaları

Hodjikent, şehir merkezine 70 km uzaklıktadır ve yüzyıllardır kutsal bir yer olmuştur. Burada nehrin sol kıyısında, sırtın batı yamaçlarında, bir ayazma yakınlarında petroglyphs denilen bir kaya bulunur. Kaya: 12.5 metre yükseklikte ve 18 metre uzunluktadır.

Hodjikent

1949-1950 yılları arasında Alpybaev tarafından keşfedilmiştir. Burada: MÖ. Bin yıl geriye kadar olan süreçten kaldığı düşünülen 23 kaya oyması bulunmuş ve çalışmalar uzman Khuzhanazarov tarafından devam ettirilmiştir. Efsanelere göre, taşlardan birinde, Hz. Ali’nin atının nal izleri bulunmaktadır.

Tüm rakamlar: uçurumun dibinde bulunur. İklim koşulları nedeniyle kaya oymalarının bir kısmı günümüze ulaşmamıştır. Daha az görünür rakamlar, farklı desenleri ile birlikte bulunmuştur. Bunun sebebi oymaların farklı dönemlerde yapılmış olmasıdır. Oymalarda görülenlerden bazıları şunlardır: dağ keçisi, argali, ren geyiği, at, köpek, öküz. Oyma figürleri arasında en ilgi çekeni “üç kadın figürü” dür. Çünkü Orta Asya’da benzeri figür henüz bulunmamıştır.
İnsanlar: sağlık ve çocuklarına dua etmek için ve özellikler kadınlar burayı ziyaret ederler.

Özbekistan Taşkent Zangiata Tarbesi

Zangiata Türbesi

Şehir merkezine 15 km uzaklıkta, Zangiata köyündedir. Burada Müslüman Şeyh Ai-Khodja ve eşi toprağa verilmiş ve bu türbe yapılmıştır. Şeyh; 13. yüzyılda yaşamış ve “karanlık baba” olarak bilinmektedir. Çünkü, kendisi esmer tenlidir. Onlar, Orta Asya’da, Sufi Ahmet Yesevi’nin takipçilerinden birisidir.
Türbe, iktidarda iken Timur tarafından inşa ettirilmiştir.

Ancak türbe inşa ettirilirken, duvarının sürekli çatladığı görülür. Bunun üzerine, Timur tarafından bir başkası için yaptırılan türbe: Zangiata’ya verilir. Daha sonra 13. yüzyılda medrese ve cami inşa edilerek kompleks tamamlanır. 20. yüzyıl başında bir de minare dikilir.
Türbe, Taşkent şehrinde en çok ziyaret edilen yerlerden birisidir.

Özbekistan Taşkent Bogazagon
Özbekistan Taşkent Bogizagon
Özbekistan Taşkent Bogizagon

 

Bogizagon

Anıt: Kultepa köyü yakınlarında, Almalyk karayolu yanındadır. Anıtta herhangi bir arkeolojik çalışma yapılmamıştır. Çünkü yapım tarihi ve kimler tarafından yapıldığı bilinmemektedir. Ancak anıtın hemen dibinde mezarlık bulunmaktadır. Kurşun kaplı kubbe ilgi çeker.

Özbekistan Taşkent Kendyktepa

Kendyktepa

Burası: Tuyabuguz nehrinin sel bölgesindeki bir adadır. Adanın geçmişi, 2000 yıl geriye kadar gitmektedir. Arkeologlar tarafından 1970-1972 yılları arasında kazılar yapılmıştır.

Özbekistan Taşkent Kulata-Kirk Kvzbulak
Özbekistan Taşkent Kulata-Kirk Kvzbulak

Kulata-Kirk Kyzbulak

Alan: Kry-Kiz köyünün güneydoğusundadır. Efsaneye göre: köyün kızları, buradaki suda banyo yaparken, köy düşman saldırısına uğrar ve kızlar balığa dönüşürler. O zamandan beri, göl: “Kirk-Kız” olarak tanınır. Günümüzde: göl ve çevresindeki yayla: aileler için favori bir eğlence yeridir. Küçük gölün doğu kesimimde ise, yöre halkının ibadet için kullandığı kutsal yer bulunur.

Özbekistan Taşkent Kolbuloq
Özbekistan Taşkent Kolbuloq

Kolbuloq

Şehir merkezine 8 km uzaklıktaki bu antik sitede 1963 yılından bu yana araştırmalar yapılmaktadır. Bu araştırmalar sonucunda, burada 90 bin yıl öncesine kadar uzanan 49 kültür tabakası tespit edilmiştir.

Özbekistan Taşkent Korkhona
Özbekistan Taşkent Korkhona

Korkhona

Burada: Zerdüştler ve Hıristiyanlar tarafından günahkar ayinleri için kullanılan, üç katlı bir yer altı tapınağı bulunmaktadır ki bu dini yapı 19. yüzyılda cami olarak kullanılmıştır.
Mağara tapınak, 50 metre çapa sahip bir tepenin içindedir. Kuzey ana girişinde, 17 metre uzunluğunda bir salon görülür. Burada bulunan arkeolojik malzemelerin, MS. Bin yıllarına ait olduğu anlaşılmıştır.

Özbekistan Taşkent Qyzyl Mezar

Kırmızı Mezar-Qyzyl Mezar

Uçtepa üzerindeki Taqachi köyünde, Bekabad bölgesine yakın konumdaki bu arkeolojik sitede: 1963 yılında kazı çalışmaları yapılmıştır. Bu çalışmalarda 2500 m karelik kombine üç tepe üzerinde, mezar kalıntıları bulunmuştur. Buluntular ağırlıklı olarak 10-16. yüzyıllar arasından kalmadır. Türbe: Taşkent bölge mimarisinde Zakhiriddin Muhammed Babür dönemine ait tek kalıntıdır.

Özbekistan Taşkent Parpi Ota
Özbekistan Taşkent Parpi Ota
Özbekistan Taşkent Parpi Ota

Parpi Ota

Burası bir mezarlıktır ve yerel halk tarafından kutsal olarak kabul edilir. Yarıktan içeriye girildiğinde, bir kaya parçası ile karşılaşılır ki bu kayaya “Parpi ota” denir. Burası: kısırlık ve kuduz hayvan tarafından ısırılanlar tarafından kuduz tedavisinde kullanılmaktadır. 1983 yılında buradaki yarık ve kaya: militan bir ateist tarafından havaya uçurulmuştur. İbadet, dualar ve yakarışlar şeklinde kayalık sırtın alt kısmında yapılmaktadır.