Konya Cihanbeyli

Konya Cihanbeyli

İlçe: Konya-Ankara kara yolu üzerindedir. Cihanbeyli, bağlı bulunduğu Konya ilinin 100 km kuzeyindedir. Cihanbeyli, Ankara arası uzaklık. 164 km. Cihanbeyli, Gölbaşı arası uzaklık: 145 km. Cihanbeyli, Kulu arası uzaklık: 52 km. Cihanbeyli, Karakeçili arası uzaklık: 118 km.

TARİHİ

İlçenin tarihi süreçte ilk ismi “Esbikeşan”  dır. Esbikeşan döneminde, çok kez yer değiştirmiştir. 1866 yılında Kulu köyü, Esbikeşan adı ile ilçe olmuştur. Cihanbeyli ve Şerefli Koçhisar, Kulu köyüne bağlanmıştır. Ancak buna itiraz edilmiş ve Kulu’nun ilçe teşkilatı lağv edilmiş, Cihanbeyli Kulu’dan ayrılmış Konya’nın Sille bucağına bağlanmıştır.

1928 yılında Cihanbeyli “Mürseli Efendi” nahiyesi ismini alarak Böğrüdelik ilçesine bağlanır. Daha sonra Böğrüdelik’te bulunan Canbegli Aşiretinin adına uygun olarak Mürseli Efendi ismi “Cihanbeyli” ye dönüşür.  1929 yılında Cihanbeyli ilçe olur.

Konya Cihanbeyli

GENEL

Türkiye’nin yüzölçümü bakımından en büyük ilçesidir. İlçe, İç Anadolu bölgesinin orta kısımlarındadır. Kuzeye doğru uzanan Konya ovasının devamı gibidir. İlçenin bulunduğu kısımlar, geniş yayla özelliği gösterir. Deniz yüzeyinden ortalama yükseklik 950-1000 metredir. İlçe, Tuz gölünün batısındadır. Yörede gurbetçi vatandaş çoktur. Özellikle yazın İsviçre, Danimarka’dan gelen akrabalar dolar.

Konya Cihanbeyli Meslek Yüksek Okulu

CİHANBEYLİ MESLEK YÜKSEK OKULU

Konya Selçuk Üniversitesine bağlıdır. Okul 1994 yılında Makine Programı ile faaliyete başlamıştır. 2018-2019 eğitim öğretim yılında Makine Resim ve Konstrüksiyon Programı açılması ile son şeklini almıştır.

Konya Cihanbeyli

GEZİLECEK YERLER

Konya Cihanbeyli Tuz gölü

TUZ GÖLÜ

Uzunluğu 90 km ve genişliği 25 km dir.

Bulunduğu bölgede kayaç yapının etkisiyle oluşmuştur. Melendiz ırmağı ve pek çok küçük su akıntısı ve yeraltı tuzlu su kaynaklarıyla beslenir. Tuz gölünün deniz seviyesinden yüksekliği 940 metredir.

Göl çok sığdır, derinliği en fazla 50 cm. civarındadır. Suyun içindeki tuz oranı oldukça yüksektir. Dünyadaki tuz gölleri arasında, tuz oranı bakımından ikincidir. Ayrıca dünyanın en kaliteli ve en zengin mineral yapısına sahiptir. Ayrıca dünyada çevre kirliliği tehdidi altında olmayan tek tuz gölüdür.

Kışın biriken sular, yazın buharlaşır, uçar ve tabandaki kalın tabaka kalır. Bu kalınlık yer yer 10 cm ile 2 metre arasında değişir. Ülkemizin tuz ihtiyacının yüzde 60 bölümü buradan karşılanır. Zaten 1800’lü yıllardan bu yana gölden tuz elde ediliyormuş. Gölden tuz elde etmek için kıyılarında üç adet tuzla kurulmuştur. Bunlardan en önemlisi ise Cihanbeyli Yavşan Tuzlasıdır.

Konya Cihanbeyli Tuz gölü

Gölün tuz kadar önemli bir özelliği de kuş varlığı yönünden Türkiye’nin en zengin göllerinden birisi olmasıdır. Kışın kapladığı çok geniş su alanı, su kuşları için kışlama alanı oluşturur.

Evet, gölde neler yapabilirsiniz? Gölde yüzmek mümkün değil, ama kıyıdan kıyıya yürüyebilirsiniz, bol bol fotoğraf çekebilirsiniz, güneşin batışını izleyebilirsiniz, elbette kuşları gözlemleyebilirsiniz. Özellikle filamingo sürülerinin pembe renkleri uzaklardan mutlaka dikkatinizi çekecektir.

Konya Cihanbeyli Tersakan Gölü

TERSAKAN GÖLÜ

Tuz gölünün batısındadır. Çevresinde tuzcul subasar çayırları vardır. Yeraltı ve yüzey akımlarıyla beslenir. Su seviyesi çok yükseldiğinde aralardaki kanallar açılarak fazla suları, Tuz gölüne akıtılır. Göl, Tuz gölünde üreyen bazı su kuşları için çok önemli bir beslenme alanıdır.

Ayrıca alanda nesli tükenme tehlikesi altında bulunan 9 bitki türü vardır. Flamingo ve ince gagalı martı için Tuz gölü havzasındaki temel beklenme alanıdır. Bu gölden: sodyum sülfat çıkarılır. Bu maden: sabun, soda, deri, boya ve deterjan sanayiinde kullanılır.

Ayrıca, kimyasal gübre yapımında: sodyum ve potasyum madenlerini verir. Göl: Alkim Kimya Anonim Şirketi tarafından işletilmektedir.

Evet sizlere neden bu gölü anlattım, hani gölün gezilecek bir yanı vardı, hayır yok, sadece bilgi açısından gölden söz ettim, bir de gölün kuruma tehlikesi var, hani gölün önemi kavranır ve kuruma tehlikesine karşı belki birileri önlem alır.

Konya Cihanbeyli Celil Boğazı-Peri Bacaları

CELİL BOĞAZI-PERİ BACALARI

Deniz seviyesinden 1000 metre yükseklikteki Cihanbeyli platosunda bulunan Kuşça, ilçe merkezine 30 km uzaklıktadır. Peri bacaları ise, Kuşça Belediyesinin 2 km yakınındadır. Celil Boğazı ve Peri bacaları, Kuşça beldesi sınırları içerisinde kalır. Beldeden çıkıp küçük bir tepeyi aşınca peri bacaları denen kaya oluşumları önünüze serili verir.

Celil Boğazı: Türkiye’nin sayılı peri bacası bölgelerinden birisidir. Bu bölgede: erozyon, arazinin yumuşak bölümlerini alıp götürürken, kayaların dayanıklı kısımları ayakta kalıyor. Çünkü arazi erozyona çok uygundur. Vadi son derece kuraktır. Celil Boğazındaki peri bacalarında: gün ışığı yönüne göre farklı görüntüler ortaya çıkıyor. Bu farklı nesnelere benzeyen oluşumlarla ilgili birçok efsaneler de anlatılıyor. Kayaçlar, bir arada iken, “deve kervanlarını” andırıyorlar.

Konya Cihanbeyli Celil Boğazı-Peri Bacaları

Ben bu efsanelerden en bilinen, en meşhur olanını sizlere aktarmak istiyorum “Celil boğazında bir obada ana kız yaşarmış. Kız bir gün başka obadan birine aşık olur. Düğün-dernek derken damat kızı alıp gitmek ister. Kız: anasından ayrılmak istemez, atın terkisinden atlayarak anasına doğru koşmaya başlar.

Ana-kız, tam birbirine kavuşacakları sırada taş olup kalırlar. Her ikisinin de gözlerinden yaşlar akar ve bu yaşlar pınar olup vadiyi sular.” Vadinin içinde tek bir yerde su bulunur, buraya da “Anakız” ismi verilmiştir. Karşılıklı iki kayadan su sızıyor ancak yöre insanı veya burayı ziyaret edenler, çalılara çaput bağlayarak dilek tutuyorlarmış, özellikle çocuğu olmayanların dilek tuttuğunu, çaput bağladığını söylediler.

Başka bir özellik de, eskiden buraların ormanlık olduğudur. Ancak ağaçlar kesile kesile bitmiştir. Bu yüzden erozyon da hızlanmış, boğaz ve çevresi çöl görünümü kazanmıştır.

Konya Cihanbeyli Celil Boğazı-Peri Bacaları

Evet, burayı ziyarete giderseniz, bence mutlaka gidin: özellikle en güzel fotoğrafların sonbahar döneminde, akşam güneş batmadan önce çekileceğini bilmelisiniz. Çünkü o saatlerde çok güzel geliyor ve peri bacaları hayal gücünüzle bağlantılı olarak muhteşem görüntüler yaratıyorlar.

Son bir not: bölgedeki ağaçlar kesilmiş, ortalık çöl olmuş, öte yandan, peri bacaları oluşumları yakın zaman öncesine kadar yörede yaşayanlar tarafından dinamitle patlatılıyor ve taş parçaları inşaatlarda kullanılıyormuş, neyse ki Kuşça Belediyesi tarafından günümüzde peri bacaları koruma altına alınmıştır. Belediyenin bir başka uğraşısı da, çevreyi ağaçlandırmaya çalışmak. Özellikle kayısı gibi meyve ağaçları dikiyorlarmış.

Konya Beyşehir hakkındaki yazım için  Beyşehir

Erzurum Narman

Erzurum Narman

Erzurum Narman, Erzurum arası uzaklık: 104 km. Narman-Erzurum arasında iki ana yol ile bağlantı bulunmaktadır. Narman, Oltu arası uzaklık: 33 km. Narman, Köprüköy arası uzaklık; 63 km. Narman, Tortum arası uzaklık: 43 km.

TARİHİ

Bizans döneminde yörenin ismi “Namurvan-Namervan” dır. Araplar döneminde yörenin ismi “İd” dir. 1877-1878 Osmanlı Rus savaşının ardından, bölge Rus hakimiyetine girer. 1917 Bolşevik devrimi neticesinde Ruslar yöreden çekilince Ermeniler, yörede her türlü vahşeti ve katliamı yaptılar. 18 Mart 1918 tarihinde Narman Ermeni vahşetinden kurtulur. Bu yüzden her yıl 18 MART tarihinde ilçenin Ermeni zulmünden kurtuluş günü olarak kutlanır, ancak bu arada hatırlatmakta yarar var, neden bu kurtuluş günleri gerekli sesi getirecek şekilde daha güçlü bir şekilde kutlanmaz? Cumhuriyet döneminde yöre Narman ismiyle anılır ve 1954 yılında ilçe olmuştur.

Erzurum Narman

GENEL

Doğu Karadeniz ve Doğu Anadolu bölgelerinin kesişim noktasındadır. Dağlık bir alandadır. Rakımı ortalama 1650 metredir. Yüksek dağların arasında kaldığı için iklim nispeten ılımandır. Karadeniz iklimine yakın bir iklim tipi görülür. İlçede yaşayanların başlıca geçim kaynakları tarım ve hayvancılıktır.

Erzurum Narman

GEZİLECEK YERLER

Erzurum Narman

PERİ BACALARI

Peri Bacaları, 2012 yılında Türkiye Milli Komisyonu tarafından UNESCO Dünya Geçici Mirası Listesine dahil edilmiştir.

Erzurum Narman

İlçe merkezinin güneyinde, Narman-Pasinler kara yolunun 7’nci kilometresindedir. Peri Bacalarının bulunduğu vadi, Amerika’da Colorado kanyonuna benzemektedir. Buradaki peri bacaları, Ürgüp’deki peri bacalarına nazaran daha kırmızıdır ve daha yaygın bir alana yayılmıştır.

Erzurum Narman

Peri bacaları, rüzgar ve su erozyonunun yıllar içinde kumlu toprağı aşındırmasıyla meydana gelmiştir. Kayalarda bulunan demir elementinin oksijenle tepkiye girmesi sonucu kırmızı renktedirler. Bu yüzden “Kırmızı Periler Diyarı” olarak da adlandırılır.

Erzurum Narman

Evet, burası olağanüstü güzel bir yer, gerçekten buralara yolunuz düşerse peri bacalarını gitmeden sakın bölgeden ayrılmayın, mutlaka buraya zaman ayırın güzelliği doyumsuz bir yer. Ancak, umarım en yakın zamanda, burada mevcut doğal yapıyı bozmadan alt yapı çalışmaları yapılır, özellikle konaklama tesisi bulunmaması büyük bir eksiklik, ama konaklama tesisini getirip tam kanyonun içine yapılmamasını umuyorum.

Erzurum Narman

BEŞ GÖLLER

İlçe merkezine 25 km uzaklıktadır. İlçe merkezinin güneyinde, Oltutepe köyü yaylasına 2 km uzaklıktadır. Değişik büyüklükte beş gölden oluşur. Eşsiz doğal güzellikleri ilgi çeker. Ormanı ve bitki örtüsünün güzelliği ile fotoğrafçılar tarafından yoğun tercih edilir.

KOCAKAYA GÖZETLEME KULESİ

İlçe merkezine bağlı Başkale köyünün 1.5 km doğusundadır. Vadiye hakim yüksek bir tepe üzerinde kurulmuştur. Tepenin morfolojisine uygun olarak yapılmış kalenin bazı sur duvarları ayaktadır. Kale duvarlarının iç ve dış yüzeyleri, düzgün kesme taş kaplama olup, duvar içleri kireç harçla karıştırılmış moloz taş dolguludur. Tepenin etrafını çepeçevre saran sur duvarlarının bazı kısımlarda 4 metre uzunluğunda ve 2.5 metre yüksekliğinde olduğu tespit edilmiştir. Kalenin batı eteklerinde çok sayıda amorf ve profil veren seramik parçalarına ve yoğun yerleşim izlerine rastlanılır. Seramik parçalarından kalenin Erken Tunç Çağından itibaren iskana uğradığı ve Orta Çağa kadar farklı kültürlere ev sahipliği yaptığı düşünülmektedir.

Erzurum tanıtımı ve gezilecek yerlerle ilgili yazım için.

 

Çankırı Orta

Çankırı Orta

Çankırı Orta, Çankırı arasındaki uzaklık: 63 km dir. Orta, Ankara arasındaki uzaklık: 110 km. Orta, Çerkeş arası uzaklık: 36 km. Orta, Şabanözü arası uzaklık: 25 km. Orta, Kastamonu arası uzaklık: 181 km.

TARİHİ

Buradaki ilk yerleşimin ne zaman ve kimler tarafından kurulduğu bilinmez ancak tahminlere göre MÖ 3000’li yıllarda bölgede Hitit hakimiyeti görülmektedir. Takip eden süreçte ise Roma, Bizans, Selçuklu, Danişmentliler ve Osmanlıların yaşadıkları görülür. İlçe topraklarında yapılan kazılarda bulunan Hitit dönemine ait yapı taşları ve küp mezarlar, halen Çankırı Müzesinde sergilenmektedir.

İlçenin eski adı Kari Pazarıdır. Bunun anlamı: okuyanların toplandığı yer demektir ve halk arasında: “Karapazar” olarak bilinir. Eski tapı kayıtlarında ise “Kari Pazar Naibine” hitabı görülür. “Kar i” kelime anlamı: okuyan, inceleyen, Kur-an-ı Kerimi okumasını bilen kişi demektir. Karipazarı ise “Kur-an okuyanların toplandığı yer demektir.

Bir zamanlar, ilçede günümüzdeki İmam Hatip Lisesinin doğusunda bir medrese ve caminin bulunduğu, burada Kuran-ı kerim ve dini ilimlerin okutulduğu bilinmektedir. Anılan yerde şimdi bir türbe ve bu türbenin yanında cami ve medresenin temelleri görülmektedir. Hatta, caminin temelleri bulunup aynı yere Osman Dede camisi inşa edilmiştir.

Sonraları yerleşimin ismi Ortaköy olarak değiştirilmiştir. 1957 yılında ilçe olmuş ve ismi de “Orta” olarak düzeltilmiştir. Bu ismin verilmesinin sebebi: ilçe merkezinin, ilçeye bağlı köylere ve kasabalara olan uzaklığının ortalama bir uzaklıkta olmasıdır.

Çankırı Orta

 

GENEL

İlçe Batı Karadeniz bölgesinde, Dumanlı dağları ve Aydos dağı arasında kalmış düz bir plato üzerine kurulmuştur. Devrez çayı ilçeyi ikiye böler ve Kızılırmak nehrine dökülür. Halkın geçim kaynağı tarım ve hayvancılıktır. Halkın büyük bölümü, iş aramak için geçmiş yıllarda dışarıya göç etmiştir. İklim olarak karasal iklim hakimdir buna göre kışları soğuk ve uzun, yazları kurak ve kısa geçer. İlçenin rakımı 1257 metredir.

GEZİLECEK YERLER

Çankırı Orta Canbazzade Ahmet Efendi Camisi

 

CANBAZZADE AHMET EFENDİ  CAMİSİ

İlçe merkezinde Sultan Beyazıt Mahallesinde bulunan cami, 1802 yılında Canbazzade Ahmet Efendi tarafından yaptırılmıştır. Cami, kare planlıdır. Üst örtüsü sekizgen kasnak üzerine düz ahşap tavanlı ve dıştan kiremit çatılıdır. Kasnak üzerinde her sekiz cephede de birer yuvarlak kemerli pencere vardır.

Çankırı Orta Canbazzade Ahmet Efendi Camisi

Alttaki büyük pencereler yine yuvarlak kemerlidir. Cami tek minareli ve tek şerefelidir. Camide bugüne kadar yapılan onarımlar, orijinalliğini bozmuştur. Yerel yapı olması dışında mimari özelliği yoktur.

Çankırı Orta Dodurga Köyü Camisi

 

DODURGA KÖYÜ CAMİSİ

İlçe merkezine bağlı Dodurga beldesindedir. Dodurga ilçe merkezine 9 km uzaklıktadır.

Kitabesi yoktur. Yakınındaki çeşmeden sadece kitabe kalmıştır. Kitabe tarihi: 1854 yılına aittir, buna göre cami de bu dönemde yapılmış olmalıdır. Mihrap yönünde uzunlamasına planlıdır. Düz ahşap tavan ve kiremit çatılıdır. Beden duvarları, araları derzlenmiş kaba yontu taş örgülüdür. Yapı doğu ve batı cephelerinde üçer tane, güney cephede iki tane pencere ile aydınlatılmaktadır.

Caminin kuzeyine, sonradan camiden daha alçak, doğu-batı doğrultusunda son cemaat yeri eklenmiştir. Üstü üç küçük kubbe ile örtülü bu mekandan beşik kemerli kapı açıklığı ile harime geçilir. Tahta döşemeli harimin üstü, kasetleme tekniğiyle yapılmış dört köşeli pullu ahşap tavanla örtülüdür.

Tavanın çevresi ayetler ile bezenmiştir. Ortada: ahşap göbek ve tavanı dolaşan yazı şeridi görülmeye değerdir. Tavan göbeği kare içine alınmış yuvarlak ağaç işlemelidir. Yerel yapıdır, mimari özelliği bulunmamaktadır.

DOĞANLAR CAMİSİ

İlçe merkezine 11 km uzaklıktadır. Kitabesi ana giriş kapısı üzerindedir. Ana giriş kapısı, iki kanatlı ve ahşaptır. Orijinal boyası üzerine yeşil boya sürülmüştür. Cami avlu içindedir. Duvar köşeleri kesme, diğer bölümler ise devşirme moloz taştan yapılmıştır. Minare camiye bitişik, tek şerefeli, külah çinko kaplamadır. Üstünde alem vardır. Caminin kırma çatısı düz ahşap üstü kiremit örtülüdür. Alt sırada dikdörtgen, üst sırada kemerli pencereler bulunur. Ana giriş kapısı üstünde bulunan kadınlar mahfilinin penceresi yoktur.

BAYINDIR KÖYÜ CAMİSİ

İlçe merkezine bağlı Bayındır köyündedir. Ortaköylü Mustafa Usta tarafından, 1889 yılında yapılmıştır. Kare planlı, üzeri sekizgen yüksek kasnaklı çatıyla örtülüdür. Kadınlar mahfelinden ahşap merdivenle çıkılan ve yüksek kasnakta bulunan galeri kısmı, yapıyı çepeçevre dolaşmaktadır.

Çankırı Orta Sakaeli Kaya Mezarları ve Peri Bacaları

 

SAKAELİ KAYA MEZARLARI VE PERİ BACALARI

İlçe merkezinin kuzey doğusunda ve 8 km uzağında bulunan Sakaeli köyünün kuzeyinde ve köy ile sırt sırtadır. Köyün sırtını yasladığı tepenin güneyde dik inen yamaçlarındadır.

Çankırı Orta Sakaeli Kaya Mezarları ve Peri Bacaları

Devrez çayı vadisinde, güneybatı-kuzeydoğu yönünde, dar bir şerit halinde uzanır. Jeolojik olarak çakıl taşı ve tortul kayaçlardan meydana gelen arazi içinde, oyulmuş vaziyettedir. Tek olduğu gibi birbirine geçen, basamaklı, iki katlı, iki odalı, bölge, aydınlatma pencereli, düz, kare, dairevi, dikdörtgen tavanlı olarak yapılmış mezar tipleri vardır. Mezar odası ve oturma yeri olarak düzenlenmiştir.

Duvarlar nişli, giriş kemerli, içeride ölü sedirleri bulunan bu mezarlardan “Dokuz İnler” olarak bilinen ayrı bir özellik taşır. Sarp yamaç üzerinde Suluin adlı bir bölüm daha vardır. 27 basamak inilerek suya ulaşılır. Yükseklikleri 2 ile 2.5 metre kadardır. Köy halkı tarafından, tepenin yüzeyindeki oyukların yere yakın olanları önü kapatılmak suretiyle değişik maksatlarla kullanılmaktadır.

Çankırı Orta Sakaeli Kaya Mezarları ve Peri Bacaları

 

Peri Bacaları

Köye 2 km uzaklıkta Gelin Kayası mevkiinde peri bacası oluşumları ve aralarındaki kaya mezarları da görülmeye değerdir. Devrez Çayı vadisinde, irili ufaklı pek çok peri bacası vardır. Vadide bulunan 150’ye yakın peribacası, tortul kayaların su ve rüzgar erezyonuna uğraması sonucu oluşmuştur. Bölge 1990 yılında 1’nci derece Sit alanı ilan edilerek koruma altına alınmıştır.

Çankırı Orta Sakaeli Kaya Mezarları ve Peri Bacaları

Ancak buranın turizme kazandırılması için herhangi bir çalışma ve alt yapı yoktur. Yoksa, Kapadokya bölgesindeki peri bacaları kadar güzel oluşumlar var. Özellikle buraya ulaşmak için Devrez Çayını geçmek gerekiyor ki, çayın üzerine köprü yapılması şarttır. Umarım en yakın zamanda bölgenin turizm değeri anlaşılır ve gerekli alt yapı sağlanır.

Çankırı Orta Ağlar Kayalar

 

AĞLAR KAYALAR

İlçe merkezine 17 km uzaklıktaki Bağkışla bölgesindedir. Burada gri renkli kayalar arasından su akar.

Ancak buranın oluşumuyla ilgili yörede bilinen bir efsane vardır. Buna göre: “Paşa denen babanın, Sultan denen kızı vardır. Osmanlı döneminde, “Kışla” olarak isimlendirilen bu bölgeye Tatarlar saldırır; birçok insan öldürürler, her yere yakıp yıkarlar. Sadece köyde tek sağ kalan ve kayaların arasına kaçmayı başaran Sultan’ı öldüremezler. Sultan: kayaların arasına girdiğinde, Allah’tan kendisini taş etmesini diler ve iki kayanın birleşmesiyle taş kesilir.

Kayaların arasından akan su ise, Sultan’ın göz yaşlarıdır. Bu su küçük bir dere olup akmayı sürdürür. Bu akan su sayesinde, Ağlar kayanın tam karşısındaki dağda bulunan ve Sultan’ın ağabeyi olduğu kabul edilen çam ağacı da beslenir. Sultan’ın babası olan Paşa ise, dağın tepesine bir türbe yaptırır. Türbenin yanında bulunan su kuyusunun ise, Sultan’ın gözyaşları ile dolduğu söylenir.

Gelelim günümüze, Sultan’ın ağabeyi olduğu kabul edilen çam ağacı kutsal kabul edilir, bir dalı bile kesilmez-kırılmaz. Yine günümüzde ilginç bir durum, buraya bir Tatar geldiğinde, sürekli akan ve şifalı olduğuna inanılan su, kesilir-akmamaya başlar.

Çankırı Orta Höyük Yeraltı Şehri

 

HÖYÜK YERALTI ŞEHRİ

İlçe merkezine bağlı 11 km uzaklıktaki Höyük köyündedir.

Yeraltı şehrinin tarihi oldukça eskilere gitmektedir. İlk olarak 2005 yılında tespit edilmiştir.

Çankırı Orta Höyük Yeraltı Şehri

MS 3 ile 5’nci yüzyıllar arasında kullanıldığı yani Roma dönemine ait olduğu düşünülüyor. 2006-2008 yılları arasında Çankırı Müzesi tarafından yapılan çalışmalarla temizlenmiştir. Burada küçük bir kilise, keşiş odaları, sarnıç ve diğer hayat alanları bulunuyor. Günümüzde koruma altına alınmıştır, içerisinde rahatlıkla gezilebilecek boyutlardadır.

Çankırı tanıtımı.

Çerkeş tanıtımı.

Şabanözü tanıtımı.

Kastamonu tanıtımı.