Ordu Mesudiye

Ordu Mesudiye

Mesudiye, Ordu il merkezine 120 km uzaklıktadır. Mesudiye, Gölköy arası 51 km. Mesudiye, Gürgentepe arası 64 km.dir.

TARİHİ

Yörenin geçmişi Hititlere kadar uzanır, yörede çok miktarda kaya mezarı bulunmaktadır. Ayrıca günümüzdeki Musalı köyünün batısında “Meletios” isimli eski bir yerleşim yeri vardır. Bölge, Osmanlı döneminde “Milas” ismiyle bilinir.

Milas, 1530 yılında Ordu ilinin bir nahiyesi durumundadır. 1876 yılında Milas ismi (Sultan II Abdülhamid’in ismine atfen) Hamidiye olarak değiştirildi. 1910 yılında ise Hamidiye ismi Mesudiye olarak değiştirildi. 1899 yılında Belediye kuruldu. 1933 yılında ise İlçe oldu ve Ordu iline bağlantı.

GENEL

Ordu ilinin en geniş ilçesidir. Dağlık ve hafif meyilli bir arazi üzerine kurulmuştur. Rakımı ortalama 1350 metredir. Melet ırmağı, ilçenin içinden geçer. Denize oldukça uzaktır. (115 km uzaklıktadır.) İlçedeki iklim şartlarına göre kışlar oldukça soğuk ve kar yağışlı geçer. Yaz ayları ise gündüz sıcak, akşamları ise soğuk olur.

Yörede yaşayanların ekonomik etkinlikleri tarım ve hayvancılıktır. Özellikle Topçam yöresinde yetişen fındık önemlidir. Yörenin en büyük problemi dışarıya verilen göçtür. Özellikle İstanbul’a göç yoğundur. Ayrıca yurt dışında da birçok Mesudiyeli bulunmaktadır ve yaz aylarında bunların yöreye gelmesiyle hareketlilik yaşanır.

NE YENİR

Buralara yolunuz düşer ve yerel lezzetlerden tatmak isterseniz, ilk öneri “Kara lahana” ile yapılan yemekler olacaktır. Ayrıca mısır ekmeği de tadılmalıdır. Turşu kavurması ve kabak tatlısı da ilave edilmelidir.

MESUDİYE MESLEK YÜKSEK OKULU

Ordu Üniversitesine bağlıdır. 2002 yılında eğitim öğretime başlanmıştır. Okul halen Eski Hükümet konağında eğitime devam etmektedir, ancak yeni bir kampüs projesi yapılmaya devam edilmektedir.

GEZİLECEK YERLER

Ordu Mesudiye Eski Hükümet Konağıı

MESUDİYE ESKİ HÜKÜMET KONAĞI

İlçe merkezindeki bu bina, 1908 yılında yapılmıştır. Ancak yeni Hükümet Konağının yapılmasıyla terk edilmiş, 1998 yılında Kültür Bakanlığı tarafından onarılarak 19 Mayıs Üniversitesine tahsis edilmiştir. Halen, Ordu ili genelindeki en devasa ve Osmanlıdan kalan en muhteşem mimari yapı: Mesudiye Meslek Yüksek Okulu olarak kullanılıyor.

Ordu Mesudiye Kültür Merkezi-Eski Kilise

MESUDİYE KÜLTÜR MERKEZİ (ESKİ KİLİSE)

İlçe merkezinde Kışla Mahallesinde kullanılmayan eski bir kilisenin restore edilmesiyle 2010 yılında oluşturulmuştur. Burası kültür ve sanat etkinliklerine ev sahipliği yapar.

Ordu Mesudiye Kültür Merkezi-Eski Kilise

Kilisede kitabe yeri boştur. Kilise, 1912 yılında yığma yapım sistemiyle, kesme taştan yapılmıştır. Bazilika planındadır. Kilisenin tek girişi batı yönündedir. Kapı açıklığının hemen üstünde: hayvan ve haç kabartmaları yer alır. Girişin önünde birbirine, biri açık diğeri koyu olmak üzere alternatif sıralı yuvarlak kemerlerle bağlanmış dört sütun bulunur.

Ordu Mesudiye Kültür Merkezi-Eski Kilise

Sütun başlıkları bitkisel motiflerle süslenmiştir. Kemerler de ise farklı renkli taşlar kullanılmıştır. Kilisenin girişi, renkli taşlı bir bordürle çevrilidir. Bu bordürün üst kısmında, iki rozet görülür. Çatışı ve nefleri ahşap olup yıkılmıştır. Evet yukarıda da söz ettiğim gibi, tarihi kilise, yıkılmaya bırakılmak yerine onarılmış, restore edilmiş ve kültür merkezi olarak kullanılıyor, oldukça güzel bir düşünce.

Ordu Mesudiye Kaleköy Kalesi

KALEKÖY KALESİ

İlçe merkezine 6 km uzaklıktaki Kaleköy’dedir. 14’ncü yüzyılda yapıldığı tahmin edilmektedir. Günümüzde burada üç kümbet kalıntısı ve kaya mezarları görülebilir. Yapının bulunduğu Kaleköy’de, Selçuklu döneminden kalma kaya mezarlar ve Çepni Türklerinin mezar taşları görülür. Ayrıca eski mezar taşları mevcuttur.

Ancak bu mezar taşlarının oldukça ilginç olduğunu söylemek gerekir. Kale köyü mezarlığında bulunan Türkmen mezarlığı bölümünde hiç şekillendirilmemiş veya kabaca biçimlendirilmiş dikit şeklindeki mezar taşları görülür.

Bunların benzerlerine Orta Asya’da Orhun ve Yenisey bölgesindeki ve Kazakistan çevresindeki mezarlarda rastlanır. Hatta burada bulunan mezar taşlarının, Ahlat’da bulunan mezar taşlarıyla da benzerliği vardır.

Kümbetler

Günümüzde burayı ziyaret ederseniz: büyük sur duvarları ve kümbet kalıntıları ile tarihi mezar kalıntılarını görebilirsiniz. Kale köyünde bulunan 3 kümbet incelendiğinde: bunların iki katlı olarak inşa edildiği, üst katlarının tamamen yıkık olduğu görülür. Alt kısmı yani mezar odası durmaktadır, ancak girişleri oldukça zarar görmüştür.

Kümbetlerin mezar odaları altıgen biçimindedir. Mezar odasının zemini tahta döşelidir. Kenarlarda ölülerin bırakıldığı raflar bulunur. Yakın zaman öncesine kadar burada ölülere ait kemiklerin bulunduğu söyleniyor.

Ancak kümbetler açıldıktan sonra, sahipsiz kalmışlar ve hava ile temas eden ahşap malzeme zamanla çürümüştür. Tabii define avcılarını da unutmamak gerek. Onlar da kümbetlere aşırı zarar vermişlerdir.

Ordu Mesudiye Kaya üstü resim ve yazıtlar

KAYA ÜSTÜ RESİM VE YAZITLARI

Esatlı Köyündedir. İlçe merkezine uzaklık 7 km dir.

Yazıtlar, ulaşımı zor ve oldukça yüksek kayalık bir yerdedir.  Resim ve damgaların tamamı, Türk kültürünün unsurlarıdır. Kayalar üzerine kazılarak oluşturulmuş yazılar ve figürler (geyik, at, doğan, balık, canavar, yılan, insan, güneş, ay) görülebilmektedir. Ayrıca bu yazıtlarda Türklere ait OM damgası bulunur.

Dikkat çeken bir başka figür “Koç üzerindeki çocuk” tur. Bu figür, Sibirya’da bulunan kaya resmi ile tam olarak aynı olduğu iddia edilir. Yazıtlar ve figürlerin yapılan araştırmalara göre: Peçenek Türklerinden kaldığı, bunların Gök Tanrı inancı nedeniyle bu yazıt ve figürleri oluşturduğuna inanılmaktadır.

Gök Tanrı inancına bağlı Türkler “ayı” yerin sahibi ve koruyucusu kabul ediyorlardı. Bunlar bazı dağların tepelerine obalar kuruyorlardı.

Ordu Mesudiye Kaya üstü resim ve yazıtlar

Özellikle günahkar kişiler, işleri ve sağlığı iyi gitmeyenler: günahlarından arınmak ve işlerini düzeltmek için yüksek dağlardaki bu tür obalara kurban getiriyorlar, “Ay” a burada dua ediyorlar ve kurban sunuyorlar, kurban sunulan hayvanların resimlerini de kayalara çiziyorlardı. Buradan çizilen resimlerden anlaşıldığına göre: kimisi at, kimisi keçi, kimisi sığır, kimisi de geyik ruhundan medet umuyorlardı.

Evet, Esatlı köyündeki kaya üstü resimleri de çevreye hakim yüksekçe bir yerdedir. Zaten bu kaya üstü resimlerin bulunduğu alana, çok yakın bir yerde eski yerleşim merkezleri ve eski Türk mezar türü olan Tümülüsler bulunmuştur.

Kayalar üzerindeki yazılar düşünüldüğünde, bunlar MS 1 ile 2’nci yüzyıl arasına tarihlenir. Burada bulunan kitabelerdeki harfler, Orhan Yazıtlarındaki harflerle büyük benzerlik gösterir. Bunlar Orhun yazıtlarından sonra muhteva açısından en büyük ikinci yazıtlardır.

Ordu Mesudiye Yastura Kalesi

YASTURA (MELEİTOS) KALESİ

İlçenin en eski yerleşim yeri olan Meletios olarak da bilinen “Yastura Kalesi” ilçe merkezine 15 km uzaklıktaki Yeşiçit köyündedir. Burada  Mesudiye yöresinin en eski yerleşim yeri olarak kabul edilir. Kalenin Rum Pontus İmparatorluğu döneminden kaldığı tahmin edilmektedir.

Ordu Mesudiye Yastura Kalesi

Kale doğal kayalar üzerine yapılmıştır. Kale, Yeşilçit köyünün doğusunda, doğal kaya blokları üzerine kurulmuştur. Moloz taş ve tuğladan yapılmış, Horasan harcı kullanılmıştır. Kalenin çevresi surlarla çevrilmiştir. Surlar içinde kalan alanda: kayalara oyulmuş odacıklar bulunur. Kalenin güneyinde ise bir dehliz vardır.

Kaleye ulaşım ana kayanın oyulmasıyla yapılan merdivenlerle sağlanır.

Ordu Mesudiye Yastura Kalesi

Bazı kaynaklara göre, kalenin şato özelliği taşıdığı ve Rum Pontus döneminde yapıldığı sanılmaktadır. 15’nci yüzyılda Osmanlılar da bu kaleyi kullanmışlardır. Kalede, 1613 yılında bir kale komutanı (Dizdar) ve 15 kale muhafızı bulunuyormuş. Günümüzde kale surlarının büyük bölümü tahrip olmuş, sadece duvarların bir kısmı ulaşmıştır.

Ordu Mesudiye Çavdar Mahallesi Camii

ÇAVDAR MAHALLESİ CAMİİ

Çavdar mahallesindedir. İlçe merkezine 16 km uzaklıktadır. Kapı açıklığının dışında kitabe bulunmaktadır. Arapça kitabede, yapım yılı olarak 1900-1901 yılı okunmaktadır. Kesme taş kullanılarak yapılmıştır.

Çatı saç malzeme ile kaplıdır. Çift kanatlı ve geometrik ve stilize bitki desenleriyle süslü ahşap kapısı basık kemerlidir. İç mekanda: duvarların bir bölümü ahşap ve bir bölümü seramik kaplıdır. İçten üst örtü, düz tavandır. Tavan ahşap kaplıdır ve göbek kısmında işlemeler bulunur. Minare, kuzeybatı köşededir ve tek şerefelidir.

ARIKMUSA YERLEŞMESİ

Arıkmusa Mahallesindedir. İlçe merkezinin 19 km uzağındadır. Çevreye hakim bir kayalık ve kayalığın çevresindeki geniş arazide bulunur. Uzunluğu 110 metre, genişliği 40 metre ve yüksekliği 21 metre ile 60 metre arasında değişmektedir. Kayalık alanda bir dehliz, iki sarnıç ve bir kaya mezarı bulunur.

Gövde bölümünün hemen ortasında, aşağıya doğru bir tünel açılmıştır. Tünelin giriş yüksekliği 2.70 metre, genişliği ise 2.56 metredir. Tünelde 152 basamaklı eğimli bir merdivenle, 35 metre derinliğe inilir.

Diğer bir sarnıç ise, dehlizin yukarısında kaya üzerindedir. Kuzeyde, iki kayanın arasında dibe doğru genişleyen, duvarları horasan harcıyla sıvanmış bu sarnıç, bir su veya tahıl sarnıcıdır. Ana kayanın güneye bakan yüzende, insan eliyle açılmış, dikdörtgen bir gözetleme kulesi vardır.

Yapılan araştırmalarda az miktarda seramik parçası bulunmuştur.  Burayı ziyaret ederseniz, gözetleme kulelerinden çevrenin muhteşem güzel manzarasını izleyebilirsiniz.

Ordu Mesudiye Keyfalan Yaylası Mesire Alanı

KEYFALAN YAYLASI MESİRE ALANI

İlçe merkezine 20 km uzaklıktaki Keyfalan yaylası Musalı mevkiindedir.

Ordu Mesudiye Keyfalan Yaylası

1995 yılında Bakanlar Kurulu tarafından “Turizm Merkezi” olarak ilan edilmiştir. Burası yayla turizmi açısından oldukça önemlidir ve her yıl daha çok tercih edilmektedir.

Ordu Mesudiye Keyfalan Yaylası

Rakımı: 1760 metredir. Yayla, Karatepe’nin eteklerinde, çam ormanları içinde, çimlerle kaplı açık alanda kuruludur.

Ordu Mesudiye Keyfalan Yaylası

Yaylanın üç obası bulunur. Mesire alanı içerisinde atıl durumdaki bazı tesisler bulunur. Yaylada: piknik ve yürüyüş yapmak mümkündür. Ayrıca kış aylarında yaylada Belediye tarafından geleneksel “Kar Festivali” düzenleniyor. Bu festivalde, kar üzerinde katılımcılar kanolarla kayıp snow board yapıyorlar. Ayrıca horon oynanıyor.

Ordu Mesudiye Çiğ Gölü

ÇİĞ GÖLÜ

İlçe merkezine 23 km uzaklıktaki Dayılı köyündedir. Rakımı 1562 metredir. Çiğ gölü ve çevresi, tarihi açıdan özel bir yere sahiptir.

Dayılı köyü yayla yolu, Çiğ gölünün hemen kıyısından geçmekte ve Handeresi Antik yolu ile birleşmektedir. Yüzyıllardır kullanılan bu antik kervan yolu sayesinde, Çiğ gölü ibadet ve durak yeri olarak kullanılmıştır.

Burada yapılan yüzey araştırmalarında: sikke ve antika parçaları bulunmuştur. Bunların MÖ 370 ile 322 yılları arasında hüküm sürmüş olan Pontus Krallığının son kralı Mithridates Eupator’a ait olduğu anlaşılmıştır. Yerel halkın anlattıkları ve araştırmalar sonucu, burada daha önceleri bulunan define pay edilmiş ve şehirli tüccarlar tarafından satın alınmıştır.

Pek çok değerli ve tarihe ışık tutacak tarihi eser bu şekilde yok olmuştur.

Evet, gelelim günümüze: Göl: Göknar ve Kayın karışımı ağaçların bulunduğu bir ormanla çevrilidir. Orta Karadeniz kuş göç yolu üzerinde ulunduğundan birçok göçmen kuşa ev sahipliği yapmaktadır.

Suyu tatlı olan gölün yüzeyden bir geleni ve gideni yoktur. Sığ göl özelliği taşıyan gölün maksimum derinliği 7 metre civarındadır. Kıyı bölgesi yoğun su bitkileriyle çevrilidir. Göl, köy sakinleri tarafından balıkçılık ve kara avcılığı için kullanılmaktadır.

Gölün bulunduğu alan, 2016 yılında Mahalli Öneme Haiz Sulak Alan olarak tescillenerek koruma altına alınmıştır.

Ordu Mesudiye Müzadere Kilisesi

MÜZADERE KİLİSESİ

Topçam Mahallesinde Müzadere Yaylasındadır. İlçe merkezine 42 km uzaklıktadır. Kilise, yüksek ve engebeli bir arazinin yamacına 1860 yılında yörede yerleşik Rumlar tarafından yapılmıştır. Kesme ve moloz taş kullanılarak yapılmıştır. Bazilikal planlıdır.

Ordu Mesudiye Müzadere Kilisesi

Tek neflidir. Çatı örtüsü günümüze ulaşmamıştır. Giriş batı cephededir. Günümüzde taş duvarları tahrip olmuş ise de ilgi çeken bir mekandır. Muhtemelen çatısı ahşap olduğu için tamamen yıkılmıştır.

Kuzey ve güney duvarlarında pencereleri çevreleyen üçer tane kemer bulunur. Yapının iç sıvaları bazı duvarlarda halen dökülmemiştir. Kilise 2019 yılında restore edilmiştir.

ŞAPHANE KİLİSESİ

İlçe merkezine 42 km uzaklıktaki Topçam Mahallesindedir. Belde merkezinin 4 km güneydoğusundadır. Şaphane deresi kenarında eğimli bir arazidedir. Küçük boyutlu bu kilisenin 19’ncu yüzyıl ortalarında yapıldığı tahmin edilmektedir.

Ordu Mesudiye Şaphane Kilisesi

Moloz ve kesme taş kullanılarak yapılmıştır. Bazilikal planlıdır. Sadece dört cephedeki duvarlar, yükseklikleri cephelere göre değişmekle birlikte ortalama 3 metre yükseklikte ayakta kalarak günümüze ulaşmıştır. Üst örtüsü günümüze ulaşmamıştır.  Oldukça tahrip olmuş durumdadır.

BAŞKOTANI KÖPRÜSÜ

Darıcabaşı Mahallesindedir. İlçe merkezine 56 km uzaklıktadır. Deretam köprüsü olarak da bilinir. Mesudiye ve Kabadüz arasında akan, Melet ırmağı üzerindedir. Günümüzde de kullanılmaya devam edilmektedir.

Asma köprü anlayışı işe tamamen ahşaptan inşa edilmiştir. Muhtemelen 19’ncu yüzyılın ikinci çeyreğinde yapılmıştır. Uzunluğu 20 metredir. Genişliği 2 metredir. Oldukça estetik bir yapısı vardır. Tarihi köprü onarımlara rağmen özgünlüğünü nispeten koruyarak günümüze ulaşmıştır.

 Ordu Ünye hakkındaki gezi yazım için  Ünye

Erzurum Pazaryolu

Erzurum Pazaryolu

Pazaryolu: Erzurum İspir kara yolu üzerindedir. Pazaryolu, Erzurum arası uzaklık: 122 km. Pazaryolu, Bayburt arası uzaklık: 77 km. Pazaryolu, İspir arası uzaklık: 23 km.

TARİHİ

Yerleşimin ilk ismi “Nor Keğ” dir ve “Yeni Köy” anlamına gelmektedir. Osmanlı döneminde ise, buranın ismi “Norgah” dır. 24 Şubat 1916 tarihinde Ruslar burayı işgal ederler. 1917 yılındaki Bolşevik ihtilalinin ardından Ruslar geri çekilir ve onların yerini Ermeniler alır. Ermeniler yörede her türlü vahşeti ve zulmü yarattıktan sonra 25 Şubat 1918 tarihinde Türk ordusu tarafından Ermeni işgalinden kurtarılır. Bu yüzdün 25 Şubat tarihi, her yıl kurtuluş günü olarak kutlanmaktadır. İlçe daha önce, İspir ilçesine bağlı iken, 1989 yılında ilçe statüsü kazanmıştır.

Erzurum Pazaryolu

GENEL

İlçe: düzlük ve yeşillik bir yerdedir. Çevresi dağlık, ortası bağlık bir alandır. İlçe merkezinin rakımı 1450 metredir. Karadeniz bölgesine sınır bir bölümdedir. Bu yüzden, bağlı bulunduğu Erzurum il merkezinden iklim ve diğer bazı konularda farklılık gösterir. Karadeniz bölgesine yakın olması, iklimi Erzurum’a nazaran daha ılımandır. Küçük bir ilçedir. İlçe nüfusunun yarıya yakın bölümü kırlarda yaşar. Halkın geçim kaynağı genellikle tarım ve gurbetçiliktir. Ancak en önemli özellik: arıcılıktır. Çünkü yöre, arıcılık açısından Türkiye’de bulunan ideal merkezlerden biridir. Burada yüksek kalitede bal üretimi yapılır. İlçede son 10 yılda ciddi dış göç olmuştur.

NE YENİR

Buraya yolunuz düşerse, tek önerim “bal” olacaktır, gerek kendiniz ve gerekse yakınlarınız için bal satın almalısınız. Peki ne yenmeli derseniz, “Horis” öneririm, yapımı oldukça zahmetli olmasına rağmen son derece lezzetlidir, mutlaka deneyiniz.

ÇORUH NEHRİ

İlçe sınırlarından geçen Çoruh Nehri, özellikle rafting yapmak için idealdir ve gerek yerli gerekse yabancı turistler, rafting yapmak için Çoruh nehrine gelirler.

Erzurum Pazaryolu

GEZİLECEK YERLER

MERKEZ CAMİİ

Tek kubbeli ve son cemaat yerine sahip olan cami, kesme taş malzemelidir. Üzeri sıva kaplıdır. Kubbe asıl ibadet alanında 4 sütunla desteklenmiştir. Mihrap ve minberi yenilenmiştir. Caminin harim kısmına girişi sağlayan kapının üzerindeki kitabeye göre, 19’ncu yüzyılda yapılmıştır. Çatısı saç malzeme ile örtülüdür.

Erzurum Pazaryolu Kümbettepe Kalesi

KÜMBETTEPE KALESİ

İlçe merkezine 1 km uzaklıktaki Kümbettepe köyünde bulunan kale kalıntıları, Orta Çağa tarihlenmektedir.

Kalenin rakımı 1470 metredir. Kuzey-güney doğrultusunda uzanan kale, bölgeye hakim bir konumdadır. Doğusundan bir dere akar. Kalenin girişi, diğer yönleri son derece sarp ve ulaşılması imkansız olduğundan, güneydendir. Kalede, mimariyi belirleyecek duvar kalıntıları yoktur. Ancak kuzeydoğu ucunda, bir yapı kalıntısı bulunmaktadır. Yapılan araştırmalarda bölgede az sayıda keramik kalıntısı bulunmuştur.

KARAKOÇ KÖYÜ CAMİİ

İlçe merkezine 20 km uzaklıktaki Karakoç köyündedir. Caminin mimarisi Tekke mimarisine benzer ve içinde bir medrese bulunmaktadır. Bunlar değerlendirildiğinde caminin bir derviş konağı olabileceği söylenir. Bu düşünceyi destekleyen diğer bir faktör ise: Karakoç köyünün Bayburt-İspir kara yolu üzerinde bulunmasıdır. Böylece yolcuların geçici olarak konaklayacağı bir yer olarak kullanılmış olabilir.

Evet, cami hafif meyilli bir alan üzerine yapılmıştır. Eğimden dolayı, kuzey cephesinin büyük kısmı toprak altında kalmıştır. Dikdörtgen şekillidir. Güney ve batı cephe duvarlarının üzeri sarı renkli Bayburt taşından kaplanmış olup, bu taşların arası derzlenmiştir. Caminin tek şerefeli minaresi de Bayburt taşından yapılmıştır. Camiye giriş, batı tarafından yuvarlak kemer içine alınmış ahşap bir kapıdan sağlanır. İbadet alanının üst örtüsü ahşap direkler üzerine orta kısımda bir büyük, mihrap önü kısmında biraz daha küçük kırlangıç örtüyle, yanlarda ise aynı boyutta iki kırlangıç örtü sistemiyle kapatılmıştır. Caminin batı cephesi duvarı üzerindeki demir bir levha üzerine 1905 tarihi yazılıdır.

LALELİ (SERK) KALESİ

İlçe merkezinin 30 km batısında Laleli Köyünün 2 km kuzeydoğusundadır.  

Kalenin kuzeybatısında ve güneydoğusunda Çoruh nehri geçer. Çoruh nehrine en yakın kalelerden birisidir. 1380 metre yüksekliğindeki kalenin, kuzeyinde İspir-Bayburt kara yolu geçer. Üzerinde bulunduğu ovaya hakim bir konumdadır. Kalenin kuzeyinde moloz taş örgü sistemi ile oluşturulan Orta çağ dönemine ait duvarlar vardır. Bu duvarlar, büyük oranda tahrip edilmiştir. Sur duvarlarının ana kayaya yakın kısımlarında duvar kalıntıları bulunur. Kalenin üzerine oturduğu ana kayanın yüksekliği yaklaşık 30 metredir. Yapılan ilk incelemelerde bol miktarda Orta Çağ’dan başlayıp Erken Demir Çağına kadar uzanan keramikler bulunmuştur. Kale 1’nci Derece Arkeolojik Sit alanı olarak tescil edilerek koruma altına alınmıştır.

Erzurum tanıtımı ve gezilecek yerlerle ilgili yazım için.

 

 

Ordu Kumru

Ordu Kumru

Kumru, Ordu arası uzaklık 65 km dir. Kumru, Fatsa arası uzaklık 33 km dir.

TARİHİ

MS 390’lı yıllarda Orta Asya’dan gelen Peçenek ve Kuman Türkleri, yörede uzun yıllar yaşamışlar ve yörenin Türkleşmesinde etkin olmuşlardır. 1398 yılında Yıldırım Beyazıt, yöreyi Osmanlı topraklarına katar. Kumru 1960 yılında ilçe olur.

Ordu Kumru

GENEL

İlçe Canik dağlarının vadileri arasında kurulmuştur. Elekçi ırmağı vadisine yerleşmiştir. Elekçi ırmağı konum olarak ilçe merkezinin ortasından geçer. Irmağın üstünde, şehir merkezinde beş köprü bulunur. Irmak, Fatsa sınırları içinden Karadeniz’e dökülür. Bu ırmağa neden “Elekçi” isminin verilmiş olmasına gelirsek: Söylenenlere göre çok eskilerde Elekçi ırmağı vadisinde, elekçi denen ve elek yapıp satan bir topluluğun yaşamış olmasıdır.

Bu topluluk, daha sonra bir sel sonucu yok olup gider. Dağların yakınlarında bolca yayla bulunmaktadır. Arazinin büyük bölümü orman ve fundalıktır. Denizden yüksekliği ortalama 340 metredir.

Yörede Karadeniz iklimi hakimdir. Buna göre kış ayları yağmur ve kar yağışlı geçer. İlçenin ekonomisi tarım ve hayvancılığa dayanır. Fındık ve patates üretimi yaygındır.

NE YENİR

Buralara yolunuz düşerse “Kumru macunu” denemenizi öneririm.

Ordu Kumru

GEZİLECEK YERLER

Ordu Kumru Kuşfenak Kalesi

KUŞFENAK KALESİ

İlçe merkezine 3 km uzaklıktadır. Akçadere Mahallesindedir. Çevreye hakim bir kaya üzerine konumlanmıştır.

Ordu Kumru Kuşfenak Kalesi

Yapım tarihi bilinmez, gözetleme ve savunma amaçlı yapıldığı tahmin edilmektedir.

Ordu Kumru Ericek Yaylası

ERİCEK YAYLASI

Ortaca Mahallesindedir. İlçe merkezine 6 km uzaklıktadır. Burada bulunan çam ormanları oldukça güzeldir. Çam ağaçlarının gölgesinde piknik yapabilirsiniz. Ayrıca yaban çilekleri de toplanabilir.

Ordu Kumru Pesgüden Şelalesi ve Mesire Alanı

PESGÜDEN ŞELALESİ VE MESİRE ALANI

İlçe merkezine 6 km uzaklıkta, Ericek mevkiindedir. Yüksekliği 620 metredir. Ericek ırmağından beslenen şelalenin yüksekliği 7 metre, genişliği 2.5 metredir.

Ordu Kumru Pesgüden Şelalesi ve Mesire Alanı

Dökülme alanında derinlik 3 metredir. Çevresi ise 50 metredir. Şelalenin çevresinde piknik alanları ve alabalık çiftlikleri vardır.

SAMUR MERKEZ CAMİİ

Samur mahallesindedir. İlçe merkezine 7 km uzaklıktadır. Girişte bulunan tabelaya göre, 1895 yılında inşa edilmiştir. Çatısı kiremitle kaplıdır. Tavan içten ahşap malzeme ile kaplanmış olup sadedir. Minaresi, kuzeybatı köşesindedir. Kare bir kaide üzerindedir. Kesme taştan yapılmıştır ve tek şerefelidir. Caminin bahçesinde eski Osmanlı mezarlığı bulunmaktadır. 2015 yılında restore edilmiştir.

Ordu Kumru Şenyurt Orta Mahalle Camii

ŞENYURT ORTA MAHALLE CAMİİ

Şenyurt Mahallesindedir. Mezarlık alanı içerisindedir. İlçe merkezine 15 km uzaklıktadır.

Ordu Kumru Şenyurt Orta Mahalle Camii

Ahşap malzeme kullanılarak yapılmıştır. Bilgilendirme yazısına göre, 1850 yılında yapılmıştır. Ancak bir rivayete göre, cami 1712 yılında ismi bilinmeyen bir kadın tarafından yaptırılmıştır. Günümüzden yıllar önce, yine bu kadın Niksar çam içinden bana öküzlerle ağaç getirin, köye cami yaptıracağım diyerek başlamış camiyi yaptırmaya.

Ağaçlar köye öküzlerle gelmiş ve o kadın ağaçları getirenlere bir öküz keserek yedirmiş, yani bir anlamda ağaçlar köye geldiği için bayram yapmıştır. Ancak bu kadının hangi köyden olduğu bilinmiyor.

Ordu Kumru Şenyurt Orta Mahalle Camii

Yapımda kurtboğazı tekniği kullanılmıştır. Caminin dışında olduğu gibi içinde de ahşap malzeme kullanılmıştır. Alt katta çivi kullanılmamış. Tahtalar baltayla yontularak yapılmış. Ayrıca her kütükten bir tahta olarak özünden yapılmıştır. Cami görevlisinin araştırmasına göre cami 450 yıldan daha eskidir. Caminin minaresi yoktur. Günümüzde bu cami ibadete açıktır.

Ordu Kumru Düzoba Yaylası

DÜZOBA YAYLASI

Yayla bakımından zengin olan ilçede burası merkez haline getirilmiştir. İlçe merkezine 23.5 km uzaklıktadır. Her yıl Mayıs ayı sonu ile Ekim ayı başı arasında, her Pazar günü yayla pazarı kurulur.

Ordu Kumru Düzoba Yaylası

Ramazan ve Kurban Bayramlarının birinci günü, Fizme’de güreşler tertip edilir. Ayrıca burada her yıl Temmuz ayı içinde, Kumru Belediyesi tarafından geleneksel olarak “Düzoba Yayla Şenlikleri” düzenlenir. Yayla şenliklerinde: yağlı güreş müsabakaları, çeşitli yarışmalar, gösteriler ve konserler yapılır. Ayrıca yine şenlikler kapsamında, yöresel ürünlerin tanıtılıp satıldığı stantlar kurulur.

Ordu Kumru Kırkkızlar Yaylası

KIRKKIZLAR YAYLASI

İlçe merkezine 45 km uzaklıktadır.

Bu yaylanın en büyük özelliği kan kırmızısı renginde orman gülleridir. Orman gülleri dünyanın birçok yerinde sarı ve mor renkte açarken, burada kırmızı açar. Bunun sebebi hakkında çeşitli rivayetler vardır.

Bunlardan bir tanesi “Günümüzden binlerce yıl önce, bölgede yaşayan kırk kızın bir oyuncak altın bebek için yaptıkları kavga ve bu kavganın sonucunda birbirlerini katletmeleridir.”

Yine bir diğer rivayet ise şöyledir “Düşman askerleri bölgeye gelerek bütün Türk erkeklerini öldürürler, bu sırada yine burada bulunan birbirinden güzel 40 kız, katliamdan kaçmayı başarırlar. Fakat fazla uzaklaşamazlar.

Düşman askerlerinden kaçamayacaklarını anlayınca, burada orman güllerinin arasına saklanırlar. Düşman askerleri kızların kaçtığını farkedince, izlerini takip ettirir ve saklandıkları yeri bulurlar.

Düşman kumandanı, kızlara ganimet olarak vücutlarını askerlere teslim etmelerini söyler. Kızlar bu duruma karşı koyarlar ancak askerlere direnemeyeceklerini anlayınca yanlarında getirdikleri süngülerle birbirlerini öldürürler. “

Evet bu anlatılan yerde, her yıl kan kırmızısı renkli orman gülleri açmaktadır.

 Ordu Ünye hakkınaki gezi yazım için  Ünye