Kastamonu Taşköprü

taşköprü.isim veren köprü.en başa.1
Kastamonu Taşköprü

Kastamonu ilinin en büyük ilçesi. Ayrıca: 25 adet arkeolojik Sit ve 1 adet doğal Sit alanı ile, turizmin öne çıktığı bir ilçe. Özellikle: tarih meraklıları için: kale kapı kaya mezarı ve antik Pompeipolis kenti kalıntıları mutlaka görülmesi gereken yerler. Tabii bir de Taşköprü  denilince akla gelen “sarımsak”

taşköprü.genel.1
Kastamonu Taşköprü

ULAŞIM

Kastamonu il merkezine yakın ve gayet düzgün bir yol ile bağlanıyor. Bu yolun uzunluğu: 42 km. İlçenin devamında ise, Hanönü, Boyabat üzerinden, Sinop yani Karadeniz kıyısına ulaşmak mümkün. Hanönü-Taşköprü arasındaki uzaklık: 27 km.

taşköprü.pompeipolis.3.en başa koy
Kastamonu Taşköprü

TARİHİ

İlçenin bulunduğu: Gökırmak (Amnias) Vadisinde, tarih boyunca, sürekli olarak yerleşimler görülür. Özellikle: Zımbıllı Tepesi olarak anılan, antik Pompeipolis şehri, bu yerleşimlerin merkezini oluşturmaktadır. İlçe merkezine: yalnızca 300 metre uzaklıkta olan Pompeipolis şehri: Kastamonu-Sinop kara yolunun da yanında kalmaktadır.

MÖ. 1000 yılından itibaren, takip eden dönemde: bölgede: Frigya, Kimmer, Lidya, Pers, Helen, Pontus ve Roma imparatorluğu egemenlikleri görülür. Ancak, bölge genellikle, yerel krallar tarafından idare edilmiştir. Bölge halkının ise: Balkanlardan gelmiş, bir Thrak boyu olduğu düşünülmektedir.  

Romalılar döneminde: Pompeiopolis, eyalet merkezi durumunda idi. Zımbıllı Tepesi ise, Akropol olarak kullanılıyordu. Eyalet valisinin sarayı, mabet ve ileri gelenlerin evleri burada idi.

Türklerin bölgeye ilk girişleri: 1213 yılında, Selçuklu Sultanı Alaaddin Keykubat’ın komutanlarından Hüsamettin Çoban tarafından sağlanır. Daha sonraki dönemde: Danişmendliler, Çobanoğulları ve Osmanlılar görülür.

taşköprü.genel.2
Kastamonu Taşköprü

GENEL

İlçe ismini: Roma döneminde yapılan ve Çobanoğulları  döneminde geliştirilen, ilçe girişindeki taş köprüden alıyor.

İlçe: tarih bölümünde anlattığım gibi, tarih boyunca sürekli olarak çeşitli uygarlıkların yerleşimlerine tanıklık ettiğinden: bol miktarda tarihi kalıntı bulunmaktadır. İlçenin 13 değişik yerinde, 70 civarında Tümülüs tespit edilmiştir. Bu Tümülüsler içinde, eski dönemlere ait, tarihi kalıntılar bulunmakta ve kazı çalışmaları ile gün ışığına çıkarılmayı beklemektedirler.

taşköprü.sarımsak.1
Kastamonu Taşköprü Sarımsağı

SARIMSAK

Dünyanın en kaliteli sarımsağı, burada yetiştiriliyor. Çiftçiler, dünyaca ünlü bu sarımsağa “Beyaz altın” ismini vermişler. Taşköprü sarımsağı: pembe beyaz kabuklu, acı,  kışa dayanıklı ve ihracata elverişlidir. Dişler: orta irilikte ve muntazam sıralanır. Saklamaya ve depolamaya dayanıklı bir çeşittir. İç ve dış piyasalarda en çok aranan türdür.

Yiyeceklerimize çeşni veren sarımsakta: su, karbonhidrat, protein, yağ, seliloz bulunur. Ayrıca: A, B1, B2, Niasin ve C vitaminleri bulunur. Tıbbı açıdan: damarları genişletme, tansiyonu düşürme ve kandaki pıhtılaşmayı önleme gibi özellikleri vardır.

Ayrıca: kandaki yağ oranını dengeleyerek kolesterolü  düşürdüğü, damarlardaki kireçlenmeyi ve beyin kanamalarını engellediğini bilinmektedir. Ayrıca: mide ve bağırsak enfeksiyonlarını önleyip, mide, bağırsak ve safra kesesisin harekete geçirerek, sindirime yardımcı olur.

Evet: sarımsak, baharı ılık ve rutubetli geçen bölgeleri sever. Bu açıdan bakıldığında Taşköprü iklimi, sarımsak tarımı için uygundur. Yıllık üretim: 18.000 ton civarındadır.

taşköprü.festival.1
Kastamonu Taşköprü

ULUSLAR ARASI TAŞKÖPRÜ SARIMSAK VE KÜLTÜR FESTİVALİ

Her yıl, Eylül ayı başında, Taşköprü Belediyesi tarafından: “Uluslar arası Taşköprü Sarımsak ve Kültür Festivali” düzenleniyor.

taşköprü.kuyu kebabı.1
Kastamonu Taşköprü Kuyu Kebabı

NE YENİR

ÇEVİRME (SIRIK) KEBABI

Bu ismin verilmesinin sebebi, kebap yapılacak hayvanın sırığa geçirilmesidir. Bu nedenle: birçok yörede yapılan çevirmeden farklıdır. Kuzu, koyun, keçi gibi hayvanlar kullanılır.

taşköprü.kuyu kebabı.2

ALAN TARAMASI (KUYU KEBABI)

İlçenin zengin mutfağının başlıca sebebi: ormanları, bitki örtüsündeki çeşitlilik ve buna bağlı olarak yetiştirilen hayvan varlığıdır. Bu bitki örtüsüne bağlı olarak yetiştirilen hayvanların içinde: kuzular ön plana çıkar. Kuyu kebabı da; kuzu etinden yapılır.

ETLİ EKMEK

İlçenin en tanınan yemeklerinden biridir. Un ve kıyma ana malzemesidir.

taşköprü.genel.4
Kastamonu Taşköprü

GEZİLECEK YERLER

taşköprü.isim veren köprü.1
Kastamonu Taşköprü

TAŞKÖPRÜ

İlçeye adını veren Taşköprü, Gökırmak üzerinde ve ilçe girişindedir. Uzunluğu: 68 metre olan köprünün, 7 gözü bulunmaktadır. Günümüzde: bu gözlerden, yalnızca 6 tanesi açıktır. İlk olarak Roma  döneminde yapıldığı sanılmakta ise de; 1366 yılında, Ali Bey tarafından Kastamonu Emiri Celalettin Beyazıt adına yaptırılmıştır.

taşköprü.zımbıllı tepe höyüğü.1
Kastamonu Taşköprü Zımbıllı Tepesi Höyüğü (Pompeipolis)

ZIMBILLI TEPESİ HÖYÜĞÜ (POMPEİOPOLİS KENTİ )

Taşköprü, ilçe merkezindedir. Antik kent: MÖ. 64 yılında, Romalılar tarafından, Paphlagonia (Paflagonya) Eyalet Merkezi olarak kurulmuştur. Burada: eyalet valisinin sarayı, mabetler ve kentin ileri gelenlerinin yaşadıkları bilinmektedir.

Halen büyük kısmı toprak altında bulunan kentin ortaya çıkarılması ile; günümüzde dünyaca ünlü olan Efes antik kentine benzer bir yapının ortaya çıkacağı düşünülmektedir.

taşköprü.pompeipolis.2
Kastamonu Taşköprü Zımbıllı Tepesi Höyüğü (Pompeipolis)

1983 yılında, burada yapılan kurtarma kazılarında, ortaya çıkarılan mekanların tümünün: mozaikli alanlarla kaplı olduğu ve bu mozaiklerden birçoğunun ise, ünik motiflere sahip olduğu görülmüştür.

Bunlardan biri: “Burçlar Mozaiği” dir. Bir diğeri ise, muhtemelen Gökırmak nehrini sembolize eden “Nereid ve Okeanos” sahnesidir. Önemli bir mozaik’te ise: Grekçe alfabe ile “İyilik için iyilikle gir” yazısı bulunmaktadır.

taşköprü.pompeipolis.1
Kastamonu Taşköprü Zımbıllı Tepesi Höyüğü (Pompeipolis)

Kazılar sırasında ortaya çıkarılan mozaikler: Kastamonu Arkeoloji Müzesine taşınmıştır. Kısa kazı sırasında bulunan gerek mozaikler ve gerekse çıkarılan diğer arkeolojik eserler, bu antik kentin, ne kadar önemli, zengin ve büyük olduğunu göstermesi açısından oldukça dikkat çekmektedir.

taşköprü.kale kapı kaya mezarı.
Kastamonu Taşköprü Kalekapı Kaya Mezarı

KALEKAPI KAYA MEZARI

İlçe merkezine 17 km. uzaklıkta, Donalar köyündedir. Yüksek bir kaya üzerine oyulmuştur.

Mezar yerden 8 metre yükseklikte oyulmuştur. Mezarın girişi: 4.5 metre uzunluğunda, 2 metre eninde ve 3.10 metre yüksekliğindedir. Girişte: 2 sütun var ve bu sütunların birbirleri ile ve duvarlarla açıklıkları: birbirine eşittir.

Bu sütunlar: dört köşe bir kaide üzerinde, yuvarlak silmelidir. Sütun gövdesi: yuvarlaktır. Bunlardan: soldakinin üzerine bir haç motifi ile Grekçe tanrı yazısı yazılıdır.

Sütun başlıkları: kare şeklindeki  tabyalar üzerine çökmüş boğalardan meydana gelmiştir. Buradaki boğaların ön yüzleri:  dışarıya, arkaları ise mezara doğru çevrilmiştir. Giriş yerinin duvarları ve tavanı, son derece muntazam oyulmuştur. Bu girişten, sol taraftaki mezar odasına geçilmektedir.

Bu oda: 4.60 x 2.30 metre ölçülerindedir. Yüksekliği ise: 1.80 metredir. Oda içinde: ölü sediri bulunmaktadır. Bu odada: 1.20 x 0.45 metre ölçülerindeki bir kapıdan, sağ taraftaki odaya geçilir. Bu oda da: 3.80 x 2.70 metre ölçülerindedir. Yüksekliği, yine: 1.80 metredir. Odanın duvarları  ve tavanı  düzdür. Girişe bakan duvarda, bir de pencere bulunmaktadır.

Bu kaya mezarının en önemli bölümü: alınlığının tepesinde bulunan kartal ve bunun altında iki aslan, onların altında da karşılıklı iki aslan figürüdür. Ayrıca:  köşelere de griffonlar (mitolojik aslan vücutlu, kuş başlı, kanatlı yaratıklar) yerleştirilmiştir. Burada: bir de, hörgüçlü öküz kabartması var.

Bu kaya mezarındaki hayvan guruplarının, değişik zamanlarda, buraya konulduğu  düşünülmektedir. Kaya mezarının, MÖ. 7’nci yüzyılda yapıldığı ve kabartmaların ise, MÖ. 4’ncü yüzyılın başlarında, buraya yerleştirildiği düşünülmektedir.

taşköprü.kaya mezarı.1
Kastamonu Taşköprü Urgancı Kaya Mezarı

URGANCI KAYA MEZARI

Urgancı köyü yukarısındadır. Kayalık alanda bulunan bir kaya mezarıdır. Bu mezarında, Paphlagonialılar zamanında yapıldığı sanılmaktadır. Günümüze gelmemekle birlikte, mezar girişinde, iki sütun bulunduğu: kalıntılardan anlaşılmaktadır.

Sütunların üzerindeki alınlık, zamanla aşınmış olup, burada herhangi bir kalıntı olup olmadığı anlaşılmamaktadır. Girişin arkasındaki mezar odasında: 3 tane ölü sediri var.

taşköprü.kaya mezarı.2
Kastamonu Taşköprü Aygır Kalesi Kaya Mezarı

AYGIR KALESİ KAYA MEZARI

Ağcıkişi Mahallesinin batı kısmında, Aygır kayası denilen kayalara oyulmuş bir kaya mezardır. MÖ. 6’ncı yüzyılda yapıldığı sanılmaktadır. Kaya mezarın giriş kısmının sağ tarafı, yıkılmıştır. Sütunların bir kısmı aşağıya devrilmiştir.

Sütunların taşıdığı, cephedeki üçgen alınlık da zamanla yok olmuştur. Ancak, buradaki silmelerde, bütün mezar cephesinin çerçeve içerisine alındığı izlerden anlaşılmaktadır. Giriş kısmının tavan ve duvarları düz olup, burada yer yer yuvarlak silmelerin izleri görülüyor. Mezar odasında, ölü sediri yok.

DİREKLİ KAYA MEZARI

Alasökü köyünün, Eşek Deresi mevkiinde, eni ve yüksekliği 8 metre olan bir kayaya oyulmuştur. Önünde, tek sütunlu bir giriş yeri vardır. MS.1’nci yüzyıl da: Romalılar zamanında yapıldığı sanılmaktadır. Dört köşe kaide üzerindeki bu sütun, yukarıya  doğru genişlemektedir. Mezar odası, kare şeklinde olup, üzeri tonozludur. Mezar odasının girişinin sağında bir ölü sediri var.

BADEMCİ KAYA MEZARI

Bademci köyünün üst tarafında uzanan kayalara, yerden 30 metre yükseklikte oyulmuştur. Roma döneminde yapıldığı sanılan bu mezarda, girişten sonra, 1.5 x 1.5 metre ölçüsünde, bir mezar odası bulunmaktadır.

KIZLAR KALESİ

İlçenin doğusunda, tabii bir kayanın üzerindedir. Sur ve burçları: moloz taş, tuğla ve harç ile yapılmıştır. Romalılar zamanında yapıldığı sanılmaktadır. Kitabesi yoktur. MS. 1-2. yüzyıllarda yapıldığı sanılmaktadır. Kale üzerinde: 100 x 40 metre ölçülerinde bir düzlük bulunmaktadır. Kale içindeki yapılanmadan, günümüze herhangi bir kalıntı gelmemiştir.

MAZHAR OLUĞU KALESİ

Alisaray köyü yakınında, tabii bir tepe üzerine yapılmıştır. Şu an yıkık vaziyettedir. Güneyinde, yerin altına doğru ilerleyen bir yol olduğu söylense de, günümüzde bu yol kapanmış durumdadır.

Kalenin kimler tarafından ve ne zaman yapıldığı bilinmemektedir. Moloz taştan yapılan kale, günümüze yıkık olarak gelmiştir. Kalıntılarından da herhangi bir bilgi edinilememektedir. Yalnızca, kalenin tepesinde, 25 x 3 metre ölçüsünde bir düzlük olduğu görülmektedir.

DONALAR KÖYÜ KAYA TÜNELİ

Donalar köyündeki kale kapı kayalarına oyulmuştur. Bu kayanın tam tepesinde bulunan tünelin girişi: at nalı şeklindedir. Tünelin eni 2.2 metre, boyu 2 metredir. 50 derecelik bir eğimle, kayanın içene doğru gitmektedir. İkinci  tünel, bu kayanın doğusunda olup içi doldurulmuştur. Üçüncü tünelde, bu büyük kayanın karşısındaki kayalara oyulmuştur.

KILIÇ KAYA TÜNELİ

Kornapa Köyünün kuzeyinde bulunan dağın üzerindedir. Ağız tarafı, at nalı şeklindedir. Tünel, 45 derecelik meyille, kıvrımlar yaparak, yerin altına doğru gitmektedir.

taşköprü.abdal hasan türbesi.1
Kastamonu Taşköprü Abdal Hasan Türbesi

ABDAL HASAN TÜRBESİ

Abdalhasan köyünde bulunmaktadır. Bina: moloz taş ve harç ile yapılmıştır. Bu kişinin: kim olduğu ve ne zaman buraya gömüldüğü hakkında açık bilgi bulunmamaktadır.

Sultan Beyazıt döneminde, burada bir zaviye yapıldığı bilinmektedir. Ancak bu padişahın Yıldırım Beyazıt mı, yoksa Sultan II. Beyazıt mı olduğuna açıklık getirilememiştir.

Türbe: 5 x5 metre ölçülerinde, kare planlı olup, üzeri çatı ile örtülüdür. Basit bir girişi olan türbe kapısının solunda, bir onarım kitabesi bulunmaktadır.

Her yıl Mayıs ayı Evliyalar Haftasında, bu türbe ziyaret edilmektedir.

SEYMENLİ MESİRE YERİ

İlçe merkezine 22 km. uzaklıktadır. Taşköprü-Çiftlik köyü yolu üzerindedir. Burası: ormanla kaplı, soğuk suyu, eğlence ve yemek yerleri bulunan bir dinlenme yeridir.

KABALAR, KÜÇÜKSU VE SAKIZ GÖLETLERİ

Sulama amaçlı yapılan göletler: çevrelerindeki orman ve yeşilliklerle, mesire yeri olarak da kullanılmaktadır. Bu göletlerde: sazan, aynalı sazan ve yayın balıklarının olta avcılığı yapılmaktadır.

Kastamonu tanıtımı.

Tosya tanıtımı.

Bozkurt tanıtımı.

 

Kastamonu Bozkurt

Kastamonu Bozkurt


Ülkemizde, tamamen Türkçeden başka dil konuşulmayan ve Gayrimüslim bulunmadığı söylenen merkezlerden biri olarak önem kazanmaktadır. Doğal güzellikleri öne çıkan ve önem kazanan bir yer.

Burayı ziyaret ederseniz, deniz kıyısındaki köylerinin imkanlarından yararlanabilirsiniz. Bir şeyler yemek istediğinizde ise, yine muhteşem deniz ürünlerini tadabilirsiniz.

Kastamonu Bozkurt

ULAŞIM

Bozkurt, bağlı bulunduğu il merkezi olan Kastamonu’ya 95 km. uzaklıktadır.
Bozkurt-Abana arasındaki uzaklık: 2 km. İlçe Abana-Kastamonu karayolu üzerindedir. Bozkurt-Ankara arasındaki uzaklık: 311 km. ve Bozkurt-İstanbul arasındaki uzaklık ise, 588 km. dir.

TARİHİ

Her ne kadar resmi arkeolojik çalışmalar yapılmamış olsa da, gerek Yakaören köyü girişindeki burç ve gerekse çok miktarda bulunan Gayrimüslim mezarları, yörede, çok eski dönemlerden itibaren yerleşim bulunduğunu kanıtlamaktadır.
Özellikle, Bizans ve Pontus yerleşim yerleri, kullanılan isimleriyle dikkat çekmektedir.

Bu yerleşim yerleri, genellikle Karadeniz kıyısında yoğunlaşmıştır. Çünkü, bölgenin iç kesimlerine olan kara yolu bağlantısı, eski dönemlerde bulunmamaktadır.
Bölgedeki Türk egemenliği ise, güneyden yani dağlar üzerinden gelerek, sahile doğru inmiştir. Malazgirt savaşından sonra Danişmentliler, MS.1100 yılında bölgeyi ele geçirirler. 1460 yılında bölgede Osmanlılar görülür.

Bölgede, ilk kez Türklerin görülmesi hakkında şunlar anlatılmaktadır. Türkler, bölgeye geldiklerinde, Ezine çayını takip ederek, sahile inmeye başlamışlar ve bu sırada karşılarına çıkan bir köy halkı, direnişte bulunmuştur. Bu direniş sırasında: Türklerin başındaki komutanlardan Aynar ve Bayramgaziler, şehit olmuşlardır.

Ancak, çatışmayı Türkler kazanmış ve yollarına devam ederek, bugünkü Bozkurt ilçesinin bulunduğu yere gelmişlerdir. Buraya: bir cami yaparlar ve bir de Pazar yeri kurarlar. Özellikle, Pazar yeri, zamanla yörenin en canlı ve hareketli pazarı olur.

Pazar, Perşembe günleri kurulduğu için, yöre insanı tarafından “Perşembe pazarı” olarak bilinir. Bazı insanlar tarafından ise, Pazaryeri olarak isimlendirilir. Evet, bu Pazar, günümüzde de eski canlılığını korumaktadır.

Kastamonu Bozkurt

GENEL

Buranın en büyük özelliği: Karadeniz kıyısındaki Abana ilçesine olan 2 km. uzaklığıdır, evet, ülkemizde, birbirine en yakın bu iki ilçe arasındaki uzaklık, yalnızca 2 km. dir. Yani, Bozkurt ilçesinin denize uzaklığı, 2 km. dir.

Evet, ilçe, Ezine çayının doğu ve batı yamaçlarında bulunan düzlüklerde kurulmuştur. Ezine çayının uzunluğu, 60 km. dir. Bölgedeki İlişi çayının uzunluğu ise, 40 km. dir.

Yerleşim yeri merkezinin, denizden yüksekliği, yani rakımı: 30-250 metre arasında değişmektedir. Arazi engebeli ve dağlıktır. Sarp yamaçlar ise ormanlarla kaplıdır. Yöredeki en geniş düzlük, yalnızca ilçe merkezinin üzerine kurulduğu ovadır.

Kastamonu Bozkurt

GEZİLECEK YERLER

Kastamonu Bozkurt Yakaören-İlişi Köyü

YAKAÖREN/İLİŞİ KÖYÜ

İlçe merkezine bağlı bu köy, deniz turizmi açısından önem kazanmaktadır. Bu köye gitmeyi düşünürseniz, sahil yolu üzerinde Cenevizliler döneminden kalma, denizden geçen gemileri gözetlemek için yapıldığı düşünülen tek burçlu küçük bir kale kalıntısı görebilirsiniz.

Ancak, günümüzde harabe halindedir. Biraz önce söz ettiğim gibi, bu köyde plaj bulunuyor. Plajda, soyunma kabinleri ve duş imkanı var.

Kastamonu Bozkurt Beldeğirmen Köyü
Kastamonu Bozkurt Beldeğirmen Köyü

    

BELDEĞİRMEN KÖYÜ

İlçe merkezine uzaklık,12 km. dir. Bozkurt-İnebolu karayolu ile ulaşılır. Köyün ismi, büyük çınarın arkasında, günümüzde yalnızca zeminde temelleri görülen Beldeğirmenden gelmiştir.
Burası da deniz turizminin önem kazandığı ve konaklama imkanları bulunan bir yer olarak öne çıkmaktadır. Burada, sahil kenarında, muhtemelen 584 yaşında olduğu düşünülen çınar ağacını görmelisiniz. Koruma altında bulunan bu çınar ağacının yakınlarında park ve konaklama tesisleri var.

Kastamonu tanıtımı.

Taşköprü tanıtımı.

Tosya tanıtımı.

Kastamonu Abana

Kastamonu Abana

Abana ilçesine giderken, buraya ulaştığınızda caddede bir süre ilerledikten sonra çarşıya varılıyor. Çarşı bayağı büyük, fakat deniz kıyısında değil, şehirler arası yol çarşının içinden geçip devam ediyor, yani deniz kıyısına uğramıyor. Deniz kıyısına ulaşmak için yoldan sapmak gerekiyor. Abana’da yollarda hep 34 plaka araçlar görülüyor, sanırım tüm İstanbul buraya gelmiş diyebilirsiniz.

Evet, gelelim Abana’yı anlatmaya: Karadeniz kıyısında, yemyeşil bir yerdir. Turizm açısından çevrenin en gelişmiş ve tercih edilen yöresidir. Buna bağlı olarak, ilçenin kışın 3 bin kişi olan nüfusu, yaz aylarında 10 ile 15 bin civarına yükselir.
Evet, ben size bu şirin ilçeyi anlatmaya başlamadan önce, Behçet Kemal Çağlar’ın, çok hoşuma giden ve yöreyi anlatan bir şiirinden söz etmek istiyorum: “Hiç yüz vermez; geriye, kötüye, yabana. Başı dik, alnı açık Atatürkçü Abana. Mavi suyla, yeşil dağ arasında mutlu-hür. Abana yürekten bağlı büyük Atatürk sana. “

Kastamonu Abana

ULAŞIM

Abana ilçesinin, bağlı bulunduğu il merkezi olan Kastamonu iline olan uzaklığı: 90 km. dir.
Abana-Bozkurt arasındaki uzaklık: 2 km. dir ki, bu uzaklık nedeniyle, bu iki ilçe, ülkemizde birbirine en yakın iki ilçe olma özelliğini kazanmaktadır.

Abana-İnebolu arasındaki uzaklık: 13 km.
Abana-Çatalzeytin arasındaki uzaklık: 20 km.
Abana-İstanbul arasındaki uzaklık: 620 km.
Abana-Ankara arasındaki uzaklık: 340 km.
Abana-Sinop arasındaki uzaklık: 132 km.
Abana-Amasra arasındaki uzaklık: 196 km.

Kastamonu Abana

TARİHİ

Yörenin tarihi geçmişinin, çok eskilere dayandığı görülmektedir. Yörenin tarihi süreçte kullanılan isimleri: Abonou, Taikhes, Abonou hisarı, Aben hisarı. Özellikle: Aben sözcüğünün, sonraki dönemde geliştirilerek “Abana” isminin ortaya çıktığı görülmektedir. Sözcüğün kökeninin: Anadolu Luwi diline dayandırılır.
Yöredeki en eski yerleşim ise “Hacıveli” köyü bölgesindedir. 2 km. doğudaki bu yer, daha sonra terk edilerek, günümüzdeki yerleşim yeri kurulmuştur.
Osmanlı döneminde, Yıldırım Beyazıt tarafından yöre, Osmanlı topraklarına katılmıştır. 1871 yılında ise nahiye olmuştur. 1945 yılında ilçe statüsü kazanır. Ancak, yine aynı yıl, iktidar partisine oy verilmemesi üzerine, 1953 yılında, Bozkurt ilçesine nakledilir ve 1967 yılında, Anayasa Mahkemesinin bu kanunu iptal etmesi üzerine, yeniden ilçe statüsü kazanır.
Abana tarihinde yakın dönemdeki diğer önem kazanan bir etkinlik ise, 1956 yılında, burada oluşturulan İngilizce konuşma kampıdır. Aynı yıllarda, Abana tamamen İngilizce konuşulan bir mekan olması düşünülerek, böyle bir uygulamaya geçilmiş, uygulama yaklaşık 20 yıl boyunca sürdürülmüştür. Bu sürede, bölgeye birçok yerli ve yabancı dil öğretmeni gelmiştir. Özellikle, Limasollu Naci isimli bir şahsın, bu faaliyetlerde fikir ve uygulama açısından büyük emeği geçtiği söyleniyor.

Kastamonu Abana

GENEL

İlçe Karadeniz kıyısındadır. Karadeniz ve dağ arasındaki, 150 metrelik alana kurulmuştur.
İlçenin kumsallarının uzunluğu, yaklaşık 6 km. dir. İlçenin deniz seviyesinden yüksekliği, 300 metredir. Topraklarının büyük bölümü, ormanlıktır.

Yörenin turizm aktivitelerinin başında, trekking gelmektedir. Buna bağlı olarak, yörede çok sayıda trekking parkuru bulunmaktadır. Özellikle “Hacıveli deresi” kanyonu, trakking yani doğa yürüyüşü sevenler tarafından tercih edilmektedir.

Denize girmek isteyenler ise “Hacıveli” mevkiini tercih etmektedirler. Ancak, denizin soğuk, sürekli dalgalı olduğunu, kumsalın ise taşlı-kumlu olduğunu unutmamak gerekir.

Yörede: canlı müzik yapılan barlar bulunmakta olup, tatil için gelenler, eğlenceyi de yaşamaktadırlar.

Yörede, her yıl, Temmuz ayının sonlarında, üç gün süreli “Abana Kültür-Sanat ve Deniz Şenlikleri” düzenlenmektedir. Bu etkinliklerde: spor yarışmaları, konserler ve çeşitli sosyal etkinlikler düzenlenmektedir.

Abananın iklimi, Karadeniz iklimidir ve buna bağlı olarak yazları sıcak ve kışları ise ılık geçer. Yağışlar, her mevsimde görülmektedir.

NE YENİR NE İÇİLİR

Elbette, Karadeniz kıyısındaki bu yöredeki başlıca lezzetler, balıktır. Özellikle: kefal ve barbunya tercih edilebilir. Balık dışındaki yöresel lezzetler ise: etli yaprak sarması, güveç, hodan, kaşık helvası, kulaklı makarna tercih edebilirsiniz. Kulaklı makarna, bir tür mantıdır.

Kastamonu Abana

GEZİLECEK YERLER

Kastamonu Abana

ABANA MÜZESİ

Hükümet konağı bahçesindedir. Abana Turizm ve Kültür Derneği tarafından işletilmektedir. Genellikle ülkemizde ilçelerde pek müze bulunmaz, bu yüzden burası ilginizi çekebilir.
Müzede: yörede, tarihi süreç içinde kullanılan eski eşyalar ve bir kısım tarihi dökumanlar görülüyor. Yani, çok zengin olmasa da, ilginizi çekebilir.

HACIVELİ KÖYÜ

Burası, yörenin en eski yerleşim yerlerindendir. Burada, bir zamanlar “Hacı Velo” isimli biri yaşarmış ve bunun ismine istinaden, yörenin ismi “Hacıveli” olmuştur.
Hacı Velo: denizcilikle uğraşırmış ve söylenenlere göre 18 oğlu ve 18 gemisi varmış. Bir gün, Hacı Velo, denizde demirli bulunan 18 gemiye bakarak öğünür ve der ki “bundan sonra yoksulluk görmeyeceğiz;”
Ancak: bir süre sonra 18 gemi batar ve 18 oğlu boğularak ölür. Geçim sıkıntısına düşer. Hacıveli’nin oğullarının mezar taşları, Hacıveli camisi bahçesinde görülmektedir.

Kastamonu Abana

HACIVELİ KONAĞI

Konak, özellikle deniz manzarası ve doğal ortamı ile ilgi çekmektedir. Yapı, 1935 yılında yapılmış ve ilk olarak okul olarak kullanılmıştır. 1992 yılında okul hizmeti sonlandırılmış ve yapılan restorasyon sonucunda: konakta restoran ve kafeterya oluşturulmuş ve ziyarete açılmıştır.
Burayı ziyaret ederseniz, özellikle: okulun ilk kurulduğu yıllardan kalma ve kömürden yapılmış kara tahtayı görmenizi öneririm, yapıldığı ilk günkü gibi duruyor.

HACIVELİ KANYONU

İlçe merkezinde Karadeniz’e dökülen Hacıveli çayı: yaklaşık 3 km. uzunluğunda bir kanyona sahiptir ve bu kanyon içinde düzenlenen yürüyüş yolu, özellikle trekking yapanlar tarafından yoğun olarak tercih edilmektedir. Bu yürüyüş sırasında, kanyon içinde bulunan: doğal kayalıklar, ağaçlar ve eski değirmen kalıntısını görebilirsiniz. Ayrıca, tahta köprüler de ilgi çekiyor. Ancak, özellikle kış döneminde, bu bölgenin tehlikeli olduğunu belirtmem gerek.

VAFTİZ TEKNESİ

Günümüzde, Abana Belediyesi bahçesinde durmaktadır.
Vaftiz teknesinin: Bizans kalıntısı olmadığı söyleniyor. Çünkü üzerinde “haç” işareti bulunuyor. Üzerindeki yazıların bir kısmı okunabiliyor. Ancak, bu vaftiz teknesi, bulunduğu yerden çıkarıldıktan sonra, uzun süre çeşme yalağı olarak kullanılmış ve bu sırada, üzerindeki yazıların bir kısmı kesilmiş ve kalanlar da zamanla yıpranmış, yani günümüzde üzerinde yazılanların okunması mümkün değildir.
Yine Belediye bahçesinde, İlk çağdan kaldığı tahmin edilen, 4-5 mimari parça daha görülüyor. Bunların en göze batanı: korinthos sütun başlığıdır. Bu sütun başlığı, günümüzdeki çarşı ile Abana çayı arasındaki araziden çıkmıştır.

Kastamonu Abana

HACIVELİ CAMİSİ

Cami, 1805 yılında yapılmıştır. 1839 yılında ise, Hacıyüzbaşı Ahmet tarafından onartılmıştır.

HARMASON CAMİSİ

Cami; 1846 yılında yapılmıştır. Mevlana camisi olarak da isimlendirilir. Selçuklu mimarisi egemendir. Caminin 5 metrelik giriş bölümü, sonradan ilave edilmiştir. Caminin ilk yapılması amacının, tekke-zaviye veya dergah toplantı yeri olduğu ve daha sonra camiye çevrildiği düşünülmektedir.

TOZA SEYİR TEPESİ

Konakören mahallesindedir.
Burası, özellikle manzara fotoğrafı çekmek isteyenler tarafından tercih edilmektedir, çünkü çevrenin panoramik manzarası muhteşemdir. Tepe üzerinde bulunan 2 gözetleme balkonundan, panoramik manzarayı izleyebilirsiniz.

HACIVELİ KOYU

Deniz kıyısındaki bu mekan bir zamanlar korsanlara ev sahipliği yapmıştır. Koyun bir ucunda, Siyelik kayalıkları bulunmaktadır ki, bunların üzerine oturarak, denizi seyretmelisiniz. Bu Siyelik kayalıklarının çevresinin, 10 metre yüksekliğinde duvarları bulunan bir kale ile çevreli olduğu ancak bu kalenin zamanla yıkıldığı, taşlarının deniz dalgaları ve yöredeki insanlar tarafından yerlerinden alındığı söylenmektedir.
1942-1943 yılları arasında, bu kale yıkıntıları taşların arasında, tesadüfen bir kaya bulunur. Bu kaya: kanatlı at başı şeklinde işlemelidir ve günümüzde Kastamonu Müzesinde sergilenmektedir. Kaya parçasının Hitit dönemine ait olduğu tahmin edilmektedir.

Bozkurt tanıtımı.

İnebolu tanıtımı.

Çatalzeytin tanıtımı.

Kastamonu tanıtımı.