Çorum Oğuzlar

Çorum Oğuzlar

Çorum Oğuzlar: Oğuzlar, bağlı bulunduğu il merkezi olan Çorum’a 63 km uzaklıktadır. Oğuzlar, Dodurga arası uzaklık 26 km. Oğuzlar, Laçin arası uzaklık 29 km. Oğuzlar, İskilip arası uzaklık 47 km.

TARİHİ

Önü Kızılırmak, iki tarafı yüksek dağlarla çevreli “Karaviran” (tarihi ismi “Karabörk Divanı”) Kızılırmak’a doğru uzanan bir vadi içinde, çıkışı olmayan bir cebi andırır. İlçe, konumu itibarıyla yakın zamana kadar dışarıyla irtibatı olmayan kendi kendine yetebilen, kendi ürettikleriyle yaşayabilen nadir yerleşim yerlerindendir. Kapalı bir yerleşim birimi oluşu, bağlı bulunduğu il ve ilçelerle hemen hemen hiçbir özellikte benzerlik göstermemesinden anlaşılır. Giyim, kuşam, konuşma, ört ve adetler tamamen farklıdır. Bunlar dikkate alınarak Oğuzlar halkının, Oğuzlar boyundan geldiği ve bu bölgeye yerleştiği anlaşılırı. Yağmur dualarında ölmüş at başına ayetlerin yazılarak suya bırakılması, sinsin ve diğer bazı oyunlar, bu kültürün devamı olarak değerlendirilir.

Çorum Oğuzlar

 

GENEL

İlçe, Karadeniz Bölgesinin Orta Karadeniz bölümündedir. Birbirine paralel olarak Kızılırmak’a doğru akan akarsuların oluşturduğu vadilerle yarılarak, yamaçlar engebeli bir görünüm kazanmıştır. İlçenin rakımı 650 metredir. Bölgede genel olarak Karadeniz bölgesinin nemli ve ılıman iklimi hakimdir. Güneydoğusunda bulunan Kızılırmak nehrinin etkisiyle nem oranı yüksektir. İlçe özellikle ceviz üretimiyle öne çıkıyor. Uygun mevsimde ilçe sokaklarında ceviz ayıklayanlar ve kuruması için yerlere serilmiş ceviz öbekleri görebilirsiniz. Cevizle uğraşmaktan parmakları siyaha boyananlar görebilirsiniz. Buranın cevizinin özelliği: içi beyaz ve dolgundur, kabuğundan bütün olarak ayrılır, bütün yıl acımadan saklanabilir.

Çorum Oğuzlar

 

NE YENİR

Buralara yolunuz düşerse mutlaka ceviz alın ve ceviz yiyin. Çünkü burada bulunan ceviz gerçekten muhteşem lezzetlidir.

Çorum Oğuzlar

 

CEVİZ FESTİVALİ

Oğuzlar ilçesinde, 200 yaş ve daha üstü ceviz ağaçları bulunmaktadır. Bu yüzden, Oğuzlar cevizi, yerli bir tür cevizdir. Meyvesi dolgundur, meyvenin kabuktan bütün olarak çıkması ve beyaz renkli iç oranı yüzde 100 dür. Adi depolama koşullarında saklanmasına rağmen, bir yıl boyunca acımadan kalitesini muhafaza edebilir. Kabuğu incedir, kolay kırılır. Açık renkli ve tadı çok güzeldir. Meyve kalitesi ve özellikle lezzeti nedeniyle, ülkemize, buradan dağılmıştır.

Gelelim Ceviz Festivaline. Festival her yıl Ekim ayı başında yapılıyor. Kortej yürüyüşü ile başlayan festival etkinlikleri, çocuk etkinlikleri, sihirbaz gösterileri, akşam halk konserleriyle devam ediyor.

GEZİLECEK YERLER

Çorum Oğuzlar Obruz Barajı-Altın Koz

 

OBRUZ BARAJI-ALTIN KOZ

Kızılırmak nehri üzerindeki baraj 1996-2002 yılları arasında yapılmıştır. Baraj havzası: sanayi bölgelerinden uzak, doğal yapısı bozulmamış, İç Anadolu bölgesinin bittiği ve Karadeniz bölgesinin başladığı bir coğrafyadadır.

Çorum Oğuzlar Obruz Barajı-Altın Koz

Baraj havzasının genişliği 600-700 metre ve uzunluğu 30 kilometredir. Altınkoz tesisleri, ilçe merkezine 5 km uzaklıktadır. Belediye tarafından düzenlenen tesiste: su sporları, yelken, kürek, balıkçılık gibi etkinlikler düzenlenir.

Çorum Oğuzlar Obruz Barajı-Altın Koz

Belediye tarafından baraj kıyısında yapılan tesislerde restoran ve su sporları araçları bulunmaktadır.

Çorum Oğuzlar Kara Donlu Canbaba Türbesi

 

KARA DONLU CANBABA TÜRBESİ

Kara donlu Can Baba, 13’ncü yüzyılda yaşamıştır. Anadolu’nun İslamlaşmasında emeği bulunmaktadır. Daha önce dört duvar ve üstü ahşap, üstü tuğla ile kaplı olan türbe, Karaören beldesinin Oğuzlar ilçesine dönüşmesinden sonra, Kaymakamlık ve Belediye tarafından sökülerek yeniden ve sekiz köşeli olarak yaptırılmış ve üzeri çinko ile örtülmüştür. Türbede yan yana 2 mezar vardır. Birincisi: Kara Donlu Can Baba’ya aittir. Mezarın baş kısmındaki taşın üzeri, siyah sarıklıdır. Mezarın üzeri ise, siyah örtü ile kaplıdır. İkinci mezarın ise hanımına ait olduğu söylenebilir. Türbeyi daha çok: çocuğu olmayanlar, çocuğu olup ta yaşamayanlar, hastalıklı çocukları olanlar ile altlarını ıslatan çocuk sahipleri ziyaret ediyormuş.

Dodurga tanıtımı.

Laçin tanıtımı.

İskilip tanıtımı.

Tokat Yeşilyurt

Tokat Yeşilyurt

Yeşilyurt, Tokat arası uzaklık: 56 km. Yeşilyurt, Artova arası uzaklık: 20 km. Yeşilyurt, Sulusaray arası uzaklık: 12 km. Yeşilyurt, Yıldızeli arası uzaklık: 55 km.

TARİHİ

Yörede kurulan yerleşimin ilk adı “Musaköy” dür. İlk yerleşimciler ise 1877-1878 Osmanlı Rus savaşında buraya gelen göçmenlerdir. Ardından, 1932 yılında Sivas-Samsun demir yolunun buradan geçmesiyle yerleşenlerin sayısı hızla artmıştır. 1949-1950 yılları arasında yörenin ismi “Arabacı Musaköy” dür. 1982 yılında kasabanın ismi “Yeşilyurt” olarak değiştirilir. 1984-1986 yılları arasında, yörede yapılan konutlara Afgan göçmenleri yerleşir. 1987 yılında ilçe olur.

GENEL

İlçe, Yeşilırmak’ın kolu olan Çekerek ırmağının suladığı verimli odadadır. Yörenin rakımı ortalama 1050 metredir. Bölgede geçiş iklimi hakimdir. Yazları sıcak, kışları ise soğuk geçer. Ormanlık alanlarda, meşe, sarıçam ve çınar gibi ağaçlar yaygındır. Yörede yaşayanların başlıca ekonomik etkinliği tarımdır.

GEZİLECEK YERLER

Tokat Yeşilyurt Tren İstasyonu

TREN İSTASYONU

İlçe merkezinde, Yüzüncü yıl, Atatürk bulvarındadır. 1932 yılında Sivas-Samsun demir yolu açılınca, istasyon binası yapılmıştır.

Tokat Yeşilyurt Şehitlik

ŞEHİTLİK

Yeşilyurt şehitler abidesinde, İstiklal Savaşında şehit düşen 1 Süvari Binbaşı ile 1 Topçu Üsteğmen’in kayıtları vardır.

Şehit Süvari Binbaşı Şemseddin Bey: 1882 Sivas doğumludur. 17 Kasım 1920 tarihinde Musa köyü yakınlarında asiler tarafından şehit edilmiştir. Anılan günü akşamı, Sulusaray yakınlarında Arabacı Musa köyünde Milli Mücadeleye karşı gelen asilerle yapılan çatışmada, Pınarbaşı mevkiinde kendisi ile beraber 1 Topçu Üsteğmen, 1 erbaş ve 4 erler birlikte şehit edilmiştir.

Aynı çatışmada şehit düşen Üsteğmenin ismi Zekeriya Şinesi’dir ve 1884 doğumludur. Kırşehir nüfusuna kayıtlıdır. Diğer şehit olan erbaş ve erlerin künyeleri yoktur, o yüzden isimleri bilinmiyor.

Evet çatışmada şehit olan askerler, şehit oldukları yere defnedilmiş ve defnedildikleri alana bu anıt yaptırılmıştır. Son bir not: bu şehitlerin yakınları varsa, bu satırları okuyan yakınları varsa, yakınlarının Yeşilyurt Belediyesine müracaat etmeleri bekliyor.

KUŞÇU KÖYÜ KUŞÇU HÖYÜK

Köy, ilçe merkezine 5 km uzaklıktadır. Arıkyeri mevkiindedir.

Köyün güneybatısında, Arıkyeri mevkiinde fırın tepesinde, yüksek yığma tepe bulunmaktadır. Bu tepenin üzerinde, mağaraya benzer çukurlar vardır. Bu çukurlar kazıldığı zaman: küp, kiremit, kül ve duvar gibi kalıntılar ortaya çıkmaktadır. Sonuç, Arıkyeri mevkiindeki Kuşçu Höyüğü, 2015 yılında, 1’nci Derece Arkeolojik Sit alanı ilan edilerek koruma altına alınmıştır.

GÜMENEK-KILIÇLI KÖYÜ HÖYÜK-COMANA ANTİK KENTİ

Yeşilırmak’ın kuzeyinde, Comana (günümüzdeki ismi: Gümenek) höyüğü, bu yörenin en önemli antik yerleşim merkezidir. Anadolu’nun ilk çağlardaki önemli yerleşim merzelrenini ve saha adlarını gösteren haritalara bakıldığında, iki ayrı yerde “Comana” adını taşıyan yerleşim merkezi görülür.

Bunlardan birisi güneyde Adana’nın Tufanbeyli ilçesinin Şarköy sınırları içindeki “Kapadokya Komanası” ve diğeri ise kuzeyde Pontus devleti sınırları içinde kalan “Pontus Komanası” dır. Pontus Komanası, Tokat il merkezinin 10 km kuzeydoğusunda, Niksar-Almus kara yolu kavşağında Kılıçlı (Gümenek) köyü yakınlarındadır.

Bu antik yerleşmenin kuruluş tarihi kesin olmamakla birlikte MÖ 4’ncü yüzyıldan itibaren Persler, Hellenistik, Pontus, Roma, Bizans döneminde varlığını sürdürmüştür. 1940 yılında Kozova’yı sulamak için yapılan regülatörün inşaat kazılarında, Hellenistik ve Roma dönemlerine ait Comana antik kentinin yapı taşları bulunmuştur.

Comana höyüğü çevresinde ortaya çıkan yerleşme kalıntılarına bakılarak antik kentin höyük tepesi ile Yaylacık dağı etekleri arasında, geniş bir yer kapladığı söylenebilir. Persler zamanında Anaitis mezhebinin önemli bir merkezi olan Comana, Hıristiyanlığın yayılması ile önemini yitirmiş, deprem ve diğer tahribatlar yüzünden toprak yığını haline gelmiştir.

Comana Pontika’da (günümüzdeki Gümenek, Kılıçlı köyü) tanrıçanın onuruna düzenlenen festivallere, Ön Asya’nın her tarafından binlerce insan gelirdi. Bunlar dini görevlerini yerine getirirken, bölgenin halkı ile ticaret yapmaktaydı.

Tokat Sulusaray Hakkındaki gezi yazım için  Sulusaray