İspanya Jean

İspanya Jean

Endülüs bölgesindeki belki de en az ilgi çeken yerlerden biridir. İspanyolca şehrin ismi “xaen” dir. Arapça ismi ise “jayyan” dır. Yani “kervanların kavşağı” dır.

İspanya Jean

Jean şehri: zeytin üretiminin merkezidir. Yörede, binlerce yıldır: “Olea Auropea” nın yani Avrupa zeytininin merkezidir. Öbür yandan: Dünyanın zeytinyağı başkenti olarak kabul edilir. Zeytinyağı: sivil halk tarafından “sıvı altın” olarak değerlendirilir.

İspanya Jean

ULAŞIM

Şehrin kendi havaalanı yoktur. En yakın havaalanı ise, 99 km. uzaklıkta, Granada şehrindedir.

NE YENİR

Jean bölgesinde büyük oranda zeytinyağı üretilmektedir. Jean eyaletinde yerel lezzetlerden tatmak isterseniz: “kavrulmuş ızgara veya güveç” yemelisiniz. Bunlar: kuzu, keçi, sığır ve domuz etinden yapılmaktadır.

JEAN ÜNİVERSİTESİ

Günümüzde, üniversite bünyesinde 20 bin civarında öğrenci eğitim görmektedir. Ayrıca, üniversitenin Erasmus programı bünyesindeki büyük orandaki yabancı öğrenci nüfusu ilgi çekmektedir.

ŞEHİR İÇİ ULAŞIMI

Şehirde, 26 hatta ulaşım hizmeti veren otobüsler bulunmaktadır ve otobüsler sarı renkleriyle dikkat çekerler. Şehir içi ulaşımda ayrıca tramvay hatları kullanılmaktadır.

İspanya Jean

JEAN FİESTAS

Jean Kutsal Haftası kutlamaları, ülke içinde çok ünlüdür. İspanyanın her yerinden, bu kutlamaları ve insanların oluşturduğu alayı izlemek üzere, şehre ziyaretçiler gelir.

TARİH

Bölgede: Roma ve öncesi döneme ait: Yunanlı deniz tüccarlarıyla bağlantıyı ortaya koyan bir kısım bulgu ele geçirilmiştir.
Ancak: yöre, Mağribi döneminde “Andulus” yöresinin kilit merkeziyken, 1246 yılında, kral III. Fernando’nun ordusu tarafından yeniden düzenlenmiş ve yine de, takip eden dönemde büyük bir ekonomik düşüş yaşanmıştır.

1 Nisan 1938 tarihinde şehir, İspanyol iç savaşı sırasında, Naziler tarafından bombalanmıştır.

İspanya Jean

GEZİLECEK YERLER

SANTA CATALİNA KALESİ

Kale: 8’nci yüzyılda yapılan bir Magribi kalesinin büyütülüp genişletilmesiyle oluşturulmuştur. İlk yapılışı: Nasrid kralı İbn-el Ahmar dönemine rastlamaktadır.

Kalede: Hanibal kulesi olarak bilinen ve Kartacalı Hanibal tarafından yapıldığı söylenen bir yer var. Kastilya kralı Ferdinand III: 1246 yılında şehri ele geçirince, tepenin doğu ucunda bulunan yere yeni kale olarak isimlendirilen bir yapı başlatarak, kalenin mimari yapısında bir dönüşüm ve değişim başlatmıştır. Bu değişim: Alfonso X dönemine kadar sürdürülmüştür.

19’ncu yüzyıla gelindiğinde, Napolyon ile yapılan savaşta: kale: barut deposu, ahırlar, hastane, ofis, mutfak ve topçu platformu olarak kullanılmıştır. Tepenin üzerinde anıtsal olarak dikilmiş bir haç görülüyor. Haçın dibinde, kayaya oyulmuş bir şiir yazılıdır. Zaten şehrin bu görkemli kalesine ulaşmak isterseniz, yürüyerek 1.5 saat boyunca bir yokuşu tırmanmanız gerekiyor. Çünkü, kale şehrin tepelerinde bir kayalık üstüne yapılmıştır.

Günümüzde orijinal kaleden yalnızca, tepenin batı yönündeki birkaç kalıntı kalmıştır.
Evet, şehrin en muhteşem manzarasını buradan izleyebilirsiniz. Kale üzerindeki “Mirador de la Cruz” bölgesi, olağanüstü bir görüş noktasıdır. Alacakaranlıkta bakıldığında, kale yapısı, ufukta harika bir görüntü oluşturmaktadır.
Kale: günümüzde “Parador” oteli olarak kullanılmaktadır.

İspanya Jean
İspanya Jean

JEAN KATEDRALİ

Giriş ücretlidir, giriş ücreti, büyükler için 5 Euro, çocuklar için 1.5 Euro’dur.
Şehirde, Santa Maria meydanında bulunan katedral: İspanyol belediye binası ve piskoposluk sarayının hemen karşısındadır.
Katedral: 1249 yılında, burada bulunan bir caminin yıkılması üzerine: Ferdinand III emriyle aynı alana yapılmıştır. Ancak, 200 yıllık süreç içinde süren inşaat, zaman zaman duraklamış ve yeniden başlamıştır. Dolayısı ile, birçok mimar yapıda görev yapmışsa da en önemlileri mimar Andres de Vandelvira’dır.
Evet, katedralin büyük bölümü bu mimar zamanında yapılmış ve yapı, 1724 yılında kutsanmıştır. Yapının ön cephesindeki heykeller: Eufrasio Lopez de Rojas tarafından tasarlanmıştır. İç kısımda 17 şapel bulunmaktadır.
Yapının ikiz kulelerinin yüksekliği 60 metredir.
Katedralde ilginç bir kalıntı bulunmaktadır. Söylenenlere göre: İsa’nın yüzünü yıkarken, Saint Veronica tarafından kullanılan kutsal bir kap ve İsa’nın son olarak terini sildiği mendil burada bulunmaktadır. Bu dini eserler, katedral içindeki bir müzede sergilenmektedir.
Katedral yapısı, UNESCO tarafından “Dünya Kültür Mirası” listesine dahil edilerek koruma altına alınmıştır.

İspanya Jean

MUSEO PROVİNCİAL DE BELLAS ARTES

Burası, şehrin güzel sanatlar müzesidir. Giriş ücretlidir, giriş ücreti 1.5 Euro’dur.
Müzede, İber bölgesinin nesnelerine ait dünyanın en iyi kalıcı sergilerinden biri sunulmaktadır. Aslında müze iki bölümden oluşmaktadır. Bir bölüm güzel sanatlara, diğer bölüm arkeolojiye ayrılmıştır.

Zemin katta. İspanya İber sanatının en önemli koleksiyonlarından biri bulunur. Bu koleksiyonda: doğu Akdeniz bölgesinin ithal nesneleri, heykeller, mezar hazineleri bulunmaktadır. Üst kat ise güzel sanatlara ayrılmıştır. Jean ilinin sanatçılarının eserleri yoğunluktadır.

Müzede, ayrıca: 14 ve 20’nci yüzyıllar arasındaki döneme ait heykel ve resimler bulunmaktadır. Ama, MÖ.5’nci yüzyıldan kalan heykel koleksiyonu muhteşemdir. Bu heykellerin oluşturduğu koleksiyon: 1970’li yıllarda tesadüfen bulunmuştur.

MONASTERİO SANTA CLARA

12’nci yüzyılda yapılmış bu manastır, hala rahipler tarafından iskan edilmektedir. Manastır, yalnızca kilisenin ibadet saatlerinde ziyarete açıktır.

İspanya Jean

PALACİO DE VİLLADOMPARDO-BANOS ARABES

Giriş ücretsizdir.
Burası: 16’ncı yüzyılda yapılmış bir malikanede bulunan, Popüler Sanat ve Gümrük Müzesidir. Saray: 1592 yılında, Peru eski valisi Fernando de Torres’in emriyle yapılmıştır.
Sarayın altında: 10’ncu yüzyılda yapılmış “Arap banyoları” gizlidir. Ama, İspanya’daki en iyi korunarak günümüze ulaşmış örneklerin başında gelir. Bu banyolar, muhtemelen önceden burada bulunan Roma banyolarının kalıntılarının üstüne kasten inşa edilmiştir. Çünkü: bölgedeki sıcak su kaynaklarından yararlanılmıştır.

Bu hamam: 1917 yılında, İspanya ülkesinin milli anıtı ilan edilerek koruma altına alınmıştır. Bunlara: “Ali banyoları” denilir. Şehrin en önemli tarihi kalıntılarıdır. Bu banyolar: yalnızca kişisel hijyen için değil, aynı zamanda sosyal hayat için de önemli yer tutmuştur. Kırmızı ve beyaz kemer, soğuk oda ve sıcak odalar ile mermer lobi bulunur. Yani, 4 farklı odada yapılandırılmıştır.

Odaların duvarları arasında, düzenlenen sıcak hava kanalları sistemi yoluyla ısı geçirilir. Sıcak odanın bitişiğinde, kazanlar bulunur. Odanın zeminindeki buhar ve sıcak hava: küçük tuğla sütunlar arasındaki sistem tarafından sirküle edilmektedir.

Evet, burayı ziyaret ederseniz, camla kaplı zemin üzerinde gezinerek, aşağıdaki kalıntıları rahatlıkla görebilirsiniz.

Saray bölümünde ise, 3 oda korunmaktadır. Bu odalarda, yukarıda sözünü ettiğim gibi, müze olarak kullanılmaktadır. Yapı, 1931 yılında İspanya ülkesi tarihsel anıtı olarak tescil edilerek koruma altına alınmıştır.

SANTA DOMİNGO KRALİYET MANASTIRI

Jean Üniversitesinin merkezi olarak kullanılmaktadır. Etkileyici bir görünüm sunmaktadır.

ŞEHİR YAKINLARINDA GEZİLECEK YERLER

ALCALA REAL

Şehir merkezine 60 km. uzaklıktadır. Bu kale: 150 yıldır, Granada ve Kastilya krallıkları arasındaki sınırı belirlemiştir. Site: defansif konut veya dini amaçlar için farklı muhafazaları ile klasik bir Müslüman kenti modelini göstermektedir.
Buraya yolunuz düşerse, kale dışında görmenizi önereceğim yer: “Abbatial Priory kilise” sidir. Yapı, 1530 yılında yapılmıştır. Kasabanın eski sokaklarına doğru girerseniz: geleneksel mimari örnekleri yanı sıra, “Abbatial sarayı” nı görebilirsiniz.

PARQUE NATURAL DE CAZORLA

Burası, günümüzde Jean Eyaletinin beşte birini oluşturmaktadır. Geçmişte ise, General Franco ve arkadaşları, burayı gözde atış arazisi olarak kullanmışlardır.
Günümüzde, yine av sporuyla uğraşan kişiler tarafından burası ziyaret edilse de, bu özelliği pek yaygın olarak kullanılmıyor, yani av yapılmıyor.

İspanya Jerez de la Frontera

İspanya Jerez de la Frontera

Jerez mükemmel bir Endülüs şehridir. Endülüs döneminde şehrin ismi: Şeriş.

Şehir: Fino (sek) şehrinin vatanıdır.

Gitano Flamenko kültüründe Sevilla’dan sonra ikinci sırada gelir ve bugün halen boğa güreşi arenalarında varlığını sürdüren, at üstünde boğa güreşinin doğduğu yerdir.

Ilıman üzüm bağlarından elde edilen üzümlerden üretilen sertleştirilmiş sek beyaz şarapları Jerez’i Endülüs’ün lider konumundaki üç şeri üreticisi şehrinden biri haline getirmiştir. Şeri ticareti hanedanlarını da son derece zenginleştirmiştir.

Bu zenginlik, şehrin merkezindeki anıtlar ve büyük evlerde yansıtılmaktadır. Ancak, 1990 yılında, şarap krizinden sonra, şehirde sanayi tabanının genişletilmesi için arayışlara girilmiştir. Yine de, 2012 yılı itibarı ile Time Dergisinde verilen bir habere göre: İspanya’nın en borçlu şehri olarak seçilmiştir.

Bunun dışında, bölgede sığır yetiştiriciliği ve at yetiştiriciliği önem kazanmaktadır.

Jerez şehri bölgesinde: Subtropikal Akdeniz iklimi egemendir ve buna bağlı olarak: kışlar çok hafif ve yağışlı, yazlar ise sıcak ve kurak geçer. Yıllık ortalama sıcaklık 24 derece civarındadır.

Bununla birlikte şehir merkezi ziyaretçilerine birkaç mimari harika da sunmaktadır.

İspanya Jerez de la Frontera

TARİHİ

Jerez bölgesinde Fenikelilerden bu yana insan yerleşimi vardır. Romalılar buraya Xeres, Magribilire Scheris ismini vermişlerdir. Her iki isim de Jerez den (İspanyolca Şeri) ve şeriden türetilmiştir.
Antik dönemde: günümüzdeki şehrin kırsal alanında, merkeze yaklaşık 11 km. uzaklıkta “Asta Regia” isimli ve Roma döneminde kurulmuş bir yerleşim yeri bulunmuştur. Şehir, Roma imparatorluğunun çöküşünden sonra Vizigotlar ve Vandallar tarafından işgal edilmiştir.

711 yılında, Araplar bölgeyi ele geçirirler. Muhavidder, 12 ve 13’ncü yüzyıllarda, Jerez savunma sistemini kurarlar ve eski şehir mevcut sokak düzeni ayarlanarak büyük bir gelişim gösterir.
1231 yılına gelindiğinde ise, Jerez Battle komutasındaki Hıristiyan askeri güçleri, şehri ele geçirirler.

1264 yılında Granada’nın fethi ve 1492 yılında Amerika’nın keşfi sonucunda: ticaret ve limanlara yakınlığı nedeniyle, şehir, Sevilla ve Cadiz’den sonra Endülüs bölgesinin en zengin şehirlerinden biri haline gelir.

Bu arada, 7’nci yüzyılda büyük bir sosyal, ekonomik ve siyasi çöküş olmasına rağmen, şehir gelişimini sürdürmüş ve özellikle şarap endüstrisi büyümüştür.

İspanya Jerez de la Frontera

AT FUARI

Şehirdeki Gonzales Hontoria Park içinde, her yıl Mayıs ayı içinde düzenlenmektedir. Fuar süresince: at binicileri: erkekler: geleneksel kısa ceketli takım elbiseler giyerken, kadınlar ise: Çingene elbiseleri giyerler.
Fuar süresince, ayrıca: sayısız sergiler, etkinlikler ve klasik at terbiyesi konusunda ulusal ve uluslar arası yarışmalar düzenlenir.

İspanya Jerez de la Frontera

ŞEHİRDE GEZİLECEK YERLER

İspanya Jerez de la Frontera

 

JEREZ DE LA FRONTERA ALCAZAR

Jerez şehrindeki “Alcazar” günümüzde bir park olarak kullanılmaktadır. Eski bir Magribi kalesi ve konutudur. 1931 yılında kültür mirası listesine dahil edilerek koruma altına alınmıştır.
Buranın ilk yapılışının 11 nci yüzyıl olduğu düşünülüyor. 12’nci yüzyılda, Muvahidler tarafından yapılmış, yeni bir yapı ve konut ve ayrıca kale olarak kullanılmıştır.

Duvarları ile birlikte, çevresinin uzunluğu: 4000 metredir. İçinde bulunan sekizgen kule: Muvahhid mimari özellikleri taşımaktadır. Park içindeki cami: 1255 yılında kalenin Hıristiyanlar tarafından ele geçirilmesinin ardından kilise haline dönüştürülmüştür. Minare ise, çan kulesi yapılmıştır.

İspanya Jerez de la Frontera

LA PLAZA DE LA ASUNCİON

Şehrin en güzel anıtsal meydanlarının başında gelmektedir. Meydanda: Mudejar ve Neoklasik mimari tarzda anıtlar bulunmaktadır. Hatta, üç farklı stil kullanıldığından, şehirdeki en harmonik karelerden biri olarak değerlendirilir.
Bu meydanda: eski Town Hall, Rönesans Town Hall ve San Dionisio, Gotik-Mudejar kilisesi bulunmaktadır.

İspanya Jerez de la Frontera
İspanya Jerez de la Frontera

JEREZ DE LA FRONTERA KATEDRALİ

Aynı zamanda “San Salvador Katedrali” de denir. 17’nci yüzyılda inşa edilmiştir. Mimari görünüm gotik tarzı yansıtmaktadır.

İspanya Jerez de la Frontera

JEREZ DE LA FRONTERA CHARTERHOUSE

Şehirde, bir manastırın içindedir. Mimari açıdan geç gotik özellikler göstermektedir. 17’nci yüzyılda tamamlanan yapı: İspanyol hükümeti tarafından, bir tarihi sanat anıtı olarak tescil edilmiştir.
Yapı: 1667 yılında neredeyse tamamen yenilenmiştir. 1810 yılına gelindiğinde ise, Peninsula savaşı sonucunda Fransız işgalciler tarafından kışla olarak kullanılmıştır. Bu dönemde çok hasar gören yapının büyük bölümü yıkılır. Keşişler, işgal bitiminde Cadiz şehrinden buraya döndüklerinde, tamamen ıssız bir manastır ile karşılaşırlar.
Takip eden süreçte: manastır restore edilmiş ve devlet koruması altına alınmıştır.

İspanya Jerez de la Frontera

JEREZ DE LA FRONTERA KİLİSESİ-SAN MARCOS

Gotik kilise yapısı: İspanya hükümeti tarafından kültür mirası kabul edilerek koruma altına alınmıştır. Kilise: 1264 yılında, şehri ele geçiren Kastilya kralı Alfonso tarafından yaptırılmıştır. Hatta, daha önce burada mevcut bir caminin üzerine yaptırıldığı söylenmektedir.

MUSEO ARQUEOLOGİCO MUNİCİPAL

Burası bir arkeoloji müzesidir. 18’nci yüzyıldan kalma bir binada bulunmaktadır.
Müzede: varlıklı kişiler tarafından bağışlanan koleksiyonlar birleştirilerek, 1873 yılından bu yana bulundurulmaktadır. Müze binası ise, 1935 yılında ziyarete açılmıştır. Koleksiyon içinde: son derece nadir olan “Korinth kask” bulunmaktadır ki, müzenin prestij eseridir, mutlaka görün. Bu kask: şehrin nehir tarafındaki “Guadaleta” bölgesinde bulunmuştur. Müzede ayrıca Roma seramikleri ve diğer buluntular sergilenmektedir.

İspanya Jerez de la Frontera Binicilik Okulu

REAL ESCUELA ANDALUZA DE ARTE ECUESTRE-BİNİCİLİK KRALİYET SANAT OKULU

Burada: Endülüs atı, klasik gelenekler korunarak, binicilik yarışmalarına hazırlanmaktadırlar. Okul: Avusturya-Viyana şehrinde bulunan binicilik okuluna benzemektedir. Burada, turistler için gösteriler yapılıyor.
Yapı: 19’ncu yüzyılın güzel bir mimarisi örneğidir.
Yalnızca Kraliyet Okulu arkasında bulunan “Horse Carriage Museum” ve Kraliyet okulunu ziyaret etmek için bilet satın alırsanız, müzeyi görebilir, görkemli arabaları izleyebilirsiniz.
Ayrıca, Perşembe sabahları okul atlarının binicileriyle klasik müzik eşliğinde yaptıkları gösteriyi izleyebilirsiniz.

İspanya Jerez de la Frontera
İspanya Jerez de la Frontera

CİRCUİTO DE JEREZ

Şehir merkezinin yakınlarındaki bu alan: bir yarış pistidir ve uzunluğu 4428 metredir. İspanyol mühendis Manuel Medina Lara tarafından yapılmıştır. 1985 yılında hizmete açılmıştır. Burada: Formula yarışları yapılmaktadır. Bu tarzda: İspanya Grand Prix, Avrupa Grand Prix ve İspanyol Motosiklet Grand Prix yarışları düzenlenmektedir. Ancak: yarış pistinin nispeten merkezi yerlere uzak konumu nedeniyle, Formula (F1) yarışları, 1991 yılından itibaren Barselona şehrine taşınmıştır. Zaten, 1997 yılında da, yarış sonundaki podyum kutlamaları sırasında Belediye Başkanının yarattığı bir kupa sunma skandalı sonucunda çıkan olay nedeniyle, geçici bir süre “Grand Prix” yarışları yasaklanmıştır.

İspanya Jerez de la Frontera

WİNE CELLARS

Jerez şehri yöresinde: Sherry ve Brandy üretilmektedir. Her iki ürün de, Solera ve Criadera olarak bilinen geleneksel yaşlanma yani bekletme işlemine tabii tutulmaktadır. Bu bekletmelerin yapıldığı, Jerez şarap mahzenleri: kiremit çatılı, yüksek ve geniş, ferah yapılardır. Sabit bir sıcaklık ve nem ortamı sağlayacak şekilde tasarlanmışlardır.

İspanya Jerez de la Frontera

ST MİCHAEL KİLİSESİ

1484 yılında yapımına başlanan kilise: Barok ve gotik unsurları birleştiren, mükemmel bir yapıdır. Hatta: Endülüs Rönesans mimarisinin en başarılı dekore edilmiş yapısıdır. Yapı: 1931 yılında, İspanya hükümeti tarafından koruma altına alınmıştır.

İspanya Jerez de la Frontera

SANTO DOMİNGO CONVENT

Antik kent duvarlarının dışında bulunmaktadır. Kral Alfonso X tarafından, 1264 yılında inşaatına başlanmıştır. İnşaat: 18’nci yüzyılda bitirilir. Evet, manastır yapısı, muhteşem gotik unsurları göstermektedir.

CENTRO ANDALUZ DE FLANENCO

Burası: şehirdeki Flamenco kültürünü canlı tutmaya adanmış bir kütüphane, arşiv, müze ve okul olarak kullanılmaktadır. Çünkü: Jerez şehri: Sevilla ve Cadiz şehirlerinin ardından, Flamenco kültürünün en yaygın olduğu yer olarak öne çıkmaktadır.
Burada: özellikle yaz mevsiminde, Flamenco tarihi üzerine, bir saatlik görsel-işitsel sunum yapılır.

İspanya Tarifa

İspanya Tarifa

Güney Avrupa’nın en uç noktasına sıkışmış bir ortaçağ kasabasıdır. “Punta de Tarifa” olarak bilinir. Kasaba, Sevilla şehrinin yaklaşık 200 km. kuzeyindedir.

Buranın en büyük özelliği: yerel rüzgarlar ve gel-git faaliyetleridir. Özellikle, bu gel-git ilginizi çekebilir, sabah saatlerinde boş olan sahillerin, akşam üstü belirli saatlerde deniz suları ile dolduğunu görmek şaşırtıcıdır.

Kasaba: ortaçağdan kalma surları ve cadde düzeniyle turistlerin ilgisini çekmektedir. Özellikle: Kuzey Afrika’ya giden ve oradan gelen sırt çantalı gezginler, buraya mutlaka uğramaktadırlar. Ancak, günümüzde, burada, yalnızca tarihi nostaljik ortam değil, aynı zamanda: yeni dönem ticarethaneler ve yeni nesil plaj çılgınlıkları ortaya çıkmaktadır.

Hatta: kasabanın bir parti kasabası olduğu da iddia edilir. Bu durum, en çok, kasaba merkezindeki “Calle Sancho IV” çevresindeki barlarda hissedilmektedir. La Casa Amarilla ve La Sacrista gibi, bölgenin en iyi otelleri de, bu bölgede bulunmaktadır.

Tarifa bölgesinde: dünyaca bilinen “Afrika Film Festivali” düzenlenmektedir.

Kasaba, ismini: MS.711 yılında, Cebelitarık kuşatması öncesi buraları keşfetmek üzere Avrupa kıtasına bir çıkartma harekatı yapan “Tarif İbn Malik” ten almıştır. Roma döneminde ise, burası “Transducta” olarak bilinmektedir. Roma kalıntıları, günümüzde kasaba merkezi yakınlarında bulunmaktadır.
1292 yılında, bölge Granada krallığı tarafından ele geçirilmiştir. 1810 yılında ise, bu kez, Fransız askerleri kasabayı kuşatırlar.

Bölgede: Okyanus ve Akdeniz iklimi görülmekte olup, buna bağlı olarak: yazları sıcak ve kışları ılık geçer. Yağmur, yalnızca kış aylarında yağar. Okyanusun sıcaklık etkisi yüksektir. Yazlar, güney İspanya’nın diğer bölgelerine nazaran daha sıcak geçer.

İspanya Tarifa

ALIŞVERİŞ

Kasabanın eski şehir bölümünde, “Salı” ünleri kurulan, güzel bir “Eski Kapalı Pazar” bulunuyor. Buradaki tezgahlarda: seramik, fındık ve kurutulmuş meyve ve bazı etkileyici taze balıklar satışa sunulmaktadır. Dış alanda ise, modern bir Pazar yeri bulunuyor ve burada: meyve-sebze satılıyor.

İspanya Tarifa
İspanya Tarifa
İspanya Tarifa

 

WİNDSURF-KİTESURF

Tarifa sahillerinde bulunan plajlarda: yıl boyunca, azimli sörfçüleri görebilirsiniz. “Valdevaqueros” kum tepeciklerinin bulunduğu yer, en iyi sörf alanıdır. Olağanüstü kumsallarda, sörf olanaklarının uygun ortamı, kulaktan kulağa dağılarak, bütün dünyada, buranın en iyi üçüncü sörf alanı unvanını almasını sağlamıştır.

Ama, ben şahsen “İzmir-Çeşme-Alaçatı” bölgesinin en az burası kadar güzel olduğuna eminim, ama malum tanıtım önemli.

Kitesurf: bir motorun arkasından çekilen ve paraşüt benzeri bir obje ile yapılan etkinliktir.
Bu güçlü rüzgarların bulunması, burada birçok “rüzgar türbini” de bulunmasına neden olmaktadır ki, bunları bolca görebilirsiniz.

İspanya Tarifa

KUŞLARI İZLEMEK

Tarifa: göçmen kuşları izlemek için ünlü bir yerdir. Özellikle: ilkbahar ve sonbahar dönemlerinde leylekler izlenir. Bunlar: Cebelitarık boğazından sonra Tarifa üzerinden geçerler.

BALİNALARI-YUNUSLARI İZLEMEK

Tarifa kasabasında: sörf mağazalarının yanı sıra, balina ve yunus balıklarını izlemek için turlar düzenleyen, çok sayıda ticari merkez bulunmaktadır. Eğer bu turlara katılmak isterseniz “Whale Watch” veya “Aventura Marina” gibi kar amacı gütmeyen kuruluşları tercih etmenizi öneririm. Yunus ve balinalar, 14 kilometre genişliğindeki boğazlar üzerinde yapılacak tur ile izlenebilmektedir.

İspanya Tarifa

GEZİLECEK YERLER

İspanya Tarifa

CASTİLLO DE GUZMAN EL BUENO

Kasabanın surlarının bazı kısımları, halen İspanyol denizcilik makamları tarafından kullanılmaktadır ve ziyaretçilere kapalıdır.

Ancak: Tarifa’nın en etkileyici yapısı olan “Castillo de Guzman” önemli ölçüde yenilenmiş ve halkın ziyaretine açılmıştır.

Guzman yapısı: Roma döneminden kalma bir kalenin üzerine, 10’ncu yüzyılda inşa edilen “Magribi Alcazar”ının üzerine, 11’nci yüzyılda yapılmış bir kaledir. Yani, 960 yılında halifenin emriyle, Abd-Rahman III tarafından, liman yakınında yaptırılmıştır.

Kale: 1296 yılında, Magribilerin, Tarifa’yı kuşatması sırasında önem kazanmıştır. Kalenin ismi: kalenin savunmasını üstlenen “Alonso Perez Guzman” dan gelmektedir. Kalenin kumandanı olan Guzman: kaleyi teslim etmek yerine, işgalciler tarafından esir alınan oğlunu feda etmeyi tercih etmesiyle tanınır.

Oğlu esir olarak kulenin alt kısmında iken, Guzman “Endülüs ya da oğlunu öldürecektir”. Düşünmeden, bıçağını eline alır ve oğlunun kalbine atar. Evet, bu bir söylenti.

Burayı ziyaret ederseniz: Tarifa kasabası üzerinden, 360 derecelik bir panaromik görüntü ile Cebelitarık boğazına kadar olan bölgeyi gözlemleyebilirsiniz.

PUERTA DE JEREZ

Tarifa kasabasının “Old Town” bölümünün an girişinde, ortaçağ duvarlarındaki üç kapıdan, günümüze kadar ayakta kalabilen tek kapıdır. Kapı, ilginç mimarisiyle önem kazanmaktadır. Kapının üstündeki yazıda, Tarifa şehri hakkında “Çok sadık ve kahraman şehir. Sancho IV. El Bravo. 21 Eylül 1292” yazılıdır.

İGLESİA DE SAN FRANCİSCO

Bu kilise: eski şehrin batı kıyısında “Plaza del Angel” bölgesindedir ve 16’ncı yüzyılda yapılmıştır. Ancak, 18’nci yüzyılın sonlarında yenilenmiştir. Kilisenin içinde: İsa’nın 15’nci yüzyıla ait bir heykeli olan “Cristo del Esconsuelo” bulunmaktadır.

İGLESİA DE SAN MATEO

Moscardo ve Copons caddelerinin kesişim noktasındadır. Kilisenin inşasına, 15’nci yüzyılda başlanmış, ancak 18’nci yüzyılda tamamlanabilmiştir. Barok tarzdaki yıkık-dökük dış görünüşü, içerideki şaşırtıcı modernliği gizlemektedir.
Kilisenin kapısı her zaman açıktır.

EL CAMİNO DE LA İSLA DE LAS PALOMAS

Akdeniz ve Atlas Okyanusunu ayıran adaya giden: 16.3 km lik bir yoldur. Burası: boğazı ve Afrika’yı birbirinden ayırır. Sörfçüleri izlemek ve deniz havası teneffüs etmek isterseniz, burayı ziyaret etmelisiniz. Buradaki: “Castillo Santa Catalina” isimli küçük kale, 1929 yılında inşa edilmiştir.

BOLONİA BAELO CLAUDİA

Burası kasaba merkezine 20 km. uzaklıktadır. Burada: Roma döneminden kalma tapınaklar, hamamlar, evler ve bir tiyatro kalıntısı bulunuyor.

Ayrıca, yuvarlak güzel bir plaj var. Buradan, Atlantik okyanusu ve Afrika kıtasının muhteşem manzarasını izleyebilirsiniz.

İspanya Tarifa

ŞEHİRDEKİ ÖNEMLİ SURF PLAJLARI

Playa de Los Lances

Burası, yörenin en ünlü sörf plajıdır. Geniş ve beyaz kumluk alan, aynı zamanda, Avrupa’nın en iyi “uçurtma” alanıdır. Dünyanın ise, en ünlü üçüncü güzellikteki sörf plajıdır.

Plajın uzunluğu 10 km. dir. Şehrin kuzeyindedir. Plaj bölümünün hemen arkasında çam ağaçlarının bulunduğu “Doğal Alan” bulunmaktadır.

Playa de Valdevaqueros

Burası: küçük bir lagün bölümünün kuzey ucundaki kumlar arkasındadır. Birçok dünya sörf şampiyonası burada yapılmıştır.

La Caleta

Genellikle sadece şehrin doğusundaki turistler tarafından tercih edilmektedir.

Playa Chica

Yerel halk tarafından çok kullanılan, popüler bir aile plajıdır. Şehrin batısındaki buraya “Muelle de Rivera” ismi verilir.

İspanya Tarifa

ZAHARA DE LOS ATUNES

Burası, Atlantik okyanusu kıyılarında, Tarifa merkezinin 30 km. kuzeyinde küçük bir balıkçı köyüdür. Burası: ilginç bir atmosfere sahip, rüzgarlı bir yerdir. Sessiz bir gün arayanlar için idealdir. Bozulmamış beyaz kumlu plajları, 20 km. boyunca devam eder. Yani, bozulmadan kalmış bir yer.