Kahramanmaraş Elbistan

Kahramanmaraş Elbistan: İyice kuzeyde kalıyor, buranın ismi geçince, ilk akla gelen Afşin-Elbistan Termik Santralı.

ULAŞIM

Ulaşım olarak herhangi bir problem yok. Afşin, il merkezi olan Kahramanmaraş’a 143 km. uzaklıktadır. Bu yol, yaklaşık 1.5 saatte alınabilmektedir. Afşin-Elbistan arası uzaklık: 29 km. Afşin-Tufanbeyli arasındaki uzaklık: 98 km. Afşin-Göksun arasındaki uzaklık: 48 km. Afşin-Malatya arasındaki uzaklık: 154 km.

TARİH

Afşin yöresi, deprem kuşağında bulunduğu için, tarihi süreçte, sık sık yer değiştirmiştir. Ancak, Bizans dönemi öncesine dair herhangi bir bilgi ve kayıt yok.

İlçe, Bizans döneminde: Arabissu olarak isimlendirilmiştir. Ancak, başka isimler de kullanılmıştır. Bunlar: Arebesus, Arabsus, Ebsus, Efsus, Yarpuz. Osmanlı kaynaklarında, yörenin ismi olarak, El-Efsus kullanılmıştır.

Ancak, 1071 Malazgirt Savaşından sonra, burayı ele geçiren Selçuklu Beylerinden Afşin Bey; takip eden dönemde, buranın ismine neden olmuştur.

1944 yılına gelindiğinde, Afşin’in ilçe olduğu görülür.

GENEL

İlçe toprakları genellikle, Doğu Anadolu bölgesinde yer alır. Hemen, Binboğa dağlarının eteklerindeki ova-platoda yer alıyor. Su kaynakları bakımından, yeterli değildir. İlçe sınırları içinden, Ceyhan nehri geçer.

İlçe merkezi, denizden: 1230 metre yüksekliktedir.

Yörede: karasal iklim egemendir. Buna göre:  yazlar sıcak ve kurak, kışlar ise soğuk ve kar yağışlı geçer.

İlçenin ekonomik etkinliği: tarım ve hayvancılığa dayanmaktadır. Ancak, Afşin-Elbistan Termik Santralı: yöre halkının en önemli ekonomik faaliyetlerinin başında gelir. Bölgede, buna bağlı olarak zengin linyit kömürü yatakları  bulunmaktadır.

NE YENİR

Afşin yöresinde, öne çıkan yerel lezzetler: bakla kıyması, Afşin tava, köftelaş, içli köfte, çirdingiş, cıyaklama. Ayrıca: burada çok lezzetli bir şey daha var: bir tür çörek-börek olan “Çerkez kömbesi”.

NE SATIN ALINIR

Afşin yöresine yolunuz düşerse: mutlaka fasulye satın almalısınız. Çünkü, bölgede yetiştirilen fasulye, özel bir lezzete sahip.

GEZİLECEK YERLER

ULU CAMİ

İlçe merkezindedir. Yazıtında: 1570 yılında, Danışmentlilerden Muhammed  tarafından yaptırılmıştır. Son cemaat yeri: 1707 yılında, mescide dönüştürülmüştür.

DEDEBABA TÜRBESİ

İlçe merkezinde, Atatürk caddesi üzerindedir. Dedebaba isimli bu zat, İslam ordularıyla birlikte, Anadolu’ya gelmiş ve geri dönmeyerek buraya yerleşmiştir. Buraya yerleşmesindeki en büyük neden ise, Eshab-ı Kehf. Türbe, günümüzde: felçli ve sara hastası olanlar ve şifa arayanlar tarafından yoğun olarak ziyaret ediliyor. Türbe, bir Selçuklu eseri olarak önem kazanmaktadır.

Kahramanmaraş Elbistan Eshab-ı Keyf Külliyesi

ESHAB-I KEYF KÜLLİYESİ

Kuran-ı Kerim’e göre: Eshab-ı Keyf: mağara arkadaşı anlamına gelir. Buna ait ayetler, Kuran-ı Kerimde bulunmaktadır. Eshab-ı Keyf: Tanrıya iman eden gençlerdir. Bunlar: puta tapan bir kavmin mensubu iken, Tanrı, onlara doğru yolu göstermiştir. Ancak, o dönemin hükümdarlarından, Dakyanus, gençlerin inançlarından koparak, Tanrıya inanmaya başladıklarını öğrenince, onları yakalamaya çalışır.

Ancak, gençler, Nihlus adındaki bir mağaraya sığınırlar. Geceyi geçirmek için sığındıkları mağarada, yanlarında bir köpek (Katmir) de bulunur. Zulümden kaçan bu gençler, inançlarıyla, yüzyıl süren bir uykuya dalarlar ve uyandıkları zaman zulümün bittiğini görürler. Selçuklular döneminde, Eshab-ı Keyf mağarasının, Afşin yakınlarında bulunduğuna inanılıyordu.

Bu yüzden, buraya külliye yapılmış. Burada kilise bulunduğu: Anadolu Hıristiyanları tarafından da, mağara arkadaşlarının burada uyuduklarına olan inancın ifadesidir. Kuran-ı Kerim, Kehf suresinde: 17. ayette: “Güneşi doğduğu zaman mağaralarının sağına eğilirken, battığı zaman da sol taraftan onları keser geçerken görürsün” diye belirtilmekte ve buradaki mağara, bu özelliklere tam uymaktadır.

Kahramanmaraş Elbistan Eshab-ı Keyf Külliyesi

Anlatılanlar bunlar. Ben, buna benzer söylentileri, İzmir-Efes bölgesinde de duydum ve orada, “Yedi Uyurlar” olarak isimlendirilen mağarayı gezdim. Aynı, söylence, burada da etkin. Bilmiyorum, olayın aslı nerde olmuş.

Ama benim için önemli olan, sizlere anlatılanları intikal ettirmek. Sonuçta, siz gezdikçe, Eshab-ı Keyf’in nerde olduğuna karar vereceksiniz.

Evet: Eshab-ı Kefy: İlçenin, 8 km. batısındadır. Bölgenin en önemli turizm etkinliği olan yeridir.

Burada, bir tepe üzerinde, çeşitli yapılar topluluğu var. Cami, kervansaray ve birçok küçük yapıdan oluşan bunlar: 13.yüzyıldan kalmadır. Yani, külliye Selçuklular döneminde yapılmıştır.

Eshab-ı Keyf mağarasının önündeki yapı: bir Bizans kilisesidir ve 377 yılında, Kral Teodus tarafından yaptırılmıştır. O dönemde, yöre, Roma Kapadokya vilayeti sınırları içinde kalıyordu. Günümüzde, cami olarak kullanılmaktadır. Eshab-ı Keyf camisi olarak biliniyor.

Mağara ise: kayaya oyulmuş, üç bölümlüdür. İnsan yaşamasına uygun bir durumdadır. İçinde içilebilen suyu bulunan mağara, kuzey batıya bakıyor. Kehf suresinde belirtildiği gibi: güneş sabah ve akşam mağarayı teğet geçerek değmektedir.

Kervansaray yapısında: bölgenin ziyaretçileri, bir zamanlar konaklamışlar. Evet, günümüzde, Ashab-ı Keyf kültürü, yörede nesilden nesle anlatılarak sürdürülmektedir. Hatta, yöre insanı çocuklarına, bu söylencede anlatılan gençlerin isimlerini vermektedirler.

Kahramanmaraş Elbistan Hurman Kalesi

HURMAN KALESİ

İlçe merkezine bağlı, Maravuz köyündedir. Bulunduğu yer olarak, çok stratejik noktada kurulmuştur. Hemen yanından, Hurman Çayı geçiyor. Sarp bir kaya üzerinde kurula kale,  tam bir kartal yuvası gibi görünüyor.

Burçlarının yüksekliği, yer yer: 10-15 metreye kadar ulaşıyor. Ancak, yapım tarihi ve yaptıranlar hakkında bilgi yok. Ancak, büyük ihtimalle, Bizans döneminde yapıldığı sanılıyor.

Yapı içinde: asker barınakları, kilise, su ve yiyecek deposu olarak kullanılan yerler görülüyor. Hatta, kalenin, günümüzden 70-75 yıl öncesinde, kervansaray olarak kullanıldığı bilinmektedir. Atlarla seyahat eden kervancıların veya yolcuların burada geceledikleri, konakladıkları sabittir. Günümüzde burayı ziyaret ederseniz görebilecekleriniz: bir kilise, su ve yiyecek depoları, asker barınakları.

KAŞANLI KÖYÜ KAYA KABARTMASI

İlçe merkezine, 35 km. uzaklıkta, Kaşanlı köyü yakınlarındadır. Kızoğlu kabartması olarak da biliniyor.

Kabartma: kız-oğlan kayası olarak da bilinmektedir. Kaya üzerindeki kabartmada: 7 metre yükseklikte, bir de şapel yapısı var. Bu kabartmada: Bizans sanatı örneklerinden, İsa-Meryem ve Aziz Johannes figürleri betimlenmiştir.

Kahramanmaraş Elbistan Afşin-Elbistan Termik Santralı

AFŞİN-ELBİSTAN TERMİK SANTRALI

Türkiye’nin en büyük termik santralı, ilçenin Çoğulhan kasabasındadır. Burada halen iki santral var. Bunlarda üretim devam ediyor. Ama, aynı zamanda, iki termik santral daha yapımı planlanıyor. Çünkü, bölgedeki kömür rezervi birçok santralı kaldıracak kapasitedir.

Santral, su ihtiyacını, Ceyhan nehri kaynağından alır. Bu arada, santralde işlenen kömür, Elbistan havzasından alınıyor ve zaten bu yüzden santrale Afşin-Elbistan santralı ismi verilmiştir.

 

Tufanbeyli tanıtımı.

Göksun tanıtımı.

Kahramanmaraş tanıtımı.

 

Kahramanmaraş Andırın

Kahramanmaraş Andırın

Kalelerinin çokluğu ile önem kazanın bir yöremizdir.

Kahramanmaraş Andırın

ULAŞIM

Pek hareketli bir yol üzerinde olmamasına rağmen, yine de buraya ulaşım sorunlu değil. Andırın-Kahramanmaraş arasındaki uzaklık: 81 km. Andırın-Adana arası uzaklık: 138 km. Andırın-Osmaniye arasındaki uzaklık: 69 km. Andırın-Kadirli arasındaki uzaklık: 38 km. Andırın-Ankara arasındaki uzaklık: 550 km.

TARİH

Andırın yöresinde, büyük Bizans yerleşim eserleri, yani kaleler görünmektedir.

Andırın belediyesi, 1925 yılında kurulmuştur.

Andırın isminin ortaya çıkışı: Yavuz Sultan Selim, 1514 yılındaki Çaldıran savaşını kazandıktan sonra, savaşa katılmayı kabul etmeyen Dulkadir Beyi Alaüddev üzerine yürür ve onun peşinden bu yöreye kadar gelir.

Yöreye geldiğinde: yörenin gençleri kendisini karşılar ve bunun üzerine, bu gençlerin “Mektep-i Enderuna” alınmalarını söyler. Bu gençler, Saray Üniversitesine öğrenci olarak alınırlar ve memleketlerine geri gelişlerinde, bunlara “Enderunlu” denilir. Bu kelime, zamanla değişime uğrayarak, günümüze “Andırın” olarak gelir.

Kahramanmaraş Andırın

GENEL

İlçe rakımı: 220-2250 metre arasında değişmektedir. Akdeniz ikliminin etkisiyle, yöreye çok yağış düşüyor. Bu yüzden, birçok meyve-sebzenin yetiştirilmesi için uygun ortam oluşuyor. En çok: kayısı, elma ve kiraz yetiştiriliyor.

Andırın ilçesinde yaşayanların esas geçim kaynağı: tarım faaliyetlerine dayanıyor. Zaten, ilçe halkının yüzde 85’lik bölümü, köylerde oturuyor ve bunların çoğunluğu tarım ile uğraşıyor. Ancak, tarım yanında, ilçedeki orman varlığını da unutmamak gerek. Çünkü orman ürünleri çevre illere naklediliyor.

Bölgede, turizm yönünden özel bir durum var. Bizans döneminden k alma çok sayıda kalenin bulunması, bölgenin, ülkemizin en sık kale bulunan alanlarından biri olduğunu söylemeyi mümkün kılıyor. Bizanslılardan kalan bu çok sayıda kale, daha sonra, Selçuklular tarafından onarılmıştır.

NE YENİR

Andırın yöresine yolunuz düşerse, buraya has bir lezzet olarak “ekşili patates” yemenizi öneririm.

GEZİLECEK YERLER

Kahramanmaraş Andırın Geben-Meryemçil Kalesi

GEBEN-MERYEMÇİL KALESİ

İlçe merkezine bağlı, Geben beldesinde, belde merkezine 3 km. uzaklıkta, Geben-Göksun kara yolu üzerindedir. Hemen yanında: Meryemçil yaylası var. Yüksek bir tepede bulunan kalenin, hangi yıl ve kimler tarafından yapıldığı bilinmemektedir. Ancak, Roma-Bizans dönemlerinde yapıldığı tahmin edilmektedir.

Kale yapısı: iç ve dış olmak üzere, iki bölümden oluşmaktadır. Moloz  taş, kesme taş ve kireç taşı kullanılarak yapılmıştır.

Kale hakkında bilgi verdikten sonra, yörede kale hakkında anlatılan bir efsaneden de söz etmek istiyorum. Geben kalesi komutanının Meryem isimli güzel bir kızı vardır. Çevredeki Göksun Kızılkale komutanı oğlu ve Azgıt kale komutanının oğlu, birbirlerinden habersiz olarak, Meryem’e aşık olurlar.

Bunun üzerine, her iki kale komutanı, oğullarına Meryem’i istemek için, Geben kalesine giderler. Ancak, Geben kalesi komutanı, her iki kale komutanını da çok sevmektedir ve karar veremez. Bunun üzerine: Kızılkale komutanı, Geben kalesinin yollarını düzgün taşlarla ördürür.

Bunu duyan, Azgıt kalesi komutanının oğlu ise, atının ayaklarına deri parçaları bağlayarak, yapılan bu yeni yoldan sessizce Geben kalesine gelir ve Meryem’i kaçırır. Bunun üzerine, Kızılkale komutanı oğlu “Meryem de çil idi” der ve Geben kalesinin adı “Meryemçil” kalesi olarak anılmaya başlanır.

Burayı ziyaret ederseniz: birkaç kapalı mekan kalıntısı ve su sarnıçları görebilirsiniz. Dış surların büyük kısmı tahrip olmuş olmasına rağmen, sadece 6 burç günümüze ulaşabilmiştir. Daha önce söylediğim gibi, Roma-Bizans dönemine ait bu burç  taşları üzerinde: haç motifleri görülüyor.

Kahramanmaraş Andırın Azgıt-Yeniköy Kalesi

AZGIT-YENİKÖY KALESİ

İlçe merkezinin 5 km. kuzeyinde, Alameşe köyü yakınında, sarp bir kaya bloku üzerindedir.

Kalenin bulunduğu yer itibarıyla, yapıldığı dönemde: Kapadokya-Kilikya yolunu kontrol amacı güttüğü tahmin edilmektedir. Ancak, herhangi bir kitabesi bulunmadığından, yapılış dönemi ve yaptıran hakkında, açık bilgi bulunmamaktadır. Tahminen, Roma döneminde yapılmıştır ve Bizans döneminde onarılarak kullanılmıştır. Kale yapısı, tamamen bakımsız ve harap durumdadır.

Kahramanmaraş Andırın Hastırın Kalesi

HASTIRIN KALESİ

Kadirli-Andırın yolu üzerinde, Torun köyünde, oldukça sarp bir kaya bloku üzerindedir. Ne zaman yapıldığı bilinmemekle birlikte, ilk olarak Hititler tarafından yapıldığı düşünülmektedir. Daha sonraki dönemlerde ise, Roma ve Bizanslılar tarafından kullanılmıştır. Moloz taştan yapılan kale, çok küçüktür. İki burcu ve iki kapısı, günümüze kadar sağlam olarak gelebilmiştir.

Kadirli tanıtımı.

Kahramanmaraş tanıtımı.

 

Kahramanmaraş Pazarcık

Kahramanmaraş Pazarcık: Pek fazla turistik özelliği olmayan veya öne çıkmayan bir yerleşim yeridir. Pazarcık denilince, aklıma özellikle kış aylarının vazgeçilmesi “tarhana” geliyor.

ULAŞIM

Pazarcık, il merkezi olan Kahramanmaraş iline: 46 km. uzaklıktadır. Pazarcık-Gaziantep arasındaki uzaklık; 70 km. Pazarcık-Adana arasındaki uzaklık; 218 km. Pazarcık-Ankara arasındaki uzaklık; 650 km. Pazarcık-İstanbul arasındaki uzaklık; 1110 km. Pazarcık-Kayseri arasındaki uzaklık; 255 km. En yakın hava alanı, Kahramanmaraş il merkezinde bulunmaktadır.

TARİH

Pazarcık ilçesinin, ilk kuruluş yerinin, MÖ.3500-4000 yılları arasına kadar uzandığı ve ilçe merkezine 1 km. uzaklıktaki “Kırk mağara” yöresinde olduğu biliniyor. Zamanla: Osmanlı döneminde, tren yolunun buradan geçmesi nedeniyle, ilçe merkezi taşınmıştır.

Yöre: antik dönemde, Asurlular ve Hititler arasında sınır olarak önem kazanmıştır. Hatta; günümüzde Kahramanmaraş müzesinde, bu konuyu ifade edecek şekilde bir “sınır taşı” sergilenmektedir.

Romalılar döneminde: Abbasilerden korunmak için Şallıuşağı köyü sınırları içinde “Köroğlu kalesi” yapılır. 16’ncı yüzyıldan sonra ise, bölgeye Oğuz boyları gelirler. Malazgirt savaşından sonra ise, Türkmen boyları, Anadolu içlerine yayılmaya ve bu bölgeye de gelmeye başlarlar.

1877 yılında kaza merkezi olur. 1917 yılında ise, Belediye Teşkilatı kurulur. 1933 yılında ise, yeni hükümet konağı binası, ilçe merkezinin 3 km. batısından geçen demiryolu kıyısında kurulur ve ilçe merkezi, buraya kaymaya başlar.

Eski ilçe merkezine “Bağdın-ı Sağır” ve “Eski Pazarcık” ismi verilirken, 1938 yılından sonra kurulan yeni ilçe merkezine “Yeni Pazarcık” ismi verilir. 1941 yılında, Gaziantep ilinden ayrılarak, Kahramanmaraş iline bağlanır.

Kahramanmaraş Pazarcık

GENEL

Pazarcık: Akdeniz bölgesindedir. Denizden yükseklik; 850 metredir. Aksu çayının güneyinde kurulmuştur. İlçe arazisinin: yüzde 50’si ormanlıktır.

İlçe genelindeki yerleşim: yukarıda söz ettiğim gibi, eski yerleşimden, yaklaşık 3 km. güneyde, bugünkü yerinde yani Ziyaret Tepesi eteklerindedir. Çünkü, zamanla eski yerleşim önemini kaybetmiş ve ilçe merkezi, güneybatı yönünde ilerlemeye başlamıştır.

İlçe: Doğu Anadolu fay hattı üzerinde, I. derece deprem kuşağında bulunmaktadır. Ancak, kuruluşundan bu yana, ilçe merkezinde herhangi bir doğal afet olmamıştır.

İklim: yörede, Akdeniz ikliminin değişikliğe uğramış özellikleri görülür. Yazlar sıcak ve kurak, kışlar ise soğuk ve yağışlı geçer. Yağışlar genellikle kış mevsiminde artar.

İlçe halkının başlıca geçim kaynağı: tarım ve hayvancılık. Bunun yanında: 1980’ler den sonra yurt dışına göçen ve orada çalışan ilçe halkı ve yakınları, ilçenin ekonomik etkinliğine yoğun katkı sağlamaktadır.

NE YENİR

Pazarcık yöresine yolunuz düşerse, özellikle tatmanızı önereceğim lezzet: malkıtalı köfte. Kırmızı mercimekle yapılan bu köfteyi, yanında ayran ile mutlaka denemelisiniz. Ayrıca: makkaşel (bir çeşit nohut yemeği) ve bu yörenin vazgeçilmez tatlarından olan “tarhana” deneyebilirsiniz.

GEZİLECEK YERLER

KÖROĞLU KALESİ

Şallıuşağı köyü yakınlarındadır. Kim tarafından ve hangi tarihte yapıldığı hakkında somut bilgiler yok. Ancak, Romalılar veya Abbasiler döneminde yapıldığı sanılıyor. Yani, yaklaşık 1000 yıllık bir geçmişi var. Büyük olasılıkla: Abbasiler döneminde, gözetleme kulesi yada sınır kalesi olarak yapılmış olsa gerek.

Evet, bu 1000 yıllık tarihi yapı, günümüzde harap halde. Bakımsızlık ve ilgisizlik. Zaten, buraya ulaşım tam bir sıkıntı. Çünkü, kaleye ulaşım için uygun bir yol yok. Şallıuşağı köyünden bir süre ilerliyorsunuz ve tepenin yamacından sonra yürüyerek ilerlemek zorunda kalıyorsunuz.

Kaleye vardığınızda ise, defineciler tarafından her yerinin delik deşik yapıldığını görüyorsunuz. Hani, tüm bunları yazdım, gitmeyin diye değil, bu yöreye yolu düşenler bu kaleyi görmeliler. Çünkü: kalenin üstünden, özellikle Aksu çayının vadisinin görünümüz bir harika. Biraz zahmet sonucu, muhteşem bir manzara sizleri bekliyor.

KIRK MAĞARALAR

Yukarı Pazarcık bölgesindedir.

Burada: tepecikler üzerinde, yerleşim merkezi olarak kullanılan, kayalara oyulmuş, çok sayıda mağara var. Mağaraların çokluğu nedeniyle, buraya “kırk mağaralar” ismi verilmiştir. Mağaralarda, özellikle, MÖ.3500-4000 yılları arasında yaşam bulunduğu tahmin ediliyor.

KARTALKAYA BARAJI

Baraj, 1971 yılında hizmete girmiştir. Aksu çayı üzerinde kurulmuştur. Gaziantep ilinin su ihtiyacı buradan karşılanmaktadır.

Kahramanmaraş tanıtımı.