Tunus Subeitla

Tunus Subeitla

Burası, antik dönem Roma kalıntıları ile önem kazanıyor. MS.646 yılında, Vali Gregory: Bizans imparatorluğundan bağımsızlığını gündeme getirir ve kendisini imparator ilan eder.

Daha sonra ise, yeni kurduğu imparatorluğun başkenti olarak: Sbeitla-Sufetulayı seçer.

Ancak: MS.647 yılında, Arap Müslümanlar, bölgeyi tehdit etmeye başladılar ve Gregory’nin askerlerini yendiler ve kendisini öldürdüler. Bu olay: Hıristiyan Tunus’un sonunun başlangıcı oldu.

Tunus Subeitla

Kalıntıların bulunduğu yer, modern Subeytile şehrinin hemen dışındadır. Antik dönemde: İmparator Vespasianus döneminde “Municipium”, İmparator Marcus Aurelius döneminde ise “Colonia” olarak anılmıştır.

Tunus Subeitla

Bu antik kentte

Romalılar tarafından, sınırlı su kaynakları korunmuş ve zeytin üretiminde, üstün tarımsal teknikler kullanılarak, büyük zenginlik yaratılmıştır.

Tunus Subeitla
Tunus Subeitla
Tunus Subeitla

Sit alanında

Görmenizi önereceğim, 3  tapınak kalıntısı var. Capitolino Tapınakları olarak isimlendirilen bu kalıntılar: Forumun üzerinde yükselir. Geleneksel Roma kültürüne göre: ana tapınak Jupiter, onun iki yanındakiler ise, Juno ve Minerva’ya adanmıştır. Tapınakların arka duvarlarında nişler var. Bir zamanlar, bu nişlerde tanrı heykelleri duruyormuş.

Tunus Subeitla

Antik alanda

Bizans döneminden kalma, Vitalis Bazilikası da dikkati çekiyor. Bazilikanın vaftiz kurnasını özellikle görün. Çünkü: mozaikler ve Latince bir yazıtla süslü. Buranın yapılışı: 6.yüzyıla doğru uzanıyor.

Tunus Subeitla

Minerva Tapınağı

Burası, saygın iki tanrının kızı olan Minerva’ya adanmıştır. Kendisi, savaşçı ve bakire, tanrıça olarak kabul ediliyordu. Şiir, tıp, bilgelik, ticaret, el sanatları ve müziğin, onun tarafından icat edildiğine inanılıyordu.

Bu tapınak yapısı: dıştan pek etkileyici gibi görünmese de, içten mükemmel görünmektedir. Ancak, bu mükemmellik, aynı zamanda Mısır tapınaklarında olduğu gibi, sadelik te sunmaktadır. Ortadaki nişte bir zamanlar bulunan tanrıça heykeli, günümüzde Müzededir.

Jupiter Tapınağı

Tüm tanrıların en önemlisi olarak, Jupitere adanmış bu tapınak, ortada duruyor. Aynı zamanda, mükemmel bir mühendislik harikası olarak görülüyor.

Bu tapınağın: kendi girişi yok. Bu tapınağa: diğer iki tapınak içinden, kemerli bir köprüden giriliyor. Bu özelliği: dikkat çekicidir. Bu tapınakta da, tanrı  heykeli için bir niş bulunmaktadır.

Juno Tapınağı

Mevcut tapınaklar içinde en harap olmuş olanıdır. Juno: tanrıların kraliçesi, Jupiter in karısı ve Minerva’nın annesidir. Ortasında niş bulunmaktadır, ancak tanrıça heykeli bulunamamıştır.

Tunus Subeitla

Antoninler Kapısı

MS.139 yılında yapılmıştır. Forum bölgesindeki açık avluya açılan, giriş kemeri üzerindeki yazıtta, yapılış tarihi yazılıdır. Bu kemer: ülkedeki mevcut kalıntılar arasında en güzel kemer olarak öne çıkmaktadır.

4 sütunludur ve yüzeyi pürüzlüdür. Bu da  tam olarak bitmediğini göstermektedir.

Tunus Subeitla

Hamam

Hamam yapısındaki özgün döşeme mozaiği, günümüze kadar sağlam olarak gelebilmiştir. Büyük hamam bölümünde: iki ana bölümde, soğuk ve sıcak banyolar ile yerden ısıtma sistemi görülebiliyor.

Ayrıca, hamam yakınında, Palaestra denilen spor alanları da var. Burada: yerde mozaikler ve yanlarda ise, bir çift sıra sütun görülüyor.

St. Servus kilisesi

Arap Müslümanlar bölgeyi ele geçirinceye kadar, şehir, dünyanın bu bölgesinde, Hıristiyanlığın en önemli şehirlerinden biri olarak önem kazanmıştır. Günümüzde, burada beş kilise kalıntısı bulunmuştur.

Ama, bu bulunanlar dışında da bir kısım kilise bulunduğu kesindir. St. Servus kilise kalıntısı içinde, küçük bir hamam ve bazilika ortasında küçük bir mozaik çeşme ve havuz görülüyor, mutlaka görmelisiniz.

Tunus Subeitla

Müze

Bilet gişesinin yanındadır. Burada: antik şehirde bulunan bazı kalıntılar sergileniyor. Bunlar arasında: bazı mozaikler, steller ve 5.yüzyıldan kalma bir sunak bulunuyor.

Ancak: şehrin büyüklüğü dikkate alındığında, bu küçük müzenin ve sergilenen eserlerin basitliği çok anlamsız kalmış.

Tunus Genel

Tunus Genel

 

Tunus ülkesinde: 2011 yılında, Devlet Başkanı Bin Ali ve yönetim aleyhine büyük bir ayaklanma yaşanır. Her ne kadar, ülkede anarşik ortam duruldu ise de, bu ülkenin tek gelir kaynağı turizmdir. Umarım turizm konusunda, ülkeye gelen turistlerin güvenliğini sağlayabilirler.  

Tunus Genel Coğrafi Özellikler

 

COĞRAFİ ÖZELLİKLERİ

Tunus, Kuzey Afrika’nın en küçük ülkesidir. Bu küçük ülkenin ölçüleri: kuzeyden-güneye: 750 km. ve doğudan-batıya: 400 km. dir. Ancak: Akdeniz’deki kıyılar, girintili-çıkıntılı yapısıyla, toplam 1200 km. boyunca sürer.

Kuzey bölümünde: Mecerde vadisinin verimli toprakları uzanır. Buralar, bir zamanlar Roma imparatorluğunun tahıl deposu gibi kullanılmıştır. Günümüzde de, burada yoğun olarak buğday üretilir. Mecerre bölgesinin kuzeyinde ise: Mogod ve Kurumiri dağları var. Bu dağların üzerinde, yoğun çam ve meşe ormanları görülüyor.

Ülkenin asıl kıyısı: Es-Sahel olarak isimlendirilir. Hammamet körfezinin ılık ve sığ sularına çok yakın, ünlü tatil beldelerinin bulunduğu: Suse ve El-Manastır buradadır. Ülkenin başkenti, Tunus şehrinin nüfusu: 1.5 milyon kişi iken,  diğer önemli şehirler: Sefakis, Suse, Kayrevan ve Bizerte.

Ülkeyi neredeyse tam ortadan ikiye bölen, büyük tuz gölü: Şattül Cerid, çölün kuzey sınırındadır. Büyük kum çölü, güneye doğru, göz alabildiğince uzanır. İsmi ise: Büyük Doğu Ergi. Burada: yer değiştiren, büyük kumullar önem kazanıyor. Buradaki çöller: Amerikan film yapımcılarının da dikkatini çekmiş ve Hollywood sinema yönetmenleri, burada, bir kısım filimler çekmişlerdir. Bunlar: Star Wars, İngiliz Hasta, Kutsal Hazine Avcıları.

Ülkenin, deniz kıyısındaki komşuları: 200 km. uzaklıktaki Sardunya adası ve 140 km. uzaklıktaki Sicilya adasıdır. Bu yakınlıklar nedeniyle, ülke, Avrupa ile Afrika arasında bağlantıyı sağlar.

 

İNSANLARI

Tunus ülkesinin toplam nüfusu: 10 milyondur. Bu nüfus, yoğun olarak, özellikle Tunus ve Suse kentlerinde yani kuzeyde yoğunlaşmıştır. Yani, nüfusun, % 65’lik bölümü, kentlerde yaşamaktadır. Nüfusun: % 98’lik bölümü Müslümandır. Yalnızca, Cerbe adasının güneyinde, küçük bir Yahudi toplumu yaşamaktadır.

Halkın büyük çoğunluğu: Berberi ve Araplardan oluşur. Ancak, Berberiler, günümüzde nüfusun yalnızca % 3’lük bölümünü oluştururlar ve özerk yapılarını büyük ölçüde yitirmişlerdir. Bunlar: güney bölümünde “kasr” denilen köylerde, dağlık kesimlerde ve vahalarda otururlar.

Tunus insanı, genellikle neşeli, güler yüzlü ve yardımsever. Özellikle: Türklere karşı büyük sevgi duyuyorlar. Ancak, bu ülkenin erkekleri: özellikle güzel ve açık kıyafet giymiş bayanlara karşı, tacizkar tutum takınıyorlar. Hatta, bazen yanında erkek bulunan bayanlara bile tacizde bulunmaktan sakınmıyorlar. Bu yönleri ile, ülkenin tüm sempatisi gidiyor. Yoksa: ülke insanının geneli, gayet sevecen, neşeli ve yardımsever.

Tunus Genel İklim

İKLİM

Ülkenin iklimi: yazları sıcak ve kışları ılıman özellikler gösteriyor. Kar, buz ve don gibi hadiseler, bu ülkede görülmüyor. Kıyı bölgeleri: Mayıs-Ekim ayları arasında: sıcak ve güneşlidir. İlkbahar ve sonbaharda, akşamları biraz serin olabiliyor. Sonuçta, Ekvator çizgisine yakın bu ülkede, elbette hava sıcak ve hatta bazen çok sıcak. Güneye inildikçe iyice sıcak ve zaten çöl var. Bu yüzden, bu ülkeye gitmek için her mevsim ve özellikle İlkbahar ve sonbahar düşünebilirsiniz. Ama, mutlaka güneş kremi, şapka ve güneş gözlüğü gibi, güneşe karşı gerekli önlemleri almalısınız.

 

EKONOMİK ETKİNLİKLER

Tunus, genel olarak tarıma  dayalı ekonomik bir düzene sahiptir. Tarım denilince de, en başta: zeytin gelir. Dünya zeytin üretiminin büyük bölümü: ülkedeki üretimden sağlanır.

Son yıllarda ise, ülkede: turizm olgusu gelişmiş ve gelişmeye  devam etmektedir. Ancak, her yıl, nüfusunun yarısı kadar turist çeken bu ülke, gelen turistleri tekrar geri çeviremiyor. Çünkü, ülkeye gelenlerin, yalnızca % 1-2’si, bir daha bu ülkeye gidiyor. Özellikle: kadınlara karşı yapılan tacizler, ülkenin sempatisini düşürüyor.

Halbuki, turizm, ülkenin gelir kaynakları içinde ilk sırada bulunuyor. İnsanların bunun bilincinde olmaları şart. Yıllarca: Fransızlar, İtalyanlar ve Almanlar için ucuz bir tatil cenneti olan ülke; son yıllarda kabuk değiştiriyor. Kıyı kesimlerinde, doğayı yok edecek şekilde, hızla oluşan betonlaşmanın önüne geçilmesi şart. Yoksa, elbette bu betonlaşma ve yapılaşma, turizmin önünü kesecektir. Bu yüzden: ülke yöneticileri, kıyı yani deniz turizmi yanında, alternatifler yaratmaya çalışıyorlar. Bunun başında ise, örneğin kıyı bölgesinin hemen 200 km. yakınlarındaki Matmata bölgesi geliyor. Daha önce söylemiştim, burada ünlü filimler çekilmiş ve özellikle Star Wars filminin çekilmesi, burayı çekici hale getirmiş. Aslında, tam bir “Kapadokya” denebilir. Tek fark: mağara evler, kayalara  değil, çölde oluşan küçük tepeciklerin altlarına oyulmuş.

 

HAVAALANI

İstanbul-Tunus arasındaki uçuş süresi, yaklaşık 3 saattir.

Tunus ülkesinin en büyük havaalanı: Kartaca Uluslar arası Havaalanıdır. Alan: Tunus şehir merkezine, 8 km. uzaklıktadır.

Havaalanı ile kent merkezi arasındaki ulaşım için: taksi kullanabilirsiniz. Bu taksi yolculuğu: yaklaşık 15-20 dakika sürer. Taksi ulaşımı: yaklaşık 5 dinar tutar. (gece ise: 10 dinar) Taksi dışında: otobüs te var. Ancak: otobüsler, akşam saat 21.00 den sonra servis yapmıyor. Otobüs bilet ücreti: 750 M.

Bunun dışında: bir de Skanes denilen yerde: “Manastır Havaalanı” var. Özellikle: charter uçuşları, buraya yönlendiriliyor. Buradan yine taksi ile, yaklaşık 30-40 dakikada, kent merkezine ulaşabilirsiniz. Metro tercih ederseniz, 1 dinar ödemeniz gerekir.

Tunus Genel Ülkeye giriş

ÜLKEYE GİRİŞ

Tunus: Türklerden vize istemiyor. Burayı ziyaretinizde, en az 6 aylık bir pasaportunuz ve dönüş biletiniz olması yeterli görülüyor.

Havaalanında uçaktan indiğinizde: bir form dolduruyorsunuz ve pasaportunuz ile birlikte, bunu görevliye veriyorsunuz. Görevli, bu formun ikinci nüshasını onayladıktan sonra size geri veriyor. Bu formu sürekli olarak yanınızda bulundurmanız şart, çünkü: bu form, sizin ülkedeki kimlik kartınız. Dönüşte de zaten çıkışta yine görevliye teslim etmeniz gerekiyor.

 

DİL

Ülkede Arapça konuşulur. Ama, uzun yıllara dayanan Fransız sömürgesi, ülkede Fransızcanın da bilinmesini sağlamıştır. Ülke insanı, ilkokul 3 sınıfa kadar Arapça ve daha sonra Fransızca eğitim alıyor. Özellikle: Üniversitelerde, eğitim dili: Fransızca.

Ülkedeki gazete ve dergilerin yarısı ile, radyo ve televizyonların bazı kanalları, Fransızca yayın yapıyorlar. Ama, yine de resmi dil, Arapçadır. Turistik yörelerin birçoğunda, tabelalar: iki dilde yazılıdır. İngilizce derseniz: çat-pat. Yani, birçok Tunuslu, İngilizce bilmiyor.

 

PARA

Ülkede, “dinar” kullanılıyor. Döviz bürolarında ve otellerin resepsiyonlarında, kolayca para bozdurabilirsiniz. 1 dinar: 1000 Milimdir. Banknotlar: Dinar olarak: 5,10,20 ve 30 olarak bulunur. Bozuk paralar ise: Milim olarak: 5,10, 20,50,100,500 ve1 dinar olarak var. Ülkedeki değişim oranı, hükümet tarafından belirlenir, bu yüzden en iyi değişim oranı bulmak için dolaşmayın, her yerde aynıdır.

Tunus dinarı, bizim Türk Lirası ile aynı değerde, yani bir alışveriş sırasında, bizim paraya çevirme derdiniz yok. Bire bir aynı.

Otellerin ve mağazaların birçoğunda, kredi kartı geçerlidir.

Son bir not: ülkede, döviz bozdurduğunuz makbuzları, mutlaka yanınızda bulundurun, yani atmayın. Ülke çıkışında: sizden bunu isteyebilirler. Bir de, ülkenin ulusal parası olan “dinar” ı: gerek ülkeye dışarıdan sokmak ve gerekse ülke  dışına çıkarmak yasak. Yani: döviz bozdururken, mutlaka dengeli olun, elinizde dinar kalacak şekilde, çok döviz bozdurmayın, az az bozdurmayı tercih edin. Dönüşte elinizde dinar kaldı ise, havaalanında mutlaka harcayın.

Tunus Genel Fotoğraf

FOTOĞRAF

Ülkede, özellikle kırsal kesimlerde yaşayan insanlar, fotoğraflarının çekilmesinden kesinlikle hoşlanmıyorlar. Diğer yerleşim yerlerinde ise: bir kişi veya kişilerin fotoğraflarını çektiğinizde,  sizden  mutlaka para isteyeceklerdir. Bu bir tür alışkanlık, fotoğraf çekerken bunu göze almalısınız. Ben, kırsal kesimde, fotoğraf makinanızı asla kişilere ve özellikle bayanlara çevirmeyin derim. Özellikle, kırsal kesimde, Berberilerin resimlerini çekmeye kalkarsanız, inanın büyük sorunlar yaşarsınız, para bile verseniz, belki çare olmayabilir. Siz en iyisi, özellikle berberi resimleri çekmeyin.

 

KIYAFET

Sonuçta burası Müslüman bir ülke. Yani: burayı gezmek isteyenler: plajların dışında, çok kısa ve askılı kıyafetler kullanmamalıdırlar. Ayrıca: çık kısa şortlar ve diz veya diz üstünde etekler de, tacize uğramanıza neden olabilir. Tek başına dolaşan bir bayan olarak bu ülkeyi ziyaret etmeyi düşünürseniz: yanınızda bir eşarp bulundurmakta yarar olabilir diye düşünüyorum. Ayrıca: Tunuslu erkeklerin tacizleri hakkında birçok şey duymak mümkün. Bu yüzden, bayanların kesinlikle, bu tür sözlü ve ıslak yaparak yapılan  tacizlere aldırmaz görünmeleri ve erkeklerle göz temasından kaçınmaları ve kesinlikle ve kesinlikle kıyafetlerine dikkat etmeleri şart. Yoksa, kötü bir tatil olabilir.

 

RESMİ TATİLLER

1 Ocak                                               Yeni yıl tatili.

20 Mart                                  Bağımsızlık bayramı

21 Mart                                  Gençlik bayramı.

9 Nisan                                   Şehitler günü

1 Mayıs                                  İşçi bayramı

25 Temmuz                            Cumhuriyet bayramı

13 Ağustos                             Kadınlar günü

15 Ekim                                  Bizerte’nin kurtuluşu

7 Kasım                                  Yeni çağ günü

Bunun dışında: Kurban Bayramı, Ramazan Bayramı ve Peygamberin doğum günü etkinliklerinde de, tatil uygulanır. Özellikle: Ramazan süresince, yani bir ay boyunca: işyerleri, restoranlar ve kafeler, çalışma saatlerini iftar ve sahur saatlerine göre ayarlarlar. Yerel halkın oruç tuttuğu bu günlerde, elbette turistler de etkilenir.

Tunus Genel Şehiriçi Ulaşımı

ŞEHİR İÇİ ULAŞIMI

Dolmuş

Bunlar:  şehir içi veya yakın kasabalar arasında çalışan taksi-dolmuşlardır. Bunlar: 6 kişi alabiliyorlar ve belli bir rota üzerinde gidip-geliyorlar. Bunlara binebilmek için, bunların duraklarına gitmelisiniz.

 

Metro

Tunus şehrinde, hafif raylı sistem var. Yani, yer altı metrosu yok. Şehirdeki metro hattında, özellikle: Barselona meydanı ve Bordo Müzesi arasındaki hat, çok kullanılıyor. Bilet ücreti: 900 M. Metro hattı: Habib Burgiba Bulvarı sonundaki, feribot limanında, demiryolu hattına bağlanıyor. Demiryolu hattı ile: Kartaca, Sidi bu Zeyd ve Mersa bölgelerine ulaşabilirsiniz. Bilet ücreti, tek gidiş için: 980 M.

 

Otobüs

Ülkede, şehirler arasında, otobüs seferleri  var. Bilet, otobüsün hareket saatinden önce, terminalden satın alınır. Kalkış saatlerini sürücüye sorabilirsiniz. Varış yerleri, Arapça ve Fransızca olarak belirtilir. Şehir içinde de otobüs kullanımı yaygındır. Bilet ücreti: 300 M.

 

Taksi

Taksiler, duraklarından veya yoldan el işareti yapılarak çevrilebilir. Taksimetre kullanılıyor ve ücretler makul. Ancak, akşam tarifeleri: gündüze nazaran, yarı yarıya daha fazladır. Havaalanından şehir merkezine gelmek için, taksi ile pazarlık yapın derim. Bunun dışında, Tunus şehrinde, şehri bir uçtan öbür ucu gitmek, yaklaşık ücret: 2-3 dinardır.

 

 

Tunus Matmata

Tunus Matmata

Matmata’yı anlatmanın en kısa yolu, Kapadokya benzeri bir yer demekle ifade edilebilir. Tek farkı, Kapadokya’da evler kayalara oyulmuş iken, burada, çölde oluşan tepelerin altı, ev olarak oyulmuştur. Ülkenin sahil kesimine, yaklaşık 200 km. uzaklıktadır. Yani, uzun bir yol değil, mutlaka görmenizi öneririm.

Tunus Matmata

Evet: Kasr bölgesindedir. Daha açıkçası, ülkenin güneyinde: kayalıklarla bölünmüş düzlüklerle kaplı bir bölgededir. Yaklaşık, 1000 yıl önce kurulmuştur. Büyük Doğu Erginin muhteşem kumluklarına ve kayalık çöllere çok yakındır. İşte, Matmata, bu ilk bakışta ıssız gibi görülen ama biraz daha yakından baktığınızda, tepeler ve kayalıklar arasındaki Berberi köylerinden biridir.

Ama, ülkenin en ilgi çekici köylerinden biridir. Amerikan film endüstrisinin belli başlı filmlerinden bazıları (Star Wars, İngiliz Hasta gibi) burada çekilmiştir. Yani, siz bu filmleri izlediyseniz, Matmata bölgesini de görmüşsünüz demektir. Ama elbette beyaz perdede izlediğiniz bu filmlerdeki bu ilginç mekanı gezmek, daha başka bir zevk. Star Wars filmlerinin birinci ve dördüncü bölümleri burada çekilmiş. Eğer “Tatuin” gezegenine yolculuk etmek istiyorsanız, burayı görmeniz şart. 1977 yılında, yönetmen, Tunus’a gelmiş ve Matmata bölgesindeki film setini kurmuş.

20 yıl aradan sonra, yeni üçleme için buraya geldiklerinde, yeni bir alana ihtiyaç duymuşlar ve yeni bir set kurulmuş. Tatuin gezegeni ismi, buranın çevresinde bulunan bir şehirden adını almış. Zaten, sırf bu yüzden, buraya yoğun turist akımı var. Özellikle, setler, milyonlarca fan akınına uğruyor. Corc Lukas, demiş ki “bana Tunus hükümeti çekimlerde çok yardımcı oldu. Bende, bu seti, Tunus’a hediye ediyorum”. Yılda, 6 milyon turist, sırf bu set bölgesini ziyaret ediyor. Bu yüzden setler, Tunus Turizm Bakanlığı tarafından, tarihi eser gibi korunuyor. Aslında: bu set bölgesini koruyan bir adam var, bekçi gibi biri. Ancak, ilginç olan, bu adamın yani bekçinin, büyükçe bir boru içinde yaşıyor olması.

Tunus Matmata

Evet, gelelim Matmata köyüne.

Köy: mağaralardan oluşuyor. Köyde yaşayanlar, yumuşak kayalara oyarak yaptıkları mağara evlerde yaşıyorlar. Burada: yaklaşık 3000 mağara ev var. Bu evlerin çoğunun, basit ve aynı planı var. Önce bir açıklık ve  dışarı çıkmakta kullanılan, eğimli bir koridor. Bu açıklık avlunun yanında ise: yatak odası, kiler ve hayvanların barınağı olarak kullanılan odalar var. Doğal kayaların özelliği nedeniyle: bu evler yazın serin, kışın ise sıcak kalabilmektedir.

Köyde yaşayanların çoğunluğu: yukarıda da belirttiğim gibi Berberilerden oluşuyor. Ekonomik olarak hiçbir etkinlik bulunmayan köy: dış dünya tarafından keşfedilip, filimler çekilmeye başlayınca, büyük ölçüde canlanmıştır. Günümüzde, bölge sakinleri: akın akın buraya gelen turistler için: hediyelik eşya satışı, deve gezileri ve restoranlarda hizmet ediyorlar. Ayrıca: köylüler, kendi evlerini bu turist yığınlarına gezdirip, para talep ediyorlar. Yani, sizden de istendiğinde, bunu garipsemeyin.

Tunus Matmata

Bu madalyonun bir yüzü.

Diğer yüzü ise: burası turizm tarafından keşfedilmeye başlanınca, Matmata kasabası, buradan yaklaşık 15 km. ileride, yeniden kurulmuş ve halkın büyük bölümü, bu yeni ve modern kasabaya taşınmıştır. Eski Matmata köyündeki mağara evler ise, turizme yönelik olarak kullanılıyor. Yani, mağara evlerin büyük bölümü, günümüzde otele dönüştürülmüş. Bu otellerde: basit konforlar sunuluyor, küçük bir ampül ile aydınlatma, normal standartlarda bir yatak gibi. Yani: yer altındaki bu mekanda, değişik ve romantik bir gece geçirmek isteyenler için ilginç geliyor. Benim için bir anlam ifade etmedi. Tercih sizin.

Tunus Matmata

Son bir not: yaz aylarında matmata bölgesi aşırı sıcak oluyor, buna dikkat edin. Özellikle, burayı ziyaret etmeyi düşünenler, sabahın ilk ışıklarında gitmeyi tercih etmelidirler.