Kosova Prizren

Kosova Prizren

Şehir: UNESCO Dünya Mirası Listesine adaydır.

Buraya vizesiz gitmek mümkündür.

Kosova ülkesinde başkent Priştine’den sonra ikinci büyük şehirdir. Buraya ulaşmak için Priştine hava alanı kullanılabilir, aradaki mesafe yaklaşık 1 saattir. Hava alanı ile Prizen şehri arasındaki uzaklık 80 km. dir.

Şehir Üsküp şehrinin 55 km kuzeybatısında ve açık denizle irtibatı sağlayan İskenderiye (Shkoder) şehrinin 125 km doğusundadır.

Ülkede kullanılan para birimi “Euro” dur, ancak özellikle belirtmek isterim ki, her türlü alışverişte mutlaka pazarlık yapın, örneğin taksi kullanırsanız 30 dakikalık bir yolculuk için en fazla 20 Euro vermeniz yeterlidir.

Şehir oldukça hareketlidir. Köprüleri ve tarihi dokusuyla, ünlü Şar dağlarının eteğinde, hem Arnavutluk a, hem de Makedonya ya sınırı olan bu güzel şehir ve çevresi Priştine ye göre daha fazla yeşile, nehirlere ve dağlara sahiptir.

Kosova Prizren

Şehrin tam ortasından “Akdere” (Bistriça Nehri) geçiyor.

Osmanlı döneminde burası Rumeli Beylerbeyliğinin merkeziymiş. Çünkü Adriyatik denizi kıyılarına ve Balkan yarımadasına giden yollar bu kasaba üzerinden geçiyormuş, dolayısıyla ticari açıdan çok hareketli ve canlı bir yermiş.

Aynı zamanda Balkanlar da Müslümanlığın yapılmasında büyük payı olan ünlü Türkmen devrîsi Sarı Saltuk a atfedilen türbeler de burada bulunuyor. Ona duyulan saygının ve sevginin bir nişanesi olarak, birçok bölgede ona atfedilen mezarlar bulunuyor.  

Şehirde nüfusun büyük çoğunluğu Arnavut tur. Ayrıca Boşnak ve Türkler de yaşıyor. Sırp ve Hırvatların çoğu ise savaş sonrasında şehri terk etmişlerdir. Sokaktaki her kez Türkçe biliyor.

Kosova Prizren

Kültürel açıdan şehrin en önemli değerlerinden biri tarihi Lumbardhi Sineması. Lumbardhi, Prizzen den geçen nehrin Arnavutça ismi. Boşnakçası Bistrica ve Türkçesi ise Akdere. Burada her şeyin üç ismi var.

Şehrin tarihi geçmişine baktığımızda, 3’ncü Osmanlı Padişahı Sultan I. Murat’ın burada şehit düştüğü görülür. 1389 yılında, Osmanlı ve Balkan ülkeleri arasında yapılan 1’nci Kosova savaşında, her iki ordunun komutanları savaş meydanında ölürler.

Sırp prensi Lazar, savaş sırasında, Osmanlı Padişahı I. Murat ise, savaş sonunda savaş meydanını gezerken yaralı bir Sırp prensi tarafından öldürülür. Padişah I. Murat’ın iç organları, Kosova ovasındaki türbede gömülüdür.

Yıllar sonra, Yugoslav hükümeti türbenin hemen karşısında bulunan ve Sırp Prensi Lazar’ın öldüğü yer olarak kabul edilen Gazimestan’da yüksek ve ihtişamlı bir anıt yaptırdı. Her yıl bu anıtta toplanan Sırplar, Kosova savaşını anıyorlar.

1989 yılında, Sırp milliyetçisi Slobadan Miloseviç, ülkenin her yanından toplanan 1 milyon Sırp ile bu meydanda büyük bir gösteri yapmıştır. Hatta bu konuşmanın Yuğoslavya ülkesinin dağılmasının başlangıcı kabul edilir.

Giriş için son bir not, Kosova Türk Tabur Görev Kuvvet Komutanlığı burada konuşlanmıştır.

Ne satın alınır

Şadırvan meydanından bölgenin ve insanın kültürünü yansıtan el işlemeli çantalar ve beyaz renkli geleneksel Arnavut şapkalarından satın alabilirsiniz.

Ne yenir

Burada: özellikle pleskavica, fliya yani fulya böreği ve Boşnak böreği yemenizi öneririm. Özellikle Boşnak böreğini mutlaka tatmalısınız. Bistriça nehri kıyısında, 1967 yılından beri hizmet veren “Te Syla Alhambra” da, mutlaka pleskavica yani kaşarlı köfte yemelisiniz.

Prince Coffee Shop denen kafede ise trileçe deneyin. Şehirde salata istediğinizde, salatalar: doğranmış domates, biber ve salatalığın üzerine peynir rendelenmiş olarak getiriyorlar.

Son bir öneri, Sinan Paşa camisine giderken “Beska” restoran bulunuyor, burada fiyatlar çok ucuz ve yemekler doyurucu ve caziptir.

Kosova Prizren

GEZİLECEK YERLER

Kosova Prizren Kalesi

Prizren Kalesi

Bizans döneminde yapılmıştır. Osmanlı döneminde de kullanılmıştır. 600 metre yüksekliktedir. Tarihi kalenin içinde: cezaevi, ahır ve tarihi dönemlerde askerlerin kaleyi korumak ve zaman geçirmeleri için yapılmış odalar bulunuyor.

Kalede 1969 yılında başlatılan arkeolojik kazı çalışmaları sonucunda, Ortaçağ sonrası döneme ve Osmanlı dönemine ait eserler ortaya çıkarılmıştır. Yüzyıllardır çeşitli hükümdarlıklara ev sahipliği yapan kalenin restorasyon çalışmaları sürekli devam ettirilmektedir. Son olarak 2008 yılında restorasyon yapılmıştır.

Kaleye yürüyerek çıkılıyor, oldukça dik bir yokuş olmasına rağmen, inanın zahmete değer, mutlaka çıkın, çünkü şehrin harika manzarasını izlemek için en iyi yer olarak kabul edilmektedir. Kaleye doğru yürürken, şehrin Kosova savaşında uğradığı ağır yıkımları görebilirsiniz. Yanmış ya da yıkılmış binalar görülüyor. Kalenin burcu üzerinde Osmanlıdan kalma bir top sergileniyor.

Sinema

1952 yılında tarihi taş köprünün hemen yanında açıldı. Lumbardhi kapalı ve açık hava sineması 2014 yılında ise sivil toplum inisiyatifi ile yıkılmaktan kurtarıldı, korundu ve yenilendi. Tarihi sinema her yıl birçok büyük etkinliğe ev sahipliği yapıyor. Bunların başında ise: Dokufest ve bu yıl 30’ncu düzenlenen Prizren Zambağı Müzik Festivali geliyor.

Kosova Prizren Sinan Paşa Camisi

Sinan Paşa Camisi

1615 yılında yaptırılmıştır. Osmanlı döneminde, Arnavut olan Vezir Kaptan-ı Derya Sinan Paşa tarafından kale altında kalan bölgeye yaptırılmıştır. Süslemeleri ve kullanılan malzemeler dikkat çekmektedir. Caminin minaresi 43 metre yüksekliktedir ve Balkanların en uzun minaresi olarak bilinir.

2’nci dünya savaşı yıllarında kapalı kalmış, depo olarak kullanılmış, daha sonra, 1952 yılında restore edilerek yeniden ibadete açılmıştır. Cami uzunca bir süre TİKA tarafından restore edilmiş, avlusunda bir kafe bulunuyor. Ayrıca, bu cami, Kosova genelinde Türkçe vaaz verilen tek cami olarak da önem taşıyor.

Kırık Cami

1455 yılında Osmanlı Devletinin Prizren şehrini ele geçirmesinden sonra Fatih Sultan Mehmet’in komutanı tarafından inşa edilmiştir ve aynı zamanda Namazgah olarak da bilinir. Burası Fatih Sultan Mehmet’in namaz kıldığı yer olarak biliniyor.

Daha önce yıkılmış halde iken Ankara Büyükşehir Belediyesi sponsorluğunda, Kosova Türk Tabur Görev Kuvvet Komutanlığı tarafından onarılmıştır.

Emin Paşa Camisi

Sancak Beyi Emin Paşa tarafından, 1831 yılında merkeze yaptırılmıştır. Osmanlı döneminden günümüze kalan en güzel eserlerden birisidir. Caminin 200 yıllık eski Sofu Sinan Camisinden esinlenilerek yapıldığı görülmektedir.

Emin Paşa’nın mezarı da caminin haziresindedir.

Kosova Prizren Gazi Mehmet Paşa Camisi ve Hamamı

Gazi Mehmet Paşa Camisi ve Hamamı

Halk arasında “Bayrak Camisi” diye de bilinir. İşkodra Sancak Beyi Dulkadiroğulları Beyliğinden Gazi Mehmet Paşa tarafından 1563-1574 yılları arasında yaptırılmıştır. Bu yapılar: bir kubbeli cami, bir medrese, bir kütüphane, bir mektep, kendisi için bir türbe ve büyük bir çifte hamamdır.

Bu yapıların birçoğu günümüzde hala ayaktadır. Medrese 1947 yılına kadar faaliyetini sürdürmüştür. Kütüphane: tıp, matematik, din ve tarih üzerine pek çok yazma barındırır.

Hamam, Balkanların en büyük hamamı olarak bilinmektedir. 1954 yılında kültürel miras olarak ilan edilerek koruma altına alınmıştır. Günümüzde, hamam yapısı çeşitli fotoğraf sergileri ve konserler için kullanılmaktadır.

Prizren Ligi

Bu binada: 1878 yılında 300 Arnavut delegenin katılımıyla “Arnavut Birliği Genel Kurulu” burada toplanmış ve Arnavut toprakları tamamen kurtuluncaya kadar mücadeleye devam kararı alınmıştır. Bu kararların orijinal nüshaları, hala burada korunmaktadır. Bina, Balkanlarda 5 ayrı ülkede yaşayan Arnavutlar için ortak bir merkez olarak kabul edilmektedir.

Kosova Prizren Taş Köprü

Taş Köprü

Şehrin ortasından geçen Bistriça nehri üzerinde, Sinan Paşa camisinin karşısında bulunan köprü, üç gözlü olarak kesme taştan yapılmıştır. Kim tarafından yaptırıldığı bilinmemektedir. Muhtemelen 15’nci yüzyıl sonunda yapıldığı tahmin edilmektedir.

1979 yılında sel felaketi nedeniyle yıkılan köprü, 1982 yılında şehir için önemi büyük olduğundan aslına uygun olarak yeniden inşa edilmiştir. Bursa Büyükşehir Belediyesi tarafından köprünün ışıklandırılması yapılmıştır.

Kosova Prizren Şadırvan

Şadırvan

Şehrin en önemli meydanı olan “Şadırvan meydanı” nda bulunan çeşme: restoranlar, kafe ve hediyelik eşya dükkanlarının yanındadır. Burası şehrin en hareketli yeridir.

Kosova Prizren Şadırvan

Şadırvan çeşmesi, dini hoşgörüyü temsil etmesi açısından önem taşımaktadır. Şadırvan meydanı 2013 yılında UNESCO tarafından restore edilmiştir. Şadırvan da su içmeyi unutmayın, söylenenlere göre, Şadırvan’da su için bu şehre bir daha gelirmiş.

Kosova Prizren Katedral

Katedral

Şehir merkezindeki katedral, Arnavut kökenli Azize Rahibe Teresa’nın adını taşıyor. Katedral, Rahibe Teresa’nın doğumunun yüzüncü yıldönümü olan 26 Ağustos 2010 tarihinde ibadete açıldı.

ŞEHİR YAKINLARINDA GEZİLECEK YERLER

Kosova Prizren Sultan I Murat Türbesi

Sultan I. Murat Türbesi

Priştine-Mitroviça kara yolu üzerinde şehir merkezine 6 km uzaklıktadır. 1389 yılında yapılan I. Kosova savaşında şehit olan Sultan I. Murat’ın türbesinde iç organları gömülüdür. Türbenin bakımını, yüzyıllardır Buharalı bir aile yapıyor.

Mamuşa Kasabası

Anadolu Tokat civarından getirilen Türk ahalisi, bu kasabaya yerleştirilmiştir. Sultan II Mahmut’un isminden hareketle buraya Mahmut Şah ismi verişmiş ve zamanla Mamuşa’ya dönüşmüştür. Buraya yolunuz düşerse, eski tarihli minare ve üzerine asılmış not dikkatinizi çekecektir.

Kosova Gjakova

Kosova Gjakova

Kosova Gjakova

Kosova ülkesinin batısında bir şehirdir.

Adriyatik denizinden yaklaşık 100 km uzaktadır.

Tiran şehrine, 208 km, Üsküp şehrine 145 km, Priştine şehrine 80 km (yolculuk yaklaşık 90 dakika sürüyor), Belgrad şehrine 435 km ve Podrorica şehrine 262 km uzaklıktadır.

Şehir, Osmanlı döneminde, İstanbul’a kadar giden ticaret yolu üzerinde, bir ticaret merkezi olarak bulundu. Yani, bir zamanlar Balkanlar’daki en gelişmiş ticaret merkezlerinden birisiydi.

Günümüzde şehirde yaklaşık 100 bin kişi yaşamaktadır.

Alış-Veriş

Kapalı çarşı dahil olmak üzere, şehrin çeşitli yerlerinden metal el sanatları ürünleri, mutfak eşyaları ve gravürler satın alabilirsiniz. Ayrıca, beyaz geleneksel Arnavut şapkası Plis’de 5 Eurodan başlayan fiyatlarla satılmaktadır. Ayrıca yine yerel kıyafetleri satın alabilirsiniz. Burada dikkatinizi çekmek istediğim nokta, yabancı olduğunuzu anlayınca yüksek rakamlar istiyorlar, mutlaka pazarlık yapın.

Kosova Gjakova

GEZİLECEK YERLER

Şehir merkezinde, Hadum camisi ve Aziz Paul kilisesi, tarihi şehir merkezini karakterize eder.

Ayrıca, yeni şehirdeki “Eski Çarşı”, Kosova ülkesindeki en eski çarşıdır.

Ünlü gezgin Evliya Çelebi, burası hakkında yazdığı notlarda: burada çatıları ve bahçeleri  olan, taştan yapılmış 2000 ev ve 300 dükkan bulunduğunu ve şehrin ismini Jakovicse olduğunu yazar.

Birinci Balkan Savaşı döneminde, şehir Sırp ve Karadağ orduları tarafından işgal edildi. 1912 yılında Avusturya-Macaristan kaynaklarına dayanarak New York Times dergisinde yapılan bir haberde: şehirde yolun her iki tarafından darağacında asılan insanların olduğu ve Gjakova’ya giden yolun “darağacından bir sokak” gibi olduğunu yazar.

Yine o dönemlerde, Karadağ askeri polisi, şehirde Ortodoks olmayan Hristiyan nüfusa karşı aşırı şiddet işleyen Kraliyet Jandarma Karakolunu kurdu.

Yakın geçmişti, 1999 yılında Kosova savaşı yapıldı. Şehir, bu savaştan büyük ölçüde etkilendi, büyük çapta insan kayıpları ve fiziki yıkıntılar oldu. Arnavutluk sınırından saldırı ihtimali nedeniyle, Kosova Kurtuluş Ordusu, şehir içinde ve yakınlarında iki kışla kurdu.

Kosova Gjakova Eski Çarşı

Eski Çarşı

Şehir merkezinde bulunan İslam Begü köprüsünden sadece beş dakika uzaklıktadır. 1594 yılında Mimar Sinan tarafından inşa edilmiştir. 1900 yılında çarşı, yaklaşık 1000 işletmeyi barındırıyordu.

1999 yılındaki savaşta yakıldı ve tahrip edildi ancak savaştan sonra yeniden inşa edildi. Günümüzdeki çarşı yaklaşık 35 bin metre karelik alanı kaplıyor. Çarşı merkezindeki ana yolun uzunluğu 1 km dir ve çevresinde 500 dükkan bulunmaktadır. Her türlü ticaretin yapıldığı bu dükkanlarda: özellikle metal işlemecileri, deri işlemecileri, tekstil işlemecileri, halıcılar bulunmaktadır.

Kosova Gjakova Eski Çarşı

18’nci yüzyılda, burada ünlü bir silah ustası “Tush” bulunuyormuş ve lüks silahlar üretiyormuş. Ayrıca yine çarşı içinde: bir aktif cami, birkaç türbe ve bir saat kulesi bulunmaktadır. Burayı ziyaret ederseniz, özellikle çok sayıda kafe olduğunu göreceksiniz, bunlara mutlaka uğrayıp kahve içmelisiniz.

Kosova Gjakova Hamud Camii

Hadum Camii

Camiye ismini veren ve yaptıran kişinin ilginç bir hikayesi vardır. Bir çoban, Guske köyünde koyun ve keçilerine bakıyordu. Osmanlı askerleri, iyi ve akıllı bir adam olarak düşündükleri bu çobana ziyarete gittiler ve onunla konuştular. Çoban, onları bir gece misafir etti ve sahip olduğu her şeyi onlarla paylaştı.

Adının “Hadun” olduğunu söyledi. Ayrıca, yine bu akıllı çoban eğitilmek istediğini söyledi. Bunun üzerine, Hadun, İstanbul’a gönderildi ve orada “vaiz” okulunu bitirdi. Ardından geri döndü ve buralarda kendi camisini yaptırmak istediğini söyledi.

Türk yönetimi ona tekrar yardım etti ve Guske köyünden uzak olmayan ve cami yapımına uygun bir yer aradılar. Bir tepeye yakın düz bir alan gördüler ve toprak sahiplerinden burayı almak istediler. Toprak sahipleri Jak ve kardeşi Vule, araziyi satmak istemediler.

Türk askerler, bunların fikrini değiştirmeyi başaramadı ve onlara, sadece bir öküz derisi kadar toprağa ihtiyaçları olduğunu söylediler ve kardeşler, bunu kabul etti. Bir öküz derisini aldılar ve büyük uzun saçlarını kestiler ve bir çuvalın içine koydular, tarlaya gittiler, saçlarını çıkardılar ve onları yere koymaya başladılar.

Kardeşler, Türk askerlerinin kendilerine yalan söylediğini gördü, ancak itiraz edecek şanslarının olmadığını biliyorlardı. Sadece yerin adının Jakove (kardeşlerin Jake ve Vule adlarının birleşeni) olmasını istediler. Türk askerleri daha sonra Gjakove olarak değiştirilen bu ismi kabul ettiler.

Evet, Hadum camii, mimari bir yapı olarak Kosovalı tarzdaki camilerin klasik formuna benzer. Dik açılı dikdörtgen bir kaideye ve güney batı duvarından çıkan, dik açılı bir minareye sahiptir.

Caminin çevresinde Osmanlıca yazılı mezar taşları bulunuyor. Bu mezarda: geçmişte şehirdeki popüler ailelerin üyeleri gömülüyormuş. Cami kompleksi içinde, 1999 yılında Sırp kuvvetleri tarafından yakılan ve 2000 yılında tamamen yıkılan bir hamam ve kütüphane varmış.

Shej Emin Tekke

Çarşı içinde ana Pazar olarak bilinen bölgededir. 17’nci yüzyılda inşa edilmiştir. Saadi tarikatına aittir ve kurucusu Şeyh Emin’dir. Mesleği, Osmanlı imparatorluğu merkezinde eğitim görmüş bir “Kadı” dır.

Tekkenin bir özelliği, bina boyunca geleneksel bina yönteminin uygulanmasıdır. Temel ve zemin kat, oyulmuş taştan yapılmıştır. Çatı uzatılmış, saçaklı ahşap bir yapıdır. Duvarlarda ve tavanda süslemeler vardır. İç ve dış kısımları oyma işleri bakımından zengindir. İkinci kattaki misafir odası açıktır.

Bektashi Tekke

Şehirdeki Bektaşi Tekkesi, 1790 yılında kuruldu. Kosova ülkesinin İslam tasavvuf düzeni merkezidir. Bektaşi Tekkesi, daha önce Türkiye’de iken, Atatürk’ün tekke ve zaviyeleri kapatmasıyla Bektaşi Tekkesi, Arnavutluk başkenti Tiran’a taşınmış, ancak Arnavutluk Lideri Enver Hoca’nın ülkede dini yasaklamasıyla, Bektaşi Tekkesi, buraya yani Gjakova şehrine taşınmıştır.

Son Kosova savaşı sırasında yıkılmış, sonra yeniden inşa edilmiştir. Bu yıkımda, özellikle binanın kütüphanesi, binlerce kitap ve el yazması eserin yok olması tam bir trajedi olarak kayıtlara geçmiştir. Kosova’da Bektaşiliğin lideri Mumin Lamas’dır. Bunun el yazması eserleri de savaş sırasında yakıldı, yok edildi.

Günümüzde görülen geleneksel yeşil ve beyaz renklerle boyanmış bu modern tekke, orjinalinin temelleri üzerine, 2007 yılında inşa edilmiştir. Balkanlarda, Bektaşilik merkezi olarak tanınmaktadır.

Kosova Gjakova Saat Kulesi

Gjatova Saat Kulesi

Kapalı çarşının tarihi merkezindedir. 1597 yılında inşa edilmiştir. Bina, balkan savaşları sırasında, 1912 yılında yıkıldı. Çan kulesi çıkarıldı ve Karadağ’a taşındı. Ardından, eski saat kulesinin temellerine yakın yeni bir saat kulesi inşa edildi.

Kule 4,10 metre uzunluğunda ve 30 metre yüksekliğindedir. Esas olarak taştan yapılmıştır. Gözlem alanına kadar olan duvarlar taş ve tuğladır. Gözlem alanının yukarısındaki kule, ahşaptır. Çatı kurşunla kaplıdır. Bu yeniden yapılandırılmış kulenin batı cephesinde, orijinal kuleden kalan bazı yazılı taşlar görülür.

Kosova Gjakova Aziz Paul ve Aziz Peter Kiliseleri

 

Aziz Paul ve Aziz Peter Kilisesi

Şehrin farklı noktalarından görülebilen ve yürüyerek 25-30 dakikada ulaşılan en yüksek anıtlarındandır. Bu Katolik kilisesi 1931 yılında inşa edilmiştir. Kilisenin 2 tane çan kulesi bulunuyor.

Terezin Köprüsü

Köprünün zengin bir terzi tarafından yaptırıldığı ve bu yüzden bu ismi aldığı söyleniyor. Şehrin güneydoğu kesiminde, Prizren yolu üzerindedir. 190 metre uzunluğunda, 11 kemerli bu köprü 18’nci yüzyılda yapılmıştır. Köprü şehir merkezine 15-20 dakika uzaklıktadır ve taksi ile kolayca ulaşabilirsiniz.

Tabak Köprüsü

1771 yılında inşa edilmiştir. Erenik nehri üzerindedir ve Gjakova ile Shkodra arasındaki yolda uzanır.

Rexhep Haxhi İsmail’in Evi

Günümüzde Gjakova Müzesi olarak kullanılıyor. Merkeze yürüyerek 10 dakika uzaklıktadır.

Çabrati Tepesi

Şehrin tepesi olarak da bilinir. Şehir merkezine yürüyerek 30 dakika uzaklıktadır. Burada çeşitli restoranlar, gece kulüpleri vardır ve günün her saatinde hareketlidir. Ancak özellikle geceleri, buradan şehrin manzarası muhteşem görünür.

Kosova Prizren