Kastamonu İhsangazi

Kastamonu İhsangazi

İhsangazi, Kastamonu arası uzaklık:  31 km. İhsangazi, Araç arası uzaklık: 22 km. İhsangazi, Ankara arası uzaklık: 330 km. İhsangazi, İstanbul arası uzaklık: 500 km.

TARİHİ

Yörenin tarihi hakkında ayrıntılı bilgi yoktur. 1392 yılında Osmanlı topraklarına katılmıştır. Yöre, 1968 yılına kadar “Mergüze” olarak bilinir. 1968 yılında Belediye teşkilatı kurulunca, merkeze yakın olan İhsangazi köyünün ismi ilçeye verilmiştir. 1987 yılında ilçe olmuştur.

Kastamonu İhsangazi

GENEL

Yerleşim, Ilgaz dağlarının kuzey eteklerinde kuruludur. İlçenin güneyinde bulunan Ilgaz dağlarının zirve çizgisi, Kastamonu ilinin Çankırı ile sınırını oluşturur. İlçenin rakımı ortalama 850 metredir. Ilgaz çayı, ilçe merkezinden geçerek Araç ilçesi istikametine akar. İlçeye bağlı köylerin büyük bölümü, dağların eteklerinde, ormanlarla kaplı alanlarda kuruludur.

Bu yüzden bu kesimde tarım alanları kısıtlıdır. Sulanabilir arazi yoktur. Yörede Karadeniz iklimi hakimdir. Ancak sıcaklık ve yağış yönünden daha sert bir yapı vardır. Mayıs ve Haziran aylarında sürekli sağanak yağış görülür. Orman içi köylerde yaşayanların başlıca ekonomik etkinliği orman ürünleri üretimidir.

Bir diğer özellik, 1’nci derece deprem kuşağında olmasıdır. Kuzey Anadolu fay hattı, Ilgaz dağlarının güney eteklerinden geçer.

 

NE YENİR

Buraya yolunuz düşerse, yerel lezzetlerden tatmak isterseniz “ekşili pilav” öneririm.

 

SEPETÇİOĞLU OSMAN EFE

Osman Efe, Sepetçioğlu diye bilinir. 1074 yılında Malazgirt zaferinden sonra Anadolu’ya gelen Türkmenlerin Avşar boyundan, Yörük Türkmenidir. Sultan II Mahmut döneminde bu bölgede yaşamış ve bölge halkı tarafından sevilen, hakkında türküler yakılan bir pehlivan ve kahramandır.

Siyez Buğdayı

SİYEZ BUĞDAYI

Yörede Sizey Buğdayına “Gabulca” ismi veriliyor. Hitit buğdayı olarak da tanınır. Bilim insanları, 12 bin yıl önce yerleşik hayata geçildiğinde tarımın yapıldığı ilk buğdayların Siyez Buğdayı olduğu söyleniyor. Siyez buğdayı, geçmişten günümüze, İhsaniye ilçesinde yetiştirilmektedir. Büyük yerleşimlerden uzak, sarp, engebeli, eğimli yerlerde yetişir. Evet doğal yapısı ile, sağlıklı beslenme için tercih edilen bir buğday tipidir.

 

İHSANGAZİ SEPETÇİOĞLU VE SİYEZ BULGURU FESTİVALİ

Her yıl geleneksel olarak Ağustos ayı sonunda 3 gün süreyle yapılmaktadır. Festival kapsamında: siyez yemekleri yarışması, konser, spor müsabakaları, halk oyunları gösterisi ve siyez ekimi etkinlikleri yapılmaktadır.

Kastamonu İhsangazi Meslek Yüksek Okulu

İHSANGAZİ MESLEK YÜKSEK OKULU:

2013 yılında Kastamonu Üniversitesine bağlı olarak açılmıştır. Barınma imkanları açısından yeterli yapıya sahiptir.

Kastamonu İhsangazi

GEZİLECEK YERLER

Kastamonu İhsangazi Derviş İbrahim Türbesi

İHSANGAZİ DERVİŞ İBRAHİM (HARAÇOĞLU) TÜRBESİ

İlçe merkezine bağlı İsalar Mahallesindedir. 16 km uzaklıktadır. Türbenin: Horasanlı Şeyh Saadeddin Haraci’ye ait olduğu düşünülmektedir. Kendisi bölgenin fatihi İhsan Gazi ile birlikte gelen erenlerdendir. Ancak türbenin kim tarafından ve ne zaman yapıldığı bilinmez. Ayrıca Şeyh Sadettin Haraci’nin burada yaptırdığı bir dergah veya diğer yapılardan kalıntı yoktur. Türbe: taş duvarlı bir bahçe içindedir. Tuğladan çokgen planlı yapılmış, üstü çatı ile örtülmüştür. Mimari yönden bir özelliği yoktur.

Kastamonu İhsangazi Sipahiler Kaya Mezarları

SİPAHİLER KAYA MEZARLARI

İlçe merkezine bağlı Sipahiler Mahallesi Dere sokaktadır. İlçe merkezine 37 km uzaklıktadır. Tepe üzerindeki kaya mezarın yüksekliği 150 metredir. Bu kaya mezarlarının, MS 5 ile 6’ncı yüzyıllardan kaldığı sanılmaktadır.

Kaya mezarları, birbirinden ayrı, iki kat halindedir. Katlar arasında bağlantı yoktur. Mezar odasında bulunan yuvarlak bir pencere vadiye bakmaktadır. Mezarın altında ikinci bir bölüm bulunur.

Bu bölümde de, duvarların oyulmasıyla ölülerin konulacağı yerler açılmıştır. Ancak kaya mezarlarında kaçak kazılar nedeniyle yoğun tahribat bulunmaktadır.

Kastamonu İnebolu hakkındaki gezi yazım için  İnebolu

Kastamonu Daday

Kastamonu Daday

Daday, Kastamonu arası uzaklık: 29 km. Daday, Azdavay arası uzaklık: 41 km.

TARİHİ

Yöreye ilk yerleşenler yazılı belgelere göre Kaşka Türkleridir. Daha sonra çeşitli medeniyetler, bölgede hakimiyet kurmuşlardır. 1291 yılında bölgede Candaroğulları Beyliği dönemi başlar. Bu dönemde, Daday, Ankara ve Kastamonu arasındaki 25 büyük yerleşimden bir tanesidir.

1460 yılında Fatih Sultan Mehmet tarafından bölge Osmanlı topraklarına katılır. 1869 yılında Daday, Kastamonu Salnamesine göre, Kastamonu sancağının bir ilçesi olarak görünmektedir. Daday, 1960 yılından sonra ülkemizin önemli sağlık merkezlerinden biri haline gelmiştir.

Çünkü ilçede bulunan Ballıdağ Senatoryumu, özellikle göğüs hastalığı olan birçok hastayı iyileştirmiştir. Çünkü Ballıdağ, oksijen yönünden çok zengindir. Gelelim sonucu, şu an burası kapalı, niye çünkü her hastanede bu hastalıkla ilgili bir birim açıldığından burası kapatılmıştır, binası atıl durmaktadır. Yakında çürür yıkılır.

Kastamonu Daday

GENEL

İlçe yerleşimi Köroğlu dağ sıraları içinde bulunan bir gurupta, bir ovadadır. Gökırmak kollarından birisi, ilçenin bulunduğu vadiyi ikiye böler. Genel olarak ilçe engebeli bir yapıya sahiptir. Yörede karasal iklim hakimdir. Yazlar sıcak ve kurak, kışlar ise kar yağışlı geçer. Arazi ormanlarla çevrilidir, toprakları çok verimli değildir. Halkın başlıca geçim kaynağı tarım ve hayvancılıktır. Ayrıca ahşap ürünleri ve el sanatları da yaygındır.

DADAY EL SANATLARI

Yörede el sanatları oldukça yaygındır. Bunlardan öne çıkanlardan söz etmek istiyorum.

Selalmaz Bezi

Bu ürünler, kendine özgü yöntemlerle tamamen elle ve basit aletlerle ağaç tezgahlarda dokunur. Yani standart değildir, hepsinin deseni farklıdır. Birbirine benzer, ancak tıpa tıp aynısı değildir. Bu nedenle, hepsinin kendisine özgü değeri vardır.

Ürünün, Şile bezinden daha ince ve hoş duran bir yapısı vardır. Dokumalar: masa, sehpa örtüsü, elbiselik, cibinlik, perdelik, çarşaflık, peştamal, peçete ve ev dekorasyonunda kullanılır.

Daday Sandalyesi

Akpınar köyü yakınlarındaki Çıllar Mahallesinde yapılır. Malzeme olarak Gökçeağaç kullanılır. Ayaklarının açılmaması için, teller yardımıyla birbirine bağlanır. Otantik görünümlü bu sandalyeler ancak sipariş üzerine yapılmaktadır.

NE YENİR

Daday yöresine yolunuz düşerse tescillenmiş “Daday etli ekmeği” yemenizi öneririm. Ama mutlaka tatmalısınız, muhteşem bir lezzet. Ayrıca ekşili pilav, tirit ve banduma deneyebilirsiniz.

Kastamonu Daday 30 Ağustos Zafer Şenlikleri

30 AĞUSTOS ZAFER ŞENLİKLERİ

30 Ağustos günü gerek Zafer Bayramı ve gerekse Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün Daday’a gelmesinin anısına çeşitli etkinlikler düzenlenerek gün kutlanır. Bu etkinlikler: Zafer At yarışları ve sportif faaliyetler ve konserlerdir. At yarışlarına ilçe halkı, çevre ilçeler ve il merkezinden katılımlar olur. Ayrıca merkep ve bisiklet yarışları, halat çekme ve atletizm koşuları yapılır. Günümüzde yapılan at yarışlarının kaynağı: Atatürk’ün Daday’a geldiğinde, Kıyık Tepesinde atlıların karşılamasıdır.

AT ÇİFTLİĞİ

Osmanlı döneminde önemli bir at yetiştirme merkezi olan Daday, günümüzde ise binicilik okulu ve at çiftliği ile ziyaretçilerin ata binme ve at ile gezinti serüvenlerini sağlıyor.

Kastamonu Daday

GEZİLECEK YERLER

Kastamonu Daday Hükümet Konağı

HÜKÜMET KONAĞI

İlçe merkezinde Merkez Mahallesi Cumhuriyet Caddesindeki bina, 25 Kasım 1891 yılında hizmete girmiştir.

İlçenin özel mekanlarından biridir. Bina Dadaylılar tarafından 3 ay 20 gün gibi kısa bir sürede yöreye özgü ahşap mimariyle yapılmıştır. Bu yüzden, ahşap süslemeleri oldukça güzeldir. 1963 yılı tapu sicil belgesine göre, bina, hapishaneye bitişik, üst katta 12 oda ve alt katta 8 oda şeklinde düzenlenmiş, Pazaryanı mevkiinde kuruludur.

İki katlıdır. Dikdörtgen planlıdır. Ahşaptır. Girişi doğu cephesindedir. Üç basamakla çıkılan sahanlıktaki dört ahşap sütun, üst kat çıkmasını taşır. Birinci katta: Kaymakamın odası vardır. Bu oda, aynı anda Kaymakamlık görevi yapan Şair Eşref tarafından teşrif edilmiştir.

Kaymakam odasının duvarları ve tavanları, nefti renkte boyalarla boyanmıştır. Duvarlar panolar halinde parçalara bölünmüştür. Panoların kenarları kalın çizgilerle sınırlandırılmıştır. Panoların orta kısmında stilize bitki motiflerinden oluşan desenler görülür.

Yapının cephesi oldukça sadedir. Tüm pencereler düz atlıdır. Binanın batı cephesine tuvalet ve depolar eklenmiştir.

Binanın en büyük özelliği: 30 Ağustos 1925 günü saat 15.20’de, Atatürk burada misafir edilmiştir. 1938 yılında ise zamanın Cumhurbaşkanı İsmet İnönü ve 28 Mayıs 1994 tarihinde ise K.K.T.C. Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş yine burada ağırlanmıştır.

Türk edebiyatı şairlerinden Şair Eşref Bey, 1893 yılında burada 6 ay süreyle Kaymakamlık yaparken yine bu binada kalmıştır. Bu esnada, Kaymakamlık odasının tavanı ve duvarlarını süsletmiştir. Yapı, yeni Hükümet Konağının yapılmasının ardından, 2009 yılında boşaltılmış ve restore edilmiştir.

Kastamonu Daday Seyidi Beyoğlu Konağı

SEYİDİ BEYOĞLU KONAĞI

İlçe merkezindedir. Bu konağın en büyük özelliği: 30 Ağustos 1925 günü Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün burada ağırlanmış olmasıdır. Atatürk, ikinci katta, kuzeybatı köşedeki odada ağırlanmıştır. Burada yemek yenir, çay içilir ve saat: 17.00’de Kastamonu’ya geri dönülür.

Konak 1912 yılında üç katlı olarak yapılmıştır. Konağa “Köpekçioğlu” konağı da denir. Tapu tesciline göre, 1912 yılında yapılan konak: Seydibeyzade Abdullah Efendi ve eşi Gömeçzade Mustafa Efendinin kızı Hatice Hanıma aittir.)

Konağın girişinde, iki ayrı merdiven bulunur ve bunlar giriş kapısında buluşur. Dış cephesi ve iç mekanın büyük bölümü, kabartma ve kalem işleriyle süslenmiştir. Ahşap işçiliğinin en güzel örnekleri görülebilir. Özellikle güneydoğudaki odanın tavan işçiliği görülmelidir.

Tavanın ortasında tavan göbeği bulunur. Bu göbeğin ortasında, on köşeli yıldız motifi, yıldızın ortasında bitkisel motifle ahşap oymalar, bu oymalardan sonra sekizgen göbek çerçevesi görülür. Göbek çerçevesinin üstü balıksırtı ahşap motifiyle süslüdür.

Göbeğin fonu kırmızı muşamba ile kaplanmıştır. Tavanda devam eden süslemeler yani motif düzenlemesi konsollardan duvarlara geçer. Gerçekten muhteşem, mutlaka görmelisiniz. Tarihi mekan, günümüzde oldukça bakımlı olarak durmaktadır.

MUSTAFA ŞÜKRÜ EFENDİ KONAĞI

Mustafa Şükrü Efendi’nin Gazeteci, yazar ve siyaset adamı Bülent Ecevit’in dedesi olduğu söyleniyor. İki katlıdır, geleneksel köy evleri planına göre yapılmıştır. Altında ahır bulunur. Ağaç çantılarının üstü hımış tekniğindedir. Çatkı ağaçlarının arası kerpiçle kapatılmıştır. Halen burada Daday Belediyesi hizmet vermektedir.

ALİ PAŞA CAMİİ

İlçe merkezine 4 km uzaklıktaki Ali Paşa köyündedir. Cami 1390 yılında Candaroğulları döneminde yapılmıştır. Candaroğullarının en kuvvetli döneminde, 2’nci Süleyman Paşa (1385-1392) ile İsfendiyar Bey geçiş döneminde yaptırılmıştır. Sade bir görüntüye sahiptir. Kare olarak planlanmış, sonradan eklemelerle özgün planından uzaklaşmıştır. Cami, son olarak 18’nci yüzyılda Osmanlı döneminde restore edilmiş ve günümüze o şekliyle ulaşmıştır. Cami hala ibadete açıktır.

HONSALAR TEPESİ TÜMÜLÜSÜ

İlçe topraklarında 7 tane Tümülüs vardır. Ancak Alipaşa köyünde 200 metre uzaklıkta, köyün  girişinde bulunan bu Tümülüs görülmeye değerdir. Tümülüsün tepe kısmı ve kuzeydoğu tarafı kaçak define arayıcıları tarafından kazılarak tahrip edilmiştir.

Tümülüs muhtemelen çatışma yıllarında kadın ve çocukların kaçıp saklanmaları için kullanılmış olmalıdır. Büyük olasılıkla, MÖ 6’ncı yüzyılda Lidyalılar tarafından yapılmıştır. Tepenin yüksekliği tarla düzeyinden 3.5 metredir. Çapı ise 30 metredir. Tepenin üstü kısmen tarım alanı olarak kullanılmış ve sürülmüştür.  Alanda: Demir çağına ait çanak-çömlek kalıntıları bulunmuştur.

Kastamonu Daday Balaban Ağa Konağı

BALABAN AĞA KONAĞI

İlçe merkezine 5 km uzaklıktaki İnciğez köyüne bağlı Çiftlik beldesinde yemyeşil bir mekandadır.

Kastamonu Daday Balaban Ağa Konağı

Konak 1632 yılında, Suudi Arabistan’dan göç eden ve Daday’a yerleşen Hüsem Ağa tarafından yaptırılmıştır. Başlangıçta misafirhane olarak yapımı gerçekleşen 800 metre karelik tarihi Balaban Ağa Konağının bahçesinde bir hamam ve Osmanlı çeşmesi de bulunuyor.

Osmanlı sivil mimarisinin güzel örneklerinden birisidir. Konak Oğuzbalaban ailesine aittir. Günümüzde konak sahibi Fazıl Oğuz Balaban, ailesinin kökünün Arabistan Yarımadasında bulunan Kureyş Kabilesinden geldiğini ve buraya yerleştirildiğini, Osmanlı döneminde bu konakta yaşayanlardan vergi dahi alınmadığını söylemiştir.

400 yılı aşkındır tarım yapılan çiftliğin sahipleri, “Başoda” haricindeki iç mekanda 100 yıl önce onarım yaptırmışlardır ve konak günümüzdeki halini almıştır.

Kastamonu Daday Balaban Ağa Konağı

Kapı, tavan ve dolaplar Osmanlı ahşap işçiliğinin en güzel örneklerine sahiptir. Kapı ve pençelere ahşaptır. Duvarlar kagirdir. Tavan ve ahşap öğelerde oldukça güzel süsleme örnekleri bulunur. Duvarlarda bulunan hat yazıları, 1895 yılında yazılmıştır.

Kastamonu Daday Balaban Ağa Konağı Baş oda

Başoda

Yukarıda belirttiğim gibi, 100 yıl önce yapılan restorasyonda, başodaya dokunulmamış, yapının diğer kısımları restore edilmiştir.

Günümüzde özellikle: güney batı köşedeki oda görülmelidir. Odanın dolapları, kapısı, duvar süslemeleri ve duvarları: Konakta bir zamanlar misafir kalan dönemin şair ve ozanları tarafından yazılarla doldurulmuştur. Bu yazılar mutlaka ilginizi çekecektir, görmelisiniz. Burada Dadaylı Başbakan Bülent Ecevit’in babası Mebus Fahri Ecevit’in imzası da vardır.

Kastamonu eski valilerinden Enis Paşa’nın konakta 8 gün kaldığını, bahçede çadır kurduğunu ve o günden sonra bu düzlüğe “Enis Paşa Düzlüğü” adı verilmiştir.

Günümüzde, konak yöresel yemeklerin sunulduğu bir restoran olarak kullanılmaktadır. Ayrıca, burası bir tarım çiftliği olarak kullanılıyor. Çiftliği ziyarete gelenler ağırlanıyor. İhtiyaç olan sebze ve meyveler çiftlikte yetiştiriliyor. Et ve yumurta için tavuk, hindi, kaz ve ördek yetiştiriliyor. Süt ve süt ürünleri için manda ve ineklerin sütlerinden yararlanılıyor.

Kastamonu Daday İnciğez Kaya Mezarları

İNCİĞEZ KAYA MEZARLARI

İlçe merkezine 6 km uzaklıktaki İnciğez köyündedir. Gök ırmağın ilk çıkış kaynağını oluşturan Daday çayının hemen güney yamacında, dik inen kayalıklar üzerine oyulmuştur. Tarihi yapının Bizans dönemine ait olduğu düşünülür. Kesin bilgi olmamasına rağmen muhtemelen MÖ 64-330 yılları arasında yapıldığı tahmin edilmektedir. Kaya mezar: üç katlıdır. Her katta üçer oda vardır. Yani toplam dokuz mağara odası vardır. Her odadan diğer odalara geçilir.

Kastamonu Daday İnciğez Kaya Mezarları

Yani, burada ibadet yeri, kaya mezarları ve barınma bölümleri vardır. Barınma bölümlerindeki odalar, iç içe geçmiş şekilde planlanmıştır. Kaya mezarları, sağlam olarak günümüze ulaşmıştır.

Kastamonu Daday Meyre Mabedi

MEYRE MABEDİ

İlçe merkezine 40 km uzaklıktaki Aktaşteke köyü Meyre (eski ismi: Bonita) Mahallesindedir. Roma dönemine aittir.

Resmi arkeolojik ismi “Zeus Bonitenos Tapınağı” dır. Tapınak: antik dönemde bölgenin en önemli dini yapısıdır. Bina önce tapınak yani mabet olarak yapılmış, ancak Roma imparatorluğunun 313 yılında Hiristiyanlığı kabul etmesinin ardından, kiliseye çevrilmiştir. Bu yüzden yapıya mabet deniyor.
Kastamonu Daday Meyre Mabedi Kitabe-Yazıt

Kitabe-Yazıt

Yapıda oldukça büyük bir kitabe vardır. (Kitabenin boyu 1.80 metre ve genişliği 86 cm. kalınlığı 50 cm dir.) Bu kitabe yani yazıt, zamanında bölgenin ağalarından biri olan kişi tarafından “Bu taş bek gözel, bek süslü, benim evin duvarında iyi durur” diyerek almış, kendi köyüne (günümüzdeki Eflani sınırları içinde kalan Gökgöz köyü) götürmüştür. Kitabe daha sonra bilim adamları tarafından bulunmuş ve Grekçe olan yazıt okunmuştur.

Kastamonu Daday Meyre Mabedi-Kitabe Yazıt

Bu yazıta göre: Mabet Airmios ve oğlu Markos Aurellios Alexandros tarafından 279 yılında tamamlanmıştır. Bu dev kitabe, günümüzde Kastamonu Arkeoloji Müzesinde koruma altına alınmış ve sergilenmektedir.

Yazıt bu tapınağa aittir ve ne olduğu o yazıtta yazılmaktadır. Airmios’un ataları, Gök tanrısı Zeus tarafından yöneticilikle görevlendirilmiştir. Bu görev Airmios’a geçmiştir. Airmios, kabile reisidir. Btinya ve Pontus Eyaletlerinin başrahibidir.

Roma İmparatoru Mukaddes Antnios (Caracalla MS 188-217) tarafından büyük itibar görmüş ve ticaret iskelesi olan Amastris (Amasra) şehrinin yönetimini üstlenmiştir.

Kastamonu Daday Meyre Mabedi

Yani tapınak, Roma döneminde en büyük imparatorlardan biri olan Caracalla zamanında, rahip Gaios tarafından temeli atılmış ve bu rahibin oğlu Alexandros tarafından da MS 279 yılında tamamlanmıştır.

Bunu yaptıran kişi, bölgenin en nüfuslu insanlarından biridir. Bu kişi, bölgenin en çok tapınım gören tanrısı Zeus Bonitenos adına bu tapınağı yaptırmıştır. “Bonitenos” kelimesinin anlamı, Grekçe “Boğa” kelimesinin anlamına yakındır.

Yerel bir simge olarak boğayı temsil ettiği düşünülüyor. Zaten çevrede işlemeli her mimari parça üzerinde boğa başlı rozetli süslemeler görmek mümkündür.

Kastamonu Daday Meyre Mabedi

Günümüz

Günümüzde, mabedin büyük kısmı su basman sıkıştırılmış temel seviyesine kadar toprak altındadır. Üstü açığa çıkarılmıştır. Tapınağa ait birçok malzeme, Meyre mahallesindeki sivil yapılarda devşirme malzeme olarak kullanılmıştır.

Neredeyse köydeki tüm yapıların az çok temel taşları, köşe taşları ve başka yapı elemanları buradaki tapınaktan çıkan taşlarla oluşturulmuştur. Tapınağı ziyaret etmek istediğinizde, Meyre Mahallesinde, köyün taşlı yollarından aşağıya doğru inildikçe, bahçe duvarlarında ve yol kenarında tapınağa ait mimari parçalar sıkça görülür.

Yoldan ayrılıp tapınak alanına girerken, yine tapınak taşlarından yapılmış bir çeşme vardır.

Kastamonu Daday Göletler

GÖLETLER

Daday ilçesinde iki tane suni gölet bulunmaktadır. Bunlar Yumurtacı ve Taşçılar göletleridir.

Taşçılar göleti

Eşsiz manzarasıyla dikkat çeker. Dağ manzaralı bir gölettir. Burada çadırlı kamp kurmak mümkündür. Piknik te yapılabilir.

Yumurtacı göleti

Burası Görük mevkiindedir.

 Kastamonu Pınarbaşı hakkındaki gezi yazım için  Pınarbaşı

Kastamonu Azdavay

Kastamonu Azdavay

Azdavay denilince ilk akla gelenler: bal ve ıhlamurdur. Bu ürünlerin adına, her yıl Azdavay’da festival düzenlenir.

ULAŞIM

Azdavay, Kastamonu arası uzaklık: 103 km. Azdavay, Pınarbaşı arası uzaklık: 23 km. Azdavay, Ağlı arası uzaklık: 27 km. Azdavay, Ankara arası uzaklık: 340 km. Azdavay, İstanbul arası uzaklık: 502 km.

TARİHİ

Yöre, arkeolojik araştırma sonuçlarına göre, ilk olarak MÖ 8’nci yüzyılda Paflogonyalılar tarafından yerleşim için kullanılmıştır. Ardından çeşitli devletler yörede hakim olurlar. 1460 yılında Fatih Sultan Mehmet tarafından Osmanlı topraklarına katılmıştır. Osmanlı yönetiminde, Azdavay, Daday’a bağlıdır. 1946 yılında ilçe olur.

Kastamonu Azdavay

GENEL

İlçe, Batı Karadeniz bölgesindedir. İlçenin kurulu bulunduğu arazi engebeli ve ormanlarla kaplıdır. İlçe topraklarının yüzde 64 bölümü ormanlarla kaplıdır. İlçenin rakımı ortalama 830 metredir. Yörede sert bir iklim hakimdir.

Uzun süren kış mevsimi yoğun kar yağışlı geçer. Devrakani ilçesinden çıkan Devrekani çayı ilçe topraklarından geçer ve Cide’de Karadeniz’e dökülür. Akarsu ilçenin doğusundan batısına doğru akar. Bölgede yetiştirilen “Kaya fındığı” oldukça lezzetlidir ve başka yerde bulunmaz.

Kaya fındığının kabuğu kalındır, ancak meyvesi çok lezzetlidir. Kerestesi mobilyacılıkta kullanılır. Evet, yörenin önemli özelliklerinden birisi de, dışarıya göç verilmesidir. Genellikle İstanbul başta olmak üzere çeşitli büyük şehirlere göç vardır.

IHLAMUR

Ihlamur Azdavay’da oldukça meşhurdur. Hatta ilçenin bir sembolü olmuştur. Cumhuriyet caddesi isimli ana cadde üzerinde, ıhlamur ağaçları karşılıklı sıralanıyor ve yaz aylarında burada gezerken ıhlamur çiçeklerinin muhteşem kokusu hissediliyor. Bu ıhlamurlar mevsiminde toplanarak ıhlamur çayı hazırlanıyor.

NE YENİR

Bu yöreye yolunuz düşer ve yerel lezzetleri tatmak isterseniz önerim “kabalak sarması, ıspıt kavurması, kuşburnu yoğurdu” olacaktır. Ayrıca “kara çorba” denemelisiniz. Kara çorba: kızamık ekşisi ve tavuk suyu ile tavuk eti karışımından yapılmaktadır.

Kastamonu Azdavay

BAL VE IHLAMUR FESTİVALİ

Her yıl geleneksel olarak Temmuz veya Ağustos ayında düzenlenir.

ULUSLARARASI AZDAVAY MOTOSİKLET VE DOĞA SPORLARI FESTİVALİ

Her yıl geleneksel olarak Temmuz ayı içinde 4 gün süreli yapılır. Festival Suğla Yaylasında yapılır.

Kastamonu Azdavay Meslek Yüksek Okulu

AZDAVAY MESLEK YÜKSEK OKULU

Kastamonu Üniversitesine bağlıdır. Halen okulda 180 öğrenci eğitim görmektedir. Zaman içinde yeni bölümlerin açılmasıyla öğrenci sayısı artacaktır.

Kastamonu Azdavay

GEZİLECEK YERLER

Kastamonu Azdavay Aşıklar Köprüsü

AŞIKLAR KÖPRÜSÜ

Azdavay ilçesinin Merkez Mahallesi ile Karşıyaka Mahallelerini birleştiren köprü Devrekani çayı üstündedir. Kesin yapılış tarihi belli değildir. Azdavay Belediyesi tarafından restore edilmiştir.

Yörede anlatılan bir rivayete göre: “uzun yıllar birbirini seven iki genç, ailelerinin karşı çıkması nedeniyle bir türlü evlenemezler. Hiçbir zaman kavuşamayacaklarını düşündüklerinde, Devrekani çayı üzerinde kurulu olan köprü üzerine gelir ve intihar etmek isterler. Bunu duyan aileleri, hemen köprüye gelerek gençleri bu kararlarından vazgeçirmeye çalışırlar.

Ailelerinden evlilik onayı alan gençler, intihar etmekten vazgeçerler. Bu olaydan sonra köprüye “Aşıklar Köprüsü” ismi verilir. Köprü, ilçede yaşayan sevgililer ve genç aşıkların uğrak yeridir. Aşıklar köprüde buluşarak hasret giderirler.

Köprüde birçok evlilik teklifi yapılmıştır. Azdavay ilçesinin ziyaret ederseniz, özellikle Aşıklar köprüsü üzerinden, Kurt Girmez dağları ufukta kızıllığa boyanarak batarken güneşin gözyaşlarını izlemenizi öneririm.

Kastamonu Azdavay Çatak Kanyonu

ÇATAK KANYONU

İlçe merkezine 7 km uzaklıktadır. Kanyona ulaşmak için gidilmesi gereken yolun 6 km lik bölümü araçla, kalan 1 km lik bölümü ise, dağ içinde yürüyüş parkurundan yapılır. İlk olarak 900 metre yükseklikteki (rakımdaki) gözetleme noktasına ulaşılır. Gözetleme noktasından, kanyon uzantısının uzun bir bölümü izlenebilir. Evet, kanyon dünyanın 4’ncü büyük kanyonudur.

Kastamonu Azdavay Çatak Kanyonu

Kanyon Çatak köprüsünün 2 km aşağısından başlar ve Tüsköy’e kadar kesintisiz devam eder. Kanyonun yerden yüksekliği yaklaşık 1000 ile 1500 metre arasındadır. Uzunluğu 7 km dir. Bu uzunluk yüzerek veya bot ile geçilebilmektedir. Sonuç, burası geçilmesi gerekçen zor bir kanyon, mutlaka uygun teçhizatınızın bulunması ve yanınıza rehber almanız önemle tavsiye edilir.

Kastamonu Azdavay Çatak Kanyonu Cam Teras

Cam Teras

Cam teras, ilçe merkezine 7 km uzaklıktadır. Bu yolun 6 km bölümü araçla, kalan 1 km lik bölümü ise orman içinde yürüyüş parkurundan yapılmaktadır. Cam teras, 2017 yılında Azdavay Belediyesi tarafından hizmete açılmıştır.

Kastamonu Azdavay Çatak Kanyonu Cam Teras

Çatak kanyonu üstüne yapılan cam teras zeminden yani çay yatağından 450 metre yüksekliktedir. Cam terasın toplum uzunluğu 33 metredir ve bunun 15 metrelik bölümü kanyon boşluğundadır. Genişliği ise 10 metredir. Çelik konstrüksiyon üzerine yapılan cam teras, aynı anda 250 kişi (yani 60 ton) kapasitelidir. Cam teras bölümünün toplam kapasitesi ise 900 tondur. Cam terastan: 7 km uzunluğundaki kanyon boşluğu ve kanyon boşluğundaki yabani hayvanlar izlenebilir.

Kastamonu Azdavay Medil Köklü Mağarası

MEDİL (KÖKLÜ) MAĞARASI

İlçe merkezine 8 km uzaklıktaki Karakuşlu köyüne bağlı Ayvat mahallesinde Medil ormanı içindedir. Yolun son 500 metresi, orman içinde patika yoldan yürüyerek gidilir. Mağara Çatak kanyonunu doğu yamacındadır. Vadi tabanından yaklaşık 100 metre yüksektedir.

Mağara yatay yönde gelişmiştir. Giriş kısmı ile mağara tabanı arasında 6 metrelik yükseklik farkı vardır. Daha sonra 4 ana salon ve bu salonlara bağlantıları sağlayan galeriler bulunur. Toplam uzunluğu 206 metredir.

Mağaraya kuzeybatıya bakan ağızdan girilir. Ancak giriş kısmı çökmeler sonucu oldukça daralmıştır. Mağaraya girdikten 6 metre sonra, iki salon ve bunları birbirinden ayıran galeriler görülür. Buradan kuzeybatı yönünde ilerlendiğinde ise, iki sarnıç bulunan büyük salona ulaşılır.

Büyük salonun uzunluğu 125 metre, genişliği ise 72 metredir. Sarnıçların bulunduğu bölümde yükseklik 4 metredir. Kenar kısmı gidildikçe yükseklik azalır ve kenarlarda yer yer 40 cm e kadar düşer. Büyük salonda, 10 kadar sütun bulunur. Bunların yükseklikleri 100 ile 190 cm arasındadır. Mağaranın duvar kısımlarına yakın yerlerde ise traverten havuzları vardır.

Mağaranın doğal özelliklerinin ardından, mağaranın diğer en büyük özelliği olan tapınak durumuna gelelim:

Oluşumu milyonlarca yıla dayanan mağara, Roma ve Bizans dönemlerinde mağara bir tapınak ve yerleşim yeri olarak kullanılmıştır. Bu yüzden mağarada tarihi kalıntılar bulunmaktadır. Büyük salondaki sarnıçlar ve ikinci salonda ibadet amacıyla yapılan şapelin duvar kalınlığı aynıdır. Bu tarihi bölümlerdeki duvarların kalınlığı yaklaşık 35 cm dir.

Şapelin bulunduğu yer

Mağaranın ikinci salonu, yaklaşık 40 metre uzunluğunda ve 18 metre genişliğindedir. Tavan yüksekliği 4 metre olan bu salon, ibadet için kullanılan şapelin bulunduğu yerdir. Şapelin duvar kalınlığı 30 cm dir. Mağaranın bu bölümünde sarkıt ve dikitler daha fazla görülür.

Mağaranın içindeki sarnıç ve şapelin içinde yapılan kaçak kazılar, bu kalıntılara büyük zararlar vermiştir. Zarar bu kadar da değil, mağarada ısınma ve aydınlatma amaçlı yakılan ateşler sonucu mağaranın içi büyük oranda siyah bir görünüm almıştır.

Sadece yeni oluşum gösteren yerlerde beyaz şekiller görülmektedir. Mağaranın çıkışında, doğusunda ise bina harabeleri görülür. Bu bina, moloz taşlardan yapılmıştır. Öte yandan, mağara doğal güzellikleriyle de dikkat çeker. Ayrıca son bir not, mağaranın içindeki hava, nefes almayı rahatlatır, bu yüzden özellikle astım hastaları tarafından tercih edilir.

Kastamonu Azdavay Yanık Ali Konağıı

YANIK ALİ KONAĞI

İlçe merkezine 12 km uzaklıkta bulunan Başören Köyünün Göktaş Mahallesindedir. Konak özgün durumuna uygun olarak restore edilmiştir ve günümüzde Konaklama Tesisi olarak kullanılan yapı çevresinde bulunan yaylaları ve av sahaları ile bütünleşmiştir. Doğa turizmi için gelenlerin konaklaması için kullanılmaktadır.

Kastamonu Azdavay Suğla Yaylası

SUĞLA YAYLASI

Azdavay-Pınarbaşı kara yolu üzerinde ilçe merkezine 12 km uzaklıkta Sarnıç köyü sınırındadır. Rakımı 1130 metredir. Piknik yapmak için uygun bir alandır. Her yıl burada “Suğla Yayla Şenlikleri” yapılır. Ancak daha sonraki yıllarda, 2014 yılında “Enduro ve Motokros Pisti” yapılmasının ardından “Azdavay Suğla Yaylası Motor ve Doğa Sporları Merkezi” olarak kullanılmaya başlamış, ulusal ve uluslararası motosiklet yarışları burada düzenlenmektedir.

Kastamonu Azdavay Suğla Yaylası

Her yıl geleneksel olarak Temmuz ayında “Uluslararası Azdavay Motosiklet ve Doğa Sporları Festivali” olarak düzenlenmeye başlamıştır.

Kastamonu Azdavay Suğla Yaylası

Azdavay yaylasında, Belediyenin turizm yönünden başka planları da bulunuyor, umarım en kısa zamanda yapılır. Çünkü burada halen konaklama sıkıntısı var.

Kastamonu Azdavay Şelalesi

AZDAVAY ŞELALESİ

İlçe merkezine 13 km uzaklıkta Saray köyünün batısında Başdeğirmenler mevkiindedir. Şelale: doğallığı, tabii güzelliği ve berrak suyu ile ilgi çeker. Suyun ahenkli sesi ve sis bulutunu andıran görüntüsü görülmeye değerdir, mutlaka gidin ve görün.

Burada şelalenin bulunduğu yerde bir de mesire alanı oluşturulmuştur, piknik yapabilirsiniz. Şelalenin bulunduğu Saray köyünde ilk yerleşimin Bizans döneminde olduğu sanılıyor. Burada bir kilise veya manastır duvarları hala görülebilmektedir. Aynı zamanda burada bir kervansaray bulunmaktadır.

KIZ KAYASI-MİHRAP KAYASI

İlçe merkezine 17 km uzaklıktaki Çengel ve Erkemle köyleri arasında bulunan Zar ovasındadır.

Ovada, ovaya hakim bir kayalık üzerindedir. Bazı kaynaklarda kaya mezarı değil, mabet olarak geçmiş ve “Mihrap kayası” ismi kullanılmıştır. Büyük bir kayaya oyulmuştur. Mihrap, kayalığın 12 metre yukarısına oyulmuştur. Yüksekliği 2 metre ve eni 1 metredir.

Çevresinde, alınlıklı bir çatı vardır. Sütunların silme ve başlıkları bulunur. Mihrabın her yerinde, derinlik farklıdır. Tam alınlığın ortasında, çapı yarım metre olarak oyulmuş bir daire görülür. Bunun solunda ve üst hizasında: içi oyulmuş ve alınlığın silmesine iki bağla bağlanmış küçük bir yuvarlak daha vardır.

Bu mihrap: Zeus’a aittir. Çünkü eski dönemlerde Yunanistan’da bile bu ilahın mabedi yoktur. Dağlarda, kaya oyuklarında veya bir kayanın içine oyulan mihraba benzer yerlerde, bu tanrıya tapınılırdı.

MERCİMEK KAYASI

İlçe merkezine 19 km uzaklıktaki Sarnıç köyünün 1 km güneyindedir. Burada yapılan yüzey araştırmalarında Bizans dönemine ait, kırık çanak-çömlek parçalarına rastlanmıştır. Ayrıca, kaya üzerinde yapılan araştırmalarda: Bizans dönemine tarihlenen madeni bir haç bulunmuştur.

AŞAR KALESİ

İlçe merkezine 20 km uzaklıktaki Kayabaşı köyü yakınlarındadır. Azdavay çayı ile Kanlı çayın birleştiği yerde bulunan sarp bir kayalığın üstündedir. Çok sivri şekilde bulunan bir kaya parçasıdır. Kalenin tepesinde: moloz taştan, harçla yapılmış, bir su sarnıcı vardır.

Sarnıcın boyu 4 metre, eni 3 metre ve derinliği 1 metredir. Asar altı deresine bakan yüzünde ise, moloz taştan yapılmış büyük bir sur ve bunun ortasında büyükçe bir mazgal bulunur. Kalenin tam tepesinde ise, kare biçiminde bir bina harabesi görülebilir.

Burada iki tarafı ana kayadan kesilmiş ve üstü moloz taşla örülmüş, 50 cm eninde ve 80 cm yüksekliğinde bir dehliz bulunmaktadır. Ancak içi toprakla dolu olduğundan nereye gittiği bilinmemektedir. Günümüzde kalede görülen kalıntılar, Osmanlı döneminden kalmadır.

Kastamonu Azdavay Tabaklı Kayası

TABAKLI KAYASI

İlçe merkezine 21 km uzaklıktaki Maksut köyünde Tabaklı Mahallesindedir. 40 metre yükseklikteki oyuğun tavan kısmı kubbemsidir. Buraya çıkabilmek için oyularak merdiven oluşturulmuştur. Kayanın ön kısmında, giriş için 3 metre genişliğinde, balkon şeklinde ikinci bir oyuk bulunur.

ANIT AĞAÇ

Hoca köyündedir. İlçe merkezine 26 km uzaklıktadır. Orman Bakanlığı tarafından yapılan araştırmalara göre, çam ağacının 740 yaşında olduğu tespit edilmiştir. Ağaç koruma altına alınmış ve ışıklandırılmıştır. Bu anıt ağacın dallarının altında piknik yapmak mümkündür. Piknik masaları bulunmaktadır.

KÜRE DAĞLARI MİLLİ PARKI-HORMA KANYONU

İlçe merkezine 27 km uzaklıktaki Küre Dağları Milli Parkı hakkındaki ayrıntılı tanıtım yazısı, yine bu sitede “Küre Dağları Milli Parkı” yazarak bulabilirsiniz.

SARI YOLU KAYA MEZARI

İlçe merkezine 49 km uzaklıktaki Sümenler köyünde Sarı Yolu denen yerdedir. Kaya mezarının bulunduğu yer sarp bir kayalıktır. Mezar, üç küçük odadan oluşur, ancak yapım tarihi ve kimler tarafından yaptırıldığı bilinmemektedir. Ayrıca geriden üç basit oda olduğu görülmesine rağmen, yanına çıkmak mümkün değildir.

ARMA KALESİ

İlçenin kuzeybatısında, Ilıca köyünün Arma Mahallesindedir. Kale, tabii bir kayanın üzerine kuruludur. Kayanın kuzey ve doğusu, bıçakla kesilmiş gibi dik durumdadır. Kayanın yüksekliği 50 metredir ve kaleye bir taş merdivenle çıkılır. Basamakların uzunluğu 1 metredir. Günümüzde uçurum halinde bulunan bu çıkma bölümünde, zamanında demir korkuluk bulunduğu söylenir. Kalenin tüneli, güneyde olan bölümdedir.

 Kastamonu Tosya hakkındaki gezi yazım için  Tosya