Hollanda Alkmaar

Hollanda Alkmaar

Hollanda Alkmaar: Şehir: Kuzey Denizinden 10 km. uzakta, Kuzey Hollanda kanalı üzerinde kurulmuştur. Şehrin isminin kelime anlamı “baştan sona bataklık” veya “baştan sona deniz” anlamına gelir.

Hollanda Alkmaar

Alkmaar tarihindeki en önemli tarih “8 Ekim 1573” tarihidir. Bu tarihte: 80 yıllık savaş sonucunda, Alkmaardes, İspanyol ordusunu yenmiştir.

Alkmaar zaferi, her yıl 8 Ekim günü “Alkmaar Ontzet” sırasında kutlanmaktadır.

1254 yılında Alkmaar, şehir haklarını Hollanda Kontu II Wilhelm’den almıştır. O andan itibaren, Alkmaar nüfusu zenginleşir.

Şehir merkezinde karşılaşılan güzel tarihi cephelerin çoğu, Alkmaar’ın zengin bir ticaret yeri olduğu zamanlardan kalma yapılardır.

Hollanda Alkmaar

Kuzey Hollanda’da bulunan bu şehir: peyniriyle ünlüdür. Bu şehri ziyaret edecekseniz, mutlaka Cuma günü buraya gidin, çünkü peynir pazarını görmeniz gerekir. Ancak: şehirde bunun dışında, pek çok anıt, büyük alışveriş merkezi, çok sayıda kafeler, barlar ve tüm fiyat aralıklarına hitap eden restoranlar bulunuyor.

ULAŞIM

Hollanda Alkmaar şehri, Amsterdam şehrinin 100 km. kuzeyindedir ve trenle 40 dakikada ulaşılmaktadır. Bu ulaşım için, gidiş-dönüş tren ücreti 14 eurodur.

Almaar şehri ile Rotterdam şehri arasındaki uzaklık 81 km, Utrech şehrine 65 km, Lahey şehrine 70 km uzaklıktadır.

KAESKOPPENSTDA FESTİVALİ

1573 yılında Aklkmaar’a bir göz atmak isterseniz: Haziran ayında Alkmaar’ın Eski kent bölgesinde düzenlenen tarihi Kaeskoppenstad Festivalini ziyaret etmelisiniz.

Bu festivalde: Alkmaar’ın zaferini yaşadığı tarihe özel bir yolculuk yapılmaktadır.

Hollanda Alkmaar Alışveriş

ALIŞVERİŞ

Alkmaar şehir merkezinde başlıca alışveriş caddeleri: Langerstarat ve Laat’tır. Eşsiz konsept mağazalarının arasına yerleştirilmiş zincir mağazalarıyla alışveriş günü için harika bir başlangıç noktasıdır.

Örneğin: modern bir cam cephenin ardında ilginç bir giyim mağazası “Quenns and Man” e girebilir ve doğal malzemeler, güzel temel renkli özel baskılı giysiler bulup satın alabilirsiniz.

Eski şehir bölümünde, birçok küçük butik ve galeriler bulunur. Yine “Noorden Arcade” isimli alışveriş merkezleri, şehirde birçok yerde görülebilir. Her ayın ilk Pazar günü, dükkanlar saat: 12.00-17.00 arasında açık bulundurulur.

ESKİŞEHİR

Eskişehir, 19’ncu yüzyıldan kalma alışveriş ve zanaat merkezidir. Tarihi binaların ve eski tuğlalı yapıların bulunduğu karakteristik sokaklar görebilirsiniz. Mağazalar açısından, burada hem modaya uygun hem de yüksek kaliteli ve aynı zamanda eski ve ikinci el ürünler satılan birçok yer bulunmaktadır.

Eskişehir bölgesinin özellikle “Twin Arts Lifestyle” ilgi çeker. Mağaza anıtsal bir binada bulunur ve ilginç ürünlerle doludur. Burada evinize kişisel dokunuş katacak her şeyi bulabilirsiniz. Göz alıcı yastıklar, kokulu sabunlar, güzel lambalar ve aynalar, aynı zamanda giysiler ve çantalar.

PEYNİR

Peynir: Hollanda ülkesinde prehistorik dönemden bu yana üretilmektedir. Çünkü: ülkenin toprakları süt hayvancılığına çok uygundur. 19. yüzyılda peynir çiftlikleri kurulmaya başlanır.

Bu dönemde: Hollanda peyniri için bir kalite standardı getirildi, peynir yağı için doğru oranlar belirlendi ve bunlar kayıt altına alınarak, 1913 yılından sonra uygulanmaya başlandı.

Evet: burada yıllık üretilen 674 bin kg. luk peynir stoğu: 130 ülkeye ihraç edilmektedir. Hollanda ülkesinin en ünlü ve önemli peynir türü “Gouda” olarak isimlendirilir.

Bu yuvarlak ve yassı biçimli peynir, yaklaşık 12 kg. ağırlığındadır. “Yuvarlak Hollanda Peyniri” ise: 1.7 kg. ağırlığındadır ve yine en tanınmış küresel peynirdir.

Hollanda dışında, bu peynir “kırmızı sarıcı” ismiyle bilinir. “Delikli Hollanda Peyniri” : genellikle yuvarlak, üstü basık oval peynirdir. Delikler, peynir bakterileri tarafından yapılır.

GEZİLECEK YERLER

STEDELİJK MUSEUM ALKMAAR-ALKMAAR BELEDİYE MÜZESİ

Canadaplein 1 adresindedir. Giriş ücreti 12 Eurodur.

STEDELİJK MUSEUM ALKMAAR-ALKMAAR BELEDİYE MÜZESİ

Müze: Alkmaar şehrinin kültürel tarihini ve çevresindeki bölgeye ait objeler sergilenmektedir. Müze, ilk olarak 1873 yılında kurulmuş, 1968 yılında ikinci binasına taşınmış ve 2000 yılında, bugünkü yerine geçmiştir.

4 bölüme ayrılan bu müzede: Protestan devrimine ait tarihsel resim ve eserlerden oluşan bir koleksiyon bulunmaktadır. Ayrıca: yine çeşitli Hollandalı sanatçıların resimleri sergileniyor. Geçici sergiler için, müzede ayrı bir oda bulunmaktadır.

HET BEATLES MUSEUM-BEATLES MÜZESİ

Pettermerstraat 12 A adresindedir. Giriş ücreti 7.5 Eurodur.

Yaklaşık 100 metre karelik sergi alanı bulunan müze: Beatles hayranlarından toplanan eserleri içermektedir.

Hollanda Alkmaar Beatles Müzesi

Müzenin sahibi “Azing Moltmaker” dir. Kendisi: ilk Beatles plağını 28 Temmuz 1973 tarihinde almış ve kendi Beatles koleksiyonunu başlatmıştır.

Koleksiyon, o zamandan beri dünyanın en büyük sergilenen özel Beatles koleksiyonu haline gelmiştir. Buradaki müze, 6 Haziran 1981 tarihinde açılmıştır.

Hollanda Alkmaar Beatles Müzesi

Öte yandan: John Lennon’un ilk gitarı: Alkmaar şehrinde yapılmıştır. Müzede: 1967 yılında Beatles imzalı orijinal kayıt sözleşmesi bulunmaktadır.

Ayrıca, müze alanında Beatles hayranlarının hoşuna gidebilecek birçok şey sergileniyor. Bodrum katında: Paul McCartney’in ölümü hakkında bir sergi bulunuyor.

Müzenin içinde özel bir hediyelik eşya mağazası da vardır.

Evet müzenin çevresinde bol miktarda park yeri bulunmaktadır. Müze ziyaretinizden sonra, arabanızı bırakıp müzeye 10  dakika yürüme mesafesindeki Alkmaar şehir merkezinde alışverişe gidebilirsiniz.

ST. ALKMAAR LAURENS KİLİSESİ

Koorstraat 2 adresindedir.

Hollanda Alkmahar ST.ALKMAAR LAURENS KİLİSESİ

Burası, şehir merkezinde etkileyici bir ortaçağ yapısıdır. 1440-1512 yılları arasında, mimar Anthony Mechelen tarafından yapılmış ve St. Lawrence’ye ithaf edilmiştir.

Hollanda Alkmahar ST.ALKMAAR LAURENS KİLİSESİ

Özellikle: çatıyı destekleyen 26 bağımsız sütun ilgi çekmektedir. Kilisede en ilgi çeken objeler: dünyaca ünlü iki orgdur. Bunlar: Van Covelens ve Van Hagerbeer orglarıdır. Bu eski orglar: 16.yüzyıldan bu yana çeşitli yaz konserlerinde kullanılmıştır.

ALKMAAR PEYNİR PAZARI

Şehirdeki peynir pazarının, 1365 yılından bu yana kurulduğu söyleniyor. İlk peynir pazarının ne zaman kurulduğu bilinmemesine rağmen, eski belgelerde peynir pazarının kesinlikle 1622 yılında kurulduğu yazılıdır. Ama peynir loncasının 1593 yılında kurulduğu da kayıtlarda geçmektedir.

Waagplein denilen yerde, demir parmaklıklarla çevrelenmiş alanda kurulan peynir pazarı: Nisan-Eylül ayları arasında: her Cuma günü saat: 10.00-12.30 arasında kurulmaktadır. Yani, şehri ziyaret edeceklerin özellikle Cuma günleri gelmeleri ve bu peynir pazarı kültürünü izlemelerini öneririm.

Bu peynir pazarını ziyaret ederseniz, peynir taşıyıcıları da görebilirsiniz ki, bunlar ilginç kıyafetleriyle ilgi çekiyorlar.

1593 yılından bu yana devam eden peynir taşıyıcıları loncasında: bir başkan ve otuz üye bulunuyor. Başkan: turuncu renkli şapkasıyla ve şık bastonu ile diğerlerinden ayrılıyor.

Hollanda Alkmaar Peynir Pazarı

Tahta üzerinde taşınan peynirlerin her birinin ağırlığı, 13.5 kilodur.

Taşıma sırasında yaklaşık 139 kg. lık peynir taşınır. Taşıyıcılar: özel bir peynir gemileri ile yürürler ve belli bir yürüyüş ritminde yürümeleri şarttır. Taşıyıcılar: beyaz pantolon, beyaz gömlek ve dört renkli (sarı, kırmızı, mavi, yeşil) şapka giyiyorlar.

Her takım: 7 kişiden oluşuyor ve özel taşıyıcılar: omuzlarına taktıkları askıların ortasında, tablalı kızaklarla peynirleri taşıyorlar. 7 kişilik her renk gurubunun da, iki yılda bir seçilen usta başısı bulunuyor.

Peynirler, sabah saat 07.00’de kamyonlarla buraya getirilir ve sayıları 800-900 civarında olan peynirler: uzunlamasına, şeritler halinde yerlere serilmiş bezler üzerine yerleştirilirler.

Üst üste iki katlı yerleştirilen peynirlerden, özellikle turuncuya kaçan renkleriyle: kocaman Gouda peynirleri ilgi çeker.

Yılda, yaklaşık 300 bin civarında turist çeken bu tören ise: saat 10.00 da başlıyor. Zaten, saat 10.00 olduğunda alanda büyük bir kalabalık ortaya çıkıyor ve insanlar, üç/dört sıra halinde töreni izlemeyi bekliyorlar. ( yani, buraya gitmek için saat: 10.00 olmasını beklerseniz, arkalarda kalabilirsiniz)

Saat: 10.00’da tören zil çalarak başlıyor. Zil: peynir konseyinin o günlü en ünlü davetlisi tarafından çalınıyor.

Daha sonra: törenin tarihçesi, peynirin Hollanda için önemi, uzun uzun anlatılan konuşma yapılıyor.

Bu sırada: şık giyimli konsey üyeleri ve alıcılar alanda dolaşırlar. Bu sırada: teftiş kurulu, peynirleri incelerler. Peynirlerden parçalar alırlar, rengine bakarlar, koklarlar, yağ ve nem oranı hakkında notlar tutarlar. Kalite onayından sonra: kilo başı fiyat konusunda anlaşma yapılır.

Peynir satışı olduğunda: en az 100 kiloluk kızaklar, peynir satıcıları tarafından tartım evine taşınırlar. Orada yine belli kurallara göre tartılan peynirler: ölçümleri yapıldığına dair damgalandıktan sonra, tekrar kızaklara konularak tartım evinin tam karşısındaki, meydanın diğer başındaki el arabalarına kadar taşınırlar.

Saat: 12.30 da tören bitiyor. Ancak: peynir tezgahları gece geç saatlere kadar açık kalıyor ve bir günde 3 ton peynir satıldığı söyleniyor.

Evet, meydanda bu peynir taşıyıcılar dışında: “Cheesemaidler” olarak isimlendirilen, Hollanda foklorik giysileri giyen güzel kızlar da bulunuyor. Bu kızlar: tören boyunca, güler yüzlü olarak meydanı dolaşıyorlar ve Hollanda peynirlerinin tarihçesini, çeşitlerini ve bu pazarı tanıtan “Kaaseksper” denilen bir dergiyi satıyorlar.

Törenden sonra: ziyaretçiler tartım evine girip, peynir tartılan düzenlerde tartılıyorlar ve sertifika alıyorlar.

Ayrıca: yine bazı ziyaretçiler, peynir taşıyıcıların kızaklarında, 1 euro karşılığında fotoğraf çektirmek üzere, kısa süreli bir yolculuk yapabiliyorlar. Tartım binasının üst katında, peynir müzesi bulunuyor.

Peynir pazarının kurulduğu meydanda: hediyelik eşya satılan tezgahları da gezebilirsiniz. Son bir not: şehirde akşam peynir pazarları da kurulmaktadır.

HOLMANDS KAAS MUSEUM-PEYNİR MÜZESİ

Waagplein 2 adresindedir. Müze peynir pazarı manzaralı tarihi Waag peynir tartım evinin 3 ve 3’ncü katlarında bulunmaktadır. Waagplein’in buradan olağanüstü bir güzel görüntüsü izlenebilir.

Bölgede 23 Nisan 1969 tarihinde Hollands Zuivel Arşiv Vakfı kurulmuştur. Bu vakfın amacı: sütçülüğün tarihçesi ve peynir hazırlanmasıyla ilgili objeleri ve araçları sergilemektir. Bu vakıf tarafından düzenlenen Hollanda Peynir Müzesi, 21 Nisan 1983 tarihinde ziyarete açılmıştır.

Müze daha çok iki ünlü peynire odaklanmıştır. Bunlar: küçük yuvarlak “Edam” peyniri ve büyük yassı “Gouda” peyniridir. Müzede sergilenen objelerin çoğu, Süt Ürünleri Arşivinden ödünç alınmıştır.

Müzede: peynirle ilgili her türlü ilginç bilgiyi bulabilirsiniz. Tarihçesi, hazırlama yöntemleri ve peynir ticareti hakkında. Ayrıca: peynir üretiminde kullanılan geniş bir araç koleksiyonu bulunur. Çiftliklerde ve fabrikalarda peynir üretimi arasındaki fark gösterilir.

Müzenin koleksiyonunda: süt ürünlerinin üretimiyle ilgili: film ve görüntüler ve resimler bulunmaktadır. Ayrıca: 16. yüzyıldan kalma, 24 Hollandalı kadının portreleri de bulunmaktadır. Müze açılışından itibaren büyük ilgi çekmiştir. Her yıl dünyanın dört bir yanından gelen, ortalama 35 bin kişi tarafından müze ziyaret edilmektedir.

VAN FOREEST COURTYARD

Alkmaar şehrinde ziyaretinizde kesinlikle “Courtyard” olarak isimlendirilen iç avluları görmelisiniz. Şehirde bir zamanlar 16 tane avlu vardı, ancak bunlardan sadece 6 tanesi günümüze ulaşmıştır. Bu avlulara şehrin hazineleri denilmektedir.

Bunlar. kapılarının ve etkileyici cephelerinin arkasına gizlenmiş huzur vahalarıdır.

Hollanda Alkmaar VAN FOREEST COURTYARD

Hofje Van Paling ve Van Foreest

Steijnstraat 14-70 adresindedir. Popüler bir alışveriş caddesindeki mağazaların arasında gizlidir.

Almaar şehrinde çok özel bir yerdir. Ortaçağ döneminde hayır kurumları ve özel şahısların, komşularına yardım etmek istemeleri nedeniyle bunlar ortaya çıkmıştır.

Burası: 1540 yılında, Pieter Claez ve eşi Josina tarafından yaptırılmıştır.

Hollanda Alkmaar VAN FOREEST COURTYARD

Başlangıçta ev, yalnızca Katolik kadınların ikametgahı olarak kullanılmıştır. Ancak 1670’den itibaren Reformcu kadınların da burada yaşamasına izin verilmiştir. Ancak ayrı yerlerde kaldılar.

Örneğin: Katolikler “De Geest” caddesindeki evlerde kalırken Reformcu kadınlar “Kanisstraat” daki evlerde kalıyorlardı. Burada kalmak için koşul: kadınların kendilerini Reform Kilisesine vermeleri ve erkek ziyaretine izin vermemeleriydi.

Günümüzde burada sadece bayanlar ve bakıcı bir çift yaşamaktadır. Ancak kurallar daha az katıdır, ancak burada yaşamaya izin verilmesi için yine bir komite tarafından kişinin müracaatının uygun görülmesi gerekir. Evet, burayı ziyaret edebilirsiniz.

ALKMAAR KANALLARI

Alkmaar kentinde de, Hollanda ülkesindeki diğer birçok kentte olduğu gibi, antik dönemden kalma kanallar bulunmaktadır. Bu su yolları: kanalizasyon ve savunma amacıyla kullanılmıştır. Günümüzde ise, bunlar dekoratif özellik taşırlar.

Hollanda Alkmraa Kanalları Tekne Turu

Ayrıca, yine bu kanallar üzerinde, güzel bir yolculuk yapabilirsiniz. Turlar: çok alçak bir mavna türü olan Giethoornse ile yapılmaktadır. Şehirde 22 tane küçük köprü bulunmaktadır.

Hollanda Alkmraa Kanalları Tekne Turu

Tur esnasında, köprülerin altından geçerken bazı köprüler son derece alçaktır ve eğilerek geçmek gerekir. Yaklaşık 45 dakikalık yolculuk sırasında, Alkmaar şehrinin nasıl geliştiğini görebilirsiniz. Turlara katılmak isteyenler, 6 euro ücret ödemek durumundadırlar.

Hollanda Alkmaar NATİONAL BİERMUSEUM DE BOOM-ULUSAL BİRA MÜZESİ

NATİONAL BİERMUSEUM DE BOOM-ULUSAL BİRA MÜZESİ

Müzenin adresi: Houttil 1. Giriş ücreti 5 Eurodur.

Müze ünlü Alkmaar Peynir Pazarının yakınında, eski De Boom bira fabrikasının tarihi binasında yer almaktadır. Nisan 1987 tarihinde resmen ziyarete açılmıştır.

Ulusal Bira Müzesinde, son 200 yılda: mayalanma aletleri, ekipman ve makineler aracılığı ile ziyaretçilere her şey anlatılıyor. Videolar ve filmler ile ziyaretçilere, o zaman ve günümüzde bir bira yapımı izlenimi veriliyor.

Bir el arabası ve bir buz kızağı gibi antika taşıma araçları, bira fıçılarının taşınmasının nasıl gerçekleştiği gösterilir. Posterler ve diğer reklam malzemeleri, bira şişeleri ve bira bardakları, birçok küçük ve büyük Hollanda bira fabrikası hakkında bir izlenim vermektedir.

Hollanda Alkmaar NATİONAL BİERMUSEUM DE BOOM-ULUSAL BİRA MÜZESİ

Müzede sergilenenler:

Müzede: bira ve toprak buluntuları sergisi vardır. Alkmaar şehir merkezindeki arkeolojik araştırmalar sırasında, bira ile ilgili birçok nesne bulunmuştur. Bunlar arasında: 16 ve 17’nci yüzyıllardan kalma çeşitli bira sürahileri, cam eşyalar ve musluklar sergileniyor.

Hollanda Alkmaar NATİONAL BİERMUSEUM DE BOOM-ULUSAL BİRA MÜZESİ Tadım Odası

Tadım Odası:

Müze ziyaretinden sonra, aynı binada bulunan Proeflokaal De Boom’da güzel bir bardak biranın tadını çıkarabilirsiniz. Burada çok sayıda özel Hollanda birası mevcuttur. Yaz aylarında terasa: bir mavna demirlemektedir.

Her ayın son Perşembe günü, canlı caz müziği vardır.

Müze Dükkanı:

Bira bardakları ve diğer hediyelik eşyalar mevcuttur.

Hollanda Alkmaar DE SCHERMER MOLENS

DE SCHERMER MOLENS

Schermerhorn Noordevaart 2 adresindedir. Giriş ücreti 4.5 Eurodur.

Schermeer: 1633 yılında 52 değirmen tarafından oluşturuldu. Amaç: toprak ıslah edilerek su, tekrar karaya dönüştürülmek istendi. Schermeer gölü: oldukça büyük ve derin bir göl olmasına rağmen, yapılan operasyonla, değirmenlerin suları atması sonucu toprak alana dönüştürüldü.

Göl, 2 yıllık bir uğraşı sonucunda kurutuldu. İki yıl sonra çiftlik evleri hazırlandı. Toprak umulduğu kadar verimli olmasa da tarım yapılmaya başlandı.

Müze değirmeni: o değirmenlerden günümüze kalan bir değirmendir ve burayı ziyaret ettiğinizde görebilirsiniz.

Hollanda Alkmaar DE SCHERMER MOLENS

Değirmenin nasıl çalıştığını ve insanların değirmende nasıl yaşadıkları sergileniyor.

Değirmen müze, her yıl 1 Nisan-1 Kasım tarihleri arasında ziyarete açıktır.

400 yıllık fabrika hala çalışmaktadır. Rüzgar elverişli olduğunda değirmen dakika 60 bin litre su pompalar.

Yel değirmeninde, sekizgen iç bölümde, devasa 6 metrelik bir çark bulunur. Bu başlık, suyun yaklaşık 1 metre kadar pompalanmasını sağlar.

Yelkenler sayesinde, değirmenci değişen rüzgar kuvvetlerine cevap verebilir. Başlığı çevirerek, rüzgarın daralmasını ve açılmasını takip edebilir. Çünkü rüzgarı ne kadar iyi kullanırsa, o kadar çok su pompalayabilirdi.

Hollanda Alkmaar DE SCHERMER MOLENS

Maliyet ücretlerinin artması nedeniyle, 1924 yılında elektrik drenajına geçilmesine karar verildi ve son değirmenler 1929 yılında hizmet dışı bırakıldı.

Günümüzde, geri kazanılan topraklardaki su: elektrikli pompalarla boşaltılıyor.

Ancak: 1950’lerin başında, bir dizi değirmen işletmeye hazır tutuldu, sonuçta değirmenlerden 17 tanesi korunarak günümüze ulaştı. 400 yıllık bu değirmenlerden, 8 tanesi, hala günde 60 ton su pompalayabilmektedir.

MUSEUM IN T’HOUTEN HUİS

Tuingrach 13 adresindedir. Giriş ücreti 4.5 Eurodur.

Müze: bölgenin zengin tarihini, Schermerailand yani bir zamanlar: ringa balığı avcıları ve balina avcılarının bulunduğu bir ada. Suyun karaya dönüştüğü ancak ahşap evlerin kaldığı bir yerdir. Adada: gemi sahiplerinin ve tüccarlarının sağladığı zenginlikler ve Mennonitlerin inançları izlenebilmektedir.

Hollanda Alkmaar DE RİJP KÖYÜ

DE RİJP KÖYÜ

Kuzey Hollanda’da olan köy, Almaar şehir merkezine 10 km uzaklıktadır. Köy: Ringa balığı endüstrisiyle ünlüydü.

Güzel bir köy yürüyüşü yapmak isteyenler tarafından tercih edilmektedir. De Rjip köyünde, güzel mağazalar ve fotojenik kanallar bulunur.

Köyü keşfetmenin en iyi yolu, köyün içinden geçen yürüyüş yoludur. Burada yürüyüş yaparken eski ahşap evler görülür. Belediye binasında Turizm Ofisi vardır.

Hollanda Genel

Hollanda Genel

Hollanda denilince sanırım ilk akla gelen “turuncu” yani “portakal rengi” ve Hollandalılara verilen “portakallar” lakabıdır.

Hollanda ülkesi: Aruba ve Bes adalarından oluşmaktadır. Ülkenin kuzeyinde ve batısında: Kuzey denizi bulunur. Bu yüzden: adından da anlaşılacağı üzere, ülke alçak bir ülkedir ve ülke topraklarının büyük bölümü: deniz seviyesinin altındadır.

Deniz seviyesinin altındaki bu bölümün, ülke genelinde % 18’lik bir bölüm olduğu söyleniyor.

Deniz seviyesinin altındaki bu bölümde, su baskınlarını önlemek için denize setler yapılmıştır. Yine de fazla suyu atmak için değirmenlerle çalışan kanallar kullanıyorlar.

Deniz seviyesinin altında bulunan batı kesiminde:

Kanallar, nehirler ve deniz kolları ile kil ve turbo topraklar ile önlem alınmıştır. Ülkenin doğu kısmı ise, deniz seviyesindedir.

Ülkede, deniz seviyesinin altındaki şehirlerin isimlerinin sonunda “dam” eki bulunur. Hollanda devleti: denizin yani suyun şehirleri ve yerleşim yerlerini basmasını önlemek için yoğun çabalar göstermektedir ve bunun karşılığında, her Hollandalıdan fert başına vergi almaktadır.

Yükseklik burada nadiren 50 metreyi aşar. Bu yüzden, burada bulunan arazinin büyük bölümü tarıma ayrılmıştır. Ayrıca: ülkenin ormanlık ve fundalık alanları da bu bölgededir.

Ülke: monarşiyle yönetilir yani bu ülkede: kral ve kraliçe bulunuyor. Ancak: ülke “Anayasa” ile yönetiliyor.

Bu Anayasa ve diğer kanunlar: bir bütün olarak krallığın siyasetine yön verirler. Ülkedeki diğer tüm kurumlar, yine Anayasa ile şekillendirilir ve yönetilir.

Ülkenin toplam yerleşim alanı, 1900’lü yılların başında 30 bin kilometre kare iken, deniz doldurularak, günümüzde ülkenin yerleşim alanı 40 bin kilometre kareye yayılmıştır. Bu yüzden: “Tanrı Dünyayı, Hollandalılar Hollanda’yı yarattı” diyorlar.

Hollanda denilince ilk akla gelenler: peynirler, yel değirmenleri, bisikletler ve lalelerdir. Öte yandan: Hollanda ülkesinin en büyük özelliklerinden birisi de: bu ülkede serbestçe kullanılan “esrar” yani “uyuşturucu” dur.

Ayrıca: yine bu ülkede, sosyal haklar, üst düzeydedir. Eşcinsellik ve fahişelik, bu ülkede gayet normal karşılanır.

TARİH:

1795 yılına kadar, Hollanda konfederasyondan oluşan bir Cumhuriyet olarak yönetiliyordu. 7 il: oluşan konfederasyon devletini oluşturuyordu. Bu Birleşik Hollanda Cumhuriyeti: dış politika ve savunma durumlarında, beraber hareket ediyordu.

Fransız işgalinin ardından ise: eski Hollanda Cumhuriyeti: Hollanda krallığı haline dönüştürüldü. Ülkenin ilk kralı ise Louis Napoleon oldu.

Ardından: 1806-1810 yılları arasında yine Cumhuriyet dönemi başladı ve 1813 yılında Hollanda’nın bağımsızlığını kazanması ile son varis William Frederick: sürgünden dönerek, egemen prens ilan edildi ve 1814 yılında ilan edilen monarşi, Anayasa ile pekiştirildi.

1815 Viyana Kongresi sonucunda: kuzey ve güney Hollanda birleşti.
Ülke: I. Dünya savaşında tarafsız kaldı. Ancak: II. Dünya savaşında, Almanlar tarafından işgal edildi.

II. Dünya Savaşından sonra: sömürge süreci başladı. 1949 yılında, Kraliçe Juliana: Hollanda Doğu Hint Adalarının egemenliğini imzaladı. 1962 yılında, Yeni Gine sömürgeden çıkarıldı. 1963 yılında Endonezya’nın egemenliği tanındı.

İKLİM:

Ülkede: ılıman deniz iklimi egemendir. Kıyı bölgesinde, ortalama sıcaklık, Ocak-Temmuz ayları arasındaki dönemde: 14-34 derece arasındadır. De Bilt, yani ülkenin en yoğun nüfusunu barındıran bölgede ise, ortalama sıcaklık, Aralık ayında, eksi 1 iken, ocak ayında 4 derecedir.

Temmuz ayında ise, 22 derecedir.

Ülkenin büyük bölümünde uzun süreli don olduğu gibi, bulutsuz gün çok nadirdir. Ancak, iç kesimlerde, yüksek dağlar ve doğal engeller bulunduğundan, iklim, bölgeden bölgeye değişmektedir.

İNSANLAR:

Ülkede, 2012 yılı sayımlarına göre, 16.7 milyon insan yaşamaktadır. Bunlar ağırlıklı olarak Hollandalılardır ve tüm nüfusun % 91 kadardırlar. Etnik guruplar ise: Faslılar, Türkler, Surinamlılardır.

Hollanda: dünyanın en yoğun nüfuslu ülkelerinden birisidir. Kilometre kareye 379 kişi düşer. Nüfusun % 89’u şehirlerde yaşamaktadır.

DİN:

Ülkede, ağırlıklı dinler: % 31 Katolik, % 21 Protestan, % 5.5 Müslüman ve % 2.5 diğer dinlerden oluşmaktadır.

DİL:

Ülkede: Hollandaca yani Flemenkçe resmi dil olarak konuşulmaktadır. İngilizce de yaygın olarak konuşulur.

VİZE:

Hollanda ülkesini ziyaret etmeniz için Shengen vizesi sahibi olmanız gerekiyor.

BİSİKLET:

Ülkede, Çin’den sonra en büyük bisiklet varlığı bulunuyor ve her şehirde birçok bisiklet yolu yapılmıştır. Ülke geneline bakıldığında ise, bırakın dağları ülkede tepe bile yok gibidir ve bu yüzden bisiklet kullanımı çok yaygındır.

Öte yandan, ülkede her yıl 80 bin bisiklet çalındığı da söyleniyor. Yani, bu ülkede bisiklet kullanacaksanız, mutlaka kilit tertibatı bulundurmalısınız.

PARA:

Ülkede “Euro” kullanılmaktadır.

BAYRAMLAR-TATİL GÜNLERİ:

1 Ocak Yılbaşı
29 Mart Paskalya
1 Nisan Paskalya Pazartesi
30 Nisan Kraliçenin doğum günü
5 Mayıs Kurtuluş günü
9 Mayıs Yükseliş günü
20 Mayıs Yedinci Pazartesi. White Monday
25 Aralık Noel günü
26 Aralık 2. Noel günü

YEL DEĞİRMENLERİ:

Yüzyıllar boyunca: Hollanda ülkesinde enerji üretimi, bu yel değirmenleri vasıtasıyla yapılmıştır. 19. yüzyılda 9000 civarında olduğu bilinen bu yel değirmenleri; günümüzde 800 civarındadır ve özellikle Amsterdam şehri yakınlarında olsa da, ülkenin diğer birçok kırsal alanında görülebilmektedirler ve birçokları hala kullanımdadır.

Hatta: ülkenin arazide bulunan birçok fabrikaları: rüzgarı engellememek üzere dizayn edilmişlerdir.

UYUŞTURUCU:

Ülkede uyuşturucuda belli bir oranda ve belli yerlerde serbestlik sağlanmıştır.
1980’li yıllarda, gerek kontrolünün sağlanması ve gerekse vergilendirmek için uyuşturucuyu daha doğrusu esrarı serbest bırakmışlardır.

Bunun sonucunda, günümüzde uyuşturucudan Hollanda devletinin kazandığı vergi oranının 10 milyar Euro olduğu söyleniyor Çünkü: ülkede bulunan “coffee shop” larda, ayrı dünyalara yolculuk yapmak isteyen Hollandalılar yanında binlerce Avrupalı da bulunuyor.

Öte yandan, bu uyuşturucu mekanlarının önünde uzun bir kuyruk görürseniz, bilin ki, Hollanda devleti, uyuşturucu müptelalarına ücretsiz uyuşturucu dağıtmaktadır.

Çünkü, bunların uyuşturucu krizine girip başkalarına zarar vermelerini istemezler.

Sonuç olarak: 10 milyar Euro yıllık vergi geliri için, bir devletin insanlarını uyuşturucuya alıştırması ne kadar doğru, hayır bence bunun kabul edilebilir yanı yok.

LALE-TULPEN:

Hollanda ülkesinde: küçük bir ülke olmasına rağmen, Türkiye’ye bile çiçek sattıklarını söylersem sanırım şaşıracaksınız. Hollanda’da sabah kesilen çiçekler, öğleden sonra, Avrupa’nın birçok büyük şehrinde satışa sunuluyor. Ülkenin lale’den yıllık gelirinin 5 milyar Euro olduğu söyleniyor.

Öte yandan bu ülkede lale’.ye “tulpen” deniliyor ki, bunun da “tülbent” kelimesinden geldiği, çünkü lalenin lale soğanından çıkması nedeniyle bu kelimenin isim olarak verildiği söylenmektedir. Lalenin tarihi incelendiğinde: Osmanlı kökenli bu bitkinin, aslında Belçika’ya gönderildiği, ancak Hollandalılar tarafından alınarak geliştirildiği görülüyor.

Özellikle: bahar döneminde, Hollanda’da: çarpıcı renklerde laleler gündeme gelir. Bunlar: kırmızı, pembe ve sarı renktedirler.

Çiçekler: Mart sonundan; Mayıs ayı başına kadar gelişirler ki, özellikle Nisan ayının ikinci yarısında açarlar. Mayıs ayının başında ise, inanılmaz renkler ortaya çıkar.

En ünlü lale bahçeleri: Leiden ve Den Helder şehirleri arasında, kuzey denizi tepelerinin ardındadır.