Eskişehir Seyitgazi

Eskişehir Seyitgazi

Seyitgazi ilçesi; Eskişehir’den yaklaşık 46 km. uzaklıkta. Eskişehir-Afyonkarahisar karayolu üzerinde. Düzgün ve işlek ve rahat bir yol. Sonra: Seyitgazi’ye varıyorsunuz. Yol üzerinde, yer yer küçük derelerin geçtiği bölgeler var, buralarda küçük molalar vermek mümkün. Evet; Seyitgazi’ye vardığınızda, hemen karşıda bir tepe göreceksiniz. İlçe, bu tepenin alt bölümüne kurulmuş. Önce, bu tepenin bulunduğu yere yani külliyeye gidin.

Seyitgazi ilçe merkezine girdiğinizde, sorduğunuzda, burayı gösteriyorlar. Normal yerleşimden daha yüksekte, bir tepe üzerinde kurulmuş. Tepeye vardığınızda, otopark var. Aracınızı burada rahatlıkla bırakıp, yemyeşil ağaçlar altındaki külliyenin merdivenlerinden yukarı çıkın. Türbenin bulunduğu yere vardığınızda, üstü açık bir avlu bölümü var.

Burada: birkaç dini eser satıcısı var. Ama: en dikkat etmeniz gereken: saat: 18.00’de buranın kapalı kaldığı. Yani: saat 18.00’den sonra buraya ulaşırsanız, bütün kapıların kapalı olduğunu göreceksiniz. Aralık 2018 tarihinde burayı ziyaret ettim, ziyaret notlarım aşağıdadır.

Eskişehir Seyitgazi Seyit Battal Gazi Türbe ve Külliyesi
Eskişehir Seyitgazi Seyit Battal Gazi Türbe ve Külliyesi
Eskişehir Seyitgazi Seyit Battal Gazi Türbe ve Külliyesi
Eskişehir Seyitgazi Seyit Battal Gazi Türbe ve Külliyesi

SEYİT BATTAL GAZİ TÜRBE VE KÜLLİYESİ

İlçe merkezinde, Selçuklular zamanında, Ümmühan hatun tarafından, 1207-1208 yılları arasında yapılmış. Cami, türbe, medrese gibi yapılar var. Selçuklu ve Osmanlı eseri, birçok yapı, bir arada bulunuyor.

Eskişehir Seyitgazi Seyit Battal Gazi Türbe ve Külliyesi
Eskişehir Seyitgazi Seyit Battal Gazi Türbe ve Külliyesi
Eskişehir Seyitgazi Seyit Battal Gazi Türbe ve Külliyesi

Türbeye giderken hemen sağda ve solda mezarlar var, sonra bir avluya çıkılıyor, solda türbe ve hemen yanında cami, sağda ise, bir zamanlar burada yaşayanlar için sosyal alanlar (mutfak gibi) var.

Eskişehir Seyitgazi Seyit Battal Gazi Türbe ve Külliyesi

Avluda özellikle çeşmenin bulunduğu yeri görmelisiniz, ben daha çok bir Roma veya Bizans dönemi lahdine benzettim. Türbenin hemen ilerisinde, merdivenlerle çıktığınızda sol yanda burayı yaptıran Ümmühan Sultan’ın türbesi var, türbe dediğime bakmayın bunlar içinde mezar olan gayet büyük yapılar, mezar yanında, bu yapıların içinde birçok çilehane denen odacıklar da var.

Eskişehir Seyitgazi Seyit Battal Gazi Türbe ve Külliyesi
Eskişehir Seyitgazi Seyit Battal Gazi Türbe ve Külliyesi
Eskişehir Seyitgazi Seyit Battal Gazi Türbe ve Külliyesi

Seyit Battal Gazi; Türk-İslam tarihi içinde, kahramanlıkları ile destanlaşmış bir kişi. Malatya’da doğmuş ve ömrünün son zamanlarını, Seyitgazi İlçesinde geçirmiş ve burada ölmüş. Türbesi: Selçuklu dönemi inşaatı olmasına rağmen, yapılan restorasyon sonucu, Osmanlı dönemi özelliklerini taşıyor. Ahşap kapı kanatları yerlerinden alınmış ve Ankara Etnografya Müzesinde sergileniyormuş.

Eskişehir Seyitgazi Seyit Battal Gazi Türbe ve Külliyesi
Eskişehir Seyitgazi Seyit Battal Gazi Türbe ve Külliyesi
Eskişehir Seyitgazi Seyit Battal Gazi Türbe ve Külliyesi

Türbenin içinde; Battal Gazinin sandukası ve ayak ucunda ise, aşık olduğunda kaçırdığı, İstanbul Tekfurunun kızı, karısı Elanora’nın sandukası var. Yanlız, sanırım burada sizin de dikkatinizi çekecek bir özellik var. Battal Gazi’nin sandukasının boyutu, yaklaşık 3 m. civarında, aşırı büyük mü yapılmış?

Bu sorunun cevabı yok, muhtemelen kendisinin bu kadar uzun boylu olması değil, mezarının yerinin net bulunmaması nedeniyle, bu kadar büyük bir ahşap sanduka yapıldığı düşünülüyor. Sanduka muhteşem işlemeleriyle dikkat çekiyor.

Kesinlikle: türbenin bulunduğu külliyeye uğramanızı öneririm, her ne kadar eski yapı olsa da, günümüze kadar sağlam olarak ayakta kalabilmiş bir yapı. Tertemiz ve düzenli olmasıyla ilgi çekiyor.

Evet; Seyitgazi İlçesinde, bundan başka birçok Selçuklu ve Osmanlı dönemi yapısı (hamam, çeşme, kervansaray gibi) var. Ama; bunların çoğu tahrip olmuş ve yapıldıkları dönemin özelliklerini taşımaktan uzak. Bence zaman ayırmayın ve yola devam edin.

Seyitgazi İlçesinden, Afyonkarahisar karayolundan devam ettiğinizde, Kırka nahiyesini geçtiğinizde, sizi muhteşem bir antik dönem anıtı bekliyor. Yaklaşık; 27 km. sonra, Kırka nahiyesini geçtikten sonra, tabela göreceksiniz ve sola dönün, çok kısa süre sonra Yazılıkaya köyüne varacaksınız. Buranın, Eskişehir’e toplam uzaklığı. 80 km. civarında.

YAZILIKAYA ANTİK ŞEHRİ

Seyitgazi ilçesine çok yakın, Frig uygarlığının en önemli şehirlerinden olan Midas kenti, Yazılıkaya veya Midas anıtı hakkındaki ayrıntılı gezi yazısı yine bu sitede, Yazılıkaya ismi altında bulabilirsiniz.

Yazılıkaya tanıtımı ve ayrıntılı gezi yazım için. 

Evet; Seyitgazi denilince, akla gelen ilk örnekler bunlar. Yani. İlçe içindeki; Battal Gazi Külliyesi ve Yazılıkaya anıtını gezmenizi öneriyorum. Bunun yanında, eğer zamanınız varsa: bir iki yer daha gezebilirsiniz. Onlarla ilgili de kısa bilgiler vermek istiyorum. Tercih sizin.

BAHŞEYİŞ ANITI

Kırka Bucağı, Gökçebahçe köyünün hemen yanında. Kurtkoca deresinin ağzında bulunuyor. Üç boyutlu bir anıt. Frig kaya anıtlarının genel özelliklerini taşıyor. Kapı nişinin ortasında bulunan oyuk, arkada üçgen alınlığın üstünden aşağı inen oyuk ile birleşiyor. Burası: sıvı sunak yeri. Frigler, bu anıtı yaparken, ana tanrıça Kybele’nin kendilerine bahşettiği nimetleri, yine ona sunarak, şükran duygularını dile getirmişler.

KIZLAR MANASTIRI

Çukurca Köyünün 500 m. batısında. Dor mimari sitilinde yapılmış ve ince detaylar, kayaya işlenmiş. Cephesinde, iki sütun var. Volkanik tüf kayaları oyularak yapılmış. Yekpare bir şekilde işlenmiş. İki mezar odası var. Helenistik çağa tarihleniyor. 1991 yılında restore edilmiş.

ASLANLI MABET

Kümbet köyünde. Frizde, ortada bir vazo var ve iki yanında ise, karşılıklı birer aslan figürü. Bu nedenle, bu ismi almış. Mezar odasında:” SOLON” kelimesi okunuyor. Bu nedenle, solon mezarı da deniliyor. Dış cephe ve iç mezar odası tahrip olmuş. Helenistik çağa ait. Girişi de tahrip olmuş.

Afyonkarahisar tanıtımı.

Eskişehir tanıtımı.

Malatya Battalgazi

Malatya Battalgazi

Burası, eski Malatya olarak anılıyor. Malatya il merkezine sadece 9 km. uzaklıkta, şehrin bir dış mahallesi gibi.

ULAŞIM

Battalgazi ilçesinin, il merkezi olan Malatya’ya uzaklığı: 8 km. dir. Battalgazi-Yeşilyurt arasındaki uzaklık: 26 km.

Malatya Battalgazi

TARİHİ

Battalgazi, eski Malatya olarak da biliniyor. Burası: eski dönemlerde, Anadolu ve Ortadoğu yollarının kavşak noktasında bulunuyordu. Yollar: eski Malatya’da birleşerek, kuzeyde Kafkasya’ya, güneyde Çukurova, Mezopotamya ve Suriye, doğuda İran ve hatta uzak doğuya kadar uzanırdı.

Evet, bu stratejik öneme haiz bölgede, sırası ile: Hititler, Persler, Büyük İskender, Romalılar ve Bizanslılar, çeşitli dönemlerde egemenlik kurarlar. Daha sonra ise, yöre, 1057 yılında Türkler tarafından fetih edilir.

1515 yılında ise, eski Malatya, Osmanlı hakimiyetine girer. 19.yüzyıl başlarında: eski Malatya kenti, harap bir durumdadır. Yılın, 9 aylık bir bölümünü bağlarda geçiren halk yüzünden, kent merkezi gelişemez. Bu dönemde: yörede sık sık eşkıya baskını ve salgın hastalıklar da görülür.

1838 yılında, Osmanlı ordusu karargahı, Harput’tan, eski Malatya’ya taşınır. Ordu: bağlarda yaşayan halkın evlerine el koyar. Halk ise, bağlarda yaşamaya iyice alışır. Bağların bulunduğu Asbuzu yöresi, günümüzdeki Malatya olarak büyür ve gelişir. Ordu: Nizip savaşı için, eski Malatya’dan ayrıldıktan sonra, halk, harap olmuş evlerine geri dönmez. Kentte: askerlerin ayrılışı ardından, yaklaşık 500 kadar yıkık ev olduğu yazılı kaynaklarda belirgindir. Bu sırada, yeni Malatya’nın kurulduğu Asbuzu yöresi ise, sulu bahçeler ve bağlardan oluşmaktadır. Ayrıca, bu bağların çevresinde çok sayıda yerleşim yeri de bulunmaktadır. Zamanla, dış mahalleler, Asbuzu ile birleşir.

BATTALGAZİ ADININ KAYNAĞI

Battalgazi bu yörede doğmuştur. Battalgazi ilçesinin adının kaynağı buradan gelmektedir. Eski ismi ise, eski Malatya olarak geçmektedir. 1987 yılından sonra Battalgazi ismi kullanılmaya başlanmıştır.

Malatya Battalgazi

GENEL

Yörede: önemli bir yükselti yoktur ve bu yüzden tamamen düzlüktür. Önemli bir akarsu da bulunmamaktadır. Yörenin merkezinin deniz seviyesinden yüksekliği: 900 metredir.

İklim özellikleri ele alındığında: yazları sıcak ve kurak, kışları ise soğuk ve kar yağışlı geçer. Yağışlar: özellikle Akdeniz üzerinden gelen alçak basınçların etkisinde olur. En çok yağış: İlkbahar ve Sonbahar mevsimlerinde görülür.

Yapılaşma genellikle surlar içindedir ve çoğunluk eski yapılardan oluşmaktadır. Yerleşim, dağınıktır ve tipik köy evleri niteliğindedir. Evlerin çoğunluğu, bahçe içinde yapılmıştır.

Halkın: büyük bölümü, geçimini tarımla sağlar. Malatya ilinin en verimli arazileri, Battalgazi ilçesi sınırları içinde bulunmaktadır. Son yıllarda, burada sebzecilik ileri düzeye çıkarılmış ve Malatya ili ve yörenin ihtiyaçları buradan karşılanmaya başlanmıştır. Tarla ürünlerinden ise, başı buğday çeker, daha sonra ise, arpa ve pancar yetiştirilir. Kayısı ise, yöreye özgü olarak yetiştirilmekte olup, yetiştirilen kayısıların büyük bölümü kurutularak pazara sunulmaktadır.

Turizm açısından değerlendirildiğinde, yörenin turizm potansiyelinin yüksek olduğu, tarihi eserlerin bolluğuna dayalı olarak, yerli-yabancı ziyaretçilerin yoğunluğu gündeme gelmektedir.

NE YENİR

Battalgazi ilçesine yolunuz düşerse: burada, yerel lezzet olarak mutlaka: “Kömbe” veya “Kuymak” yani Herle yemelisiniz. Ayrıca, kayısı dolmasının da tadına bakmalısınız.

GEZİLECEK YERLER

Malatya Battalgazi Kale Surları

KALE SURLARI

Bölgedeki Roma dönemine ait kalenin yapımına: Roma imparatoru Justinianus zamanında, muhtemelen 522 yılında başlandığı ve uzun yıllar süren inşaat çalışmaları sonucunda, 530 yılında tamamlandığı anlaşılmaktadır. Surlar: 2 km. uzunluğunda olup, 71 burcu ve 11 kapısı bulunmaktadır. Batı kısmındaki “Sıptırız” kapısında, restorasyon çalışmaları yapılmıştır.

Kale yapısı: Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinde onarım görmüştür. Bugün harap durumdadır.

Malatya Battalgazi Ulu Cami

ULU CAMİ

Cami: 1224 yılında, Selçuklu Sultanı I. Alaeddin Keykubat tarafından yaptırılmıştır. Mimarı: Yakup Bin Ebubekir. Yapının kitabesi: Malatya Müzesinde sergilenmektedir.

Anadolu’da: İran Selçukluları tarafından, geleneksel mimari özelliklerini taşıyarak yapılan tek eserdir. Mihrabın önü kubbeli, avlulu ve tek eyvanlıdır. İçindeki: çini ve mozaikler,  devrinin en güzel örnekleridir. Yapı: taş ve tuğladan yapılmıştır. Taş işçilikleri özellikle dikkat çekmektedir. Özellikle: Revaklardaki mavi çini uygulamaları muhteşem, mutlaka görmelisiniz.

Minaresi: tuğladır ve yapının kuzeybatı köşesindedir. Cami: son olarak, 1970 yılında restore edilmiştir.  Caminin mimarlarının Türk olması, bu camiyi öne çıkarıyor. Çünkü: o dönemde genellikle İran ve Suriye’den mimarlar getirtiliyormuş. Sonuç olarak: bu cami, Anadolu Türk mimari sanatı için bir milat denilebilir.

MELİK SUNULLAH CAMİSİ

Eski Malatya bölgesinde, surların dışında, Ulu caminin 150 metre batısındadır.

Caminin, günümüzde sadece minaresi kalmıştır. Minare üzerinde: yer yer dökülmüş, firuze renkli çinilerin izleri görülmektedir. Cami yapısının: 1394 yılında Abdullah Hüsnü Oğlu Çerkez tarafından yaptırıldığı bilinmektedir. Günümüze ulaşan minaresi: tuğladan yapılmış olup, halk tarafından, buraya “Vaiz ocağı” ismi de verilmektedir.

AKMİNARE CAMİSİ 

Eski Malatya bölgesinde, şehir surları dışındadır. Tek kubbeli ve tek minareli bir camidir. Yapının: 1573-1575 yılları arasında, Zaim oğlu Yusuf Himmet Bey tarafından yaptırıldığı biliniyor.

KARAHAN CAMİSİ

Eski Malatya bölgesinde, Karahan Mahallesindedir. Kitabesinden anlaşıldığına göre: Malatya Komutanı Abdullah oğlu Hüsrev Bey tarafından, 1583 yılında yaptırılmıştır. Takip eden süreçte ise, 1900 yılında onarılmıştır. Avlu içinde bulunan cami, kesme taştan yapılmıştır. Dikdörtgen planlıdır. Üzeri, merkezi bir kubbe ile örtülmüştür. Mihrap ve minberi sadedir.

TOPTAŞ

Toptaş camisinin hemen yanında bir meydan var. Aslında, bu meydan ile ilgili anlatılan bir söylentiden söz etmek istiyorum. Şöyle ki: zamanında, burada yaşayan 12 kardeş varmış. Bunlar: bu meydana, kendi adlarına, 12 top taş dikmişler. Gelen misafirler, hangi taşa otururlarsa, o taşın sahibi kardeşe misafir olurlarmış. Bundan dolayı, buraya “Toptaş Mahallesi” ismi verilmiş. Zaten, günümüzde, burada halen 10 adet top taş bulunuyor.

Malatya Battalgazi Silahtar Mustafa Paşa Kervansarayı

SİLAHTAR MUSTAFA PAŞA KERVANSARAYI

Kervansaray: 637 yılında, Osmanlı Padişahlarından IV. Murat’ın vezirlerinden, Silahtar Bosnalı Mustafa Paşa tarafından yaptırılmıştır. Kapladığı alan: 68 x 76 metre ölçülerindedir.

Yapı kesme taştan yapılmış ve üstü ise, tonoz sistemiyle örtülmüştür. Yazlık ve kışlık olmak üzere, iki mekan bulunmaktadır. Her ikisi de, dikdörtgen planlıdır. Doğudaki giriş üzerinde bulunan mescidin konumu: özgündür. Revaklı cephenin ortası ise havuzludur. Ana kapının iki yanında ise, iki hancı odası var.

1632 yılında, Silahtar Mustafa Paşa tarafından yaptırılmıştır. Üzeri tonoz sistemiyle örtülü yapı, kesme taştandır. 1965 ve 1970 yılları arasında restore edilen yapı, yazlık ve kışlık olmak üzere, iki bölümlüdür.

Malatya Battalgazi Karakaya Barajı Piknik Alanı

KARAKAYA BARAJI PİKNİK ALANI

İlçe merkezine 8 km. uzaklıkta, Karakaya Barajının, eski Sivas yolu ile kesiştiği yerdedir. Burada: Malatya İl Özel İdaresi Müdürlüğü tarafından, bir dinlenme tesisi yapılmıştır. Yaz aylarında: burada, baraj gölünde yüzme, sal gezintileri yapma ve balık tutma mümkündür.

Yeşilyurt tanıtımı.

Malatya tanıtımı.

Arslantepe Höyüğü tanıtım yazısı.