Rusya Krasnodar

Rusya Krasnodar

Yazının başında şunu belirtmem gerekir: şehir 2011 yılında “Forbes” dergisi tarafından en prestijli şehirlerden birisi olarak seçilmiştir. 2012 yılında “Property EU” dergisi: şehri, uluslar arası emlak piyasası için en uygun şartlara sahip Avrupa şehirleri listesine ekledi.

2014 yılında, Kış Olimpiyatlarının buraya bağlı Sochi şehrinde yapıldı ve yine burada yapılan “Formula-I” yarış pisti: bölgenin turistik önemini hızla arttırdı.

Şehir, Kuzey Kafkasya’dadır ve Kuban topraklarının başkentidir. Güney Rusya’nın başkenti olarak kabul edilir. İki önemli denize (Karadeniz ve Azak denizi) yakınlığı nedeniyle, bölgenin iklimi ılıman olmuş ve ekonomik yönden stratejik bir konuma gelmiştir.

Şehir; Azak denizine 120 km. ve Karadeniz’e ise 100 km. uzaklıktadır. Şehrin isminin kelime anlamı “Çariçe Yekaterina’ya hediye” demektir. Şehir: şehri ikiye bölen Kuban nehrinin sağ kıyısında bulunmaktadır.

Şehrin denizden yüksekliği: 25-30 metredir. Burada: otel ve turistik tesisler çok yoğundur ve bu yüzden Rusya’nın en çok ziyaret edilen tatil yöresidir. Ziyaret edenlerin büyük çoğunluğu: burada bulunan sanatoryum ve sağlık hizmetlerini kullanmak üzere de, buraya gelmektedirler.

Şehir: deprem bölgesinde bulunmaktadır. Genellikle Karadeniz’de oluşan depremlerin etkileri, bu şehre kadar ulaşır. Özellikle: 1978 ve 2002 yıllarında, büyük ölçekli depremler yaşanmıştır. Bunun en büyük etkisini, şehirdeki binaların çok yüksek yapılmadığını görünce anlayacaksınız. Yani: Sovyet dönemi yüksek blokları, burada yok, şehir bu beton ve ucube yapılarla kirletilmemiştir.

ULAŞIM

Şehirde doğuda: “Paszkowski Krasnador Uluslar arası Havaalanı” bulunmaktadır. Havaalanı 2 terminalden oluşmaktadır. Fazla büyük olmamasına rağmen, oldukça rahattır. Yine de havaalanının çok küçük olduğunu gördüğünüzde şaşıracaksınız. Büyüklük bakımından Rusya’nın 7. sıradaki havaalanıdır.

Havaalanı, şehri merkezinin 12 km. doğusundadır. İstanbul-Krasnodar şehri arasındaki havayolu ulaşımı, 2 saat sürmektedir. Vize yok ama giriş formu denen bir form doldurmanız gerekiyor, bence bu formu uçakta doldurun, havaalanına inince doldurmak ile uğraşmayın.

Havaalanı ile şehir merkezi arasında, taksi ile ulaşım, yaklaşık 30 dakika sürer. Ancak, özellikle gündüzleri bu ulaşım bazen 40-60 dakikaya kadar uzamaktadır ki, dönüş yolculuğunuz için buna göre önlem almazınız öneririm. Öte yandan, bu şehirde taksi sürücülerinin birçoğu İngilizce bilmiyorlar, bu yüzden, uçaktan inmeden önce, taksi şoförüne vermek üzere, gideceğiniz yerin adresi yazılı bir kağıt hazırlamalısınız. Şehir ile Moskova arasındaki uzaklık: 1380 km. dir.

TARİHİ

Şehirdeki ilk yerleşimcilerin, 1794 yılında buraya yerleştikleri biliniyor. Kazaklar, 1794 yılında İmparatoriçe Catherine’nin büyük izniyle şehri kurmuşlardır. Asıl kuruluş amacı: İmparatorluk sınırlarını korumaktır ve buna dayalı olarak: 1793 yılında burada Karadeniz Kazakları tarafından bir kale inşa edilir.

1768-1774 Osmanlı-Rus savaşı sonunda imzalanan “Küçük Kaynarca” anlaşması gereği, şehir, Osmanlı-Rus sınırını oluşturmuştur. 1860 yılında, şehir: Kuban bölgesinin idari merkezidir. 1867 yılında ise, şehir statüsünü alır. 1888 yılında şehirde 45 bin kişinin yaşadığı bilinmektedir.

Rus iç savaşı sırasında, şehir: Kızıl Ordu ve Gönüllüler Ordusu arasında birkaç kez el değiştirdi. Kızıl devrime kadar “Ekaterinodar” olan şehrin ismi, devrimden sonra “Krasnodar” olmuştur. II. Dünya savaşında ise: 1942 ve 1943 yılları arasında Alman Ordusu tarafından işgal edildi. Bu çatışmalar sırasında ağır hasar gören şehir, daha sonra yeniden inşa edilerek yenilendi. 1970-1980’lere gelindiğinde ise: Kuzey Kafkasya demiryolu, buradan geçer ve şehrin: önemli bir ticaret ve ulaşım merkezi olmasını sağlar.

 

İKLİM

Şehirde nemli subtropikal egemendir ve buna bağlı olarak: yazın sıcak, kışın ise hafif karlı geçer. Yani: kışın bazen soğuk ama genellikle nemli ve sıcak geçer. Ocak: bölgenin en soğuk dönemidir ve ortalama sıcaklık 0 derecedir. Ancak, kışın hava koşulları büyük ölçüde değişir. Yazın Temmuz ayındaki ortalama sıcaklık 24 derecedir. Yani, bu şehir soğuk değil.

ŞEHİR İÇİ ULAŞIMI

Şehir içi ulaşımında: tramvay, troleybüs ve otobüs kullanılmaktadır.

İNSANLAR

Burası bir “Çerkez” bölgesi ve şehirde yoğun Rus nüfusu yanında, bir miktar Ermeni ve sayısal olarak üstün olmasalar da Çerkezler de yaşıyorlar. Zaten Ruslar tarafından alınmadan önce, şehirde Çerkezler ve Türkler yaşıyorlarmış. Rusya ülkesinde, Moskova şehrinden sonra en çok votka tüketilen şehir olarak bilinir. Türkiye’den giden vatandaşlarımız: burada ağaç kaplama ve kereste fabrikaları kurmuşlardır. Özellikle “akağaç” yalnızca burada bulunabilmektedir.

ALIŞVERİŞ

Şehirde, buraya has hediyelik eşyalar satın almak isterseniz, düşünebilecekleriniz şunlardır: buzdolabı magnetleri, cam figürler, seramik, sepetçilik ve ağaç ürünleri, seramik ve mutfak eşyaları, şehir profesyonel ustaları tarafından yapılan heykelcikler düşünülebilir. Elbette “matruşka” lardan söz etmiyorum, Rusya’yı ziyaret edipte matruşka almamak olur mu, renk renk, çeşit çeşit, beğenin alın. Şehirdeki başlıca alışveriş merkezleri şunlardır:

Galeri Krasnodar

Şehir merkezindeki bu alışveriş merkezi, Avrupa düzeyinde bir alışveriş ve eğlence merkezidir. Burada: 150’den fazla mağazada: giysi, ayakkabı ve aksesuar satılmaktadır.

SBS Megamall

Burası, Rusya’nın güneyinde, en büyük alışveriş merkezidir. Burada, 11 tane sinema salonu, bowling salonu, bilardo salonu ve büyük bir çocuk eğlence merkezi bulunmaktadır.

Krasnaya Ploshad

Günümüzde popülerliğini koruyan bu mekan: şehrin ilk mega-merkezidir. Burada, mükemmel zaman geçirebilirsiniz.

NE YENİR-NE İÇİLİR

Aşağı nehir tarafında, “Serap” isimli kafeterya: lezzetli shashlyk ve salataları ile ilgi çekmektedir. Veya, birkaç bira içerek Kuban nehrinin güzel manzarasını izleyebilirsiniz. Ayrıca: şehirde yöresel lezzet mekanlarını: tren istasyonu yakınındaki yerlerde bulabilirsiniz.

GECE HAYATI-EĞLENCE

Şehirde, Rusya’nın diğer birçok şehrinde olduğu gibi hareketli bir gece hayatı bulunmaktadır. Zaten, yukarı da da belirttiğim gibi, şehir, Moskova’dan sonra Rusya’nın en çok votka tüketilen şehri olarak dikkati çekmektedir. Şehirdeki gece hayatı mekanları hakkında kısa bilgi vermek istiyorum.

El Nino

Krasnoarmeyskaya str. Adresinde bulunan mekan: hafta sonları sabaha kadar açıktır.

Elmas

Severnaya caddesindedir.

Platinum

Uralskaya caddesindedir. Her gün saat: 00.00-06.00 arasında açıktır.

Miami

Krasnoarmeyskaya caddesindeki mekan, her gün saat 22.00-05.00 arasında açıktır.

ÜNİVERSİTELER

Şehirde 20’den fazla üniversite bulunmaktadır. Bunların en eski ve popüler olanları şunlardır:

1. Kuban Devlet Üniversitesi. 2. Kuban Devlet Tıp Üniversitesi 3. Kuban Devlet Beden Eğitimi Üniversitesi, Spor ve Turizm. 4. Kuban Devlet Tarım Üniversitesi. 5. Kuban Devlet Teknoloji Üniversitesi. 6. Kuban Devlet Kültür ve Sanat Üniversitesi

 

GEZİLECEK YERLER

Büyük bir yeşillik bölgeye sahip ve yeşil şehir olarak bilinen şehrin merkezinde: bütün yoğunluk “Ulitsa” caddesi ve çevresindedir. Sovyet döneminde: şehrin Kazak ve Ekaterine dönemine kadar uzanan geçmişine vurgu yapılan birçok anıt, bu bölgede dikilmiştir. Şehirde: bazı mizahi anıtlarda vardır.

Bunlar “Krasnaya” caddesi üzerinde bulunmaktadır. Bunlar arasında: Vlidimir Mayakovski’nin bir şiirinden esinlenilerek yapılan iki köpek.

Yine, bir iş merkezinin önünde bulunan “Purse” isimli anıt-çanta ilginizi çekecektir. Daha fazla para kazanmak için, bunun üstüne oturup fotoğraf çektirmek adettir. Ayrıca: Politeknik Üniversitesi yakınlarında bulunan ve Gaiday komedisinin iki ünlü kahramanı olan “Shurik ve Lida” ya adanmış bir anıt daha görülür.

Sel kurbanlarının anısına “kader anıtı” ise, bir granit anıt olarak “Kuban Devlet Tarım Üniversitesi Botanik Bahçesinde görülmektedir. Anıt: 2012 yılında 6-7 Temmuz tarihlerindeki sel sonucunda ölen 165 kişinin anısına yapılmıştır.

Anıtın açılışı ise: bir Japon heyetinin ziyareti sırasında olmuştur. Çünkü, anıt aynı zamanda, Japonya’da 2011 yılının 11 Mart günü olan tusunami’de ölen insanlar için de adanmıştır.

HİPERBOLOİD KULESİ

Circus yakınlarındaki bu kule: çelik kafes şeklinde, 1928 yılında Vladimir Grigorievich Shukhov tarafından yapılmıştır.

 

DEVLET TARİH VE ARKEOLOJİ MÜZESİ

Gimnazicheskaya bölgesindedir. Pazartesi hariç her gün saat: 10.00-18.00 arasında açıktır. Müzenin temeli, yani ilk oluşumu: 1879 yılında, Tarihçi E. Felitsin tarafından atılmıştır.

Müze: Kuzey Kafkasya bölgesindeki en büyük müzelerden birisidir ve ulusal öneme sahip 400 bin civarında nesneler sergilenmektedir. Yaklaşık her yıl 600 bin turist tarafından ziyaret edilen müzeyi, ziyaret etmenizi öneririm.

Bu ziyaretinizde: Krasnodar bölgesinin çeşitli doğa ve antik çağlardan beri, bu topraklarda yaşayan insanların geçmişini görebilirsiniz. Bunun yanında: antik eserler, sanat nesneleri, silahlar, arkeolojik ve paleontolojik eserler, Etnografik ve diğer tarihi sergiler, el yazmaları, belgeler, pul, askeri emir ve süslemeli mühürler, mühür yüzükler ve daha birçok tarihi ve kültürel nesneler sergileniyor.

Arkeolojik ve Etnografik koleksiyon: özellikle dünya üzerinde uzmanlar tarafından iyi biliniyor. Müzenin antik amfora (seramik kaplar) koleksiyonunun, dünyanın en büyük koleksiyonlarından birisi olduğu söyleniyor.

EYALET-FA KOVALENKO BÖLGESEL SANAT MÜZESİ

Krasnaya bölgesindedir.

Pazartesi hariç her gün saat: 10.00-17.00 arasında açıktır. Kafkasya bölgesinin en iyi sanat müzelerinden birisidir. Müzenin koleksiyonunda: 20.yüzyıl Batı Avrupa, Asya ve Afrika sanatı, eski Rus sanatı ve Sovyet Sanatı gibi kategorilerde, 9000 obje bulunmaktadır. Ayrıca: toplama heykeller de görülür.

Müzede, özellikle: büyük elbisesinin altında bir sıcak hava balonu gizleyen İmparatoriçe Catherine’nin büyük portresi ilgi çekmektedir. Müze: diğer Rus bölgelerinin yanı sıra, yabancı sanat koleksiyonları sergilerine de ev sahipliği yapmaktadır.

 

PARK SUNNY İSLAND-SOLNECHNY OSTROV PARK

Tramvajnaja bölgesinde bulunan park alanı, Kuban nehrinin onda birlik alanı üzerindeki araziye kurulmuştur. İlk olarak ise, 14 Haziran 1876 da 160 metre karelik bir alanda ünlü yazar ve bir topçu subayı olan Albay Golovatogo tarafından kurulmuştur.

Albay Golovatogo: bu araziye 20.yüzyıl başlarında, Alman asıllı Yekaterinodar isimli iş adamından satın almıştır. Yıllar geçtikte: park dekoratif meyve ağaçları ve çiçeklerle büyümüştür.

Parkın ortasında: ahşap köprülerle geçilen bir ada bulunuyor. Parkın merkezinde bulunan bu küçük ada: iyi gelişmiş altyapısı ile, turistik amaçlara hizmet etmektedir ve burada bir yemek alanı bulunmaktadır. Adanın çevresinde ise Kuban nehri vardır.

Adanın bulunduğu yer: önemli bir ulusal doğa anıtı olarak koruma altına alınmıştır. Parkın içinde: ayrıca tenis kortu, gol, paintball, plaj voleybolu, futbol ve basketbol sahaları ve 20 den fazla kafeterya bulunuyor.

Akşamları ise, diskolar açılıyor. Burada, bir de hayvanat bahçesi vardır. 120’den fazla cins kuş ve hayvanın bulunduğu ve “Safari Park” olarak adlandırılan bu mekanda: ilgi çekmektedir. 2010 yılında, yine park alanında 9 metre yüksekliğinde bir kubbesi bulunan, 80 kişi kapasiteli bir planetaryum hizmete açılmıştır.

Evet: bu park şehrin en popüler parklarından birisidir. Burada: gerek Krasnodarlılar ve gerekse ziyaretçiler: birçok eğlence olanakları bulunmaktadır. 26 parçalık bu eğlence etkinliklerinden yararlanmak isterseniz: her oyuncağın başında beklemekten se, bütün oyuncaklara binmeyi sağlayan bir kart var, bunu satın alabilirsiniz.

Bu durumda: gişelerde sıra beklemek zorunda kalmasınız. Evet, yılda 1.5 milyon kişi tarafından ziyaret edilen bu parkı, mutlaka görmelisiniz.

CHİSTYAKOVSKAYA PARKI

Kolhoznaya bölgesinde bulunan ve Grove olarak da isimlendirilen park alanı, 1900 yılında kurulmuştur. 30 dönümlük arazi içinde, yüzyıllık meşe ağaçları bulunmaktadır. Bu ağaçlar üzerinde yaşayan sincaplar çok güzeller. Şehirdeki en popüler parklardan olan burası: kitap fuarı ile ünlüdür.

Ayrıca, yine bu parkın en popüler özelliği: hafta sonlarında kurulan bit pazarıdır. Burada, insanlar: eski paralar, kitaplar, satranç, diskler, bantlar ve diğer antika eşyaları satıyorlar. Çok sıcak havalarda, burada yürümek keyif veriyor. Park alanı içindeki “Parkov” isimli kafe için mutlaka zaman ayırın. Hatta, burada lezzetli pizzalardan yemeyi düşünün.

 

NOEL PARKI

Jubilee bölgesindeki park alanı, şehrin en cazip bölgelerinden birisidir. Bölgenin yapısal olarak iyi geliştiği görülür. Park alanında: kafeler, kilise, benzin istasyonları, hipermarket (Okay), alışveriş merkezi bulunmaktadır. Ayrıca: oyun alanları ve eğlence tesisleri, spor ve dinlenme tesisleri de bulunuyor.

 

ZAFER PARKI

Bu park alanı, 1975 yılında yapılmıştır ve şehrin en büyük parkıdır. Parkın oluşumunda, Viktor Artyushkov’un büyük hizmeti bulunduğu söylenmektedir. Park alanı içinde: askeri silahların sergilendiği bir müze bulunmaktadır. Bu müzede: denizaltı, tanklar, toplar ve ünlü Katyuşa roketlerinden oluşan 40 sergi bulunmaktadır. Bir yarımada üzerinde bulunan park alanına geçmek için: Kisses köprüsü kullanılır ve Kuban nehrinin üstünden geçilir.

KAZAKLAR ANITI

28 Eylül 2008 tarihinde, Krasnaya ve Gorkoga sokaklarının kesişim yerinde, şehrin kuruluşunun 215. kuruluş yılı kutlamaları için, İ. Repin isimli sanatçının resmine dayalı bir heykel yapılarak ziyarete açılmıştır. Resim: 1888 yılında İ. Repin tarafından tasarlanmıştır. Resimde ve dolayısı ile anıtta: Zaporozhye Kazakları tarafından Türk sultanı IV. Mehmet’e yazılan bir mektup figüre edilmektedir.

Rusya Krasnodar Kazak Ordusu Onursal Anıtı

KAZAK ORDUSU ONURSAL ANITI

Bu anıt: 1897 tarihinde, mimar Filippov tarafından yapılmıştır. Anıt: Budyonny sokak başında bulunmaktadır. Anıt: Ekim 1896 tarihinde, Kuban Kazak ordusunun kuruluşu kutlamaları için yapılmıştır. Dikilitaş üzerinde bulunan iki başlı kartal: Rusya’nın simgesidir.

TRİUMPH ALEXANDER ARCH

Burası: İmparator Alexander III onuruna, 1888 yılında yapılmıştır. Takip eden dönemde, kemer yıkılmış, ancak 2009 yılında yeniden restore edilerek Krasnaya caddesine yerleştirilmiştir.

ALEXANDER NEVSKY KATEDRALİ

Krasnaya sokağının başında bulunan bu yapıya, insanlar “beyaz tapınak” adını vermişlerdir. Bu tapınağın temel taşı: Kazak Ataman Kuhorenko tarafından yerleştirilmiştir ve 1872 yılında yapımına başlanmıştır. Alexander Nevsky: şehir tarihinde, en çetin zamanlarda Novgorod ve Vladimir Grandükü olarak görev yapmıştır.

Özellikle: Alman ve İsveçli işgalcilere karşı kazandığı zaferler nedeniyle efsanevi statüye yükselmiştir. Rus Çarı Alexander III: Krasnodar şehrini ziyareti sırasında bu kiliseyi ziyaret etmiştir. 1917 yılını takiben 1937 yılında yıkılan kilise: 2007 yılında restore edilerek yeniden açılmıştır.

 

CATHERİNE ANITI

Anıt: Kuban Kazak Ordusunun 100. yıldönümü anısına yapılmıştır. Anıtta: kürsüde Grigory Potemkin ve Kazak Beyleri görülür. Kaide arkasında: Bandura ve Cahterine görülür. Anıt, ilk olarak 1907 yılında açılmıştır. 1920 yılında tahrip edilmiş ve 2006 yılında restore edilerek yenilenmiştir.

 

CATHERİNE MEYDANI

19. yüzyılın başında kurulan bu meydan: kasaba halkı tarafından “Atamanskaya” olarak isimlendirilmiştir. Çünkü: Ataman’ın yani Kazak Şefinin evi, burada bulunuyormuş. Günümüzde ise Catherine olarak isimlendirilen meydanın merkezinde, Catherine anıtı bulunuyor. Burası ve anıt: şehrin yeni sembolü olarak kabul edilmektedir.

 

YASAMA MECLİSİ BİNASI

1896 yılında, kalenin eski alanında inşa edilen yapı, 1950 yılında yenilenerek modern bir görünüm kazanmıştır. Günümüzde, binada “Krasnodar Bölge Yasama Meclisi” bulunmaktadır. Ayrıca: 2007 yılında meclis önünde bir havuz yapılmıştır.

 

AKULOVA EVİ

1914-1915 yılları arasında yapılan mimar A. Kozlov tarafından yapılan bina: geçmişte girişimci F. M. Akulov’un evi olarak kullanılmıştır. Bu yüzden, bu isim verilmektedir.

KONSER SALONU

1972 yılında yapılan bu bina: önce “Siyasal Eğitim Evi” olarak tasarlanmış ise de: günümüzde dünyaca ünlü ve popüler “Akademik Kuban Kazak Korosu” tarafından kullanılan bir konser salonudur. Kuban Kazak Korusu: Rusya ve Rusya dışında, çok sayıda ödü ve parlak zaferler kazanmıştır.

 

REPİN ANITI

Repin İlya, klasik kazak ressamlarından en ünlüsüdür. Özellikle: “Türk Sultan’a bir mektup yazan Kazaklar” isimli eseri önem kazanmaktadır. Ünlü ressamın, bu anıtı: heykeltıraş O. Yakovlev tarafından 1993 yılında yapılmıştır.

ATAMANLAR ANITI

Kuban bölgesinin kurtarıcısı olarak kabul edilen Atamanlar için, bu anıt, bölgesel yönetim binası önünde, şehir merkezindedir. Anıt: 3 tonluk tunç döküm olarak yapılmıştır ve Kuban Eyaletine: helikopterle teslim edilmiştir.

Kaide ile birlikte yüksekliği 4.5 metredir. Heykeltıraş Alexander Apollonova tarafından yapılan anıtta, at üzerindeki kişinin: Rus Kazakların temsil ettiğini belirtmektedir. Ancak, şehirliler, atlı kişinin, efsanevi kahraman Anton Golovaty olduğunu ileri sürmektedirler.

Rusya Moskova Kızıl Meydan

Rusya Moskova Kızıl Meydan

KIZIL MEYDAN( KRASNAYA PLOŞAD) :

Evet, Kızıl Meydan, Moskova denilince yine akla gelen ilk yerlerden biri. Kremlin’in doğusunda uzanıyor. Moskova’da: kızıl: kırmızı ve güzel anlamına gelir. Bu meydan, geçmişte bir çok olaya tanıklık etmiş, tarihi bir meydandır. Eski devirde: en önemli buyruklar Kızıl Meydan’da verilirdi. Çar ve Patrikler, halka buradan seslenirdi.

Kremlin, 14’ncü yüzyılda inşa edildiğinde, doğu tarafında her zaman kare şeklinde açık bir alan olmuştur. Bu alan Büyük İvan’ın emriyle savaşta atış poligonu olarak kullanılması için bilinçli olarak temiz tutulmuştur.

Daha sonraki dönemlerde, Moskova işgalci Polonyalılara karşı güvende olduktan sonra, savaş alanı olan bölge, hareketli bir ticaret merkezine dönüşmeye başladı. Kısa süre sonra meydanda 700 tüccar tezgah oluşturdu ve 1561 gibi bir tarihte Aziz Basil Katedrali dikildi.

Kremlini yöneten Moskova Prensliği güçlendikçe;

Kremlinin içine ve Kızıl Meydana yeni saraylar, kiliseler ve kuleler eklendi. Çarın eğlenmesi için aslanların, kaplanların ve hatta fillerin saklanabilmesi için Kremlin ile meydan arasında bir hendek kazıldı ve bir kısmı sudan arındırıldı.

Büyük Petro’nun St Petersburg şehrini imparatorluğun başkenti ilan etmesinden sonra Kızıl Meydan, Rus devletinin merkezi olma özelliğini kaybetti. Çarlar hala Kremlinin sarayını ziyaret ederken, Kızıl Meydan ancak 300 yıl sonra komünistlerin iktidar koltuğunu tekrar Moskova’ya taşımasıyla Rus toplumunun seçkin bir parçası haline geldi.

Sovyetler Birliği, Kızıl Meydanın hem iyiye hem de kötüye doğru değiştiğini gördü. SSCB’deki dini sembollerin aynı üzücü kaderi, 16’ncı yüzyıldan kalma muhteşem Kazan Katedralinin ve Kızıl Meydanın girişini koruyan muhteşem Diriliş Kapılarının başına geldi. Ancak Sovyetler sadece yok etmekle kalmadı. Yoldaşlarının onuruna anıtlar diktiler, bunların en ünlüsü elbette Lenin Mozolesidir.

Rusya Moskova Kızıl Meydan

Her yıl: 1 Mayıs ve 7 Kasım tarihlerinde: Sovyetler Birliğinin askeri güçleri, burada büyük törenler yapıyorlar. Polit büronun görevlileri ise: bu muhteşem geçit törenlerini, büyük bir gururla izliyorlar. Başlangıçta pazar yeri olarak kurulmuş olan meydan, zamanla gelişen yapılar ile gösteri alanına dönüşmüş. 1917 yılında işçi kanlarının döküldüğü meydan, 1990’larda trafiğe kapatılmış ve Stalin tarafından yıkılan “Diriliş Kapısı” ve “Küçük Kazan Katedrali” yeniden inşa edilmiştir.

Son zamanlarda Kızıl Meydan, dünyaca ünlü sanatçıların konser verdikleri bir yer olarak da kullanılmaya başlandı. Luciano Pavarotti, Plasido Domingo, Mstislav Postropoviç ve Paul Mc Cartney, burada sahne aldılar.

Meydanın sonunda: Arnavut kaldırım taşlarının üzerinde: Aziz Vasili Katedrali bulunuyor.

Rusya Moskova Kızıl Meydan Aziz Vasili Katedrali

AZİZ VASİLİ (SAİNT-BASİLE) KATEDRALİ

Moskova’nın en ünlü binasıdır.

Parlak renklerin canlı karışımı, bazıları dondurma gibi dönen, bazıları baklama deseniyle dokulu farklı tasarımlı soğan kubbeleriyle kaplı kuleleri ile ziyaretçileri büyüler.

Günde, yaklaşık 2000 turist tarafından ziyaret edilen katedral, birçok yangına, Napolyon’un işgaline ve Stalin yönetiminde; Kurtarıcı İsa Katedrali gibi kiliselerin yıkılmasına rağmen, ayakta kalmayı başarmıştır.

Burası: bütün Rusya’nın en ünlü manzarasına sahip bir mekan. Moskova’nın simgesidir. Asıl adı: Meryem Ana’nın Şefkati Katedralidir.

Rusya Ortodoks bir ülkedir. Kiliselerin haçlarının alt kısmındaki küçük çentikten ve kilisede Katolikler gibi sıralar olmamasından, Ortodoks kilisesi olduğunu anlayabilirsiniz.

Ortodokslarda da, genelde İslamda olduğu gibi kadınlar başlarını örterek kiliseye girerler.

Ve secdeye gelmelerinden, resimleri ve objeleri öpmelerinden, diğer Hıristiyanlara oranla daha dindar olmaları hemen dikkati çeker.

Mimari özellikleri

1552 yılında: Tatarlar’a karşı zafer kazanınca, bu zaferin anısına; Rus Çarı Korkunç İvan tarafından yaptırmıştır.

Mimarları: Barma ve Postnikov’dur. Yapı: 1561 yılında tamamlanmıştır.

 

Soğan kubbeler

Evet, bu yapı: çok renkli soğan kuleleriyle öne çıkıyor.

En büyüleyici tarafı: uzunluklarının birbirinden farklı olması ile değişik bir görünüş sergileyen, 8 kubbesidir. Birbirinden bağımsız duran bu kubbeler: Kazan seferinin en önemli olaylarını sembolize eder. En yüksek kubbesinin tepesinin altın kaplamalı olması ve özellikle katedralin gece ışıklandırıldığında, birbirinden renkli çinileri ile göz doldurmasıyla ayrı bir güzellik katar.

Bir efsaneye göre:

Çar Korkunç İvan: bu kiliseyi yapan mimarların gözlerini oydurmuş, çünkü başka bir yerde aynı güzellikte bir kilise yaptırmasını istemiyormuş.

 

Dış cephe ve içi:

Katedralin zarif görünüşü: 12’nci yüzyılın ikinci yarısında biraz değiştirildikten, yani bazı yerleri yeniden inşa edilip resimlerle süslendikten sonra, günümüze ulaşan son şeklini almıştır.

Ancak: bir gerçek daha var, mekanın dış cephesi her ne kadar muhteşem görünse de, içi o kadar güzel değildir.

Yani: iç mekanı gördüğünüzde, hayal kırıklığına uğrayabilirsiniz.

İçinde dokuz farklı şapelden oluşan bir labirent vardır. Bunların birinin tepesinde çan kulesi bulunuyor.

1588 yılında: Hz. İsa uğruna aklını yitiren, Aziz Vasili’nin kalıntılarına (naşına) ev sahipliği yapan bir şapel daha eklenmiştir.

Daha sonraki dönemde: Katedralin tümü, bu şapelin adı ile anılmaya başlanmış. Katedral: Rusya Hükümeti tarafından halen kullanılmaktadır

Küçük şapellerin her biri Ortodoks ikonolojisi, yaldızlı detaylar ve renkli duvar resimleriyle zarif bir şekilde dekore edilmiştir.

Aziz Vasili Katedralinin önünde: bir bronz heykel var. Minin ve Pojarski’nin heykelidir.

Rusya Moskova Kızıl Meydan Minin ve Pojarsk Heykeli

MİNİN VE POJARSKİ HEYKELİ

Bu ilk heykel kompozisyonu: 1818 yılında dikilmiştir. Bunlar: tüccar Minin ve Prens Dimitry Pozharski.

4 Kasım 1612 tarihinde, Polonya işgaline karşı, Rusya’da ilk direnişin başladığı gün olarak kabul edilir. Bu iki şahıs: karışıklık döneminin cesur önderleridir. Bunlar: 1612 yılında, Rusya’nın sorunlu ve zor zamanlarında, Rusya bağımsızlığını ve özgürlüğünü kaybetmek üzereyken, isyancılara karşı mücadelede liderlik yapmışlar.

Böylece, Moskova’yı Polonya işgalinden kurtarmışlar. 1812 yılında yapılan savaşta kazanılan zaferin hemen ardından, ulusal bir kampanya başlatılarak toplanan paralarla, bu heykel dikilmiş. Heykeltıraş İvan Martos. Martos: savaşa şahit olmuş, cepheye gönderdiği iki oğlundan birisini şehit vermiş bir sanatçı.

Evet: Minin ve Pozharski’nin bu anıt heykeli, ilk önceleri Kızıl Meydanın ortasında yer alırken, 1930’larda Stalin hükümeti, heykelin askeri geçit törenlerinin ortasında kaldığını ve engel teşkil ettiğini düşünerek, bugünkü yerine, yani St. Basil Katedralinin bahçesine taşıtmış.

4 Kasım tarihi, Rusya halkının bağımsızlığı adına, önemli bir tarih olarak kabul edilerek, günümüzde bayram olarak kutlanmaktadır. Resmi kutlamalarda; buraya çelenk bırakılıyor.

Evet: heykellerin biraz ilerisindeki: yükseltilmiş yuvarlak platform: Lobnoya Mesto.

Rusya Moskova Kızıl Meydan Lobnoya Manestro

LOBNOYA MAESTO

Buradan: imparatorluk hükümleri duyuruluyormuş.

Burada: Mesih Kapısından girip-çıkan ve Kremlin Sarayına, hükümet görevlilerini taşıyan, siyah limuzin otomobilleri görebilirsiniz.

Rusya Moskova Kızıl Meydan Mesih Kapısı

MESİH KAPISI

Kapının üzerinde yükselen: 67 metrelik, zarif bir kule var. Buna: Mesih Kulesi deniliyor. Bu kulede: çeyrek saatleri haber veren: bir de çan kulesi bulunuyor.

Evet: devam ettiğinizde, karşınıza: Lenin’in Mozolesi geliyor.

Rusya Moskova Kızıl Meydan Lenin Mozolesi

LENİN’İN MOZOLESİ

Saat: 10.00-13.00 arasında ziyarete açıktır. Yanınızda: çanta ve cep telefonu ile girmek yasak. Bunlar: 40-80 ruble karşılığında karşıdaki binanın emanet bölümüne bırakılıyor. Tabii, her zaman olduğu gibi, girişte uzun bir kuyruk oluşuyor. Girerken sıkı bir aramadan geçiriliyorsunuz ve içeride tam bir sessizlik şarttır.

Kremlin duvarlarının gölgesinde inşa edilen Lenin’in mozolesi, çevredeki mimariyle kıyaslandığında çok küçüktür.

Anıt mezar; 1924 yılında ilk yapıldığında: ahşaptan yapılmıştır.

Şu andaki mozole ise: 1930 yılında, mimar Aleksandr Sçusevin projesine göre yapılmıştır.

Kızıl ve siyah renkli, Ural granitlerinden yapılmıştır.

Alçak bir piramit şeklindedir.

Yani: bir tür, basamaklı bina. Burada: 1924 yılında, ölümünden 56 gün sonra mumyalanan Sovyetler Birliğinin kurucusunun mumyalanmış vücudu var.

Camdan bir fanus içinde: kristal bir tabut içinde bulunuyor.

Lenin’in Mozolesi açık olduğu zaman: Kızıl Meydan’ın büyük kısmı, halkın ziyaretine kapatılıyor.

Evet: mozole içinde: cenaze salonuna indikten sonra, mozole tarafına geçiliyor.

Mozolenin çevresinde, bir tur (sadece 2 dakika) attıktan sonra hemen çıkılıyor, duraksama yapmak bile yasaktır.

Mozolenin üstünde: 70 yıldır Rus Devlet Başkanlarının resmi geçit ve merasim törenlerinde çıktıkları kürsü bulunuyor.

Eğer isterseniz: Kremlin Duvarı boyunca yürüyerek: yine bir siyasetçi Stalin, kozmonot Yuri Gagarin ve Amerikalı yazar John Reed gibi insanların mezarlarını görebilirsiniz.

Amerikalı yazar John Reed: “Dünyayı Sarsan On Gün” isimli kitabın yazarıdır.

Evet, Kızıl Meydan’da gezmeye devam ediyoruz. Kızıl Meydan’ın hemen karşısında: Müzeye bakan, gösterişli dış cephe, ünlü Devlet Satış Mağazalarına aittir.

Bu çarşı: Rusça adının kısaltması olan “GUM” olarak da biliniyor.

Rusya Moskova Kızıl Meydan Gum Mağazası

GUM MAĞAZASI

Kızıl Meydanda: doğu yönünde, bir alışveriş mabedi. 1890’lı yılların sonunda inşa edilmiş. Şehir merkezinde: mevcut alışveriş merkezlerinin en büyüğü olarak dikkati çekiyor. Buraya mutlaka zaman ayırın.

Alışveriş düşünmeseniz bile, bu tarihi binayı mutlaka gezmelisiniz. Ayrıca alışveriş düşünenler için de, burada şık mağazalar var. Bu şık mağazalarda, dünyaca ünlü ve tanınmış markaların ürünlerini bulma imkanı mevcut ancak fiyatları aşırı yüksek .Biraz önce söz ettiğim gibi: alışveriş düşünmeseniz bile, burayı mutlaka ziyaret edin.

Gum’un arkasındaki bölüme geçin. Burası: Kitai Gorod olarak biliniyor.

 

KİTİA-GOROD

Dar caddeler ve eski yapılardan oluşan bir bölge. Hoş ve sakin bir yerleşim alanı, dolaşmak için çok uygun.

Burada: güzel ve sakin sokaklarda, çok sayıda kafe ve restoranlar var. Moskova’nın en ilginç kulüpleri de burada bulunuyor. Yani: eğlence mekanlarına ev sahipliği yapıyor. Özellikle: cadde boyunca yürüdüğünüzde; içinde havuzlar olan güzel bir parka ulaşırsınız. (Chistye havuzları alanı) Burada: çok sayıda genç görebilirsiniz.

Burası: bir zamanlar kentin ticaret bölgesi olarak biliniyor. Burası: aynı zamanda “Çin Mahallesi” olarak da biliniyor, ama çevrede çok fazla Çinli göremezsiniz. Bu isim: muhtemelen “siper kazığı” anlamına gelen, eski bir Rus sözcüğü olan “kiti”den türemiş olabilir. Duvarları: 1536-1539 yılları arasında: İtalyan mimar Russified tarafından inşa edilmiş.

13 kule ve 6 kapısı varmış. Kulelerin sonuncusu: 1930’larda yıkılmış. Moskova’da günümüzdeyanlızca: Kremlin duvarları ve Kitai Gorod duvarları kalmış. Duvarlardan biri ise: günümüzde Hotel Metropol ve Moskova Metrosunun Okhotny Ryad istasyonu arasında duruyor.

Evet, günümüzde: Kitay Gorod; bir ticaret alanı olarak, Moskova’nın en prestijli iş alanı olarak gelişiyor. Üç ana cadde, bankalar, mağazalar ve depolar sıralanmış. Moskova’nın iki güzel kilisesi, bu bölgeyi süslüyor. Özellikle: 1653 yılında yapılan, St.Nicholas Nikitniki kilisesi görüntüsü ile mutlaka dikkatinizi çekecektir. Şahane İngiliz Malikanesi de, aynı dönemlerden günümüze kalmıştır. Yakınındaki “Romanov Apartmanları” da, şimdi müzedir.

Tüm bunların yanında: Moskova’da Çin yapımı ürünleri topluca bulabileceğiniz iki katlı büyük bir pazar var burada. Burada: Çin porseleninden yapılmış ilginç kupalar ve kupalar oldukça ilgi çekici.

Ayrıca: Çin’den gelen giysi, inci, mercan, porselen, çanta ve aksesuarlar, çaylar bulabilirsiniz. Ayrıca: Moskova’nın kültür incisi olarak kaliteli ama ucuz incileri de burada bulabilirsiniz. Giysi ve aksesuarlar çok ilginizi çekmese de, inci ve değerli taşlar için gidilmeye ve alışveriş yapılmaya değer bir yer.

Evet: Kızıl Meydanın kuzey ucu. Burada: Moskova Tarih Müzesi var.

Rusya Moskova Kızıl Meydan Devlet Tarih Müzesi

DEVLET TARİH MÜZESİ (GASUDARSTVENNİY İSTORİÇESKİY MUZEY)

Kızıl Meydan ile Menege Meydanı arasındadır. 17’nci yüzyıldan kalma, kiremitten yapılmış bu devasa yapı; onarılmış ve 2000 yılında tekrar ziyarete açılmıştır. Şehirdeki en eski müzelerden biridir.

Koleksiyonun temeli: 1896 yılında Nijny Novograd’da yer alan tüm Rus sanatsal ve endüstriyel sergisindeki, Moskova pavilyonundaki eserler üzerine kurulmuş. Müze ismini ve yerini, yüzyıllık tarih içinde, birçok kez değiştirir. 1987 yılında ise: Müzenin ismi Moskova Tarih Müzesi olarak değiştirilir.

Müze: D’yakova Kültürü ile ilgili,

Özgün bir koleksiyon ile beraber, Moskova bölgesindeki arkeolojik kazılar, tarihi merkezler ve gömü yerleri ile ilgili büyük bir koleksiyona sahiptir. Müzede, oldukça zengin bir plan ve harita koleksiyonu vardır. Moskova’nın gelişimini ve tarihinin tüm detaylarını, bunlarda görmek mümkün.

Bu koleksiyondaki sanat materyalleri de Moskova’nın tarihine sanatsal bir form sunmakta ve günlük yaşamın çeşitli detayları ile yansımaktadır. Bu resim ve grafik çalışmalarında, iki tür çalışma görülür. Şehir, çevre düzenlemeleri ve portreler.

Müzedeki binlerce negatif ve fotoğraf ile, Moskova’nın 19’ncu yüzyıl sonlarındaki Moskovalıların yaşantısı ve günlük hayat bir belgesel titizliğinde sunuluyor. Müzedeki doküman koleksiyonu oldukça geniş. 16’ncı yüzyıldan bugüne nadir bulunan kitaplar, politik, tarihi, kültür ve şehrin ekonomisi dışında şehrin ilgili dönemlerindeki ünlü kişilerini, önemli olayları ve şehrin göze çarpan önemli kişilikleri belirtilmektedir.

Burada, ayrıca dini kitaplar koleksiyonu, Moskova’nın çevresini tanıtan rehber kitaplar ve resimli basımlar, en değerli eserlerdir. Birçok ödül, madalya ve on binlerce obje, koleksiyonun bir başka parçasıdır. Koleksiyonda: ayrıca porselen, cam ve seramik eserler vardır ve bunların çoğu Rusya’daki Yamburg, Petersburg, Nikolo-Bakzmetievsky cam fabrikası, Maltsevs fabrikası, F. Gardener, A.Popov, Kornilovs, İmparatorluk Porselen Fabrikası, M. Kuznetsov, Gzhel Fabrikalarının; 18 ve 20’nci yüzyıllar arasındaki eserlerini içermektedir.

20’nci yüzyılda: müze, özgün bir objeler koleksiyonu oluşturarak, şehir kostümleri, aksesuarları, mobilyaları, saatleri Rus ve Avrupa ustalarının baş eserlerini de burada görebilirsiniz.

Sonuç olarak: bu müzede: Mamutlardan, 20’nci yüzyıla kadar dönemlere ait 5 milyon obje sergileniyor. Bunlar arasında: madeni paralar, kostümler, eski araçlar, silahlar ve çeşitli süs eşyalarından oluşan sergiler var. Bunları gezebilirsiniz. Eski Sovyetler Birliğinde yaşamış halkların geçirdikleri evrime tanık olabilirsiniz.

Moskova Bulvar gezisi

Moskova Kremlin

Rusya Moskova Alışveriş

Rusya Moskova Kremlin Çevresi

Rusya Moskova Kremlin Çevresi

Bugün, Kremlini ortaya alan, Moskova’nın 2 halkasından, iç halkasının içerisinde yer alan ve Kremlini çevreleyen caddede gezeceğiz.

Şehirde kaldığınız yerden, metro ile: “Chistiye Prudy ” veya “Turgenevskaya” istasyonlarına ulaşıyorsunuz. Gezimizin başlangıç noktası: bu istasyonlara yakın mesafedeki: “Chistoprudny Bulvarı.

Evet: Chistoprudny Bulvarından, yukarı doğru yürüyüşe başlıyoruz.

Cadde üzerindeki mağazalara çok takılmasanız: muhtemelen 4 saatlik bir tur süresi yeterli geliyor. Evet: bulvarın isminin anlamı: “Duru Gölcükler”.

Yazın dolaşılacak, ve kışın kayılacak bir bölge. Ayrıca: yıl boyunca çocukların oyun yeridir.

Bu metro istasyonlarının bulunduğu meydanda: bir anıt var. Oyun yazarı ve diplomat olan Aleksandr Griboyedov anıtı. Ayrıca: Turgenevskaya metro istasyonuna yakın bölgede: Lukoil gökdelenleri bulunuyor. Bunlar: şehrin modern yüzünün kesitidir. Gökdelenler kadar ilgi çekici olmasa da, gökdelenlerin aynalı camlarına, karşı cepheden yansıyan barok binaların görüntüleri, gökdelenlerin cephesinde güzel bir görüntü oluşturuyor.

Evet: bu meydana açılan sokaklar var.

Bu sokaklardan: önce: Arkhangelsky ul. sokağına girin. 100 metre ileride, bir kule göreceksiniz.

Rusya Moskova Kremlin Çevresi Mençikov Kulesi

MENÇİKOV KULESİ

Mençikov bir general. 1854 yılında, Kırım Savaşında, müttefik kuvvetlerine karşı, Rus ordusunun başında idi. Karadeniz’deki en kuvvetli liman şehri olan Sivastopol’ün korunmasından sorumluydu. Ama, başaramadı, Rus ordusu Sivastopol öncesinde, İnmerman Savaşında yenilince, Prens Mençikof, kederinden öldü.

Savaş öncesi dönemlerde, Rus elçisi olarak İstanbul’da da görev yapmıştır. Evet, Mençikov ismi verilen bu kule, tepesindeki külahı ve saati; yıldırım düşmesi sonucu parçalanmış ve geriye yalnızca zarif barok kulesi kalmış. Yaldızlı iç mekan, daha sofu dindarların ibadet yeridir.

Evet, buradan çıkıp, meydana gelin ve diğer bir sokağa gireceksiniz. Burası: Myasnitskaya sokağı. Burada, güzel bir salon var. Mutlaka görmelisiniz.

Rusya Moskova Kremlin Çevresi Çaya-Kofi Magazin

ÇAYA-KOFİ MAGAZİN (ÇAY KAHVE SALONU)

Mutlaka görülmesi gereken bir yer. 1896 yılında, Çin Büyükelçisinin Moskova ziyareti için, tüccar Pevlov tarafından tasarlanan çay dükkanıdır. Her yana koyulmuş pagodalar, ejderhalar, Çin İmparatorluğundan görünümler ile şaşkınlık verici popüler bir mekandır.

Evet, buradan çıkıp, yine bulvar üzerine yürüyoruz. Sırada; Pokrovsky Bulvarı var. Yalnız bu bulvara girmeden önce: Neglinnkaya ul. Sokağına sapın. Burayı kesen sokaklardan: Sandunovskiy per. üzerinde bulunan “Sandunovski Bani (Sandunovski Banyoları) mutlaka yapılması gereken bir aktivitedir.

Rusya Moskova Kremlin Çevresi Sandunovkskiye Bani

SANDUNOVSKİYE BANİ

Genel giriş: 500-700 ruble arasında. Özel odalar: 1200 duble ve saat: 10.00-22.00 arasında açıktır. Burası: şehrin en eski ve en lüks banyosu yani hamamı.

Evet, buradan da çıktıktan sonra, aynı yoldan, geldiğimiz istikamete geri dönüp, ilerliyoruz. Sırası ise: Chistoprudyny bulvarı, Sretensky bulvarı, Rozhdestvensky bulvarı ve Petrovsky bulvarı.

Petrovsky Bulvarına giriyorsunuz ve bulvarın sonunda bir manastır var.

Rusya Moskova Kremlin Çevresi Vissoka-Petrovsky Manastırı

VİSSOKA-PETROVSKİY MANASTIRI

Burası: saat: 10.00-17.00 arasında açıktır. Mütevazi girişin arkasında, altı adet rengarenk kilisenin yükseldiği, saray-bahçe karışımı bir kompleks var.

Buranın hemen karşısında: bir bahçe var.

Rusya Moskova Kremlin Çevresi Hermataj Bahçesi

HERMİTAGE BAHÇESİ

Burada biraz dinlenebilirsiniz. Burası: daha çok bitişiğinde, biraz sonra anlatacağım tiyatroları ve kültürel konumu ile tanınıyor. Düzenli etkinlikler, opera, bale ve konserler düzenleniyor. Şu anda, bahçede: Novaya Opera, Hermitage ve Sphera tiyatroları bulunuyor. Uluslar arası caz festivalide, her yıl burada yapılıyor.

Yolumuza devam ediyoruz, yoğun bir meydana ulaşıyoruz. Burası: Puşkin anıtının da bulunduğu, güzel bir meydan. Burayı daha önce gezdiniz. (Bulvar çevre yolu güzergahında anlatıldı)

Rusya Moskova Kremlin Çevresi Hermitaj Bahçesi

Bu meydanı takiben ilerlediğinizde: Tverskoy Bulvarına giriyorsunuz. Moskova’ya yolu düşenlerin mutlaka adımları ile gezdikleri uzun bir bulvar. Üzerindeki binaların neredeyse tamamı tarihi, yerli ya da yabancı tüm gözlere görsel bir şölen var bu bulvardı.

Cadde boyunca dizili kafeler, çay evleri, restoranlar, birahaneler, gece kulüpleri, barlar, alışveriş düşkünlerine çeşit çeşit mağazalar. Geçmişi 12. yüzyıla kadar gitse de, şimdilerde, binalarda ikamet eden zengin Rus ve yabancıların “lüks” yaşamlarıyla, birkaç metro durağı ötesindeki zorunlu “gerçek” hayatların arasında büyük fark var.

Bir Moskova şehir hikayesine göre;

Dünyanın en pahalı fiyatlarına sahip marka dükkanların bulunduğu bu bulvar, ayın tek sayılı günlerinde, kara bir kediyi de ağırlıyor. Ayda 2 gece d olaşmaya çıkan bu kara kedi, bulvarın tek sayılı binalarının dizili olduğu tarafta, bir binanın duvarından çıkıp, başka bir binanın duvarında kayboluyor.

Rusya’nın belki de tek korkulmayan, aksine şans getirdiğine inanılan hayaleti, bu kara kedi, iriliğiyle dikkati çeken tanıdık bir kedi aslında. Mikhail Burgakov’un öyküleriyle, hayal gücünü zorlayan bu kedi: Şeytan Woland’ın yardımcısı olarak yeryüzüne inan, insan gibi yürüyen, konuşan, sigara içen, votka, silah ve satranç düşkünü bir kara kedi, ismi: Begemot.

Bu bulvar üzerinde: görmenizi önereceğim yerler: Cafe Pushkin, Gorsky Moscow Art Tiyatrosu, Pushkin Drama Tiyatrosu. Tiyatroları pas geçebilirsiniz ama Cafe Pushkin’e zaman ayırmalısınız.

Rusya Moskova Kremlin Çevresi Cafe Puşkin

CAFE PUSHKİN

Rivayete göre: Fransız şarkıcı Gilbert Becaud’nun bir şarkısından esinlenen “yeni zengin” bir Rus işadamı açmış burayı. 19.yüzyıldan kalma bir evin, yalnızca dış yüzünü muhafaza ederek, içini o dönemin modasına göre baştan aşağı dekore etmiş. Yiyeceğiniz yemekler de az dekor kadar etkileyici oluyor. 7 gün 24 saat açık. Dolayısıyla, gece, müşterileri de kulüpten çıkan ve dans etmekten yorulmuş gençlerden oluşuyor.

Rusya Moskova Kremlin Çevresi Gorsky Moskow Art Tiyatrosu

GORSKY MOSCOW ART TİYATROSU

Nemirovic Danchenko ve Konstantin Stanislavski’nin 1898 yılında beraber kurduğu bir Rus tiyatrosu. Naturalist tiyatro anlayışının en başarılı temsilcisi. Amatör oyuncu ve yazar olan Stanislavski’nin yönetmen, yazar Danchenko’nun ise dramaturg olarak görev yaptığı bu tiyatroda: en çok “Cehov” oyunları sergilense de, Puskin, Tolstoy, Shakespeare ve Gorki’nin oyunları da sahnelenmiştir.

Detaylı reji çalışmaları, oyuncuları yıldızlaştırmak yerine, amatör oyuncuları gerçeğe en yakın bir biçimde oynatma anlayışı, ilk kez Moskova Sanat Tiyatrosu sahnesinde ortaya çıkmıştır. Cehov’u Cehov yapan rus tiyatro burasıdır. Önceleri hiç ilgil görmeyen Antony Cehov’un oyunları, bu tiyatroda oynandıktan sonra ün kazanmıştır. Asıl olarak, tiyatro, Maksim Gorki’ye atfedilmiştir.

Aynı bulvar üzerine devam ettiğinizde: Moskova’nın en güzel meydanlarından birine ulaşacaksınız. Moskova’da elektronik çarşısı denilince ilk akla gelen isim: Garbuşka. Nikitsky bulvarı üzerinde. Radyoların hit listelerinden oluşan müzik cd’leri, İngilizce hatta ve hatta Türkçe altyazılı DVD’ler, eski 45’liklerin cd versiyonları, ne ararsanız, bu üç katlı dipsiz kuyuda bulabilirsiniz.

Ancak kaçak cd ve dvd’lerle ilgilenmiyor ve özel koleksiyon yapıyorsanız ya da aradığınız çok özel bir albüm varsa, Moskova’da gidebileceğiniz birkaç adres daha var. Tverskaya üzerindeki “Transylvania” bunlardan biri. Burada dilediğiniz şarkıcının cd setine hatta orijinal konser ve müzik videolarına ulaşabilirsiniz. Evet, biz gezimize devam ediyoruz.

 

NİKİTSKY MEYDANI

Köşesinde: Rotunda çeşmesi var. Mutlaka görün.

Buradan: Nikitskaya Ul. sokağına girin ve buradaki müzeyi görün.

Rusya Moskova Kremlin Çevresi Muzey-Kvatra Gorkava

MUZEY-KVARTRA GORKAVA (GORKİ’NİN EVİ) DOM MUZEİ GORKOGO

Maksim Gorki: 1868 yılında doğdu. 11 yaşından sonra geçimini aç ve evsiz olarak, çok zor koşullar altında çeşitli işlerde çalışarak sağladı.

Okumayı: Volga’daki bir gemi aşçısından öğrendi. Halkın çok zorlu ve yoksul yaşamına yakından tanık oldu. Kazan’da devrimci anlayışta insanlar bularak, kentte ilk devrimci çevreyi kurdu. 1891 yılında tüm Rusya’yı kapsayan bir geziye çıktı. 1892 yılında, ilk hikayesini yayınladı.

1900’de “aylak” yaşama son verdi ve romantik biçimden dönerek ilk gerçekçi romanlarını yazmaya başladı. 1905 Devrimine etkin katılımı nedeniyle, 1906’da tutuklandı, bunun üzerine 1913 yılına kadar, Amerika ve Avrupa’da kaldı. Daha sonra Rus siyasi sürgünlerin yatağı olan Capri’deki evine çekildi. Ana romanını burada yazdı. 1913 yılında, Rusya’ya geri döndü. 1917 Devriminden sonra, Rus edebiyatını yaşatmaya yönelik çalışmalara girişti.

Geçen süreç sonunda:

1932 yılında, Gorki yine İtalya’dan Rusya’ya geri döner. Kendisine “Lenin Nişanı” verilir ve eskiden milyoner Ryabuşinskiy’e ait olan ve günümüzde “Gorki Müzesi” olan, Moskova’daki bu malikaneye yerleşir. Art Nouveau tarzında yapılmış olan bu yapı: çiçekli ön cephesi mizah ve lüks unsurları taşıyan yapısı ile sıra dışıdır. Ücretsiz olarak gezilebiliyor.

Evet, gezimize devam ediyoruz. Nikitsky Bulvarından aşağı doğru iniyoruz. Yol üzerinde göreceğimiz yapılar şunlar: Feodor Studit kilisesi, Modern Sanatlar Müzesi, Gogol Anı evi ve Gogol Anıtı.

Rusya Moskova Kremlin Çevresi Modern Sanatlar Müzesi

MODERN SANATLAR MÜZESİ

Aralık 1999 tarihinde, 18’nci yüzyılın önemli anıtlarından birisi, ünlü Rus mimar Matvei Kazakov tarafından yapılan Gubin Malikhanesinde açılan Modern Sanatlar Müzesi; ilk olarak, Sanat Akademisi Müdürü Zurab Tsereteli özel koleksiyonu üzerine kurulmuştur.

Müzede, birçok ünlü yabancı sanatçının eserleri sergilenmektedir. Özellikle: Armand tarafından yapılan heykeller, ünlü İtalyan mimar Arnaldo Pomodoro’nun “güneş diski” görülmeye değerdir.

Yabancı deneysel formların içinde, özellikle Japon konseptualist Yukinory Yanagi’nin eseri “bağımsız devletler topluluğu karınca çiftliği” ile günümüzün birçok sanat akımına ve teknolojisine özgü eserler yer almaktadır.

Avrupa ve Amerikan sanatının ünlü sanatçıları: Pablo Picasso, Fernand Leger, Salvador Dali, Joan Miro ve Rufino Tamayo’nun eserleri de burada sunuluyor.

Rus Avan-garde sanatının koleksiyonuna,

Özel bir önem verilmiş. Müze, 20’nci yüzyıldaki dünya çapında ünlü birçok sanatçının eserlerini sergilemektedir. Müze: Kazimir Malevich, Alexandre Exter, Natalia Gonchorova, Robert Falk, Ivan Pouni, Vladimir Baranov-Rossine ve David Burlyuk gibi ünlü ressamların 30 eserine ev sahipliği yapmaktadır.

Müzeyi ziyaret edenler:ayrıca, Kandinsky’nin arkadaşı Vladimir İzdebsky’nin 2 kompozisyonu da görüyorlar. İzdebsky: 1917 yılındaki devrinden sonra “Paris anıları” serisi ile tanınmıştır. Bunun dışında, ünlü Gürcü artist Niko Prismoni’nin özgün koleksiyonu da müzede bulunuyor.

Müze: 1950-1970 yılları arasındaki non-konformist sanata adanmış bir sergi de içeriyor. Bu akımın yaratıcılığı Sovyet ideolojisine ters düşmektedir. Bunların içinde: V. Nemukhin, E. Steinberg. V.Komar, A.Melemid, O. Rabin, A.Zverev, D. Krasnopevtsev ve diğer bir çok sanatçı sayılabilir.

Aynı zamanda günümüz sanatçılarından: Boris Orlov, Dmitry Progov, Francisco İnfante, Oleg Kulik, A. Brodski, Aidan Salakhov, Lena Hades, Valery Koshlyakov ve Serguei Shutov’un eserleri de görülebilir. Bu sanatçılar, daha çok “aktuel” sanat olarak adlandırılan bir tarz üzerine çalışmışlardır.

Rusya Moskova Kremlin Çevresi Golgol Anı Evi

GOGOL ANI EVİ-GOGOL HEYKELİ

19’ncu yüzyılın en önemli ve en gizemli yazarı: Nikolay Gogol’un heykeli, heykeltıraş Nikolay Andriyev tarafından yapılmıştır. 1909 yılında, yazarın 100. doğum yılı nedeniyle dikilen bu heykel, yaşamı kadar, yani 42 yıl boyunca burada kalır. Ancak, daha sonradan, Stalin bu heykelin çok filozofik, dramatik ve komünist ideolojilerine göre çok entelektüel kaldığını düşünmesi nedeniyle, bulunduğu yerden kaldırılıp, Donskiy Manastırına taşıtılır.

Onun yerine de, optimistlik, aydınlık, askeri bir geçit törenini yöneten generali andıran, bir başka Gogol heykeli dikilir. Stalin’in ölümünden sonra, eski Gogol heykeli sürgünden döner, ancak yetkililer onu eski yerine koymazlar.

Anıt böylece, Nikitsky Bulvar’da, Gogol’un son dört yılını geçirdiği 7 numaralı binanın önünde, yaşlı ağaçların arasındaki yerini alır. Gizemli ve neredeyse canlı gibi görünen heykelde, Gogol bir koltukta oturuyor ve gözünde bir onaylamama ifadesi, yüzünde anlaşılmaz bir gülümsemeyle ziyaretçilerine tepeden bakıyor.

Nikitsky Bulvarı, kalabalık “Novy Arbat Bulvarı” ile bitiyor. Burada bir yapı var. İlginizi çekebilir. Dom Drujbi isimli Dostluk Evi.

Evet, buradan: Gogolevsky Bulvarını takip ederek, Moskova nehrine doğru inmeye devam ediyorsunuz. Yol üzerinde göreceğiniz yapılar: Savunma Bakanlığı, Boris&Gleb Şapeli ve Apostle Philip Kilisesi.

Turun sonu, ırmak kenarındaki bir katedral ile sonlanıyor. Bu katedrali de daha önce görmüştünüz. (Bulvar Çevre yolu gezi güzergahında)

Evet, bu tur gezimizde, ırmak kenarında bitiyor.

Moskova Bulvar gezisi

Rusya Moskova Kızıl Meydan

Moskova Kremlin