Güney Afrika Cape Town Alışveriş

Güney Afrika Cape Town Alışveriş

Şehirde alışveriş hakkında ayrıntılı bilgi vermeden önce: özellikle “Greenmarket Square” denilen yerde kurulan meşhur antika ve oyma tahta pazarından söz etmek istiyorum. Bu Pazar: her sabah saat: 10.00 gibi kuruluyor ve akşam üstü saat: 17-18.00 gibi kaldırılıyor.

Burada ve şehrin diğer açık pazarlarında alışveriş yaparken, pazarlık yapmayı ihmal etmeyin, iyi bir pazarlık sonucunda söylenen fiyatın üçte bir fiyatına ürünü satın alabilirsiniz.

Özellikle: tahta süs eşyaları ve boncuk takılar almanız önerilir.

Şehirdeki dükkanların çoğu: saat: 17.00 gibi kapanıyorlar. Sadece Long Street ve Waterfront denilen yerde, bazı dükkanlar saat: 22.00 ye kadar açık kalıyor.

NELER SATIN ALINIR

Cape Town şehrinde: Afrika kültürünü yansıtan, değişik kalitede ama düşük fiyatlara çeşitli sanat eserleri ve el işleri satın alabilirsiniz.

Afrika tahta oyma maskeleri: burada doğum ve düğün gibi geleneksel olayları kutlamak için yapılırlar. Buradan alınabilecek en güzel hediye, bence bu tahta oyma maskelerdir.

Bunun dışında: yine bölgeye özgü: karmaşık renkli boncuk işleri, renkli kumaşlar, sepet işleri, sabuntaşı oymalar ve tahta kaseler de satın alabilirsiniz.

Öte yandan: çağdaş sanat, deri ve seramik ürünleri de oldukça çekicidir.

Parlak renkli boyanmış devekuşu yumurtaları, devekuşu derisinden yapılmış çantalar, cüzdanlar, kemerler ve ayakkabılar da bulunur.

Daha üst düzey hediyelik veya kendiniz için bir şeyler satın almak isterseniz, bu kez: altın, elmas, değerli ve yarı değerli taşlar da bulup satın alabilirsiniz ki burada çok sayıda yetenekli mücevher tasarımcısı bulunmaktadır.

Son olarak: buranın şaraplarının çok ünlü olduğunu belirtmek istiyorum. Meraklısı için Cape Town şehrinden bir veya birkaç şişe şarap almak elzemdir.

Çünkü: burada çok sayıda üzüm bağı ve şarap dükkanı bulunmaktadır.

Afrika Güney Afrika Cape Town Alışveriş

NEREDEN SATIN ALINIR

Adderley Street caddesinde bulunan “Golden Acre” alışveriş merkezi ve “St Georges Mall”: şehirde: giysi, mücevher, antika ve hediyelik eşya satan birçok dükkanı barındırmaktadır.

Long Street caddesinde: giysiler ve elden düşme kitaplar bulup satın alabilirsiniz.

Şehirde: Afrika sanatı ve el işi ürünlerin satıldığı çok sayıda dükkan bulunmaktadır. Ama, aynı tür ürünleri daha ucuz fiyatlarla bulup satın alabileceğiniz yerleri iyi bilmek gerekir.

Grand Parade bölgesindeki bit pazarında: parlak renkli Afrika kumaşları bulunur. Greenmarket Square’de: bolca el yapımı giysiler bulunur.

“Kirstenbosch National Botanical Gardens” denilen yerde açılan pazarda: kaliteli el işi ürünler satılır.

“V&A Waterfront” denilen yerde: “Victoria and Alfred Mall” ve “Victoria Shopping Center” denilen yerler: her şeyi satan ve yüzlerce dükkan bulunan alışveriş mekanlarıdır. “Waterfront Craft Market” (Liman elişi pazarı) yüksek kaliteli ürünlerin satıldığı bir yer olarak bilinir.

Victoria iskelesinde bulunan “Red Shed Craft Workshop” denilen yerde: sanatçıları çalışırken ve müşteri isteklerine göre özel ürünler yapmalarını görebilirsiniz.

“Hount Körfezi” ve “Noordhoek”: ressamlar, heykeltıraşlar ve çömlekçiler öne çıkar. Simon kasabası: özellikle sıra dışı hediyelik eşyalar ve sanat eserleri satan dükkanlarla doludur. “Hermanus” denilen yerde düzenli kurulan bir el işi pazarı bulunmaktadır.

Şehir ziyaretçilerinin hediyelik olarak özellikle şarap aldıklarından söz etmiştim. Şehirdeki şarap üreticilerinin birçoğu: yalnızca kendi şaraplarını değil aynı zamanda bölgeye has hediyelik eşyalar veya gurme yiyecekleri de satarlar.

“Wine Routes” denilen yerdeki kasabalar: aynı zamanda Felemenk Cape koleksiyonu eşyalar ve antikalar satan bir yer olarak tanınır.

“The Winelands Crafts Market”: yaz aylarında, her Pazar günü, çok sayıda antika dükkanı da bulunan “Stellenbosch” denilen yerde kurulmaktadır.

“Paarl” denilen yerde ise her cumartesi günü sanat ve elişi pazarı kurulur.

Eğer “Stellenbosch” bölgesine giderseniz: “Dorp Street” denilen caddede bulunan “Oom Sami ese Winkell” denilen yere mutlaka uğramalısınız.

Bu dev mağaza, son yüz yılda hiç değişmeden kalmıştır ve şaşırtıcı ürünler satılmaktadır.

Cape şehrindeki en büyük alışveriş merkezi: kuzey banliyölerinden “Tygervalley” dedir. Güney banliyölerinde ise, alışveriş merkezi olarak “Claremont” daki “Cavendish Square” dir.

Bu bölge: Güney Afrika’nın giyim endüstrisinin merkezidir.

Salt nehri ile Woodstock’da kelepir ürünleri bulabileceğiniz çok sayıda fabrika satış mağazası da bulunmaktadır.

Güney Afrika Cape Town Masa Dağı Ulusal Parkı

Güney Afrika Cape Town Masa Dağı Ulusal Parkı

Afrika kıtasının güneybatı ucunda bulunan burası: daha önceleri “Cape Yarımadası Milli Parkı” olarak bilinmektedir. Park alanı içinde: Masa dağı ve özellikle nadir bitki örtüsü ilgi çekmektedir ve Mayıs 1998 tarihinde bölge: UNESCO tarafından Dünya Kültür Mirası Listesine dahil edilerek koruma altına alınmıştır.

Çünkü masa dağı milli parkı ve Cape Floristik bölgesi: dünyanın en zengin ve tek floristik bölgesidir. Buradaki bitki örtüsü içinde: 460 farklı bitki türü bulunduğu söyleniyor. Nadir ve nesli tükenmekte olan bitkiler, bu alanda biyo çeşitlilik yaratırlar. Bazı çok özel ve nadir bitkiler parkta çoğu yerde görülebilirler.

Güney Afrika Cape Town Masa Dağı Ulusal Parkı
Güney Afrika Cape Town Masa Dağı Ulusal Parkı

 

Öte yandan: yine burada yabanıl hayvan türleri de görülüyor ve bunlar arasında bulunanlar: Dassies, kirpiler, mongooeses, kemerli kertenkele, yılan ve kelebeklerdir. Birçok kuş türü arasındakiler ise: sığırcık, kaya kerkenezleri ve su kuşlarıdır.

Ama park alanının en ünlü sakinler: Boulder Beach bölgesinde bulunan Jackass Penguenleridir. Ağustos ve Ekim ayları arasındaki dönemde ise: açıklarda kambur balinalar görülebilir.

Masa dağının zirvesinde: Table Mountain Cafe dükkanı ile Oniki havariler tepesi arasında turlar düzenlenir. Yürüyüş turları 3 terminallidir. 15 dakikalık Dassie yürüyüş turu: kuzey, batı ve güney bölümlerine ait manzaraları içerir.

30 dakikalık Agama Walk yürüyüş turu: Cape Town ve Cape yarımadasının muhteşem manzarasını izletir. En uzun Klipspringer yürüyüş turu ise: platonun kenarından ilerler ve Platteklip George üstünde biter.

Plato boyunca: restoranlar ve piknik masaları bulunmaktadır.

 

Table Mountain Bölümü

Bu bölüm: Signal Hill, Aslan Başı, Masa dağı gerisindeki Şeytan Tepe, Oniki havari tepe ve Orange Kloof denilen yerden oluşmaktadır.

Masa dağı: 1857 yılında “Ulusal Anıt” olarak kabul edilerek koruma altına alınmıştır. Güney Afrika’nın en çok ziyaretçi çeken yeridir. Burası aynı zamanda milli bir parktır.

Masa dağı; güneyde Cape Point, kuzeyde Signal Hill bölümüne kadar uzanır ve aynı zamanda dünyanın en küçük, ama en farklı çiçeklerinin bir arada bulunduğu bir yerdir.

Masa dağının üst düzlüğünü sık sık örten beyaz sis tabakasına “masa örtüsü” denir. 1085 metre yükseklikteki MacLear Beacon tepesi: Masa dağının en yüksek noktasıdır. Masa dağı yerel dilde “Khoekhoe” olarak anılır ve yerli sakinler bunu “Hoerikwaggo” olarak söylerler, yani “deniz dağı” demektir.

Dağ: 1086 metre yükseklikte ve yaklaşık 3 km genişliktedir. Masa dağı: yaklaşık 260 milyon yaşındadır. Karşılaştırma açısından bakılırsa: Himalayalar 40 milyon yaşında, Alpler 32 milyon yaşındadır.

Dağ: daha küçük dağlarla çevrilmiştir. Şehirden bakıldığında: sağ yanda “Lions Head” (Aslan kafası) ve “Signal Hill” görülür. Sol tarafta ise “Devils Peak” (Şeytan Tepesi) bulunmaktadır. Signal Hill (Sinyal Tepesi): bir zamanlar denizdeki gemilerle iletişim kurmak için bir sinyal noktası olarak kullanılmıştır.

Günümüzde de, buradan her gün öğle saatlerinde top atışı yapılmaktadır. Özellikle: akşam saatlerinde Signal Hall tepesine giderseniz: Masa dağının karşısında, Cape Town şehrinin ışıklandırılmış, muhteşem romantik görünümünü izleyebilirsiniz.

Masa dağının batı yüzü: “Twelve Apostles” (Oniki Havari) denilen bir dizi belirgin kaya oluşu bulunmaktadır.

Bölgede: fauna ve flora önemlidir. Çünkü masa dağı: 1500 çeşit nadir bitkiye ev sahipliği yapmaktadır. Dağın doğu yamacında: ünlü “Kirstenboch National Botanical Garden” bulunuyor.

Mevsim ne olursa olsun; burada mutlaka şaşırtıcı çiçekler görülmektedir. Hatta: muhteşem yabani orkideler ve gümüş ağacı bu şaşırtıcı bitkilerin bir kısmıdır.

Dağda: çeşitli yabani hayvanlar da bulunmaktadır. Bunlar arasında: kaya tavşanları, oklu kirpiler, geceye özgü küçük bir antilop türü olan grbok ve Habeş maymunları sayılabilir.

Dağda: 300’den fazla patika bulunmaktadır. Eğer dağda bir yürüyüş planlıyorsanız: bu yürüyüşleri düzenleyen çeşitli şirketlerle irtibat kurmanız gerekir.

1998 yılında Dünya Çevre Gününde, Güney Afrika Devlet Başkanı Nelson Mandela: Masa dağını “Dünya’ya bir hediye” olarak ilan etti. 2004 yılında ise: burada bulunan inanılmaz 8200 çeşit bitki türü nedeniyle, bölge UNESCO tarafından “Dünya Kültür Mirası Listesine” dahil edilerek koruma altına alınmış, Doğal Dünya Mirası olarak kabul edilmiştir

Restaurant

Masa dağı üstünde self-servis hizmet verilen bir restoran bulunmaktadır. Burada: sıcak kahvaltı, menüler, kahve bar, sıcak yemekler gibi değişik bir yelpaze sunulmaktadır. Restoran 120 kişi kapasitelidir.

Güney Afrika Cape Town Masa Dağı Ulusal Parkı Silvermine Bölümü
Güney Afrika Cape Town Masa Dağı Ulusal Parkı Silvermine Bölümü

 

Silvermine Bölümü

Silvermine denilen burası, şehir merkezine 10 dakika uzaklıktadır. Bu bölümde: iyi işaretli parkurları kullanarak dağ bisikleti gezisi yapabilirsiniz. Ayrıca doğa yürüyüşü yapmakta mümkündür. Özellikle: hafta sonlarında yerli halk ve turistler burayı ziyaret ederler.

Buradan kısa yürüyüşler ile: False Bay ve Cape Point denilen yerlere ulaşmak mümkündür.

Güney Afrika Cape Town Masa Dağı Ulusal Parkı Cape Point-Cape of Good Hope Bölümü
Güney Afrika Cape Town Masa Dağı Ulusal Parkı Cape Point-Cape of Good Hope Bölümü

 

Cape Point-Cape of Good Hope Bölümü

Buraya giriş ücretlidir. Yetişkinler için 105R ve çocuklar için 50R ödemek gerekir. Feniküler için ise: yetişkinler için 52R ve çocuklar için 22R ödemek gerekir. Buraya ulaşmak için bir araba veya otobüs ile 40 dakika yolculuk yapmanız gerekir.

Burası, en güney bölümü kapsamaktadır. Cape Point ve Cape of Good Hope uzanır.
Buranın en büyük özelliği: en güney uçta olmaları ve Atlantik ile Hint Okyanuslarının birleşme yeridir. Cape Town: Cape yarımadasının 60 km güneybatı ucundadır. Cape Point: milli park alanı içinde bir doğal rezerv alanıdır ve güney bölüme düşer.

Burayı ziyaret ederseniz, Ümit Burnu denilen yeri görebilirsiniz. Zaten, daha önceki ismi “Fırtınalar Burnu” olan bu mekan: aynı zamanda çok sayıda batık gemi barındırmaktadır ve bunlar özellikle: batıdan doğuya “Cape Litters” sahilindedir ve bu bölgede 26 kayıtlı batık görebilirsiniz.
Bölgede ayrıca: Vasco da Gama ve Bartolomeu Dias gibi kaşiflerin anıtları da görülebilir.

UNESCO tarafından Dünya Kültür Mirası Listesine dahil edilerek koruma altına alınmıştır.

Zengin ve çeşitli flora ve fauna: 7.750 hektarlık alanı kapsamaktadır. Bu bölgede: babunlar ve zebraların yanı sıra 250’den fazla kuş türü bulunmaktadır. Yani: Cape Point: doğa tutkunları için bir cennettir. Dünyanın başka hiçbir yerinde büyümeyen 1.100 yerli bitki türü görebilir ve fotoğraf çekebilirsiniz.

1859 yılında burada ilk deniz feneri (Da Gama Peak) tamamlandı ve günümüzde de deniz seviyesinden 249 metre yukarıda durmakta, Güney Afrika kıyısındaki tüm deniz fenerleri için merkezi izleme noktası olarak kullanılmaktadır.

Bu tarihi binaya ulaşmak isterseniz, deniz seviyesinden 127 metre yükseklikteki alt istasyona gelen tekneler ile, 3 dakikalık bir feniküler yolculuğu yapmanız gerekir. Bu yolculuk sonunda: eski deniz fenerinin altındaki izleme noktasına ulaşabilirsiniz.
Bölgedeki ikinci deniz feneri: birkaç metre uzakta 87 metre yüksekliktedir ve 1914 yılında inşa edilmiştir.

Güney Afrika Cape Town Masa Dağı Ulusal Parkı False Körfezi

False Körfezi

Buranın gizli koyları ve iki feneri: bu olağanüstü yarımada boyunca: dağ zebra ve cesur babun maymunları ile karşılaşabilirsiniz. Ayrıca: su samuru, kertenkele, yılan, kaplumbağa, böcekler de görülebilir.

Boulders Simonstown pitoresk köyü yakınlarında: tenha koylar ve plajlar dizisi görülür. Simon bölgesinin kayaları ve güneyindeki bu plaj bölgesi: büyük bir Afrika pengueni kolonisini barındırmaktadır. Plaj bölümü: dev mermer şeklindeki kayalarla: rüzgar, ağır dalgalar ve akıntılara karşı koruma sağlamaktadır.

Aynı zamanda: burası Atlantik kıyılarına nazaran daha sıcaktır. Bu koloni: dünya üzerinde yalnızca birkaç penguen kolonisinden birisi olarak önem kazanmaktadır. Plaj: bir koy bölümünde kaldığından özellikle çocuklar için idealdir. Ama: penguenlere dokunmak ve onları beslemek uygun değildir.

Çünkü: onlar şirin ve sevimli görünmelerine rağmen, gagaları jilet gibi keskindir ve onlar kendilerini tehlike altında hissettiklerinde, parmak veya burun ısırmak konusunda tereddüt etmezler.

Yüksek ses çıkarmaları nedeniyle “Jackass penguenleri” olarak isimlendirilen bu sevimli kuşların yuvalama sezonları: Şubat-Ağustos ayları arasındaki dönemdir. Dünya üzerindeki penguen sayıları ilk olarak 1956 yılında sayıldıklarında 150.000 damızlık çift var iken, 2009 yılında sayıldıklarında yalnızca 26.000 çift damızlık penguen kaldığı görülmüştür. Yani sayıları hızla azalmaktadır.

Bu kayalıklardaki penguen kolonosi ile buraya 1983 yılında yerleşmiştir. 2005 yılı sayımlarına göre, burada 3900 kuş bulunuyor iken, 2011 yılında kuş sayısının 2100 olduğu görülmüştür. Bu sayısal düşüşün temelinde: aşırı avlanma, petrol sızıntıları, deniz kirliliği, habitat tahribatı ve sorumsuz turizm faaliyetlerinin olduğu düşünülmektedir.

Kumların üzerinde piknik yapabilir ve yüzebilirsiniz. Dünya üzerinde penguenlerle yüzme şansının olduğu başka bir yer yoktur. Ancak biraz önce de söylediğim gibi gerek penguenlerin keskin gagaları ve gerekse gel-git için tedbirli olmanızı öneririm.

Evet, park alanını tanıttıktan sonra: buraya ulaşımda kullanılan teleferik hattı ile ilgili bilgi vermek istiyorum.

Güney Afrika Cape Town Masa Dağı Ulusal Parkı Cableway-Teleferik
Güney Afrika Cape Town Masa Dağı Ulusal Parkı Cableway-Teleferik

 

Cableway-Teleferik

Masa dağı teleferiği: zirveye ulaşım için gereken zorlu yürüyüş ve tırmanış için güzel bir çözüm olmuştur. Teleferik sistemi: 1929 yılında hizmete girmiştir. Ancak: daha sonraki süreçte, günlük yolcu sayısı 600.000 kişileri ulaşınca, yoğun talebi karşılamak üzere teleferik sistemi: 4 Ekim 1997 tarihinde İsviçre’den ithal edilen ve son teknoloji kullanılan sistemle değiştirilmiştir.

Günümüzde: hava durumu izin verdiği sürece, her gün düzenli olarak çalışır. Teleferik kullanım ücretleri: yetişkinler için 105R, 18 yaş altı çocuklar için 100R, 4 yaş altı çocukla için ücretsizdir. Sıra beklemek istemiyorsanız, önceden internet üzerinden bilet satın almanızı öneririm. Yoksa: uzunca bir sıra beklemek zorunda kalabilirsiniz.

Kalkışlar: “Lower Cable Station” denilen yerden yapılır. 65 kişilik kabinle yapılan yolculuk yaklaşık 6 dakika sürer. Teleferik saniyede 10 metre hızla ilerler. Rüzgarlı havalarda: teleferik kabininin tabanı su ile doldurulur ve denge sağlanır. Kabinler: hızla ilerlerken aynı zamanda 360 derece dönerek, yolcularına muhteşem manzarayı izleme fırsatı sunarlar.

Üst teleferik istasyonu: deniz seviyesinden 1067 metre yüksekliktedir. Şehri 1000 metre yüksekten izleme şansı bulacağınız zirveye ulaşıldığında: burada “Masa dağı posta damgasını taşıyan mektuplar gönderebileceğiniz ve hediyelik eşyalar satın alabileceğiniz bir mağaza bulunur.

Ayrıca: çok sayıda seyir platformu bulunur. Açık havada: teleferik istasyonunun bulunduğu alanın çevresindeki bu seyir platformlarının bulunduğu plato boyunca yürürseniz: kuzeyde Waterfront ve Masa dağı körfezi; batıda Camps körfezi ve Twelve Apostles: doğuda Stellenbosch Cape burnu olmak üzere şehrin birçok yerini görebilirsiniz.

Teleferik sistemi, günümüze kadar olan süreçte 22 milyon insanı: Masa dağı tepesine ulaştırmıştır.

Buraya bir gezi yaparsanız: dağın zirvesinden kuşbakışı olarak çevrenin mükemmel bir manzarasını izleme şansı bulursunuz. Buradan: Cape Town hayatının bütün varlıkları, aşağıda minyatür halde görülür. Ayrıca: körfezdeki sayısız gemiler, tarihi binalar, yükselen gökdelenler, varlıklı banliyölerin güzel evleri, hoş plajlar ve kasvetli gecekondular görülür.

Ancak: buraya çıkmadan önce, mutlaka hava durumunu takip etmeniz önerilir. Çünkü: dağın tepesinde hava her an değişebilir. Bir an parlak güneş ışığı varken, ardından kısa sürede: gökyüzü bulutlarla kaplanabilir ve dağın zirvesinde, tepede duran, eteklere kadar yayılan ve “Masa Örtüsü” denilen görüntü ortaya çıkabilir. Ancak: buraya çıkmayı düşünenler için altın kural “Zirveyi görebiliyorsanız, zirveye çıkın”

Güney Afrika Cape Town Alışveriş

Güney Afrika Cape Town Tarih

Güney Afrika Cape Town Ne yenir

Güney Afrika Cape Town Ne yenir

Güney Afrika Cape Town Ne yenir;

Burada: yemek porsiyonları oldukça büyüktür. Restoranlarda bir yemek siparişi verdiğinizde eğer bitiremediyseniz, bunu kutuya koydurup yanınıza alabilirsiniz, böyle bir uygulamaya alışıklar. En lüks lokantalarda bile bu tür bir uygulama isterseniz, aksi düşünmüyorlar.

Yemekler: çok baharatlı ve çok yağlıdır. Genellikle sarımsak da kullanıyorlar. Ancak, yemek porsiyonları ucuzdur. Özellikle “kızartma” düşkünüdürler. Şehrin birçok yerinde “KFC” ve benzeri zincir fast-food restoranların şubelerini bulabilirsiniz. Ayrıca: deniz ürünleri ve özellikle suchi gayet uygun fiyatlıdır.

Et olarak ise: özel devekuşu ve timsah eti kullanıyorlar.

Bu şehre yolu düşenler için başlıca önerim: şehirde yemek konusunda V&A Waterfront denilen yeri tercih etmenizdir. Burada: birçok restoran, cafe, bar, otel, müze ve alışveriş merkezi bulunuyor. Ama özellikle: “Ocean Basket” denilen restoranı tercih etmelisiniz.

Bu restoran: bir yandan fast-food ürünleri servis ederken öte yandan şehrin en iyi deniz mahsulleri de burada servis ediliyor. Burada: demir tepsilerde gelen “basket” lerden sipariş ediniz. Bu tepsilerde: balık, safranlı plav, karides, patates kızartması ve çeşitli soslar, hep birlikte servis ediliyor.

Ayrıca: yine bu bölgede: sahipleri Türk olan ve Waterfront Wharf alışveriş merkezinde bulunan “Tasca De Belem” de önerilebilir.

Long Street caddesinde “Mama Africa” isimli restoranı da önerebilirim. Burada timsah eti yemek tercih edebilirsiniz. Şiş kebap tarzında, tavuk etinden biraz daha serttir. Yanında: pilav ve mezeler ayrı bir renk katıyor. Yalnızca timsah eti değil, farklı lezzetler tatmak isterseniz, Mixed Gril yani karışık et menüsü tercih edebilirsiniz.

Ayrıntıya girmeden önce son bir not: Afrika yemekleri sevmiyorsanız veya denemek istemeseniz, şehirde bol miktarda fast-food zincir marka ürünlerini bulabileceğiniz McDonatls ve KFC gibi yerlerin bulunduğunu biliniz.

 

Malayalı Cape Mutfağı

Güney Afrika Cape Town Ne yenir;

Hollanda, İngiliz, Fransız, Alman, Portekiz ülkelerinin şehrin yemek kültüründe etkisi olmuştur. Ama en önemlisi 17. yüzyılda Doğu Hint Adaları’ndan gelen “Malayalı” kölelerindir.
Yerel Malayalı Cape Spesiyalitelerinden bazıları şunlardır:

Lezzetli sarı kremayla servis edilen, tatlımsı, körili kuzu kıyması, bobotie: yağlı salamurada bırakılmış bir çeşit kebap olan sosaties; geleneksel olarak geyik veya koyun etinden yapılan ve genellikle tatlandırılmış sebze veya meyve tabağıyla birlikte sunulan bir baharatlı et yemeği olan bredie ve hafif körili ıskarmoz (yöreye özgü bir olta balığı) smoorsnoek.

Bu mutfakta uzmanlaşmış restoranlar nadirdir. Bunlardan biri Napier Street’deki Cape Manna’dır.

Malatyalı Cape yemekleri pek çok restoranın geniş mönülerinde bulunabilmektedir. Yani bu yöresel yemekleri deneme şansınız yüksektir. En lezzetli olanlardan tatmak için, Mount Nelson Otel’deki Cape Kolonisi’ne gitmelisiniz.

 

Büyüleyici Deniz Ürünleri

Okyanusa bu kadar yakın olan Cape Town’ın içinde, mükemmel deniz ürünleri bulmak çok zordur. Ama Ocean Basket, cana yakın, gösterişsiz mekanlarda güzel ve ucuz yemekler sunan çok popüler bir deniz ürünleri bistro zinciridir. Bir kez kıyılara yöneldiğinizde, seçenekler, tazelik ve kalite olağanüstüdür.

Kerevit, ıstakoz, istiridye gibi kabuklu deniz hayvanları (genellikle acı baharat sosuyla servis yapılır), midyeler ve ıskarmoz, sarı kuyruk, kinglip, kabeljou ve geelbek gibi olağanüstü lezzetli olta balıkları bolca bulunmaktadır.

Ruslar aşırı avlanma ile Mozambik deniz tekesi yataklarının büyük kısmını yok ettiklerinden beri deniz tekeleri çok pahalıdır. Güney Afrikalılar braai-barbekü- yapmayı çok severler ve deniz ürünleri bu şekilde pişirilmeye özellikle uygundur.

Balık seviyorsanız, kıyı yollarından açık hava deniz ürünleri restoranlarından birine, özellikle Langebaan’daki plajda bulunan Die Strandloper’e gitmek için zaman ayırın. Burada, 10 kap yemekten oluşan öğünde, Batı Cape’te sunulan hayat edilebilecek en taze deniz ürünlerini tatma fırsatı yakalayabilirsiniz.

 

Et Yemekleri

Güney Afrikalıların çoğu et yemeyi çok sever ve sunulmakta olan et ve kümes hayvanı çeşitleri etkileyicidir. Mönüde sığır, domuz, tavuk ve koyun etine, genellikle devekuşu ve timsah gibi daha egzotik çeşitler de katılmaktadır.

Biftek en yaygın seçimlerden biri olarak kalmakta ve çoğunlukla maymun bezesi sosuyla (bir çeşit hint turşisu) servis yapılmaktadır. Yanında, bir dolu sebzeyle birlikte genellikle patates kızartması veya fırın patates verilmektedir.

Spurs gibi biftek restoran zincirleri, her zaman popülerdir ve çocuklarıyla olanlar için genellikle iyi bir seçimdir. Erken dönem Alman yerleşimcilerin etkisi, ağır baharatlı boerewors (çiftçi sosisleri) çeşitlerinin fazlalığında görülebilir.

Biltong (kurutulmuş et), etin baharatlanıp, tuzlanıp, kurutularak en iyi korunabildiği yüzyıllar önce gelişen bir Güney Afrika spesiyalidir. Sığır biltong en yaygınıdır ama av hayvanlarından da yapılmaktadır. Paketler halinde satın alınabilmektedir ve genellikle salata üzerine rendelenmiş halde, restoran mönülerinde yer bulmaktadır.

Denemek şarttır ama her damağa uygun değildir.
Afrikaner tarzı kahvaltı yoğundur, çoğunlukla çok sayıda yumurta, birkaç dilim domuz pastırması ve biftekten oluşur.

Büyük ziyafetleri kaldıramıyorsanız telaşlanmayın, güne teklerle veya taze meyveyle de başlayabilirsiniz. Vejeteryanların umutsuzluğa kapılmasına gerek yoktur. Yıl boyunca salatalar ve sebzeler sunulmaktadır ve çoğu restoranda vajeteryanlara yönelik seçenekler vardır. Burada ayrıca vejateryanlara özel restoranlar da bulunmaktadır.

 

Tatlılar

Tatlılar lezzetlidir ama kalori yüklüdür. Kaymak, şeker ve kayısı reçelinden yapılan malva ve konyağa batırılan, buharda pişirilmiş bir puding olan Cape konyak pudingi yerel lezzetlerden bazılarıdır. Aynı derece lezzetli ama daha az suçluluk duyuran taze meyve kebapları vardır. Tatlı sevmiyorsanız veya tatlıdan sonra hala yeriniz kaldıysa, Güney Afrika peynirleri çok güzeldir ve genellikle Brie (bir tür yumuşak Fransız peyniri) gibi Avrupa klasiklerinin yerel biçimleri sunulmaktadır.

 

Neler İçilir

Masadağının gölgesinde Cape Şarabı değil de ne içilir? Yerel markalar neredeyse her yerde sunulmaktadır. Ürün ve fiyat seçenekleri de mükemmeldir. Güney Afrika beyaz şarapları dünyanın her tarafında takdir edilmektedir ama kırmızı şaraplar da oldukça harikadır.

Tellenbosch’ta geliştirilen Pinotage mutlaka denenmelidir. Her restoranın alkol satma lisansı yoktur ama Cape’te şarap kültürü o kadar yoğundur ki, üst düzey restoranlara şarabınızı getirmeniz doğal karşılanacaktır ve şişe açma genellikle ya ücretsizdir ya da çok ucuzdur.

Bir diğer seçenek, genellikle soğuk olarak servis yapılan lager’dir. (bir tür hafif bira) ve şimdilerde, V&A Waterfront’taki Mitchells gibi küçük birahaneler ortaya çıkmaktadır. İçki içmeyenler için: kayısı, guava ve armut da dahil olmak üzere taze meyve suları ve meşrubatlar mevcuttur.

 

Ne Zaman Yenir

Sabahları yaklaşık 09.00’dan itibaren kafelerde kahvaltı edebilirsiniz. Bazı oteller ve kafeler öğleden sonra çayı sunulurken çoğu restoranda hem öğlen hem akşam yemeği servisi yapılmaktadır.

Akşam yemekleri genellikle 18.30’dan 22.00’ye kadar devam eder ama V&A Watergront gibi yerlerde daha geç saatlere kadar sürebilir. Düş kırıklığına uğramamak için restoranların açılış saatlerini önceden kontrol etmekte yarar vardır.

Ayrıca her restoran her gün açık değildir. En popüler restoranlar bazen haftalar boyunca tamamen rezerve edilmiş olabilirler. Bu yüzden seyahate çıkmadan önce yer ayırtmazsanız kısa bir tatilde masa ayarlamak sorun olabilir.

 

Restoranlarda Görgü Kuralları

Resmi mekanlarda çocuklar hoş karşılanmayabilirler ve kot veya şort giyenler kabul edilmeyebilir ama günlük kıyafetler diğer yerlerde sorun yaratmaz. Restoranlar mutlaka sigara içilmeyen kısım bulundurmak zorundadırlar.

 

Rooibos Çayı

Çayı genellikle sütlü içiyorlar ama asıl buraya özgü bir çay cinsi olan “Rooibos” çayı kullanıyorlar. Bu ülkemizde kullandığınız siyah çaya benzemesine rağmen, biraz farklıdır, rengi daha kırmızı ve daha tatlıdır. Süt eklediğinizde çok daha güzel oluyor.

Cape Town’dan ayrılmadan önce yörenin özel ürünlerinden biri olan Rooibos çayını mutlaka denemelisiniz. Çeşitli kullanım yeri olan bu ürün, 100 yıldan fazla bir zaman önce Cederberg bölgesinin Melez halkı tarafından keşfedilmiştir. Bu insanlar rooibos (kızıl çalı) diye bilinen yabanil Aspalanthus linearis bitkisini toplamışlar ve yapraklarını çekiçle dövdükten sonra güneşin altında kurumaya bırakmışlar ve ferahlatıcı, çaya benzer bir içecek yapmışlardır.

1905’te bir Rus göçmeni olan Benjamin Ginsberg bu potansiyelden yararlanmaya başlamış ve 1930’lara gelindiğinde Clanwilliam kasabası rooibos çayı üretiminde merkez haline gelmiştir. Bugün ise açık veya poşetlenmiş olarak satılmakta, Güney Afrika’nın her yerinde içilmekte olan bu çay dünyaya ihraç edilmektedir.

Tanen oranı düşük olduğu ve içerisinde katkı maddesi ve kafein bulunmadığı için rooibos çayı sağlıya yararlıdır. Uykusuzluğa, hazımsızlığa, saman nezlesine ve hatta pişiklere (bu son durumda cilde soğuk olarak uygulanıyor) iyi geldiği ve düzenli şekilde soğuk rooibos çayı ile sulanan ev bitkilerinin serpildiği söylenmektedir.

Ayrıca: çorbalara, pastalara, sulu yemeklere ve her çeşit sıcak ve soğuk içeceğe katılmak suretiyle mutfakta da kullanılabilir.