Japonya Tokyo çevresi

Japonya Tokyo çevresi

Tokyo şehrinin yakın çevresinde, günübirlik turlarla gezebileceğiniz birkaç yer önermek istiyorum.

Japonya Tokyo çevresi

NİKKO

Buraya ulaşmak için çeşitli alternatifler bulunmaktadır. Tokyo şehir merkezinden, 2 saat kuzeyde bulunan “Nikko” bölgesine ulaşmak için: JR hattı veya daha ucuz olan Tobu hattı kullanabilirsiniz.
Burada: Tokugava Şogunluğunun kurucusu olan ve 1616 yılında ölen “İeyasu” nun mezarı bulunmaktadır. Kendisi: ölümünün ardından tanrılaştırılmış ve “Toşo Daigongen” yani “Doğuyu Aydınlatmak için vücut bulmuş) olarak nitelendirilmiştir.
Burada: iki tane anıt tarzı yapı görebilirsiniz. Bu anıtların Japonya’da görebileceğiniz diğer anıtlardan farklı olan ortak özellikleri: karışık oymalar ve renkleri barındıran Çin esintilerinin, mimaride etkin olarak kullanılmış olmasıdır. Bu da “Tokugava” zenginliğini ifade etmektedir.

 

Toshogu Shrine

Her gün saat: 08.00-17.00 arasında açıktır ve giriş ücreti olarak 1300 yen ödenir.
Bu ibadet yeri: 250 yıl boyunca Japonya’yı yöneten Tokugawa şogunluğu kurucusu “Tokugawa Ieyasu” na adanmıştır. Başlangıçta, basit şekilde yapılan ibadethane: 17’nci yüzyılın ilk yarısında: Ieyasu’nun torunu Iemitsu tarafından genişletilerek muhteşem bir kompleks haline getirilmiştir.
Evet, ibadethanenin süslemesinde: sayısız ahşap oymalar ve altın varaklı yapraklar kullanılmıştır. Ama özellikle, burayı ziyaret ederseniz, dünyaca ünlü “ 3 maymun” heykelini görmelisiniz. Bunlar: görmeyen-konuşmayan-duymayan maymunlardır.

Japonya Tokyo çevresi

 

İemitsu Mabedi-Taiyuinbyo

Burası: İeyasu’nun torunu hatırasına yaptırılmıştır. Burada da, Şinto ve Budist elemanlar birleştirilmiştir.

Japonya Tokyo çevresi

 

Rinnoji Temple

Burası: Nikko bölgesinin en önemli tapınaklarından birisidir. Tapınak: 8’nci yüzyılda, Budist bir rahip tarafından kurulmuştur. Ama, Budizmin bir kolu olan “Tendai” tapınağı olarak da bilinir.

Japonya Tokyo çevresi

Tamozawa Imperial Villa

Giriş ücreti, 500 yendir.
Burası: Edo ve Meiji döneminin mimari özelliklerini taşımaktadır. 106 odalıdır. Bir süre, imparatorluk sarayı olarak kullanılmıştır. Daha sonra ise, hanedan ailesi tarafından, yazlık olarak kullanılmıştır. Ancak: II. Dünya savaşından sonra, yapı, ihmale uğramış ve 2000 yılında, yenilenerek ziyarete açılmıştır.

Yapı: öte yandan, Japonya’nın en eski ahşap yapısı olarak önem kazanmaktadır. Villanın içi: Japon ve Batı tarzında karışık bir stilde döşenmiştir. Zemindeki halılar ve tavana asılı avizeler görülebilir. Evet: ne kadar ihtişamlı ve etkileyici olsa da, villa, günümüzde, mevcut konumundan üçte bir büyüklükte kalmıştır. Günümüzde: müze ve anıt park olarak kullanılmaktadır. Villayı çevreleyen bahçede: çeşitli akçaağaçlar bulunur ve sonbaharda, bunlar muhteşem renk armonisi sunarlar.

Japonya Tokyo çevresi

 

Kanmangafuchi Abyss

Nantai dağı yamaçlarındadır. Merkeze yakın bu küçük geçitte: yürüyüş yapabilir ve Nikko’nun manzarasını izleyebilirsiniz.
Burada: yaklaşık 70 tane taş heykel bulunmaktadır. Bunlara “Jizo heykelleri” yani “Hayalet heykeller” denir. Heykeller: nehir üzerinde, Nikko Botanik Bahçesinde bulunmaktadır.

Japonya Tokyo çevresi

Futarasan Tapınağı

Burası, Budist rahipler tarafından, 782 yılında kurulmuştur. Tapınak: Nikko’nun en kutsal dağı olan “Nantai” ye adanmıştır.
Evet, burası: Tokugava hanedanından önce, 900 yıl boyunca hüküm süren “Toşogu” ya tapınılan en eski yerdir. Bu mekan: bir Japon sedir ormanı içindedir ve Japonya’nın en etkileyici yerlerinden birisidir. Eğer: Mayıs ayının üçüncü haftası ve Ekim ayı içinde burayı ziyaret ederseniz: “Toşogu Festival” etkinliklerine denk gelirsiniz.

Bu festival etkinliklerinde: o dönemin kıyafetlerini giymiş 1200 cemaat üyesi, 1617 yılında, Tokugava İeyasu’yu, anıtmezara götüren korteji canlandırırlar. Ayrıca: yine aynı festival etkinliklerinde, törensel bir gösteri olan “yabusame” yani “at üstünde okçuluk” yarışmaları düzenlenir.

Japonya Tokyo çevresi

Shinkyo Köprüsü

Kelime anlamı “kutsal köprü” demektir. Köprü: Japonya’nın en iyi tarihi içerikli, üç köprüsünden biri olarak tanınır ve bilinir. Mevcut köprü: 1636 yılında inşa edilmiştir. 1973 yılına kadar, köprü kullanıma kapalı bulundurulmuştur. Ancak: 1990’ların sonları ve 2000’lerin başlarında yapılan yenileme çalışmaları ile, köprü onarılmış ve ziyaretçilerin geçişine izin verilir olmuştur. Giriş ücreti ödeyerek köprü üzerinden geçilebilmektedir. Geçiş ücreti, 300 yendir.

Japonya Tokyo çevresi

 

Lake Chuzenji-Chuzenjiko

Burası: Nikko bölgesinin Chuzenji şehrinin yukarısındaki dağlarda, doğal bir göldür ve Nantai dağı eteklerinde bulunur. Sıcak yaz aylarında: gölün yüksek ( deniz seviyesinden 1269 metre yüksekliktedir) kesimlerinde, kıyı boyunca uzanan villalarda, yabancı elçilikler ve zengin Japonlar ikamet etmektedirler.
Burayı ziyaret ederseniz: yürüyüş parkurlarını kullanarak, 25 km. lik bir yürüyüş yapabilirsiniz. Alternatif olarak ise, gezi tekneleriyle göl üzerinde gezi yapabilirsiniz.

Japonya Tokyo çevresi

Yumoto Onsen

Yumote: “sıcak su kaynağı” demektir. Nikko milli parkı içindedir.

KAMAKURA

Tokyo şehrinin güneyinde, 1 saat uzaklıkta, bir sahil kasabasıdır. Buraya günlük gezi yapabilirsiniz.
Burası: Japonya’nın ilk askeri hükümeti olan “Kamakura” şoğunluğunun merkezidir. 12’nci yüzyıl sonlarında: İmparatorluk sarayını kontrol altına almak isteyen iki asil gurubun; uzun ve kanlı mücadelesi sonrasında kurulmuştur. Bu çatışmada galip gelen “Minamoto” aşireti: üç tarafı dik ve ağaçlıklı tepelerle çevrili, doğal bir kale olan, balıkçı köyü, Kamakura’yı yönetim merkezi olarak seçmişlerdir.

Sonuç olarak: Japonya’da, 700 yıl hüküm sürmüş “Samuray” tarzı burada yaratılmıştır. Bu kültürün büyük kısmı: Zen Budizm disiplin duygusu, oto-kontrolü, çetin hayat ve sanat felsefesinden etkilenmiştir.
Günümüzde: Kamakura, küçük bir şehir, ancak popüler bir yer olarak bilinir ve tanınır. Özellikle: tapınaklar ve diğer tarihi yapılar yanında, kumlu plajları yaz aylarında büyük kalabalıklar çekmektedir.

 

Kamakura Great Buddha-Daibutsu

Bu bronz heykel: Kotokuin Tapınağı için yapılmıştır. Yüksekliği: 13.35 metredir. Bu yükseklik ölçüsüyle: Japonya’nın ikinci en yüksek bronz Buda heykelidir.
Heykel: aslında, 1252 yılında yapılan bir tapınağın ana salonu içinde bulunuyordu. Heykelin, 1292 yılında döküldüğü söyleniyor. 120 ton ağırlığındadır. Heykelin: Nara bölgesinde, 748 yılında yapılan heykele rakip olarak yapıldığı düşünülüyor. Bu heykel aynı zamanda, Japonya ülkesini ziyaret edenler tarafından “Fuji” dağından sonra en çok fotoğrafı çekilen obje olarak önem kazanmaktadır.
Ancak: tapınak binaları, 14 ve 15’nci yüzyıllarda: tayfunlar ve deprem dalgası sonucunda yıkılır ve heykel, açıkta kalır. Yani, 1495 yılından bu yana, heykel, açık havada durmaktadır. Heykelin içi, 20 yen ücret ödeyerek gezilebiliyor.

Japonya Tokyo çevresi

Hase Tapınağı-Hasedera

Tapınak “Jodo mezhebi” için yapılmıştır. Tapınak alanında bulunan “Merhamet Tanrıçası” heykeli ilgi çekmektedir. Heykel: 9.18 metre boyunda, yaldızlı, ahşaptır. Tek parça ağaç gövdesinden oyulmuş ve altın varaklarla kaplanmıştır. Bu özelliği nedeniyle, Japonya’nın en büyük ahşap heykeli özelliğini taşır. Heykel: tapınağın ana binası “Kannon-do” salonunda görülebilir.
Evet gelelim tapınağa: Tapınak ormanlık tepenin yamacında inşa edilmiştir. Havuzları bulunan güzel bir bahçe içindedir. Ana binaya merdivenle ulaşılır. Yol boyunca: ölen çocukların ruhlarını cennete ulaştırmakta yardımcı olan, yüzlerce Jizo Bodhisatttva heykelcikleri görülür.
Buraya yolunuz düşerse, özellikle: Mitarashi Dango isimli küçük bir restorana uğramanızı ve orada, soya sosu ile yapılmış, yapışkan bir sosla kaplı, küçük prinç unu köfte ve diğer yöresel lezzetlerden tatmanızı öneririm.

Japonya Tokyo çevresi

Engakuji Tapınağı

Burası, Doğu Japonya’nın önde gelen “Zen” tapınaklarından birisidir. Engakuji iktidar naibi tarafından 1282 yılında kurulmuştur. “Beş dağlar” denilen itibarlı Zen manastırlarından ikincisidir. Ancak: Kamakura bölgesinin bu en büyük tapınak kompleksinin orijinal 46 yapısından, yalnızca 17 tanesi ayakta kalarak günümüze ulaşmıştır.
Evet, tapınak, ormanlık tepelerin yamaçlarındadır. İlk temel yapısı: 1783 yılına denk gelir. Eski bina, 1964 yılında yeniden onarılmıştır.
Tapınak alanında, Japon devleti tarafından ulusal hazine olarak belirlenen objeler şunlardır: Shariden olarak isimlendirilen salonda bulunan “Buda” heykeli, ulusal hazine olarak seçilmiştir. Bir başka ulusal hazine ise “çan” yani “ogane” dir.

Japonya Tokyo çevresi

Enoshima

Burası, deniz kıyısında çok güzel bir sayfiye yeridir. Ada: bir köprü ile anakaraya bağlanmıştır. Ada üzerinde: bir ibadethane, park, gözlem kulesi, mağaralar bulunmaktadır. Burada: Fuji dağı manzarasını izleyerek yemek yiyebilirsiniz.
Evet, Tokyo şehrinin en iyi plajları buradadır. Ancak, Temmuz ve Ağustos aylarında aşırı kalabalık olmaktadır. Burayı yani adayı ziyaret etmek isterseniz: bahçe, gözlem kulesi, mağaralar ve yürüyen merdiveni kullanmak için, 1000 yen ödemeniz gerekir.

Japonya Tokyo çevresi

Tokeiji Tapınağı

Zen Budizm dalının içinde, küçük bir kol olan Rinzai mezhebi tapınağıdır. Tokeiji naip eşi tarafından kurulmuştur. Edo döneminde, tapınak, kocaları tarafından istismar edilen yani kötü muameleye tabi tutulan kadınlar için, sığınma evi olarak kullanılmıştır. O dönemde, resmi bir boşanma için, kadının 3 yıl bu tapınakta kalması gerekirmiş.
Evet, burası: mutsuz evliliklerden kaçış arayan, savaşçı kadın sınıfı için kurulmuş bir tapınaktır. “Boşanma” tapınağı olarak da bilinir. Buranın hazine dairesi: “Kamakura” dönemine ait, önemli bir sanat ve kaligrafi koleksiyonu barındırmaktadır.

Japonya Tokyo çevresi

FUJİ FİVE LAKES

Göl: Fuji dağının kuzeyinde ve deniz seviyesinden 1000 metre yüksekte bulunmaktadır. Burada: yani Fujigoko bölgesinde: yürüyüş, kamp, balıkçılık ve kar sporları yapabilirsiniz. Ayrıca: yine bu bölgede kaplıcalar ve müzeler bulunuyor. Fuji Q Highland ise, Japonyanın en eğlenceli popüler parklarından birisidir. Buraya yolunuz düşer ve yerel lezzetlerden tatmak isterseniz, öncelikle “Hoto Noodless” denemenizi öneririm.

Japonya Tokyo çevresi

Hoto Noodless

Bu doyurucu bir güveç yemeğidir. Yamanashi bölgesine özeldir. Genellikle, Takeda Shingen sırasında, bölgesel savaş ağaları tarafından yenmiş olduğu düşünülmektedir. Yemek: genellikle demir tencerede servis edilir. İçinde: miso tabanlı çorbası ve kalın buğday eriştesi bulunur. Çorba: geleneksel kabak ve eklenen diğer mevsim sebzeleriyle yapılır.

Japonya Tokyo çevresi

 

Fuji Dağı Tırmanışı

Fuji dağı: 3776 metre yüksekliktedir ve Japonya’nın en önemli dağıdır. Honshu adasında bulunan dağ: Japonya’nın aynı zamanda en yüksek dağıdır. Havanın açık olduğu bir günde: dağ, Tokyo şehir merkezinden görülmektedir. Yıllık periyotlarda: üzeri birkaç ay karla kaplı bu dağ: Japonya’nın simgesidir ve bu yüzden sık sık üzerine çıkılarak ziyaret edilir ve ülkenin en çok fotoğraflanan yeridir.

Dağa ilk çıkış: 663 yılında bir keşiş tarafından yapılmıştır. Zirve: eski zamanlardan beri, kutsal olarak kabul edilmektedir ve Meiji döneminde, zirveye kadınların çıkışına izin verilmemiştir. Dağa çıkan ilk yabancı: Sir Rutherford Alcock olmuştur. Eylül 1868 yılındaki bu tırmanış: yaklaşık çıkış için 8 saat ve iniş için 3 saat olarak gerçekleşmiştir.1869 yılında ise: İngiliz Büyükelçisinin eşi Harry Parkes: zirveye tırmanan ve Japon olmayan ilk kadın unvanını almıştır. 2010 yılında, 300 bin kişinin dağa çıktığı söyleniyor.

Evet: günümüzde, Fuji Dağı uluslar arası bir tırmanış alanı olarak kabul edilmektedir. Çıkışa geçmeden önce, bölgedeki iklim şartlarından söz etmek istiyorum. Dağın zirvesinde “tundra” iklimi egemendir. Dolayısıyla yükseklerde sıcaklık düşer ve yukarıda sözünü ettiğim gibi, dağın üst yani koni bölümü, bir süre karlarla kaplıdır. Genellikle: en iyi sıcaklık şartları: Mayıs-Haziran-Temmuz-Ağustos-Eylül aylarında görülür. Diğer dönemlerde, sıcaklık eksi değerlere düşer.

Dağa çıkış:

Kuzeydeki “Kavaguçi gölü” bölgesinden başlamaktadır. Dağcılar: gölün bulunduğu bu alandan bir otobüse binerler ve zirveye yapacakları muhtemelen 5 saatlik yolculuk için: tırmanışın başlangıç noktası olan “Go-gome” denilen yere otobüsle giderler. Bu işi profesyonel olarak düşünenler: gece yarısı tırmanışa başlarlar ve gün doğumunda zirveye ulaşırlar. Çünkü: çok iyi işaretlenmiş tırmanış yolunda, kaybolma ihtimali çok düşüktür. Gece tırmanışı düşünürseniz: sıcak tutacak giysiler, başlık, eldiven ve tırmanış botlarınızın bulunması gerekir. Son bir not: tırmanış sezonu: her yıl MAYIS ayında başlar ve KASIM başında biter.

Dağa tırmanma niyetinde olanların: resmi sezon olan “Temmuz ve Ağustos” aylarını kullanmaları gerekir. Dağ genelinde, bu iki ay boyunca kar görülmez. Bu dönemde, toplu taşıma araçlarının ulaşımı olumsuz etkilenmez, dağ kulübeleri açık bulunur. Özellikle, dağ yürüyüş tecrübesi olmayanların, mutlaka bu iki aylık periyoda dağa tırmanmaları önerilmektedir.

Ancak: öte yandan: özellikle Ağustos aylarında, dağa tırmananların yoğunluğu nedeniyle, bazı yerlerde uzun kuyruklar oluşmaktadır. Bu kalabalıklarla karşılaşmamak için, yabancı ziyaretçilerin, Japonya’da okul tatili başlamadan önce, yani Temmuz ayının ilk yarısında, Fuji dağına tırmanış önerilmektedir.

Takiben, Ekim ayından itibaren, Haziran ayına kadar olan süreçte, dağa tırmanmak tehlikelidir. Çünkü: aşırı rüzgar ve hava koşulları, buz, kar ve çığ riski bulunmaktadır. Bunun dışında, belirtilen sezonda yani iki aylık periyoda dağa tırmanmayı düşünürseniz: zirveye tırmanış sırasında aşırı beceriler gerekmemektedir.

Sadece, bazı noktalarda arazi oldukça dik ve kayalıktır. Yol boyunca işaretler bulunan yerlerde, ani rüzgar ve kaya düşmesi tırmanışı etkileyebilir. Ama, işin en zor yanı: çok yorucu olması ve irtifa kazandıkça havanın daha yoğun olmasıdır.

Çıkışa geçmeden önce son bir not: burası UNESCO tarafından “Dünya Kültür Mirası” Listesine dahil edilerek koruma altına alınmıştır.

 

Parkur

Fuji dağına tırmanış için çeşitli parkurlar bulunuyor. Zaten, bu konuda merakı ve ilgisi olanlar, tırmanış öncesinde parkurlar hakkında ayrıntılı bilgiler edineceklerdir. Ben kısa bilgiler vermekle yetineceğim. Dağ eteklerinde, ilk istasyon ile zirve arasında on istasyon bulunmaktadır.

Zamanlama

Çoğu ziyaretçi: zirvede gün doğumuna tanıklık etmek istemektedirler. Ayrıca: sabahın ilk saatlerinde, dağda bulutlanma durumu nispeten düşüktür. Gün doğumuna tanıklık etmek isteyenler: ilk günde 7 veya 8’nolu istasyonu ulaşırlar ve oradaki dağ kulübesinde gecelerler, birkaç saat uykunun ardından, saat: 04.30-05.00 gibi tırmanışa devam ederek, zirvede gün doğumunu izleyebilirler.

Japonya Tokyo çevresi

Kubota Itchiku Sanat Müzesi

Kubota Itchiku (1917-2003): kimono yapımında kullanılan ipek boyama sanatını canlandırma ustasıdır. Kendisi, yirmili yaşlarında, emek yoğun ipek boyama tekniğini öğrenmiş ve hayatının geri kalan bölümünü bu işe adamıştır. Tokyo Ulusal Müzesinde sergilenen “Tsujigahana” tekstil parçası, kendisine aittir.
Müze: Kawaguchiko gölünün kuzey kıyısında, ormanlık tepede bulunuyor. Müzede: doğa, evren ve mevsim temalarını gösteren, sanatçının kimono kreasyonlarından bir kısmı sergileniyor. Ayrıca, ekranlarda, yine ona ait, bitmemiş yapıt olan “Işık Senfonisi” ve “80 kimono” resminden oluşan “Fuji dağı” eserleri de gösteriliyor.

Japonya Tokyo çevresi

 

Fuji-Q Highland

Burası, büyük bir eğlence parkıdır. Japonya’nın en popüler temalı parklarından birisidir. Eğlence ön planda olduğundan, park alanındaki eğlence araçları her 5 yılda bir yenilenir. Özellikle, Guinness Dünya Rekorunu kıran “roller coaster” ilgi çekmektedir.
1996 yılında ilk açıldığında: park alanındaki tren, dünyanın en uzun ve hızlı lunapark treni olarak kayıtlara geçmiştir.

Dodonpa denilen bu tren: 2001 yılında yapılmış ve hızlı ivme ile dünya rekoruna sahip olmuştur. Ayrıca: 2006 yılı yapımı, araç içinde dönen koltukları bulunan, 4 boyutlu, roller coaster, ilgi çekmektedir. Son olarak, 2011 yılında inşa edilen Takabisha, dünyanın en dik roller coaster’i olarak ilgi çekmektedir.

Bunlar dışında: park alanında bulunan eğlence araçları şunlardır: dönme dolap, atlıkarınca, gökyüzü salıncakları, çay bardağı, korsan gemisi ve kule tipi yükseklik aracı.
Ayrıca: hediyelik eşya dükkanları ve karnaval oyunları da bulunur.
Evet: yolunuz buralara düşerse, gerçek bir eğlence istiyorsanız, bu parkı ziyaret edin ve 5000 yen ödeyerek, bütün araçlara ücretsiz olarak yalnızca sıra bekleyerek binin.

Japonya Tokyo çevresi

HAKONE

Hakone: Fuji-Hakone-Izu ulusal parkı içindedir ve Tokyo şehir merkezine, yalnızca 100 km. uzaklıktadır. Burada: ünlü kaplıcalar bulunur. Özellikle hafta sonlarında, Tokyo şehir merkezinden gelenler tarafından yoğun olarak ziyaret edilir. Çünkü, dediğim gibi şehir merkezine yakındır.

Park alanı: 2 Şubat 1937 tarihinde kurulmuş ve Japonya’nın ilk kurulan milli parkı olarak bilinmektedir. 1950 yılında, İzu adaları, park alanına dahil edilmiştir.

Günümüzde, park alanı toplam olarak 1227 km. karedir. Park alanında: doğal kaplıcalar, sahiller, dağlık alanlar, göller ve 1000’den fazla volkanik ada bulunmaktadır.

Dağlara tırmanıp, sisler içindeki volkanik Ovaku vadisinden geçerek “Aşi gölü” kıyısına giden “teleferik” e binmek için “Gora” kasabasına gitmeniz gerekiyor.
Gölün karşı kıyısındaki “Hakone-maçi” ye giden gezi tekneleri: Togendai’ deki iskeleden hareket ederler. Havanın güzel olduğu bir günde: Fuji dağının göl üzerine yansıması muhteşemdir.

Japonya Tokyo çevresi

Aokigahara Ormanı

Dağın kuzey bölümünde 35 kilometre karelik alana yayılmış meşhur bir orman bulunmaktadır. Yaban hayatı bulunmaması ve ağaçların rüzgarı engellemesi nedeniyle, ormanın son derece sessiz olduğu biliniyor.

“Aokigahara” (kelime anlamı: ağaçlar denizi) isimli bu orman: halk hikayelerine ve efsanelere konu olmuştur. Burada: hayaletler ve iblisler bulunduğu ve bu yüzden: burada yaşayan yoksul aileler tarafından terk edildiği söylenir. Öte yandan: Aokigahara ormanı: dünya üzerinde: San Francisco şehrinde bulunan “Golden Gate” köprüsünden sonra, en çok intihar edilen yerdir. 1950 yılından günümüze kadar olan süreçte, yaklaşık 500 den fazla insan, bu ormanda intihar etmiştir.

Japonya Tokyo çevresi

Hakone Hot Spring

Hakone kaplıcaları, Japonya’nın en popüler yerlerindendir. Günümüzde, burada bir düzineden fazla yayla ve birçok banyo evleri bulunmaktadır. Yumoto girişindeki kaplıcalar, bölgenin en ünlüleridir. Burada, özellikle yüksek kalitede su ve çok sayıda hamam ve misafirhane bulunur. Diğer kaplıca tesisleri ise, tepeler ve vadiler arasında dağılmıştır. Ziyaretçiler, kaplıca keyfi yaşamak için banyo evlerini kullanırlar.

Japonya Tokyo çevresi

Hakone Açık Hava Müzesi

Bu açık hava müzesinde: vadi ve dağların güzel manzarası eşliğinde, çeşitli heykeller sergilenmekte ve doğa ile sanat arasında bir denge oluşturulmaktadır. Heykellerin yanı sıra, müzede: resim, baskı, heykel ve seramik kreasyonlarından oluşan büyük bir Picasso koleksiyonu da, kapalı galerilerde sergilenmektedir.

Japonya Tokyo çevresi

YOKOHAMA

Kanagava bölgesinin başkenti olan Yokohama, 3 milyonluk nüfusu ile, Japonya’nın en büyük ikinci şehridir. Tokyo şehrinin, güneyindedir ve trenle yarım saatte ulaşılmaktadır.
Edo döneminin (1603-1867) döneminin sonuna doğru: Japonya’nın içindeki tecrit politikası devam eder. Yokohama şehrindeki liman, 1859 yılında kurulur ve ticarete açılır. Sonuçta, bu küçük balıkçı köyü, hızla büyür ve Japonya’nın büyük şehirlerinden biri haline gelir.

Japonya Tokyo çevresi

İZU YARIMADASI

İzu Hanto olarak bilinen burası: Tokyo şehir merkezinin, yaklaşık 100 km. güneyinde bir tatil alanıdır. Buranın güzel sahilleri, kaplıcaları, plajları ve ılıman iklimi, insanları buraya çeker.
Hafta sonlarında ve tatil günlerinde, İzu yarımadası oldukça kalabalıktır. Doğu kıyıları boyunca trafik sıkışır. Ancak, sezon içinde hafta içi günlerinde yarımadanın birçok yeri ıssızdır.

Japonya Tokyo çevresi

NARİTASAN TAPINAĞI

Naritasan Shinshoji olarak bilinen bu tapınak: büyük ve son derece popüler bir Budist tapınağıdır. Daha doğrusu bir kutsal sitedir. Tapınak: 940 yılında Budist Fudo Myoo tarafından, tanrı heykelinin çevresinde inşa edilmiştir. Kurucusu Shingon tarikatı lideri Kobo Daishi: Japonya’nın dini tarihinin en önemli isimlerinden birisidir.

Japonya Tokyo çevresi

KAWAGOE

Tokyo merkezine, trenle 30 dakika uzaklıktadır. Burada: eski bir şehri andıran bir ortam korunmaktadır. Edo dönemi (1603-1867) ve yüzyıllar öncesinin sokakları görülmektedir. Böylece: Kawagoe şehri, “Küçük Edo” olarak bilinmektedir.

Edo döneminde: Kawagoe: Tokyo şehrinde kullanılan malların tedarikçisi olarak zenginleşmiştir. İki şehir arasında sonraki dönemlerde yakın bağlar ortaya çıkmıştır. Yıllar boyunca, Kawagoe: Edo kültürü ve mimarinin kullanıldığı bir yer olarak önem kazanmıştır.
Şehirdeki en önemli yerlerin başında: Kitain Tapınağı ve eski Edo kalesi bulunmaktadır.

Japonya Tokyo çevresi

Kitain Tapınağı

Başlangıçta, 830 yılında inşa edilen tapınak, üç parça olarak yapılmış ve Tendai tarikatına ait iken, 17’nci yüzyılın başlarında, Shogun yani Edo döneminde, ana tapınak olarak seçilmiştir.
1638 yılında, bir yangında tapınağın büyük bölümü yok olur.

Daha sonra yeniden yapılan tapınak ise, 1923 yılındaki büyük Kanton depreminde ve II. Dünya savaşındaki bombardımanda yıkılmıştır. Geriye ise, bir çiçekli tavan ve dekor malzemesi kalmıştır. Hatta, burada bulunan bir odada: Iemitsu’nun doğduğuna inanılıyor.

Kitain tapınağının en önemli objeleri: Gohyuka Rakan heykelleridir. Buda havarilerinden olan 540 taş heykelin her birinde, kendi özel yüz ifadesi görülmektedir. Heykeller: ziyaretçiler tarafından yoğun olarak fotoğraflandırılmaktadır. Heykeller arasında dolaşabilirsiniz. Onlar, tapınak dışında küçük bir avluda bulunuyorlar.

Japonya Tokyo çevresi

Alley

Burası: küçük bir alışveriş caddesidir. Ancak, bu sokağa adını veren, geleneksel Japon tatlıları ve pastaları satılan mağazaların bulunmasıdır. Burada satılan orijinal şekerlemeler arasında: kırmızı fasulye ezmesi ve tatlı patatesten yapılmış çeşitli şeker, pirinç kraker, Karinto (şeker kaplı, derin yağda kızartılmış çerezler), dondurma ve kekler bulunur. Ayrıca, mevcut güzel hediyelik eşyalar olarak küçük oyuncaklar ve aksesuarlar da bulmak mümkündür.

1923 yılındaki büyük depremin ardından: Tokyo şehrinde büyük tatlı açığı yaşanmış ve Kashiya Yokocho içindeki şeker mağazalarına aşırı siparişler yapılmış ve böylece, bu mağazalar hızla büyümüş ve artmıştır. Günümüzde, burada 70 den fazla şeker ve tatlı mağazası bulunuyor. Burada, aynı zamanda nostaljik bir hava yaşanıyor, geleneksel Japon tatlılarından tatmak isterseniz, burayı mutlaka ziyaret etmelisiniz.

Japonya Tokyo çevresi

İKAHO ONSEN

İkaho Onsen: 4 tane kaplıcası ile ünlüdür. Doğu yamaçlarda bulunan Haruna dağı: aktif bir volkan olarak bilinir. İkaho: en çok taş merdivenleriyle tanınmaktadır. Şehir merkezindeki bu merdiven yolun kıyısında: eski moda oyun salonları ve dükkanlar bulunmaktadır.

Japonya Tokyo çevresi

KAWASAKİ

Burası: Tokyo ve Yokohama arasında sıkışmış bir kıyı kentidir. Tamagawa nehri boyunca uzanır. Şehir merkezinde, kıyıda, ağır sanayi tesisleri bulunur. Şehrin çevresindeki birkaç bölge ise, turizm açısından önem kazanır. Şehir merkezindeki Kawasaki Daishi tapınağı, Nihon Minkaen müzesi, ve Fujiko Fujio Açık hava müzesi, turistik özellikler taşımaktadır.

Japonya Tokyo Shibuya

Japonya Tokyo Shibuya

 

SHİBUYA BÖLGESİ

Burası, Tokyo şehrinde bulunan 23 yerleşim alanından birisidir. Ancak, çoğu kez, Shibuya, İstasyon çevresinde bulunan popüler bir alışveriş ve eğlence mekanı olarak anılmıştır. Yani, burası: alışveriş, yemek, gece kulüpleri ile dolu, renkli bir yer olarak bilinir. Moda düşkünü gençler, buradaki kulüplerin ve alışveriş merkezlerinin ve aşk otelinin müdavimleridirler. Şehrin en önemli iş ve ticaret merkezi olması nedeniyle, buraya: 2 metro, 3 özel tren ve 3 JR hattı ulaşır.

Burada: sokaklar, Japonya’nın moda ve eğlenceye yönelik mekanları ile doludur. Bir düzine büyük mağazanın şubeleri görülebilir. Özellikle: İstasyonun önünde bulunan büyük kavşak “Hachiko” neon reklamları ve dev video ekranları ile dekore edilmiştir ve akşamları muhteşem güzellikler yansıtır. Özellikle geceleri: sokakları dolduran sokak şarkıcıları, üç kağıtçılar ve seyyar satıcılar: buradaki ortamı, tam bir karnaval havasına sokarlar.

İstasyonun doğusunda: yeni ve büyük kültür merkezi “Shibuya Hikarie” görülür. Fukutoshin Metro hattının yeraltına taşınması ile, 2012 yılında açılan bu mekan: büyük ilgi çekmektedir.

Hani: burası genellikle gençlerin takıldığı bölge demiştim ya, bunun nedeni: hemen yakınlarda bulunan Üniversitelerdir. Yakınlarda bulunan bu Üniversiteler sayesinde, şehrin öğrenci kültür merkezi olarak, burası görülmektedir.

Seibu alışveriş merkezini geçip, Koen-dori bulvarında yürürseniz, bir müze ile karşılaşırsınız.

Ünlü Mekanlar ve Caddeler

Japonya Tokyo Shibuya

Gai

Burası: birçok Japon moda trendlerinin doğduğu yer olarak önem kazanmaktadır. Shibuya bölgesinin kalbindeki bu bölümde: mağazalar, butikler ve oyun merkezleri ilgi çeker. Akşamları: sokaklarla gece kulüpleri, restoranlar ve barlar; şehrin kalabalıklarını buraya çeker.

Japonya Tokyo Shibuya

Koen Dori

Burası, popüler bir alışveriş caddesidir.

Japonya Tokyo Shibuya

İspanya Merdiveni

Burası, yaklaşık 100 metre uzunluğunda, yokuş aşağı inen, yayalar tarafından yoğun olarak kullanılan bir yerdir. İspanyol sokağı olarak adlandırılan burada: pek çok kafe, restoran, butik bulunur.

Japonya Tokyo Shibuya

Aşk Hoteli

Shibuya bölgesindeki bu otelde: çiftler gün boyunca 2 veya 3 saat kalabilmektedirler ki, ücreti 5000 civarındadır. Bir gece konaklama ise, 10.000 Yendir. Gece konaklaması için özel oda sunuluyor. Anladığınız gibi, bir anlamda, kısa süreli seks için kullanılan bir otel.

Japonya Tokyo Shibuya

Shibuya Hikarie

Her gün saat 10.00-21.00 arasında açık bulunan bu kültürel alanda, tiyatro, sergi katı, alışveriş ve yemek yerleri ve ofisler bulunmaktadır.

Japonya Tokyo Shibuya

Tokyu

Her gün, saat: 10.00-20.00 arasında açık bulunan bu mekan, iki mağazadan oluşmaktadır. Ana mağaza, 10 katlı ve istasyonun yakınlarındadır. 12 katlı şube mağazası ise, İstasyonun hemen yanındadır.

Japonya Tokyo Shibuya

Shibuya 109

Her gün açık olan bu mekan, saat: 10.00-21.00 arasında gezilebilmektedir. Burasi, birçok butik mağazası ile Shibuya bölgesinin simgesidir.

Japonya Tokyo Shibuya

Seibu

Seibu mağaza zinciri, moda ve moda butikleri bulunan 9 katlı bir yapıdır. En üst ve alt katlarda, restoranlar bulunur.

Japonya Tokyo Shibuya

Marui

Burası: tüm Tokyo’nun önemli bölgelerinde şube mağaza açan ve önde gelen bir moda perakendecisidir.

Japonya Tokyo Shibuya

Hachiko Heykeli

Ana meydanda: “Haçiko” heykeli bulunur. Bu heykel, Japonya’nın meşhur “sadık köpek” hikayesinin kahramanının anısını yansıtır. Haçiko’nun sahibi, Tokyo Üniversitesinde bir profesördü ve her sabah, onunla birlikte istasyondan okula kadar yürürdü.

Her akşam, iş dönüşü, istasyona yine onunla dönerdi. 1925 yılında, bir gün profesör ortadan kayboldu. Üniversitede inme geçirmiş ve ölmüştü. Bu olayı takip eden 7 yıllık süreçte: her gün Şibuya istasyonuna giden köpek, sahibini boşuna beklemişti.

1935 yılında ölümünden önce, Japon halkının katkılarıyla, bir Haçiko heykeli yaptırıldı. Meydandaki pirinç heykel (aslının kopyasıdır) günümüzde Şibuya’da arkadaşıyla buluşmak isteyen herkesin randevu noktası olarak belirlenmiştir.

Japonya Tokyo Shibuya

Tütün ve Tuz Müzesi

Burası: her gün, saat 10.00-18.00 arasında açıktır. Japonya’da ve tüm dünyada: tütün ve tuz tarihini tanıdır.
Müzede; Maya uygarlığından günümüze kadar olan sürece ait tütün ve tuz ile ilgili eşyaların yer aldığı bir koleksiyon sergilenmektedir. Tütün ve tuz: 1980’lere kadar Japon devletinin tekeli altındaydı ve Japon Tütün ve Tuz Anonim Şirketi, bu yüzden, yüklü meblağlar kazanıyordu. Bu müze de, bu paraların harcama yöntemlerinden biriydi. Bu müzeyi ziyaret ederseniz, özellikle, dördüncü katta bulunan Edo dönemine ait tütün içimi ve tuz üretimiyle ilgili ahşap baskıları mutlaka görmelisiniz.

Japonya Tokyo Shibuya

Bunkamura

Burası bir kültür köyü olarak bilinir. Burada: bir konser salonu, bir tiyatro, iki sinema, sürekli değişen sergiler, bir müze ve birkaç dükkan ve restoran bulunmaktadır.

Japonya Tokyo Shibuya
Japonya Tokyo Shibuya

 

SHİNJUKU BÖLGESİ

Shinjuku istasyonu: büyük eğlence, iş ve alışveriş bölgesini ifade etmektedir. İstasyon: dünyanın en yoğun olduğu demiryolu hattıdır ve her gün 2 milyondan fazla yolcu taşıma kapasitesindedir. Ayrıca: yine buraya bağlanan, JR Yamanote Hattı bulunur. Tokyo şehrinden çıkışlı, uzun mesafeli yolculuklar için, karayolu otobüs ve şehir içi otobüslerinin en önemli durakları da, buradadır.

İstasyonun batısında: gökdelenler bölgesi bulunur. Burada: Tokyo şehrinin birçok önde gelen otel ve ikiz kuleler de dahil yüksek binaları bulunur. Özellikle: Metropoliten Government Office binasının gözlem güvertesi ücretsiz ve halka açık olması nedeniyle, yoğun ilgi çeker.

İstasyonun kuzeydoğu bölgesinde: Kabukicho mağazası, yer altı alışveriş merkezi, elektronik eşya satan mağazalar bulunur.

 

Shinkuju Gökdelen Bölgesi

İstasyonun batısındaki bölgede çok sayıda gökdelen bulunmaktadır. Bunlar arasında öne çıkanlar: Tokyo Anakent Hükümet Binası, Keio Plaza, Hilton, Hyatt Regency ve Park Hyatt otelleridir. Gökdelenlerin birkaçında, zemin kat ve üst katlarda şehir manzarası bulunan restoranlar vardır.

Japonya Tokyo Shibuya

Kabukicho

Burası: Tokyo şehrinin en büyük kırmızı ışık bölgesi, yani seks bölgesidir. Burada: sayısız restoranlar, barlar, gece kulüpleri, saatlik kullanılan oteller ve her türlü cinsel eğilim öncülerini görmek mümkündür. Evet: Tokyo şehrini ziyaret edenler içinde, şehrin, striptiz kulüpleri, seks shopları, seks yerlerini görmek isteyenlerin buraya gitmeleri gerekir.

Japonya Tokyo Shibuya

Altın Gai

Burası, gece hayatı ile ünlüdür ve birçok küçük bar barındırır. Ancak, bu barların büyük bölümü, birkaç müşteri bulunan küçük mekanlardır, düzenli müşterilere hitap eden yalnızca birkaç bar bulunur.

Japonya Tokyo Shibuya

Shin-Okubo Koreatown

Burası: Shinjuku istasyonunun bir durak kuzeyinde, ana yol ve yan yol sokaklarına yayılmış halde bulunan bir dizi Kore mağazası ve restoranlarını barındırır. Bu mağaza ve restoranların çoğu Koreli göçmenler tarafından işletilmektedir ve video, yiyecek dahil olmak üzere, Kore malları satılmaktadır.

 

Tokyo Metropolitan Goverment Office

Burası: 243 metre yüksekliğinde ikiz kulelerden oluşmaktadır. Her kulenin 45’nci katında, gözlem istasyonu bulunmaktadır. Güneyde bulunan kulenin görünümü: daha ilgi çekmektedir.

 

Japon Kılıç Müzesi

Buradaki sergilerde ve ekranlarda: kılıç yapılı ve bakımına ait bilgiler verilmektedir. Japonlar: 8’nci yüzyıldan bu yana, dünyanın en iyi çelik kılıçlarını yaparlar. Demir kumundan karbon çeliği yapımı ve inceltilmesi tekniğine “tamahagane” denilir. Bu teknikte: çelik bloklar, yüksek ısıda, çapraz katlana katlana binlerce katman haline getirilerek güçlendirilirdi.

Daha sonra ise, çekiçle şekil verilerek daha yumuşak bir çeliğin çevresine sarılırdı. Böylece: güçlü olduğu kadar, esnek de olan bir kılıç elde edilirdi. Kılıç: savaşçı sınıfların bir silahı, ruhsal saflığın bir simgesi ve bir sanat eseri olarak çok değer verilen bir alet olarak önem kazanmaktadır.

Japonya Tokyo Shibuya
Japonya Tokyo Shibuya
Japonya Tokyo Shibuya
Japonya Tokyo Shibuya

 

Shinjuku Gyoen

Burası: Tokyo şehrinin en büyük ve keyifli park alanlarından birisidir. Hatta: şehirde, en iyi “kiraz çiçeği” izleme alanı olarak seçilmiştir. Park: 1949 yılından bu yana faaliyettedir. 1903 yılında sonra: ilk olarak, hanedan ailesi için yapılmıştır.

Japonya Tokyo Shibuya

Central Park

Burası: halka açık bir park alanıdır. Tokyo Büyükşehir Belediyesinin ikiz kuleleri, Kumano Tapınağı yanı sıra, burada: şehirdeki evsizlerin büyük bölümü karton kutulu ve mavi muşambalı derme çatma yerlerde yaşamaktadırlar.

 

İsetan

Burası bir mağazadır ancak 100 yıllık bir geçmişe sahiptir. Üst katlarda restoranlar ve bodrum katında bir gıda bölümü bulunmaktadır. Toplam 10 katlıdır.

Japonya Tokyo Shibuya

Takashimaya

1996 yılında açılan bu mağaza, toplam 15 katlıdır. Bodrum katında yemek bölümü ve üç restoran bulunur.

Japonya Tokyo Shibuya

Odakyu

Bu alışveriş mağazası, toplam 16 katlıdır. Bodrum katında, harika bir yiyecek bölümü vardır.

Japonya Tokyo Shibuya

Yodobashi Kamera

Burası, Japonya’nın en önde gelen indirimli elektronik perakendeci mağazası olarak önem kazanır. Burada: her türlü kamera ekipmanını bulabilirsiniz.

Japonya Tokyo Shibuya

Bic Kamera

Burası: Japonya’nın yine en önde gelen indirimli elektronik satılan perakendeci mağazalarından birisidir.

Japonya Tokyo Shibuya
Japonya Tokyo Shibuya

 

HARAJUKU BÖLGESİ

Burası: Japonya’nın en uç genç kültür ve moda stillerinin merkezidir. Ancak, aynı zamanda, yetişkinler için de alışveriş yerleri ve tarihi yerler bulunmaktadır.

Genç kültürün odak noktası “Takeshita Dori” yani “Takeshita Street” dir. Burada: moda ve trent bilinçli gençlere yönelik, çok sayıda moda mağazası, moda butikleri, ikinci el giyim mağazaları, fasfood restoranları bulunan yan sokaklar bulunur.

Bu yüzden: burayı gezerken eksantrik kostümler giymiş pek çok genç insan görebilirsiniz. Özellikle: bir Pazar günü, burayı yani İstasyonun çevresindeki bölgeyi ziyaret ederseniz: değişik giysili, karakterli ve serseri müzisyenleri görebilirsiniz.

Gezilecek Yerler

Japonya Tokyo Shibuya

Takeshita Dori

Burada bulunan mağazalar, her gün, saat 11.00-20.00 arasında açıktır. Harajuku bölgesinin simgesi ve Japonya’nın moda trentlerinin çoğunun doğum yeri burasıdır. Yaklaşık 400 metre uzunluğundaki, bu dar caddede: butikler, kafeler, fastfood restoranları bulunur ve gençler, özellikle hafta sonlarında burayı aşırı yoğun şekilde doldururlar. Burayı gezerseniz, ilginç mağazalar ve restoranlar görebilirsiniz.

Japonya Tokyo Shibuya

Omotesando

Burası: 1 km. uzunluğunda, ağaçlıklı bir caddedir. Cadde üzerinde: sayısız mağaza, butik, kafe ve restoran bulunmaktadır. Bu mağazalar ve butiklerde: dünyanın önde gelen markalarının ürünleri satılır. Daha çok zengin müşterilere hitap eden bu mağazaları gezmenizi öneririm, çünkü Paris şehrindeki Champs-Elysees caddesine benzetilmiştir.

Japonya Tokyo Shibuya

Ototesando Hills

Burası, 2006 yılında hizmete açılmıştır ve yaklaşık 100 lüks mağazadan oluşmaktadır. Ayrıca: kafeler, restoranlar ve güzellik salonları bulunur. Yapı, toplam 6 katlıdır. Bunlardan 3 kat, yeraltındadır. Yapının tasarımı ise, ünlü mimar Tadao Ando tarafından yapılmıştır.

Japonya Tokyo Shibuya

Laforet Harajuku

Burası: özellikle genç ve kadın kitleye yönelik moda butiklerinin bulunduğu, 7 katlı bir yapıdır. En üst katta: Laforet müzesi bulunmaktadır ki, burada çeşitli etkinlikler ve sergiler düzenlenmektedir.

Japonya Tokyo Shibuya

Oriental Çarşı

Burası: Tokyo şehrinde, Japonya kültürüne ait hediyelik eşya arayanlar tarafından yoğun olarak tercih edilen bir yerdir. Özellikle: kimono, lambalar, bebeler, mobilyalar, samuray giysileri satılır. Dükkan ise, geleneksel Japon mimarisi tarzında yapılmıştır. Zaten, mağazanın önünden geçerken, ilginç mimarisi nedeniyle, burayı kesinlikle fark edeceksiniz, mutlaka içine girip gezmelisiniz.

Japonya Tokyo Shibuya

Kiddy Land

Burası: Tokyo şehrinin en ünlü ve popüler oyuncak mağazasıdır. Mağaza, toplam 5 katlıdır ve çocuklar: oyuncaklar ve diğer fantastik ürünler arasında seçim yapabilirler.

Japonya Tokyo Shibuya

Togo Shrine

Burası: girişin ücretsiz olduğu bir Şinto tapınağıdır. 1905 yılındaki Rus-Japon savaşında, Rus filosunu yenen Amiral Togo’ya adanmıştır. Her ayın, ilk Pazar günü, tapınak çevresinde, antika pazarı kurulmaktadır.

Japonya Tokyo Shibuya

Nezu Müzesi-Güzel Sanatlar Enstitüsü

Müze: Meici döneminin demiryolu işletmecisi ve politikacı olan Nezu Kaiçiro’ya ait özel bir sanat koleksiyonuna ev sahipliği yapmaktadır. Bu koleksiyon içinde: Japon resminin ve seramiklerinin seçkin örnekleri sergilenmektedir. Ayrıca: eski Çin bronz çanak çömlekleri ve heykelleri sergilenir. Ama özellikle, Enstitünün bahçesi, ziyaretçilerin ilgisini çekmektedir. Bahçede: çamların ve çiçeklerin, havuzların, şelalelerin, yosun kaplı fenerlerin ve çay kulübelerinin görüntüsü, muhteşemdir.

Japonya Tokyo Shibuya

Yoyogi Park

Burada: 1964 Olimpiyat Oyunları için tasarlanmış ve 2 binadan oluşan “Yoyogi Ulusal Spor Merkezi” ilgi çekmektedir. Bu iki binadan büyük olanında, yüzme yarışmaları, küçük olanında ise basketbol maçları yapılmıştır.

Ayrıca: park alanı, bir zamanlar Japon İmparatorluk Ordusunun tören alanı olarak da kullanılmıştır. II. Dünya Savaşından sonra ise, şehri işgal eden müttefik kuvvetleri tarafından, kışla olarak kullanılmıştır. Daha sonra ise, yukarıda sözünü ettiğim gibi, Olimpiyat Oyunları için yenilenmiş ve kullanılmıştır. Olimpiyat Oyunları için yapılan çalışmalarda: geniş bulvarlar ve metro durakları eklenmiş, Haracuku ve Ometesando bölgelerinde harikalar yaratılmıştır.

Park alanı: Olimpiyatlardan sonra ise, halkın ziyaretine açılmış ve ticari bir alan haline gelmiştir. 1980’lerde ise, Tokyo şehrinin genç nüfusu: burada toplanır olmuştur. Günümüzde, burası: koşucular, kaykaycılar, öğrenciler ve Spor merkezindeki konserlerden çıkan gençler tarafından doldurulmaktadır.

Japonya Tokyo Shibuya

Ulusal Yoyogi Stadyumu

Burası, 1964 yılında, Tokyo Olimpiyatları için ünlü mimar Kenzo Tange tarafından inşa edilmiştir. Tesisler içinde: olimpik yüzme yarışları, buz pateni, voleybol maçları, konserler ve çeşitli etkinlikler düzenlenmektedir.
Spor kompleksi içinde, ilk göreceğiniz yer: “Yakult Swallows Beyzboll” takımı tarafından kullanılan “Cingu Stadyumu” dur. Ayrıca: “Prens Çiçibu Rugby Futbol Sahası” ve 1964 Olimpiyat Oyunlarının yapıldığı, 75 bin kişi kapasiteli “Ulusal Stadyum” görülür.

Japonya Tokyo Shibuya
Japonya Tokyo Shibuya
Japonya Tokyo Shibuya
Japonya Tokyo Shibuya
Japonya Tokyo Shibuya

 

MEİJİ TAPINAK

Haracuku istasyonunun Omotesando çıkışından sonra buraya ulaşmak mümkündür. Giriş ücretsizdir.

Burası: tanrılaştırılmış İmparator Meiji ve eşi İmparatoriçe Shoken’in ruhlarına adanmıştır. Tapınak, 1920 yılında, 8 yıllık bir çalışmanın ardından tamamlanmıştır. Ancak: II. Dünya savaşı sırasında yıkılmış, ama ardından 1958 yılında hemen yeniden inşa edilmiştir. İmparatorluk Hazine Dairesi olarak da bilinir.

İmparator Meiji: modern Japonya’nın ilk imparatoru olarak önem kazanır. Kendisi: 1852 yılında doğmuş ve 1867 yılında tahta geçmiş ve Japonya ülkesindeki feodal sistem sona ermiştir. 1912 yılında ölümüne kadar, İmparator Meiji: Japonya’nın modernizasyonu için büyük uğraşlar vermiştir. Bunun sonucunda, İmparator Meiji’nin tanrılaştırılması kaçınılmazdı.

Tapınak inşası sırasında dikilen, ülkenin birçok bölgesinden bağışlanarak buraya gönderilen yaklaşık 100 bin ağaç: günümüzde buranın tam bir ormanlık alan haline gelmesine neden olmuştur.

Bu ormanlık alanın ortasındaki tapınak alanında, huzurlu bir ortam yaratılmıştır. Burayı ziyaret ederseniz: tapınağın ana salonunda, yaptıkları takı ve muskaları satan satıcılar göreceksiniz. Buraya girerken ise: 1700 yıllık servi ağaçlarından yapılmış direklerle belirlenen, iki devasa “torii” kapısından gireceksiniz.

Evet: Menjii Jingu olarak isimlendirilen tapınak: Japonya’nın en kutsal alanlarından birisidir. Yeni yılın ilk günlerinde, (31 Ekim-3 Kasım tarihleri arasındaki Japon yeni yılı) tapınak, düzenli olarak, 3 milyondan fazla insan tarafından ziyaret edilmektedir. Yılbaşı gününde ise, tapınak, 1 milyon kişi tarafından ziyaret edilmektedir. Hatta: 20 yaşına gelen her genç: her yıl, Ocak ayının ikinci pazartesi günü kutlanan “Yetişkinler Günü” törenlerinde, muhteşem kimonolarını giymiş kadınlar eşliğinde, burayı ziyaret ederler. Özellikle: ilkbahar ve yaz dönemlerinde, iç bahçedeki süsen çiçekleri ve fundalıkların güzelliği, muhteşem ilgi çekmektedir.

Yılın geri kalan bölümlerinde ise, geleneksel Şinto düğünlerinin yapılmasında kullanılır. Tapınağın kuzey ucunda: ziyaretçilerin gezmeleri için bir yer yapılmıştır. Meiji Jingu Treasure House olarak isimlendirilen bu yerde: 1889 yılında, İmparator Meiji’nin Anayasası, İmparator ve İmparatoriçenin birçok kişisel eşyasına ait görüntüler bulunmaktadır.

 

SHİNJUKU GYOEN

Tokyo şehrinin en büyük ve en popüler parklarından birisidir. Park: her gün saat: 09.00-16.30 arasında açıktır ve giriş ücreti: 200 Yendir.
Parkın: geniş çim alanları, yürüyüş yolları ve sakin ortamı, kent merkezinden kaçanların ilgisini çekmektedir. Özellikle, bahar aylarında, park alanındaki kiraz çiçeklerinin açması, ortamı muhteşem güzel yapar.

Park, ilk olarak: 1603-1867 yılları arasında, Edo döneminde feodal bir lordun, konut alanı olarak kullanılmıştır. Daha sonra ise, bir botanik bahçesi haline getirilmiş ve imparatorluk ailesinin dinlenme ve konukları için eğlence yeri olarak düzenlenmiştir. II. Dünya savaşı sırasında tamamen yıkılan park: halka açık bir park alanı olarak yeniden düzenlenmiş ve 1949 yılında ziyarete açılmıştır.

Park alanı, 3 bölgeden oluşur:
Geleneksel Peyzaj Bahçesi bölümü: Burada: eski adalar ve köprüler ve büyük havuzlar bulunmaktadır. Ayrıca: İmparatorun düğünü vesilesiyle inşa edilen “Kyu Goryotei” yani “Tayvan Pavyonu” bulunur.

Parkın diğer ana bahçeleri: simetrik olarak düzenlenmiştir. Açık çimlik alan “İngiliz Peyzaj Bahçesi” ve kiraz ağaçlarının bulunduğu alan “Fransız bahçe” si olarak isimlendirilir. Park alanında bulunan “sera” bölümünde ise, birçok tropikal ve subtropikal çiçekler bulunmaktadır.
Evet: yukarıda da belirttiğim gibi bu park alanının en güzel yanı, birçok kiraz ağacına ev sahipliği yapmasıdır.

Her yıl, Mart ayı sonlarında, 400 den fazla kiraz ağacı: çiçek açtığında, muhteşem bir görüntü ortaya çıkmaktadır. Ama, Sonbahar mevsiminde burayı ziyaret etmek öneriliyor. Çünkü: sonbahar da, yapraklarda büyük değişiklik, parkın görüntüsünü daha muhteşem hale getiriyor. Renkler genellikle, Kasım ve Aralık aylarının ortalarında görülebilmektedir.

Tokyo Shibuya

NAKANO BROADWAY

Burası: Tokyo şehrindeki en büyük alışveriş komplekslerinden birisidir. Nakano istasyonuna, 5 dakikalık yürüyüş mesafesindedir.
Burası: 225 metre uzunluğunda, kapalı bir alışveriş caddesi üzerinde bulunmaktadır. Buradaki mağaza ve dükkanlarda bulabilecekleriniz: video oyunları, oyun konsolları, figürinler, animasyon karakterleri, CD, iskambil kartları, anahtarlıklar vs. yüzlerce çeşit eşya bulup satın alabilirsiniz. Özellikle, küçük hediyelik eşyalar çok yaygındır.
Zemin katta: giysi, ayakkabı, çerez ve ikinci el eşya satan dükkanlar bulunuyor. Bodrum katında: meyve, sebze, et ve deniz ürünleri satılıyor.

Japonya Tokyo genel özellikleri hakkındaki yazım için Tokyo Genel

Japonya Tokyo Chiyoda

Japonya Tokyo Chiyoda

Edo kalesi ile Tokyo körfezi arasındaki bataklık alan: 17’nci yüzyılda, Tokugıva İeyasu’nun emriyle doldurularak kullanıma hazır hale getirilmiştir. Günümüzde, bu alan: şehir merkezi konumundadır. Bu bölgede: Nihombaşı, Marunouçi, Yurakuço ve Ginza semtleri bulunur.

Japonya Tokyo Chiyoda

Nihombaşi-Marunouçi

Tokyo şehrinin en itibarlı ve önemli ticari firmalarının yönetim merkezleri: bu semtlerdedir. Bu yüzden: şehrin en iyi sanat koleksiyonlarının bulunduğu müzeleri, bu semtlerde bulmak mümkündür.

 

Bridgestone Sanat Müzesi

Ginza metro hattında: Çuodori bölgesindeki Kyobaşi-Nihombaşi istasyonları arasındadır. Girişin ücretli olduğu bu müzede: Renoir, Cezanne, Matisse, Rembrandt, Manet, Picasso gibi sanatçıların ve Batı tarzı Japon resminin erken dönem sanatçılarının eserlerinden oluşan muhteşem bir koleksiyon sergilenmektedir.
Koleksiyon: Bridgestone Lastik Şirketinin kurucusu İşibaşi Şociro tarafından toplanmış ve eski Mısır, klasik Roma ve Yunan dönemi heykelleriyle pekiştirilerek, bu müze kurulmuştur.

 

Uçurtma Müzesi

Nihombaşi istasyonundan birkaç dakikalık yürüme mesafesindedir. Bu muhteşem müzeyi de görmenizi öneririm, çünkü: Japonlar süslü uçurtmalar yapmayı çok iyi bilirler, hatta ülkede bu bir gelenektir ve müzede özellikle elle boyanmış uçurtmalar ilgi çekmektedir.

 

İdemitsu Sanat Müzesi

Bridgestone Müzesinin hemen karşısındadır.
Müzede: Çin porselenlerinden, klasik fırınlama tarzıyla üretilmiş Japon seramiklerine kadar birçok obje sergilenmektedir. Ayrıca: Zen resim sanatı örnekleri, ahşap baskılar ve Edo döneminde günlük yaşamı tasvir eden resimler de sergilenmektedir. Tüm bunların yanında, dünyanın dört bir tarafından toplanmış tarihi çömlek parçaları da bulunuyor.

İdemitsu sanat müzesinin bir blok doğusunda: Forum yapıları bulunuyor.

Tokyo Uluslar arası Forumu

Burası: 1997 yılında tamamlanmıştır. Raphael Vinoly tarafından tasarlanmıştır. 2 binadan oluşmaktadır ve binaların arasında, bir açık hava galerisi görülür. Evet, aslında burayı niye ziyaret etmek gerekir diye düşünebilirsiniz. Burası, yalnızca bir mimari harika olarak değerlendirilmez. Aynı zamanda: insan odaklı çalışmalara da ev sahipliği yapar.
Doğudaki yapı: 55 metre yüksekliğindeki tavanıyla, bir sergi salonu olarak kullanılır.
Batıdaki yapı: konferans, sergi ve konser salonları olmak üzere, 6 salondan oluşan bir komplekstir. En büyük salon: 5000 seyirci kapasitelidir. Bu binanın zemin katındaki restoranlarda, yöresel lezzetleri tadabilirsiniz.

İki bina arasındaki açık hava galerisinde: hafta içi, öğlen saatlerinde: ziyaretçiler ve çalışanlar için “Tay” yemeklerinden oluşan menüler sunan kamyonetler, yani tekerlekli yemek üniteleri görebilirsiniz. Hatta, bunlarda: Okinava eriştesinden yapılmış paella ve çöp şiş bile bulmak mümkündür.

İdemitsu sanat müzesinin batısındaki bulvardan yürüyerek ilerlerseniz: bir bina ile karşılaşırsınız.

Dai-içi Hayat Sigortası Şirketi Binası

Bu bina: II. Dünya Savaşında bombardımandan etkilenmemiş nadir yapılardandır. Zaten bu yüzden: işgal döneminde, bu bina, müttefik askeri güçleri tarafından karargah binası olarak kullanılmıştır. Bu dönemde, General Mac Arthur’un ofisi, günümüzde halen muhafaza edilmektedir.

Dai-içi binasından güneybatı yönünde yürürseniz, bulvarın karşısında sağda bulunan bir park ile karşılaşacaksınız.

Hibiya Parkı

Burası, 1903 yılında yapılmış olup, Japonya’nın ilk batı tarzı parkı olarak önem kazanmaktadır.

İmperial Hotel’den sonra, sola dönerseniz, bu kez karşınıza bir tiyatro çıkıyor.

Takarazuka Tiyatrosu

Burada sahnelenen “kabuki” tarzı, şarkılı, danslı ve hepsi genç kızlardan oluşan eleştirel tiyatro oyunları: kostümleri ve dekorlarıyla çok ilgi çekicidir.
Evet: bu eleştirel tiyatro, ilk olarak 1903 yılında Osaka şehrinde kurulmuştur. Tokyo şehrinde ise, ilk kez, burada faaliyete geçmiştir.

Yan blokta, Japon Demiryolları hatlarının altında, bir çarşı bulunuyor.

Uluslar arası Alışveriş Çarşısı

Burası: hediyelik eşya satan dükkanlarla doludur.

 

Yurakuço ve Ginza

Yurakuço: kelime anlamı olarak “zevk köşesi” anlamını taşımaktadır. Burası: II. Dünya savaşından sonra, eğlence sunmaya başlamıştır. Yani: bir anlamda, o günlerde, müttefik askerlerine hizmet veren “genelev” olarak bilinmektedir. Tren hattının altında kalan bölümde ise: büyük bir karaborsa pazarı bulunuyordu.
Daha sonra ise: burası, Ginza bölgesindeki ofis çalışanlarının bira içip sohbet ettikleri ucuz restoranlarıyla ünlenmiştir.

Edo döneminde: burada bir gümüş darphanesi (Japonca ismi “ginza”) bulunmaktadır. 1612 yılında, İeyasu tarafından, itibarlı hizmetlilerinden birinin köşkü ile bu gümüş darphanesinin bulunduğu yer arasında bir köprü yaptırılır ve Sukiyabaşi ismi verilir. Bölgenin “ginza” ismi ise, bu gümüş darphanesinden gelmektedir.

1872 yılına gelindiğinde: büyük bir yangın, bölgenin tamamını yakarak yok eder. Daha sonra ise, Meici hükümeti: buranın batı tarzında kaldırımları olan, sokak lambaları, atlı arabaları olan, yatay ve dikey caddeleri bulunan bir yer olarak yeniden düzenlenmesini emrederler. Aynı yıl: Şimbaşi-Yokohama arasındaki, ülkenin ilk demiryolu hattı olan “Ginza” hizmete girer ve böylece, bölge tamamen güzelleşir.

Takip eden dönemde ise, burası bir alışveriş merkezi haline gelir. Özellikle: 1894 yılı yapımı: “Hattori saat kulesi”, son moda “Wako” mağazasının ön cephesini süslemektedir. Bunun hemen yanında ise, Tokyo şehrinin ilk kültür incisi satan dükkanı olan “Mikimoto” mağazası bulunur. Yurakuço istasyonundan sonra ise: en son teknoloji ürünlerinin satıldığı “Sony” galerisini bulabilirsiniz.

Evet: Tokyo şehrini ziyaret ederseniz, elbette buraya da mutlaka gitmenizi öneririm. Çünkü: sonuçta her ne kadar burada alışveriş için hatırı sayılır bir meblağ paranızın bulunması gerekmekte ise de, yine de alışveriş yapmasanız bile, burayı görmek inanın hoşunuza gidecektir. Hatta: özellikle neon ışıklarının dansını izlemek için, akşam saatlerinde buraya gitmenizi öneririm.

Tokugava İeyasu tarafından kurulan yeni başkentte: 1657 yılında büyük bir yangın çıkar ve 2 gün süren yangın sonucunda: şehrin üçte ikisi yanarak kül olur. Daha sonraki süreçte: yeniden inşa çalışmaları sırasında, Edo kalesinin doğusundaki bataklıklarda, ıslah çalışmaları yapılarak, buradan elde edilen büyük arazide köşkler ve tapınaklar için yerler parsellenir. 1853 yılına gelindiğinde ise, bu bölge: Tokyo şehrinin Amerikan ve Avrupalı tarzdaki ilk yerleşim yeri olarak göze görülür ve “Tsukici” ismiyle bilinir.

Tsukici bölgesine ulaşmak için: Hibiya metro hattını kullanmanız gerekir.

 

Tsukiji

Günümüzde: Tsukiji semtinde, birkaç anıt ve abideden başka, 19’ncu yüzyıla yani kurulduğu ilk dönemlere ait herhangi bir şey kalmamıştır. Bu bölgede günümüzde görülebilecek yerler şunlardır:

 

Tsukiji Merkez Toptancı Balık Pazarı

Burada, Pazar günü hariç, her gün sabahın erken saatlerinde “mezat” başlar ve saat 13.00 gibi tüm dükkanlar kapanır. Yani, bu olayı izlemek isterseniz, sabahın erken saatlerinde buraya gitmeniz gerekir.

Tsukiji metro istasyonunun 2 numaralı kapısından dışarıya çıkarsanız, bulvarı geçince solunuzda bir dini yapı göreceksiniz.

 

Tsukiji Honganci Tapınağı

Tapınak binası, Hindu tarzı cephesiyle ilgi çekmektedir.

Evet, bölgede yürümeye devam ediyoruz ve bu kez hedefimiz, büyük bir balık pazarıdır. Şin-Ohaşi-dori boyunca, güneybatı istikametinde yürüyün, ana kavşağı geçin ve daha sonra sola döndüğünüzde, yolun sonunda burayı bulacaksınız.

 

Balık Pazarı

Burası: Asya’nın en büyük balık pazarıdır. Pazarın kurulu bulunduğu alan, toplam 22 hektardır. 1600 civarında toptancının bulunduğu alanda, Tokyo şehrinin balık tüketiminin % 90’lık bölümü karşılanır ve burada 15 bin kişi istihdam edilir. Burada satılan balıklar: ülkenin birçok yerinden, her sabah, soğutuculu kamyonlarla, buraya getirilir.

Balıklar: ruhsatlı toptancılara satılır ve toptancılar satın aldıkları balıkları, el arabalarıyla götürürler. Günlük yaklaşık 2000 ton deniz ürünü, burada taşınmaktadır. Burada, özellikle “ton balığı” pazarlaması büyük oranlarda yapılıyor.

Günde, 120 kez ton balığı açık arttırması yapılıyormuş. Bu ihaleleri görmek isterseniz, sabahın çok erken saatlerinde, yani: 05.50-06.00 gibi, burada bulunmanız gerekiyor. Yoğun günlerde, bu saatte gitseniz bile, ihalelerin yapıldığı alana giremeyebiliyorsunuz.
Buraya giderseniz, yerel “suşi” restoranlarında, mutlaka bir kahvaltı yapın veya öğle yemeği yeyin. Restoranlar, saat: 05.00 den itibaren açıktır.

Şin-Ohaşi-dori’ye doğru geriye yürüyoruz ve sola döndükten sonra, birkaç dakikalık yürüyüşün ardından: bulvar batıya kıvrılıyor ve yüksek bir geçide ulaşıyoruz. Burada, bir saray bahçesi girişi var.

Japonya Tokyo Chiyoda

Hama Rikyu Bahçesi

Bahçeye girdiğinizde, solda kalan yolu takip ederseniz: Sumida nehri boyunca, Asakusa’ya giden teknelerin kalktığı feribot iskelesine ulaşırsınız.
Evet: bahçe, aslında “Tokugava” ailesinin mülküdür ve 1945 yılında halka açık park haline getirilmiştir. Hoş bir park alanı, özellikle: Şiodome kompleksinin yüksek binaları arasındaki yeşillik olarak ilgi çekmektedir.

Balık pazarından çıkınca: Şin-Ohaşi-dori’den sağa dönerseniz: Ginza’ya doğru ilerlediğinizde: bir tiyatro mekanına ulaşacaksınız.

 

Kabuki-za

Burada ilk gözünüze çarpacak olanlar: kırmızı fenerler, pankartlar ve posterlerdir. Burada, ilk “kabuki” tiyatrosu: 1889 tarihinde kurulmuştur. Tiyatro binasının tasarımı ise, 1925 yılında yapılmıştır ve Tokugava dönemi kale mimarisini andırmaktadır. Ancak, bina 1945 yılındaki bombardımanda yıkılmış ve 1951 yılında yeniden yapılmıştır.

Japonya Tokyo Chiyoda
Japonya Tokyo Chiyoda
Japonya Tokyo Chiyoda

AKİHABARA BÖLGESİ

Buraya “Elektrik Şehri” denilmektedir. Çünkü: Japonya ülkesinde: tüketici elektroniği endüstrisinin odak noktasıdır. Burada: yüzlerce elektronik cihaz satan dükkan bulunur. Ayrıca: yanıp sönen neon ışıkları, video ekranları, gürültülü müzik yayını ve biraz önce de söylediğim gibi, en son teknoloji elektronik cihaz satan yüzlerce dükkan.

Bu dükkanlar: bölgede şaşırtıcı şekilde yerleşmiştir. Bir uçta: JR istasyonu yakınlarında: teknisyen ve kişisel meraklılara hitap eden küçük dükkan ve tezgahlar görülür. Diğer uçta ise: ülke çapında, dış pazarlara yönelik mallarla dolu reyonları bulunan sıralanmış dev mağazalar görülür. Bu mağazalardan: pasaportunuzu gösterdiğinizde “gümrüksüz” alışveriş yapabilirsiniz.

Caddelerin arka sokaklarında ise: animasyon filmleri ve bilgisayar oyunları satan sayısız dükkan bulabilirsiniz. Caddeler demişken: ana cadde, Pazar günleri, saat: 13.00-18.00 arasında trafiğe kapatılıyor. Büyük elektronik parakendeciler: “Chuo Dori” caddesi boyunca dizilidirler. Bu dükkanlarda: kameralar, bilgisayarlar, televizyonlar, cep telefonları, elektronik parçalar, ev aletleri, ikinci el eşyalar ve elektronik cihazlar bulup satın alabilirsiniz.

Ancak: burada satılan elektronik cihazların bir bölümü, yalnızca Japonya’da kullanılmak üzere tasarlanmıştır. Yani, alışveriş yaptığınızda, özellikle buna dikkat etmenizi öneririm. Ayrıca: kullanım talimatlarının Japonca olması ve sınırlı garanti verilmesi de, alışverişte dikkat etmeniz gereken hususlardır. Yine de, mağazaların bir kısmı, uluslar arası kullanıma uygun modelleri satışa sunarlar.

Hatta: biraz önce de söylediğim gibi, yabancı ziyaretçiler gümrüksüz alışveriş yapabilirler. Gümrüksüz alışverişi bilenler hatırlayacaktır, diğer yerlerde olduğu gibi, burada fatura alıp, havaalanında gümrük polisine göstermek gerekmiyor, alışveriş sırasında “pasaport” unuzu göstererek gümrüksüz alışveriş yapabilirsiniz.

Burada: bulunan birkaç elektronik mağazasından söz etmek istiyorum:

Japonya Tokyo Chiyoda

İshimaru Denki

Akihabara istasyonu yakınındaki, bu üçlü mağaza: haftanın her günü, saat: 10.00-22.00 arasında açıktır. Burada: cep telefonları, bilgisayarlar bulup satın alabilirsiniz. Ayrıca: CD, DVD, oyunlar da bulunuyor.

Japonya Tokyo Chiyoda

Sofmap

Sofmap gurubu: Akihabara bölgesinde, yaklaşık 12 mağaza işletmektedir. Bu mağazalarda: Apple ürünleri, CD ve oyunlar, bilgisayarlar, kameralar, yazılım ürünleri bulup satın alabilirsiniz. Mağazalar: her gün saat 11.00-21.00 arasında açıktır.

Japonya Tokyo Chiyoda

Laox

Ana mağaza ve ilaveten bir mağazası daha bulunuyor. Haftanın her gün, saat: 10.00-20.00 arasında açıktır. Bu mağazalarda, özellikle “dutty-free” ürünleri, müzik aletleri, hobi ve oyun ürünleri satılmaktadır.

Yamada Denki

Haftanın her günü, saat: 10.00-22.00 arasında açık bulunan mağazada: kişisel bilgisayarlar, bilgisayar aksesuarları, ev elektroniği ürünleri bulup satın alabilirsiniz.

Japonya Tokyo Chiyoda

Akky

Haftanın her günü, saat: 09.30-20.00 arasında açık olan mağazada: kameralar, bilgisayarlar, televizyonlar, DVD oynatıcıları, bilgisayar yazılımları bulup satın alabilirsiniz. Buranın en büyük özelliği: yalnızca Japonya için değil, uluslar arası alan için üretilen ürünlerin satılıyor olmasıdır.

 

Radyo Pazarı

Burası: bir mağaza gibi değil, dar sokaklarda, tezgahlar üzerinde satış yapılan bir yer olarak dikkat çekiyor. Özellikle, II. Dünya Savaşından sonra, radyo ve elektronik radyo parçaları satışı konusunda uzmanlaşmış bir karaborsa yeridir. Burada: elektronik parçalar, güvenlik monitörleri, radyo ve bilgisayar parçaları bulup satın almak mümkündür. Ancak, satılan parçalar, genellikle herhangi bir ambalajı olmadan satılıyor, yani dikkat ederek alışveriş yapmalısınız.

Otaku bölgesinde Gezi

Kafeler

Bu bölgede bulunan özel kafeler: tipik Fransız hizmetçisi gibi giyinmiş garsonların hizmet verdiği, temalı restoranlardır. Gıda hizmeti dışında, bu mekanlarda: müşteriyle konuşularak ve oyunlar ile, müşteri meşgul edilir. Hizmetçi yani garson olarak ise: özellikle İngilizce konuşan bayanlar kullanılır.

Japonya Tokyo Chiyoda

Don Quijote

Haftanın her günü, saat: 10.00-17.00 arasında açık olan bu mekan, genellikle indirim mağazası olarak bilinir. Burada: oyuncak, elektronik, son moda ürünler bulup satın alabilirsiniz. Mağazanın 8’nci katındaki tiyatroda ise, günlük gösteriler sunulur.

Japonya Tokyo Chiyoda

Games-Oyuncular

Haftanın her günü saat: 09.00-22.00 arasında açık olan bu mekanda: filmler, video oyunları, CD, kırtasiye, yazılımlar bulup satın alabilirsiniz.

Japonya Tokyo Chiyoda

Mandrake

Haftanın her günü, saat 12.00-20.00 arasında açık bulunan bu mekan, ikinci el eşya konusunda uzmanlaşmıştır ve burada: bebekler, figürler, poster, CD, oyuncaklar satılmaktadır.

Evet; Akihabara bölgesi, her ne kadar alışveriş cenneti olarak bilinse de, burada da birkaç yapı ilgi çekmektedir.

Akihabara istasyonundan: ana bulvar (Çuo-dori) boyunca kuzeye doğru yürüyün ve bir sonraki büyük kavşağa geldiğinizde: Suehiro istasyonuna doğru dönün. Kısa bir yürüyüşten sonra bir dini yapıya çıkan merdivenleri göreceksiniz.

 

Kanda Myocin Tapınağı

Tapınağın ilk yeri: günümüzdeki “Otemaçi” finans bölgesidir. Ancak: 1616 yılında, bugünkü yerine taşınmıştır. Taşınan bu orijinal ahşap yapı: 1923 yılındaki büyük depremde yıkılır ve yerine, günümüzde görülen beton bina inşa edilir.

Evet, bu tapınak: 3 tanrıya adanmıştır. Bunlardan: Okuninuşi no Mikoto ve Sukunahikona no Mikoto: Japon yaradılış efsanesinde geçen iki tanrıdır.
Diğer tanrı “Taira no Masakado” ise: 940 yılında “vatana ihanet” suçlamasıyla idam edilen, ancak daha sonra saygı ve prestij kazandırılmış ve Heian soylusudur. Bu kişi: Kyoto’daki imparatorluk sarayına karşı; sesini yükselten savaşçı sınıfının ilk isyanını başlatan kişi olarak bilinir. Ayrıca: Japonya’nın doğusunda, kendisinin imparator olacağı yeni ve bağımsız bir devlet kurmaya çalışmıştır.

Tapınak alanında göreceğiniz küçük yapılardan bir kısmı: Tokyo şehrinin üç büyük kutlama töreninden birisi olan “Kanda Matsuri” döneminde, caddelerde taşınan “mikoşi” yani “taşınabilir mabetler” dendir.

Tapınağın güneyindeki ana kapısından: tepenin eteklerindeki “torii” kemerine kadar uzanan cadde üzerinde: yöresel lezzetleri tadabileceğiniz dükkanlar bulunuyor. Bunlarda, özellikle: miso (mayalanmış fasulye hamuru) ve zencefille tatlandırılmış pirinç içeceklerini denemenizi öneririm.

Kemerin bulunduğu yerden: bulvarı geçtiğinizde, bu kez karşınıza bir akademi çıkıyor.

 

Yuşima Seido

Burası: 1632 yılında, Ueno bölgesinde kurulmuş ve 1691 yılında ise, buraya taşınmıştır. Bu akademide: Konfiçyus klasikleri öğretilmektedir.
Ayrıca, bu akademi: Tokugava hükümetlerinin yöneticileri ve seçkinleri: burada: itaat etme, hiyerarşinin faziletleri, özdenetim gibi hususlarda eğitim almaları için kurulmuştur. Günümüzde: yapı, tapınak olarak kullanılmaktadır.
Evet: yapı, uzun geçmişinde, altı kez yanıp kül olmasıyla da bilinmektedir. Simsiyah ve karanlık ana salonuna giden geçitte: bir Konfiçyus heykeli görülüyor. Yapı, en son olarak 1954 yılında restore edilmiştir.

Evet, gezimize devam ediyoruz. Tapınaktan çıkıp, Oçanomizi istasyonunun yanında bulunan, Kanda nehri üzerindeki “Hiciribaşi” köprüsüne ulaşın. İstasyonun hemen güneyinde, bir dini yapı bulunuyor.

 

Nikolai Katedrali

Burası: Japonya ülkesinde, Rus Ortodoks kilisesinin merkezidir. Kilisenin bilinen ismi “Kutsal Diriliş” katedralidir. Ancak: daha çok “Nikolai” adıyla anılır. Çünkü: 1861 yılında, Aziz Nikolai Kassatkin (1837-1913) buraya gelir ve geri kalan hayatını burada geçirir, bu kiliseyi kurar.

Japonya Tokyo Chiyoda

 

KOİSHİKAWA KORAKUEN

Burası: Tokyo şehrinin en eski ve en iyi “Japon Bahçeleri” bulunan bölgesidir. Kentsel Tokyo şehrinden doğaya kaçış için, en uygun ortam buradadır. Giriş ücretlidir, ücret 300 Yen. Her gün saat 09.00-16.30 arasında açıktır.

Bölge: Edo döneminde yapılmıştır. Bahçenin isminde kullanılan “Korakuen”: ünlü bir Japon şairdir. Koishikawa ise, bahçenin bulunduğu ilçenin adıdır.

Evet: giriş kısmında da belirttiğim gibi: en geleneksel “Japon Bahçeleri” burada bulunmaktadır. Bu bahçeler için: havuzlar, taş, ağaç ve insan yapımı tepeler kullanılarak minyatür güzellikler ortaya çıkarılmıştır.

Yürüyüş parkurları, ziyaretçilerle doludur. Ama özellikle Kasım ve Aralık ayları başında: bahçede, sonbahar nedeniyle tam bir renk armonisi yaşanır. Akçaağaçlar: turuncu ve kırmızı, canlı tonlarla, havuzların çevresinde boy gösterirler. Güneydoğu köşede ise, ginkgo ağaçları görülür. Mart ortasında: bu kez “erik” sezonu başlar. Nisan başında ise, “kiraz çiçekleri” muhteşem güzellikleri sunarlar.

Japonya Tokyo Chiyoda
Japonya Tokyo Chiyoda
Japonya Tokyo Chiyoda

İMPERİAL PALACE-İMPARATORLUK SARAYI

Tokyo şehrini ziyaret eden ziyaretçilerin: ilk gezme noktası burasıdır. Burası: Japon İmparatorunun en önemli konutudur. Büyük bir park alanı içinde bulunur ve buradaki bir çok bina bulunur. Bu binalar içinde: İmparatorluk ailesinin sarayı, özel konutları, ofisleri, arşiv ve müze bulunur. Toplam alan: 1.32 km. karedir.

Saray: Tokugava İeyasu zamanında yapılan ve o anda, dünyanın en büyük kalesi olarak bilinen “Edo kalesi” kalıntıları üzerine kurulmuştur. Kale: dış sınırları 16 km. uzunluğunda, bir çember şeklinde, iç içe 3 halka şeklindeydi. Çevresinde: dereler, kanallar ve hendekler vardı. Bu hendekler üzerinde: 110 kapı ve 30 köprü bulunuyordu. En içteki hendekteki kale duvarının kalındığı 5 metre idi.

Kalenin yapımında kullanılan, büyük granit bloklar: 97 km. uzaklıktaki “İzu” yarımadasından, mavnalar ile buraya getirilmiş ve kızaklarla çekilerek yerlerine yerleştirilmişlerdi. Ayrıca: kalenin yapılında, ülkenin dört bir yanından gelen taş ustaları çalışmışlardı. Özellikle: imparatorluk sarayı önünde, iç saraya girişi oluşturan iki köprüden biri olan “Meganebashi” yani “Gözlük köprüsü” ilgi çekmektedir.

Evet: bu kompleks içindeki bir çok yapı: 1860-1870 yılları arasında, yangınlarda harap oldu.

19’ncu yüzyılın ortalarında: şehrin genişletilmesi için, bütün duvarlar yıkıldı. Ancak: II. Dünya Savaşı sonlarına doğru: saray bölgesi: hava bombardımanı sonucu ağır hasar gördü. Bunun sonucunda, bölgede bulunan 28 silah deposundan yalnızca 2 tanesi ve onlarca gözetleme kulesinden yalnızca 3 tanesi ayakta kaldı.

Evet: kale-saray hakkındaki bu kısa tarihsel girişten sonra, gelelim gezi rotamıza: öncelikle “Doğu Bahçesi” bölümünden: sarayın ücretsiz bir haritasını almanızı öneririm.

Sarayın iç bölgesi: her yıl, yalnızca 23 Aralık ve 2 Ocak günlerinde, halkın ziyaretine açıktır. Ancak: dış bölgeleri, yıl boyunca gezilebilir. Sarayın içi: 6 kanattan oluşmaktadır. Bunlar:
1. Seiden Devlet Salonları
2. Chowaden Resepsiyon Salonu
3. Homeiden Devlet Ziyafet Salonu
4. İmparator Çalışma Ofisi.
5. Rensui Yemek Odası
6. Chigusa Chidori Drawingi Room
Salonlar, yani bu bölüm “Kyüden” denilen bu bölüm: gerek devlet misafirlerini kabul ve resmi devlet törenleri için kullanılır. Matsu-no-Ma denilen taht odasında: İmparator; Başbakan, yeni atanan ve ülkeden ayrılan elçileri kabul eder. Ama, biraz önce de sözünü ettiğim gibi, buraları gezme şansımız yok.

Fukiage Bahçesi

Bu bahçe: Edo döneminden günümüze kalmıştır ve İmparatorluk ailesi için yerleşim alanı olarak kullanılmaktadır, yani burada bir saray bulunmaktadır.
Burada, “Fukiage Omiya” olarak isimlendirilen sarayda: İmparator Showa ve imparatoriçe Köjün ikamet etmekte iken, 1989 yılında imparator ölünce, imparatoriçe, 2000 yılına yani ölümüne kadar burada ikamet etmiştir. Daha sonra takip eden süreçte, saray: kutsal imparatorluk taç giyme ve düğün törenlerinde kullanılmıştır.

Japonya Tokyo Chiyoda
Japonya Tokyo Chiyoda
Japonya Tokyo Chiyoda

Doğu Bahçesi

Burası, yılın her bölümünde (Pazartesi, Cuma ve özel günler hariç) ziyarete açıktır ve rehberli turlar eşliğinde burası gezilebilmektedir. Evet: 210 bin metrekarelik bir alana yapılan bu bölümde: idari binalar bulunmaktadır.
Buraya: “Otemon kapısı”ndan giriliyor. Bu kapı: Edo döneminde, Şogunluk kalesinin ana giriş kapısı olarak kullanılmıştır. Bugün görülen kapı: 1967 yılında restore edilmiştir.

Sannomaru Shozokan-İmparatorluk Koleksiyonu Müzesi

Bahçenin hemen sağ yanında bulunan bu müzede: İmparatorluk ailesinin sanat koleksiyonları sergilenmektedir. Çünkü: 1989 yılında, imparatorluk ailesi, Japon hükümeti için, 6000 adet sanat eseri bağışlamıştır.

Tökagakudö-Müzikholl

Bu müzik salonu: İmparatoriçe Kojun’un 60’ncı doğum yıldönümü için, Mart 1966 yılında yapılmıştır. Salonun dış duvarlarının her biri, farklı tasarlanmış mozaik çinilerle döşenmiştir.

Nimomaru

Burada: Japonya ülkesinde her ili temsilen sembolik bir ağaç dikilmiştir. Bu ağaçlar, her vilayetin kendisin tarafından bağışlanmıştır ve 30 çeşitten, 250 civarında ağaç bulunmaktadır.

Bahçe içinde yürümeye devam ederseniz: müzeden sonra yolun dikleştiğini ve ikiye ayrıldığı yerde: yine 19’ncu yüzyıldan kalan, iki askeri bina göreceksiniz. Kalenin iç halkasının girişi: yüzer kişiden oluşan, dört vardiya asker tarafından korunurdu. Burada göreceğiniz “Muhafız Karakolu” bu askerlerin barındığı yerlerden birisidir.

Yolun ikiye ayrıldığı yerdesiniz: yolun sola giden bölümü: kalenin en iç kısmı olan “hon-maru” ya devam eder. Burada: Şogon’un özel ikametgahı, kabul salonu, karısı-cariyeleri-nedimelerinin bulunduğu bölüm olan “o-oku” görülür.

Yolun sağa giden bölümü ise: ayrı bir bahçeye gider ki, burada: bir havuz, bir çay terası ve şelale bulunur.

 

Dış Bahçe ve Nicubaşi Köprüsü

Doğu bahçesinden çıktığınızda: sağa dönüp, saray arazisinin sınırları boyunca yürürseniz: Edo döneminden günümüze kalıpta görebilecekleriniz şunlardır: Fujimi Gözetleme kulesi, Fujimi cephaneliği, Tatsumi Çift Katlı gözetleme kulesi, Kikyomon kapısı, Sakaşitamon kapısı.
Buradan devam ederek, birkaç dakika daha yürüyünce, bu kez “Dış Bahçe” ye ulaşacaksınız.

Burada: İeyasu dönemindeki itibarlı baronların evleri bulunuyor. Hatta: İmparator Meici hükümeti zamanında da, baronların bu konutları: ilk modern bakanlık binaları olarak kullanılmıştır. Ancak: 1899 yılında, bakanlık binaları, güneydeki Kasumigaseki bölgesine taşınınca, buraya, Japon çamları dikilir ve mesire yeri olarak halkın kullanımına açılır.

Evet: buradaki yani dış bahçedeki gezimize devam ediyoruz. Yürümeye devam ettiğimizde, karşımıza “Nicubaşı Köprüsü” ve “Seiman Kapısı” çıkıyor. Köprünün karşısındaki bina: 17’nci yüzyıldan kalma “Fuşimi Gözetleme Kulesi” dir. Solda ise: davetsiz misafirleri görmek ve tecrit etmek için kullanılan “masu” yani “kapı” tahkimatlarından en etkileyicisi olan “Sakuradamon” (kelime anlamı: kiraz ağacı arazisi kapısı) görülür.

 

Hendek Boyu Gezisi

Evet, bölgedeki gezimize devam ediyoruz. Saray hendeği boyunca: kuzeye doğru yürümeye devam ediyoruz.

Bulvarın: kollara ayrıldığı yerde bir yapı görüyoruz.

 

Ulusal Parlamento (Diet) Binası

Yapının ön cephesindeki granit kaplama ilgi çekmektedir. Yapı: 17 yıllık bir çalışma sonunda, 1937 yılında tamamlanmıştır. Mimari açıdan: Hint ve antik Pers özellikleri yansıtır.

Yürümeye devam edip, beş yolun kesiştiği bölgeye geldiğinizde: bulvarın diğer tarafından 2 yapı ile karşılaşıyorsunuz.

 

Anayasa Mahkemesi Binası

1968 yılında yapılmıştır. Yani: II. Dünya Savaşının ardından, Tokyo şehrinin yeniden imarı sırasında yapılan son yapılardan birisidir. Bina: dar pencereleri, taş levhaları, uzun gri duvarları, çelik ve beton dirsekleriyle, modern bir mimari stil sergilemektedir.

 

Ulusal Tiyatro

1966 yılında yapılmıştır. Yerel mimari gelenekler örnek alınarak inşa edilmiştir. Binada, 2 salon bulunmaktadır ki, bunların seyirci kapasiteleri: birinci salonda 1745 ve ikinci salonda 650 kişidir. Bu salonlarda gerçekleştirilen gösterilerde: kabuki, bunraku (geleneksel kukla tiyatrosu), geleneksel müzik ve dans ağırlıklı gösterilerdir.

Evet: Hendek boyunca yürümeye devam ediyoruz. İngiliz Elçiliğini geçtikten sonra tepede kiraz ağaçlarının bulunduğu bölüme ulaşıyorsunuz. Buradan sağa dönerek yürümeye devam ediyoruz ki, bu noktada saray arazisinin 5 km. lik dairesel turu tamamlanmış oluyor.
Hendek boyunca: “Harakavamon Kapısı” nı geçince; yeniden “Otemon Kapısı” ve “Doğu Bahçesi” ni göreceksiniz.

 

Otemon Kapısı

Bu kapı: Şogon haremindeki kadınların, nadir olarak saray dışına çıkışlarında kullanılırdı.

Caddenin hemen karşı tarafında “Takebaşi” denilen yerde, bir müze bulunuyor.

 

Ulusal Çağdaş Sanat Müzesi

Müzede: kalıcı koleksiyonlarda: Japonya ülkesinde, 20’nci yüzyılda, Batı tarzı sanatı benimseyen ilk ustalar olan “Fucita Tsuguci” ve “Umehara Ryuzaburo” nun eserleri görülüyor.

Biraz önce sözünü ettiğim, kiraz ağaçları ve trafik ışıklarının bulunduğu tepeden, sarayın ilerisine doğru ilerleyince, başka bir yapı görülüyor.

 

Yasukuni-cinca-Barış Tapınağı

Burası: “Ulus için Barış Tapınağı” olarak bilinir. Bu kutsal alan: 1869 yılında, Meici imparatorluğunun modernleşme çabalarına karşı, silahlı çatışmaların başladığı 1853 yılından sonra: Japonya için savaşta ölenlerin anısına adanmıştır. Tapınak kompleksi içinde: Ana Salon ve İbadet Salonu ve bunlara ilaveten, savaş hatıraları müzesi olarak düzenlenen “Yuşukan” bölümü bulunur. Müzedeki en ilginç obje: II. Dünya savaşı sırasında tasarlanmış ve bir geminin güvertesinden denize indirilen tek kişilik denizaltıdır.

Aslına bakarsanız: günümüzdeki Japon Anayasası “ulusal politika” olarak “savaşı” kabul etmez ve Japonlar militarizmi ima edecek en ufak şeyden çekinirler.
Ancak: yine de, her yıl milyonlarca Japon, burayı ziyaret ederek, savaşlarda ölmüş sevdikleri yakınları için dua ederler.

Evet, yürüyerek gezmeye devam ediyoruz. Yasukini Barış Tapınağı bölgesinden geri dönüyoruz, Edo kalesinin kuzey duvarlarındaki en güzel kapılardan biri olan “Tayasumon” kapısına geliyoruz ve buradan geçtiğimizde, bu kez karşımıza bir park çıkıyor.

 

Kitanomaru Parkı

Parkın içinde, 1964 yılı Olimpiyatları için yapılan, dövüş sanatları salonu “Budokan” bulunuyor. Şehirdeki: karate, Judo ve Japon eskrimi turnuvaları, müsabakaları, burada yapılıyor. Öte yandan, şehirdeki birçok pop ve rock müzik konserleri de burada düzenleniyor.

Parkın diğer ucunda: sarayın yakınında: Ulusal Çağdaş Sanat Müzesi’nin el sanatları galerisi olan “Kogeikan” bulunuyor.

 

Kogeikan

Burası: Meici döneminden günümüze kalan, şehirdeki yalnızca 5 yapıdan birisidir. Kırmızı tuğlalı güzel binada bulunan galeride: geleneksel seramik, tekstil, ahşap, bambu, lake ve metal el sanatlarının muhteşem güzel örneklerini görmek mümkündür.

Japonya Tokyo Chiyoda
Japonya Tokyo Chiyoda
Japonya Tokyo Chiyoda

 

HAMA RİKYU

Haftanın her günü, saat: 09.00-17.00 arasında açık olan bahçeye giriş, 300 Yendir.
Burası, Tokyo şehir merkezinde, büyük ve çekici bir peyzaj bahçesi olarak önem kazanmaktadır. Burada bulunan havuzlar: deniz suyunun gel-gitleriyle seviye değiştirmektedirler ve ziyaretçiler, burada muhteşem manzara eşliğinde dinlenmektedirler. Evet: gökdelenler bölgesi olan Shiodome bölgesinin hemen dibindeki bu park alanı şehirde yeterli zamanınız varsa, mutlaka gidip görmenizi önereceğim yerlerdendir.
Bahçe: kurulduğundan bu yana, yüzyıllar boyunca bir çok amaca hizmet etmiştir. Başlangıçta, yöresel bir lordun, avlanma alanı iken, daha sonra imparatorluk müstakil sarayı ve daha sonra ise, gezinti bahçesi olarak kullanılmıştır. Bu kullanımları ile ilgili olarak: ördek avı panjurları ve eski bir hendek ve kaya duvar kalıntıları görülmektedir.