Almanya Stutgart

Almanya Stutgart

 

Almanya’nın altıncı büyük şehridir. Baden-Württemberg eyaletinin başkentidir. Çok fazla turistik özellikleri ön plana çıkan bir şehir değildir.

Şehirde merkezde 588.000 kişi yaşamaktadır. Almanya’nın en güçlü sanayi bölgesinin merkezindedir. Tüm bölgede yaşayan nüfus 1.3 milyon kişidir.

Şehirde birçok park ve yeşil alan, büyük bir kültürel sahne, İkonik şehir ilçeleri, şehrin göbeğindeki üzüm bağları, kısacası şehrin yüksek kalitedeki hayat şartları: gerek Stutgartlıları ve gerekse ziyaretçileri mutluk etmektedir.

Deniz seviyesinden yükseklik ortalama 260 metredir. En alçak nokta 207 metre ve en yüksek nokta 549 metredir. Şehrin en yüksek yapısı olan televizyon kulesi: anten dahil 217 metre yüksekliktedir.

Stutgart: 23 ilçeden meydana gelmektedir ve her ilçenin kendine göre cazibesi ve karakteri vardır. Stutgart: Budapeşte şehrinden sonra, Avrupa’nın en büyük maden suyu kaynaklarına sahip yeri olarak bilinir.

Şarap ve bira, otomobil markaları Mercedes-Benz ve Porche; Stutgart denildiğinde ilk akla gelenlerdir. Bunların ayrıca kendi müzeleri bile vardır.

Şehir: Almanya’nın gizli spor başkentidir. Büyük spor etkinlikleri “Gottlieb-Daimler-Stadiıon” ve “Hanss-Martin-Schleyer-Halle” denilen yerlerde düzenlenir.

ŞEHRİN TARİHİ

Şehir, yüzyıllar boyunca Neckar nehri ile üzüm bağları ve orman bulunan bir vadi tarafından çevrilidir. Romalılar: orta Neckar alanı ve önemli yolların kesiştiği Cannstadt denilen yere bir kale kurmuşlardır.

Bölgede 900 yıllık Roma egemenliğinin ardından: Swabia Dükü Liudolf: Nesenbach vadisinde “Stuotgarten” denilen bir yer yapmıştır. Daha sonra süratle gelişen şehir, bu isimle anılır olmuştur. 14. yüzyılda şehir Württembergian topraklarının merkezi olarak düzenlenir.

II. Dünya savaşı sırasında, 53 hava saldırısında, şehirde yaklaşık 4500 kişinin hayatını kaybettiği belirtiliyor. Yine de, ağır yıkımlara rağmen şehrin tarihi sokakları ve binaları açıkça görülebilmektedir.

Bunlarda şehir tarihi üzerine bilgiler toplanır ve Stutgart şehir arşivi oluşturulur.

HAVAALANI

Stutgart Airport yılda yaklaşık 10 milyon yolcu kapasitesi olan çok hareketli bir havaalanıdır. 4 tane terminal bulunmaktadır. Havaalanı ile şehir merkezi arasındaki en basit bağlantı: A8 otobanını kullanmaktır.

Terminal-1’deki ana tren istasyonu, şehir merkezindeki istasyon ile arasındaki bağlantıyı yaklaşık 27dakikada sağlar. Ancak trenler her gün saat 04.55 ile saat 12.55 arasında çalışır. Taksi ile şehir merkezine ulaşmak da 30 dakikadır.

Evet havaalanı şehir merkezine 14 km uzaklıktadır. Yani havaalanından şehir merkezine ulaşmak kolaydır.

İKLİM

Şehirde yazlar sıcak ve orta nemli bir iklim hakimdir. Yıllık ortalama hava sıcaklığı 9.4 derecedir.

Yıllık don gün sayısı 77 gün ve yağış ortalama miktarı 665 mm dir. Stutgart yılın herhangi bir zamanında ziyaret edilebilir, ama genellikle Ağustos-Eylül aylarında ziyaret etmeniz önerilir.

Bu dönemlerde, şehirde “Şarap Köyü Festivali” ve “Bira Festivali” düzenlenmektedir. Kasım ayı sonlarında ise, yılbaşı öncesine kadar açık kalan “Noel Pazarı” ilgi çeker.

Hani her mevsim ziyaret edebilirsiniz dedim ama siz yine de yazın dahi olsa, hırka ve şemsiyenizi yanınızda bulundurun.

İNSANLAR

Belirtilenlere göre şehirde 170 ülkeden gelen insanlar yaşamaktadırlar. Günümüzde şehirdeki çocuk ve gençlerin yarısından fazlası göçmen kökenlidir.

Elbette ülkemizden giden vatandaşlarımız, bu şehirde yoğun olarak yaşamaktadırlar ve bunları gerek dil ve gerekse giyimleriyle hemen fark etmek mümkündür. Yani bu şehri ziyaret ettiğinizde bir anlamda sanki yabancı bir şehirde olmadığınızı düşünebilirsiniz.

 

TOPLU TAŞIMA

Stutgart şehrindeki toplu ulaşım araçları: “S-Bahn” denilen bölgesel trenler, “Statdtbahn” denilen tramvay ve otobüslerle sağlanır. Resmi tatiller ve geceleri, öncelikle hafta sonlarında gece otobüs hatları hizmete girmektedir.

WS otobüs ve trenlerden oluşan toplu taşıma sisteminde, şehir bölgelere ayrılmıştır ve seyahat ederken çapraz bölgeler daha pahalı bilet gerektirir.

Kısa mesafeler için ise, üç durak için geçerli olan “Kurzstrecke” bileti kullanmanızı öneririm. Günlük uzun geziler için ise, “Tageskarte” denilen günlük bilet almalısınız.

Stutcard

Bu kart ile: tiyatro biletleri, bisiklet kiralama, tekne gezileri ve diğer çeşitli eğlence faaliyetleri, müzeler ve galerilerde artı indirimler ya da indirimli girişler sağlayabilirsiniz.

“Stutcard Plus”a; üç günlük toplu taşıma bileti dahildir. Bunun iki versiyonu vardır. Bir tanesi sadece şehir içinde bölgesel ağdaki ulaşım araçlarını içerir.

 

NE YENİR

Svabya Rostbraten

Lahana turşusu, sote soğan, kızarmış dana dilimleri.


Gaisburger Marsch

Dumanı tüten haşlanmış sığır eti, kemik iliği, harika et suyu, patates, kızarmış soğan.


Laugenbrezeln

Bu tür yiyecek sadece fırınlarda değil, sokaklarda da satılmaktadır. Biraz tereyağlı bir tür börektir.

Almanya Stutgart

TURİZM

Şehirdeki kalış sürenize göre, mutlaka görmenizi önereceğim yerler şunlardır:
1.Mercedes-Benz Müzesi.
2.Porsche Müzesi.
3.Mezar Şapeli-Württemberg
4.Stutgart Eyalet Galerisi.
5.Wilhelma.
6.Mineral Kaplıcalar.
7.Schlossplatz-Saray Meydanı.

Almanya Stutgart

MİNERAL BANYOLARI

Şehrin “Bad-Cannstatt” ilçesi, mineral açısından zengin su kaynakları ile ünlüdür. Burada birkaç hamam ve sauna tesisleri bulunmaktadır. Termal hamamları ziyaret etmek isterseniz “U-Bahn” istasyonunu kullanmalısınız. “Cannstatt Mineral Hamamları” ve “Berg Mineral Bath” de popüler yerlerdir.

 

TARİHİ TAŞIMA

Standseilbahn Stutgart (Stutgart Cable Car) dünyanın ilk tam otomatik teleferiğidir. Teleferik Südheimer vadisi istasyonu ve Waldfrienhof arasındaki 87 metrelik dikey bölümde, sadece 3 dakika sürmektedir.

Ayrıca bir başka seçenek olarak: “Zacke” olarak bilinen ve Stutgart şehrine bakan bir tepede yani Degerloch ile Marienplatz arasında çalışan bir dağ demiryolu sistemidir.

 

GEZİLECEK YERLER

Almanya Stutgart
Almanya Stutgart
Almanya Stutgart

SCHLOSSPLATZ-SARAY MEYDANI

Bu geniş meydan: kraliyet dönemi başkentinden kalma binalarla çevrilidir. Bu meydan başlangıçta 1746 yılında askeri tatbikatlar ve tören alanı olarak yapılmıştır. 19. yüzyılın ortalarına kadar bu barok park kasaba halkı tarafından kullanılmıştır.

Bahçelerin merkezinde, King Willam I’in 25. yılı anısına 1841 yılında dikilmiş “Jubilee Sutun”u görülür. “Condordia” isimli ve 30 metre yükseklikteki bu sütun, uyum tanrıçası ile örtülmüştür. Burada bulunan yeni saray ise: 1746-1807 yılları arasında inşa edilmiştir. (aşağıda ayrıntılı bilgi bulabilirsiniz)

Ayrıca, burada bir de dökme demirden 1871 yılında yapılan modern heykel parçaları bulunur. 1856-1860 ve 1957-1959 yılları arasında restore edilen meydanın kuzeybatı tarafında “Königsbau” denilen bir alışveriş çarşısı ve güneybatı bölümünde, yüksek zemin üzerinde “Kleiner Schlossplatz” dükkanları ve restoranları yapılmıştır.

Evet, Meydan şehrin canlı merkezi ve aynı zamanda şehrin birçok turistik yerine yürüme mesafesinde ve oyalanmak için iyi bir yerdir. Burası: şehirdeki her türlü kutlamaların yapıldığı yer olarak bilinir. Açık hava konserleri burada düzenlenir.

      

NEUES SCHLOSS-OLD CASTLE-YENİ SARAY

Yeni saray, Eyaletin başkenti, şehir merkezinde: Baden-Württemberg bölgesindedir.

Bu geç Barok tarzı yapı: Güney Almanya’da inşa edilmiş son büyük şehir saraylarından birisi olarak önem kazanmaktadır ve 17. yüzyılın muhteşem Fransız saraylarını andırmaktadır. Düz cephede tek dekorasyon korkuluklar üzerindeki heykellerdir.

1746-1807 yılları arasında mimarlar Nikolaus Fridedric Thouret ve Leopold Retti tarafından inşa edilen saray: Paris-Versay sarayı çizgisinde, üç kanatlı saray kompleksi şeklinde yapılmıştır.

Eski kale, Genç Dükün gereksinimlerini karşılamadı. 16 yaşındayken 1744 yılında Stutgart’a gelindiğinde, o kendisine uygun bir ikametgah aradı.

Kraliyet onuru ve kendisine yakışır bir ev kurulmasını istedi ve bu durum “New Castle” yani Yeni Sarayın yapılmasına neden oldu.

Yapının ilk taşı 3 Eylül 1746 yılında koyulmuştur. Mimar Lepoldo Matteo Retti zamanında başlayan inşaat, ölümünün ardından Rettis Philippe de la Guepiere döneminde sürdürülmüştür.

Yapının ana bölümü 1756 yılında tamamlanmıştır.

1762 yılına kadar bahçe kanadında ve kısmen Corps de Logis bölümünde, Rokoko süslemeler tamamlanmıştır. Kasım 1762 tarihinde, bir yangın sonrasında, kanat bölümü White Hall ve Aynalar salonu hızla genişletilmiştir.

Carl Eugen 1764 yılında buraya taşındı. Bu sırada, sarayın salon inşaatı ve bahçe kanadı tamamlandı. Evet: 19. yüzyıla kadar Württemberk kralları, New Castle ismi verilen bu sarayda yaşadılar.

Ancak yapı dünya savaşı sırasında yıkılmış ve sonradan yeniden inşa edilmiştir. Günümüzde yeni saray: Mali İşler ve Eğitim Bakanlığı tarafından kullanılmakta olup, önemli ziyaretçiler ve devlet günleri kutlamaları burada yapılmaktadır.

Ayrıca binanın kanat bodrum katında Württemberg Devlet Müzesi bölümünde Roma antikaları görülür. Merkez kanadındaki odalar, prestijli etkinlikler için kullanılmaktadır. Buralar sadece rehberli turlar için ziyaret edilebilir. Özellikle: mahzenlerdeki Roma taş anıtlarının koleksiyonunu mutlaka görmelisiniz.

Öte yandan: Stutgard şehrinin büyüyen merkezinin parçaları olan Berg ve Bad Cannstatt ilçeleri, Budapeşte’den sonra Avrupa’da en verimli kaplıcaları olan yer olarak popülerdir.

 

DEUTSCHES SPİELKARTENMUSEUM-ALMANYA KART MÜZESİ

Savaş öncesinde “Altenburger und Stralsunder Spielkartenfabriken” isimli oyun kartı şirketi, savaş sonrasında yok oldu ve Stutgart yakınlarındaki Leinfelden denilen yerde 30 yıl boyunca Martin Von Hase tarafından, özellikle 15. ve 16. yüzyıldan kartlardan oluşan büyük bir “oyun kartı” koleksiyonu 1959 yılında oluşturuldu.

Müze: 1972 yılında “ASS” denilen bu müze koleksiyonunu satın aldı. Bu satın almada, özellikle sanat tarihçisi Werner Jakstein’in etkili olduğu söyleniyor. 1956-1965 yılları arasında, Hintli kart koleksiyonun da eklenmesiyle Rudolf von Leyden koleksiyonu yaklaşık 3500 paket civarına ulaştı. Müze resmen 1974 yılında açıldı.

Evet müze günümüzde “Wurttemburgisches Landesmuseum” un bir dalıdır.

Koleksiyonda özellikle 16. ve 17. yüzyıl Fransız kökenli kartlar, Almanya’da yapılan, Doğu Asya ve Hint kartları ve 20. yüzyıl Alman standart kartları önemli kaynaklardır.

Bu sıra dışı müzede: 700 yıldan bu yana, beş kıtada, bir milyondan fazla bireysel kartlar ile yaklaşık 20.000 kart oyunu, oyun masaları ve geniş bir ihtisas kütüphanesi bulunmaktadır.

Koleksiyonda öğretim ve Tarot falcılık kartları da yer alır. Asya-Hint kartları, dünyanın en kapsamlı ve en güzel koleksiyon olarak kabul edilir.

Burada ayrıca: iskambil kartlarının üretim usulleri ve kullanımındaki çeşitli ekipmanları görebilirsiniz. Müze dükkanındaysa, kart oyunları koleksiyonu ile ilgili bir kitap satın almak mümkündür.

 

BİSMARK KULESİ-TOWER

Baden-Württemberg Bismarckurm bölgesindedir. Gözetleme kulesi olarak kullanılmaktadır. Kule: Wilhelm Kreis tarafından tasarlanmış ve 1904 yılında inşa edilmiştir. Kule: Alman Reich Şansölyesi Otto von Bismarck onuruna yapılmıştır.

İlk taşı 14.11.1902 tarihinde konulmuştur. 20 metre yükseklikteki kule, şehrin tamamının en güzel manzarasına sahip bir yerdedir. Binanın yapımında “Studgart Üniversitesi” öğrencileri sponsor olmuşlardır.

Burayı ziyaret ederseniz, kulenin seyir platformuna olan 92 basamaklık merdiveni tırmanabilirsiniz.

       

Almanya Stutgart

BELEDİYE BİNASI-TOWN HALL-RATHAUS

Belediye binası şehrin merkezinde “Markplatz” denilen yerdedir. Şehir: her 5 yılda bir seçilen 60 kent meclis üyesi tarafından yönetilmektedir. Onlar şehrin tüm önemli konularında kararlar alırlar ve belediye başkanına iletirler.

1950-1953 yılları arasında yapılan Glockenspiel kulesi 60.5 metre yüksekliğiyle dikkati çekmektedir. Binanın tümü ise, 1853-1856 yılları arasında yeniden inşa edilmiştir. Ancak 1944 yılında bina bombalanınca hasar görmüş ve ardından 1905 yılında yanmıştır.

Bu bombardımanlarda kule neredeyse el değmeden kalabilmiştir. İki yan kanadı tahrip olmasına rağmen, bina aslına sadık kalınarak 1953-1956 yılları arasında yeniden inşa edilmiştir.

Yapı: Mayıs 1955 tarihinde açılmıştır. Mercan kaya ve kireç taşından yapılmış olan cephesiyle bina, günümüzde de şehir salonlarından biri olma özelliklerini korumaktadır. Kule, belediyenin gücünü somutlaştırmaktadır. Kulede 950 kg ağırlığında 30 farklı çan bulunmaktadır.

Gün içinde, bunlar sadece beş kez ve bazen türkü havasında çalarlar. Sonuç olarak: bu belediye binası, eleştirmenler tarafından estetik olmamakla suçlanmasına rağmen, yine de heybetli bir görüntü sunmaktadır.

Belediye binası her an ziyaretçilere açıktır, burayı ziyaret ederseniz geçici sergileri izleyebilirsiniz. Binanın bulunduğu meydan ise, özellikle Noel öncesinde kurulan büyük Pazar ile tanınmaktadır.

Tüm stantlarda el yapımı ürünler pazarlanır ve tüm Baden-Württemberg bölgesinden gelen insanlar tarafından ziyaret edilir. Noel dışında, burada Salı, Perşembe ve Cumartesi günleri sabahında haftalık pazarlar kurulmaktadır.

Yüzyıllar boyunca çiftçiler ürünlerini burada satmaktadırlar. Bu pazarın kökeninin 1304 yılına kadar gittiği öğrenilmiştir. Ama biraz önce söylediğim gibi esas Pazar Noel esnasında kurulmaktadır ve yaklaşık 200’den fazla tezgah kurulmaktadır.

Tezgahlarda; oyuncaklar, el sanatları, ev eşyaları ve Noel süslemeleri ve sıcak şarap ve basit yemekler sunulmaktadır.

Burada bir de heykel ilginizi çekecektir. 2.14 metrelik bu bronz heykel: 1905 yılında heykeltıraş Heins Fritz tarafından yapılmış ve City Hall önüne dikilmiştir. Heykel: “Stuttgardia” ismini taşıyan, kendi kendine yeten bir vatandaşın sembolik olarak temsilidir ve Stutgart adlı sakinleri korumak için betimlenmiş tanrıçadır.

Heykelin yapımında model olarak Else Weil isimli, bir Yahudi doktorun 17 yaşındaki kızı kullanılmıştır. Heykelde, sol elde belediye binasının bir modeli tutulmaktadır.

Heykel: II. Dünya savaşında bombalamalar sırasında başka yere taşınmış ve 1968 yılında Belediye Binasının yan cephesi üzerine yerleştirilmiştir. Tanrıça, Stutgart vatandaşlarını takip etmektedir.

         

Almanya Stutgart

ALTES SCHLOSS-ESKİ SARAY-WÜRTTEMBERG EYALET MÜZESİ

Anglikan kilisesinin yanındadır. Şehrin en eski anıtıdır. Yapının temel duvarları, MS.941 yılına tarihlenmektedir.

Sarayın geri kalan kısmı ise daha sonra yeniden yapılmıştır. 16. yüzyılda Rönesans tarzı saray, eski kale dışına doğru büyümüştür.

Bu büyüme 1969 yılına kadar sürmüştür. Bu arada 1944 yılında şehrin ağır hava bombardımanı sırasında, bu yapıda büyük hasar görmüştür.

1948 yılından bu yana: Eski Saray, devlet tarihinin bir sembolü olarak tarih müzesine ev sahipliği yapmaktadır.

Sarayın 16. yüzyılda inşa edilmiş şapeli, Güney Almanya’da en eski Protestan dini yerlerinden birisi olarak kabul edilmektedir.

Evet Baden-Württemberg kültürel tarihinin en büyük müzesi, günümüzde heyecan verici biçimde ülkenin Taş Çağından bugüne kadar olan tarihini yansıtmaktadır. Müze: King William I tarafından, 1862 yılında kurulmuştur.

1960’larda “Dekoratif Sanatlar Müzesi” de buraya dahil olmuştur. Ayrıca yine müzenin daimi koleksiyonlarında: müzik aletleri, Roma taşları ve Schiller koleksiyonları da popülerdir.

2012 yılında müze, 150. yılını kutladı.

Almanya Stutgart
Almanya Stutgart

SANAT MÜZESİ-KUNSTMUSEUM

Müze, şehrin merkezinde, Saray Meydanında yani Kleiner Schlossplatz meydanında: kuruludur ve şehrin önemli sanat koleksiyonlarının sergilendiği başlıca yer olarak önem kazanmaktadır.
Yapı 26 metre yükseklikte, zarif taştan ve cam küp şeklindedir.

Özellikle geceleri ışıklandırıldığında muhteşem güzel bir görüntü ortaya çıkar. Cam küp: her yıl 3-4 büyük sergi ile, geniş kitleleri buraya çekmektedir.

Müze bölümüne girerken burayı tasarlayan mimarlar: ek sergi alanı için 4000 metrekarelik bir yer oluşturmuşlar ve buraya ulaşım için eski ve günümüzde kullanılmayan bir trafik alt geçidini ustaca kullanmışlardır.

Bu ek sergi alanı, müzenin koleksiyonunu sergilemekte öncelikli olarak kullanılır. 1000 metre karelik küp alanda ise, genellikle geçici sergiler düzenlenir.

Müzenin koleksiyonu, 1924 yılında Belediye Koleksiyonu olarak toplanmaya başlamış ve halen 15.000 eserden oluşmaktadır. Özellikle “Otto Dix” isimli sanatçının eserleri, koleksiyonu dünyanın en ünlü koleksiyonlarından biri haline getirmiştir.

Müzeyi ziyaret ederseniz, aynı zamanda: Adolf Hölzel, Fratz Winter, Dieter Roth ve Karin Sander gibi sanatçıların da etkileyici eserlerini görebilirsiniz.

    

HOHENHEİM PALACE

Schloss Hohenheim adresindedir.
Hohenheim sarayı: botanik bahçeleri ve bir İngiliz tarzı park ile çevrilidir. Yapı: Dük Carl Eugen projesidir.

Bu Malikaneyi, daha sonra ikinci eşi olan metresi Franziska von Hohenheim için bir hediye olarak burada bulunan eski bir kalenin temelleri üzerine yaptırmıştır. Yapının temeli 1785 yılında atılmıştır. 1904 yılından itibaren Dük ve eşi: parklar ve egzotik bahçelerle çevrili burada yaşamışlardır.

Dük: 1776 yılında İngiltere’ye bir gezi yapmış ve dönüşünde buradaki İngiliz peyzaj bahçe planını tasarlamıştır. Bahçe ve çim çiçek manzaraları, sarayın yakınlarındaki küçük bir arazi üzerinde hayali Roma kalıntıları üzerine inşa edilmiştir.

Carl Eugen, tamamlanamamış bu sarayda bakıma muhtaç halde 1793 yılında ölmüştür.
Ardından, 1818 yılında, saray Bonn Üniversitesinin bir parçası olmuş ve “Tarım Akademisi” olarak 1967 yılından bu yana kullanılmaktadır.

        

YANLIZLIK PALACE-SCHLOSS SOLİTUDE

Bu yapı: 1764-1775 yılları arasında, şehrin batısındaki bir tepe üzerinde Duke Carl Eugen tarafından inşa ettirilmiştir. Duke Carl Eugen von Württemberg: tüm site ve iç tasarımı mimar Philippe de la Guepiere liderliğindeki bir ekibi görevlendirmiştir.

Ancak, Duke kendisi de aktif rol oynamıştır. Ana binanın merkezi, zenginliğin göstergesi olarak büyük ölçüde inşa edilmiştir. Dük ve mahiyeti: güney taraftaki biraz daha mütevazi binada kalmışlardır. 1755 yılında Duke, Hohenheim Sarayı gibi diğer projelere yönelmiştir.
Yapı çevresindeki kırsal bölgenin muhteşem manzarasına hakimdir ve iddialı mimarisi ilgi çekmektedir.

Üç kanatlı merkezi açık alan: iç parçalar ve özgün mobilyalar, sarayı ihtişamlı bir hale getirmiştir.

Sarayın iç ihtişamı ise, geç Rokoko ve erken neoklasik tarzda tasarlanmıştır. Ana bina, dekoratif ve karmaşık odaları ile, kompleksin merkezindeki büyüleyici köşk, iyi korunmuştur. Onun kubbeli çatı altındaki bölümü “Whilet Hall” olarak isimlendirilir.

1972-1983 yılları arasında sarayın freskleri ve tavan duvar resimleri de dahil olmak üzere, büyük bölümü yenilenmiştir.

1764-1768 yılları arasında, Duke Carl Eugen: Ludwingsburg Sarayı ile burası arasında bir cadde yapımında görevlendirildi. Bu cadde 13 km boyunca düz bir çizgide uzanır. Tamamen bozulmadan günümüze gelmiştir ve artık bir kamu patikası olarak bilinir.

Saray günümüzde: genç sanatçılar için bir akademik yer olarak kullanılmaktadır.

Almanya Stutgart
Almanya Stutgart

KÖNİGSBAU-PASSAGEN

Schlossplatz meydanına komşu bu bina 19. yüzyılda inşa edilmiştir. Batıda Schlossplatz meydanına komşudur.

Savaş sırasında tahrip olan yapı: 1958-1959 yılları arasında yeniden inşa edilmiştir.
Onun heybetli revakı 34 sütun ile süslüdür ve 134 metre uzunluğundadır ve binanın hakim özelliğidir.

Bir zamanlar kamu hizmetleri için kullanılan bu yapı, günümüzde kafeler ve “Königsbau-Passagen” isimli bir alışveriş merkezi tarafından kullanılmaktadır.

Bu alışveriş merkezinde: uluslar arası markalar, büyük güzellik ürünleri, fantezi aksesuarlar, çeşitli mutfak ve gereçleri, tek bir çatı altında mükemmel hizmetle ziyaretçilere sunulmaktadır.

 

      

 

PAZAR-MARKET HALL

1864 yılında mimar Martin Elsaesser tarafından inşa edilen sebze ambarı:1911-1914 yılları arasında yıkılmış ve daha sonra yeniden inşa edilmiştir. 1953 yılının ardından ise tamamen restore edilmiştir.

1973 yılında ise bina tarihi eser olarak koruma altına alınmıştır. 1993 yılında bir yangında tahrip olan yapının içi, yangının ardından tamamen yenilenmiştir.

Evet, günümüzde burası: oryantal bir çarşı ve kalabalık bölgesel pazardır. 3500 metre karelik alana yapılan burada havada ağır bir baharat kokusu ve farklı dillerde konuşanların bulunduğu tezgahlar, taze meyve ve sebzeler görebilirsiniz.

Ayrıca: taze çiçekler, balık, et, yerel üretim yanı sıra egzotik meyveler, baharatlar da satılır.
Bu satış dışında, Pazar salonunda 3 farklı yemek yeri bulunmaktadır ve buralara uğrayarak bir şeyler atıştırabilirsiniz. Birinci katta, galeri altında: pazarın canlı hayatını izlemek için bir yer vardır.

 

MERSEDES BENZ MÜZESİ

Müze binasının mimarisi, Mersedes-Benz markasının tarihini canlandıracak şekilde tasarlanmıştır. Binanın iç tasarımı Hollandalı mimarların eseridir.

Şehirde Bad Cannstatt denilen yerde bulunan bu müze: otomotiv tarihinin 120 yıllık geçmişini gözler önüne sermektedir. Burada ilk atsız taşımadan, modern limuzin’e kadar olan otomobil gelişimi görülmektedir. Sergide en ilgi çeken parçalar: 1886 yılında ilk “Daimler” otomobili, yani efsanevi “Gümüş ok” ve ayrıca Papa John Paul II için yapılan “Poyemobile” dır.

Müze turları: dairesel olarak yapılan iki turdan oluşmaktadır. Üst katta “Myth” ve “Koleksiyonlar” başlıklı bölümler bulunur. Efsane tur: Mersedes Benz markasının tarihini anlatmaktadır. Toplama odalarında: farklı araçlar sergilenmektedir. “Yardımcılar Galeri” sinde örneğin itfaiyeci ve acil yardım hizmetleri araçları sergilenmektedir.

Evet müzeyi ziyaret etmek isteyenler Pazartesi günleri kapalı olduğunu unutmasınlar. Müzeyi bütün olarak gezmek isterseniz, yaklaşık 2-3 saatlik bir süreç ve yorgunluğu göze almanız gerekiyor, bu yüzden müzenin bazı yerlerini atlayabilirsiniz.

Ama özellikle “sürücü simülatör” ünü kullanmanızı öneririm. Otomobil hayranı iseniz, burayı ziyaret etmenizi öneririm. Ziyaretin ardından müze dükkanı ve restoranı unutmayın.

 

EXİTGAMES STUTGARRT HOUSE

Holenheimerstr-Baden-Württemberg adresindedir.
Burası bir eğlence-oyun merkezidir. Odaya girenlere, çeşitli ipuçları veriliyor ve belli bir zaman içinde anahtarı bulmaları isteniyor. İlk oda 2-6 kişi için tasarlanıştır. 2 kişilik oyun için 60 dakika tahsis edilmektedir.

 

NECKAR PARK

Mercedesstrasse-Baden-Württemberg adresindedir. 55 hektarlık bir alanı kapsamaktadır. Avrupa’nın en büyüklerinden birisidir. Neckar nehri kıyısındadır.

2011-2012-2014 yılları arasında, burada 3 kez Oktoberfest düzenlenmiştir. Bölge: Necar nehri yanında büyük bir alandır. Bira severler, burayı yeryüzü cenneti olarak nitelendirirler.
Ayrıca, burada birçok ördek ve sincap gibi hayvanlar da görebilirsiniz.

   

PORSCHE MÜZESİ

Bu ilginç binanın sergi alanı, üç beton sütun üzerine oturtulmuştur. Müze 2009 yılında açılmıştır ve burada 80 araç ile yaklaşık 200 obje bulunan küçük sergiler bulunmaktadır.

Serginin ilginç konsepti: mimarlar HG Merz tarafından kaynaklanmaktadır. Her ekranda: her araç, hazır görüntüler ve tarihsel yarışlarda aldıkları başarılarla görüntülenirler.

Genelde ise 1948 öncesi Porsche ve 1948 sonrası Porsche olarak iki bölüme ayrılmıştır.

Yeni binadaki sergi alanının yanına: Porsche Arşivi ve tarihi araçlar için özel bir atölye eklenmiştir. Burada bazı müşterilerin arabaları restore edilmektedir.

 

WÜRTTEMBERG DAĞI SEPULCHRAL ŞAPELİ

Mezar 1864 yılında erken yaşta ölen kraliçe Katharina ve Kral Wilhelm I’ in dinlenme yeridir. Carrara mermer lahit üzerinde “Aşk Asla Ölmez” yazılıdır. Veliaht Prens Wilhelm ve kuzeni Rusya Grand Düşesi Katharina Pawlowa: 1816 yılında evlenirler.

Katharina, evlendikten 3 yıl sonra, 30 yaşında ölür ve eşi kral Wilhelm tarafından atalarından kalan (11.yüzyıl kökenlidir) bu kale sitedeki yere gömülür.

Şapel: Klasisist tarzda inşa edilmiştir, heykeller: heykeltıraş Johann Heinrich Dannecker ve öğrencisi Theodor Wagmer tarafından Carrara mermerlerinden yapılmıştır. Buradaki şapel ise 1825-1899 yılları arasında Rus Ortodoksları tarafından ibadet için kullanılmıştır.

Günümüzde de, halen Rus Ortadoksları, her yıl bir tören düzenlerler. Ayrıca şapelin bulunduğu yerden: Stutgart Limanı ve Neckar Vadisinin görkemli görünümü izlenebilmektedir.

Almanya Stutgart

STİFTSKİRCHE-ANGLİKAN KİLİSESİ

Bu dini yapının geçmişi 10 ve hatta 11 yüzyıla kadar uzanmaktadır. Burada erken Romanesk dönemde de bir dini yapının varlığı bilinmektedir. Burada bulunan bu orijinal kilise: zamanla gelişmeye devam etmiş ve 1175 yılında, diğer bölümleri yıkılmış, boyutu arttırılmıştır. Çarpıcı kilisenin özellikle iki zıt kulesi çok popülerdir.

Kilise bugünkü görünümüne 1463 yılında kavuşmuştur. Bu tarihte: üç nefli bazilika ve gotik nef eklenmiştir. 16 Mayıs 1543 tarihinde Württemberg Dükalığından Konrad Öttinger Collegiate: burada ilk Protestan hutbeyi okumuştur.

1553 yılında reformcu Johannes Brenz: kilisenin ilk Protestan dekanı oldu. 1944 yılındaki Dünya Savaşında: kilise tamamen tahrip oldu. Sadece kuleleri ve kuzey duvarı, bombalı saldırıları hasarsız atlattı.

1950’li yıllarda ise kilise yeniden inşa edildi. Bu yeniden inşa sırasında arkeologlar tarafından yapılan araştırmalarda: önemli tarihi kalıntılara ulaşıldı.

Şehre adını veren “Stutengarten” denilen ve 950 yılında kurulan yere ait kanıtlar bulundu. Ayrıca iki mezar: burada 7. ve 8. yüzyıllarda yerleşim olduğunu göstermektedir.

 

STUTTGART TREN İSTASYONU

1914-1927 yılları arasında Paul Bonatz tarafından tasarlanan istasyon, o yıllarda şehrin yeni ve çağdaş yüzü olarak lanse edildi. 58 metre yükseklikteki kule, kireçtaşından yapılan cephenin dikdörtgen blokları; yapıya klasik görünüm verir.

Savaşın ardından 1945-1974 yılları arasında: şehir birçok teknik ve çağdaş bina ile donatılırken, bu tren istasyonu da; bir yer altı yüksek hızlı tren terminali ve “Klett-Passage” isimli yer altı alışveriş merkezi ile donatılmıştır.

 

STUTGART DEVLET GALERİSİ

Post-modern bina, ünlü İngiliz mimar James Stirling tarafından dizayn edilmiştir. 1984 yılında açılan binanın dış cephe parçaları pembe, gök mavisi, yosun yeşili ilginç ve canlı renklerle boyanmıştır. Yapının üçüncü galerisi, Eylül 2002 tarihinde açılmıştır.

Evet burada uluslar arası üne sahip bir koleksiyon bulunmaktadır ve Almanya’nın en çok ziyaret edilen müzelerinin başında gelmektedir. Binanın eski kısmında: Rubens, Rembrant gibi sanatçıların eserleri sergilenmektedir.

Yapının “Yeni Devlet Galerisi” olarak bilinen bölümünde ise, Almanya’nın en büyük ve en etkileyici Picasso koleksiyonu bulunmaktadır.

Almanya Stutgart

TELEVİZYON KULESİ-HOHER BOPSER

Jahnstasse adresindeki televizyon kulesi: 217 metre yükseklikte ve dünyanın ilk televizyon kulelerinden birisidir. Kulenin deniz seviyesinden yüksekliği 483 metredir ve 40 yıldır Stutgart şehrinin sembolü olarak durmaktadır.

Kule 20 aylık bir inşaat dönemi sonunda 5 Şubat 1956 tarihinde açılmıştır. Kulenin tasarımı: mühendis Prof.Dr. Fritz Leonhrd tasarımıdır. Giriş ücretleri, kulenin maliyetini 5 yılda tamamlamış, amorti etmiştir.

Havanın açık olduğu günlerde, kulenin seyir terasından Alpler dahi görülebilmektedir. Kuledeki izleme platformu 150 metre yüksekliktedir ve onun üzerinde bir restoran bulunur.

 

WEİSSENHOFSİEDLUNG

Burası şehirde modern mimarinin en önemli yerlerinden birisi olarak bilinir. Alman Çalışma Federasyonu tarafından, bina 1927 yılında yapılmıştır.

Yapımda: Almanya, Hollanda, Avusturya, İsviçre’den 17 mimar görev almış ve 63 daireden oluşan 21 bina yapılmıştır. Projede yer alan kişiler, buradaki uygulama sonucunun modern dünya mimarisinde kullanımını sağlamışlardır.

Dünya savaşında hasar görmesine rağmen, günümüzde burası eşsiz bir mimari topluluk olarak kabul edilmektedir.

     

WİLHELMA-HAYVANAT VE BOTANİK BAHÇESİ

Württemberg kralı Wilhelm I: 19. yüzyılda mimar Karl-Ludwig Zanth aracılığı ile, park içinde Mağribi tarzı bu bölgenin oluşturulmasını sağlamıştır.

İlk dönemde park alanı halka açık değildi, ancak yine park alanı içinde bir hayvanat bahçesi ve bir botanik bahçesi yapılarak, bina ve bahçeler 1950’li yıllarda restore edilerek geliştirilmiştir.

1880 yılında kraliyet kararnamesiyle halkın ziyaretine açılan bahçe, dünya savaşı sırasında tahrip olmuştur.

Hayvanat Bahçesi

Günümüzde burada yaklaşık 1000 çeşitten 10.000’den fazla hayvan bulunduğu söyleniyor. Böylece burası Almanya’nın en fazla nüfuslu hayvanat bahçesidir.

Özellikle büyük maymunların koleksiyonu ilgi çekmektedir.

Öte yandan, burası aynı zamanda büyük bir maymun anaokulu olarak da Avrupa hayvanat bahçeleri arasında popülerdir.

Botanik Bahçeleri

Burada bitkilerin sayısız türü bulunmaktadır ve bunların sayısının 5000 olduğu söyleniyor. Özellikle orkideler ilgi çeker ve 30 farklı kamelya, farklı çiçek türleriyle düzenlenmiştir.

Avrupa’nın en büyük manolya çiçeği buradadır.

Stutgart şehrinde alışveriş ile ilgili yazım için.

 

Almanya Friedrichshafen

lakeside prom.1
Almanya Friedrichshafen

Konstanz gölünün kuzey sahilinde bir Alman şehridir. Baden Württemberg eyaletinde 14 merkezden biridir.

Evet: ben sizlere bu şehri anlatmaya başlamadan önce şunu bilmenizi isterim. Eğer tur ile buraya gittiyseniz: bu şehri sadece gece karanlığında veya sabahın erken saatlerinde yani yine karanlıkta görebilirsiniz. Çünkü: hani “Alplerin gölgesinde 5 ülke” deniyor ya, burası gerçekten Alplerin gölgesinde ama gölge değil karanlıkta göreceğiniz bir yerdir. Öte yandan, burada bir gece kalıyorsunuz ve hani 5 ülkeden biri (Almanya) çetelenize, bir ülke görmüş olarak işleniyor ama görmeden o başka. Neyse: eğer müstakil giderseniz, burası gerçekten göl kıyısında güzel bir yer, umarım zamanınız olur, burayı gezin, güzel yerleri var.

zeplin.1
Almanya Friedrichshafen

ZEPLİN

Bu şehrin en büyük özelliği “zeplin” dir. İlk zeplin uçağı 2 Temmuz 1900 tarihinde kalkmaya başlamış ve Friedrichshafen şehrinde yeni bir dönem başlamıştır. Dünyada ilk zeplin, 1900 yılında burada Graf Von Zepplin tarafından uçurulmuştur.

İlk uçan devlerden, 100 yıl sonra Zeppelin dönemi, 2001 yılından bu yana Konstanz Gölünde seyir halinde devam ediyor. Günümüzde uçun süresi 2 saat olan 13 farklı Zeeplin güzergahı bulunuyor. Alpler boyunca, kasana ve kültürel peyzajlar üzerinde uçuş macerası yaşamak mümkündür. Geniş panoramik pencereler ve her koltuktan etkileyici görüntü sunar.

zeplin.2
Almanya Friedrichshafen

ZEPLİN MÜZESİ

Tarihi liman istasyonu binasındadır. Müze: uçuş geçmişi, inşaat ve seyahatler konusunda dünyanın en büyük koleksiyonunu sunmaktadır. Ayrıca: orijinal boyutlarında Hindenburg’un 33 metre uzunluğunda yeniden yapılandırılmış örneğini görebilirsiniz. Otantik olarak monte edilen yolcu odaları, o dönemde insanların nasıl seyahat ettiğini gösterir. Zeplin Müzesinin iki katının tamamı Zeplin tarihinin ve teknolojisinin farklı yönlerine ayrılmıştır. Daimi sergiye ilaveten burada geçici sergilerde düzenlenir. Son bir not: bu müze, Ortaçağdan günümüze kadar bu bölgedeki tablolara ev sahipliği yapmaktadır.

zeplin hangarı.1
Almanya Friedrichshafen

zeplin hangarı.2
Almanya Friedrichshafen

 

ZEPLİN HANGARI

Müzenin hemen arkasında (Liman istasyonun) dır. Burada Zeplin NT nin yapımı hakkında her şeyi öğrenmek mümkündür. Giriş ücreti 12 Euro’dur.

dornier museum.1
Almanya Friedrichshafen

DORNİER MUSEUM

Burası bir tarih müzesidir. Friedrichshafen havaalanında bulunan bu müzede, havacılık ve uzay tarihinin 100 yılı sergileniyor. Sıra dışı mimarisi, 12 orijinal uçak, bir orijinal helikopter ve uzay yolculuğundan 7 tam boyut sergileri dahil olmak üzere 5000 metre karede, neredeyse 400 parçalık bir sergiye ev sahipliği yapılıyor. Görebilecekleriniz arasında: Luft Hansa AG, Dornier Merkur ya da efsanevi uçan bot Dornier Wall N25’in ilk yolcu uçakları gibi orijinal kopyalar vardır.

SCHULMUSEUM FRİEDRİCHSHAFEN

Burayı ziyaret ederseniz, okulların nasıl geliştiğini, 1850-1900 ve 1930’larda nasıl göründüğünü görebilirsiniz. Eski eğitim belgesi, kalem kutuları, çantalar ve tatlılarla doldurulmuş büyük karton koniler gibi tarihi öğretim materyalleri, şirin sergilerde izleniyor. Örnek: öğrencilere disiplin ve itaat davranışlarını geliştirmek için: ahşap bir eşek üzerinde onları şımartarak veya üç taraflı bir odun parçası üzerinde diz çökmesini sağlayarak uygulamaları görebilirsiniz. Müzede taş tahtaya, yazı yazmayı deneyin.

saray kilisesi.1
Almanya Friedrichshafen

SCHLOSSKİRCHE-SARAY KİLİSESİ

Konstanz gölünün kıyısında, iki kuleli bir kilisedir. Şehrin simgesidir. Kulelerin yüksekliği 55 metredir.

Muhteşem göl manzarasına sahiptir. Barok mimari özelliklerini yansıtır. Kumtaşından kilise, 1695-1701 yılları arasında Christian Thumb tarafından yapılmıştır. 1812 yılında kilise ibadet yeri haline geldi. 1944 yılında yapılan hava saldırısında kısmen tahrip oldu ve 1947-1951 yılları arasında restore edildi ve kilise bir kez daha ibadete açıldı. İç mekana girerseniz Wessobrun okulu sanatçıları tarafından yapılan iç sıvaların güzelliğini görebilirsiniz.

saray.1
Almanya Friedrichshafen

SCHLOSS-PALACE-SARAY

Burası: 1654 yılında Weedartenlı Benedika keşişlerinin manastırı olarak Michael Beer tarafından inşa edilmiştir. 1802 yılında manastır olarak statüsünü kaybeder. 1806 yılında o zamanlar Württemberg krallığı tarafından devralınır. 1823-1830 yılları arasında, Cheteau kraliyet mimarı Giovanni Salucci tarafından, Württemberg kralı Wilhelm için bir kraliyet yaz ikametgahına dönüştürüldü. Manastırın oldukça monoton olan güney kanadı uyarlandı ve binaya bir saraydaki Aura ile merkeze iki katlı bir balkon eklendi. Batı kanadında kraliyet özel odaları ve topluluk odaları, doğu kanadında ise konuk odaları bulunuyor.

1944 hava saldırılarında, yangın bombaları nedeniyle bina ağır hasar aldı. Kanatların üçü, zeminin tonozları ve dış taş duvarlar yakıldı. Komşu binalar bile moloz haline geldi. 1948-1949 yıllarında acil bir tavan yapıldı ve binanın yıkılması engellendi. 1951-1965 yılları arasında ise tarihi mimari düzenlemelere uygun olarak restore edildi. Güney kanat yeniden inşa edildi, geri kalan üç kanat 1958 yılında kaldırıldı.

Günümüzde batı kanadı ve eski ikametgahın güney kanadı: dük ailesi tarafından ikametgah olarak kullanılıyor. Yönetim, doğa kanadına yerleştirildi. Evet günümüzde saray Württemberg Dükü Friedrich’in ikametgahıdır ve ziyarete kapalıdır.

lakeside prom.1
Almanya Friedrichshafen

LAKESİDE PROMENADE

Burası, şehirde, Konstanz gölünün en uzun ve en güzel gezinti yerlerinden birisidir. Rotach nehri ağzından Chateau’ya kadar gölün ve Alplerin muhteşem manzarası izlenir. Buradaki liman alanında sayısız güzel kafe bulunuyor. Bu liman alanı, aynı zamanda gemilerin Konstanz gölündeki tüm önemli yerlere giden yolcuları aldıkları feribot hattı limanıdır. Zeplin müzesi de buradadır. Ayrıca iskelede 22 metre yüksekliğinde bir kule bulunuyor.

boat of sound.1
Almanya Friedrichshafen

BOAT OF SOUND

Sanatçı Helmut Lutz tarafından 2000 yılında inşa edilen “Klangschiff” adı verilen bu sanat eseri, Konstanz gölü kıyısındadır. Çelik ve ahşaptan yapılan geminin boyu 40 metredir. Gemi, Balkan savaşında, bir barış elçisi olarak inşa edilmiştir. Doğu Avrupa ile dayanışmayı temsil eder. Gemi: tüm Tuna nehrini gezerek: Beuron, Ulm, Passau, Linz, Viyana, Bratislava, Budapeşte ve son olarak Sırbistan sınırındaki Mohancs’da demirledi. Gemi: 2000 yılında “Avrupa ağlar” mesajı yazılarak Saraybosna’ya gönderildi. Uzun süren yolculuğun ardından, nihayet Kostanz gölüne demir attı. Günümüzde burada pek çok konser ve performans sergileniyor.

buchom çeşmesi.1
Almanya Friedrichshafen

BUCHHORN FOUNTAİN

Buchhom çeşmesi: şehrin en genç amblemlerinden birisidir. Adenauerplatz’daki kasabanın eski kısmının tam ortasında, belediyenin önündedir. Çeşme, heykeltıraşlar Barbera ve Gernot Rumpf tarafnıdan tasarlanmış ve inşa edilmiştir. 2001 yılında açılmıştır ve o zamandan beri özellikle çocukların ilgisini çeker. Çeşme: geçmişin ve şimdinin, geçmişin ve mitolojinin, sanat ve teknolojinin fantastik bir etkileşimini temsil eder. Fıskiye havzasının merkezinde, fırçalanmış çelik kaplamanın büyük yaprakları hafifçe yükselen bir kompozisyonla dizilmiş, stilize bir ağaç ve kayın duruyor. Soyutlanmış form ağacın kendisini, meyvesi olan beechnut ile birlikte akla getirir. Havzada belli bir açıyla uzanan boynuz, Friedrichshafen kasabasının orijinal adı olan “Buchhorn” (Beechorn) kelimesini oluşturmak için birleştirilir. Çeşmenin ek figürleri, şehrin sanayi gelişimini gösterir.

zeplin çeşmesi.1
Almanya Friedrichshafen

ZEPPELİN FOUNTAİN-ZEPLİN ÇEŞMESİ

Merkez tren istasyonuna yakındır. Şehre hayat veren havacılık endüstrisine, yerel halkın bir teşekkürü olarak yaptırılmıştır. 1909 yılında yaratılmış olan ana figür: savaş yıllarında tüm şehir bombalanırken mucizevi şekilde sağlam kalmıştır. Zeppelin çeşmesi, 2000 yılında orijinaline uygun olarak yeniden inşa edilmiştir.

zeplin anıtı.1
Almanya Friedrichshafen

ZEPPELİN MONUMENT-ZEPLİN ANITI

Kasaba bahçelerinin ortasındadır. Basit fakat heybetli bronz sütun 13 metre yüksekliktedir. Anıt: Ferdinant Graf Zeppelin’in “Bir şeyler aramak için ona inanmak için yeterlidir, o zaman bir başarı olur” sözleriyle bezenmiştir. Anıt heykeltıraş Tomi Schneider Manzell (1911-1996) tarafından yapılmış ve 1985 yılında açılmıştır.

vieving tower.1
Almanya Friedrichshafen

WİEWİNG TOWER ON THE PİER-GÖZLEM KULESİ

2000 yılında kurulan, iskelede bulunan 22 metre yükseklikteki bu kuleden: kalenin kilisesi, bahçeler, arka planda muhteşem Konstanz gölünün panaromik manzarası izlenir. Gözlem kulesinin tasarımı, liman tren istasyonunun klasik mimari unsurlarına atıfta bulunur. Çelik merdivenler, ziyaretçileri kasaba ve gölün muhteşem manzarasına sahip, iki izleme platformuna yönlendiriyor. Daha yüksek platform, alt platform için bir çatı oluşturur. İki platformda toplam 100 kişi kapasite vardır.

house of media.1
Almanya Friedrichshafen

HOUSE OF MEDİA-MEDYA EVİ

Burası, Kostanz gölü kıyısındaki en görkemli binalardan birisidir. Dış cam cephe şeffaflığı ve açıklığı yansıtır. 1967 yılından beri bankalar tarafından kullanılan eski tuz depolama binası, 2002 yılından beri boş duruyordu. Bir proje gurubu tarafından planlar yapıldı ve bina kombine bir iş merkezi haline getirildi. Sonuç olarak, bina tamamen yeniden yapılandırıldı, temel duvarları orijinal formun geriye kalan tek unsurudur.

İki yıldan kısa süren inşaatın ardından, ilk şirketler 2006 yılı sonunda buraya geçmeye başladılar. Mart 2007 yılında şehir kütüphanesi buraya geçti. Yeni binada, yuvarlık çakıl şeklindeki etkinlik salonu “Der Kiesel” bulunur. Salonda: tiyatrolar ve konserler düzenlenir.

haldenberg şapel1.
Almanya Friedrichshafen

HALDENBERG VE CHAPEL

Önce Halbenberg denen yerden söz etmek istiyorum. Burası: 479 metre yükseklikte, geziler için çok sevilen bir yerdir. Burada çok sayıda yürüyüş yolu bulunuyor. Hava açık olduğunda, yürüyüşçüler görkemli bir manzara izleyerek yürüyebilirler. Kostanz gölü, Haldenberg’in eteğindeki ve Alplerin ihtişamlı bir manzarasını sunar.

Aıllıen’deki bu şapel, 1892 yılında marangoz olan Johann Heinzelmann tarafından planlanmış ve yaptırılmıştır. 1921 yılında şapel bulunduğu yerden kaldırıldı ve Haldenberg’de yeniden inşa edildi. Şapel 1996 yılında yenilenmiştir. Yapıda: Kurt Zöller’in “Stern im Lebensmeere” mozaiki görülmeye değerdir.

Almanya Bremen

Almanya Bremen


Şehir: Kuzey Denizinden 77 km içeride, Weser ırmağının kıyısındadır. Weser nehri, bu şehir hayatında önemli bir rol oynamıştır. Günümüzde şehir yapısal olarak: otomotiv, gemi yapımı, çelik, elektronik ve gıda sanayiyle öne çıkmaktadır. Öte yandan: şehir küçük bir şehir olarak tanınır ve bilinir. Yani, buraya yapmak isteyeceğiniz bir kültür yani gezi turu: en fazla bir güne yetecektir, yani bir hafta sonunu değerlendirmek için bu şehri ziyaret edebilirsiniz.

Şehirde 550.000 kişi yaşamaktadır. Almanya’nın en küçük federal devletinin olan “AltwSaxony” başkenti olan şehir, Almanya’nın 10. büyük şehridir. Özellikle şehrin Pazar yerinde bulunan “Roland Heykeli” denizaşırı ülkelere giden ticaret gemileri için 1404 yılına kadar eskiye giden özgürlük anlamında dünyanın en eski ve sembolik heykeli olarak önem kazanmaktadır.

Dünya savaşı sırasında, Bremen şehrini yüzde 60’lık bölümü tahrip olmasına rağmen, savaşın ardından birçok yapı orijinal planına sadık kalınarak vatandaşlar tarafından yeniden inşa edilmiştir. Şehir, Almanya’nın en büyük ikinci limanına sahiptir.

2005 yılında, Bremen şehri “Bilimler Şehri” olarak ödüllendirilmiştir ve bu ödülü alan ilk Alman şehridir.

Zaten burası Almanya’nın diğer büyük şehirlerine nazaran daha şirindir.

Kültürel açıdan şehir önemli etkinliklere sahiptir. 2007 yılında, Bremen Tiyatrosu “Yılın Opera House” olarak ödüllendirilmiştir. Her yıl Eylül ayında, şehirde “Bremen Musikfest” düzenlenir ve bu festivalde klasikten çağdaş her türlü tarz müzikler uluslar arası bir izleyici kitlesini buraya çeker. Şehirde ayrıca: antik dönem, nakliye, astronomi ve sanat tasarımı gibi birçok konuda her ilgiye hitap edecek müzeler bulunur. “Überseemuseum” Avrupa’nın en büyük etnolojik müzelerinden birisidir. Eğlence yerleri, genellikle ana tren istasyonu çevresinde toplanmıştır.

Almanya Bremen

ŞEHRİN TARİHİ


Şehir 1200 yıllık limanı ile tanınıp bilinmektedir ve bu liman eski ticaret yollarıyla bağlantılı olarak Bremenlilere büyük servetler getirmiştir. İlk yazılı kayıtlara göre 787 yılında şehirde piskoposluk kurulmuştur. 847 yılında şehir başpiskoposluk olmuş ve 11. yüzyılda altın çağını yaşamıştır. 1358-1646 yılları arasında şehir Imperial City olmuş ve Kuzey Avrupa kıyılarında ticaret anlaşmaları yapmış ticaret şehirleri arasına katılmıştır.
Dünya savaşında büyük hasar görmesine rağmen, Bremen eski şehir parçaları üzerine yeniden kurulmuştur.

Almanya Bremen

İKLİM


Güneş çoğu zaman kendini göstermese de özellikle yazın Temmuz-Ağustos aylarında güneş göründüğünde tüm şehir halkı: Weser nehri kıyısındaki birahanelere veya çimlik alanlara giderler. Evet, burada ılıman okyanus iklimi hakimdir. Genellikle yaz ayları serin geçer sıcaklık ortalaması 22 derece civarındadır. Kış ayları ise ılık geçer. Nemli deniz havası, sağanakların sürekli olduğu anlamına gelir. Yağışların çoğu, yaz aylarında görülür. Aynı zamanda havanın en çok güneşli olduğu dönem de yaz aylarıdır.

HAVAALANI


Bremen şehrine en yakın havaalanları: 88 km uzaklıktaki Hannover ve Finkenwerder havaalanları, 103 km uzaklıktaki Hamburg International Havaalanı bulunmaktadır. Şehrin havaalanı ise, şehir merkezinin 3.5 km güneyindedir.

 

NE YENİR-NE İÇİLİR


Wessel nehri boyunca, Viertel ve Schlachte bölgelerinde yemek yenecek güzel restoranlar bulunmaktadır. Buralarda güzel kafeler de görülür. Dünyanın dört bir yanından gelen kahveler: burada Bremen şehrine özgü şekilde müşterilere sunulmaktadır. Bölgenin tümünde, kahve ya da çikolata kokusunu hissedeceksiniz.
Pinkel ve Kohl bölgelerinde: lahana ve baharat soslu gıdalar popülerdir. Öte yandan: Bremen şehrinde şarap ve bira ünlüdür.

Almanya Bremen

 

BECK’S BİRASI


Dünyaca ünlü bu bira markasının fabrikası bu şehirdedir. Bu yüzden: şehirde bira havası hakimdir. Özellikle nehir kenarında bira içip sapıtan Alman gençliğinin türlü etkinliklerine şahit olabilirsiniz. Bu marka bira: 1879 yılında üretilmeye başlanmıştır.

Beck’s Brewery Turu


Bu turda, Bremen şehrinin dünyaca ünlü birasının yapımının perde arkasını görebilirsiniz. Turda: malt siloları, fermantasyon ve depolama tankları görülebilir. Misafir odasında ise, bira tadımı yapılıyor. Rehberli tur yaklaşık 3 saat sürmektedir.

 

BREMEN MIZIKACILARI


Grimm kardeşler tarafından 1857 yılında yazılan roman hakkında kısaca bilgi vermek istiyorum. Çünkü: şehir bununla ilgilidir. Bir zamanlar: uzun yıllar boyunca bıkmadan ve usanmadan değirmenden un taşıyan eşek: ustası tarafından eski gücünün kalmaması nedeniyle beslenmek istemeyince, Bremen yoluna doğru kaçar. O yolda son gücünü tüketerek yürürken, yolda yatan bir av köpeğine rastlar.
Eşek: “sen burada ne yapıyorsun”
Köpek: “ah ben çok yaşlıyım ve her gün zayıflıyorum, bir daha avcılığa gidemeyeceğim için benim ustam beni öldürmek istedi, ben de kaçtım, ama şimdi ben geçimimi nasıl temin edeceğim”
Eşek: köpeğin de kendisi gibi olduğunu görünce “ben müzisyen olmak üzere Bremen kasabasına gidiyorum, benimle gel” der. Köpek bundan mutlu olur ve eşekle birlikte gitmeye karar verir. Çok geçmeden, yol kenarında oturan bir kedi görürler.
Kedi “fareler beni boğmak için uğraşıyorlar, ama ben onlardan kaçarak kurtuldum” der.


Bunun üzerine eşek kediye de, kendileriyle müzik yapmak üzere Bremen kasabasına gelmesi önerisinde bulunurlar.

Üç kaçak yolda ilerlerken, bir çiftlik horozu tüm gücüyle ötmeye başlar. Böylece horozu da yanlarına alırlar.
Aynı gün Bremen şehrine ulaşamazlar ve geceyi geçirmek için bir ağacın olduğu yere gelirler. Eşek ve köpek büyük bir ağacın altına yatar uyurlar, kedi ve horoz ise ağacın tepesine dallara çıkarlar. Ancak, ağacın dallarından yakındaki bir evde hırsızların soygun yaptığını görürler.
Fazla ayrıntıya girmek istemiyorum, sonuçta bu bir gezi sitesi, ancak Bremen şehri denilince, bu hikaye mutlaka ve mutlaka gündeme gelir ve zaten Bremen şehri turistlere bu hikayeyi satar.

      

GEZİLECEK YERLER

Almanya Bremen

 

BREMEN MIZIKACILARI HEYKELİ


Bu bronz heykel: Belediye binasının batısında, sanatçı Gerhard Marcks tarafından 1951 yılında oluşturulmuştur.

Almanya Bremen

 

Almanya Bremen

 

Almanya Bremen

 

ROLAND HEYKELİ


Bremen şehrindeki bu özgürlük heykeli, 1404 yılında Almanya’nın ticaret hakları ve özgürlüğünü adına “Roland” ismiyle Almanya’nın diğer birçok şehrinde olduğu gibi burada da yapılmıştır. Şehrin koruyucusu Roland, burada elinde adaletin kılıcı anlamına gelen “Durendart” ve kartal motifli kalkanı ile katedrali seyrediyor.
Heykel: 2 Haziran 2004 tarihinde UNESCO tarafından “Dünya Mirası Listesi”ne dahil edilerek koruma altına alınmıştır. Heykelin toplam yüksekliği 10 metredir. Heykeldeki genç şövalye: uzun ve dalgalı saçları, dar deri yeleği, ağır ve düşük kemeri, yükseltilmiş kılıç ve zırhlı bacakları ile 15. yüzyıl modasına göre giyinmiştir.

          

 

BELEDİYE BİNASI-TOWN HALL


Bina tarihi Pazar meydanının mücevher yapılarından birisidir. Burası Bremen şehrinin en görkemli tören mekanıdır.
20. yüzyıl başında, büyük eski belediye binası için bir uzantıya ihtiyaç duyuldu. Mimar Gabriel von Seidel tarafından tasarlanan modern bina, ahenkli bir bütünlük oluşturacak şekilde ortaçağ bölümü ile sorunsuz kaynaştırıldı. Binanın muhteşem cephesi, Bremen şehrinin Weser-Rönesans tarzında Almanya’nın en iyi sivil binalarından birisidir. Burası aynı zamanda Ortaçağda inşa edilen tek Avrupa kasaba salonu olarak da önem kazanmaktadır.
Belediye binası da yukarıda sözünü ettiğim “Roland Heykeli” ile birlikte UNESCO tarafından “Dünya Mirası Listesi”ne dahil edilerek koruma altına alınmıştır.

Almanya Bremen

 

Almanya Bremen

AZİZ PETER KATEDRALİ


1200’den fazla yıla yayılan bir geçmişi olan Protestan/Lutheran kilisesi, 13. yüzyılın ilk yarısından itibaren, erken Gotik tarzı bu binada yerleşiktir. Binanın en eski bölümü crpt yani mezarlık bölümüdür.
Katedral, Bremen Pazar meydanında Belediye Binası ve Devlet Parlamentosu arasındadır. Yapının ziyarete açık olan iki kulesi, şehrin çok uzaklarında dahi görülebilir. Katedralin hemen karşısında Bremenli tüccarlar tarafından konulan “Roland Heykeli” bulunur. Katedral başlangıçta Katolik katedrali olmasına rağmen, daha sonra Letheran olmuştur.
Yapıyı ziyaret ederseniz, kurşun mahzende, mumyaların gizemini keşfedebilirsiniz. Hatta “İncil bahçesi” denilen yerde oturup bir fincan kahve ve bir parça kek tadabilirsiniz.


Burada bir husustan daha söz etmek istiyorum.

İncil’deki bir hikayeye göre: İsa, Aziz Petrus’a cennetin anahtarını vermiştir. Bu yüzden: Aziz Petrus’un tüm resim ve heykellerinde elinde bir anahtar tasviri bulunur. Bremen katedralinin tamamlanmasıyla, bu anahtar figürü de şehirdeki birçok süslemede kullanılmış ve şehrin sembolü haline gelmiştir. Hatta: Bremen bayrağında bulunan gümüş anahtar da, bu hikayeden gelmektedir. “Beck’s” birasının logosundaki anahtar da bu geleneğin simgesidir.

 

Aziz Petrus Katedrali Müzesi


Burada: Lucas Cranach gibi sanatçıların ve ortaçağ piskoposlarının ve kazılarda bulunan dini eserlerin yani buluntuların bulunduğu 6 tarihsel oda mevcuttur. 1987 yılında açılan müzede, ortaçağ duvar resimleri, taş heykeller, 900 yıllık mimari tarihi gösteren bir dizi fotoğraflar bulunmaktadır. 1970’lerde katedral kazılarında keşfedilen mezarlar ilgi çekmektedir. Ayrıca: 11. ile 15. yüzyıllar arasında ortaçağ piskoposlarının buluntuları da mevcuttur.

 

Kurşun Kiler


Bremen katedrali altındaki tonozlu bölümde: yüzyıllar öncesinden günümüze gelen mumyaları görmek mümkündür. Bu mumyalar: katedralin crypta bölümünde 1698 yılında tesadüfen keşfedilmiş ve sansasyon yaratmıştır. O zamandan bu yana, mumyaların sıra dışı sırrını araştırmak için insanlar burayı ziyaret etmektedirler. Günümüzde cesetlerin tamamen doğal ortamlarda kuruyarak mumyalandığı bilinmektedir. Bu mumyanın: katedralin yapımı sırasında çatıdan düşen bir işçi/asker olduğu düşünülmektedir.

 

WESER STADYUMU


Dört ikonik ışıklandırmalı direkleriyle bu stadyum 42.100 seyirci kapasitelidir. Stadyum nehir kenarındadır ve buraya yürüyerek, tramvay veya tekne ile ulaşmak mümkündür.
Evet Weser Stadyumu: Werder Bremen futbol kulübünün evidir. Bu sitede ilk stadyum 1909 yılında inşa edilmiştir. Son olarak ise, stadyum 2008 ve 2011 yılları arasında modernize edilmiş ve ek oturum yerleri düzenlenmiştir. Bu tadilat kapsamında, stadyumda, yeni yüklenen güneş panelleri sayesinde kendi kendine enerjisini üretmektedir.
Bir rehberli tura katılarak stadyumu keşfedebilirsiniz. Ayrıca burada bir de “Werder Bremen Müzesi” bulunmaktadır. Burada kulübün geçmişi ile birlikte stadyumun gelişimi hakkında tüm bilgiler öğrenilebilir.

 

SCHNOOR


Bremen şehrinin bu en eski bölgesi, küçük 15. ve 16. yüzyıl evleriyle tam bir labirent gibidir. Bina sıraları arasındaki dar şeritte, 15. ve 16. yüzyıla tarihlenen oldukça küçük yarı ahşap evler ilgi çekmektedir. Bunlar bir zamanlar burada yaşayan balıkçıların evleridir çünkü bölge Weser nehrinin hemen sağ tarafındadır. Burayı ziyaret ederseniz, bu güzel evleri görmenin yanında, el sanatları ve el yapım ürünü hediyelik bir şeyler bulabilirsiniz ve kafe ve restoranlara takılabilirsiniz.
Şehrin bu bölümündeki dükkanlar Pazar günleri açıktır. Çünkü zaten buraya özellikle hafta sonları insanlar akın etmektedirler.

 

BÖTTCHERSTRASSE


Bu büyüleyici 110 metre uzunluğundaki sokak: 1920’lerde inşa edilen mağazalar, restoranlar, müzeler, atölyeler ve ahşap evlerle doludur. 20. yüzyılın başında, yerel bir kahve tüccarı olan Ludwing Roselius: harap sokaktaki tüm evleri satın almıştır. Daha sonra ise, tamamen homojen ve mimari tasarımıyla dikkati çeken bir sokak yaratmıştır.
Bremen şehrinin bu en eski yaya bölgesinde üst sınıf alışveriş için yuvarlak zanaat mağazaları ve küçük ama zarif butikleri gezebilirsiniz. Weser nehrinin kıyısında Pazar meydanındaki yolda: cam oluşturma ustalarını izleyebilirsiniz.

 

BREMEN DELİK


Eyalet Meclisi önündeki bu kaldırımda bulunan burası bir yer altı toplama kutusudur. Buraya bir bozukluk para attığınızda, derinlerden size teşekkür eden “Bremen Mızıkacıları” nın müziğini hissedebilirsiniz. Para: “Wilhelm Kaiser” e gitmektedir. Yani yerel halk için bir dizi proje desteklenmektedir.

    

BREMEN RATSKELLER


Belediye binası altındaki bu tarihsel restoran: 600 yıllık bir geçmiş geleneği günümüze taşıyan süslü şarap fıçıları ve sütunlu büyük salonu ve kileriyle dikkati çekmektedir. Yani, görünümü ve içeriğiyle ziyaretçileri etkilemektedir. Alman şair Heinrich Heine: burada ilham bulmuş ve bir şiiri ahşap duvara yazılmıştır. Evet, Almanya’nın en eski şarap fıçısı burada saklanmaktadır. UNESCO tarafından “Dünya Kültür Mirası” olarak koruma altına alınan 600 yaşındaki Belediye Binasının altında, Ratskeller derinliklerinde, Almanya’nın en eski fıçısı, iyi ışık ve havadan korumalı ortamda bulunmaktadır.

Odaya girildiğinde, mum yakılır ve fıçılar ve şarap kokusu, burada saklanan asırlık hazinelerin ipucunu verir. Fıçıların bulunduğu yere “gül kiler” denilir. Çünkü, eski günlerde yüksek kaliteli şarap en güzel çiçek olan “gül”e benzetilirmiş. Burada bulunan yüzlerce yıllık şaraplara dokundurmuyorlar. Bu asil bağbozumu şarapları korumak için uğraşıyorlar. Ancak, İngiltere Kraliçesi Elizabeth II: 1978 yılında Bremen şehrini ziyaret ettiğinde, kendisine bir yüksük kadar tadımlık eski şarap ikram edilmiştir.

 

BIRAK KULESİ


Kulenin üstünde bir oda bulunmaktadır. Kulenin en büyük özelliği: sıfır yerçekimli düşme deneylerinin bu odada yapılmasıdır. Bremen Üniversitesi: burada sıfır yerçekimi koşulları yaratmak için: 146 metre yükseklikte 110 metrelik tüp bulundurur. Yani burası bir anlamda, bilimsel tesis ve havacılık araştırma yeridir. Serbest düşme, bu tüp içinde 10 saniye kadar sürmektedir.
Öte yandan, Bremen şehrinin muhteşem manzarasına sahip kulede, odalar çeşitli toplantılar için kiralanmaktadır. Guardian gazetesi, burayı, konumu ve mobilyaları nedeniyle “James Bond Lounge” yani “Panaroma Room” olarak nitelendirmiştir.

 

GEWERBEHAUS-TİCARET ODASI


Ansgariikirchof meydanındaki yanının önündeki muhteşem dış bölüm şehirdeki popüler yerlerden birisidir.

 

ÇANLAR


Carrillon Meissen denilen yerde, 30 porselen çan bulunmaktadır. Bunlar on ahşap panelde yerleştirilmiştir. Bunlar çaldığında geleneksel halk şarkılarının karışımını dinlemek mümkündür. Deniz ve hava yolu ile okyanusu geçen kaşifler onuruna, binanın yan tarafındaki kulede “Atlantik Fatihleri” betimlenen on tahta tablet bulunmaktadır. Her saat başı bunlar çalar.

 

HAUS DER BÜRGERSCHAFT-EYALET PARLAMENTOSU


Bina, 1966 yılında mimar Wassili Luckhardt tarafından tasarlanmıştır. O zamandan bu yana, şehir merkezinde Pazar meydanındaki bina, Bremen Bölgesel Meclisine ev sahipliği yapmaktadır. Yapının “Heykel Bahçesi” bölümünde Gerhard Myristoylated tarafından yapılan 6 çalışma sergilenmektedir ve 2005 yılında açılmıştır.

 

HEİNİ HOLTENBEEN


Schnoor bölgesindeki bu heykel, Bremen şehrinin en eksantrik karakterlerinden birisini betimlemektedir. Kendisi bir efsane olmamasına rağmen, bir yerel karakter olarak efsane haline getirilmiştir. Holtenbeen: 1835 yılında Bremen şehrinde doğmuştur. Kendisi limanda tütün müfettişi olarak görev yaptığı çıraklık döneminde, bir kaza geçirir ve bu kaza sonucunda hafif beyin hasarı ve kırık bir bacakla çıkar. O andan itibaren: Pazar meydanında tüccarlardan puro alır ve içerken görülür. Ardından 1909 yılında ölür, ama tüm şehir kendisini tanımıştır. Bugün bu bronz heykel onu anımsattırmaktadır.

 

DENİZCİLİK MİLE


Bremen şehrinin deniz tarafındaki bu bölgede: eski kaptanların evleri, bir liman müzesi ve tersaneler görülür. Bremen şehir merkezinden yaklaşık 20 km uzaklıktaki burada denizcilik ve gemicilik tarihi görülebilir. Denizcilik Mile denilen bölge: Weser nehri boyunca 1852 metre ilerler. Bu bölgenin en büyük olayı: Denizcilik Festivalidir. Bu festivalde, 150 den fazla konser düzenlenir ve müzik dünyasının uluslar arası yıldızları bu açık hava etkinliğine katılırlar. Yiyecek ve içeceklerin geniş bir yelpazesiyle birlikte, korsan gösterileri, havai fişek gösterileri ve tüm aile için büyük bir eğlence etkinliği yaratılır.

 

ŞEHİR MERKEZİ


Şehir merkezi: sayısız butikleri, moda mağazaları, mağazalar ve restoranlar ile tanınır ve Bremen şehrindeki alışveriş bölgesidir. Evet, Bremen tarihi şehir merkezinde, alışveriş kendi başına bir deneyimdir. Sokaklar: kafeler ve barlarla çevrilmiştir. Burada bazı binaların zemin katları modernize edilmiş, ama kimi üst katlarda hala geçmiş dönemlerin mimari özelliklerini taşıyan Bremenli tüccarların evleri bulunmaktadır.
Burada bulunan yaklaşık 450 dükkan ve mağaza gerçekten geniş bir mal yelpazesi sunmaktadır.

 

PAZAR MEYDANI


Burası Bremen şehrinin odak noktasıdır. Meydanın en görkemli binası “Town Hall” denilen yerdir. Hemen önünde şehrin özgürlüğünü sembolize eden “Roland” heykeli durmaktadır. Heykelin yakınında, Aziz Peter katedrali, Devlet Parlamentosu ve Schütting Guildhall görülür.
Meydanın batı bölümünde ise: 1755 yılı yapımı cephesiyle ilgi çeken Sparkasse bank binası görülür. 1595 yılı yapımı Akzise (gümrük binası) ve 1830 yılı yapımı (konsey eczanesi) de ilgi çekmektedir.
Bremen Mızıkacıları heykeli de buradadır.

 

SCHLACHTE EMBANKMENT


Riverboats rıhtımı: bira bahçeleri, restoranlar ve marketlerle doludur. Burası: Pazar meydanı ve Bremen mızıkacılarına, sadece bir taş atım uzaklığında, Weser nehri boyunca popüler bir gezinti yeridir. Burada yıl boyunca her cumartesi günü saat 08.00-14.00 arasında antika ve biblo pazarı kurulur.

 

   

 

Nehirdeki Tekne Turları


Buraya sadece tekneleri izlemek için gidebilirsiniz ama Wasel nehri üzerinde bir tekne gezisi de yapabilirsiniz.

 

ÜBERSEESTADT


Bremen şehrinin eski liman bölgesinde, günümüzde kafeler, barlar ve restoranlar ile adeta bir 21.yüzyıl ortamı yaratılmıştır. Tarihi depo binaları yeni etkinliklerle çekici hale getirilmiştir, burada modern mimari ve denizcilik geçmişi birleştirilmiştir.

 

VİERTEL


Viertel, şehir merkezine kısa bir yürüme mesafesindedir ve Bremen şehrinin en renkli ve bohem alanıdır. Kitsch: sıra dışı bir gece hayatı sunmaktadır. Çünkü burada eğlence ve sanat, tiyatro ve müzeler bulunmaktadır. Ayrıca: barlar ve restoranlar da popülerdir.

 

FEDELHOREN


Burası: antika ve sanat severler için gerçek bir hazinedir. Sokak: antikalar, high-end tasarımcılar, moda ve altın takı ve aynı zamanda şehrin en iyi kafe ve restoranlarına sahiptir.

 

STADTWAAGE SANAT MERKEZİ


Burası ilk olarak 1586-1588 yılları arasında inşa edilmiş, ancak savaştan sonra 6 Ekim 1944 tarihinde yıkılınca, yeniden inşa edilmiştir. Yapı günümüzde “Günter Grass” vakfına ait “Alman Filarmoni Oda Orkestrası”na 2000 yılından bu yana ev sahipliği yapmaktadır. Yeni bina mimar Lüder von Bentheim tarafından tasarlanmıştır. Binanın hem mimari ve hem de tarihi yönden önemi büyüktür.

 

SCHÜTTİNG-GUİLDHALL


Burası Bremen şehrinin ticaret odasıdır. Yapı: 1537-1538 yılları arasında Rönesans tarzında yapılmıştır. Tasarım mimar Johan den Buschener’e aittir. 1594 yılında, pazara dönük binanın ön dekorasyonunda yenileme sırasında, girişin yukarısına tüccarların silahı tasviri çift başlı kartal ile birlikte eklenmiştir. Günümüzde buranın 29.000 üyesi olduğu söyleniyor.