Rize Ardeşen

Rize Ardeşen

Ardeşen, il merkezi Rize’ye, 48 km. uzaklıktadır. İlçe merkezinden: Rize-Hopa kara yolu geçmektedir. Sarp sınır kapısının açılması nedeniyle: mevcut devlet kara yolu yetersiz.

TARİHİ

Bölgedeki diğer yerleşim yerleri gibi: Ardeşen’de: uzun süre: Roma ve Bizans imparatorluklarının egemenlikleri altında kalmış, daha sonra Trabzon Pontus İmparatorluğu ve 1461 yılında ise, yöredeki diğer yerleşimleri ele geçiren Fatih Sultan Mehmet tarafından Osmanlı topraklarına katılmıştır.

1916 yılında bölgede Rus işgali görülüyor. 1918 yılında ise, işgal biter. 10 Mart tarihi, Kurtuluş Günü olarak kutlanıyor.

Pazar ilçesinin bucak merkezi olan Ardeşen, 1953 yılında, ilçe olmuştur.

İsim öyküsü hakkında anlatılanlar şöyledir: “Yavuz Sultan Selim, Trabzon Sancak Bey’i iken: Osmanlı tahtına sahip çıkmak ister ve Kepa Sancak Beyinin oğlundan yardım ister. Yardım almak üzere, sahil boyunca, bölgeden geçerken, Fırtına Deresinde, ağaç parçaları görür.

Bölge: tamamen boş, bataklık ve çalılıktır. Çevresindekiler: kendisine, bölgede kimsenin yaşamadığını söylerler. Bunun üzerine, Yavuz Sultan Selim: “Bu belde tenha değil, bakın dere yonga taşıyor. Bu yörenin ardı şendir.” Yani: yüksek kesimlerde, yerleşim birimlerinin bulunduğunu ifade eder.

Ardışen kelimesi, günümüze, Ardaşen olarak gelir.

Rize Ardeşen

GENEL

Kıyı uzunluğu: 10 km. dir. Sahilden, 50 km. kadar iç kısımlara uzanır. Bölgede: Doğu Karadeniz Dağlarının uzantıları ve tepeleri var. İklim açısından ise: Türkiye’nin en yağışlı, en nemli ve en az güneş gören ilçelerinden biri olarak öne çıkıyor. Özellikle: kıyı kısımları ılık ve bol yağışlıdır. İç kısımlara gittikçe, iklim sertleşir.

İlçenin büyük bölümü: diğer bitkisel üretime imkan vermediği için, tamamına yakını, çaylıklardan oluşmaktadır. Bunun dışında: ikincil tarımsal faaliyetlerden biri de: arıcılık. Yörede: yılda, yaklaşık: 165 ton bal ve 1500 kg. bal mumu üretilmektedir.

Çay tarımının sağladığı refah artışı ve kültürel değişim yaşansa da; özellikle kırsal kesimlerde, geleneksel ve kültürel unsurlar yaşama imkanı bulmuşlardır. Bu unsurlardan: yerel diller, özellikle yaşlı nüfus arasında kullanılmakta, geleneksel kıyafetler de kırsal alanlarda yaygın olarak gözlenebilmektedir.

İlçede: Çaykura ait 2 ve özel sektöre ait 13 adet çay fabrikası var. Bu fabrikalarda: mevsimlik işçiler çalışmakta, bazı atölye ve fabrikaların paketleme bölümlerinde de yıl boyu işçi çalıştırılmaktadır.

Burada da, yakın yöreler gibi: atmaca tutkusu var. Yöre insanları: mevsimi geldiğinde, doğadan atmaca yakalıyorlar ve sezon boyunca, bu atmacaları eğiterek bıldırcın avlıyorlar ve sezon sonunda yakaladıkları atmacayı yine doğaya bırakıyorlar.

Turizm: Ardeşen, coğrafi yapısının da etkisiyle, uygarlıklara yoğun olarak sahne olmadığından: arkeolojik bakımdan zengin değil. Özellikle: Fırtına Deresi havzası: 1998 yılında, Sit alanı olarak ilan edilmiştir. Bu alanın: bir kısmı arkeolojik, bir kısmı doğal.

Ardeşen ilçesi bölgesinde, dikkatinizi çekecek diğer bir özellik: yaklaşık 50 civarında olan su değirmenleridir. Bunlar dışında: Ardeşen yöresinde, turizm açısından, gezip-görmenizi önerebilecek bir yer yok.

ASİLSAN A.Ş.

1991 yılında, burada uzun yıllar yapılagelen gayri resmi silah üretimini, yasal çerçeveye sokmak üzere kurulmuştur. Kuruluşa:  İl Özel İdaresi ve TESK ortaktır. Fabrikasın yıllık kapasitesi: 1200 adet olup, tamamen bilgisayar programlı, 80 adet çeşitli cins ve özellikte, hassas, talaşlı imalat tezgahı parkı var. İlk üretim: 1993 yılında yapılmış. 2003 yılında üretimine başlanan: Fırtına silahlarından, 200 adet, MKE teslim edilmiş. Bu fabrikanın en büyük üretimi: Atmaca markalı silahlar ve bunların satışları, MKE kurumunda yapılıyor.

NE YENİR

Tüm Karadeniz kıyısı boyunca, yerleşim yerlerinde olduğu gibi, burada da, hamsi kullanılan yemek çeşitleri oldukça yoğun. Hamsi tava, hamsili içli tava, hamsi köftesi, hamsili pilav, hamsili ekmek, hamsi kuşu, balık pilakisi.

Tüm bunlar içinden, ilginizi çekenleri tadabilirsiniz. Hamsi sevmeseniz, mevsimine göre palamut balığı da, burada yemeği yapılan özel bir tat.

NE SATIN ALINIR

Ardeşen’deki çay fabrikalarından: gerek kendiniz ve gerekse yakınlarınız için çay satın alabilirsiniz.

Rize Ardeşen

GEZİLECEK YERLER

IŞIKLI CAMİSİ

İlçe merkezinde, sahil yolu üzerinde bulunan cami, 1887 yılında yapılmıştır. Yapı: muntazam taş duvarlı; 10.60 x 12.25 metre ölçülerinde, dikdörtgen planlıdır. Üzeri: kırma çatı ile örtülmüştür. Mihrap taştan olup, önünde küçük bir kubbe bulunuyor. Taş mihrap: sade silmelerle çevrilmiştir. Üzerinde, ayetler yazılıdır.

Ahşap minber, tavan ve mahfil barok üslupla süslenmiş. Minare: kuzeybatı köşededir ve yuvarlak gövdeli ve tek şerefelidir. Süslemeler bakımından: ahşap minber, tavan ve mahfil önemlidir.

Minberin süslemesi Tunca Camisi minberine benzer. Büyük bir daire içerisinden çıkan C kıvrımları ile barok karakterli diğer motifler, bütün yüzeyi kaplamıştır. Benzer motifler, mahfil korkuluklarında da bulunur. Tavan kenarındaki bordürler üzerinde eşkenar dörtgenler ve şevronlar yer alır.

Kubbe eteğinde stilize kıvrım  dal, ay yıldız ve yıldız motifleri yer alır. Kubbe içindeki panolarda kalem işi bitkisel kompozisyonlar mevcuttur.

Son zamanlarda, kuzey cephesine bir son cemaat mahalli ilave edilmiştir.

SESLİKAYA KÖYÜ CAMİ

Köy merkezindedir. 1801 yılında yapılmıştır. Karadeniz yöresinin, en güzel ağaç işçiliği olan camileri arasındadır. Caminin batı cephesinin güneyinde, pencere üzerindeki kitabesine göre: “ Ali usta ile Mustafa ve Osman ustalar tarafından yapılmıştır. Sene: 1801” yazılıdır. Büyük olasılıkla, burada daha önce bulunan cami yıkılarak, yerine bu cami yapılmıştır.

Mihrap taşları oldukça sadedir. Ağaç minberin yan yüzeyleri ile korkulukları: barok üslupta bezemelerle süslenmiştir. Buna benzer bezeme ahşap mahfilde, sütun başlıkları, korkuluklarda görülmektedir. İbadet mekanı, içten örten kubbenin içerisinde, kalem işleri ile bezenmiştir.

Yapı malzemesi olarak: muntazam yontu taş ve ahşap kullanılmıştır. Dikdörtgen planlı olan caminin yakın yıllarda önüne yeni bir kısım ilave edilmiştir. Kuzeydoğudaki minare de bu sırada yapılmıştır. Harime, kuzey cephedeki kapıdan girilir. Girişin üzerinde mahfil bulunur. Harimin aydınlatılması her cephede altta büyük, üsttü küçük düz lentolu ikişer pencere ile sağlanmıştır.

Caminin taş mihrabı sadedir. Esas önemli olan ahşap süslemeli minber, mahfil ve tavandır. Minberin yan yüzleri ve korkulukları barok karakterli kıvrım  dallar, S kıvrımları ile doldurulmuştur. Aynalıkta kıvrım dallar arasında stilize laleler bulunur. Aynı bitkisel karakterli süslemeleri ahşap mahfili  taşıyan sütun başlarında ve mahfil korkulukları üzerindeki yatay bordürlerde görülür.

Tavan mahfilini taşıyan ayakların, tavana kadar uzatılması ile kare bir şekilde sınırlandırılmıştır. Geniş bir ahşap oymalı eteğe sahiptir. Tavan üzerinde, iki kare şeklin kaydırılarak iç içe yerleştirilmesi ile değişik bir kompozisyon elde edilmiştir. İçteki karenin içerisinde çatı boşluğuna yerleştirilmiş ahşap kubbe bulunmaktadır.

Tavanın eteği, karelerin kenar bordürleri, köşe bentler ve kubbenin iç yüzü, ahşap oyma ve kalem işi süslemelere sahiptir. Motifler yine bitkisel karakterlidir. Kubbenin içinde etek bordürünün üzerinde yan yana dizilmiş stilize hayat ağaçları ve orta kısımda kartuşlar içerisinde “Allah, Muhammed ve dört Halifenin isimleri” yazılıdır.

Ahşap süslemeli giriş kapısının solundaki bir başka kitabede şöyle denilmektedir. “Bu cami, İhya Yaşin Bade Ali Usta ve Refiki Kurtoğlu Osman Usta”. Bu kitabedeki İhya kelimesi, caminin daha önce var olduğunu düşündürmektedir. Muhtemelen, burada var olan küçük boyutlu bir cami yıkılarak, bu ustalar tarafından bugünkü cami inşa edilmiştir.

EKŞİOĞLU CAMİSİ

İlçe merkezinde, Çifte Kavak Mahallesindedir. Onarılıp, yeni ilaveler yapılarak günümüze kadar gelmiştir. İlk cami: Ekşioğlu Hacı Mustafa Efendi tarafından inşa edilmiştir. Bu yapı: 1869 yılında yenilenmiştir. Yenilenen caminin kuzeyine, yakın yıllarda bir kısım ilave edilmiş, kuzeybatıya da minare yapılmıştır.

Caminin eski bölümü: 8.80 x 9.20 m. boyutlarında, dikdörtgen planlıdır. Taş duvarlı ve kırma çatılıdır. Harimin girişi üzerinde, mahfil kısmı bulunmaktadır. Cami, her cephesinde altlı üstlü ikişer pencere ile aydınlatılmıştır. Mihrap ve minberin sade olduğu cami, giriş kapısı kanatlarında bitkisel motifli süslemelere yer verilmiştir.

Caminin minberi üzerinde, onarım kitabesi bulunmaktadır.

KİLİSE

İlçe merkezinde, 1 km. doğuda, Kavaklı mahallesinde bulunmakta olup, yapım tarihi kesin olarak bilinmemektedir. Deniz seviyesinden 20 metre yüksekte, ağaçlar ve sarmaşıklar arasında, muhtemelen Trabzon İmparatorluğu zamanından kalmadır. Yapılış tarihi hakkında, yine de kesin bir şey söylenememektedir.

Yapı: düzgün taşlardan yapılmıştır. Uzun süredir terk edildiğinden, duvarlarının bir bölümü yıkılmıştır. Üzerini: ahşap bir çatı örter. Üç apsisli olup, orta apsis beşgen planlıdır ve dışarıya çıkıntılıdır. Beşgen merkezli apsisli kiliseler: Trabzon Pontus İmparatorluğunun genel özelliklerini taşımaktadır.

1 metre kalınlığındaki duvarlara ait, bol miktarda iz bulunmaktadır. Ancak, biraz önce de söylediğim gibi, öylesine harap olmuştur ki, kapı ve pencerelerin yeri dahi, net olarak belirlenememektedir.

Rize Çamlıhemşin hakkındaki gezi yazım için  Çamlıhemşin

Please follow and like us:

“Rize Ardeşen” için bir yorum

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.