Kırıkkale Bahşılı

Kırıkkale Bahşılı

Bahşili, Kırıkkale arası: 5 km. dir. Bahşili ilçesi, Ankara’ya 80 km uzaklıktadır. Bu mesafe uzak değil, özellikle hafta sonlarında değişik ve güzel bir yere, pikniğe, mesire yerine gitmeyi düşünen olursa burayı önerebilirim, Karaahmetli Tabiat Parkına gitmeyi düşünürseniz, yanınıza balık oltanızı almayı unutmayın.

TARİHİ

Bahşılı ilçesinin tarihçesi hakkında yazılı bilgi, belge, kayıt yoktur. Bahşili ilçesi, 1990 yılında Belediye olmuş, 1999 yılında ise ismi “Bahşılı” olmuştur.

Kırıkkale Bahşılı

GENEL

İlçenin halk arasındaki kullanım ismi “Bahşılı” dir. Ancak Bahşılı hakkında pek fazla yazılı kaynak yoktur. Bahşılı ilçesine isim veren köy, günümüzde Bahşılı ilçesinin bir mahallesi konumundadır.

Buraya, Belediye tarafından “Bahçeli” ismi verilmiştir. Küre dağı eteklerinden gelen dere yatağı vadi içinde kurulu köyün kenarında geçer. Evler genellikle tek katlıdır, çatılı ve çatısız evler vardır.

Köyün içinde: kavak, söğüt, elma, erik, kayısı ve ceviz ağaçları bolcu bulunur. İlçenin Türkiye’nin en uzun nehri olan Kızılırmak’a 11 km kıyısı vardır. İlçenin rakımı 700 metredir.

NE YENİR

Buralara yolunuz düşerse ve yöresel lezzetler tatmak isterseniz, ilk önerim “tuvalak” olacaktır. Bu yemek: salça, et ve ince bulgur ile yapılan bir tür sulu yemektir. Yine bulgurla yapılan bir çeşit yemek olan “Besmeç” de düşünebilirsiniz.

Kırıkkale Bahşılı

GEZİLECEK YERLER

Bahşılı ilçesinde tarihi özellikle herhangi bir kalıntı yoktur. Yöre doğal güzellikleriyle öne çıkar. Özellikle yaz aylarında Kırıkkale ve çevre illerden gelen ziyaretçilerin akınına uğrar. Parklar ve piknik alanları yoğun tercih edilir. Özellikle Ankaralılara hafta sonları piknik yapmak üzere burayı ziyaret etmelerini öneririm. Karaahmetli Tabiat Parkı.

Kırıkkale Bahşılı Celal Bayar Parkı

CELAL BAYAR PARKI

Kızılırmak kıyısındaki oldukça büyük bir arazi üzerine kurulmuştur. Burada: piknik yapmak mümkündür.

Piknik için uygun her türlü imkan yaratılmıştır. Özellikle hafta sonlarında Kırıkkale ve çevre il ve ilçelerden buraya birçok ziyaretçi gelir.

TOPAL DEDE TÜRBESİ

İlçe merkezinde Bahçeli mahallesinin (ilçenin ilk kurulduğu yer) yukarı kısmındadır. Yani türbenin bulunduğu yer, Kırıkkale’nin en yüksek yeri denilebilir, rakım 1400 metredir.

Topal Dede’nin Horasandan geldiği, Ahmet Yesevi’nin öğrencilerinden olduğu ve asıl adının Ahmet olduğu bilinmektedir. Topallayarak yürüdüğü için, kendisine Topal Dede denilmiştir.

Rivayetlere göre, Topal Dede’nin geceleri, yürüyerek Hasandede’ye gidip geldiği söylenir. Çevresindeki insanlara ise, sürekli iyilik ve güzellik öğütlemiştir. Yine inanışlara göre, türbesinin çevresinden herhangi bir şey alınmasına izin vermez ve etrafını korurmuş.

Bir gün çobanın biri, Topal Dede’nin türbesinin yakınında bir kütük bulur ve onu evine getirir, ancak aynı gün ineği kaybolur. Aramalarına rağmen ineğini bulamaz. Sonra yaşlı bir kadın ona Topal Dede civarından bir şey alıp almadığını sorar.

Bir kütük aldığını söyleyen çobana, derhal o kütüğü yerine koymasını söyler. Çoban, kütüğü yerine götürüp koyar, ertesi günü ineğini bulur.

Evet, türbe hakkında birkaç cümle söylemek gerekirse, dikdörtgen planlı, düzgün kesme ve moloz taş kullanılarak yapılmıştır. Kapısının iki yanında, birer kitabe vardır.

Türbenin yanında, dört tane ardıç ağacı var. Bu ağaçların yaklaşık 300 yıllık olduğu söyleniyor. Bu ağaçların ilginç bir özelliğinden söz ediliyor.

Söylenenlere göre: ardıç ağaçları, kabuk geliştirme ve büyüme sırasında, toprak zeminden köküne denk gelen taşları, kabuğuna sararak kapatıp, boy verdikçe yutmaya çalışarak, bu taşlardan beslendikleri söyleniyor.

Uzadığı kökün içinde, taş olduğu saptanan asırlık ardıç ağacı, görenleri şaşırtıyor. Kökün 1 metre yukarısında bulunan kabartmanın, aslında bir taş olduğu görülüyor.

Kırıkkale Bahşılı Karaahmetli Tabiat Parkı

KARAAHMETLİ TABİAT PARKI

İlçe merkezine bağlı Karaahmetli köyünde; Kapulukaya baraj gölünün kıyısındadır.

Kırıkkale Bahşılı Karaahmetli Tabiat Parkı

Burada: Karaahmetli Tabiat parkı ve Kızılırmak nehri üzerindeki Kapulukaya baraj gölü, muhteşem güzel bir ortam oluşturuyor, özellikle günübirlik piknik yapmak, doğa yürüyüşü ve balık tutmak istiyorsanız, burayı ziyaret etmelisiniz.

Kırıkkale Bahşılı Karaahmetli Tabiat Parkı

Kırıkkale

Kırıkkale Çelebi

Kırıkkale Çelebi

İlçe Ankara’ya 115 km ve bağlı bulunduğu il merkezi olan Kırıkkale’ye ise 57 km uzaklıktadır.

TARİHİ

İlçe, Anadolu’nun Türkleşme ve İslamlaşma dönemi başlangıcında;  doğu ve batı arasındaki yolların en önemlisi olan Kırşehir-Ankara yolunun birkaç kilometre yakınında olarak önem kazanmıştır. İlk iskan edildiği bölgenin ismi “Karalık” tır.

O zaman kurulan yer, bugünkü ilçenin biraz uzağında bir mezra görünümündedir. Daha sonraları, Türkmen aşiretinin Harameyn koluna mensup bir kafile, Çelebi dağının çanağına gelerek yerleşirler. Bu yerlerim yerinin günümüzdeki ismi “Kavas özü” dür.

19 Mayıs 1919 tarihinde, Atatürk’ün Ankara’ya olan yolculuğunda: ilçe halkı Kırşehir-Ankara karayoluna çıkarak, Atatürk ve beraberindekileri karşılamıştır.

Günümüzde İğreyi-Dörtyol olarak bilinen yerde toplanan kalabalık, Atatürk ve arkadaşlarını memnun etmiştir. 1968 yılında Çelebi’de Belediye teşkilatı kurulmuştur. Çelebi, 1990 tarihinde ilçe statüsünü kazanmıştır.

Kırıkkale Çelebi

GENEL

İlçe Çelebi dağı eteklerinde kurulmuştur. Batısında Bala ve Karakeçili bulunur. İlçenin rakımı 1275 metredir. Karasal iklim hakimdir. Kışlar oldukça sert ve kar yağışlıdır. Yağışlar az olduğundan yaz mevsiminde bitki örtüsü bozkır görünümündedir.

GEZİLECEK YERLER

Maalesef Çelebi ilçesinde gezilecek bir yer yok.

Kırşehir Mucur

Kırıkkale Balışeyh

Kırıkkale Balışeyh

Balışeyh, Sulakyurt arası 24 km, Balışeyh Keskin arası 12 km, Balışeyh Delice arası 35 km, Balışeyh Kırıkkale il merkezi arası 47 km. dir. İlçeden: Ankara-Karadeniz ve Doğu illerine giden önemli bir karayolu olan E-88 devlet karayolu geçer. Ayrıca, yine ilçeden demir yolu hattı da geçer.

TARİHİ

İlçe ismini Oğuz Kayı Beyi Ertuğrul Gazi’nin yakın arkadaşı Şeyh Edebali’nin diğer adı olan “Balı-Şeyh” ten almıştır.

Buraya ilk yerleşim; 1230-1258 yılları arasındadır. İlçede, Selçuklu dönemine yani 13’ncü yüzyıla ait bir cami olması, bu düşünceyi doğrulamaktadır.

Balışeyh, 1972 yılında Belediyelik ve 1990 yılında da İlçe statüsüne kavuşmuştur.

Kırıkkale Balışeyh

GENEL

Bölgenin en yüksek kesimi, güneydeki Denek Dağı ve kuzeydoğudaki Koçubaba Seyidin tepesidir. Arazinin tamamı tarım alanıdır. Kenanbey obası köyünde “Azgın” yaylası vardır.

İlçede karasal iklim hakimdir. Yazları sıcak ve kurak, kışları genellikle soğuk ve kısmen kar yağışlı geçer. İlçe arazisinde en yüksek rakım 1140 metre, en düşük rakım ise 872 metredir.

GEZİLECEK YERLER

KOÇUBEY CAMİİ;

İlçe merkezindeki caminin 12’nci yüzyılda, 1121 yılında yapıldığı tahmin edilmektedir. Ancak kim tarafından yapıldığı bilinmez. Çünkü kitabesi yoktur. Anadolu Selçuklu mimarisini yansıtmaktadır. Caminin tavan örtüsündeki ahşap işçilik görülmeye değerdir. Cami yol kenarında, düz bir arazidedir.

Boyuna dikdörtgen planlıdır. Duvarları yontma moloz taş ve bazı yerlerinde kesme taş kullanılmıştır. Minare: tuğla gövdelidir, tek şerefelidir. Minare Selçuklu mimarisinde olduğu gibi, Osmanlı döneminden daha kısa, kalın ve küçüktür. Çünkü Osmanlı dönemindeki minareler ve kubbeler oldukça büyük ve yüksektedir.

Giriş kapısı: dikdörtgen portal içinde, yuvarlak kemerlidir. İç mekanda: cami kıbleye dikey neflerle ayrılır. Nefleri ayıran ağaç direkler arasındaki tavan, klasik Selçuklu süsleme sanatı örnekleriyle doldurulmuştur.

Cami 1991 yılında orijinaline uygun olarak restore edilmiştir. Özellikle, son cemaat yerinin tavanındaki ağaçlar, orijinaldir. Minarenin iç merdivenleri orjinalde ahşap tahtadan yapılmıştır. Caminin hemen yanında “Ballı Baba Türbesi” vardır.

Kırıkkale Balışeyh Koçubaba Türbesi

KOÇUBABA TÜRBESİ

İlçe merkezine bağlı Koçubaba köyündedir. Kitabesi olmadığı için hangi tarihte ve kim tarafından yaptırıldığı bilinmez. Mimari özelliklerine göre 14 veya 15’nci yüzyılda yapılmış olmalıdır. Koçubaba: buradaki köyde yaşamış, bir Türkmen bilgesidir. Asıl ismi Seyit han Ata’dır. 1200 yıllarında, Horasan bölgesinin Nişabur beldesinde doğduğu tahmin edilir. Ahmet Yesevi ocağında eğitim aldıktan sonra, Hacı Bektaş-ı Veli liderliğinde Anadolu’ya göç ettiği düşünülmektedir.

Koçu Baba hakkında Evliye Çelebi, Seyahatnamesinde şunları yazar “Yine kuzeye giderek Akçakoyunlu köyüne geldik. Buradan da Koçu Baba durağına geldik. Bu da Kalecik kazası toprağında 200 evli bir Türk köyüdür. Ama görünürde asla ev yoktur. Hepsi de yer altındadır. Bu köyde “Koçubaba ziyaretgahı” vardır. Bu zat Bektaşi halifelerindendir. Türkmen yaylasında bu babaya çok inanırlar.

Kırıkkale Karakeçili