Roma Gezi planı

Roma Gezi planı

Şehri ziyaret etmek için: öncelikle şehrin iklimini incelemek gerekiyor. Roma şehrinin iklimi: ülkemizde, İzmir iklimine benziyor.

Yani, tüm yıl, sıcaklık ortalaması kesinlikle eksi derecelere inmiyor ve ılıman bir hava hakim. Ama, yağmur yağdığında bazen günlerce sürebiliyor ve şehirdeki birçok yer maalesef yeterli kanalizasyon sistemi olmaması nedeniyle gölleniyor ve yürümek, yürüyerek gezmek sıkıntı haline geliyor çünkü üstünüz-başınız ve özellikle ayakkabılarınız ıslanıyor.

Üst-baş kolay, yanınızda mutlaka yedek kıyafet bulunur ama ayakkabı ıslandı mı, eğer su geçirebilecek bir ayakkabı ile geldiyseniz ve yedek ayakkabınız yoksa, perişan olmamak için, Roma şehrinden hatıra bir ayakkabı satın almak zorunda kalabiliyorsunuz.

Sonuç olarak

Roma soğuk olmaz, ama Roma’nın yağmuru insanı gerçekten ıslatır, eğer: yaz dönemi dışında, Roma şehrini ziyaret edecekseniz, yanınıza mutlaka yağmurluk, şemsiye, su geçirmeyen bir ayakkabı almanız şarttır. Şemsiye dedim de: şu ilgimi çekti, Roma şehrinde yağmur başladı mı; cadde ve sokaklar, 5 metrede bir konumlanan, esmer  tenli (Afrika göçmeni) şemsiye satıcıları ile  dolup  taşıyor, 5-6 Euro’dan açtıkları fiyat, unutmayın ki, 3 Euro’ya kadar inebiliyor, satın almak isterseniz, vermeniz gereken rakam 3 Euro’dur.

Roma şehrine

Bir Acenta ile gittiyseniz, zaten geziniz panoramik şehir turu ile başlıyor ve bu turda: genelde Vatikan, Venedik Meydanı, Kolezyum, Aşk çeşmesi, İspanyol Merdivenleri gezdiriliyor ve buralar hakkında bilgiler veriliyor, ancak elbette bu bilgi verme faslında, bazı rehberler: kısa, basit ve hikaye türü bilgiler verirken, bazıları gerçek, anlamlı bilgiler verebiliyor.

Sizler yine de, bu yazıların birer çıktısını yanınıza alırsanız, gidip göreceğiniz yerler hakkında, en ayrıntılı bilgileri öğrenip, bilinçli gezebiliyorsunuz.

Ayrıca: öncelikle, kaldığınız otel lobisi veya şehirdeki Turizm ofislerinden, Roma şehir haritası edinmeniz ve gezinizi buna göre şekillendirmenizi öneririm.

Ayrıca: yalnızca iki hattan oluşan bir metro haritası  da edinin ve gideceğiniz yerlere, metro ile de gitmeyi düşünebilirsiniz.

Şehirde

Roma Gezi planı; Eski şehir yani antik şehrin bulunduğu alanı, yürüyerek gezmek mümkündür. Yani: yürüyerek, kolezyum-zafer takı-Roma forum-Venedik meydanı alanlarına rahatlıkla ulaşabilirsiniz. Vatikan için, bulunduğunuz yere bağlı olarak metro ile gidip, yürüyerek merkeze dönmenizi öneririm.

Evet, öncelikle: ” VIA” nın cadde, “PIAZZA”nın meydan olduğunu bilmek şart. Şehirde yalnızca iki tane metro hattı var. Biri kırmızı hat, diğeri mavi hat. Bunların biletleri, metro istasyonları girişlerinde, otomatik para atılıp bilet alınabilen makinalardan alınıyor.

Bozuk para atmanızda yarar var çünkü kağıt parayı tanımlamakta biraz problemli makinalar. İngilizce dil seçeneğini seçin ve biletinizi alın, günlük veya tek seferlik. Tek seferlik bilet, 1 Euro. Farklı hatta, 75 dakika içinde, aynı bileti iki kez kullanabiliyorsunuz. Bu da bir avantaj.

Metrodan asla çekinmeyin, gayet temiz, düzenli, insanlar nezih. Hani metro denince akla gelen, güvensizlik, rezillik ortamları yok. Kesinlikle metroyu kullanın, sadece elinde akerdeon çalan ve sonra para toplayan insanlar var ki, bunlar bile üstü başı perişan insanlar değil ve asla para verin diye ısrarcı değiller.

Bulunduğunuz yerden

Kırmızı renkli metro hattına binerek, Ottavıano istasyonuna gitmeyi planlayın. Metro, her istasyonda gidilecek istasyonu sesli ve yazılı olarak gösteren bir düzen var. Yani, yanlış inmeniz pek mümkün değil.

Ottaviano istasyonunda inince, VIA OTTAVIANO caddesini takip ederek, ilerleyin. Güzel bir cadde, dükkanlara bakabilirsiniz, ancak fiyatlar pek uygun değil, pahalı. Sağınızda, MUSEI VATICANI yani Vatikan müzesi olacak.

Bazı günler 10 Euro ve bazı günler 14 Euro. Girmenizi tavsiye ediyorum, girin, girişte dedektörler ile arama yapılıyor, ancak içeri kamera, fotoğraf makinası sokmak yasak değil.

Ama dedektörler biraz girişi sıkıntı haline getiriyor, çünkü her şeye ötme gibi alışkanlıkları var galiba. Kemerimi dahi çıkardım, öyle girdim, yine öttü, görevli aradı, sonra içeri girebildim.
İçerisi hakkında, müze bölümünde anlattıklarıma lütfen bakın.

Müze bitince, VIA PORTO ANGELICA caddesini takip ederek, SAN PIETRO katedralinin bulunduğu yere geliyorsunuz, yakın. Zaten çok kalabalık bir cadde, buraya girin, Vatikan bölümünde buranın ayrıntısını anlatmıştım, okuyup değerlendirin.

Çıkışta

VIA CONCILIAZIONE caddesini takip ederek, FIUME TEVERE nehri kıyısına kadar gelin. Burada, nehir kıyısında, duvar kenarındaki bölümden, nehri bir süre seyredin. Uzaktan, CASTELS ANGELO kalesini seyredin. PONTE VITTOREO EMANUELLA II köprüsünü izleyin. Buralar hakkında, ayrıntılı bilgiyi, yazılarımda verdim.

Daha sonra, yürüyerek, PONTE VITTORO EMANUELLA II köprüsü üstünden heykelleri ve nehri izleyerek geçin, bu arada, belki gelin görebilirsiniz, yeni evlenen çiftlerin, buraya gelmesi, bu bölgeye gelmesi adettenmiş, gelin damat görünce şaşırmayın.

Köprüyü geçtikten sonra, yürüyerek devam edin, CORSO VITTORIO EMANUELLE II ( Emanuelle II, İtalya’nın ilk kralının ismi) caddesini takip edin, PIAZZA PANTELEO meydanına kadar, oradan yine yürüyerek sola dönün ve ara sokaklardan PIAZZA NOVONA meydanına gidin, küçük, şirin, hareketli, güzel bir yer.

Mutlaka görün. Buraya yemek molası verebilir, açık hava restoranlarında bir pizza yiyebilir veya bir capıcino içebilirsiniz.

Yürümeye devam ederek

Roma Gezi planı; Ara sokaklardan, hediyelik eşya alışverişleri yaparak (arzu ederseniz), PANTHEON u sorun ve oraya gidin. Mutlaka görün, tarih harikası bir yer. Sonra yine yürüyerek, VIA DEL CORSO caddesini bulun ve sola doğru yürümeye devam edin.

Çok kısa bir süre sonra, tabelalardan, VIA FONTANA DI TREVI yani aşk çeşmesini bulun. Burada bir süre dinlendikten sonra, ara sokaklarda yine alışveriş imkanlarını arzunuza göre değerlendirerek, geri dönüp, VIA DEL CORSO caddesi üzerinden yukarı doğru devam ederek, VIA CONDOTTI caddesine ulaşın ve oradan, PIAZZA DI SPAGNA yani İspanyol Merdivenlerine ulaşın.

Yoruldunuz ve tüm gününüz geçti. Dinlenin, merdivenlere oturun, en üst bölüme çıkın, romanın gece manzarasını seyredin ve hemen oradaki metro istasyonunu kullanarak, kaldığınız yere dönebilirsiniz.

İşte, güzel bir gün, yorucu ama güzel.

Diğer bir gününüze ise

Mavi metro hattı üzerindeki COLOSSEO istasyonunda inerek başlayabilirsiniz. Buradan, yürüyerek COLOSSEO’yu gezmeli, ARCO DI CONSTANTINO yani Konstantin takını görmeli, PALATINO ya geçmelisiniz.

Sonra, yürüyerek CIRCO MASSIMO’yu görmeli, sonra geri dönerek, VIA DI SAN GREGIREIO caddesi üzerinden, VIA DEL FOR İMPERIALİ caddesine çıkmalı, sola dönerek ilerlerken, FORO ROMANO ya uğramalı, sonra PIAZZA VENEZIA meydanına çıkmalı ve İtalya’nın ilk kralının sarayı ve diğer tarihi ayrıntıları gezmelisiniz.

Burada, bir mola verebilirsiniz.

Daha sonra, VIA NAZIONALE caddesini takip ederek, SATIZIONE TERMINI yani Termini tren istasyonuna çıkabilirsiniz.

Burası da, alışveriş mağazaları ile hareketli bir yer. Tüm gününüz yine yürüyerek ve yorgun geçti, ama inanın kısa süreli bir roma turu için, bu plan gerçekleşmesi mümkün olan bir plan.

Evet, bu plan sizler için bir öneridir. Şehirde: Roma ile ilgili diğer yazılarımı inledikten sonra ilginizi çeken yerleri, harita üzerinde belirleyip, kaldığınız yerle bağlantılı olarak, kendinize bir gezi planı da yapabilirsiniz.

Roma da Alışveriş

Roma da alışveriş mekanları

Roma denince akla gelen ilk şey, Roma da alışveriş olmamalı. Roma tarihi ile öne çıkan bir kent. Alışveriş için pek uygun bir kent değil. Çünkü, fiyatlar yüksek. Malum, Euro kullanılması nedeniyle, tüm fiyatları kendi paramıza çevirirken, iki ile ve hatta küsuratı ile çarpmanız gerektiğinden, ortaya çıkan rakamlar bayağı yüksek oluyor ve alışverişten nispeten uzak durmanızı tavsiye ediyorum. Birde elbette tüm ülkelerde olduğu gibi, turist olarak pazarlık yapmakta fayda var, yoksa aldığınız bir ürünü, çok daha ucuz ve farklı bir fiyatla, başka bir yerde görmeniz mümkün.

Dondurma

Roma’da önce roma dondurmasını tadın. Birçok çeşidi var, single isteyin yani en küçüğü, seçtiğiniz çeşidi beğenirseniz, bir single daha alma ve beğendiğiniz çeşidi tatma imkanı olur. Tavsiye, vanilyalı yani sade cinsini denemeniz. Single fiyatı, 1.5 Euro.

Su


Su bir şehrin fiyatlarının analizi için en temel faktör sanırım. Roma’da, 1.5 litrelik bir şişe suyu, 3 Euro.

Pizza

Ayak üstü yenebilecek bir dilim pizza, 3.5 Euro, bir kola ise, 2.5 Euro. Restoranlarda yenebilecek makarna cinsi yemeklerin bir tabağının fiyatı, yaklaşık 7 Euro civarında.

İtalyanların önemli markaları ( Benetton, Zara, Gucci, Prada, Bulgari vs.) elbette Roma da alışveriş te egemen, ancak fiyatları çok yüksek.

Özellikle, İspanyol Merdivenlerinin hemen karşısında bulunan cadde, Roma’nın tüm ünlü markalarının satıldığı mağazaların bulunduğu bir alışveriş mekanı. Ancak, fiyatlar anormal, yalnızca seyredip gezilebilecek bir mekan.


Öncelikle, küçük hediyelik eşyaların satıldığı dükkanları bulmak, aşk çeşmesinin, Novano meydanının ve Venedik meydanının bulunduğu bölgelerde mümkün. Özellikle, aşk çeşmesinin çevresinde, birçok küçük alışveriş mağazası, dükkanı var. Büyük alışveriş yerleri bulmak mümkün değil. Özellikle, büyük alışveriş siteleri kesinlikle yok. Sur içindeki şehir, tamamen tarihi bünye barındırdığından, zaten bizim ülkemizde, son yıllarda adet olduğu üzere yapılmış büyük alışveriş merkezleri, Roma merkezinde yok. Küçük dükkanlar ve bir kısım büyük mağazalar var. Venedik meydanında, bir alışveriş kompleksi gördüm. Ama dedim ya, fiyatlar anormal yüksek. Aşk çeşmesi çevresindeki küçük dükkanlardan, bir kısım hediyelik eşya almak mümkün.

Özellikle, üstünde Roma’ya ait yazıların bulunduğu tişörtler, Roma futbol takımının renklerini taşıyan tişört, anorak, şapkalar, bardak, kupalar, Roma’ya özgü ipli kuklalar, rozetler vb. gibi birçok hediyelik eşya bulunabilir. Örnek olması açısından, tişörtler 5 ile 10 Euro arası, şapkalar, 8 ile 15 Euro arası. Kupalar, 5 ile 10 Euro arası.
Roma’ya özgü, Romalı imparatorların taş heykellerini de bulabiliyorsunuz. Ancak, bunların fiyatları, bazen aynı bir heykel için farklı dükkanlarda, 15 Euro ile 35 Euro arasında değişiyor, dikkat etmek gerek.

Diğer Hediyelikler


Roma da alışveriş konusunda diğer meşhur hediyelik eşyası, gravat.

İpek gravatlar çok yaygın, fiyatları, 10 ile 30 Euro arasında. Her yerde bulmak mümkün, pazarlık şart.
Ayrıca, ayakkabı ve çantalar. Zencilerin sattığı, sokak aralarında bez örtü üzerindeki çantaları alırken iyi pazarlık etmeniz şart, 35 Euro dan başlayan fiyat kesinlikle 15 Euro ya kadar düşüyor. Mağazalardan alınırken fiyatlar yüksek. Aşk çeşmesinin bulunduğu meydandaki ayakkabı mağazası kaliteli ve fiyatları uygun, oradan mutlaka bir çift ayakkabı alın.
Roma da alışveriş denilince Roma’ya has, başka neler olabilir. Özellikle, Capri limonlarından yapılmış, Limon Likörü alın, fiyatı, 12 Euro.

Ayrıca, Toscana bölgesinin şarapları ülkenin en meşhur içkisidir, arzu ederseniz, fiyatları 10 ile 30 Euro arasında.

 

Roma Piazza Venezia (Venedik Meydanı)

Roma Piazza Venezia (Venedik Meydanı)

 

Evet: şehirdeki en ünlü meydanlardan biri burasıdır. İtalya topraklarında, yüzyıllarca Venedikliler hüküm sürmüşler ve Venedik Cumhuriyeti: Papalık yani Latin devleti için, şehirde bir elçilik binası açmıştır.

Sonradan ise, meydan, buradaki elçilik binasından etkilenerek “Venedik Meydanı” olarak anılmaya başlanmıştır.

Meydanda: 1870 yılında, İtalya Krallığı kurulduğunda bir saray yaptırılmış ve sarayın önüne ise: 1902 yılında; İtalya’nın ilk kralı olan II. Vittorio Emanuella’nın atlı bir anıtı dikilmiştir.

Bu kral: 1865 yılından itibaren, İtalya’nın ilk kralı olarak tarihe geçiyor. Ancak: İtalyan krallığının o dönemdeki başkenti Floransa’dır.

Çünkü: Roma: papalık yönetiminde ve Fransız korumasındadır. 1870 yılında, İtalyan komutan Garibaldi: Roma şehrini de ele geçirir ve İtalya krallığının başkenti olarak Roma seçilir.

Ancak: İtalya’da krallık rejimi fazla sürmez, yalnızca 2 kralın ardından, Musolini diktatör olarak iktidarı ele geçirir, 1946 yılında asılmasının ardından ise, ülke Cumhuriyet ile yönetilmeye başlanır.

Yani:

Burası bir anıt binadır ve İtalyan askerlerinin savaşlarda kazandıkları başarılar anlatılmaktadır. Anıtın önünde hiç sönmeyen bir ateş yanar ve bunun başında askerler nöbet tutarlar.

Bu bir anlamda “meçhul asker” anıtıdır. I. Dünya Savaşında ölen on bin askerin anısına yapılmıştır.

Biraz önce söylediğim gibi, ortadaki atlı heykel “Kral II. Vittorio Emanuella” ya aittir. Arkadaki kabartmalarda, savaşlar anlatılır. Mahşerin dört atlısı denilen heykeller, binanın iki tarafında üst bölümleri süslerler.

Anıta yüzünüzü döndüğünüzde: sol tarafta bulunan kahverengi bina, eski Venedik elçiliğidir ve günümüzde sanat galerisi olarak kullanılmaktadır. Bu elçilik binasında “Mussolini” ülkeyi yönetmiş ve balkonundan halka hitap etmiştir.

Meydanın hemen tam karşısında ise: içeriye giren cadde, şehrin en ünlü alışveriş caddelerinden birisidir ve Videal Corso olarak bilinir.

Meydanın sol tarafında bir “kolon sütun taş” görülüyor.

Bu kolon: İstanbul-Çemberlitaş benzeridir ve İmparator Traian’ın, Datça’da (Romanya) kazandığı zaferin anısına buraya dikilmiştir.

Bunun  hemen arkasında ise, MS.3. yüzyılda yapılan; Roma döneminin en büyük alışveriş merkezi görülüyor. 3-4 katlı olarak yapılan bu alışveriş merkezinin bazı katlarında yemek, bazı katlarında ise giysiler satılırmış.

Roma Piazza Venezia (Venedik Meydanı):

Evet: Venedik Meydanı, gayet ilginç bir yer, özellikle akşam saatlerinde muhteşem ışıklandırılıyor, gündüz merdivenleri çıkıp heykellerin yakınına kadar yaklaşabiliyorsunuz.

Ancak: İtalyan entellektüeller, bu anıtın yapılmasını hiç hoş karşılamıyorlar, çünkü: anıtın yapılması için, binlerce yıllık Roma medeniyeti kalıntılarının tahrip edildiğini söylüyorlar ki, gerçekten anıtın bulunduğu yer: tam Roma Forum alanının merkezi konumundadır.

Meydan çevresinde, güzel restoranlar ve kafeler var. Burada, uzun bir dinlenme molası verebilirsiniz. Güzel bir pizza ve yanında salata ve daha sonra bir kapuçino içilebilir.

Bu meydanın sağ yanından giden cadde üzerindeki; St.Maria Maggıore kilisenin ilginç bir hikayesi var. O zamanlarda, Meryem Ana, bir rahibin rüyasına girer ve kendisi adına bir kilise yapılmasını ister.

Ancak, kilisenin tamamen karlarla kaplı olmasını ister. Ağustos ayında, Roma ya kar yağar ve karlarla kaplı bir tepeye, bu kilise inşa edilir. Roma’nın en büyük kilisesi, tavanlarındaki altın işlemeler ve desenler oldukça etkileyicidir.