Ordu Perşembe

Ordu Perşembe
perşembe.2
Ordu Perşembe

 

Ordu Perşembe: Çok uzun bir mazisi olan Perşembe, ne yazık ki, tarihi dokusu düşünüldüğünde, pek zengin değil. Çünkü: günümüze kalan pek az eser ve mekan var.

 

ULAŞIM

Perşembe ordu arası yaklaşık 10 dakikadır. Perşembe-Ordu il merkezi arasındaki uzaklık: 13 km. dir. İlçenin Samsun hava alanına uzaklığı: 140 km. dir. Trabzon hava alanına uzaklığı ise: 190 km. dir. Günümüzde: Perşembe, Bolaman Devlet Kara yolu güzergahından, Bolaman’a bağlanmıştır. Bu yolun üzerinde: 5 adet tünel bulunmaktadır. Bunların toplam uzunluğu: 27 km. dir. Bu yol üzerinde bulunan: Nefise Akçelik Tüneli: 3780 metre uzunluk ile, Türkiye’nin en uzun kara yolu tünelidir.

Ordu Perşembe

TARİHİ

İlçe, uzun süre, Roma ve Bizans hakimiyetinde kalmıştır. 1461 yılında ise, Fatih Sultan Mehmet: Trabzon Pontus İmparatorluğunu ortadan kaldırınca, Osmanlı hakimiyetine girmiştir. Eski adı: Vona.

1945 yılında, ilçe olmuştur.

Ordu Perşembe

GENEL

Perşembe, Ordu-Samsun kara yolu üzerinde, tabii bir koy durumundadır. Bir sahil yerleşimidir. Aslında: bu bölgedeki ilk yerleşim yeri olan Vona kasabası: önce Perşembe pazarına taşınmış, daha sonra bu günkü yerini almıştır.

İlçe: Kordon tepe denilen, küçük fakat oldukça dik bir tepenin eteğinde kurulmuştur.

Perşembe limanı: Doğu Karadeniz’in ikinci büyük ve tabii limanı durumundadır.

İlçede, tipik Karadeniz iklimi hakimdir. Yılın bütün aylarında, yağış vardır. Kış ayları: normal yağışlı ve ılımandır. Yaz aylarında hava sıcaklığı: 25-30 derece arasında değişmektedir.

En fazla olan bitki örtüsü: fındıktır.

İlçede: Ordu Üniversitesine bağlı: Fen-Edebiyat Fakültesi var. Fakültenin: Sosyal Bilimler alanında 2 ve Fen bilimleri alanında 2 olmak üzere, toplam 4 bölümü var. 2004-2005 Eğitim-Öğretim yılında, ikinci mezunlar verilmiş. Halen öğrenci sayısı: 520 civarında.

Sakin Şehir

Perşembe, ülkemizdeki sakin şehirlerden bir tanesidir. Sakin şehir: içerideki gürültü desibeli ve nüfusun orantılanmasıyla ölçülür. 2015 yılında, dünyanın en sakin şehri: Artvin ilinin Şavşat ilçesi seçilmiştir. Buranın sakin şehir seçilmesinin sebebine gelince: 2006 yılında Karadeniz sahil yolunun bağlantısı olan Türkiye’nin en uzun tüneli yapılınca, trafik tamamen oraya kayar ve buraya sadece işi olanlar ve burayı bilenler gelirler. Trafik olmayınca, yol da tıkanmaz, gelip giden az olunca sakin şehir başvurusu yapılır ve bu başvuru kabul edilir.

Ordu Perşembe

NE YENİR

Perşembe’ye yaklaşırken, sol tarafta, denizle yol arasında Vonalı Celal in yeri var, sakın uğramadan geçmeyin. Hamsi yemeklerinin en iyi yapıldığı yerlerden biri.

Denizin dibinde, bir yar üzerinde kurulmuş. Püfür püfür esiyor. Balıklar harika, sonra meze gibi Karadeniz yemekleri de getiriyorlar. Restoran, denizden 50-60 metre yüksekte olduğu için, martılar neredeyse hemen yanında uçuyorlar.

Hatta tabakla işiniz bittiğinde, kalanları denize doğru fırlattığınızda, martılar, havada kapıyorlar.

Bu arada: buradan turşu da alabilirsiniz. Çok muhteşem bir tadı var.

Evet, sonuç olarak, bu bölgede mutlaka ve mutlaka hamsi ile yapılan çeşitli lezzetleri tadabilirsiniz.

perşembe.1
Ordu Perşembe

PERŞEMBE VE BALIK

Perşembe kıyılarında: çoğu, su altı deniz otu çayırlarından beslenen dikenli kalkan ve diğer birçok çeşit balık bulunuyor. Açık sularda ise, yunuslar var. Ayrıca: Karadeniz’i  dolaşan ve yavaş daire biçiminde göç yolu izleyen: palamut bulunur. Hamsi sürüleri: Temmuz-Ağustos aylarında Odesa Körfezinde yumurtluyor, saat yönünün tersine olan göçlerine başlıyorlar ve Ağustos-Eylül dönemlerinde, günde 20 km. yol giderek, süreler halinde, Romanya ve Bulgaristan açıklarından geçerek, Anadolu kıyılarına ulaşıyorlar. Kasım ayı başında, hamsi sürüleri daha da irileşerek, Perşembe sularına giriyorlar.

Ancak günümüzde, Perşembe’de balık denilince, balık çiftlikleri akla gelir. Burayı ziyaret ederseniz, deniz üstünde çok sayıda balık çiftlikleri görebilirsiniz. İç Anadolu bölgesine ve özellikle Ankara şehrine, balık, buradan gönderilir. Öte yandan, Perşembe ilçesinin en büyük sorunu da balık çiftlikleridir. Attıkları yemler, akıntıyla birlikte şehir merkezine gelir, özellikle koku berbattır, balık çiftliklerinin karaya bu kadar yakın olmasının sebebi, denizin hemen derinleşmesidir. Kışın rüzgar ters estiğinde, Perşembe merkezinde pis kokudan durulmaz.

Ordu Perşembe

NE SATIN ALINIR

Bu bölgeden: fındık, fındık ürünleri ve fındık yağı satın alabilirsiniz. Ayrıca: yeni yeni üretilmeye başlanan kivi de çok yaygın olarak üretiliyor.

Ordu Perşembe
Ordu Perşembe

 

GEZİLECEK YERLER

PLAJLAR

Perşembe’nin kıyı boyu: 40 km. dir. Efirli den başlayıp, Belicesu da biter. Bu kıyılar: çok özellikler gösterir. Koyları, su altı mağaraları, kıyı boyunda yükselen ilginç kaya oluşumları, kumsalları, doğal manzaraları, bu kıyıları muhteşem güzel hale getirmiş. Bu kıyılarda öne çıkan yerler şunlar:

Ordu Perşembe Bellicesu

BELLİCESU

İlçenin en batısındadır. Kıyı: çok güzel, bu kıyıya yukarıdan bakmanın keyfine doyum olmuyor. Kumsalı küçük olmasına rağmen, yanında kamp yapılabilir. Yeme-içme yeri ve kır kahvesi var.

MEDRESEÖNÜ

Bir tatil beldesi. Kıyıları, çok ilginçtir. Burada: bir otel ve lokanta var. Ayrıca: “uzun saçlının yeri” olarak isimlendirilen bir yer var. Buraya, mutlaka uğramalısınız. Burada bir yorgunluk çayı içmelisiniz.

Ordu Perşembe Büyük Ağız

BÜYÜK AĞIZ

İlçenin 21 km. batısındadır. Burası, eski bir yerleşim yeridir. Güzel bir manzarası var. Ancak: yeterli tesis yok.

Ordu Perşembe Çam Burnu

ÇAM BURNU

Burada bir fener var. Çam burnu feneri: 1880 yılında, Fransızlar tarafından, Osmanlı devletine olan borçlarına karşılık yaptırılmış ve buraya yerleştirilmiş. Denizden yüksekliği: 39 metredir. Çakar sistemli, elektrik akülü bir fenerdir. 1880 yılından bu yana: fener, Koç ailesi tarafından işletilmektedir.

Ordu Perşembe Aktaş Plajı

AKTAŞ PLAJI

İlçe merkezine 1 km. uzaklıktadır. Fakültenin hemen alt tarafında bulunan plaj, küçük ama yaz aylarında ve özellikle de hafta sonlarında oldukça hareketli ve canlıdır. Burada: her yıl 20 Mayıs günü: “Aktaş Şenlikleri” düzenleniyor. Buraya: binlerce Ordulu ve Perşembe li katılıyorlar. Motorlarla, binlerce insan, Acısu ya kadar giderler.

Ordu Perşembe Hoynat Adası ve Kalesi
perşembe.3.hoynat adası.1
Ordu Perşembe Hoynat Adası ve Kalesi

 

HOYNAT ADASI VE KALESİ

İlçenin en önemli tarihi yerlerinden biridir. Ramazan köyü sınırları içindedir. Hoynat tünelinin hemen yanındadır. Tarihi: bayağı eskilere kadar gidiyor. Eski gemiciler: burayı, bir çeşit: depo ve sığınak olarak kullanmışlar. Üzerinde: hala küçük sur kalıntıları var.

Tünelin bulunduğu burun: Orta Karadeniz yöresinin en güzel yeri. Ada: martı ve karabatak kuşlarının üzerinde, bolca bulunduğu bir kuş cennetini andırıyor. Çünkü, bu adada nesli tükenmekte olan, yaklaşık 90 çift tepeli karabatak tespit edilmiştir. Yurdumuzda bu tür kuşların yuva yaptığı tek yer, burasıdır.

Ordu Perşembe Çaka Kumsalı

ÇAKA KUMSALI

Hoynat adası yakınındadır. Ekolojik kirlilikten uzak kaldığı için, temizliği ile öne çıkmaktadır. Kumsalın uzunluğu: 1300 metredir. Kumu ince ve beyazdır. Deniz suyu, tertemizdir.

KURTULUŞ KALESİ

İlçe merkezine, 20 km. uzaklıktadır. Kurtuluş köyündedir. Romalılar tarafından yapımına başlanmış, Bizanslılar tarafından tamamlanmıştır. Fatih Sultan Mehmet zamanında, onarım görmüş olup, günümüze, yalnızca temel taşları kalmıştır.

Ordu Perşembe Medreseönü, Efirli camisi

MEDRESEÖNÜ, EFİRLİ CAMİSİ

Medreseönü, Efirli Mahallesindedir. Sahile: 5 km. uzaklıktadır. Bu tarihi cami tamamen ahşaptan yapılmıştır. 150 yıllık bir geçmişi olduğu düşünülmektedir. Hiç restorasyon görmemiştir. Bu yüzden, mimari özelliklerini koruyarak günümüze gelmiştir. Minaresi, tek şerefelidir. Mihrap ve iç kapısı orijinaldir.

Caminin hemen yanında; DSİ binasının hemen yanı başında mezarlık var. Mezarlıkta: birbirinden farklı ve estetik mezar taşları ve kitabeler bulunuyor. Bu mezarlıkta: Sultan II. Mahmut’tan korkarak, bu bölgeye gelmiş olan yeniçeri askerlerinin mezarları ve Esseydin Hacım İbrahim Ağa gibi önemli şahsiyetlerin mezarları da bulunuyor. İlginizi çekerse, gezebilirsiniz.

EFİRLİ PLAJI

Uzun yıllardır, önemli bir tatil yeridir. Kamuya ait tatil kamp yerleri bulunmaktadır. Ayrıca: yaz aylarında: müzik, eğlence ve yeme-içme mekanları, buraya ayrı bir hareketlilik ve canlılık kazandırır. Bölgenin önemli bir cazibe alanıdır.

KURŞUNÇAL ORMANLARI VE ŞELALESİ

İlçenin Selimiye köyü sınırları içindedir. İlçe merkezine: 25 km. uzaklıktadır. Çok büyük bir alanı kapsayan ormanların içinde, kurşunçal şelalesi bulunmaktadır. Şelalelin toplam yüksekliği: 100 metredir. Şelalenin bir kısmı yatay durumda ilerliyor. Eğer tamamı dikey ve suyu da bol olsa, daha muhteşem bir şelale ortaya çıkacakmış.

Orman turizmi için başlı-başına bir potansiyeldir. Kamp, treaking ve diğer doğa sporları yapılabilir. Burada: ayrıca, alabalık üretim tesisi var.

Ordu Perşembe Şenyurt Şelalesi

ŞENYURT ŞELALESI

İlçe merkezine 3 km uzaklıkta, Şenyurt köyü sınırları içinde bulunmakta olup yaklaşık 6 metre yükseklikten 15 metre karelik gölete düşmektedir. Şelalenin hemen yanında köy halkı tarafından Ilıca diye isimlendirilen ve şifalı olduğuna inanılan su kaynağı akmaktadır.

Ordu Perşembe Yoson Burnu

YASON BURNU

Sitede, aynı isim altında, ayrıntılı olarak anlatılmıştır. Oradan yararlanabilirsiniz.

Yoson burnu tanıtımı ve gezilecek yerlerle ilgili yazım için.

Ordu tanıtımı ve gezilecek yerlerle ilgili yazım için.

 

 

Aydın Söke Karine

Aydın Söke Karine

Öncelikle, “Karine” sıkça kullanılan bir hukuk terimi olduğunu bilmek ve benim burada yazdıklarım, hukuk terimi Karine değil, Söke ilçemize bağlı, Ege denizi kıyısındaki şirin bir balıkçı köyü “Karine” dir. Resmi adı “Karene” ama yöre insanı burayı “Karina” diye bilip, söylüyor. Tam bir cennet, ama gizli kalmış bir cennet, buralara yolunuz düşerse, mutlaka zaman ayırın ve Karine bölgesini görün.

Evet, bir anlamda, iç kesimdeki Doğanbey köyünün limanı olarak biliniyormuş. Eskiden, depo olarak kullanılan yapılardan bir-iki tanesi ev yapılmış, biri ise, büyük bir balık restoranına dönüştürülmüştür. Ancak, bu muhteşem güzel balık restoranı, yalnızca yörede yaşayanlar tarafından biliniyor ki, buralara yolunuz düşerse, mutlaka bu güzelliği yaşamanızı öneririm.

Evet: yörenin en büyük özelliği, ülkemizde, balık yenebilecek en iyi yerlerin başında geldiği de söylenebilir. Çünkü: denizin dibinden yer altı suları kaynıyor ve bu yüzden, Ege denizinin en muhteşem balığı olan Çipuraların, yumurta bırakmak üzere buraya geldikleri söyleniyor. Bu su kaynakları nedeniyle, burada denizin ısısı bir başka oluyormuş, hatta tuzluluk oranı çok düşükmüş ve bol miktarda balıkların tercih ettiği yemlerden bulunuyormuş. Yörenin tüm balıkçıları, bir kooperatif kurmuşlar ve yörenin balıkları yalnızca bunlar tarafından tutuluyor.

 

ULAŞIM

Aydın Söke Karine: Söke ilçe merkezine, 35 km. uzaklıktadır. Söke Doğanbey köyü yolundan ilerlediğinizde, bu yolun sonunda, Karine’ye ulaşırsınız. Daha ayrıntı isterseniz: Söke-Milas yönünde ilerleyeceksiniz ve kısa bir süre sonra, Güllübahçe tabelasını göreceksiniz ve bu yola girin, Güllübahçe içinden ilerleyip, eski bir Rum köyü olan Doğanbey ve sonra Karine. Bu arada: Doğanbey köyünde, eski restore edilmiş Rum evlerini görebilirsiniz.

Bu arada, Karine’ye ulaşmak için Söke yöresini tercih etmeniz gerekiyor. Bu yüzden, buraya ulaşım ölçülerini verirken, Söke’yi esas almak gerekir. İstanbul-Söke arasındaki uzaklık: 660 km. Söke-Ankara arasındaki uzaklık: 620 km. Söke-Kuşadası arasındaki uzaklık: 25 km.

TARİHİ

Karine bölgesi tarihi, çok çok eskilere gitmiyor. Buranın tarihi süreç içinde bilinen tek özelliği: bir zamanlar gümrük alanı olarak kullanılmış olmasıdır. Doğanbey köyünün limanı olarak da düşünülen bu minik belde, bir zamanlar gümrük alanı olarak kullanılıyormuş ve depo olarak, bir-iki yapı bulunuyormuş. Çünkü: hemen karşıda, yani 1400 metre kadar karşıda, Sisam adası bulunuyor.

Bunun dışında, Karine bölgesinin, çevredeki bir kısım bölgede olduğu gibi, çok eskilere giden bir tarihi yok. Zaten, 1924 yılındaki mübadele sonucu, Rumlar bölgeyi terk edince, Karine’nin gümrük alanı vasfı da bitmiş. Gümrük deposu olarak yapılan binaların bir kısmı ev olmuş ve bir tanesi de günümüzde de kullanılan büyük bir balık restoranı haline getirilmiştir.

GENEL

Karine, dilek yarımadasının Didim tarafında bulunmaktadır. Dilek yarımadası denilince, burası, aynı zamanda Büyük Menderes Havzası, Dilek Yarımadası Milli Park alanıdır. Yani: Doğanbey köyü, bu milli parkın tam içinde kalmış ve SİT alanı ilan edilerek, mevcut yapılar koruma altına alınmıştır. Karine’de: yine Milli Park alanı içinde, sahil kesiminde bulunmaktadır ve yapılaşmaya kapalıdır. Ayrıca: bu milli park alanı içinde, gerek bitki ve gerekse yabani hayat canlılarını görmek mümkündür.

Burası, deniz ile anlam kazanıyor. Çünkü: deniz, yani uzun süre derinleşmiyor, yani sığ, hatta bu sığlığın yer yer 350-400 metre kadar uzandığı görülüyor. Yani, denizin içinde, 350-400 metre yürüyorsunuz ve hala derinleşmediğini görüyorsunuz, Bu sığ denizin kıyı bölümünde ,balıkçıların denizin içinde kayıklarını iterek açıklara götürdüklerini göreceksiniz. Plaj ise, ince kumludur.

Burada, ayrıca, kuş gözlemciliği yapabilirsiniz ve özellikle “tepeli pelikan” görebilirsiniz. Ayrıca: flamingolar, yeşilbaş ördekler de görebilirsiniz.

Aydın Söke Karine

NE YENİR-NE İÇİLİR

Karine denilince, elbette, burada balık yemenizi veya deniz ürünlerini tatmanızı önereceğim. Çünkü, çok yerde balık yemiş olabilirsiniz, ama buradakilerin tadına inanamayacaksınız. Balığı, ızgarada ve üzerine zeytinyağı sürerek yapıyorlar. Ayrıca: limon, sarımsak sosu kullanmayı sakın unutmayın.
Özellikle, yaz akşamlarında, denize masa attırmalı ve balık yemelisiniz ve bu sırada, güneşin batışını izlemelisiniz, hemen karşısında da “Samos” adası.

GEZİLECEK YERLER

GÜVERCİN MAĞARASI

Karine bölgesine gelip, gezecek bir yerler düşünenler için: kıyıdan bir tekne kiralayınca, Karakol burnunun öte tarafında, güvercin mağarasını görebilirsiniz.
Mağaranın gözlerinin her biri, ayrı bir sahile açılıyor ve bu sahillerde, kıyıya vuran dalgaların sesleri mağaranın içinde buluştuğunda, bir uğultu oluyor.

Bu uğultu, dikkatli dinlediğinizde, sanki bir yaratığın nefes alışı gibi hissedilebiliyor.
Evet, mağaranın içine tekneyle girin ve gezinin. Mağaranın içinde, güvercinler var ve zaten bu yüzden güvercin mağarası ismi verilmiştir. Tavan oldukça yüksek ve tekneler, mağara içinde manevra yapabiliyorlar ve hatta, mağara içinde bir küçük kumsal bile var.

DOĞANBEY KÖYÜ

Karine köyüne gelirken, buraya dikkatinizi çekmiştim. Yani, Karine’ye varmadan hemen öncedir. Burası, eski bir Rum köyü olarak biliniyor ve köydeki eski Rum evleri, restore edilerek günümüze taşınmıştır. Bu nedenle, bu şirin köyde ki yaşamı görmek açısından, buraya da zaman ayırmanızı öneririm ve hatta, belki de, bu eski köy evlerini satın alarak restore ettiren bir ünlü ile karşılaşabilirsiniz.
Evet, Doğanbey köyünde, 1924 yılına kadar Rumlar yaşıyorlarmış.

Mübadele sonucu Rumlar gidince, köye: Bulgaristan’ın Yenice köyünden gelip yerleşmişlerdir.
Köyün o dönemlerdeki ismi “Domatia” dır. O dönemdeki evler, orman içinde, birbirinden uzak, bir avlu çevresindeki odalar şeklinde inşa edilirmiş ve bunlara, Rumca “Domatia” denilirmiş. Bu nedenle, köyün ismi de, bu kelimeden gelmiştir. Evet, bir zamanlar burada 300 hanelik bir Rum köyü bulunuyormuş.
Aslında, biraz önce söylediğim gibi, 1924 yılından sonra buraya gelenler, 1959 yılında yaşaman büyük depremin ardından, burayı terk etmişler ve Doğanbey bölgesi yine yalnızlığa terk edilmiştir.

Ancak, 1990’lı yılların başında, buradaki harabe evler, Ankaralı ve İstanbullular tarafından satın alınmış ve aslına uygun restorasyon faaliyetlerine girişmişler ve bugünkü Doğanbey köyü ortaya çıkmıştır.

Evler, geleneksel Rum mimarisinin özelliklerini yansıtmaktadırlar. Ayrıca, yine dükkanlar, dini bir şapel ve hastanenin bulunduğu köyde, Arnavut kaldırımlı taş sokaklar ilgi çekmektedir. Biraz önce hastane demiştim, belki dikkatinizi çekmiştir. Burası, 1900’lü yılların başında, hastane olarak yapılmış, ama daha sonra okul, karakol gibi amaçlarla da kullanılmış bir yapıdır ve günümüzde “Dilek Yarımadası Milli Parkı Ziyaretçi Tanıtım Merkezi” olarak kullanılmaktadır.
Köyün tepelerine çıkın ve zeytin ağaçlarının bulunduğu yörede, muhteşem deniz manzarasını izleyin.

Aydın ili tanıtımı ve gezilecek yerlerle ilgili yazım için.

Söke ilçesi tanıtımı ve gezilecek yerlerle ilgili yazım için.

 

 

Kırıkkale Bahşılı

Kırıkkale Bahşılı

Bahşili, Kırıkkale arası: 5 km. dir. Bahşili ilçesi, Ankara’ya 80 km uzaklıktadır. Bu mesafe uzak değil, özellikle hafta sonlarında değişik ve güzel bir yere, pikniğe, mesire yerine gitmeyi düşünen olursa burayı önerebilirim, Karaahmetli Tabiat Parkına gitmeyi düşünürseniz, yanınıza balık oltanızı almayı unutmayın.

TARİHİ

Bahşılı ilçesinin tarihçesi hakkında yazılı bilgi, belge, kayıt yoktur. Bahşili ilçesi, 1990 yılında Belediye olmuş, 1999 yılında ise ismi “Bahşılı” olmuştur.

Kırıkkale Bahşılı

GENEL

İlçenin halk arasındaki kullanım ismi “Bahşılı” dir. Ancak Bahşılı hakkında pek fazla yazılı kaynak yoktur. Bahşılı ilçesine isim veren köy, günümüzde Bahşılı ilçesinin bir mahallesi konumundadır.

Buraya, Belediye tarafından “Bahçeli” ismi verilmiştir. Küre dağı eteklerinden gelen dere yatağı vadi içinde kurulu köyün kenarında geçer. Evler genellikle tek katlıdır, çatılı ve çatısız evler vardır.

Köyün içinde: kavak, söğüt, elma, erik, kayısı ve ceviz ağaçları bolcu bulunur. İlçenin Türkiye’nin en uzun nehri olan Kızılırmak’a 11 km kıyısı vardır. İlçenin rakımı 700 metredir.

NE YENİR

Buralara yolunuz düşerse ve yöresel lezzetler tatmak isterseniz, ilk önerim “tuvalak” olacaktır. Bu yemek: salça, et ve ince bulgur ile yapılan bir tür sulu yemektir. Yine bulgurla yapılan bir çeşit yemek olan “Besmeç” de düşünebilirsiniz.

Kırıkkale Bahşılı

GEZİLECEK YERLER

Bahşılı ilçesinde tarihi özellikle herhangi bir kalıntı yoktur. Yöre doğal güzellikleriyle öne çıkar. Özellikle yaz aylarında Kırıkkale ve çevre illerden gelen ziyaretçilerin akınına uğrar. Parklar ve piknik alanları yoğun tercih edilir. Özellikle Ankaralılara hafta sonları piknik yapmak üzere burayı ziyaret etmelerini öneririm. Karaahmetli Tabiat Parkı.

Kırıkkale Bahşılı Celal Bayar Parkı

CELAL BAYAR PARKI

Kızılırmak kıyısındaki oldukça büyük bir arazi üzerine kurulmuştur. Burada: piknik yapmak mümkündür.

Piknik için uygun her türlü imkan yaratılmıştır. Özellikle hafta sonlarında Kırıkkale ve çevre il ve ilçelerden buraya birçok ziyaretçi gelir.

TOPAL DEDE TÜRBESİ

İlçe merkezinde Bahçeli mahallesinin (ilçenin ilk kurulduğu yer) yukarı kısmındadır. Yani türbenin bulunduğu yer, Kırıkkale’nin en yüksek yeri denilebilir, rakım 1400 metredir.

Topal Dede’nin Horasandan geldiği, Ahmet Yesevi’nin öğrencilerinden olduğu ve asıl adının Ahmet olduğu bilinmektedir. Topallayarak yürüdüğü için, kendisine Topal Dede denilmiştir.

Rivayetlere göre, Topal Dede’nin geceleri, yürüyerek Hasandede’ye gidip geldiği söylenir. Çevresindeki insanlara ise, sürekli iyilik ve güzellik öğütlemiştir. Yine inanışlara göre, türbesinin çevresinden herhangi bir şey alınmasına izin vermez ve etrafını korurmuş.

Bir gün çobanın biri, Topal Dede’nin türbesinin yakınında bir kütük bulur ve onu evine getirir, ancak aynı gün ineği kaybolur. Aramalarına rağmen ineğini bulamaz. Sonra yaşlı bir kadın ona Topal Dede civarından bir şey alıp almadığını sorar.

Bir kütük aldığını söyleyen çobana, derhal o kütüğü yerine koymasını söyler. Çoban, kütüğü yerine götürüp koyar, ertesi günü ineğini bulur.

Evet, türbe hakkında birkaç cümle söylemek gerekirse, dikdörtgen planlı, düzgün kesme ve moloz taş kullanılarak yapılmıştır. Kapısının iki yanında, birer kitabe vardır.

Türbenin yanında, dört tane ardıç ağacı var. Bu ağaçların yaklaşık 300 yıllık olduğu söyleniyor. Bu ağaçların ilginç bir özelliğinden söz ediliyor.

Söylenenlere göre: ardıç ağaçları, kabuk geliştirme ve büyüme sırasında, toprak zeminden köküne denk gelen taşları, kabuğuna sararak kapatıp, boy verdikçe yutmaya çalışarak, bu taşlardan beslendikleri söyleniyor.

Uzadığı kökün içinde, taş olduğu saptanan asırlık ardıç ağacı, görenleri şaşırtıyor. Kökün 1 metre yukarısında bulunan kabartmanın, aslında bir taş olduğu görülüyor.

Kırıkkale Bahşılı Karaahmetli Tabiat Parkı

KARAAHMETLİ TABİAT PARKI

İlçe merkezine bağlı Karaahmetli köyünde; Kapulukaya baraj gölünün kıyısındadır.

Kırıkkale Bahşılı Karaahmetli Tabiat Parkı

Burada: Karaahmetli Tabiat parkı ve Kızılırmak nehri üzerindeki Kapulukaya baraj gölü, muhteşem güzel bir ortam oluşturuyor, özellikle günübirlik piknik yapmak, doğa yürüyüşü ve balık tutmak istiyorsanız, burayı ziyaret etmelisiniz.

Kırıkkale Bahşılı Karaahmetli Tabiat Parkı

Kırıkkale